Katalog

SAYFA CUMHURIYET 24EKİM1993PAZAR OLAYLAR VE GORUŞLER 'Vurgun'un anatomisi Yakın tanhımızde gorülmeyen vurgun, soygırn ve rüşvetle yüklü aa bırdönem yaşadık, yaşıyoruz. Balıklar baştan kokuştu. Eşekanlan her yerden soktu ve kokuşmuşlugu yayguılaşürdı Yağdanlıklar kandilde yağ bırakmadılar. SUPHİKARAMAN T anh oğretısı, devletlenn çokûşünu haksızhklann, devlet yonetımlennde rûşvetın yaygınlaşma- sıyla ıbntıb gostenr Roma'nın ve Bızans'ın batışı, Çarlığın \e Habsburg'lann yı- kılışı Osmanb'nın çöküşu yolsuzluk dönemlennın ardından gelmıştır Ro- ma hukukunun gebşmesı, sadece Romah hukuk bılgınlennın varhğı ıle açıklanamaz Toplumsal duzensizlık- lenn yaygınlaşması bırgereksınım ola- rak hukuku da gehştırmıştır Burada soz konusu olan hukukun duzensızlıklere avak uydurması değıl- dır Hukukun ve hukukçunun gorevı, çareler bularak ve uygulamalarla du- zensızhklen önlemek ya da azaltmak- ür Somurgecı Batıh ulkeler varsılbkla- nnı, sureklı duruma getırdıklen dış ekonomık somuru ıle sağladıklan ıçın, ıçte kendı halklannı soyma teknıklen- nı gelıştırememışlerdır Oysa Os- manb'da on altınci yûzyıldan sonra büyûk seferler donemı bıtınce rüşvete dayalj ıç somuru başlamış ve gehşmış- ür Kjsasüredeodereceyaygınlaşnıış- tır kı, unlu şaır Fuzuh'ye, "Sdam ver- dim. rûşvet depdir diye almaddar" dedırtmıştır Osmanlı'da. gelıştınlmesıne olanak olmayan, statık "şer'i" hukuk yuzun- den rüşvet ve yolsuzluklan onlemede devlet çaresız kalmıştır Ancak sadra- zam, vezır ya da yüksek dereceh bır görevhnın başı uçurulunca. şevhulıs- lamdan fetva ahnarak, haksız ıktısap- la edınılmış mallanna el konuluyordu Genelde ruşvetle bırlıkte yaşamak toplumsal bır alışkanlık olmuştu "Devietin malı deniz, yemeven domuz" ve "Balık baştan kokar" deyımlen o zamanlardan kalmadır Cumhunyet dönemıne orerken Genç Tûrkler'den. lttihat Terakki'den ve Ordu'dan gelen ıdealıst aydınlar elınde rûşvetsız bır dûzen kurulmasına çahşıhyordu Bızler çocukluğumuzda bu günlen gorduk Cumhunyetın ılk oğretmenlen bızlere rûşvetın en bu- yuk ahlaksızlık olduğunu so> luyoriar- dı Şımdının türedı teorisyenkri buna da "resmi ideoloji" dıyorîar \e "köşe dönmeciliğT onerenlen ya da "Beniın memunın işini büir" dı>enlen baş tacı edıvorlar 27 Mayıs'm getirdiklerini yıkma Ikıncı Dunya Savaşı'nın darlık, kıt- bk ve karneh dağıüm yıllannda eskı hastalık yeruden kıpırdamaya başladı Çok parüb donemde onleneceğı yerde partızan ıktıdarlarca bu yanlış uygula- maya dayanak yapılarak rüşvet, suı- ıstımal ve yolsuzluklar surduruldu 27 Mayıs 1960, her türlu yolsuzluk- lann tepesıne balyoz gıbı ındı En kü- çuğunden en buyuğune kadar bürok- rasının her basamağında (kademesın- de) rüşvet ve yolsuzluklann onu kesıldı "Mal beyanı", "Yergüerin açıklanması" gıbı. yolsuzluklan onle- yıa yasalar çıkanldı Vergı düzenle- melen ıle az gebrbler korundu Devlet Planlama Örgütü kurularak kavnak- lann harcanmasında savurganlık on- lendı Basın İlan Kurumu oluşturula- rak. basın "besleme basın" olmaktan anndınldı 212 sayılı "Basın Çalışanla- rmı Komma" yasası çıkanlarak ozgur basının gebşmesı sağlandı Butun bu onlemlerle 1961 Anayasası sosyal ve hukuk devletının altyapısı oluşturulu- yordu Ne v ar kı 27 Mayıs sonrası basını ız- lenecek olursa gorulecektır kı, ülkede egemen guçler parababalan ve bunla- nn ışbırlıkçısı bır kısım gencı basın 27 Mayıs'ın bu onlemlenne karşı çıkmış- lardır Halkın "plan değil, pilav istedi- ğj" soylenmışur En çok da mal beya- nına. vergılenn açıklanmasına karşı çıkılmıştır Bunlann ekonomık ozgur- luğe, kutsal mulkıyet hakkına karşı ve komunızme açılan kapı olduğu sov- lenmışür Hıçbır 27 Mayıs çının, bu donemde görev alan hıç kımsenın bır şaıbe, bır suustımal savı ılen sunıleme- mıştır 27 Mayıs ın oluşturduğu terte- mız ortam sayesınde, 1980'e kadar 20 yıl boyunca, daha sonra gelen burok- ratlar da, pohtıkacılar da buyuk olçek- lı soygun, vurgun ve rûşvetın kahra- manı olamamıştır 27 Mayıs'tan hıç kımseye kotü ornek kalmamıştır Oysa 12 Eylul 1980'den sonra gorul- du kı soygun. vurgun ve rüşvet yonun- den ulke gıderek hızlanan bır yangın yenne döndu 27 Mayıs sonrasından çok farkb bıçımde gebşen bu durumun elbette 12 Eylul e ıbşkın nedenlen var- dır Bır kjsım Konsey üyelen askerbkten ayırdıklan çocuklanna haksız yuksek kredıler aldırmışlardır Çok buyuk be- delle daıre ve daıreler sahıbı olmuşlar- dır Bu kışılerden bınsının, yaygınla- şan yolsuzluklan yanında, dunyanın en zengın on generabnden bınsı oldu- ğu dış basında yazılmıştır Fener- bahçe'de yasalar delınerek yukseltılen apartmanlarda hangı gorevbler hıbe, mını mınıak küçuk bedellerle daıre sa- hıbı olmuşlardır9 Bankerbk olayında emeklılenn, dullann, dar gelırblenn paralan batarken sorumlu vonetıcıle- nn paralan kımlenn aracılığı ıle ve nasıl kurtanlmıştır0 Hatta hangı unlu babalar hangı sıkıyonetım komutan- lannın paralannın kurtanlmasında devlete yardımcı olmuşlardır'' Bunlan ve benzer pek çok olayı halkımız gor- muş ve yaşamıştır Turk halkı genelde ve büyuk olçude asker ocağından yetışen evlatlanna guvenmışür 12 Eylul uvgulamalann- dan sonra bu guven sarsılmıştır "Er- demde örnek olma"nın yennı "kötû ömelderle öncülük vapmak" almıştır Yağmada görülmemiş dönem Kotu orneklerle oncülukten sonra 1983"te başlayan donemde serbest pı- yasa ekonomısı, ozel gınşımcılık ılke- len arkasına sığınılarak soygunda ve vurgunda doruklar (şahıkalar) yaratıl- mıştır Hukümet kararnamelen ıle ıh- racatta vergi iadesi olarak mılyonlar ve mılyarlar küçük ış sahıplennden bu- yuklere transfer edılmıştır Hayaü ih- racat'larla yağmada ve ahlaksızbkta gorulmemış rekorlar kırümıştır Du- ğun hedıyelennde, evlatlara, damatla- ra buükler açıhrkan mılyarlar toplan- mıştır Papatyalar, bakan vakınlan ya da nufuzlu polıükaalar ebyle elde edı- len kredılerde abnan komısyonlar dıl- lere destan olmuştur Bırkaç yuz kışı- nın katılımı ıle sık sık venlen paıtı yemeklennde harcanan yuz mılyonlar hangı değırmenın suyundan elde edıl- mıştır'' Emeğın değennın gen plana ıüldığı bugunku uygulamada ancak ıç paza- nn ve hazınenın soyulması ıle sermaye bınkımıne gıdılmeİctedır Parülerde sı- yaset yapmak buyuk paralan gerektır- mektedır Mılletvekıb olabılmenın ekonomık bedelı soygun ve vurgunu koruklemış, hatta baa kez mafya ıle ıbşkıyı gerektınruş ve durust ınsanlan polıtıka dışı bırakıruştır Yakın tanhımızde görulmeyen vur- gun, soygun ve ruşvetle yuklu aa bır dönem yaşadık, yaşıyoruz Balıklar baştan kokuştu Eşekanlan her yer- den soktu ve kokuşmuşlugu yaygın- laştırdı Yağdanlıklar kandilde yağ bırakmadılar Kuşkusuz İSKI olayı ve benzerlen kırlı ve utanç vencı ruşvet olaylandır Kokuşmuş, yozlaşünlmış duzenın so- nuçlandır Fakat devlet ebyle son on yılda yapılan "vurgun"nun anatomisi ıçınde devede kulak kalmaktadır De- mokrasıyı yaşatmak ısüyenler artık aydınlan ızlemeyı bırakıp vurgunlan ızlemenın. bu yolda yapılmış rezaletle- n ortaya çıkarmanın yollannı arama- lıdırlar Gereklı onlemlen almabdır- lar ARADABIR Prof.Dr. DEMİR ÎNAN HÜ Müh. Fak. Fizik Müh. Böl. Bilim Adamlarımız ve Dış Olkeler... Unıversıtelerımız bugunlerde açıldı Açılışlara giden bazı pohtıkacılar bır mujde verır gıbı yenı kurulan unı- versıtelerın eğıtım elemanı sorununu çozmede bulduk- ları bıryoluaçıkladılar Yurtdışınabındolayındaoğrencı gondererek yuksek lısans ve doktora yaptırılacakmış Sayın Başbakan da eylul ayında televızyondan yaptığı konuşmada aynı konuyu dıle getırdı, hem de unıversıte- den geldığını ve unıversıtenın sorunlarını lyı bıldığını soyleyerek 1 Ilk bakışta kamuoyuna hos gelen bu uygulamanın unıversıtelerımız ıçın aşağılayıcı bır durum olduğu goru- şundeyım Ozellıkle, unıversıtede en ust akademık du- zeye değın yukselmış ve ardından Başbakan olmuş bır kışının, bu uygulamayı bır mujde havası ıçınde sunması benı fazlasıyla uzdu Demek kı unıversıtelerımızın ola- nakları ve unıversıte kadrosu yenı unıversıte elemanla- nmızı yetıştıremeyecek denlı yetersız, yeteneksız, bece- nksızdır bunun ıçın de dış ulkelerde unıversıte elemanı yetıştırme durumunda kalıyoruz Bır atasozumuz vardır Taşıma suyla değırmen don- mez 1 Turkıye Cumhurıyetı nın ılk kuruluş donemınde buna benzer uygulamalar çeşıtlı alanlar ıçın yapılmıştır O gunlerde bu bır zorunluluktur yenı doğmuş Cumhun- yet e bır ıvmevermek ıçın kaçımlmazdır Çünku gerçek- ten yenı kuşakları yetıştırecek kadrolar ve olanaklar çok kısıtlıdır Ama aradan yetmış yıl geçmıştır ve Turkıye çok yol almıştır Bugun artık kokleşmış unıversıtelerımız ve yetışmış unıversıte kadrolarımız vardır Istenırse ve ola- nak sağlanırsa yenı elemanların buyuk çoğunluğunun yetışmesınde bunlardan kolayca yararlanılabılır Neden bu yone gıtmıyoruz 7 Unıversıtenın temel ışlevı -bana gore- araştırmadır, yenı duşunceler yenı yontemler bılgı vedeneyımbırıkı- mı, araştırma sonucu ortaya çıkar Araştırma ıse unıver- sıtede -yıne bana gore- yetışkın kuşaktakılerın bılgı ve deneyım bırıkımıyle, onların gozetımınde ve denetımın- de genç kuşaklarla yurutulur Boylece, bır yandan yenı kuşaklar yetışırken, dığer yandan unıversıte temel ışle- vını gormuş olur Bu arada genç kuşaklar unıversıtenın yetışkın kuşakları durumuna gelırler ve bayrak yarışını surdururler Ne yazık kı unıversıtenın bu temel ışlevı ulkemızde gı- derek unutulmaktadır Unıversıtelerımız, yoğun oğrencı baskısı altında sadece bırer yuksekokul durumuna gel- mıştır neredeyse Unıversıte uyelerıne venlen paranın çekıcı ve yeterlı olmaması sonucu lyı nıtelıktekı oğrencı- lerı unıversıte kadrosuna çekememe gerçeğı yanında bugunku kadrolarm da ek ders ucretlerıyle, lısans eğıtı- mıne fazlasıyla yoneltılmelerı ıle bu sonuca ulasılmıştır Gunduz ve gece derslen ıle yuklu bır oğretım uyesın- den araştırmaya zaman ayırmasını çağdaş araştırma- nın ıçınde olmasını nasıl bekleyebılırsınız? Ayrıca, araş- tırmaya yonelmenın de hıçbır çekıcı yanı kalmamıştır ^Araştırma ıçın ayrılan parasal olanaklar fazlasıyla kısıt- "lıdır Araştırma yapan öğretım uyesı ıçın ek ders ucretı gıbı bır çekıcılık de yoktur Bu olumsuz koşullar altında araştırmaya yonelen bır öğretım uyesının tek karşılaştı- ğı şey, zorluktur Bunun sonucu olarak da unıversıtele- rımızde ortaoğretım gıbı yuksekoğretım yapılmakta ancak bellı akademık dereceler almak ıçın zorakı bır ıkı araştırma çalışması yapılabılmektedır, neredeyse an- garya olarak Sonuç olarak unıversıtelerımız bırer okul olmuştur, unıversıtelerımızde araştırma neredeyse unutulmak uzeredır Yukarıda kısaca ozetlemeye çalıştığım durumu, unı- versıteden yetışmış bır Başbakan'ın bılmemesı olanak- sızdır Ünıversıteden yetışmış, sonradan polıtıkaya atıl- mış bır kışının başbakan olması bız unıversıtelıler ıçın ele zor geçecek bır fırsattır Benım beklentım unıversı- tenın temel ışlevını arttırmak ıçın ortaya çıkan bu fırsat- tan yararlanarak yenı unıversıtelere eleman yetıştırme- de, kendı ulkemız unıversıtelerıne olanak sağlanması gorüşune ağırlık verılmesıdır Kaldı kı, bugun yurtdışı olarak gozumuzde buyuttuğumuz durum da değışmış- tır Bırçok Batılı ulke, artık bu konuyu para kazanmak ve kulturlerını satmak ıçın neredeyse bır turızm gelırı duru- muna getırmıştır Yurtdışındakı her unıversıte, bızımkı- lerden daha lyı, daha ustun değıldır Bunun yanında ulkemız koşullarında yetışen oğrencı- ler, yurtdışı koşullarında yetışen oğrencılerle kıyaslan- dığında ulkemız koşullarında bılım yapmanın ne demek olduğunu bıldıklerı ıçın unıversıte elemanı olduklarında daha başarılı olmaktadırlar Sayın Başbakan'a onerıyorum yurtdışında bır oğren- cı ıçın harcanacak para ıle ben en azından ıkı oğrencı yetıştırmekısteğındeyım Hem de yurtdışında yetısecek- lerın ortalamasmdan daha lyı duzeyde TARTIŞMA 'Demokratik diktatör!' 1 991yıb ortalannda, Sovyetler Bırbğı'ndek] asken darbe gınşımı, tum dunyada olduğu gıbı, ulkemızde de genış yankılar uyandırmış, darbe gınşımının ve başansızbğının nedenlen hakkında, o gunlerde, çeşıtb duşunceler ılen surülmüş ve farklı yorumlar yapıhnıştı Bu arada, darbeye karşı olanlann yanında, darbeye sempaüyle bakanlar ve darbe karşısında başlangıçta sessız kalanlar bılc Rusya Federasyonu Başkanı Boris Yeltsiıı'ın darbe sırasındakı tutumunun ovgüye değer olduğu goruşunde bırleşmışlerdır Gerek dünya, gerekseTurk kamuoyunda Bons Yeltsın "demokrasi direnişiniıı sembolü" yapılarak "kahraman" ılan edılmıştı Kanımca Bons Yeltsın'ın darbe gınşımı karşısındakı tavn hem dünyada hem de ulkemızde fazlaca abartılmıştı Asbnda, darbenın başansızbğı Yeltsın'ın tutumvından değıl, darbecılenn mançsız, plansız, koordınesız ve darbe sırasındakı gevşek tutumlanndan kaynaklanmışü Sovyet ordusu subaylannın Batı'da olduğu gıbı, personeb yönetmek ve ınsıyatıfı almak ıçın değıl, emırlere harfi>en uymak ıçın eğıtıbruş obnalan da darbenın başansızbğının bır başka nedenı olmuştu Bunun yanında, darbecıler glasnost (açıklık) ve perestroyka (yenıden yapılanma) ıle Rus halkında yavaş yavaş meydana gelen bıreysel ve toplumsal değışmeyı de gorememışlerdı Darbeyı onceden bılen, başansız olacağını da anlayan ve halka şınn gorünmek ıçın popuhst -halkçı- bır davranış sergıleyen Yeltsın'ın dığer tanklann guvencesmde. bır tank uzenne çıkarak halka "direniş ve "genel grev" çağnsmda bulunmasırun "demokratik ve kahranıanca bır dav ranış olarak nıtelendınbnesı, başta da değındığım gıbı fazlaca abartıb bırdeğerlendırmeydı Bence, darbecılere karşı Rus halkını yonlendıren Yeltsın değıl, aksıne Yeltsın'ı darbealere karşı yureklendıren Rus halkı olmuştu Şımdı ne oluyor 9 İkı yıl once "demokrasidirenişinin sembolü" olarak gostenlen Bons Yeltsın, mevcut Rus yasalanna aykın olarak, demokratık bır kunım olan parlamentoyu feshedıyor ve parlamentonun buyük bır halk desteğının temsılası olan "yasama kuvvetini" yok sayıyor Bununla da kabnıyor, parlamento bınasının etrafını tanklarla çevınyor, bınanın elektnk ve suyunu da keserek ıçendekı halk temsılalennı tehdıtedıyor Dırenışdevam edınce de -belkı dunyada ılk kez parlamento bınasını topa tutuyor Bembeyaz bınanın cephesı ıle bırbkte demokrası dekaranyor Yeltsın'ın bu davramşı, pobtıkanın ükandığı yerde, asken darbelenn haklıbğını mı gostenyor acaba 9 Yoksa demokrasının daha bıbnmeyen yanlan mı var 9 Ikı yıl önce. darbecılere karşı Yeltsın'ın yanında yer alan Amerika ve Batı -ve bu arada ıç ve dış pohtıkalannı Amenka ve Bau'nın yonlendırmelenne göre duzenleyen dığer ulkeler- bu kez de darbecıleın yanında yerahyor Demokrasıyı kendı çıkarlanna gore yorumlayan ülkeler ve kışıler Yeltsın'ın bu antı-demokraük tavnnı "demokratik darbe" olarak nıtebyor ve Yeltsın'ne ıkı yıl once vakıştırdıklan "demokrasi kahramanı" nıtelemesını tekrarbyorlar Şu gerçek bır kez daha ortava çıkı> or kı demokrasıyı ve ılkelennı bebrleyen, demokrasının kendı oz değerlen değıl, Amenka ve Batı'nın asken ve ekonomık gucudur Neyın demokrası olduğuna neyın obnadığına karar veren bu güçtür Amenka ve Baü, Yeltsın'e guvenerek Rusya'ya açtığı kredılenn, yaptığı yaünmlann ayan olmasını ıstemedığınden. Yeltsın'ın gelecektekı tutumunu da "demokratik diktatöriük!" olarak yorumlamaktan çekınmeyecektır Ikı yıl once, demokrasının güzel değerlennın yaşamını renklendıreceğı. kendısını ekonomık refah ve mutluluğa kavuşturacağı umudu ıle asken darbeye karşı çıkan Rus halkı ıse bugun, eskı ve yenı arasında bocalayarak. benzer bır darbeyı televızyon seyırcısı gıbı ızlemektedır tlgısızve tepkısız Dr. Şerafettin Yamaner Azeri-Enneni savaşıovyet Imparatorluğu, beklenmedık bır kararla dağıbnca. bu ımparatorluğu oluşturan cemaatler, bırer dev let kurdular Bunlann arasında, Doğu sınırlanmızda komşulanmız olan Ermenistan ve Azerbaycan da v ar Aralannda ıhtılaf konusu olan Karabağ yüzunden Ermenıler savaş başlattılar Azenler, yenıldı denecek kadar genledıler Yardımedınız feryatlankopan>orlar Bızde eskı gunlere aıt mezalım anılan hortlarken. savaş çıkaralannın vavevlalan muhalefetın ıktıdara gelmek ıçın ızledvğı polıtık o^nlar Turk kamuovunudenndenetkıledı ve sıcak bır mudahale korkusu gündeme gırdı Sıcak bır mudahale olasılığı var mr'Evetvar Hukumet kamunun tazyıkıne, muhalefetın korpolıtıkasına davanamavabılır Onunıçın > urtta sulh cihanda sulh prensıbıne 70 vıldır bağlı kalan Turkıye Cumhunyetı dev letı a>nbp>olunu şaşırabıbr Buna engel olabılmek ıçın duygusalbktan uzak ve sennkanbbkla konuya yaklaşmak gerekır Azenlere yardım edebm derken postumuzu deldırmek, hatta kaybetmek tehlıkesı var Azenler yakınımız ama, Rus ve Sovyet egemenlığı ıle petrollennden gelen kuçuk payın sağladığı refahak, onlann ulusal duyarbklannı zayıflatmış gorunu>or Ordulan >ok denecek kadar zavıf Ermenılerdenkaçıvorlar da ıçerde aslan kesılıyorlar Ozerkbgı bılek gucuyle. yurek peklığıvlebızzat kazanabıleceklenm, bunun ıçın ozven gereküğını duşunemı>orlar Bugununcıbz ruble gelınnı, yannın dolanna tercıh eder gıbıler Guzel sanatlarda gelışmışler. ama ozerk olabılmenın vollannı sdğlayacak bılgı ve betenden yoksunıyıınsanlar Bugun buyuk bır çoğunlukla seçtıklen başkanlannı, yann daha bu>uk bır çoğunlukla terk edebılecek kadar kararsızlar Ulusal duzev de çok eksığı olan Azenlere sıcak bır mudahale ıle buyuk bır nsk altına gırmış obnazmıyız9 Ermenıler, hayallenndekı buyuk devlet olma peşınde Tıpkı Yunanblann megalo idea saplantısı gıbı Her ıkısı de Osmanlı Turklen ıle başa cıkabılmek ıçın Batılılann yuruttuklen abartıb bır senaryodan kok alıyor Bu yuzden Ermenıler, Azenlerden çok once mılbyetçı olmuş, savaş teknıkve taktıklennı oğrenıp ordu kurmuşlardır Bu>engılen normaldır Ermenılenn arkasında, dunku duşmanımız olan atom sılahlı Rus ordusu var Bu sıcak müdahaleye katılırsak yok oluruz Dayanabılmek ıçın atom sılahlı ortak bulmamızlaam Jeopolıtık konumumuz nedenıyle dunyanın bellı başlı tıcaret >ollanndan bınnın uzenndeyız Hıçbır mıllet. olağanustu guçlenmemızı ıstemez Ruslara karşı yardıma koşmaz Tek çıkar yol eskı duşmanbklan unutup mumkunse dostluğa çevırmek, savaştan kaçınmak, uluslararası tıcaretı engellememektır Bu da uzun zaman ısteyen çetın bır yoldur Av nca. hıç kımse tehlıkesı olmadıkça savaşmava vanaşmayabıbr Boşnakve Kıbnsolavlan bunun acı ve çarpıcı orneklenyledoludur Boyle duşununce, hukumetımızın v e Dışişleri Bakanlığımızın temkınlı hareketını. bılgısızhklenne ve becenksızlıklenne değıl ola> lan ı> ı değerlendırdıklerıne hukmetmemızgerekıyor Içerde kamuovunun ve muhalefetın v ave> lalanna kulaklannı tık'ayan sorumlulan ıçtenlıklekutlanz KADRİVERSEL PENCERE Yûrek ÇatallaşiPken... Lıce Tabur komutanlığının bahçesı. Gunlerden cuma. öğlevaktı Ezan okundu okunacak Tuğgeneral Bahtiyar Aydın, bahçede subaylara emir vetalımatvermektedır ^j Bahçeateş altında Erler uyarırlar - Komutanımyat Demeye kalmadan general emır subayıyla bırlıkte ya- ralanır, hastaneye kaldırılırken yolda olur, PKK ılk kez bır generalı şehıt etmış olur • Irtsan gazete okurken duşüncelere dalıyor, Lıce'yı hıç gormedım, ama on bınt aşkın nüfusuyla koca bır ılçe merkezı değıl mı' Gupegunduz Tabur komutanlığı yay- lım ateşı altına alınabılıyorsa bunun anlamı ne' General nasıl vurulmuş' Kımısı "bır evden açılan ateşle" dıyor, kımısı "çevre- dekı tepelerden atılan bır kurşunla " dıyor, soru boşlukta sallanıyor General ateş altında nasıl ayakta duruyor? ozellıkle mı, yoksa bılınçsızlıkle mı' Bırıncı Dunya Savaşı nda Irak'takı Osmanlı Ordusu Komutanı Muşır GoJç Paşa, duşman ateşı altında ayakta dolaşır, bızımkıler de parmak ısırırlarmış - Neyureklıasker' Oysa Golç Paşa, umarsız bır hastalığatutulmuş, ıster- mış kı cephede bır kurşunla bu dunyaya veda etsın, as- ker gıbı otekı dunyaya goçsun General Bahtiyar Aydın, çevredekı asken ve subayı yureklendırmek ıçın mı bıle bıle ayakta hedef oluşturu- yordu' Yoksa bır anlık dalgınlığma mı kurban oldu' • Bır orgut kı kadınlan, çocukları, kundaktakı bebelen gozunu kırpmadan katleder Bır orgut kı bu katlıamı bır teror polıtıkası olarak bılınç- le uygular Insanlığa ne soyleyebılır' Dıyebılırkı - Öldurduklerım davaya ıhanet edıyorlardı, TC'nın yanında yer alıyorlardı Kundaktakı bebeTC'yı ne bılır' Beş yaşındakı çocuk, genç anne ve yaşlı nınenın TC- den ne haberı, ne sorumu olabılır' Hıçbır amaç, hedef, ıdeolojı doktrın ve ınanç, çocukla- rı, kadınlan, bebelen, masum ınsanlan oldurmenın oz- runu yaratamaz, çocuklara kıyan bır orgutun savunma- sını, ınsanlığın kuruluşundan bu yana kımse yapama- mıştır, soykırım kadar ağır bır suçtur bu • Yargısız ınfazlara karşı çıkıyoruz, devlet terörünu kını- yoruz, PKK vahşetını kım kınayacak' Neden sozde ay- dın geçınen kımılerı bu konuda susuyorlar' Dar mıllıyetçılık ınsanların gozlerını korleştırıyor, ben- lıklerını canavarlaştırıyor, yureklerını nasırlaştırıyor; kın ve ıntıkam duyguları, pençesıne geçırdığı ınsanı ınsan- lıktan çıkarıyor vahşı yaratığa donuşturüyor Kafa kâğıdının bu sureçte bır onemı yoktur, her soy- dan canavar yetışebılır Sankı gorunmez bır el, Anadolu da canavar yetıştir- mek ıçın bu topraklara tohumlar saçıyor Yureğımız çatallaşıyor Kın ekıyoruz Duşmanlık bıçıyoruz Cana kıyıyoruz Daha konuşmayı oğrenmeden oldurulen bebenın ağzı var dılı yok sanmayın En buyuk savcı odur i f Sevgılı oğlumuz ve kardeşımız GOKHAN SUBAŞAT'ı Özlemle, sevgıyle anıyoruz. Annesâ, babası ve kardeşleri YAYINfLARI JOSEPHINE HART OLESIYE Turkçesı: Nıhal Yeğınobalı roman / 50 000 lıra Irlandalı yazar Josephıne Hart'ın ılk romanı olan Olesıye (Damage) şu cumleyle başlar: "İçi- mızde de bır ulke vardır, bır ruh coğraiyası; ya- şadığımız surece bunun sınırlarını arar duru- ruz " Romanın. elh yaşında bır doktor olan kah- ramanının ağzından anlatılan oykusu bır 'ero- tık saplantı' Guzel karısı, yeteneklı oğlu, ıyı yureklı kızıyla bırlıkte yaşayan doktorun du- zenlı sakın ve puruzsuz hayatı, oğlunun nışan- lısı Anna ıle tanıştığı andan ıtıbaren değışır ve muthış bır hasar'a ugrar Kendı deyımıyle ar- tık ruhunu yıtırmıştır Erotık ve duygusal sap- lantısı onu adım adım felâketlı sona yaklaştı- rır Buyuk yonetmen Louıs Malle tarafından si- nemaya uyarlanan romanın fılmı ABD'de yer sarsantısı etkısı yarattı. Şimdı ulkemızde gos- terıme gırıyor CANYAYlNLARl/BâbıâlıCad No 19Kat2,34410Cağalof u.lstanbul YOLKESENIRMAK HıfzıV.VeUdedeoğlu 4bası30000(KD\ıgnde) Çağdaş Yaunlan Turkoıagı Cad 39-41 Cagaloğlu-İstanbul Ödetneli gönderilmez