Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
28KASIM1993PAZAR CL.dHURİYET SAYFA,
HABERLER
DPGİK,Erkmen'i
suçladı
•İSTANBUL (UBA)-
Demokratik Parti (DP) ile
Büyük Değişim Partisi
(BDP)'nin birleşmesini
isteyen DP Genel İdare
Kurulu'nun (GİK) 16 üyesi
bir deklarasyon yayımladı.
Deklarasyonda DP Genel
Başkanı Hayrettin Erkmen'i
suçlayan GIK üyeleri.
birleşememeden Erkmen'i
sorumlu tutarak, "DP'nin
bir tabela partisi halinde
kalması ve bu tabelanın
altında hatıra fotoğraflan
çektirip, bazı unvanlan
taşıma uğruna millete mal
olmuş bir partinin eriyip
gitmesine seykri kalan
insanlar durumuna dûşmek
istemiyoruz. Genel Başkan
Hayrettin Erkmen,
koltuğunu kaybetmemek
için birleşmeyi engellıyor"
dediler.
Baykal'm aşiret
zirvesine tepkisi
• ANKARA (AA)-CHP
Genel Başkanı Deniz
Baykal, Cumhurbaşkanı ve
Başbakan'ın aşiret reisleriyle
görüşme yapmasını •
eleştirerek "Teröreçare
olmalan için, Türkiye'nin
Cumhurbaşkanı aşiret
reislerinden destek isteme
noktasına gelmiş gözüküyor.
Cumhuriyet gelmeden,
imparatorluk döneminde bu
işler böyleydi" dedi. Baykal,
CHP'nin Çankaya ilçe
örgütüne bağlı Dikmen
bûrösunu açarken yaptığı
konuşmada, "'70 yıldır
Türkiye'nin böyle bir acı
manzaranın içine
dûşmediğini" söyledi.
Çetin,
personeline
zam istedi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Dışışlen Bakanı
Hikmet Çetin, Başbakan
TansuÇiller, Maliye Bakanı
İsmet Attila ve Devlet
Personel Başkanlığı'nın bağlı
olduğu Devlet Bakanı Cemil
Erhan'dan, Dışişleri
personelinin maaşlannın
arttınlmasını istedi. Dışişleri
Bakanlığı personelinin, öteki
kamu kuruluşlannda çalışan
persond ilemaaşlannda
eşitSizBk olduğu veçıplak
maaşlar aynı gözükmekle
birlikte öteki kuruluşiarda
yan ödeneklerle düşük
ücretlerin takviye edildiğine
dikkat cekiliyor.
ŞeMtiereyardım
kermesi
• ANKARA (ANKA)-
Terör sonucu şehit düşen
Dışişleri mensuplannın
ailelerine yardım amacıyla
kurulan Dışişleri Mensuplan
Eşleri Dayanışma Derneği
gelir getirici faaliyetler
kapsamında bir kermes
düzenledi. Sheraton
Otelinde düzenlenen
kermeste Dışişleri
Mensuplan Eşleri
Dayanışma Derneği Başkanı
Inci Çetin, dernegin
amacının şehit ailelerine
yardım etmek olduğunu
belirterek hiçbir koşul
aramadan şehit çocuklannın
ilkokuldan yûksek lisansa
kadar eğitimini
yapürdıklanru söyledi.
ATCrdan
hükümete destek
• ADANA (AA) - Adana
TiçaretOdası(ATO)
Yönetım Kurulu Başkanı
Fethi Kamışlı, ekonomik
büyümenin. istikrarlı bir yapı
içinde ve kararh politikalarla
sağlanabileceğini belirterek
"Hükümetin, özellikle tarör
konusunda kat ettiği
mesafeyi takdirle karşıhyor
ve bu kararhhğın devamını
diliyoruz" dedi. ATO
Başkanı Kamışlı yaptığı
açıklamada ülkemizde
terörün önlenebilmesi
amaayla içte ve dışanda
yûrütülen politikalarda
başan grafığinin gjderek
yükseldiğini, ancak bununla
yetinilmemesi gerektiğini
bildirdi. Kamışlı. ülkede
özellikle terör konusunda
geçmişte yaşanan hatalann
tekraredilmemesi
gerektigine işaret etti.
Agaçlandırma
yasa tasarısı
• lstanbul Haber Servisi -
Türkiye'nin yüzde 97'sinde
süregiden erozyonun
önlenebilmesi için "Milli
Ağaçlandırma ve Erozyonla
Mücadele Yasa Tasansı"
haarlanıyor. Orman Bakanı
Hasan Eİcinci, haarlanacak
yasayla, kamu ve özel
kuruluşlann, trilyonlarca
liraylaifadeedilen
ağaçlandırma çalışmalanna
kaynak yaratmalannın
sağlanacağını söyledi.
Başkan Cindoruk, TBMM'yi inisiyatifli ve saygın kılmak için bir dizi önlem alıyor
Meclis'eetkiıılikatağıHAKKIERDEM
ANKARA - TBMM Başkanı Hüsa-
mettin Cindoruk, "Meclis inisiyatifr için
harekete geçiyor. TBMM'yi daha etkili
ve saygın kılmak için bir dizi hazırlık ya-
pan Cindoruk, önümüzdeki günlerde
bunlan tarüşmaya açarak uygulamaya
koymanın yollannı arayacak. Cindoruk,
ilk olarak önümüzdeki günlerde
TBMM'de bir danışma kurulu oluştur-
mayı hedefliyor. Deneyimli politikaa ve
devlet adamlanndan yararlanmayı
amaçlayan Cindoruk, bu kurulun çeşitli
politikalar üreterek hükümete ve tüm
partilere öneri olarak sunmasını duşünü-
yor.
Cindoruk'u böyle bir girişime yönel-
ten temel neden, Meclis'te bulunan dev-
lete hızmet etmiş birçok bakan hatta eski
başbakandan etkin biçimde yararlanı-
lmaması. Cindoruk, bu kurulda yer ala-
bilecek isimleri bile önemli ölçüde belirle-
miş. Bunlar arasında Eridal İnönü,
Yıldınm Akbulut, Kaya Enkm. Kamran
İnan, lamet Sezgin gıbı isımler bulunu-
yor. Cindoruk, bu hazırlığm yanı sıra bi-
lim adamlanna da seçim sistemi ve hu-
kuk yapısı ile ilgili çalışmalar yaptınyor.
Bu çahşmalann temelini ise halen Mec-
Başbakan ÇUler ve YardımcKi Karayalçın, yeşil konutlaruı anahtarlarını düzenlenen bir törenle dağıttı. (AA)
ÇiUeıiki cuuüttca'dcmbnirü dağıttı
ANKARA (ANKA) - Başbakan Tanstı ÇUler Ankara'da 3
ayn törene kaülarak yoğun birgün geçirdi. Başbakan
Tansu Çiller, ilk olarak Ankara Esenboğa Havaalanı
içinde yaptınlan charter terminalinin açılış törenine
katıldı. Çiller daha sonra Eryaman 2'nci Etap Yeşil
Konutlar anahtar teslim törenine katıldı. 3180 konutun
teslim töreninde yaptığı konuşmada ilk koalisyon
döneminde açıkladığı iki anahtar projesinin temelinde
biraz peşin para, sonrasında uygun ödeme planlannın
yatuğını anlatan Çiller. bugün bu planlann hem araba
alımı hem de ev alımında uygulandığına dikkat çekti.
Başbakan Yardımcısı Murat Karayaiçın da Ankara'ya
göç eden kişilerin kentin varoşlannda geldikleri kentlerin
adını taşıyan mahalleler oluşturduklannı anlatarak bu
insanlann harmanlanmasının gerektiğini, bunun ulusal
bütünlük ile birlığe katkı sağlayacağını kaydetti.
lis'te bulunan anayasa değişikliği paketi
oluşturuyor. Cindoruk, anayasa değişik-
likleri kapsamında, Meclis'in daha etküi
kılınması için bakanlann parlamento
dışından atanması konusunu da tartı-
şmaya açmayı düşünüyor. Cindoruk'u
böyle bir düşünceye iten gerekçeler ise
şöyle: "Parlamentoda miUerveküliği en
üst yer. Asluıda millervekilliği bakanbğm
üzerinde. Parlaroentonun dolayısıyla mil-
letvekilinin bakanlan denetkme
olanağı var. Ama bugünkü uygu-
Umada bakanlık yükselinecek
bir yer olarak görülüyor. Bu ne-
denîe de parlamento gerektiği öl-
çüde verimli çabşamıyor. Bakan-
lar parlamento dtpw<B" olursa
Meclis daha etkin çauşabilir, de-
nctim görevini de daha etkili ya-
pabffir."
Cindoruk. Meclis'in daha et-
kili çalışabilmesi için bu çalı-
şmalann yanı sıra ilk hedef ola-
rak içtüzük değişikliğini görü-
yor. Bu nedenle de son biçimi
verilen yeni içtüzüğün bir an
önce cıkanlması için harekete
geçiyor. Cindoruk. Meclis'in
daha etkili kılınabilmesi için bu
konuda ortaya konulacak yeni
önerileri de değerlendiriyor.
'MecBs inisiyatifî'
Cuıdoruk. "IVleclis iıüsi yatifi"
konusundaki çalışmalannın,
Meclis'in hükümetin yerini al-
ması ya da Meclis hükümeti
çabalan olarak algjlanmaması
gerektiğini belirtiyor. "Ben
y alnızca parlamentonun daha et-
kili çalışabilmesi ve kamuoyunda
zaman zaman karşdaşılan olum-
suz imajuı ortadan kaldınlmasını
amaçlıyorum" diyor. Cindo-
ruk'un değerlendirmesi şöyle:
"Amacım, bir yandan mecüsin
ülke sonınlarının çözümünde
daha verimli çalışması bir > andan
da saygmhğını arttırmak. Bunun
en temel yollarından biri de Mec-
lis içinde partüerarası diyaloğu
arttırmak. Bu yoüa birçok önem-
li sonınu çözdûk. Radyo-televiz-
yon konusundaki anayasa deği-
şikliğini gerçekleştirdik. Önü-
müzdeki günlerde öteki anayasa
değişiklikJerini yemden gündeme
getireceğiz. Seçun sistemi >e hu-
kuk yapısı ile ilgili bilim adam-
larının yaptıklan çalışmalan da
yılbaşından önce kamuoyunda
tartışmaya acabDeceğimizi umu-
yorum. İçtüzük değişikliğini de
kısa sürede gercekleştirirsek
Meclis'in daha verimli çahştığı
göriilecek.'"
Deıııirel: Demokrasininbaşısuyun üstünde
ESKİŞEHİR (AA) - Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel, Türkiye'nin hür bir
Meclisi, Meclis iradesine dayanan
hükümeti, basını ve yargısı
bulunduğunu belirterek "Türkiye'de
çok mesafe alınmıştır. Çok da sonınu
vardır. Ancak bunların çözümleri
büinmektedir. Çünkü Türkiye'nin
başany a ihtiy acı vardır" dedi.
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel,
dün sabah berabennde TBM M
Başkanı Hüsameftin Cindoruk, Devlet
Bakanı Türkan Akyol ve Milli Eğıum
Bakanı Nevzat Ayaz olduğu halde
Eskişehir'e geldi. Eskişehir 1. Taktik
Hava Kuvvet Komutanhğı'rKİa Valı Ali
Fuat Güven ve Büv ükşehir Belediye
Başkanı Selami Vardar tarafından
karşılanan Demirel, daha sonra Osman
Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim
Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nin
açıhş törenine katıldı. Demirel, burada
yaptığı konuşmada, 17 yıl sonra da olsa
hastanenin açılışının bir iddia ve
davanın gerçekleşmesi olduğunu
söyledi. Çağdaş u> garlığın mutlaka
çağdaş üni versite ve çağdaş toplumdan
geçtiğini kaydeden Cumhurbaşkanı,
geçmiş yıllarda devlet yönetiminde
bulunduğu süre içinde ülkenin refahına
hizmet ettiğini anlattı. Cumhuriyetin
50. yılmda. ilkokula gidemeyen
çocuğun kalmadığını kaydeden
Demirel. bundan sonraki hedefin
okumak isteyen herkesin ünıversiteye
gidebilmesi oiduğunu bildirdi. Demirel,
Türkiye'nin gerçekleştirdiği en büyük
işlerden birisinin, 1993'tedemokrasinin
başının suyun üstünde buhmması
olduğunu söyledi. Demirel,
"Cumhuriyetin erdemi eşitlikrir. Bu
ülkede herkes eşit fırsa tlara sahip. Yamız
hiç kimse hak etmediğj bir şeye sahip
olmayacaktır" dedi. Cumhurbaşkanı
Demirel, çeşitli açıhş ve temel atma
törenlerine kaülmak üzere geldiği
Eskişehir'de, Anadolu Üniversitesi
Eğitim Fakültesi Tesisleri ve Zihinsel
Engelliler Eğitim Merkezi'nin açılışını
yapu. Demirel. açılışlarda yaptığı
konuşmada. 1923'tehiç üniversitesi
bulunmayan Türkiye'nin bugün 57
üniversite ile 1993-94 öğretım >ılına
girdiğini hatırlattı. "TC'nin 70 yıMa
başardığı iş bir destandır" diyen
Cumhurbaşkanı Demirel, ülkede
birçok noksan bulunduğunu, ancak bir
uçtan bir uca kuş uçmaz, kervan gecmez
bir ülkeden, her yerine asfalüa TBMM
Başkanı Hüsamettin Cindoruk da
Osman Gazi Üniversitesi Kampusu
içinde yanm kalmış binalar
bulunduğuna dikkat çekerek Milli
Eğitim Bakanı ve YÖK Başkaru'ndan
bunlann tamamlanmasını istedi. Yanm
kalmış yatınmlann vatandaşlann
devlete olan güvenini sarstığını
kaydeden Cindoruk, yatınm
planlamalannın süresinde
tamamlanması gerektiğini vurguladı.
Milli Eğitim Bakanı Nevzat Ayaz ise
artan nüfusun önemli eğitim
problemleri getirdığıni söyledi. Örgün
ve yaygın eğitimde okuyan öğrencilerin
sayısının 1 milyonu aştığını,
ilkokullarda okullaşma oranının yüzde
98'i, üni versitelerde ise yüzde 23'ü
bulduğunu anlatan Ayaz, amaçlannın
yüksekokul çağına gekn tüm gençlere
bu imkanı vermek olduğunu söyledi.
AHAP llderl Yılmaz:
SeçimsiyasiisrikiMsağlar
AHMETŞEFİK
TRABZON - Doğu Karadeniz geasınin ikin-
ci gününde Trabzon'da çeşitli toplantılara katı-
lan Anavatan Partisi (ANAP) lideri Mesut
Yılmaz, Türkiye'nin en önemli sorunlanndan
birinin siyasi istikrar olduğunu, bunun
sağlanabilmesi için de mutlaka erken seçime
ihtiyaç bulunduğunu söyledi. Erken seçim
sonuçlannın tek parti iktidanna olanak
sağlanamaması halinde sağda ve soldaki parça-
lanmışlığın çözüme kavuşması için yollann açı-
lacağını savunan Yılmaz. insan
haklan konusunda düşüncele-
rini açıklarken de "Terörün ol-
duğu yerde insan haklan öncelik
olmaktan çıkar. Çünkü insan-
ğunu söyleyen Yılmaz, böyle bir dünyada Tür-
kiye'nin içinde bulunduğu konumun özel bir
önem taşıdıgını. Türkiye açısından birçok riski
ön plana çıkardığını anlattı.
ANAP lideri sağda birleşme ile ilgili bir soru-
yu yanıtlarken şöyle konuştu:
"Türkiye'de siyasi istikrann sağlanama-
masının en önemli nedenlerinden biri hem sağda ve
bem solda gereğinden fazla bir bölünmenin ol-
masKİır. Eğer bu bölünmeler kişisel unsurlara da-
yanıyorsa kısa zaman içinde ortadan kalkar. Seç-
men işi çözer. Eğer bölünme ideolojik nedenlere
dayamyorsa bunlann ortadan
kalkması zaman alır. Türkiye'-
nin en öncelikli meselesi siyasi is-
tikrardır. Bir erken seçim ihti-
yacı var. Eğer erken seçim olursa
Macintosh
Operatörü
Form dizaynı
konusunda
deneyimli.
ların yaşama hakkı tehdit altı- 1 e r Ö r U I l OİCİUgU doğnıdan tek parti hükümeti ol-
ndadr. Bu tehdit savuştunıl-
madan insan haklan birinci
öncelik olamaz" diye konuştu.
Türkiye'nin riski
Yılmaz, dün sabah
Trabzon'un Yomra ilçesinde
yağmur altında vatandaşlara
seslendi. Koalisyon hükümetini eleştiren ve hiç-
bir şeyin 2 yıl öncesinden daha iyi olmadığım
belirten Mesut Yılmaz, terör. enflasyon başta
olmak üzere birçok alanda her şeyin eskisine
göre daha kötü durumda olduğunu öne sürdü.
Mesut Yılmaz daha şonra Karadeniz Teknik
Üniversitesi'nce (KTÜ) düzenlenen 'Değişen
Dûnya ve Türkiye' konulu konferansa konuş-
macı olarak katıldı. Bazı düşünürlerin önümüz-
deki yüzyıhn dinler ve kültürler mücadelesi ile
geçeceğini belirttiklerini, bu görüşü destekleyici
geÛşmelerin başta Azerbaycan ve Bosna-Hersek
olmak üzere birçok yerde gerçekleşmekte
1
oldu-
yerde insan
haklan öncelik
olmaktan çıkar'
dedi.
masa bile seçim sonuçlan hem
sağda hem de solda bütünleşmeyi
getirecektir. Bu tablonun uzun
süre yaşaması mümkün değikür.
Hangi parti çatı olacak, bumı
secmen belirieyecek."
Başka bir soruya karşılık ve-
rirken insan haklannın dünya-
da giderek en öncelikle konu
haline geldiğini hatırlatan Yılmaz, bu konuda
Türkiye'nin özel bir güçlüğü bulunduğunu,
Türkiye'nin önemli bir bölümünde yaşama
hakkınm tehdit altında bulunduğunu. devletin
bu hakkın korunması için zaman zaman yetersiz
kaldığmı. bu açıdan birinci önceliğin insan
haklanndan çok yaşama hakkı olduğunu söy-
ledi.
Ancak terörün sona erdirilmesinden sonra
çağdaş taleplere uygun gelişmelerin yaşanabi-
leceğıni savundu.
Mesut Yılmaz daha sonra parti il örgütüne gi-
derek çeşitli görüşmelerde bulundu.
Istanbul'daki Genel Müdürlöğömüzde görevlendinlmek
üzere;
• En oz lise mezunu,
• Pratik çözüm yetenegi olan,
• 32 yaşını geçmemiş,
• Tercihan Windows ve 00S ortomlorını da tonıyan;
pratik düzeyde ingilizce bilgisine sohtp...
...eleman aranıyor.
Eleme sınavı, 4 Aralık 1993 Cumarfesi günü Istonbul'da
yapılacaktir. Bcşanlı olanlor, 5-7 Aralık 1993 tarihlerinde
göröşmeye çognlocokîu.
Adaylann, oşogıdaki odresten akıbilecekleri Adoy Bildirim
Fonnu'nu doİdurarok, 2 odet vesikolık fotoğraflanyio birlikte,
en geç 1 Aralık 1993 Çorşamba gönö mesai sooti
bitimine kadar Anadolu Sigorta Genel Mödörlüp Personel
ve Idari İşler Müdürlügü'ne şahsen başvurmaları rica
olunur.
Basvurular kesinlikle gizli tutuiacaktır.
ANADOLU
SİGORTA
GCMI M M M k : Mnm Caddesi 57, Kardcöy, 80030 btanbul
POLTIIKA GUM.ÜGÜ
HtKMET ÇETİNKAYA
Gericilik Pompalanıyop».
Prof. Dr. Mustafa AKıntaş, öğretim Üyeleri Derneği
Genel Başkanı'dır. Altıntaş, 1993Türkiyesi'nde üniversi-
telerin işlevini anlattıktan sonra bakın neler söylüyor:
"Üniversitelerdeki erdemlilik, çalışkanlık, kuşkuculuk
ve hoşgörü gibi ilkeler; yerini, erdemsizliğe, çıkarcılığa,
tembetliğe. bağnazlığa ve hoşgörüsüzlüğe bırakmıştır.
Ulusal bağımsızlık savaşınm kazanıldığı bir meydan sa-
vaşından ismini alan bir üniversitemiz 21. yüzyıla yedi
kala 'evliyadan, kulluktan, kıblelerden, tanrının rahme-
tinden, din kardeşliğinden, tanrının planlarından' medet
umar durumda ise ve çoğu üniversitemiz tarikatların
yuvalandıkları, gericiliğin pompalandığı yerlere dönüş-
müşse, durup düşünmemiz gerekir..."
Prof. Dr. Mustafa Altıntaş, bu görüşlerini 10 Kasım gü-
nü Anayasa Mahkemesi Toplantı Saionu'nda açıklamış,
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu üyelerine de ayrıca
sunmuştur.
Bugün Türkiye'de pek çok üniversite, tarikatların ve
şeriatçıların barınağına dönüşmüştür. Gericiliğin 'du-
şünce ve inanç özgürlüğü' adıyla pompalandığı günü-
müzde bizeSamsun'dan bir öğretim üyesinin (adı bizde
saklı) gönderdiği mektup da Prof. Dr. Mustafa Aitıntaş'ın
görüşlerini ve bizim aylardır yazdıklarımızı doğrular ni-
telikte. Mektubu birlikte okuyalım:
"Dumlupınar Üniversitesi Senatosu'nun ibret verici
bildirisi ile ilgili yazınızı okudum. Üniversitenin rektörü-
nü YÖK Başkanı na şikayet ediyorsunuz. Bu biraz, deyi-
mi bağışlayın, 'hırsızı hırsıza şikayet etmeye' benziyor.
Dumlupınar Üniversitesi Rektörü hiç değilse dürüst.
Sağ gösterip, sol vurmuyor. Atatürkçü görünüp, Ata-
tûrk'ü ve O'nun getirdiklerini yok etmeye çalışmıyor.
Ama eski 19 Mayıs Üniversitesi Rektörü, şimdiki YÖK
Başkanı öyle mi? Resmikonuşmalarına bakarsanız, laik
cumhuriyeti ve Atatürkçülüğü benimsediğinden hiç kuş-
kulanmazsınız. 19 Mayıs Üniversitesi onun bu üniversi-
teye atanmasından başlayarak, üniversite olmaktan
çıkıp, medreseleşme sürecine girmiştir. Ödül olarak da
YÖK Başkanı yapılmıştır. Sayın Sağlam ın üniversitemi-
ze gelişi ile birlikte yaptığı ilk uygulaması, herfakülteye
bir mescit açılması olmuştur. Yüz metre ilerisinde ce-
maat sıkıntısı çeken bir caminin de bulunduğu Eğitim
Fakültesi ne mescit açılmasını dahi sözlü olarak onayla-
mıştır. Yazılı olamazdı, çünkü yazılı olsaydı, açılıştan
sorumlu kendisi olurdu ve bu konuda bir de yazılı belge
bulunurdu."
Mektubu yazan öğretim üyesi kimi eski olayları da
açıklığa kavuşturuyor.
Diyor ki:
"Yıl, yanılmıyorsam 1986, Vakıflar Haftası nedeniyle
DSİ Konferans Salonu nda vakıflara ilişkin birkonferans
düzenlenmiş; konferansa konuşmacı olarak o dönemin
Eğitim Fakültesi Dekanı (şimdi Isparta Üniversitesi Eği-
tim Fakültesi Dekanı) Prof. Dr. Bayram Kodaman, dinle-
yici ve onur konuğu olarak da Sayın Sağlam davetli.
Prof. Kodaman vakıf konusundaki konuşmasını medre-
se düzenini övgü için bir fırsat olarak kullanır ve özetle
der ki: 'Ortaçağ İslam dünyasında ve Osmanlılar döne-
minde cami ile medrese iç içe idi; müderris camiye gi-
der, ibadetini yapar, daha sonra da yanıbaşındaki med-
resede dersini verirdi.' Bunun üzerine eşraftan biri
(sanıyorum Sayın Sağlam o kişiyi iyi anımsar). O halde
üniversite kampusunda neden cami yok' diye sorar. Bu-
nun üzerine Sayın Sağlam söz alır ve 'Biz de bu eksikliği
hissediyorduk; siz destekleyin, biz yapalım' yanıtını ve-
rir. (Olanlar, üzülerek söyleyeyim, tam bir senaryoya
benziyor. Samimi dindarlığın değil din sömürüsünün bir
göstergesi). Üniversiteye cami serüveni başlamıştır ar-
tık. Yanlışanımsamıyorsam,birsonrakiyılın 19Mayıs'ın-
da K. V. GüTun öncülüğünde cami temelinin atılacağı
söylentileri yayılır. Nur içinde yatsın, Ord. Prof. Dr. H. V.
Velidedeoğlu, konuyu duyar ve Cumhuriyet'te yazar.
Bunun üzerine Sayın Sağlam telaşlanır ve hemen tele-
fonla Sayın Velidedeoğlu'nu arar; böyle bir şey olmadı-
ğım, bunun üniversite dışında birtakım gelişmeler oldu-
ğunu, ilahiyat Fakültesi Dekanı'm da bu gelişmelerden
haberdar olabilmek için Üniversiteye Cami Yaptırma
Derneği ne soktuğunu söyler. Oysa cami yapımına izin
vermiş; kıskıvrak bağlanmıştır. Bir süre sonra cami te-
meli atılır. Bildığim kadarıyla üniversitenin yetkili kurul-
larından camiye yer tahsisi bile yapılmamıştır. Kendisi-
nin de yazılı olarak böyle bir tahsisi yaptığını sanmıyo-
rum. Yanı cami, sanırım, bugün bir kaçak yapı durumun-
da. Ben, o dönemde başkanlığını Prof. Doğramact'n/n
yaptığı YÖK'e, okulla cami veya mescidin iç içe olması-
nın doğru olupolmadığım, rektörün kendi yetkisini kulla-
narak camiye yer tahsisi yapıp yapamayacağını' bir di-
lekçe iie (tarih 20.2.1990, gerekirse fotokopisini de ile-
tebilirim) sormuş ve hiçbiryanıtalamamıştım."
Samsun 19 Mayıs Universitesi'nde anılan caminin
(aslında cami değil külliye) bir bölümü son günlerde
açıldı. Her gün hoparlörden ezan okunuyor. Günde üç
vakit namaz kılınıyor. Üstelik hepsi ders saatlerine rast-
lıyor. Caminin yanı sıra fakültelerdeki mescitler de işle-
vini sürdürüyor. Türkiye'de üniversiteler bilim yuvası ol-
maktan çıkarılıp hızla medrese ve tekke havasına so-
kuluyor...
Bu olup bitenleri ne yazık ki devlet görmüyor ya da
görmemezlikten geliyor...
Yüksel çakmur
MffletvekfflBıriut'u
Gndoruk'aşikayetetti
TURKIVE IS BANKASI
İZMİR (Cumhuriyet Ege Bü-
rosu)- Anakent Belediye Baş-
kanı Yüksel Çakmur, İzmir
Milletvekiü Cengiz Bulut'un.
kendisi hakkında verdiği yaalı
soru gönergesi konusunda
TBMM Başkanı Hüsamettin
Cindonık'a bir mektup gönder-
di. Çakmur, mektubunda
"Haklannı hukuk temeUeri üze-
rinde konıyacağmza yürekten
inanıyorum" dedi.
Yüksel Çakmur. kendisinin
SHP Genel Başkanlığf na aday
olduğu dönemde yaptığı harca-
malarla ilgili olarak TBMM'ye
yaalı soru önergesi veren Cen-
giz Bulut'un, kişilik haklanna
uymayan davranışlannı bası-
ndaki demeçlerinden sap-
tadığını belirtti. Hüsamettin
Cindoruk'a gönderdiği mek-
tupta, söz konusu önergeye
İçişleri Bakanhğı tarafından ve-
rilecek ceyaba esas olmak üzere
yanıünı İzmir Valiliği'ne gön-
derdiğini vurgulayan Çakmur.
"Soru sorma kılıfı altında, bana
yöneltilen ithamlara tanık ol-
duktan hemen sonra, İçişleri Ba-
kanbğı'na, Sayıştay Baş-
kanlığı'na, Yeminli Muhasebe-
ciler Denetleme Kurulu'na baş-
vurdum. İZSU ve ESHOT'un,
aynca izmir Büyfikşehir Beledi-
yesi'ne bağlı tüm şirketlerin mu-
nasebesine el konulmasuıı res-
men talep etthn" dedi.
Bulufun TBMM'de bulun-
sma hakkını kötüye kullandığını
savunan Çakmur, daha sonra
şu görüşleri dile getirdi:
"Bulut, soru önergesinde soru
sorma özelliği kasten yitirilen,
gazetelerde de yer alan itham-
larla dolu, suçlayıcı beyanlarını
surdfinnektedir. Bu kez aynı
tavır içinde TBMM'yi alet et-
meye yönelerek yüce meclisi
bana silah olarak kullanmaya
çaltşmıştır. Buna TBMM Baş-
kanı olarak tarafsız kişiliğinizk
izin vermeyeceğinize inanıyo-
nım. Bu yol bir kez açılırsa mil-
lervekilleri dokunulmazlık hak-
lannın arkasına saklanarak
Türkiye'vi yaşanmaz hale soka-
bilirier.""