27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 EKİM1993 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER PakdemiPli'den darbe iması • Haber Merkezi - AN AP Genel Başkan Yardıması Ekreoı Pakdemirti. koalisyon hükümetini istifaya çağırarak teröre demokrasi içinde çare bulunmaması halinde, "hoşoknayan sonuclar" doğabileceğini söyledi. Pakdemirli, "Demokrasi içinde çare bulamadınız, başka birdüzen otsun, denilebüir" dedı. ANAP Genişletilmiş Başkanlık Divanı, dûn Genel Başkan Yardıması Ekrem Pakdemirli başkanlığında toplandı. Toplanü öncesinde terör konusundaki görüşlerini açıklayan Pakdemirli, "Güneydoğu'da ve Doğu'da, vatandaşlanmız evine kapanmışür" dedi. Demirel Kayseri'ye • KAYSERİ(AA)- Cumhurbaşkanj Süleyman Demirel, Erciyes Üniversitesi'nin 1993-1994 öğretim yılı açılış törenlerine katılmak üzere bugün Kayseri'ye gidecek. Cumhurbaşkanı Demirel, bu sabah kûltür sitesınde yapılacak törene kaülacak. Burada öğrenciJere hitaben bir konuşma yapacak olan Çumhurbaşkanı'na, Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Şahin tarafından fahri doktorluk ûnvanı verilecek. Demirel, törenden sonra üniversite kampusu içerisinde yapılacak sağlık hizmeüeri meslek yüksekokulunun temeliniatacak. Azerbaycanb sanatcılann kültür sitesinde vereceği konseri de izleyecek olan Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, akşam Ankara'ya dönecek. Zonguldak'a yaüpıma sûre •IZONGULDAK (AA) - Türk-İş Genel Sekreteri Şemsi Denizer, Zonguldak maden ocaklanrun kapaülması konusunda, Genel Maden-lş Sendikası Temsilciler Kurulu üyeleri ve işçilerle bir toplantı yapü. Denizer, toplanüda yaptığı konuşmada. hflkümete yerel seçimlere kadar sûre tanıdıklannı belirterek "Zonguldak'a yaünm yapmayan. Türkiye'ye ihanet eder" dedi. Besikçi'nin hapîs C8Z3SI •ANKARA (AA)- Yargıtay, sosyolog-yazar tşmail Besikçi'nin "PKK Üzerine Düşünceler" adlı kitabı nedeniyle Istanbul 2 numaralı DGM'nin verdiği 1 yıl 8 ay hapis ve 42 milyon lira para cezasını onadı. Davanın, dün Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nde yapılan son duruşmasma Beşikçi katıldı. Karan açıklayan 9. Ceza Dairesi Başkanı, mahkemenin karannın oy birliği ile onandığını bildirdi. Böylece İstanbul 2. numaralı DGM'nin Beşikçi hakkında vermiş olduğu 1 yıl 8 ay hapis cezası ve 42 milyon lira para cezası kesinleşti. Almanlarda TüPkiye'dendert yandı • ANKARA (ANKA) - Irkçı saldınlann durdurulması ve Türklere çifte vatandaşlık hakkı verilmesi için sürekli sıkıştınlan Almanl'ar, aynı yönde Türkiye'den istekte bulunuyor. Türkiye'de sayılan 30 bine yaklaşan yabancılann sürekli oturma izni alamadıklanndan yakınan Alman parlamento heyeti, bunun kaldınlarak. otunnanın kolaylaştınlması için yasa değişikliğine gidilmesini istedi. Adalet Bakanı Oktay, bu konuda gerekli desteği vereceğini söyledi. DYPde4il kongresi •ANKARA (AA) - Doğru Yol Partisi'nde 4 ilin daha kongre tarihleri belirlendi. Delege seçim lerini tamamlamayan Kınkkale'nin 20 kasımda yapılacak büyük kongreye kaulamayacağı bıldirildi. Önceki aicşam yapılan genel idare kurulu (GİK) toplantısında kongrelerini 3 kasıma kadar tamamlamalan öngörülen illerden 4'ü için kongre tarihleri belirlendi. Buna göre Uşak 24ekim, Sakarya ve Kahramanmaraş 31 ekım ve Balıkesir'de 3 kasım da kongrelerini yapacaklar. Çiller, hem grubundan hem de ortağından aldığı özelleştinne eleştirilerini yanıtladı: Ozelleştimıedelıızattaeak• Başbakan Tansu Çiller, yönetim hakkının Türkiye'de kalacağıru söylediği PTT'nin, dünya para piyasalanna açılacağını, özelleştirme hızının da mümkün olduğu kadar artırılacağını söyledi. Ekoaomi Servisi - Başbakan Tansu Çil- ler "Mümkün oldu- ğu kadar hızlı özelleş- tirme olacak. PTT- nin Tsi yönetim hakkı Türkiye'de ka- larak dünya para pi- yasalanna açılacak" dedi. Çiller böylece önceki gün parti gru- bunda özelleştirme için referanduma gi- dilmesi önerilerini ve Gürkan'ın özelleştir- menin koalisyon pro- tokolünde yer al- madığına ilişkin Gürkan sözlerine yanıt vermiş oldu. Başbakan Tansu Çiller, dün İstanbul Esnaf ve Sanatkarlar Birliği'ni ziyaret etti. Çiller, İstanbul Sana- yi Odası'nm 41 ku- ruluş yıldönümü tö- renine törene katıla- rak başanlı ihracatcı- sanayici seçilenlere ödüllerini verdi. Baş- bakan Çiller İstanbul Sanayi Odası'nın Atatürk Kültür Mer- kezi'nde düzenlediği toplanüda yaptığı konuşmada hükümetin vergi düzenle- meleri, özelleştirme ve faiz indirim ko- nusunda kararlı olduğunu belirterek, "Ancak kamu desteği obnadan demok- raside yol afmak mümkün değüdir. Onun için halk desteği, sizlerin desteği önemlidir"dedı. Vergi Kanunu'nun yıl sonundan önce Meclis'e girdığini kaydeden Çiller. "Bu dünyaya olduğu gjbi olacak ve mut- laka olacak. Ve yıl sonundan önce ola- cak" diye konuştu. Özelleştirmenin iki boyutundan altyapısının haarlanmak- • İstanbul Esnaf ve Sanatkarlar Birliği'ni ziyaret ederek, İstanbul Sanayi Odası'nın 41 kuruluş yıldönümü törenine katılan Başbakan, bu sözleriyle partiiçi muhalifleriyle özelleştirmeye karşı olan SHP'lileri yanıtlamış oldu. Tansu Çiller, tSO'nun ödül töreninde Ömer Dinçkök'ün de aralaruıda bulunduğu ihracat rekortmenleri ve 70 mil- yarın ûzerinde vergi odeyen fınnalanıı ödülkrini verdi. (Fotoğraf: HATİCE TUNCER) ta olduğunu kaydeden Çiller. zarar eden KITlerden Zonguldak Kömür lşletmeleri, Demir-Çelik ve Sümer- bank'ı öncelikle ele aldıklannı bildirdi. "Bu üçüne de el atıbnıştır. Zonguldak'ta işçilerimizin bütün iş güvencelerini ve kaynak aktanmını oluşturarak 4 bin ki- şjyi çıkardık. Bu devam edecektir" dıye konuşan Çiller, Sümerbank'ın özelleşti- rilmesi için bankacılık kısmının aynldığını söyledi. Başbakan Çiller kâr eden kuruluşlar- dan da daha fazla kâr edilmesi için çalıştıklannı belirterek, "Mümkün oldu- ğu kadar hızlı özelleştinne olacak. PTT- nin r s i yönetim hakkı Türkiye'de kala- rak dünya para piyasalanna açılacak. 2.5 milyar dolar gelecek ki sizlere daha çok istihdam işsi/lere daha çok iş bulabil- mek için kaynak aktarabileUm" dedi. İstanbul Sanayi Odası Başkanı ömer Dinçkök de yaptığı konuşmada "Özel- leştinne devletin \erimsizliğini azalta- eaksa can simidi gibi sanlmalıyız" dedi. İSO Yönetim Kurulu Başkanı Memduh Hacıoğlu konuşmasında Başbakan Tansu Çiller'in kamu işyerlerinde toplu iş sözleşme görüşmelerinde kararlı ve cesur tutumu, geleneksel tanm politi- kalanndan vazgeçmeye yönelik dav- ranışlannı takdirle karşıladıklannı ifade ederek "Bu iki uygu- lama kamu kesimi borç yükünü hafiflet- me yönüode atünuş önemli adımlardır. Fakat özelleştirme konusunda çauşma- ların siyasi ve ekooo- mik birtakım neden- lerle aynı süratte ve kararlılıkta sürdürül- mediğini gönnek- teyiz" dedi. Başba- kan Tansu Çiller İstanbul Esnaf ve Sa- natkarlar Odalan Birliği'ni ziyaret etti. 176 oda başkanı nın katıldığı toplandıda Esnaf ve Sanatkarlar Odalan Birliği Baş- kanı Suat Yalkın Tansu Çiller'e brifıng verdi. Çiller burada yaptığı konuşmada kendi işyerlerini aç- mak isteyen gençlere ve ev hanımlanna bu yıl sonuna kadar 1.5 trilyon lira kredi verileceğini, bu rakamı yükseltmeyi hedeflediklerini söyledi. KİTlerin özelleştirilmesinde leararlı olduklannı vurgulayan Çiller, devletin en büyük gider kalemleri arasında KİT'ler, Belediye İktisadi Teşekkülleri, iç ve dış borç faizleri ile personel giderle- rinin bulunduğunu hatırlatarak şöyle konuştu: "Bu kalemlerde tasamıf ettiğimiz kaynaklan size kullandıracağız. Doğru Yol Partisi esnafın, milletin partisidir. İstihdama ve üretüne katkıda buluna- cağız. Ortadireğe bu mesajı vermek için buraya kadar geldim." Eleştirilere karşı, parti grubu toplantılannı erteleyen Çiller'e tepki giderek büyüyor DYP grubuÇiller'ekarşısesiniyükseltiyor ŞEBNEM GÜNGÖR ANKARA - D YP Genel Baş- kanlığı'na secildiği 13 Haziran 1993 tarihinden beri, Anayasa Mahkamesi'nce iptal edilen Yetki Yasaa dışmda TBMM'- den hiçbir yasa tasansını geçire- meyen Başbakan Tansu Çil- ler'e, DYP grubu da eleşüri do- zunu giderek arttınyor. Çiller'- in, Meclis damşmanlannın uyansı ve "eleştiri bombarduna- nına tutulma korkusuyla" Mec- lis grup toplantısını zaman za- man gerçekleştirmemesi, parti grubundaki tansiyonun yüksel- mesine neden oluyor. DYP An- kara Milletvekili İrfan Köksa- lan. Başbakan Çiller'in bu tutu- munu, "grubu ve partiyi bir ta- rafa iterek, tek başına şov yap- mak" olarak nitelendirirken, DYP Kocaeli Milletvekili tsmail Amasyab da "Sayın Baş- bakan aynı tutumunu sürdürür- se, ilk olağan kongreden lider olarak çıkmaz" dedi. Başbakan Tansu Çiller, genel başkan olarak ilk kez katıldığı 15 haziran tarihli grup toplantı- • DYP grubu Çiller'e eleştiri dozunu artınyor. DYP Ankara Milletvekili İrfan Köksalan, Çiller'in grup toplantılannı ertelemesini. grubu ye partiyi bir tarafa itmek ve tek başına şov yapmak olarak değerlendiriyor. sından sonra gerçekleştirilen 8 şlanmasınuı göstergesidir" dedi. Ülkenin sorunlan da çok ağır." grup toplantısında da milletve- killerinin yoğun eleştirilerine hedef oldu. Başbakan, son ola- rak, yurtiçi ve yurtdışı gezileri nedeniyle peşpeşe iki hafta top- lamadığı Meclis grubunun ön- ceki günkü toplantısında ağır eleştirilere hedef oldu. Eleştiri- lcrin odak noktasını ise Başba- kan'ın, teşvik ve özelleştirme politikası, parti örgütüne ve grubuna yeterli zaman ayırma- ması oluşturdu. Cumhuriyet'in sorulannı yanıtlayan Ankara Milletvekili İrfan Köksalan, gruptaki ra- hatsızlığın, Başbakan'ın. "parti teşkflatuu ve Medis grubunu dı- şlayarak. tek başına hareket et- mek istemesi"nden kaynak- landığını belirterek, "Son grup toplantısında. Piar'a yaptırılan ve Sayın Başbakan'ın oylarmm, partinin oylanndan ? puan daha fazla olduğunu gösteren arastı- rmanın önümüze konması da bu tutumun, grubun ve partinin dı- Araştırmanın grup toplanüsı sırasında, milletvekillerinin önüne konmasının, "grubun ve partinin aşağılanması" anlamı- na geldiğini ifade eden Köksa- lan, " Bununla ne demek istiyor? Partiyi genel başkan temsil eder, genel başkan da parti bünyesin- den çıkmıştır. Böyle aynlık, gaynlık ounaz. Bu hareketi dahi hem teşkilatı, hem grubu aşağı- lamaktır. Sayuı Başbakan bil- meUdir ki, bu grup sağlam dur- mazsa, aşağıdaki taban kayar" diye konuştu. Köksalan. şöyle devam etti: "Saym Çiller, grubu dışlayan bu tutumunu sürdüriirse, yapıla- cak şey, ilk olağan kongrede karşısuıa, kazanacak bir adayla çıkmaktır. Şu anda isim telaffuz etinenin bir anlaraı yok. Ama kasnn kongresinde kazanacak bir adayla karşısına çıkmak, partiyi kurtarmak laznrı. Bu parti, ülke için gerekli. Ülkenin bir başka partiyie şansı da yok. Köksalan, DYP grubunda Başbakan'a eleştiriler yağdır- masının, DYP'li bakanlar tara- fından partiiçi demokrasi gös- tergesi'' olarak nitelendirildiği- nin hatırlatılması üzerine ise "Bunlar. demokrasi göstergesi dep. Bir zaafıyettir. Hiçbir ta- rihte, bir başbakan mecüste otu- rurken, 10 adun gerisinde, onun bakanı tokatlanmadı. Sayın De- mirel döneminde, kimse buna ce- saret edemezdi. Bu demokrasi göstergesi değil, genel başkan ve başbakan için zaafheltir" yoru- munu yapü. Çiller'in, grubu ve parti örgütünü dışlamasının hatalı olduğunu kaydeden Köksalan, "Az olalm, biz ola- lım kafasıyla bu partiyi küçül- türler. Hepüniz olalım, çok oia- lım. Adalet Partisi'nde de, De- mokrat Parti'de de biz bu espriy- le bugünlere geldik" dedi. Kök- salan, Çiller'in, İSKÎ olayı ile İLKSAN olayını aynı "kefeye" koyarak, DYP'nin sürekli ka- Yerel seçimlerden önceTBMM'den geçirilmesini istediğideğişiklikleri sıraladı Gürkandemokrasiyeöncelikistiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - SHP Grup Başkanı Aydın Güven Gürkan, seç- men yaşının 18'e, seçilme yaşının 25'e indi- rilmesi ile sendikalara ve öğretim üyelerine siyaset yapabilme olanağı sağlayacak ana- yasa değişikliklerinin. yerel seçimlerden önce TBMM'den geçirilmesini istedi. Gürkan, hükümeti TBMM gündemine öncelikle getirilecek yasalann belirlenme- sinde. koahsyonu oluşturan partilerin gruplanyla ortak çahşmaya çağırdı. SHP'- nin yerel seçimlere kadar TBMM'den geç- mesini istediği öncelikli yasalan şöyle sıra- ladı: - TBMM içtüzüğü yenilenmeli. - Anayasa değişiklikleri mutlaka gerçek- leştirilmeli, seçrnen yaşı 18'e, seçilme yaşı 25'e indirilmelı. Üniversite öğretim üyeleri ve öğrencilerine siyaset yapma olanağı sağ- lanmalı, sendikaalara İconulan siyaset ya- saklan kaldınlmab. Partiler kadın ve genç- lik kolu kurabilmeli, yurtdışındaki yurttaş- lara oy hakkı verilmeü. - 158 sayüı iş güvencesi içeren ILO Söz- leşmesi kabul edilmeli. - Çocuk mahkemeleri kurulmalı, Çocuk Haklan Sözleşmesi onaylanmalı. - Özel radyo-TV yasası çıkanlmalı. - Bağ-Kur Yasası değişikliği kabul edil- meli. - Temiz toplum hedefi doğrultusunda, İhale Yasası, mal bildirimi ve partilerin fı-' nansmanıyla ilgili düzenlemeler yapılmalı, rüşvet olaylannı ortaya çıkarmak için "rüş- vet verdiın'' diyenlere, bir defa ile sınırlı ol- mak üzere, affedilme olanağı sağlayacak düzenleme gündeme alınmalı. Gürkan, koalisyonun SHP'nin bu önce- üklerini de dikkate alarak TBMM'den cı- kanlacak yasalarla ilgili ortak karara var- ması gerektiğini belirtti. Gürkan. hükümetin SHP ve DYP grup- lanyla görüşerek önceh'kli yasalan karara bağlamasının zorunlu olduğunu kaydetti. muoyunun gündeminde tuüıl- masının da hatah olduğunu, amacın Cumhurbaşkanı Demi- rel'i yıpratmak olduğunu ifade etti. 'Kongreden lider olarak çıkmaz' DYP Kocaeli Milletvekili ts- mail Amasyafa da, Başbakan Çil- ler'in. DYP grubunu ihmal etme- sini ve miiletvekillerini "dikkate almamasını" eleştirdi. Cumhuri- yet'e yaptığı değerlendirmede, "Sa\ın Başbakan'ın grubuna ye- terli zamanı ayıramaması. sıkınfı \arattı, taıtsi\onu arnrdı" görü- şünü sa\ıınan Amasyalı, "Gru- bumuzda, acaba Başbakan bizi kaale almıyor mu, diye bir düşün- ce oluştu. Biz buna inanmak iste- miyoruz" dedi. Çiller'in, grubu ihmal etmesinde, yeterli perfor- mansa sahip olmamasının da et- kili olduğunu ifade eden Amas- yalı. "Sayın Demirel, bem gnıba yetişirdi, hem heyetleri kabul eder- di. hem de halkın sorunlannı din- lerdi. Büyük perfonnansj vardı. Tansu Hanım, mesaisinin büyük bötümüDü memleket meselerine ayırdı. Diyor ki, beo her şe>i önce bir kavTayayım, tek baştma cab- şayım. SÖmicta ne oldu, grup ih- mal edildi" dıye konuştu. DYP grup toplantıknnın han- gi nedenle olursa olsun ertelen- memesini isteyen Amasyalı. daha sonra şunlan söyledi: "Grup toplantdan ertelenme- meli. Ben, ilk grup toplantısında, Sayın Çiller'e, "Dünyanın her ta- rafında kamuoyunu, medyayı, basın rüzgannı arkanıza alarak lider olabilirsiniz, ama grubu o rüzgann içine dahil edemezseniz, lider kalamazsınız' dedim. Saym Başbakan, Beni kamuoyu tutu- yor' diyor. Oysa kendisini asıl tut- ması gereken grupnır. Delegeye. partiye, Meclis'e, genel kuruia ha- kûn olan, dola\ısı>la hükümete hakim olan grupnır. Eğer kongre- ye kadar bütün bunlan dikkate alırsa kongrede rahat eder. Dik- kate abnazsa, Savuı Çiller, kong- reden çıkmaz." CHP PM üyesi Enis Tütüncü, enflasyonla mücadele raporunu Baykal'a sundu: 1993 de diğerleri gibi yitirilmiş bir yıl olacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP PM üyesi Enis Tünİncü tarafından hazırlanan raporda. "koalisyon hükü- metinin 1992 yılı için büyoik iddialarla açıkladığı temel amaçlardan uzakta kaldığı, ekonomi yönetiminde başansız olduğu'' beürtilerek "1993 yılı da jitiril- miş bir yıl olacak" denildi. Enis Tütüncü, 63 sayfalık "Enflasyon- la Mücadele ve Orta V adeli Bir Sosyo- Ekonomik Program önerisi" haarlaya- rak Genel Başkan Deniz Baykal'a sun- du. Tütüncü, Türkiye'nin uzun dönemli hedeflerini belirlemek ve "CHP'yi 200011 yıUar Türkiyesi ve dünyası için yeniden tarif etmek" gerektiğini söyledi. Raporda, temel ekonomik göstergelerle ilgilideğerlendirmelereyerverilerek "Ko- aUsyon hükümetince hazırlanan ve 1993 Yılı Programı ile konsolide bütçesinin ir- deienmesi ve 1993'ün ilk yarısında yaşa- nan olumsuz geUşmeler, Türkiye'de so- nınlann cözümü açısında, 1993 yıünın da yitirilmiş bir yıl olacağını açıkca ortaya koyııyor" denildi. Raporda. şu yakla- şımlar yer ahyor: -Ulusal düzeyde saptanmtş ve stan- dartlaştırılmış norm ve haklar esas ol- mak üzere, derhal bir sosyal güvenlik te- mel yasası çıkanlmalıdır. Bu yasaya bağlı olarak ulusal sosyal sigorta ku- rumu, en geç iki yıl içinde örgütlenmeli- dir. -Merkezi yönetimin bir reform an- layışıyla yeni bir düzene kavuşturulması gerekmektedir. -Enflasyonla mücadelede para, kredi ve faiz, bankacılık. dış kaynak kullanımı. ihracat ve sermaye piyasası yeniden ele alınmalı, altuı borsası en kısa sürede faa- liyete geçirUmelidir. -Tekelcilik uygulaması ve eğilimleri önlenerek sosyal piyasa ekonomisi ku- rum ve kurallanyla yerleştirilmelidir. -AT politikası ve diğer uluslararası ekonomik işbirliği olanakları arttm- Imalıdır. -Devletin adaletli, güvenilir ve etkin olma nitehği güçlendirilmeli. istihdam ve gelir dağılımındaki adaletsizlik düzel- tilmelidir. -Asgari ücret vergi dışı bırakdmalıdır. Emeği karşılığında çaltşanlann tümüne, ILO standartlan uyannca özgür sendika kımna ve toplusözleşme, grev haklan tanınmalıdır. -Milli eğitim reformu gerçekleştiril- melidir. Eğitim birliği ilkesi çok büyük ölçüde yozlaştınlmıştır. Anti-laik dü- şünce ve akımlar, milli eğitim alanında- ki ağırlıklanm sistemli biçimde arttı- rmaktadır. -Sağlık sisteminin bütünüyle bir yeni- den düzenlemeye >e bir reforma tabi tu- tubnası gerekmektedir. Sağlık sektörün- deki çok başlılık sona erdiriunelidir. -Doğu ve Güneydoğu için bölgesel bir planlama yapılmalı. -Türkiye, çevreye ilişkin uluslararası ortak yükümlülükİerin ve hedeflerin be- lirlenmesinde AGİK sürecinden olabildi- ğince çok yararlanmabdır. ÜGÜPOLTITKAGONLUGU HİKMET ÇETİNKAYA 1917 Ruhu? Üç sarışın kadın. Yaşları 18,19 ve 21. Üçünün de göz- leri mavi. Üçü de güzel mi güzel... Laleli'de bir otel odasında iki Rus erkeğinden birisini öldürmüşler, diğerini de ağır yaralamışlar. Fotoğraflarına bakıyorum... Sanki cinayeti onlar işlememişler. Üçünün de yüzün- de çocuksu bir gülümseme okunuyor. Bir başka evren- de saklı kalan umutlarını arar görünümleri var. Karma- karışık duygular, düşler içindeler; kimi unutulmuşlukları da yaşar gibiler. Yaşam bu... On yıl önce Laleli'de bir otel odasında cinayet işleye- ceklerini hiçdüşünmüşler miydi? Evet on yıl önce... O yıllar çocuktular. Hiç böyle bir şey düşünmediler... Neden işlemişlerdi bu cinayeti? Birisi anlatıyor: "O bizi Türk erkeklerine satıyordu. Ama aldığı dolarla- rı bize vermiyordu..." Aynı saatlerde Moskova'da yine Rus kadınları ve er- kekleri gösteri yapıyordu. Televizyonun düğmesini çe- virdim. Parlamento binası yanıyor, silah sesleri duyulu- yordu. Moskova ayaktaydı... Avrupa ve Amerika, YeRsin'i destekliyordu. Üstelik demokrasi ve insan haklan adına yapıyorlardı bunu. Tanklar Moskovaya giriyor, parlamento binasını ku- şatıyordu. Olayları CNN tüm ayrıntılarıyla veriyordu. Aynı saatlerde üç genç kız da izliyordu belki Mos- kova'da yaşanan dramı, cezaevinin kadınlar koğuşun- da... Acaba ne düşünüyorlardı? Yağmurlu bir İstanbul gecesiydi. Marto çığlıklan yo- ğunlaşmıştı. Düşündüm: "Yeltsin ne yapmak istiyordu?" Alevler parlamento binasını iyice sarmışh. Alanda in- sanlar, kör bir kurşuna hedef olmamak için kaçışıyorlar- dı. Hastanelerde ağır yaralılar vardı. Şöyle dedim kendi kendime: "Dünyanın başka bir ülkesinde parlamento binası ate- şe verilip yakılsa, orada insanlar ölse ne yapılır?" Yapılan şuydu: Yeltsin'e destek vermek... Demokrasi ve insanlık adına mı yoksa vahşi kapita- lizm adına mı? Galiba ikincisiydi... Yıllar öncesine gittim ister istemez... Neyi mi düşündüm? Şunu: "Elveda proletarya..." Bu çığlıklar, aç martı çığlıklanna benziyordu. Işçi sınıfı tarihin çöplüğüne atılmıştı... Sarışın mavi gözlü üç Rus kızının fotoğraflarına bak- tım uzun uzun. Birkaç dolar için Moskova'dan kalkıp İs- tanbul a gelmişlerdi. Onlar ki 1917 devriminin çocukla- rıydı. Masaya üç kez vurdum ve sordum: "Neredesin 1917 ruhu?" O çoktan uçup gitmişti. Gorki, Şolorıov, Simenon ve diğerlerini de düşündüm bukez. -r«c»l Yağmur pencere camlarını sarsıyordu. YüreğirHdeTT* birşeylerfcöpupgitti... • •> Çöküş inanılmaz bir biçimde gerçekleşmişti... Şimdi Moskova'da parlamento binası yakılıyordu... Birden Aytmatov u Puşkin i anımsadım Gorki'yi, "Ana"r\\n o güçlü, yiğit emekçilerini görür gibi oldum. Yani, "Fırtına", "Paris Düşerken" ve "Durgun Akardı Don" beni çok ötelere, duygusallığın içine doğru sürük- ledi... Bir kez daha baktım üç sarışın Rus kızının fotoğrafları- na... Ve bir özel hava şirketinde çalışan Rus pilotlarının öy- küsünü dinledim bir arkadaşımdan... Demişti ki: "Rus pilotlar Aksaray'da köhne bir otelde kalıyorlar, İsviçreli ve Amerikalı pilotlar ise Ataköy'de lüks daire- lerde..." Sordum: "Sovyetler Birliği çökünce böyle oldu herhalde?" Güldü: "O Rus pilotlara o kadar kötü muamele ediyorlar ki şaşınrsın. Zavallılar 20 saat uçuyorlar da 'gık' bile demi- yorlar. Amerikalı ve İsviçreli pilotlar 7 saatten fazla uçmazlar..." Sordum: "Maaşlan ne kadar?" Dedi ki: "Amerikalı ve isviçreli pilotlarm maaşı 6-7 bin dolar, Rus pilotlarm ki ise 600-700 dolar...'' Hiçşaşırmadım... Bir çöküşün faturasını Rus halkı ödüyordu. Oysa onlar 1917 devriminin çocuklarıydı. Her şey tüm hızıyla gelişiyordu.. Demokrasiyi ve insan haklarını savunanlar vshşi ka- pitalizm adına Yeltsin'e destek veriyordu. Rusya'da ya- şanan dram, çöküş sürecinin ardından bir başka yöne doğru kayarken faşizmin "çağdaşayafcses/er/"duyulu- yordu... Mesut Yılmaz 440 bin öğrenciye açık öğretim bir aldatmacadır ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - ANAP Genel Başkanı Mesut Ydmaz, Başbakan Tan- su Çiller ve koalisyon hüküme- tinin üniversite reformuyla il- gili açıklamalannı sert bir dille eleştirdi. Yılmaz, "23 yüksek öğretim kurumunu, üç aylık hü- kümetine maletmesi, Sayın Çil- ler'in, ibretle ve dikkatle izlen- mesi gereken, herşeye kendisi- nin sahip ve hakim olma ihtira- sının garip, ama gelecek için çok düşündüriicü kişüik özeüik- leridir" dedı. Yılmaz, Başbakan Çiller'i, "oy avcdığı yapmak, kavramla- n kanştırmak, aldatmacı ve çe- lişkili kavramlar kullanmakla" suçlayarak, "Gerçekleri gör- mezlikten gelip sadece kendini ve yaptiklarını görmenin psiko- lojik yorumunu uzmanlara bıra- kıyorum" dedi. ANAP Genel Başkam Me- sut Yılmaz, Milli Eğitim eski Bakanı ve Genel Başkan Yar- dıması Avni Akyol ile birlikte. bir basm toplantısı düzenleye- rek, hükümetin eğitim politi- kalannı eleştirdi. Partisinin eğitim politikalannın temel yaklaşımlannı açıklayan Me- sut Yılmaz, 440 bin öğrencinin acık öğretim kapsamına ahn- dığmm açıklanmasının bir al- datmaca olduğunu söyledi. Yılmaz, "Sayın Çiller. bu ayıbı- nı, bu yalanını yazarak beyaz kitabmı da karalamtştır. Çil- ler'in beyaz kitabı, tümü> le ol- duğu gibi, üniversite reformuyla ilgili olarak da aldatıcıdır" dedi. Gençlere verilecek üni- versite eğitimin Türkiye'nin geleceği için çok önemb oldu- ğunu ve kaliteli eğitimin sağ- lanması için hiçbir fedakar- hktan kaçınılmaması gerekti- ğini vurgulayan Yıhnaz, ANAP iktidan döneminde Türkiye'nin 20 yıllık yüksek öğretim seferberliğinin hazır- lıklannın yapıldığını bildirdi. Yılmaz, Çiller'in beyaz ki- tabını. boş hayaller içinde, çifte anahlarlarla şov yapmanın ötesinde ülkeye verebilecek hiçbir şeyi olmayan bir jbelge olarak niteledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle