Katalog

SAYFA CUMHURİYET 3EKİM1993CUMA DIZIYAZI Refah Partisi nin 4.Büyük Kongresi 10 Ekim Pazargünü Ankara 'daA tatürk Spor Salonu 'nda yapılacak. Arayerelseçimlerde Refah Parti'liadaylarm Istanbul'da dört ilçenin belediye başkanlığım kazanması, ardından Isparta, Malatya ve Nevşehirgibi Anadolu 'nun üç önemli kentinin belediye başkanlannm Refah 'a katılması ve buna ek olarak Samsun 'un D YP'li ünlü siınası. yüların Belediye Başkanı Kemal VehbiGülun Refah Partisi nın Samsun İl Başkanlığım üstlenmesi, çeşitlideğerlendirtneleride beraberindegetirdi. 'Refah iktidara mı yürüyor?', Türkiye İslamibirpartinin egemenliği altına mı düşecek, sorulart gündemi meşgul ediyor. Bu ktsa araştırmamızda, Refah Partisi'nin nereden gelip nereye git tiğini saptamaya,parti içindekieğilimleri ortaya çıkarmaya çalıştık. İslami çevrelerin Refah Partisi 'ni ve lideriErbatcun *ı nasıldeğerlendirdikleriniulasabildiğimiz kadarıyla aktaracağı:. Kongre öncesibu ilginç ve kapah kutu sayılanpartiye kısa bir gözatıp bazı noktalara ısık tutacağız. Yalmzca olguları ve olayları aktaracağız. Değerlendirmek okuyucuya ait. Bu konuda daha derinlemesine çalısmalara başlangıç olması dileğiyle • KURÜLTAY ÖNCESİ EFAH PARTİSİ Terkokusumu,parföm mü? RP'de kongre öncesi değişim rüzgârı esiyor. Yeniyapı tartışılıyor A bdurrahman Dilipak, İslamcı mücadele süre- cınde en çok öne çıkan ve ün kazanan ıdeolog yazar- lardan biri. İslamcı çevrelerce olduğu kadar laik çevrelerce de önem verilen Dilipak, yıllarca aralannda pek bir sorun çı- kmayan Refah Partisi ve Erba- kan'a geçtiğırruz günlerde sert bir çıkış yaptı. Vakit gazetesın- deki köşesinden yaptığı çıkışa bırkaç gün sonra Milli Gazete'- nin birincı sayfasındaki bir ma- kaleden çok daha sert bir yanıt aldı. Adı venlmeden, "Boyıı uzun, beyni ve yüreği kücük ya- zar" sözcükleriyle nıtelenen Dı- lıpak'ın RP eleştirileri bırkaç noktada toplanabılıyor. Dilı- DİLİPAKTAN REFAH'A - Abdurrahman Dilipak. RP'de 'Ter kokan, tezek kokan köylü ve işçilerin yerine, ütülü pantolonu ile parfum kokulu bay ve bayanlar öne çıkıyor' diyerek partideki değişime dikkat çekiyor ve bunun î'ay kınlması'na yol acacağmı belirtiyor. pak. RPdekı değişim harekeüni Özal'- Aslında değişim çok daha köklü. RP, ın ANAP'taki dört eğilırnj bırleştırme bakkal Mehmet Efendiyi aşmak, hatta harekatına benzetıyorVe Özalı, (dola- onu bir adım gerive çekmek istiyor. Ter yısıyla Erbakanı) "Hem Malta şövalye- kokan. tezek kokan köylü ve işcÜerin ye- shemhacrdiyenıteliyordu. Dıhpak'ın nne, ütülü pantolonu ile parfüm kokulu eleştınsının RP'lılerce en çok tepkı çe- baj ve bayanlar öne çıkıyor." ken bölümünde şu sözler vardı: Dilipak. 30 Eylül 1993 günü Bekle- RP bi d k i nen Vakit'teki köşesinde kaleme aldığı yazıda. henüz parfümlüler ve ter koku- lulann aynı çatı altında kendilerini ifade edebıldiklerinı yazarken, "Ancak bu de- Oral Çaliflar v« Halil Nebilttr'in araştırmatı ş "RP bir yandan kent merkezli parti oJurken, bir yandan da gençleşhor ve kadınlar parti kademelerinde seslerini duyurmaya başlıyorlar... Partilüerin y kültür düzeyleri \e refah düzeyleri yükse- ğişiın çok hızlı ve çarpıcı bir şekilde ger- li B l d ğ i i i ilk bditilri çekleşiyor Bu değişim risk ve tolerans kültür düeyleri ef d ü y r i ykse ğş ç çp ş g liyor. Bu yapısal değişimin ilk bdirtileri. çekleşiyor.. Bu değişim risk ve tolerans- lartnı, maliyetini iyi hesaplamak gerekir. Parti ciddi bir fay kırilması ile karşı karşıya kalabilir" diyerek RP'yi uyan- yordu. Dilipak. RP'ye vedolaylı olarak Erbakana eleşürilerini 1 Ekim 1993 günlü sütununda da sürdürüyor ve RP'nin dışa açılma politikasının sağlıklı olmadığmı söylüyordu. Eleşürilere yanıt sert, çok sert oldu. Dihpak'ın eleştirilennın bitmesinin beklendigi. yazılann kesildiğinin kesin- leşmesındensonra kaleme alındığı an- laşılan "Seçimlere kaç ay var?" başlıklı yazı, Milli Gazete'nin 5 Ekim 1993 tarihli nüshasında, bi- rinci sayfada, yer aldı. Necdet Kutsal imzasmı taşıyan yazı, seçimlere daha altı ay süre ol- masına karşın kimi basm or- ganlannda önemli bir telaş gözlendiğini, yazarlann bir bölümünün RP'nin liberal çizgıye kaydığını, diğer bölü- münün ise dinci tutumu pe- kiştirdiğını anlatarak şu cümlelere yer veriyordu: "Bunlardan birinin başını şim- dilerde boyu uzun aklı kısa bir yazar çekiyor. Taşıdığı değer- İer ne denli büyükse, yüreği ve beyni o denli küçük olan bu yazar, müslümanlık adına müslümanların kafasını k?nş- tırmayı yeni bir görev olarak üstlendi. RP'nin Başkanı'na saygısızlıkta bir sol- cuyu ceb'ndcn çıkaracak çapta olan bu 'aydın', şimdi RP'ni i ayağı ter kokan in- sanlardan hızla uzaklaştığıııı anlatıp dunıyor. Ona göre RP, kendisine gönül veren saf Milli Görüşçüler'e sırt dönerek yeniden yapılarunaya başladı. Bu yapıda da partide bu davay a gönül >erenler, libe- raller kadar yer biılamayacaklar kendi- lerine. Bu da>aya gönül \erenlerin değil de bu dili de boyu kadar uzun ademin yer sıkıntısı belki ölabilir" • ŞeyhineliniöptüpartiyeliderolduNakşibendi Şeyhi Zahid Kotku ölünce Necmettin Erbakan tek adam oldu 1982 yılı. 12 Eylül cuntasının lideri general Renan Evren'in en hışımlı olduğu günler. Evren meydanlarda parti liderlerine veryansın ediyor. En çok çaiüğı partilerden binsi de Milli Selamet Partisi(MSP). Türkiye gergjn bir siyasi ortam içinde. Tam bu günlerde, MSP yöneticılen An- kara Sıkıyönetim Mahkemesi tarafından tutuk- landıklan Merkez Komutanlığından serbest bı- rakılırlar. Aradan bir kaç gün geçer, MSP lideri yeniden cezaevinin yolunu tutmak zorunda kalır. Askeri Mahkeme MSP liderini bir başka gerekçeyle yeniden tutuklar. tkinci tutuk- lanışımn akşamı Merkez Komutanlığından iki asker, ellerinde çarşaflarla Necmettin Erbakan'ı koğuşa getirirler. Bu