25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 28 KASIM 1993 PAZAR IDAMDOSYASI Hazırlayanlar: DESİZ TEZTEL, A YŞE Y1LDIRIM, EMİNEALG4M 'Şimdi olsa idaııı kaıarı vermezclim' Idam hükmünün bir cephesini oluşturan savcılargenelde idama karşı ancak, siyasal rejim ve toplumvicdanı ellerini kollarını bağlıyor. aa savcılaridamıher zaman savunmuşlardır, orüara göremevcut idam sayısı az bile. Kararlar jet hızla alınmalı. Baalan ise adli vakalarda idamı savunurken "öyle olaylar oluyor ki adamı orada asmak gerekir" düşüncesini savunuyorlar. Ancak ne olursa olsun idamın caydıncılığı savcılar arasında da tartışma konusu. Bir insanın yaşammı sona erdirmeye -üsteük bunu çok önce- den kendisine biîdirerek- kim karar verebilir? Hangi insan, bir başka insan için sonradan hata olduğu anlaşılırsa asla düzelte- meyeceğini bile bile "ölsün" diyebilir? Suçlann ve cezalann yasalarla düzenlendiği. hukukçular ta- rafından sık sık dile getirilir. Ancak yasalan uygulayanlann, kirni zaman insani duygularla kimi zaman dönemin ya da reji- min etkisiyle hareket ettikleri de sürekli tartışıhr. Ve bir insanın yaşamına son verilmesini talep eden savcılarla bu talebi onay- layan yargıçlar yıllar geçse de toplumda yargılarur. "Devlet öç alamaz. Devlet, yok eden değil ıslah eden olmalı. Savcı ve yargıç objektif olmak zonmdadır..." Yaklaşımlan da hukuk sistemı içinde dile getirilen kurallardır. Ancak bu kural- lara karşın bazı dönemlerde yargı mekanizmalanmn "toplum vicdanını rahatlatmak" ya da "rejimin gerekJerini yerine getir- mek" ıçin idam karan ver- diği de bir gerçektir. Böy- lesi uygulamalara da ge- nellikle olağanüstü yöne- tım dönemlerinde rastla- nır. Örneğm, 12 Martaskeri darbesinden sonra Anka- ra Sıkıyönetim Mahkeme- si idam kararlan verirken Remzi Şirin'ın başkanhk yaptığı fstanbul Sıkıyöne- tim Mahkemesi. idam ka- ran vermediği için lagve- dildi. Yerine kurulan mahkemede ise eski dos- yalar yeniden ele alındı ve hızla idam kararlan veril- di.. İdam karan vermiş olan birçok yargıç koşullar de- ğışukten sonra "Şimdi DEMİRAL-12 EyKiI'de berkes asıunadı ki... oisa bu karan vermezdim" dıye açıklamalar yaptı. Kimi savcı- lar ise idam cezasının kaldınlmasını savunurken kimisi "Talep hakkı yerine karar hakkı tanınsa, bazı suçluları hemen orada asanm" diyor. İdam cezasının gerekliliğine inandığını her zaman açıklayan Ankara DGM Başsavcısı Nusret Demiral. bu konudaki görüş- lerini, Seyfettin Uzundiz'in idam dosyası Adalet Komisyonu'- na gelmeden dile getirdi. Şu anda terör suçlannda cezalann caydıncı olmadığı göriişünü savunan Demiral, 12 Eylül'de de idamlann yapıldığının anımsaülması üzerine "Ama tamamı in- faz edilmedi ki..." dedi. Terör suçlulanna jet yargılama getirilmesini öneren Demi- ral, cezalann arttınlmasını, gerekirse terör suçlulan hakkında gıyaplannda mahkumiyet karan verilmesini savundu Nusret Demiral'ın son açıklaması ise "Mahkemelerin verdiği idam kararlan üç ay içinde infaz edilsin" oldu. Ankara DGM Baş- savcısı bu görüşleri