Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
6 EKİM1993 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
SSK'nın alacağı12trilyoııSSK varlık içindeyokluk çekiyor. SSK'yaprim borcu bulunanlararasındaresmi kurumlar, KITler ve
belediyelerbaşı çekiyor. SSK alacağınınhemen hemen yansını özel sektörünprim borçlan oluşturuyor.
GÜNEŞ GÜRSON
ANKARA - Sosyal Sigortalar Kurumu
(SSK), varlık içinde yokluk çekmeye devam
ediyor. Kurumun sigorta prim alacaklannın
tutan, gecikmezamlanyla biriikte 12 trilyon
lirayı aştı. SSK'ya prim borcu bujunanlar
arasında resmi kurumlar, Kamu İktisadi
Teşekkülleri (KİT) ve belediyeler başı
çekiyor.
Resmi kurumlann 10.5 trilyon lira tutannda-
ki prim borcunun silinmesine karşın, SSK'nın
sigorta primi ve gecikme cezası alacaklan.
artarak tırmanmaya devam ediyor. Ağustos
ayı verilerine göre kurumun topîam 12 trilyon
173 milyar lira tutannda sigorta primi ve
gecikme cezası alacağı bulunuyor. özel
sektörün sigorta prim borcu 3.5 trilyon lira
tutarken gecikme zammıyla bu borç 6 trilyon
413 milyar liraya yükseliyor. Kamu s
sektörûnün SSK'ya olan prim borcu 3.9
trilyon lira tutuyor. Bu borç, gecikme
zammıyla hesaplandığında 5 trilyon 760
milyar liraya ulaşıyor. Kamu seİctöründe, 4
trilyon 111 milyar lirayla SSK'ya borçlu olan
kurumlann başındayeralanbelediyeien. I
trilyon 492 milyar lira borçla KİTler izliyor.
Diğer kamu kurumlannın SSK'ya prim
borcu tutan 155 milyar lirayı buluyor.
En çok borcu olan KİTler
- Taşkömürii Kurumu (T.T.K)467 milyar 118
milyon
- Devlet Detniryollan 405 milyar 017 milyon
- Sümerbank 210 milyar 595 milyon
- Demir Çeük Fabrikalan 198 milyar 221
milyon
- Aksantaş 43 milyar 24 milyon
- Gemi Sanayü 29 milyar 943 milyon
- Et Balık Kurumu 23 milyar 234 milyon
-MKE 22mılyarl81miiyon
- Orman Ürünleri Sanayü 17 milyar 398
milyon
- Testas. 13 milyar 562 milyon
- Pamuklu Mensucat (Sümerbank) 12 milyar
36 milyon
- Denizcilik İşJetmeleri 9 milyar 503 milyon
-Seka 9 milyar 111 milyon
- Vem Sanayü AŞ 8 milyar469 milyon
- Bergama Pamuk İpiik 7 milyar 564 milyon
lira.
Eczaolar SSK'lıya
ilaçsatmıyor
• Türkiye Eczacılar Birliği, SSK'nın eczanelerle
yapacağı sözleşmeyi "tek tarafh" haarladığı gerekçesiyle
SSK'hlara ilaç satışlannı durdurdu. SSK'blar. ancak
diğer müşterilergibi. peşin parayla ilaç alabilecekler.
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Sosyal Sigortalar Kurumu
(SSK) ile Türk Eczacılan Birliği
(TEB) arasındaki "tek taraflı söz-
leşme" anlaşmazlığının faturası
hastalara çıktı. TEB, SSK'nın ec-
zanelerle yapacağı sözleşmeyi
"tek taraflı" hazırladığı gerekçe-
siyle SSK'lılara ilaç satışlannı
durdurdu. SSK'lılann, ancak di-
ğer müşteriler gibi, peşin parayla
3aç alabilecekleri bildiriliyor
TEB Genel Başkanı Ahmet
Uras, SSK'nın ilaçta sağlık hiz-
meti satın alınması için hazırladı-
ğı ve eczanelere ilettiği sözleşme
metninin "tek taraflı" hazırlan-
masını, "bukuka aykırT olarak
nitelendirdi.
SSK'nın eczacılann görüşünü
almadan hazırladığı sözleşme
metnini, "Antidemokratik emir-
•aıne" olarak niteleyen TEB.
yeni bir sözleşme hazırlanmasını
istedi. TEB Baskanı Uras, SSK
tarafından hazırlanan sözleşme-
nin, eczaaya gereksiz bürokratik
hizmetler yüklediğjne dikkat çe-
kerek "Sözkşme hazırlanırken
sadece kunım çıkarlan gözetil-
miştir" dedi. Uras, hastalara pi-
yasada buJunan eşdeğer ilaçlann
en ucuzunun verilmesine ilışkin
"belirsiz" bir maddenin de sözleş-
medo.btibinma.sina dikkat çektı.
SSK'lı hastalara bu sözleşme
çerçevesinde ilaç satışlannı dur-
durduklanm belirten Uras Cum-
huriyet'e yaptığı açıklamada.
şunlan söyledi:
"Biz hizmette cşitlik ilkesini be-
nimsiyoruz. Türk eczacısı, SSK'-
ya bağlı işçilerimize anayasamuan
emreltjği gibi herkese uygulanabi-
lecek eşit haklar içerisiode hizmet
vermektcn yanadır. Ancak bu da
Türk Eczacılan Birliği ile SSK
arasında karşılıklı hazırlanacak
protoko) ile mümkün oJacakrır"
dedi. Sözleşmede yer alan "eşde-
ğer ilaçlann en ucuzu" ifadesinin
belirsiz olduğunu kaydeden
Uras, aynı ıçerikli ilaçlann farklı
fiyatla satılmasını eleştirdi. Uras,
"EczacKİan hiiviyet tespiti y apma-
sını istemek, asli görevi dtşında
SSK'nın kendi işlevini yerine geti-
rebilmesi için ek bürokratik istek-
lerdir" diye konuştu.
SSK Genel Müdürû Kemal Kı-
lıçdaroğlu. "İlk başlarda TEB'den
göriiş alınmadan sözleşme hazır-
landL Ama şimdi, telafi ediyonız.
Veni bir sözleşme metni hazırlıyo-
nız. Buna Istanbul. tzmir ve
Bursa'daki eczacı odalarından ye-
ni öneriler geWİ. Yeni sözleşmeye
ilişkin çal^jnalarımız, başladı.
L ygulamadaki aksaklıkiar düzeJ-
titecek" dedi.
Burhan Özbey gazetelere yazı yazdığı
için görevinden alınmıştı
Haksızlığa karşı
'hukuk savaşı'
AHMET KURT
İZMİT - Ulusal ve yerel ga-
zetelere makale yazdığı gerek-
çesiyle SEKA Teftiş Kurulu Baş-
kanlığı görevinden alınan Burhan
Özbey hakkındaki karar. yoğun
tepkiye neden
oldu.
SHP Kocaeli İl
Başkanı Av.
Ömer Türkçakal
başkanlığında 20
avukatın, Burhan
özbey'in görevı-
ne iadesi için "hu-
kuk savaşı" başla-
tacaklan bildiril-
di. Harb-îş Sendi-
kası Kocaeli Şu-
besi Başkanı Be-
kir Yurdagül, alı-
nan karara tepki
için siyasi partiler,
sendikalar ve de-
mokratik kitle örgûtlerini tepki
göstermeye, SEKA çahşanlannı
ise duyarü olmaya çağırdı. Koca-
eli Gazeteciler Cemiyeti Başkanı
Adnan Fifiz. alınan karan üzün-
tüyle karşıladığını. her zaman
Burhan Özbey'in yanında ve des-
tekçisi olacaklannı söyledi.
Yaklaşık 10 yılı aşkm süredir
çeşitli gazetelere özellikle gaze-
temiz Cumhuriyet'e makaleler
yazan SEKA Teftiş Kurulu Baş-
kanı Burhan Özbey için Sanayi
Bakanlığı tarafından bir süre
önce soruşturma başlatılmıştı.
Sanayi Bakanlığı Müfettişi Zeki
Can. hazırladığı raporda, yazı-
lannda düzeni eleştirdiği için Öz-
bey'in görevden alınması gerekti-
ğını belirtmişti.
Burhan Özbey'in görevden
alındığına dair
haberin ga-
zetelerde yer
almasından
sonra tepkiler
yoğunlaştı. tlk
olarak SHP
Kocaeli fl.Baş-
kanı Av. Ömer
Türkçakal ön-
derliğinde 20
ŞHP'li avukat,
Özbey'in gö-
reve iadesi için
dava açarak
hukuk savaşı
başlatacak-
lannı duyur-
dular. Türk-İş'e bağlı Harb-fş
Sendikası Kocaeli Şube Başkanı
Bekir Yurdagül, alınan karan ûl-
kemiz ve demokrasimiz açı-
sından kaygı verici ve talihsız bir
gelişme olarak gördüğûnü ve
kınadığını açıkladı. Kocaeli Ga-
zeteciler Cemiyeti Başkanı Ad-
nan Filiz. "Bir düşünce adamuııo
görevden alınmasını, bugün Türki-
ye'nin ulaştığı noktanın gerisinde
buluyor ve üzüntüyle karşıüvo-
rum. BLder Burhan Özbeylerin
yanında olacajpz" dedi.
Hoş bir 'AmerikaJı'• Amerikan yaşam biçimini "ti"ye alan Şerif
Gören'in "Amerikalı"filminingalası Hollywood'u
Beyoğlu'na taşıdı. Ancak duvarlarda asılı
"Popcorn tuzlu, Coca Cola buzlıT sloganlanyla
Amerikanlaşma'yla dalga mı geçiliyordu yoksa
Amerikan tarzı tüketim mi körükleniyordu?
TUNA ERDEM
Beyoğlu önceki gece tam an-
lamıyla Amerikanvari bir gala-
ya tanık oldu. Şerif Gören'in
yeni fılmi "Amerikalı"nın
Emek Sineması'ndaki galası, si-
nemanın sokağından bile taşıp
İstiklal Caddesi'ne yayılan eö-
zalıcı bir gösteriye dönüştü. is-
tiklal Caddesi'ne kurulan ek-
randa, şimdiden "düUere dolan-
maya" aday "Amerikair
şarkısının klibini seyretmek
üzere biriken kalabalık, nicedir
beklenen bir filme yakışan 'iz-
diham efekti"ni yaratıyordu.
Sokak boyunca sinemanın ka-
pısına dek serilmiş kırmızı halı
üzerinden, bir bir "arzı endam"
eden ünlüler, kırmızı halının
yanına kurulmuş barikatlann
ardında şaşkm gözlerle bakan
Beyoğlu müdavimleri, davetü
kalabalığı arasında kimseleri
gözden kaçırmamaya çalışan
gazeteci yıgını... Her şeyiyle
adeta bir Hollywood galası ya
da bir Cannes Film Festivali
tablosu. Yine de "sokağın de-
mirbaş koyununun'' kendinı
halının ûzerine aunasını engel-
leme çabası, Türkiye'de oldu-
ğumuzu anımsatıyordu.
Tüm bu tantananın nedeni
Şener Şen ile Lale Mansur'un
başrollerini paylaştığı Türkiye'-
deki Amerikanlaşma özentisini
ve Holl^ood fılmlerini "ti"ye
alan Amerikalı filminin ilk gös-
terimiydi. "Amerikan rüyasr
kırmızı halılarla sınırlı dcğildi
elbette.
AMERİKALI - Filmin baş aktörü Şener Şen altı kot, üstii
smokin olan bir giysiyle Amerikan arabeskini sırtına gecirmişti.
"Popcorn tuzlu, Coca
Cola buzlu"
İceri kendini zor atan davetli-
ler kola, patlamış mısır, sand-
viçten oluşan Amerikan işi bir
menüyle ağırlanıyorlardı. Du-
varlarda asılı "Popcorn tuzlu,
Coca Cola buzlu'"' sloganlanyla
Amerikanlaşma'yla dalga mı
geçiliyordu yoksa Amerikan
tarzı tüketim mi körükleniyor-
du? Pek anlaşılmadı.
Hınca hınç dolu salonda
kimler yoktu kimler; Sezen
Aksu, Sertap Erener Levent
Yüksel üçlüsü. Nükhet Duru,
Şevket Altuğ, Melike Demirağ,
Sinan Çetin, Canan Gerede,
Hibni Yavuz, Orhan Çağman,
Gökset Kortay, Deniz Türkali,
Derya Köroğlu, Tolga Aşkıner
ve izdiham yüzünden gözden
kaçan daha niceleri... Elbette
gecenin yıldızlan Şerif Gören.
Lale Mansur ve Şener Şen de
oradaydı. Yanında eşi Serntin
Hürmeriç ile gelen Şen. altı kot,
üstü smokin Amerikan arabes-
ki kıyafetiyle son gelenler arası-
ndaydı.
Saat 21.00'de artık salonda
ne adım atacak ne nefes alacak
yer kaldığı için film hemen baş-
latıldı. Birçoklan fılmi ayakta
izledi. ama bir o kadar davetli
de dışarda kalınca, film biter
• Filmde lüks arabalar denize uçtu, helikopterler
havada yandı. Sakarhklar ve seks sahnelerinde
jargon Hollywood damgasını taşıyordu.
Hollywood fılmleriyle dalga geçilmişti. Ancak
ortaya bir gerçek çıktı ki o da Hollywood'la
dalgasını en iyi geçecek olan yine de Hollywood'du.
Hollywood fılmleriyle dalgasını
geçmeye başladı "Amerikau."
Bunu yaparken de havada pat-
layan helikopterlerden, denize
düşen limuzinlere, kovalamaca
sahnelerinden zengin mekanla-
ra, sakarlıklardan, seks sahne-
lerine kadar tüm Holl^ood
jargonu kullanıldı.
Ancak bunlar Yeşilcam'ın
Hollywood'u "tefe ko>Tnası"
ya da ondan "intikam alması"
değildi, çünkü iki sokak ötede
oynamakta olan "Hot Shots"
ve iki vakte kadar vizyona gire-
cck olan "Loaded Weapon"gibi
Hollywood yapımlan çoktan
kendi kendiyle dalga geçmenin
de para ettiğini öğrenmişti.
Hollywood'la dalga geçilecekse
bunu da yine Hollyvvood ya-
pardı.
"Amerikalı", Türk sineması-
nın teknik açıdan "hatırı sayı-
ür" biciminde ilerlediğini kanıt-
lasa da doğru dürüst "kovala-
maca" çekemediğimizi gösteri-
yor, dahası arabalar, uçaklar
konusunda hiçbir masraftan
kaçınılmazken "figürasyon"-
eksikliğinden sınıfta kalıyordu.
"Temel İçgüdü" filmindeki dis-
ko sahnesiyle dalga gecilirken
Andromeda'daki bomboş dis-
ko sahnesi. "adam parayı bastı-
np kapatmış" bahanesinin ar-
.kasına sığınmak zorunda ka-
lıyordu.
Yine de ilk kez aynntılara bu
kadar önem verilen. addiye
alınmış bir komedi örneği sun-
du Türk sineması. Şener Şen
"Türk" tllmlerinde olduğu gibi
"Amerikalı"da da usta bir
oyuncu olduğunu kanıtladı.
Lale Mansur ise fahişelere bale-
rin edası katmaktaki ısrannı
sürdürüyordu. ama bu kez o
kadar göze batmıyordu. Sonuç
olarak film. hep Hollyvvood
fılmleri için söylendiği gibi
"boş, ama hoş"üstelik iyi iş ya-
pacak bir film gibi gözüküyor.
Ne dediler?
KOYUNUN DERDİ-"Sokağın demirbaş koyunu" kırmızı
halıya dayanamadı. Koyunun kendini halının üzerine atmasını
engelletne çabası, Türkiye'de oiduğumuzu anımsatıyordu.
bitmez ikinci birgösterim yapıl-
dı.
Gösterilecek sinema bulama-
yan. tenha salonlarda en fazla
bir hafta gösterilen Türk filmle-
n arasında "Amerikalı"ya gös-
teriien bu ilgi patlaması sadece
adından ötürü olamazdı. Ame-
rikan fılmleri bile. bu kadar ka-
labalık birizleyici kitlesi görme-
mişti bugüne kadar.
Film. Amerikan bayrağının
yildızlannı andıran ışıltılarla
dolu bir gökyüzünde kayarak
geçen yazıyla başladı. Yazıda
"sinema, seks ve elbette Ameri-
ka keşfedildi" olarak özetleni-
yordu dünya tarihi. Sonra "Te-
mel İçgüdü", "Evde Tek Bas>
na", "Tbelma ve Louise" gibi
• Lale Mansur: "Amerikair-
nın konusu basına yansıdığı
gibi değil. Çok daha önemli bir
şey anlatıyor. Amerikan kültü-
rünün nasıl hegamonyası altına
girdiğimizi. yaşama tarayla
fast foodlanyla. Valla ben ne
yaptığıma bakmaktan pek bir
şey göremedim. Daha ivi olabi-
lirdi kendi adıma. Deney mese-
lesi. yavaş yavaş öğreneceğim
ınşallah.
• Atilla Dorsay: Çok eğlen-
dim, çok sevimli buldum. Çok
iş yapacağına inanıyorum.
•Şener Şen: Değişik bir şey
yaptık, ama bilmiyorum tabiî
ki karar seyircinin.
• Melike Demirağ: Oldukça
iyi buldum.
• Canan Gerede: Böyle bir
şeyi meslektaşa sormak doğru
değil. Gayet iyi başanlı değişik
bir tılmdı. Daha yeni çıktım dü-
şünmeye vakit olmadı.
Fraııkfiut'ta 100 biııkitapgörücüyeçıkıyor
DtLEK ZAPTÇTOĞLU
BERLİN - Dünya kitap ticaretinın yüzde 80'inin
döndüğü Frankfurt Kitap Fuan dün akşam AT
Komjsyonu Başkanı Jacques Delors'un konuşma-
sıyla açıldı.
Her yıl olduğu gibi bu yıl da fuarda yüz bini
aşkın yeni kitap tanıUlacak; aralannda Türkiye'-
tvin de olduğu 95 ülkeye ait 8 bın 400 standda telif
haklan satılacak, yazarlar kitaplannı imzalayacak
ve kendilerine yayına arayacaklar.
Türkiye, bu yıl da Kültür Bakanbğı'nın açtığı bir
»tandla temsil ediliyor. Ancak Türkiye standında
yer alan kitaplar bu yıl 45'incisi düzenlenen fuarda
/abancı yayıncı pek bulamıyor ve daha çok Frank-
"urt'a gelen yayıncılann ve okurlann buluşmasına
^esileoluyor.
Türkiye fuarda "satıcı" değil, telif ajanslan ve
lizzat yayınalar araalığıyla yabana kitaplara
'altcı."
Geçen yıl Almanya'da yaşayan oyuncu Emine
Jevgi Özdamar'ın Almanca yazdığı "Hayat Bir
Cervansaray" kitabı ilk kez tanıtılmış. "Türkiye"
>u bağlamda biraz olsun sohbetlere gırmışu. Bu yıl
fuarda yine bir kitapla Türkiye adından söz ettiri-
yor: Yaşar Kemalin tnce Memed romanlannın
üçüncüsünün Zürih'teki yayınevi Unlonsverlag ta-
rafından basılarak fuara yetiştırildi. "Das Reich der
Vierzig Augen" - "Kırk Ğöz ENyan" başlığıyla ya-
yımlanan kitabı yine Hamburg'da yaşayan usta çe-
virmen ComeUus Bischoff, Almanca'ya kazan-
dırdı.
Frankfurt'ta bu yıl ağırhk konusunu "Hollao-
da" oluşturuyor. Hollanda Kültür Bakanlığı. ede-
biyatının tanıtımına gereken 5 milyon marklık mali
yükü tek başına omuzlamak istemediği ve Bel-
çika'nın Flaman bölgesinde de aynı dil konuşuldu-
ğu için Belçıkalılar'la ortak bir düzenlemeye gitti.
Böylecc ilk kez Frankfurt'ta, sınırlan aşan yöresel
bir ortakhk gerçekleşmiş oldu.
Hollanda, şu sıralar Almanya'da "best seller"
listelerindeki iki yazan Harry MuHsch ve Cees No-
teboom'un yaygın tanıtımını hedefliyor. Bu arada
Frankfurt'taki Schirn Sanat Galerisi'nde Remb-
randt'tan Vermeer'e 17. yüzyıl Hollanda ressam-
lannın "kitap" konulu eserlerini kapsayan şahane
bir sergide açıldı.
Frankfurt Kitap Fuan'hm bu yılki en büyük ye-
niliğini. elektronik medyalara aynlan geniş bölüm
oluşturuyor. "Ekctronik PubHshing / "Elektronik
Yayuncıfık" başlığı altında 250 standda vıdeo, CD.
CD-Rom, dısket ve bilgisayar programlan üzerin-
den farklı bir "yayıncdık" sergilenmekte. "Yayıncı-
lıkta Gutenberg'in matbaayı keşfinden sonraki en
büyük devTİm" olarak nitelenen elektronik medya-
lara geçiş. büyük sermaye ve branşlararasıişbirliği
gerektirenbirolay.
"Okuma kültûrii"nde devrim
Bu yüzden, ancak Almanya'nın Bertelsmann
gibi dev yayın tröstleri bu işe kalkışabildi, şimdiye
kadar. Kulaklığı takıp dinlenebilecek. ya da bilgi-
sayar veya TV ekranmdan okunabilecek eserler
şimdilik edebiyattançok "bflgT'yı kapsıyor. Ansık-
lopedilerde, sözlüklerde aranan maddeler daha ça-
buk ve kolay bulunuyor: elektronik medyada
kayıtlı eserler arasında yemek kitaplan. seyahat
rehberleri. herçeşit okul ve başvuru kitabı var. Al-
man Yayıncılar Birliği'nden branşı iyi fanıyan uz-
manlar. 1995'e kadar elektronik ürünlerin kitap pi-
yasasında yüzde 18 ile 25 arasında değişen bir pay
alacağını tahmin ediyorlar. Böylece vıllardır kay-
bolduğundan yakınılan "okuma külturü" de elekt-
ronik çağına ayak uydurma zorunluluğunu kabul-
lenen şırketler aracılığıyla bir "devrim" yaşıyor.
Geçen yıllarda belirginlesen bir eğilim, bu yıl fu-
arda iyice ön plana çıktı: Avrupa ve Amerika'da
küçük, seçkin kitabevleri müşteri yokluğu ve yük-
sek giderler yüzünden azalırken bunlann yerini
compoct diskten video banda, kasetten plağa ve
bu arada da çok satan popüler kitaplara kadar çok
geniş bir yelpaze bulunduran dev "aıedya sarayla-
n"alıyor.
Kitabevleri bu dunımda ayakta kalabilmek için
belli konularda: örneğin feminist literatürde, politi-
kada. çevrc kitaplannda, çizgi romanlarda uzman-
laşmak zorunda.
Siyaset. fuarda elbette konuşuluyor. Gözler
Moskova'ya çevrildiğinden eski SSCB'den yayı-
nevleri farklı bir ilgi görüyor bu yıl. Fuarda yasaklı
bir ülke ise hala İran. Fuar yetkililen. fran'ın Sal-
man Rüşdü hakkında fetva kaldınlana vcgerck ya-
zann gereksedünyanın dört bir yanındaki yayıncı-
lanyla çevirmenlerinin hayatı güvenceye kavuşana
dek fran'ı fuar kapısından sokmamaya kararlı
Çanakkate'ye Uğur Mumcu anıü
• ÇANAKKALE- Demokrasi düşmanlan tarafından24
ocakta katledilen gazetemiz yazan Uğur Mumcu'nun anıü
Çanakkale'yedikilecek. Belediye Başkanı İsmail Özay, anıün
Mumcu'nun ölüm yıldönümü olan 24 ocakta törenle
açılacağını bildirdi. Özav, anıtın Uğur Mumcu Parkı'na
dikileceğini belirterek "Demokrasinin ve özgür basının
düşmanlan tarafından katledilen Mumcu'nun anısını yılllarca
yaşatacağız. Eli kanlı katiller Mumcu'yu vedüşüncelerini
öldüremediklerini bir kez daha göreceklerdir" dedi.
Mumcu'nun ölüm yıldönümü olan 24 ocakta Çanakkale'de
çeşitli etkinliklerin düzenlenmesi için çalışmalann şimdiden
başlauldığı bıldirildi.
Emeklilerin farkları hattaya ödeıriyor
•ANKARA (AA) - Emekli Sandıgı'ndan aylık alan emekli,
dul ve yetimlerin katsayı artışından doğan aylık farklan, 12
ekim salı gününden itibaren ödenecek. 865 bin civanndaki
emekli. dul ve yetimlerden birinci gruba girenlere bir aylık.
ikinci gruba girenlere iki aylık, üçüncü gruba girenlere ise üç
aylık farklan verilecek. Aybk fark ödemeleri toplamının 572
milyar lira olduğunu belirten Maliye yetkililen. hak
sahiplerinin 12 ekim salı gününden itibaren Ziraat Bankası
şubelerine başvurarak aylık farklanru alabileceklerini
belirttiler.
Köpfez'de denetlemeler
İZMİT (AA) -Izmit Körfezi'nde denizin kirletilmesini önleme
amacıyla sürdürülen denetleme çalışmalan etkili oluyor. Deniz,
iki yıl öncesine oranla daha temiz bir görünüm aldı. Su Ürünleri
Müdürlüğü yetkilileri, bundan böyle Izmit Körfezi'nde kirlilik
yaşanmaması için, gerek vatandaşlara. gerek sanayi
kuruluşlanna büyük görevlerdüştüğünü belirttiler.
DİSK'in Dikerdem açıklaması
•ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- DİSK Sosyal-lş Sendikası
Genel Başkanı Özcan Kesgeç, Mahmut Dikerdem'inölümü
nedeniyle başsağlığı mesajı yayımladı. Kesgeç, mesajmda
Dikerdem'in ölümü nedeniyle büyük acı duyduklannı
belirterek "Diplomat kimliğiru, geleneksel hariciyeci
yapısından çıkartıp. çağdaş bir kimlik ile ülkesinin ve emekci
sınıfın çıkarlannın savunuculuğuna dönüştüren bu değerli
insanı anılanmızda ve mücadelemizde yaşatırken, onu genç
kuşaklara tanıtma görevimUâ de unutmayaCağız" dedi!
| T )
'
9 1
!
İşkazası >
• İSTANBUL (AA) - Gaziosmanpasa'da meydana gelen iş
kazalanndaiki kişiöldü. Bolluca Köyü'nde Sabri Akın'aaittaş
ocağında dozer operatörü olarak çalışan Mustafa Zayim,
anzalanan aracı tamir etmek istedi. Zayim, aniden hareket eden
dozerin altında kalarak öldü. Bogazköy'de ise Mehmet
Keskin'e ait parke fabrikasmın elektrik tesisatını yapan Serkan
Kuşçu, inşaat halindeki binanın ikinci kat yakınından geçen
yüksek gerilim hattına değmesi sonucu cereyana kapılarak
yaşamıru yitirdi.
Schiffer, îşten kovuldu
• FRANKFLRT(AA) - Dünyanın en pahab mankenlerinden
Oaudia Schiffer. işten kovuldu. Almanya'da yayımlanan
"Bild" gazetesi, ünlü Italyan moda kralı Valentino'nun defıleye
çıkarmak istediği Schifier'i, "yüksek ücret istediği için
kovduğunu" yazdı. Gazete, Alman mankenin 50 bin mark (350
milyon lira) istedigini, ancak modacının bunu çok fazla
bulduğunu bildirdi.
Hileli iflas davası
• İstanbul (A.\) - ESKA Holding ortaklanndan Sabit Selim
Edeş ile Kemal Ayyıldız'ın şirket hisselerini. kurduklan
paravan Ayyıldızlar Ticaret A.Ş'ye devrederek. haksız kazanç
elde ettikleri gerekçesiyle tutuksuz olarak yargılanmasına
devam edildi. Duruşmada dinlenen tanıklar, Kemal Ayyıldız'ın
ESK A'nın yabana şirketlerle ortakhk kurmasını istememesi
nedeniyle, çocuklannın paylanyla biriikte bu holdingten
aynldığını söylediler. Holdingten aynlma sonrasında Kemal
Ayyıldız'ın eşi ve çocuklan tarafından Ayyıldızlar Ticaret
A.Ş'nin kurulduğunu belirten tanıklar. ÂyyıldızlarŞirketi'nin
noylon şirket olmadığını. geçtiğimiz 1992 senesinde de
faaliyetleri sonucunda 258 milyon lıra vergi ödediğini
açıkladılar.
Gazeteci Çınar öldü
I İSTANBUL (AA) - Gazeteci Bedirhan Çınar. dün vefat etti.
1919yılında Isparta'da doğan Çınar, mesleğe 1942yıhnda
Tasvir gazetesinde başladı. Son Telgraf, Son Posta, Tanin.
Milliyet ve Son Havadis gazetelennde muhabir, röportaj yazan
ve istihbarat şefi olarak görev yapan Çınar, basın şeref kartı
sahibiydi.
Kara tren değil, "kültürlü" tren
• ANKARA (AA)- Kültür Bakanlığı Yayımlar Dairesi
Başkanlığı. Cumhuriyet'in 70. yıl kutlamalanna değişik bir
etkinlikle katılıyon "Kültür treni..." "Cumhuriyet'in 70.
yılında kültür treni" adını taşıyan proje, kutlama kuruluna
sunuldu. Türk edebıvatının ünlü isimleriyle biriikte orta ve
yüksek öğrenim gençliğinin 4 gün süreyle bir arada yaşayarak.
tartışarak. okuyarak GAP'a kadar "Kültüryüklü tren
yolculuğu" yapmalannın amaçlandığı seyahate, projenin
olumlukarşıIanmasıdurumunda28ekirrîdeAnkara'dan
başlanacak. Ankara'da bulunan lise ve y üksek okul öğrenci
.emsilcilerinin katılacağı yolculukta, 30 yazar, 5 ressam. 5
karikatürist ıle 2 muzık topluluğu buiunâcak. I renın diğer bir
vagonu da karikatüristler için hazırlanacak. 5 profesyonel
sanatçının ürettikleri veyol boyunca üretecekleri eserlerin yanı
sıra bu sanat dalına ilgi duyan öğrencilerin katılımı sağlanarak
ürünleri islasyonlarda halka sunulacak.
Çevre mahkemeleri kurulacak
• İZMİR (ANKA)- Birinci Ulusal Ekoloji ve Çevre Kongresi
Izmir'de başladı. Çevre Bakanı Rıza Akçalı,dünyada 70bin
kimyasal maddenin denetim dışı kullanıldığını ve her gün üç
canlı türünün yok olduğunu sö\ledi. Akçalı. "çevre
mahkemeleri' kurulacağını da açıkladı. Çevre Bakanı Akçalı
kongreyi açarken yaptığı konuşmada. insanlannçevreyi
giderek tükettiğinı veson 15-20 yılda. dünyada 30 binbitki
türünün yok edildiğini kaydetti. Rıza Akçalı. bu trendin
sürmesi halinde 2000yılında bitki türlerinin yüzde 20'sinin
ortadan kalkacagına işaret ederek dünyada yine 70 bın
kimyasal maddenin denetimsiz şckilde kullanıldığını. bunlar
denetim altma alınmadığı sürece çevre için yapılacak
mücadclenin etkisiz kalacağını savundu.