ikinci tutukluluk Erba- kan"ı çek sarsar. Bayram öncesi ıyice morali bo- zulur. Ankara Merkez Komutanhğı Tutukevin- de Erbakan'ı CHFli Ertuğrul Günay, TİKP'b tutuklulardan bazılan teselli etmeye çahşırlar, üzülmemesını bu günlerin de geçeceğini söyler- ler. MSP lideri, yıkılmış bir görünüm içindedir. Büyük bir haksızlığa uğradığı inancındadır. Kendisini uzun bir tutukluluğun bekledığini sanır. Umduğu başına gelmez, bu kez içerde uzun kalmaz. Mahkemeye avukatlannın yapuğı itiraz sonucu özgürlüğüne kavuşur. Aradan 11 yıl geçer. Umutsuz, kasvetli ve ne getıreceğı belli olmayan günler çok gerilerde kalır. Geçmışteki umutsuz ve endişeli Erbakan"- ın yerinde şimdi kendine güvenli, her geçen gün oy oranının arttığı anketlerle saptanan bir parti- nın lideri var. Bu partinin pazar günü 4. Büyük Kongresi Ankara'da toplanıyor ve bu kongre- nin tartışmasız tek lideri Erbakan. Milli Nizam'dan Refah'a Erbakan'm liderliğini yaptığı Refah Partisi, Milli Nizam Partisi ve Milli Selamet Partisi gele- neğinin devamı olarak kuruldu. Önceki iki parti sıkıyönetim dönemlerinde kapaüldı. Her ikisi- nın lideri de Necmettin Erbakan'dı. Erbakan, Süleyman Demirel ve Turgut özal gibi, İstanbul Teknık Üniversitesi mezunu ve mühendis. Akademik kariyerini aynı alanda ta- mamladı Daha sonra ücarete aüldı. Ankara Ti- caret Odası Başkanı oldu. Ve bir gün Necmettin Erbakan Milli Nizam Partisi'nin lideri oldu. Ünıversıte profesörü Erbakan, sıyaset basa- maklannı hızla tırmandı ve Türkiye'nin çok , partılı sistemi içinde ilk "İslami parti"nin liderü- ğine getinldi. Bir "İslami parti*"nin liderlik kol- tuğuna oturmak kolay ışdeğıl. trbakan bu kol- tuğu nasıl kazandı? Kazandığı bu koltuğu 30 yıla yakm bir süredır nasıl koruyor? 4 196O'lı yıllann başında Türkiye Büyük Millet Meclısi içinde iki İslami isim sivrilir: Süleyman Arif Emre ve Hasan Aksay. Bu günlerde İsken- derpaşa Camii İmamı ŞeyhMeİMned Zahid Kot- ku da bir parti arayışı içıne gırer Ankara Ticaret Odası Başkanı Prof.Necmettin Erbakan'ı çağınr. Erbakan, Nakşi tarikatı içinde önemli • bir isim değil. Eğer bir parti kurulacaksa bu par- ti için öncelikle düşünülmesı gereken kişiler Meçlis'teki iki milletvekiKdir. Sonraki gelişme- ler İslami çevrelerde şöyle anlatıhr: Parti kurmak, Nakşibendi Şeyhı Zahid Kot- ku'nun düşüncesiydi. Daha önce halim selim, fı- lozof tavırb, sessiz sedaaz bir profesör olan Nec- mettin Erbakan'm Kotku'ya intisabı bulu- • nuyordu. ondan icazet almıştı. Kotku, Isken- derpaşa cemaatinden Erbakan'ı görevlendirdi ve Milli Nizam Partisi kuruldu. Başından beri cemaatin siyasi kolu, siyasi şubesi olarak kuru- lan partide, tarikat içindeki hiyerarşinin aynısını görmek mümkün. Erbakan'tn Genel Başkanlığı dönemınde Erbakan'm bir altında bulunan kişi tarikat hiyerarşisınde de ondan bir sonra gelen isim oluyordu. Genel Sekreter de aynı hiyerar- şiye tabi idi. Parti örgütlenmesi müridler örgüt- lenmesı olduğundan parti içi muhalefet, cemaa- te muhalefet olarak kabul edilirdi. O yüzden başlangıçtan bugüne partide iç muhalefet gelişe- medi ve Erbakan tarikat hiyerarşisine uygun olarak hâlâ ilk kadrosuyla yürüyor. Parti işleyişi bu düzen içinde, 1980 yılı başlan- nda Şeyh Zahıd Kotku'nun ölümüne kadar hıç aksamaz. Erbakan, bir kesımin ıddiasma göre, Şevhinin yanında sesi çıkmayan, el pence dıvan duran mürid rolünü hiç değıştirmedi. Masum, şeyhine sadık, halim selim Erbakan, o güne ka- Necmettin Erbakan: Yerel seçimlerde 12'den vuracağız ANKARA (Cumhuriyet Bürosu>-Isparta Belediye Başkanı'ndan sonra DYP'- nin Nevşehir Belediye Baş- kanı Seyyid Mehmet Akbay da Refah Partisi'ne geçti RP Genel Başkanı Necmettin Er- bakan, "Hangi secim kanumı- nu getirirlerse gerirsinler yüz- de 50'yi aşacağız. Bu seli dur- dununayacaklar" dedi. İnsanlara hizmet etmeyı sevdiğj ıçın RP'ye geçtiğini öne süren Nevşehir Belediye Başkanı Akbay ıse "Türk si- yasi hayatuıda meydana gelen erozyonlar becıim Refah'a gec- memde önemli obnuştur" diye konuştu. Akbay, "ANAP ve DYFdeki volsuzlukların, kir- liliklerin kendisini bembeyaz bir parti olan Refah'a ittiğini" söyledi. Nevşehır'in DYP'li Beledi- ye Başkanı Seyyid Mehmet Akbay'ın RP'ye katıhmı ne- deniyle düzenlenen törende konuşan Erbakan. RP'nin ik- tidann eşiğıne geldiğini vur- gulayarak iktidan devralma- ya yerel ıdarelerden başladı- klannı söyledi. Pazar günü yapılacak dördüncü olağan kongrelerinin sıradan kong- relerden farklı olacağını öne süren Erbakan, "Bu kongre iktidan devralnuya başiama bayranu olacak" diye konuş- tu. RP'ye üye olanlann sayısının 27 mart tarihine ka- dar 2 milyonu aşacağını. par- lamento seçimlerinde de 2.5 Nevşehir'in D^'P'U Belediye Başkanı Seyyid Mehmet Akbay'm RP'ye geçme törcninde konuşan Erbakan, iktidan devralmaya yerel idarelerden başladıklannı söyledi. Erbakan öteki partilerin Refah'm iktidara gelmesini önkmekte geç kaldıklannı hangi secim kanumı gelirse gelsin yüzde 50'yi aşacaklannı belirtti. Nevşehir Belediye Başkcuu RP'ye geçti milyon üyeye sahip olacaklannı ileri süren Er- bakan, yerel seçimlerde '12'den vuracaklarmı söyledi. Erbakan, Başbakan Tansu Çiller'ın "seçi- me daha üç sene var" gibi sözlerle kendisini avuttuğunu söyleyerek "Yangın o sandalyeyi sarnuştu-. Çüler ANAP gibi erken seçime gitmeye mecbur kalacak" dedi. RP'nin karşısında "üç taklitçi partinin bulunduğu" sözlerinı yineleyen Erbakan, ANAP, SHP ve DYP'nin RP'nin ıktidara gelmesini engelleme- ye çalıştıklannı, ama bunun için çok geç kaldı- klannı belirtti. Bugüne kadar diğer partilerin sorunlan çözemediklerini, Refah'm iktidara gelmesini önlemek için de birleşmekten bah- settiklerini ifade eden Erbakan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Refah'm iktidara gelmesini önlemekte gec kaldılar. Hepsi birleşse de Refah iktidara gele- cek. Hangi secim kanununu getirirlerse gerirsin- ler yflzde 50'yi aşacağız. Bu seli durduramaya- caklar." "Türkiye'nin 50 yüdan beri taklitçi zihniyetli poiitikalarla yönerİlmesinin terör, Güneydoğu ve Kürt sonınunu ortaya çıkardığmı" savunan Erbakan, her gün terörden 30 kişinin öldüğü- nü söyledi. Erbakan, "Başbakan Çüler ise asıl memleket meseleierini bUnteden, şov yapıp, hatıra fotoğraflan çektiriyor. Başbakan'da ço- cuğun davraıuşları var" dedi • dar cemaatin siyasi şube mü- dürü olduğunun bilinciyle ha- reket etmiştı. Ölüm her şeyı değiştirdi. İslami çevrelerir yorumuna göre mürid Erba- kan, Refah Partisfnın seçim- lerde kazandığı başanlann da etkisiyle kendisini tarikatler üstü görmeye başladı. Fırtına da bu sırada koptu. Nakşiben- di Şeyhi Zahid Kotku ölünce onun yerine damadı profesör Esad Coşan geçti. Esad Co- şmayı noktaladı. Tartışmalar, 1990 yılı sonbahannda kesin bir kopuşla noktalandı. Birkısım ta- rikat üyeleri partiyi terk ederken. partiye başka katılmalar gerçek- leşti. İslami çevrelerin yorumuna göre artık parti tarikatın üstüne çıkmıştı Tarikatte genellikle gençler kalmış, eskiden beri parti ile yürüyen orta kuşak, Coşan >enne Erbakan'ı yeğlemişti. Ce- maate bağlı zenginler de bu ko- puş sonrası partiye olan maddi şan. kayinpedenne gösterilen „ . „ . . . „ t l ' "'" . - ? T — '. " , ^ ^ desteklenni kesmediler. islami saygı vebağhhğın kendisine de ^ 5 * Z a h l d K o t k u Prof. Esad Coşan Necmettin Erbakan çevreler. Erbakan ile Coşan gösterilmesini istıyordu. Erbakan ise artık başka resıne Esad Coşan'ın tarikatın başına hak etme- arasındakı çekışmenin jlkesel bir çekişme ol- diğı halde geldiğini söylüyor, "Coşan liyakatli değikür" diyordu. Ona göre Coşan, sırf şeyhin damadı olduğu için bu makama gelmiştı. Tartı- şma kısa sürede iyice alevlendı. Aynlık iki nok- tada yoğunlaşıyordu: Bırincisı, Esad Coşan'ın İslami Şura toplan- ması önerisinin Erbakan tarafından reddedil- mesıydı. Coşan. İslami bir şura toplanmasını ve parti ışlenmn bu şuraya dayanılarak yürütül- mesını istıyordu. Erbakan bu öncriyCBaşımıza bir de hocalar mı çıkacakT" dıyerek gen çevirdi. İkinci nokta ıse vakıflar konusundaydı. İsken- derpaşa Cemaatı Hak Yol Vakti'na mı, yoksa partinin Mıllı Gençlık Vakfı'na mı destek vere- cektı? Erbakan. cemaatin iki vakfa birden des- tek olamayacağını söyleyerek Milli Gençlık ~ ~ ^ ^ ^ - ^ _ - ^ ^ _ ^ _ ^ _ _ ^ _ _ ^ . ^ _ Vakfı'na d'eslek olunmasını ıstedi vc bu tam- YARItT. R P ' D E K İ EĞİLİMLER bir noktaya gelmişti. Esad Coşan'ın Nakşibendi tarikatının şeyhi olduğu fıknni kabul etmiyor ve Şeyh Zahıd Kotku'ya gösterdiği bağlılığı Co- şan'a göstermek istemiyordu. İslami çevrelenn genel değerlendirmesine göre Coşan, Kotku'nun yerini dolduramamıştı. Erbakan partinin gelişmesine paralel olarak. yalnızca Nakşibendilere dayanmayı da yeterlı görmüyor, İslam cemaatinin bütün eğilimlenne seslenmeyı daha önemli kabul ediyordu. Son yı- 1larda hızla tıraj alarak büyüyen çeşitli eğilimler- deki İslami gazetelergeçmişten farklı olarak Re- fah Partisi'ne daha sıcak bakıyorlardı. Refah Partisı'ni elcştirmekle birhkte deslekleyen ve kollayan bir tutum alıyorlardı. Erbakan. çevre- sinde boyle bir gücü bulunca Esad Coşan'la kavgaya gırişmekıen çekinmedi. Erbakan. çev- madığını belirtiyorlar. Bu yüzden bu çevreler aynlığa cemaatle Parti arasındakı bir kopuş- tan çok Coşan ve taraftarlannın Parti'den kopuşu olarak bakıyorlar. RP'nin son yıllarda artan oy oranını da bunun göstergesi sayıyor- lar. Parti oy oranını artırdıkça İslami çevreler- den ve cemaatin zenginlerinden daha çok des- tek aldı. Onlardan daha çok destek aldıkça da gücünüarttırdı. Erbakan. Coşan'la tartışma sırasında ilginç bir benzetme yapmıştı. "Bizim dummumuz Fa- tih'le hocası Akşemsettin'e benziyor. Akşem- settinler hocalarımızdır ama, siyasi sonımluluk bizdedir. Akşemsettinler bize tabi ohır." Tartışmayı Erbakan kazandı • NOTLAR MUSTAFA BALBAY Atatürk yaşasaydı Refahiı olurdu! ANKARA - Erbakan hocaya göre Refah Partisi bu hafta so- nu dört bayramı bırden kutlayacak Bırincisi, partinin onuncu yılı. İkincisı. "Milli Görüş"ün 24. yılı. Üçüncüsü, "katılım bayramı". dördüncüsu ise, "iktidan devralmaya başiama" bayramı. tlk ıkisi Nizam Partisi, Milli Selamet Partisi, Refah Partisi çiz- gısinin geldıği süreci anlatan bırer kilometre taşı. Son iki bay- ram ise oldukça güncel gelışmeleri içeriyor. Erbakan ile RP'nin avlusu camili genel merkezinde dün ö|fc yemeğı yedik. Bayramlan ballandıra ballandıra anlattı. Verdiğı rakamlar haylı ilginç. Erbakan'ın "katılım bavramı'' dediği RFye geçişler Isparta'nın RP'li Belediye Başkanı Chan ile baş- lanııştı. Dün Nevşehir Belediye Başkanı ile sürdü. Erbakan şöyle anlattı katılımlan "1991de. 800 bin kavrtiı üyemiz vardı. Şimdi 1.6 milyon, marta kadar 2 milyonu bulacak. Geçen hafta Sam- sun'a gittik. Sekiz günde tam beş bin kişi RP'ye katıbnış. Kürsü- den, paketler halinde üye uşlerini gösterdik. 1800 D\ P'den. 1600 ANAP'tan, 400 SHP'den. 300 DSP'den gelen olmuş. Bunlann hepsi aktif potitika yapan insanlar. Halkımız sular seüer gibi adil düzencilere katüıyor." Erbakan'ın iktidan devralma bayramı ise yerel seçimlerin sonrasındaki hesaplara dayanıyor. Yerel seçimlerde Refah bi- rinci parti olacak, hükümet altı ay bile dayanamayacak. erken seçime gidilecek ve RP iktidar oîacak Refah'ın üç yıl önceki kongresıne "iktidara yünrvüş kongresi" adını takmışü, bu kez "flt- tidan devralma" diyor Erbakan. Kongrede en önem verdıği unsurun altmı da şöyle çiziyor Er- bakan: "Bu kongre aydınlara hitaptır. Onlar, RP gelirse darbe olur, RP çarşaflılann, sakaüıların partisidir. RP ülkeyi Humey ni gibi yönetir diyoriar. Bu fikirlerin üsrüne gideceğiz. Önlara RP'- nin korkulacak değil, kucaklanacak bir kurtuluşhareketi olduğu- nu söylejeceğiz." RP'nin son dönemde yaptığı transferler. işadamlanna. öğre- tim üyelerine yönelik propaganda faaliyetlen Erbakan'ın bu sözleriyle şekilleniyor. Refah kamuoyu önünde "dindlerin" partisi görüntüsünü bir yana bırakıp " kitle partisi" olmayi he- deflıyor. Erbakan, bu değerlendırmeye katılmadığını söylüyor ama. ısrarla herkesi kucaklamaya çalıştıklannı da sık sık vurgu- luyor. Herkesi partıye kat- makta "ANAP tipi" bir poü- tika izlemediklerinı. "insan- lan olduğu gibi değil, özüm- seyerek partiye aMıklarmı" söylüyor. Erbakan, siyaset- teki kilitlenmeden, kirien- meden kârlı çıkmaya haa- rlanıyor. İçinde ne oİduğunu kamuoyunun da pek bilme- diğı "'adil düzen" propagan- dasınm temelinı de RP'nin yapmayı planladıklanndan çok, "düzen partilerinin" yapamadıklan oluşturuyor. Aslında, adil düzen, içi boş süslü sözlerden başka birşe> değil. Erbakan'ın asıl kul- landığı propaganda malze- mesi "Bah takntçüerinin" beceriksızliği. RP "umut sö- mürüsüne" hazırlanıyor. Kullandığı sloganlann temelınde. "Bn düzen değişmelidir" var. Diğer partiler bunu söylemedıği için, RP halkın gözünde "yeni bir umut" gibi görünebılir. Nitekim Erbakan, söz "gericilikten" açılınca tebessümle şunlan söylü- yor: "Gerici olan bugünkü düzen partileridir. İlerici olan biziz. Devrimd olan biziz." Erbakan, yerel secim hedeflerinı "birind parti obna" diye özetliyor ama. RP kurmaylannın hesaplan şöyle: "Orta Anado- lu ve Güneydoğu Anadolu'da rakipsiz birinci partiyiz. Büyük kentlerde ANAP'la çekişiriz. Türkiye çapmda bin belediye baş- kanlığı alınz. İl merkezlerinden de 30-3?'ini alınz." RP bugüne kadar izledığı polıtikasını biraz y umuşatıp halkın tüm kesımlerine ulaşmayı hedeflıvor. Erbakan'ın bu gırişimi parti içinde, "liboş Necmettin" gıbı suçlamalan da getıriyor ama. kongre öncesi görünen Erbakan partiye hakim. Kongreye tek adayla gidilecek. Erbakan, kitlelere açılırken görüşlerinden ödün vermeyeceklenni de sık sık yineliyor. RP liderinin demeç- lerinde de bunu görmek mümkün ama, Erbakan bu şözlerine espriler kattığı için çoğumuz gülümseyerek dinliyoruz. Ömeğin, "Ben laik düzeni yıkacağım" demiyor, " Eminim, Mustafa Ke- mal yaşasaydı, Refah Partili olurdu" dıyor. Son olarak Erbakan'dan birkaç 'ınci' aktaralım: - Erkek gidip kadın gelince, buna değişim diyoriar. - Çiller Hanım, Karay alçın, Mesut hepsi otunıp çay içikcek te- miz çocuklar ama, bu memleketi duzeltemezler. - Sorunlar dinozor gibi olmuş. Çiller bunlan çözmeye çalışa- cağına önünde hatıra fotoğrafı çektiriyor. - Düzen parrileri on yıldır yanyana durdular obnadı, üst üste durdular olmadı, şimdi ikili sistem geririp, bize karşı birfeşmeye hazırianıyorlar. - RP dışındakiler çorba partisidir• Krbakan: Refah korkulacak değil kucaklanacak parti