savu- nurken İstanbul DGM Bşsavcısı Ahmet Köksal tümüyle idama karşı. İstanbul Cumhuriyet Baş- savcısı Avni Bilgin. idam cezasına adli ve siyasi ola- rak bakıyor. İki kez infazda bulunan Avni Bilgin, "İdama insan oJarak karşıvım. Siyasi idamlann kaldırıbnası- ndan yanaytm. Adli olaylar içinse bazen öyle bir suç iş- KÖKSAL-İdama tümüyle karşı. ienmiştir ki insanın tüyleri- ni ürpertir. Sa\ cı olarak ta- lep hakkı yerine karar hakkı tanınsa, bazı suçluları hemen orada asanm"diyor. İstanbul DGM Başsavcısı Ahmet Köksal ise idam cezasını "siyasi ve adli" olarak ayırmadığını belirtiyor ve ekliyor: "Devletin suçluyu ıslah etmesi gerekir. Islah edilecek kunınt- lan meydana getirmesi gerekir. Islah etmeden 'scnı asacağım' demesi asli görevini yerine geü'rmemesidir." 'Infaz zaptuu hatıra olarak saklıyonım' Savcıhk yaşamı boyunca iki kez infaz tanığı olan İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Avni Bilgin, şunlan söylüyor: "Ne denli zor birşey olduğunu bilirim. Önceleri mey danlarda infaz gerçekleşirdi. Sonra hapishane aviulannda yapdinaya baş- landı. Işin kötulüğü şurada: Bir insan için önce İnlazın yapılma- sına engel voktur' diye rapor alıyorsunuz. Sonra asıyorsunuz ve 10 dakika sonra öldüğüne ilişkin rapor alıyorsunuz. Katıldiğım infazlar 1981'de ve 19&3'te Ordu'da gerçekleştiril- di. BirincLsi kan davasıydı, kan saikiyle işlenmişti. Di- ğeri ise karısı ve çocuk- larını öldürmûştü. İkincisi- nin zaptını hatıra olarak saklıyorum. Tüyler ürperti- ci bir olay. İnsan olarak, vatandaş olarak idam ce- zasına taraftar değilim. İnsanların en önemli hak- kmın devlet eliyle aluıması- na taraftar olunmaz zaten. Ama bazı suçlularda idamın uygulanması gere- kiyor. Demokrasiye inanmı- şsak -yıkıcı olmamak, bö- lücü olmamak kaydıyla- her türlü düşünce açiklana- BILGIN-Siyasi idamlara karşı. bilir. Siyasi idamlann kaldırılmasından vanayım. Adli olaylar için öyle bir suç işlenmiş- tir ki insanın tüylerini ürpertir. O suçluyu cezalandırmak lazım. TCK'nın 125 ve 146. maddelerinde öngöriilen idam cezası kaldı- nlabilir ama 450. maddedeki eezanın kalması lazım.*' 'Düşünce olarak idama karşıyım" İdam cezasını adli ya da siyasi olarak ayırmadan tümüyle karşı çıkan İstanbul DGM Başsavcısı Ahmet Köksal ise şunla- n söylüyor: "Düşünce olarak idama karşıyım. Yaşam hakkı her şeyden kutsaldır. Devletin birinci görevi, insanların yaşama hakkını korumaktır. Fakat Türkiye teröre karşı hazırlıksız bir dönemde yakalandı. Teröre karşı mücadele etmesini de bilmiyo- ruz. Öncelikle cezaevleri ıslah edilmeli. Bir süre önce bir grup hukukçu Avnıpa'ya gitrik. cezaevlerini gezdik. 3 kişilik hücreler- de kalıyorlar. Asgari insancıl koşuUarda yaşıyorlar. Bense bura- da 8 aydır cezaevinde tutuklu olan bir kişiyi mahkemeye getire- miyonım. Gelse bile "Beni sen yargılayamazsın, beni yargılarsa APO yargılar" diyor. Türkiye'nin birinci sonınu terördür. Devlet bütün y atırımlarını kısıp terörle mücadele etmelidir. Ama hukuk içinde." tKİ YAŞAM SÖNTJL YANYANA-Hemen her ülkede görülen idamlar bir zamanlar Avnıpa'yı da kasıp kavurdu. Batı dünyasuıda hemen hemen rastlanmayan üstteki sahneler uzun mücadeleler sonucu tarihe kanştı. vargıclor da İdama karşı OsnanUavdm devnüdığımız siy asileri idam etme "eleneğini ne yazıkki 6011 yıllara kadar sürdürdük. Bir zamanlar devle- tin astığı eski bir başbakana ve arkadaşlarına dahasonra Anıtmezar yaptırıldı. (Fotoğraf: YAHYA KOÇOĞLU Atatmezar'danyükseknprotesto İnsan Haklan Derneği, idamcezalanna karşı "İdamcinayettir" kampanyasını eski başbakanlardan Adnan Menderes ve arkadaşlannın yatüğı Anıtmezar'dan başlattı İstanbul Haber Senisi - İnsan Hak- lan Derneği İstanbul Şubesi. idam ce- zalanna karşı "idam cinayettir" adıy- la kampanya düzenledi. İHD İstanbul Şubesi'nce Anıtme- zar'da düzenlenen gösteride, idam ce- zalannın yasalardan çıkanlması is- tendi. İHD İstanbul Şubesi'nce idam ce- zalanna karşı eski başbakanlardan Adnan Menderes ve eski bakanlardan Fatin Rüştü Zorlu ıle Hasan Polat- kan'ın mezarlannın bulunduğu Anı- tmezar'da düzenlenen protesto göste- risınde. devletin idam cezalanrun uy- gulanrnasında "ikiyüzlü tavır takındığı" ileri sürüldü Kampan- yanın Anıtmezar'da başlatılma nede- ni "Anıtmezar'ın de>letin idam konu- sunda yaptığı yanlışlığı görerek öldür- düğü kişilerden özür dilediğinin kanıttdır" biçiminde açıklandığı gös- teride. işkencede ölümler, gözaltında kayıplar ve yargısız infazlardan son- ra devletin idam cezalannı uygula- maya koyduğu belirtildi. Seyfettin Uzundiz'in ıdam karannın onaylan- masıyla yeniden gündeme gelen idam cezalannın Avrupa Konseyi'ne üye hiçbir ülkede yürürlükte olmadığının belirtildiği açıklamada. "Yaşam hakkı, düşünce ve basm özgürlüğü, ör- gütlenme özgürlüğü. eşit ve özgürce yaşamak insanlarımıza, halklanmıza çok görülüyor. Şimdi de idam tehdidi başımızın üzerinde sallanıyor" denil- di. Açıklamada. insan haklan sa- vunuculannın suçu ve düşüncesı ne olursa olsun insanlann idamla ceza- landınlmalanna karşı olduğu belir- tilerek idam cezalannın yasalardan çıkanlması ve Avrupa İnsan Haklan Sözleşmesi'nin 6 numaraü protoko- lünün imzalanması istendi. Protesto gösterisine katılan Çağdaş Hukukçular Derneği İstanbul Şube Başkanı Ali Rıza Dİzdar. yaptığı açı- klamada. önceki gece Hasköy'de yapılan operasyonda kuşkular bu- lunduğunu belirtti. Hasköy'de İstan- bul Emniyet Müdürü Necdet Men- zir'in emriyle 18 yaşında bir genç ve arkadaşının daha canına kıyıldığını kaydeden Dizdar. devletin idam ceza- lannın ınfazıyla. yargısız infazlarla kendisinden farklı düşünenlere yönel- diğini savundu. Dizdar. "Ancak idamlarla da yargısız infazlarla da düşünce yokedi- lemiyor. Biz, onların kulakları kapalı da olsa bunu anlatmaktan yılmayaca- ğız. Menzir gibilerin biie asılmasına karşı çıkacağız" dedi. Çoğu zaman iki, bazen de üç kez ölüııı İdam tartışmalan içinde bu eezanın insani iki kez öldürdüğü savunulur. Birincisi. mahkemenin idam karan yermesinden infaza kadar geçen süredir. İkincisi ise fiziksel olarak yaşamın son bulduğu infazanıdır. Ancak. bazen bir 'üçüncü" ölüme de rastlanır. 1966 yılında İzmir-Manisa yolunda soygun y apmak veadam öldürmek suçlanndan yargılanan Cemil Yıldız, Manisa Ağır CezaMahkemesi'nce21 Kasım 1967 günü ıdam cezasına çarptınldı. Karar. Yargıtay 1. Dairesi'nce27Eylül 1968'de onaylandı. 1971 yılına kadar TBMM'nin gündeminegelmeyen karar. 12 Mart askeri darbesinden sonra siyasi idamlara davanak hazırlayan kararlardan oldu. Ve 8femmuz 1971'deTBMM idama "evet" dedi. Karar, 17 Temmuz 197l'de Resmi Gazete'deyayımlandı. Cemil Yıldız, ilmiği boynunda hissettiği 3 yıl 8 ay 7 günün ardından 27 Temmuz 197 l'de sabaha karşı Sinop Cezaevi'ndeki hücresinden alındı. Artık bekleyiş son bulmuştu, an infaz anıydı. Boynuna ip geçirildi, 'Ikinci ölüm"ün de startı verildi. Ancak beklenmedik birşey oldu; ip koptu. Derhal yeni, sağlam birip geürildi. Ve Cemil Yıldız, bu kez sağlam ipin ucunda sallanıyordu... 'Devlet insan öldürmemeli' NECATtAYGÜM İZMİR- Kalem kınp. "idanTdiyenler de "devletin adam öl- düremeyeceğinde birleşiyor. Uzun yıllar yargıçlık yapanlar. idam cezasımn kaldınlmasını, TBMM'de bekletilen dosya- lann da yaşam boyu hapse çevrilip, konunun kapatılmasını ıs- tiyorlar. İdamın caydıncı olmadığını söyleyen İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesi eski yargıçlanndan İsmail Hakkı Karademir."İda- ma karşıyım. İdam çok ilkel, sonuç yaratmayan, kini daha da aıttıran bir infaz biçinüdir"diyor. 30 yıllık yargıçlık süresince 2 kez idam cezası vermiş Karademir. Bunlann dosyalannın da Mecüste bekledığinı vurguluvor, caydıncı özelliği olmayan idam cezasının yasalardan gkanlmasını istiyor. "Özelükle çagunızda çok iptidai, hukuk dışı bir ceza idam"- diyor Karademir ve sürdürüyor: "Bugüne kadar halledilmemiş 280*in üzerinde infaz dosyalan- nın mecliste bekletilmesi yanlış. Kesinleşmiş idam hükümlerinin infazmın sözde anarşiye, teröre karşı caydıncı olnıası için gün- deme getirilmesi de çok yanlış. Bu, iasanlık dışı bir düşünce biçi- mi. Zannetmiy orum meclisten geçsin. Zannetmiyorum teröre engel olsun. Bence idamların yeniden gündeme getirilmesi, ta- mamen siy asi bir polemik konusu.*' 'Istemeye istemeye idam' Yargıçlann hemen hemen tümünün istemeye istemeye idam cezası verdiklenni vurgulavan Karademir, "Hiç gönül istemi- yor ama, yazılı hukuk, meri hukuk, yüriirlükteki hukuk idam ce- zasını öngürüyor. Hukuk istedi diye bu ceza \erilmiş oluyor. İdam cezası ne eğirici, ne de duzeltici. Bence artık idam cezası kaldınlsın. Bu, hukukumuzda bir ayıptır" diyor. Sıkıyönetim mahkemelerinde de geçen 29 yıl yargıçlık ya- şamının ardından emekli olan Bilgiç Döğerü ise bazı durumlar- da idam cezasının uygulanmasının yerinde olacağı görüşünde. Hiç idam cezası vermediği- ni anımsatan Döğerli, ko- nuyla ilgili yaklaşımını şöy- le anlatıyor: "Acunasızca, hunharca, hiçbir kusunı ol- may an masumları. çoluk ço- cuğu, kadın ve erkeği, sırf te- rör yaratmak amacıyla öl- kaldınlmaşını istiyorum. İdamda varsa bir hatayı düzeltmek mümkün mekli hakim J2J albayNejat Öztaşkent *İdam cezasının TCK'dan değildir. Onanlamaz bir yaranın devlet tarafından açılması yanlış bir düşüncedir.' düriiyoıiarsa bunlara idam cezası »erilmesinden va- nayım. Bunun dışında işle- nen suçlarda idam cezasına taraftar değilim.'* Yıllarca sıkıyönetim mahkemelerinde savcı ve yargıçlık yapan. emekli Ha- kim Albay Nejat Öztaşkent. idam cezalannın yasalar- dan çıkanlması görüşünde. Yasalarda olduğu için savcılık döneminde kendisi- nin de idam cezası ıştediğini ancak bu eezanın sorunlan çöz- mediğini belirtiyor Öztaşkent. Öztaşkent. Cumhunyetın ku- ruluşunun 70. yılı nedeniyle toplumun her kesıminde genel af beklentisi olduğu bir dönemde idam cezalannın infazının gün- deme getirilmesinin politik bir hesap olduğunu vurguluvor. "Devlet insan öldürmez. İnsan insani öldürebilir. Bunun sosyal ve psikolojik nedenleri vardır. Kültür düzeyi bunda etkiJidir. Ama vatandaşın kültür düzeyini düzeltmek, sosyal ve psikolojik yönden v atandaşı görüp kollamak de> letin göre>idir. Hem devlet olarak ihmalkar olacaksın. hem de bu ihmalin bedelini insanlann canını alarak ödeyeceksin, böyle çelişki ounaz *' dıyen Öztaş- kent konuşmasını şöyle sürdürüyor: "Toplum şu anda yaraların sarılmasını bekliyor. Bugün, iç göçler, işsizlik, eğitimsizlik toplumu çalkalayıp duruyor. Bu so- ruıiian hemen çözmek mümkün değil ancak geçici bazı önlemler almabilir. Yani bizler olaylann getirdiği şu noktada toplumca yaraların sarılmasını beklerken, idam cezalannın infazı istemi, tamamen politik amaçlıdır. İdam cezasının Türk Ceza Kanun- dan kaldınlmasını istiyorum. Çünkü karar >erenler insandır, on- lar da hata ermiş olabilirler. İdam kararlannın tam hakh verikü- ğini kimse iddia edemez. İdamda varsa bir hatayı düzeltmek, mümkün değildir. Onanlamaz bir yaranın devlet tarafından açı- Iması yanlış bir düşüncedir. Bu nedenle mecliste bekleyen dosya- lann tümüyle ortadan kaldmlmasınm yanı sıra idam cezalannın yasalardan çıkanlması gerektiği göruşündeyim." 'İdama ceza denemez* Meslek yaşamının büyük bir bölümünü sıkıyönetim ve DGM'lerde savcı olarak geçiren Güner Yiğitbaşı, cezada temel amacın suçluyu "islah ve yeniden topluma kazandırmak" oldu- ğunu vurgularken şu görüşleri dile getiriyor: "Cezada temel amaç. suçluyu islah \e yeniden topluma kazan- dmnaktır. Bu amacı taşımay an ye insan hay atına son veren idam uygulamasına, ceza denemez. İdam cezası toplum adına, kan gütme saikiyle işlenen bir cinayettir. Kişi için yasaklanan ve Türk Ceza Kanunun 450/10. maddesine göre, idam cezasıyla ce- zalandınlan kan gütme saikiyle adam öldürmeye kamunun da hakkı olamaz." Topluma yönelik suçlarda venlen idam ceza- lannın yennde olduğunu savunan Emekli Savcı Atilla Kara- manoğlu ise "Devlet aleyhine işlenen fiillerde özelükle ey lemin si- vil halka yansıması halinde verilen idam cezalannın uygulanması görüşünü taşıyorum" diyor. İzmır Cumhuriyet Başsavcısı Vlelih Tan ile İzmir DGM Başsavcısı Aldülkadir Abacı devlet memu- ru olduklan gerekçesiyle idam cezalanyla ilgili herhangi bir görüş belırtmediler. Abacı. "Bu parlamentonun işi. Bizler devlet memuruyuz. konuşaraayız'*dıyor. 12Eylül1980sonrası infazedilen idam cezalarıKTAŞ - Sol görüşlü sanık keri Mahkemesi'nce 20 Nisan 1981 uyannca idam cezasına çarptınldı. adam öldürmek suçundan verdi|ALİ AKTA hakkında adam öldürmek suçundan Adana 1 Numaralı Sıkıyönetim Askeri Mahkemesi'nin 13 Mayıs 1981 günü verdiği karar, 23 Ocak 1983 günü saat 03.30'da Adana Ka- palı Cezaevi'nde uygulandı. DLRAN BİRCAN - Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 13 Mayıs 1980 günü adam öldürmek suçun- dan verdiği karar. 23 Ocak 1983 günü saat 01.45'te Denizli Kapalı Cezaevi'nde uyaulandı. ÖMER YAZGAJN, MEHMET KAMBUR, RAMAZAN YLKARI- GÖZ ve ERDOĞAN YAZGAN - THKP-C Üçüncü Yol örgütü üyesi olduklan belirtilen sanıklar, Donan- ma ve Sıkıyönetim Komutanlığı As- günü TCK 146/1. madde uyannca idam cezasına çarptınldılar. Dört ar- kadaş, 29 Ocak 1983 günü sabaha karşı İzmit Kapalı Cezaevi'nde asıldı. AHMET KERSE - Sağ görüşlü sanık hakkında Adana 1 Numaralı Sıkıyönetim Askeri Mahkemesi'nce 8 Temmuz 1981 günü adam öldür- mek suçundan venlen karar, 29 Ocak 1983 günü saat 03.30'da Gazi- antep Kapalı Cezaevi'nde uygu- landı, LEVON EKMEKÇrYAN - Erme- ni ASALA örgütü militanı, Ankara , Sıkıyönetim Komutanhğı 3 Numa- ralı Askeri Mahkemesi'nce 7 Eylül 1982 günü TCK'run 125. maddesi Esenboğa Havalimanı'na saldın dü- zenleyen Ekmekçiyan, 29 Ocak 1983 günü Ankara Kapalı Cezaevi'nde saat 02.00'de asıldı. RIDVAN KARAKÖSE ve CAVTT KARAKÖSE - Rıdvan. Ca- vit, Süleyman Karaköse adam öl- dürmek suçundan Akşehir Ağır Ceza Mahkemesi'nce 12 Mart 1980 günü idam cezasına çarptınldılar. Süleyman Karaköse, karardan önce öldü. Diğer iki kardeş ise 5 Şubat 1983 günü saat 02.50 ile 03.30 arası Akşehir Kapalı Cezaevi'nde asıldı- lar. FATİH LA0NGİL - Keşan 4. Pi- yade Tümen Komutanhğı Askeri Mahkemesi'nin 23 Mart 1977 günü karar, 24 Şubat 1983 günü sabaha karşı Keşan Kapalı Cezaevi'nde uy- gulandı. FAYIK GÜNGÖRMEZ - Kılis Ağır Ceza Mahkemesi'nin 14 Tem- muz 1981 günü adam öldürmek su- çundan verdiği karar, 24 Şubat 1983 günü Kilis Cezaevi'nde uygulandı. MLSTAFA BAŞARAN - İstan- bul 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin adam öldürmek suçundan 31 Aralık 1981 günü verdiği karar, 30 Mart 1983 günü Edirne Kapalı Cezaevi'- nde uygulandı. HÜSEYİN ÜYE - Nazilli Ağır Ceza Mahkemesi'nin 20 Ocak 1982 günü adam öldürmek suçundan ver- diği karar. 30 Mart 1983 günü saba- ha karşı Nazilli Cezacvi'nde uygu- landı. ŞENER YİĞİT - Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi'nin 24 Ağustos 1981 günü adam öldürmek suçun- dan verdiği karar, Isparta Cezaevi'- nde 20 Nısan 1983 günü saat 02.00 sıralannda uygulandı. CAFER AKSU - Ordu Ağır Ceza Mahkemesi'nin 14 Kasım 1979 günü adam öldürmek suçundan verdiği karar. 20 Nisan 1983 günü saat 02.30 sulannda Ordu'nun Efırli Cezaevi'- nde uygulandı. SÜRECEK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle