Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 6 EKİM1993 ÇARŞAMBA
12 DIZIYAZI
Henüz dikili ağaçlan yoktu ama Ahmet ile Efe, Zeynep'i çoktan geride bırakrrnşlardı.
'Büyük adaıır olacak çocuklar..
-4-
Semra Hanım, oncelıkJe tslam Dunyası'nın
onenunı kavramışü Eşı Turgut Bey'ı, oğlu Ah-
met'ı ve kayınbıraden Yusuf Bey'ı yanına aldığı
gıbı, bır gün doğruca kulsal topraklara gıttı Hac
sefennde refakatlennde sekız mılletvekıh de
vardı Semra Hamm'ın katıldığı hac fanzesının
dcğışık bır yanı olmalıydı Hac gıysılen unlü
moda evi Cristian Dior'da hazırlattınldı
Hacdan döndukten sonra elbette haa kadınlar
gıbı yaşamavacaktı Gazetesındekı koşesınde
"Hacmın ortüıunesiııin şart olmadığı" yolunda bır
yaa bıle yazdı Laık anlayışm onemlı temsılcıle-
nnden bınymış gıbı görunen Semra Hanım, sıya-
sette dın faktörunun ağırlığını hıssetüğı an, tavır
değıştırebılecek kadar da esnekn Tankatlar nez-
dınde sıkıntıya düşüldü mü haber sahnıyor, ûnlü
Nakşıbendı Kıbnsh Nazım Hoca'ya, uygun fet-
valar sıpanş edıbyordu Şeyh, "Semra Hanım'm
başının açık gezmesini normal karşılıyor, ıçinde
bulunduğu mekân gereği böyle duşünmuş olabüece-
ğıni"' soyluyordu
Biz kurduk bİ2 batırırız...
1989yerel seçım yeıulgısı, ANAP'ta Özal Aılesı
sorununu yenıden gûndeme getınyordu Eleştı-
renler buyük ölçüde haklıydılar Özallar haklan-
nda en çok sözlü \e yaalı soru önergesı venlerek
parlamentonun denetımıne sokuimak ıstenen bır
aıle olarak Cumhunyet tanhımıze geçmışlerdı
Semra Hamm'ın akhndakaldığıkadanyla, 1983'-
len 198Tye kadar yolsuzluk, usulsuzluk önerge-
lennın 32'sı aıleyle ılgıbydı Sayı daha da arta-
caktı
Duygusal savunmalan aşmak ıçın artık herkes
somut venlerle konuşuyordu Bu gıdışle, ellenn-
dekı ıktıdann uçup gıdeceğıne ınananlar gözünü
budaktan esırgemıyorlardı Eyûp Aşık ve Alpas-
lan Pehlhanlı Semra Hanım'ı ve aılenın ıcraatını
açık seçık anlattılar Turgut Özal'a Necmettin Ka-
radınuuı "Seçün herimetinde özal ve ailesinin de
rolüvardır"de>ıp,kestınpattı tljas \ktaş,Özal'-
m yuzûne karşı "Üçüneü parti olmamızda ailenizin
payı büyüktSr Sayuı BaşbakanınT dedı Hihni Bi-
çer, aym vöntemle "Aflenize biraz çeki düzen ve-
rfeı" dıyordu Sozu uzatanlann başında
yer alan Senet Hacıpaşaoğlu "Bir devlet
adamının-aıle mensuplân, o devlet ada-
muıın geleceğını duşunerek kendılerine
çekı düzen venneüdirler. Maaiesef Sayu
Ozal'uı ailesiode bu dunım tersine tecelli
ediyor" dıyor \e herkesın şaşkın bakı-
şlan arasında ANAP'tan ıstıfa edıyordu
JEsfe, biryandan
borsa 'oyunları' ile
biryandanda
uluslararası
karayollarını
kapatıp,yeni
otomobüini
sınamak için hız
denemesiyaparak
basının
manşetlerinden
inmiyordu. Oysa
Semra Hanım 'ın
gözünde "küçücük
bir çocuk"tuo...
kullanabitir, ben de. Ama şu anda sadece defege-
yim. Kongrede de delege kalacağun."
ANAP Istanbul ll Başkan adayı oluncaya ka-
dar Semra Hanım ışte böyle sıyaset yapıyordu tl
başkanhğından, genel başkanhğa, bakanhğa.
başbakanlığa kadar gönlunde bırçok aslan yatı-
yordu Kamuoyu yoklamalan da, partı ıçı denge-
ler de özallar'ı hıç ılgılendırmıyordu Devlet güç-
len ıktıdardakı parünın kongresını basıp
Hammefendı'yı başkanlık koltuğuna oturtuyor-
du Semra Hamm'ın ılk başkanlığı hükumetm ıkı
bakaruna mal oluyor, Safa Giray ıstıfa edıyor,
Yetim Hösnü azkdıhyordu
Oğullan, Tevlik Ahmet ve Mazbar Efe ıçın
yazılıp söylenenler, bırıak kızlan Şerife Zeynep
ıçın soylenenlerden daha öncehklı ve daha büyuk
E R B İ L T U Ş A L P
olursa olsun oğlunu savunması gerektığını bılı-
yordu
"Borsa kurulalı daha bir sene oldu. Ben taa 601ı
yülann başında ılk defa hısse senedı almtştım. Tür-
kiye'de hıç kımse hısse senedını bilmıyordu o za-
manlar. Bir tanesi cıva ıdi. V e dünyada çok değer-
liydi. Bayağı buyuk para >atırdım o zaman. Fakat
değen düşru bırdenbire. cıva kullanılmamaya baş-
ladı. Cıvadan çok zarar ettim. Ama başka russe se-
netkri vardı, onlardan azar azar atdun.
Daha sonra, Turgut Be\ 'in serbest çaltştığı 70'li
yıllarda kurduğu bırçok fabrika vardı; onun kurdu-
ğu butun fabnkalardan aldım. Hepsınden kar
ediyorum hala. Şimdi borsa >ar. Borsa başladıktan
sonra Efe'de bir kulak dolgunluğu >aptı. Borsaya
girdi. Sonra bana, anne ne ohır ben senin yerine
A
Gunır, kibir ve kin!
hmet, daha sessiz ve derinden gidiyordu. Işin inceliklerinibiliyor;
annesine Amerikanbasınıaracılığıylaövgüleryolluyor; Türkiye'ye
geldiğinde de babasının Çankaya Köşkü'ndeki 'gizli'danışmanı olarak
kolları sıvamaktan gerikalmıyordu.
Benzer çıkışlanyla, devletın yatak
odasına kadar gırmesıne neden olan Ha-
san Celal Güzdın sozlen. Özallar'ın kın
duymasına neden olacak boyutlardaydı
"Sayın Başbakan, gururu ve kibiri bir
yana bırakın. Çevrenizdeki kuşatmayı
yann, ailenizi de gen plana çekın."
Çevreyi kartştırdığı ıçın Hasan Celal'i
perişan edecekler, Turgut Bey 'den sonra
genel başkanlığa vururken, bır aşk hıka-
yesi örgütleyıp sıyasal geleceğını kararta-
caklardı. Mehmet keçeciler'ın tavn daha
polıüktı Aklınca daha AZ tehlıkelı kışıle-
n suçlayıp kurnazlık yapacaktı O, hane-
dan sövlentılennın Semra Özal \e oğlu
Ahmet Özal'ın davranışlanndan kay-
naklandığını söylemekle yetındı Ne de
olsa partı büyüğüydü. bır şe>ler söyle-
mesı gerekıyordu Muhalefetın takun-
yalı kanadını duş kınkhğma uğratan
Keçecıler, ne "ZeynepTe olendikten SOD-
ra milyarder olan Asım Ekren'den" ne
"AN \P iktıdarlan donemınde ış dünyası-
lun onemü ısımlennden biri olmayı başa-
ran Korkut OzaPdan" ne de parmak ka-
dar bır çocuk olan Efe nın 10 mılyon ser-
mayelı şırketınden söz edıyordu Semra
Hanım. oldum olası, bu adamdan hıç
hazetmıyordu
T.C. Başbakanı Semra Özal
Fanh hükmünu surdüruyor, Turgut
Bey verdığı sözü yenne getınyor, bır elle-
nnde partı bayrağı. otekınde Başba-
kanlık forsuyla, aılecek Cumhurbaş-
kanlığı Koşkü'ne taşınıyorlardı Teğ-
menlıkten. orgeneralhğe gıden yolda el-
de edıleöılecek yetkılenn tümü, arük
Turgut Bey'm eündeydı Kendısım par-
tısıne seçtırmış, partıyı de sadakatıyle
ünlu bır adarnına bırakrruştı Ulkeyı,
bölgeyı oldu|u gıbı, değışım ve dönüşu-
mün de tûm dınamıklennı kendı denetı-
mıne almıştı
Semra Hanım, Koşk'ün mobılyalan-
ndan cam çerçeve kapılanna hela taş-
lanndan bıblolara kadar her şeyın değış-
tınlmesını ıstedı Ancak, onun bu halısa-
ne nıyetı, gerçekleşemedı SHP, muzeler-
den Köşk'e tanhı eser toplattırmasım
engellemek ıçın bır >asa önensı haa-
rlamıştı Semra Hanım'a, ûzulme bız
sana ahnz dıye haberler geldı sağdan sol-
dan
Ve bır gun. yaşamı boyunca unutama-
yaeağı bır olay >aşadı Semra Hamm
Uluslararası Lıons Kulüplen Bırhğı'mn
bır toplantısına çağnlıydı Çok sonralan
"Köşke giremezier listesine" adını
yazdırdığı Devlet Bakanı Mehmet Ya-
zar'ın kolunda, salona ılk adımını atar-
ken "Türkiye Cumburiyeti Başbakanı
Sayın Semra özal" dıye tanıülıyordu
Bu ses kulaklanndan hıç eksılme>ecektı
Yazar'ın koluna sımsıkı sanldı ve kendı-
m guçlukle koltuğa attı Semra Özal, o
gun cıdden hastaydı ama. onun bu halını
herkes "Sayın Başbakanlığa" yormuştu
Hepsine adayun...
Koşk* eşyalan toplarken, bellegı
Semra nanım'ı en çok ıl başkanlığı seçı-
mı gunlenne götüru>ordu
Sıyasette değışkenlık ntmı konusunda
rekorlar deneyen Semra Hanım, en bü-
yük rakıbı Turgut Beyı bır kez daha şaşırtıyordu
tstanbul tl Kongresı'nın yaklaştığı, Hanıme-
fendı'nın sıyası yaşamırun artık noktalandığı
sanıldığı günlerde "Genel sechnterde millervekili
adayı olmak, muhakkak Medis'e giımek ıstiyo-
rum"demecını patlatıyordu "Sade bır Sanyerde-
legesi olarak partide bir şeyler yapmanm zorunlu
oMuğunu" söyluyordu Semra Hanım, vatan-
daşlık hakkını kullanıyordu Ona "Sen Cumhır-
başkanı hanumsm vergi ödeme" denmedığıne
gore, sokaktakı vatandaşın butün gorevlennı ye-
nne getırdığıne gore. sıyaset yapma hakkını elbet-
te kullanacakti
"Başkanlığa da adaylığımı koyanm, başba-
kanlığa da. Demokrasinin kuralı bu. Evimde calı-
şan temizlikci de, aşçı da, bahcıvan da bu hakkı
ocuklarını savunmaktanyorulmayan Semra Özal, artık Turgut
'in basmdan nefret etmesinin nedenini çok iyi anlıyordu.
Kocası, basını 'yolagetirmekiçin'gazetekağıdınazamüstünezam
yaptıkça, basının saldırı dozunu arttırmasına ise köpürüyordu.
ıddıalardı Semra Hamm ıçın Ona gore. onlar da
tıpkı babalan gıbı Turkıye'nın geleceğınde onem-
h roller ustleneceklerdı Bır anne olarak, oğlan-
lann, gunü geldiğinde sıyasetın mırasını paylaşa-
caklannı ve buyük adam olacaklannı sezınlıyor-
du Efe'den pek umutlu değıldı ama, Ahmet'ın bır
gün Malatya'da, tıpkı babası gıbı karşılanacağını
bıhyordu Zeynep, nasıl olsa yenıden evlenecek,
durup oturacak, uslanacaktı
Efe'nin bankerlik oyunu
Koca koca ınsanlar utanmadan kuçücük Efe
ile uğraşıyorlardı Bu bankerbk ışınde çocuğun
başına gelenlerden. az da olsa kendısım sorumlu
hıssedıyordu Semra Hamm, her ne pahasına
alayım satayun bazı şeyleri, dedi. Ben de elimde
olaıîlan verdim, ne yaparsan yap, dedim. İstediğini
sat. istedığını değıştır. dedım. Şımdı, o kompütur
meraklısı, cocukluğundan beri. bebekhğınden ben
bunun hastası. Kendine gore oynuyor oynuyor, ben
hiç kanşmıyorum. Bilgisayara gore hangisim ala-
cak, hangisini satacak kendisı karar veriyor. Bu-
nun yanında verdiğım bazı senetleri sariyor, bir
kısmını alıyor, bazen bana haber »eriyor, beni bula-
bilirse. Herkes evladına bir şeyler yapmak ister,
ben de katkıda bulundum. Kar da zarar da ona ait."
Semra Hanım ıçın bunlar, açık yıırekhlıkle soy-
lenmış sozlerdı Ama bu sozlennı alıp nerelere go-
turmuşler, ne anlamlar yuklemışlerdı
Yazıyı ılk kez okurken yureğı sızlamıştı Semra
Hamm'ın Nur ıçinde yatsın, Turgut Bey de çok
üzulmüştu Yıllar sonra şımdı, ayru sızıyı duyu-
yordu
Genye dönup baktığında, çocuklanna karşı
yeten kadar uyancı ve yol gostena olmadığını
dûşundü Semra Hamm En azından Efe'ye "Sen
bir cumhurbaşkanı çocuğusun, oğlum" dıyebılme-
lıydım dı>e mınldandı
Finans dalavere merkezi
Aılenın alıştığı, Turgut Bey'm "onlar da alışı-
rlar" telkımyle aldırmazlık onerdığı turden yo-
rumlardan bınydı Ama okunduğunda, dıkıb tek
ağaa bıle olmayan Efe'ye. para kazanmak, kar
etmek sankı yasakmış gıbı bır ızlenım bırakıyor-
du
"Bircok düny a borsasında iceriden haber almak
ve ona gore soekülasvon \apıp para kazanmak va-
saktır. Asil Nadir'e yaptıkları gibı. adamı icen
ataıiar ve donunu dahı ebnden alırlar. Ama bızde
yasak değildir. Efe borsacı olunca. borsa da dev-
letın bir çocuğu olunca, Efe'nin kendısi de devlet
başkanınui çocuğu olunca ne yapabılir? Bilgiyi ice-
riden alabilir. Alır demıyorum, alabilır diyorum.
örneğın, Metaş'ın kurtanlacağını uç gun onceden
öğrenebilir; ömeğin. Adana Çımento'nun 300 bin
liradan satışa çıkanlabileceğını 8 gün onceden bile-
bilır: orneğın, tş Bankası hısse senetlerinın A ter-
tibının vuzde 537 vereeeğını 7 gun onceden kestire-
bılır: orneğin, Merkez Bankası'nın pıyasaya 6 tril-
yon süreceğini bir gün onceden, bükümetin pıyasa-
dan 2.5 rnlyon çekeceğını 8 saat onceden kestirebi-
Br.
Ya da Kamu Ortaklığı İdaresj'nin hangi hisse
senedine yükleneceği 2 gün onceden, devlet banka-
larının ve ozel bankaların portfövlennı ne zaman
boşaltıp ne zaman dolduracaklan, bır gün onceden
Efe'nuı kulağuıa fısıldanabıbr. O zaman burası
borsa olmaz, Efe'nın >e ortağının 'finans dalavere
merkea' olur."
O, küçücük çocuk!
Bu ışlen lıberalızme, serbest pıyasa ekonormsı-
ne, kapıtalızme sığdıramay anlann yuzlenne "kü-
çücük bir çocuğa yaptıklannız insanlığa
sığıyor ımı?" dıye haykırmak ıstıyordu
Semra Hamm Bır ınsanın dıkılı tek
ağaa olmaması başka şey, ormanlann
sahıbıymış gıbı davranması başka şeydı
Semra Hanım aslında, dıkılı ağaa ol-
mayan ınsanlann, çahşarak orman sahı-
bı gıbı yaşayabıleceklennı anlatmak ıstı-
yordu Adam ne yazıyordu Kötü myetlı
ınsanlar koşe donuculuk, vurgun, soy-
gun deseler de değışım, donüşum buydu
Ete kemığe burünmuşıu, yaşamın her
alanını sarmıştı Ama, maaiesef anlayan
çıkmıyordu
Semra Hanım, butun bunlardan son-
ra Efe"nın kendme bıraz çekı duzen ver-
mesını beklıyordu Ama nerede Kendı
bankerlığı yetmıyormuş gıbı, şımdı bır
de gebn hanım Zeynep Gul de borsacı
oluyor, kocası Efe'nin buyruğuyla
Marjınal Menkul Değerler A Ş'nın yö-
netım kurulu uyelığıne geünlıyordu
Efe'mn bankerlik ışı savcılıklara götu-
rülecek, yüce Meclıs parmak kadar bır
çocuk yüzunden vıne meşgul edılecektı
Semra Hanım bu çocuklara soz geçı-
remıyordu Ara sıra onlara kızıyordu
da Şımdı. durup dururken Esenboğa-
Ankara yolunun trafiğe kapatılması da
nereden çıkıyordu Kuçük bey bır kargo
uçağı ile başkente getınlen yenı ara-
basının dıreksıyonuna oturuyor ve sürat
denemesıne gınşıyordu Babasının oğ-
luydu ne de olsa Beğenmıyor ve araba
gen yollanıy ordu Kuçuk oğlan, banker-
bkten kazandığını ışte boyle çar çur edı-
yordu
Var ki harcıyoruz!
Izmır'dekı mşan, İstanbul'dakı duğun
ıçın yazılıp çızılenlen normal karşıhy or-
du Semra Hamm Insanlar paralanm
çocuklannın bu guzel gunlennde harca-
mayacaklarsa. ne zaman harcayacak-
lardı9
Vardı ve harcıyorlardı Buna kım-
se kanşamazdı Oysa kanşıyorlar, du-
ğunde 2 mılyar harcandığını yazarak
halkı onlara karşı kışkırtıyorlardı Tur-
gut Bey 2 mılyar değıl, sadece 200 mıl-
yon harcandığını açıklayarak olumsuz
gıdışı engellemıştı
Yenı dunur Alpaslan Beşikçioğtu da,
kendılen de ellennı ceplenne atıp unu-
tulmayacak torenler düzenlemışlerdı
Ama o kahrolasıca gazetecıler duğün-
den sonra yazdıklan haberlerle yme se-
vınçlennı kursaklannda bırakıyorlardı
Yenı akrabalannın 20 mılyarlık banka
borcuyla ılgılı davamn duğünden sonra
şıp dıye duştuğu, alacaklı banka ile borç-
lu dünur Beşıkçıoğlu arasında anlaşma-
nm kolaylıkla sağlandığı açıklanıyordu
Semra Hamm, Turgut Bey'm gazete-
alere karşı duyduğu ofkeyı çoğu zaman
haklı buluyordu Hıçbır şey bulamadılar
mı aılenın gıysılen, gıysılenn markalan,
fıyatlan, hangı mağazadan nasıl abndı-
kİan yazıhyordu
Turgut Bey şımdı "Sen üzulme ben
halkderim" dıyen sevgı dolu yûzuyle ge-
lıp oturmuştu, boy aynasının bır koşesı-
ne Ebnde onun sıcakhğmı duydu Semra
Hamm Gozkapaklan kapanırken, Tur-
gut Bey'ın sesı yankılandı kulaklannda
Tıpkı o gunku gıbı, "Bak ne yazmışlar"
dıye soze başladı. Gazete patronlanyla
yaptığı konuşmaya ılışkın haberlen oku-
yordu
"Gazete sahipkriyle konuştum. Bizim
karşımızda çok duşmanca davrannorsu-
nu/, dedım. Ben sızden bizı methetmenizi
istenııyorum. Ama kasrtlı yazılar yaz-
may ınız. Bıraz tarafsız \e adil olunuz, de-
dim. Bakuı siz bunu yaparsanız. ben de
her turhı kolaylığı gosteririm. Sıfır gıhn-
rükle gazete kağıdı getırilmesıne devam
ederim, fon koymam, dedım. Ama onlar
anlamadılar. Gazeteyi 100 liraya çıkarttıiar, bize
her gun kufrettiler. 100 liraya gazete çıkarıldığına
gore, demek kı gazete kağıduıın fiyatı azmış. Bunu
da miUetan duymasını ıstedim."
Gazetealer mı çok azıtmıştı. yoksa Turgut Bey
mı çok ılen gıtmıştı. Semra Hanım anlamıyordu
1980'lerde bır ton gazete kağıdının 9255 liraya
çıktığını duyunca "Artık gazete de okuyamaya-
cağız" dedığmı anımsıyordu
Rahmetbnın olumünden önce 7 mılyona yük-
selmıştı Anlaşılan. Turgut Bey çocuklan uğruna
bır sırk terbıyecısı gıbı ustune gıtmıştı gazetecıle-
nn
YARIN: Önce
birbankacı
parlaüt
POLTTIKA VE OTESI
MEHMED KEMAL
Mkerdem'in Ardından...
Orhan Vell'nın Yaprak dergısını çıkardığı yıllarda Sa-
bahattin Eyuboğlu, Erol Güney yanında bır de Mahmut
Dikerdem vardı Bu aydm.yakışıkh şık Harıcıyelı herke-
sın gozunu kamaştırırdı Dergıde M.Fırtınalı takma adıy-
la çıkan yazıları Mahmut yazardı Dergıye hem de para-
ca yardım ederdı
Gorevlı olarak yurtdışına çıkmadığı yıllarda onu sa-
bahları Dışışlen'ne giderken görurduk O yıllar Ankara'-
sında Harıcıye memurları kolayca ayırtedılırdı Yenışe-
hır'dekı Özen ve Kutlu pastanelerının sureklı müştenlerı
vardı önde köşede oturur, masasının ustünde dergı ve
gazeteler dururdu Gecelerı evlerde toplanılır, gündüz-
lerı pastanelerde gorunulurdu
Mahmut Oıkerdem, yolundan ve ınancından hıç şaş-
madı Demokrat Partı donemınde Fatınıstlerden sayıl-
mıştı Fatınıst, yanı Fatin Rüştû Zoriu yanlısı olmak
Kahıre Büyukelçısı'nın ayağı surçunce, hemen yerıne
geçmış, yıllarca Kahıre'de ulkemızı temsıl etmıştı Hep
uzak ulkelere buyükelçı olarak atanıyordu Bellı kı bun-
da Harıcıyemızce bır anlam vardı Bır sure de uzunca bır
bekleyışe gırmıştı Ne bır yere atıyorlar, ne de onemlı bır
gorev verıyorlar, sadece bekletıyorlardı Dışışlerı Baka-
nı, Ihsan Sabri Çağlayangil'dı Iktıdarda AP vardı, Baş-
bakan Süleyman Demirel'dı
Günün bırınde bır randevu alıp bakanla goruşmeyı
düşundu Epeyce bır bekleyışten sonra Çağlayangıl'ın
karşısına çıktı Bakanla makamında uzun uzun bakıştı-
lar ve sustular Sonunda konuşan, bakan oldu
"Bakın Mahmut Beyefendı, sız uzun yıllar Hanciye
memurluğu ettınız, ben de buraya polıslıkten geldım fkı-
mız de devlet umurunu bılırız Bır memur uzun sure
merkez emrınde kalmıssa bır nedenı bulunur, ama soy-
lenmez, bunu ıkımız de bılıyoruz '
Fazla konuşmadılar Neden açıktı
Dikerdem de, Çağlayangıl de uzun bır sure beklemek
gerektığı ınancına vardılar Bır elçılığe atandı Oradan
da emeklı oldu
Emeklı donemınde boş durmadı Arkadaşlarıyla bır-
lıkte Barış Derneğı nı kurdu Ulkede ve dunyada barış
uğruna calışmaya başladı Ama faşızm kışılerın yakası-
nı bırakmaz 12 Eylul faşızmı geldı çattı Arkadaşlarıyla
bırlıkte butun barışseverlerı ıçerı aldılar Var yok deme-
den ustune gıdıyorlardı Tıtızlığe alışmış yakışıklı Harıcı-
ye memuru her turlu yoksunluğa dayandı Erlerle bır
karavanadan yemek yedı, koğuşların şıltelerınde yattı
Barışseverlerın çıkarılması ıçın dışardan baskı vardı
Dışardan baskı geldıkçe de faşıst cunta hapıste yatırma-
ya kararlıydı Arada bır gırıp çıkmaları bıtmıyordu Ama
faşıst generallerın bu alıp bırakmaları dayanılır gıbı de-
ğıldı Acı hastalık gelıp yakasına yapışmıştı Dayanılır
gıbı değıldı ama dayandı Elbette seçkın kışıydı Sonra-
dan değıl doğuştan boyle gelmıştı Bunu arkadaşları da
bıldığınden zaman zaman şakaya alırlardı Şaır Ataol
Behramoğlu ondakı bu çelışkıyı şoyle dıle getırmıştı
özgür yaşamdakı zarafetını
Ekselans zındanda da koruyor
Yandım allah dese bunalıp bırı
"Purkuva monşer' dıyesoruyor
Bır yazımda Yaprak'ta M Fırtınalı takma adıyla yaza-
nın Mahntut Oikertten olduğunu unutmuştum DâyarllT-
maz bır unutkanlıktı Nazıkçe uyardı Çok uzulduğumu
soyledım öyle kı nerdeyse ozur dıleyen o oldu
Elçılık yaşamını anlatan ıkı kıtabı vardır Açıpokursa-
nız, bugun bıle yenıdır
Bu buyuk yurtseverın yası hepımızın yası olsun'
BULMACA
1 2 3 4 5 6 7 8 9SOLDAN SAĞA:
1/ Bır ışın nasıl yurütule- -|
ceğı hakkında, yetkılı
kımselerce alt aşamada- 2
kılere ya da orgutlere ve- 3
nlen bılgı 2/ Bılgıçhk
taslayan kımse Maden-
4
cılıkle ılgılı bır kuruluşu-
muzun sımgesı 3/ Kann
zan ılühabı 4/ Kafkasya
ve tran'ın kuzeybatısında
yaşayan Türk soylu halk
5/ AJfred Hitchcock'un
tanınmış bır filmı Bırya
da daha çok artı ya da ek-
sı elektnk yuklu atomlann ortak
adı 6/ Bır goz rengı Arap erkek-
lennın kefıyelenmn üzenne bağla-
dıklan kahn çember bağ 7/ Bır
ulusun ılk kez yerleştığı ve üzenn-
de devlet kurduğu ulke topraklan
8/ Yasama medıslennın bırleşımle-
nndenherbın "Hayır" anlamın-
da kullanılan soz 9/ Bır noktanın
seçılen bır karşılaştırma yuzeyıne
gore yukseltısı Doku teb
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Iş dunyasında hep ılenye gıtme arzusu ıçinde olan zengın
gençadam İlkel bır sılah 2/Dâhı Sınemada dekorun kurul-
duğu yer 3/ Sarhoş ya da külhanbeyı bağırması Inatçı 4/
Vucuttakı AIDS vırusunu saptamakta kullamlan test Guzel
sanat 5/ Turlu nedenlerle başan gosteremeyen kımse Kımı
goçebe Turk boylannda bırkaç aıleye an çadırdan oluşan top-
luluk 6/ Japonlara ozgu kâğt katlama sanatı 7/ Guvenbk 8/
Tıtan elementının sımgesı Onemlı tanhsel olgu 9/ Buz ustun-
de kaymakta kullanılan bır çeşıt ayakkabı . Bır şeyı unutma-
mak ıçın yaalan kısa yazı
Değerli insan
MAHMUT
DİKERDEM'in
ölümünden derin
üzüntü duyuyor,
ailesine ve Türk halkına
başsağlığı diliyoruz.
CHP
İZMİR İL BAŞKANUĞI