19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
KİM1993ÇARŞAMBA • • • * CUMHURİYET SAYFA HABERLEREN DEV AMI 17 akanlar Kurulu toplandı <bn kesintilerinde oizde 50 indirinı 1 ^3 ek bütçesı ile 1994 mali yılı bütçe tasansını îMM'ye gönderen Bakanlar Kurulu, Tasarruflan Teşvik mtile Konut Edindirme Fonu kesintilerininin yan yanya dirlmesini kararlaştırdı. Çıller. Bayındırlık Bakanı urnbaracıbaşı'nın ödenek arttınmı önerisini reddetti. AMCARA (Cumhuriyet Bö- su) • Bakanlar Kurulu. 1993 . biuçesı ıle 1994 mali yılı büt- 1 tasansını TBMM'ye gönder- . Bakanlar Kurulu. Tasarruf- n Teşvık Fonu ile Konut dindirme Fonu kesinülerinin iizde 50 oranında indirilmesinı arariaştırdı. Başbakan. Tansu Çiller. Ba- ındırlık ve İskân Bakanı Onur Lumbaracıbaşı'nın otoyol yapı- ;ıına yeterli ödenek aynlma- nasını eleştirmesi üzerine. va- andaşlann otoyollann bilme- nesinden değil. işsizlıkten ikâyet ettığini söyledi. 1994 yı- ında gebr amıncı \e ıstihdam ^aratıcı yatınmlara ağırlık \en- eceğinı kaydeden Çıller. Kum- öaracıbaşı'nın ödenek arttınmı ısteminı. "Otoyol yatırunlan bu kriterlere uymuyor" diyerek ge- ri çevirdi. Başbakan Çıller. Tu- rizm Bakaru Abdülkadir Ateş'ın ödenek artunmı ısteminı kabul ederek Malıye Bakanı İsmet Attila'ya. "Turizm için istenen miktan karşdaym" talimatını verdı. Bakanlar Kurulu toplanu- sında. 1993 yıh ek bütçesi ile 1994 malı yılı bütçe tasansı ve yatınm programı ele alındı. Yaklaşık 2,5 saat süren toplantı sonrasında Devlet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Yıldınm Ak- runa. "94 yılı bütçesinde, bütçe açığım kapatnvaya yönelik, ta- sarruf tedbirterine ağırlık verici, geltrleri arttıncı ördemler ön pla- na alınnuştır*' dedi Aktuna. ta- sanyla büyüme hınnın düşü- rülmesının hedeflendiğinı söy- ledi. Bugün gerçekleştireceği basın toplantısında bütçe yasa tasanlannı kamuoyuna açıkla- yacağını kaydeden Malıye Ba- kanı İsmet Attıla da 94 yılı bütçesını "Kendi iç dinamikleri içinde gerçekçi bir bütçe" ola- rak rüteledı. Halk işsizliktenşikâyetçi Toplantıda Bayındırlık ve İs- kân Bakanı Kumbaracıbaşı, Ka- rayollan Genel Müdürlüğü büt- çesınin kısılmasından yakındı ve k j d l U tedi Başbakan Çıller'ın ise Ba- yındırlık Bakanı"nın elestinleri- ne. "Halk neden şikâyet ediyor. Otoyollar bitirilemediği için tni? Hayır, işsizlikten şikâyet ediyor. O zaman ne y apacağız? Gelir art- tıncı, istihdam yaratıcı yahnmlar yapacağa. Otoyol yatınrolan bu kriteriere uymuyor" diyerek kar- şılık verdı. İşsızhk sigonasının uygulamaya geçinlebılmesi için Tasarrufu Teşvik Fonu \e Konut Edindirme Fonu oranlannda yüzde 50 indinm yapılmasının kabul edildiğı toplantıda Başba- kan Çiller. işsizlik sigortası yasa- sının TBMM'den 'imrttaka" çıkartılacağıru ifade etti. Bakan- lar Kurulu karanyla. Tasarrufu Teşvik Fonu oraru yüzde 4'ten 2'- ye, Konut Edindirme Fonu ise yüzde 6'dan yüzde 3'e düşürüldü. Çiller turizme bonkör Kumbaracıbaşı'nın Karayol- lan Genel Müdürlüğü için ode- nek artunmı istemini reddeden Başbakan Çiller. Turizm Bakanı Abdülkadir Ateş'e ise "bonkör" da\Tandı. Çiller. 4 trilyon lira tek- lif ettığı halde kendisine 1.7 tril- yon liralık ödenek aynlmasından yakınan Ateş'in. istediği miktann verilmesi için Maliye Bakam'na talımat verdi. Tunzm sektörü- nün ıstihdam ve gelir arttıncı özelliğe sahıp olduğunu vurgula- yan Çiller. fonlardan aktanm yaparak ya da yeni kaynaklar ya- raıarak turizm yatınmlanna her türlü desteğin verilmesıni ıstedı. Bakanlar Kurulu toplantısın- da. Başbakan Yardımcısı Murat Karayatçın'ın bütçe gehrleri, açığı \e giderlenne ılışkın sorulannı da Başbakan Tansu Çıller yanıtladı \e Karayalçın'aekonomik konu- larda bilgı verdi. Çiller'ın. eğitim. sağlık, enerjı ve çevre yatınmlan- na. dığer kalemlere oranla daha yüksek ödenek aynldığını anlat- ması üzenne. Karayalçın söz ala- rak. sosyal devlet anlayışının gereği olarak bu alanlara ağırlık \enlmesmden duyduğu memnu- nıyetı ıfadeettı. Bakanlar Kurulu toplantısı bı- timindeTBMM'deİSKÎskanda- lıyla ılgıli araştırma önergesinın kabul edildiği haberi. Başbakan- lık'ta heyecan yarattı. Haben Hükümet Sözcüsü Yıldınm Ak- tuna gazetecılere. "Biliyor musu- nuz Meclis'te ne oldu? İSKİ ile ilgili araştırma önergesi kabul edildi" diyerek duyurdu. Ak- tuna"nın bu açıklamasından önce Başbakanlık'tan aynlan Çalışma ve Sosyal Guvenlik Bakanı Meh- met Moğultay ve Necmetthı Cev- heri'mn Başbakanlığa geri dön- duklen göruldu. Bakanlar Kurulu sonrasında aralannda Moğulıay, Kumbara- cıbaşı. Mehmet Kahraman ve İb- rahim Tez'm de bulunduğu bır gnıp SHP lı _hakamn. Karayal- çın'ın odasında bır araya geldiği öğrenildi Yaklaşık 1.5 saat süren toplantı sonrasında Başbakan- lık'tan aynlırken gazetecilerin sorulannı yanıtlayan Çalışma ve Sosyal Guvenlik Bakanı Moğul- tay. "Yargıya inrikal etmiş bir olayı Meclis de araştırmak isnvor. Gayet doğaldır. Mahkemede gö- ruşiilduğiı gibi. TBMM'de de gö- rüşiilsün. Ce/a >ereıt yargıdır. Bunun nesini Saym Karayalçın fle göriişeyim"' diyerek. toplantının 1SKI olayıyla bağlantısı ohnadı- ğım söyledi. • 4» Ozelleştirme mimarları • Baştarafi 1. Sayfada yu dinlemeye gelen çok sayıda işadamı ve bankacı konuşmacı- lardan Türkiye'ye yönelik me- saj vermesini boşuna bekledı- ler. Toplantının acılık konuş- masını yapan Halıs Komili. özelleştitmenin zorunlu oldu- ğunu tekrarlayarak. hükümete şu uyanda bulundu: "Bize göre özelleştırme bir is- tikrarprogramıyla%ebirsanayı stratejisıyle ihşkılendırilmek zo- rundadır. Sansasyonel ve ko- laycı çözümler. özelleştırme dosyasını bir daha açılmamak üzere kapatabilır. Programla il- gili bir konsensus sağlanması ve kamuoyu desleği. özelleştirme- nin en önemli ana hatlandır." Ülkelerinde özelleştirme uy- gulamalannı yürütmekten bi- rinci derecede sorumlu yöneti- ciler daha çok kendi modelleri- ni anlatmakla yetindıler. Şu anda Şili Hürriyet ve Kalkmma Enstitüsü Yönetim Kurulu Üyeliği yapan Hernan Büchi, Türkıye"de yüzde 60-7 0 enflasyon gibı sorunlann yanı- nda fırsatlar da bulunduğunu söyledi. Buchı.""Avrupa"ya çok yakınsmız. özel sektorünüz çok iyi durumda. Aktif btr ekono- mınız var. Sorunlann üstesin- OLAYLARIN ABDENDAKI GERÇEK • Baştarafi l. Sayfada vizyon tşı tam bir orman ya- sasınm keşmekeşine donüş- müştür. Bu kargaşanın önü- ne geçebilecek bir ku\wet de ufukta görünmuyor. Televızyon, tekelleşen medyanın bir parçasıdır: ge- mi azıya almış, bır at gibi ne- reye koştuğunu bilmeden dörtnalagidıyor. Meclis Başkanlığı na 21 Haziran 1993te gondenlen ASTS'nin kabulüne ilışkin ya- TÜRKtYE'DE D0NYAOA Matoorotoil 0«nal MO»rt4a'nd«n ahnan bHgly* gAn, yurdun kuz*y fc butuBu. Doflu Kır>a<ntt II» Po»ı Anadotu'nun taj- m « « M y^murtu, SWtl ywMr az buhıBu y» «ç* gaçacak. Rte- g v , kuzvy v» bak y«nt»rt»n lwM. f* mn ort» taıw«M —otik. Oa- nUKrimlad* rOzgv. Eg« v» Mwnvvm'd* yılte v» poyna, «MU <»*• nmw»ı««a» gûnfc\km v fcOTyWn 2-4 tuvvand^ ı—B» 4-16 d»- mz mm tala Macak. Van OöM'nd* hm«. az buMhı va apık g«ç*o*İL Edkn* Enurum Kn Konya Tntasn AfeK Cmar* tondrı MadrM M0n*ı CMo Pvia Y O ' Y «' Y U1 Y»' AS11 Y14 AS4 Y 9' Y 1S BZ1 Y2»' Y 7' Y 17' Y »' Y15' 623 A 37 1Z! YH Yaömurtu ıBuluUu Stali $ Guneşli § Bütçedegörüş aynbkları • Baştarafi 1. Sayfada görevlendirerek "Bötçe denge- leri üzerinde su yüzüne çıkan gö- rüş ayrüıklannuı giderilmesini istediği" öerenıldi. Maliye " Bakanlığı. DPT. HDTM ve Merkez Bankası üst düzey yetkilıleri ıle Çiller'in başdanışmanlan. önceki gece ve dün bir araya gelerek bütçe rakamlan üzennde 'uzlaşma arayışTna girdiler. 'Bütçe den- gelerinin gerçeği yansıtmadığ)- na' dikkat çeken bazı üst düzey bürokratlann görüşleri. Maliye Bakanlığı ile DPT yönetimınce kabul görrnedi. Cumhuriyet'e bilgi veren kaynaklar. 'YPK'da ele alınan bütçe rakamlannın. "yanlış *ar- sayımlara' dayandığına işaret ettiler. Başbakan Çıller'e yakın bir kaynak. YPK toplantılan- nda şekillendırilen 1994 bütçesi üzerinde. Cumhuriyete şu bıl- gılen verdi: "Lykusuz bir gece geçirmiş olmamua rağmen bütçe denge- lerini tam olarak sağlayamadık. Daha doğnısu bütçede bir dertge gözüküyor. ama o gerçeği tam olarak \ansitmivor. Bir kere sosyal gü>enlik kuruluşlarının 1994 yılını açıksız kapatacakla- rı varsayılıyor. Bu yanlışbir >ar- sayım, 1994'te mutlaka devlete buradan bir ek yük gelecek. Ay- nı durum personel harcamaları için de söz konusu. Rakam kesin olarak 263 trilyon lira düzeyinde tutulamayacak. bunu aşacaktır. İç borç bilançosunda ise dunım gerçekten yürekltr acısı. İç borç toplamı. üzerinde mutabakat yok. KİT açıklan düşük gözü- küyor, mahalli idarelerin hiç açı- ğı gözükmüyor. Dolayısıyİa şu anda 216 trilyon lira olarak gö- züken iç borç stokuna, bu iki gruptan 40 trily on lira dolay ında bir ilave olacaktır. Özelleştırme gehrlennın de yanlış varsayımlara dayanarak belirlendiğine dikkat' çeken kaynaklar şöyle devam ettiler: "Özelleştirmenin ise 30 tril- yon lira gelir getireceği >arsa>ıl- dı. Oysa tam tersine, özelleştir- meye para lazım. Özelleştirile- cek dediğimiz kuruluşların borç yükümlülükleri ile personel çı- 1 9 9 4 z o r y i l karmasından kaynaklanacak yükümlülüklerini devlet üstlene- cek. Sadece Demir-Çelik Fabri- kalan'nın 1.5 milyar dolar dış borcu bulunuyor. Buralardan çı- kanlacak bir işçinin ise de>lete uzunca bir süre. ayda en az 10 mihon lira dolay ında yük getire- ceceği hesaplandı. Sonuç olarak özelleşrLrme, bütçeye gelir getir- meyecek, tam tersi negarif etki- de bulunacaktır. \ergi konusun- da da iyîmser tahminlere yer \e- rildiği dikkati çekiyor." Aynı kaynak."Bu görüşleri Başbakan'a ilettiniz mi" soru- muza şu karşılığı verdi: "Evet ilettim. Zaten bu yûz- den YPK sonrası toplanılmasını ve dengeler üzerinde bütün bü- rokrasinin uzlaşmasını istedi. Kendisi siyasi sorumluluk taşıdı- ğı *e iktisatçı olduğu için duru- mun ciddiyetinin farkında. Ama kimi bürokrat arkadaşlar. maa- lesef parlak sunuşlarla yetinip. göze ginneye bakıyorlar. Öme- ğin Maliye kanadı, toptantılar sırasında KİT'lerden adam çı- kanrsak. durumu çözeriz' yak- laşımını savunup durdu." DPTden bir ust yetkılı ise karamsar göriişlere katılmadı- ğım" vurgulayarak "1994'ün zor bir yıl olacağını bîliyoruz. Bu yüzden bir tasarnıf bütçesi yap- tık. yatırunlan sadece yüzde 1.9 oranında arttırdık. Bütçe ve program samirni dengelere da- yandırıldı. 1994 sonrası işimiz daha kolay olacak" dıye konuş- tu Aynı yetkılinin verdiğı bılgı- ye göre 1994 yatınm progra- mında. Cumhurbaşkanı Süley- man Demirel'ın sık sık vurgula- dığı 'mega projeler' yer almadı Programa alınan yatınmlarda şu dört koşul arandı: - Yatınmın 1994 yılında ta- mamlanabilecek olması. - Yatınmın dış kredi ıhtiyacı- nın temın edılmış. anlaşmaya bağlanmış olması. - Zonguldak gibi özel önem taşıyan bır yörede veya kalkın- mada öncelikli yörelerde olma- sı. - Üretime doğrudan katkısı olacak bir vatınm olması. Alınan bilgiye göre otoyol yatınmlanna programda hıç yer venlmedi. süren otoyol yatı- nmlan dışında. programa sade- ce Ankara-Pozantı yolu ıçın ödenek konuldu. 1994bütçesive program den geleceksıniz " dedi. Özelleştinnede asıl amacın insıyatifı özel sektöre kaydınp. etkin bir özel sektör yaratmak olduğunu vurgulayan Büchi. "diğer amaçlar politik ve ikinci planda kalmaktadır" şeklinde konuştu. Meksika'da özelleştırme ön- cesi özellikle sol düşüncelerin büyük tepkısı ile karşılaştı- klarını anlatan Meksika'nın şu andaki İspanya Büyükelçisi Je- sus SiKa Herzog.'Âma sonun- da herkesi ıkna etmeyı ba- şardık" dedi. Uygulamalann başmda karar alma mekaniz- malannın dağınık olduğunu bu nedenle de zorlandıklannı be- lirten Herzog. KİTlerde yenı- den yapılanmaya gidip özelleş- tırme oncesi çalışan sayısını yan yanya düşürdüklennı söy- ledi.' Özelleştırme sonucunda 8.77 milyar dolar gelir elde etüklen- ni belirten Arjanün Özelleştır- me Müsteşan Sanchez Arnau da uygulamalann başlangıcı- nda kıtlelenn büyük protesto- lan ile karşılaştıklannı anlattı. Arnau. medyanın dırenışi ıle karşüaşınca özelleştirme polıtı- kalannı gözden geçirip kamuo- y unun desteeini aldıklannı söy- İedı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye ekonomısinin yüzde4.5büyümesınıöngören 1994 programı, kamu giderlerinin 815 trily on lira olacağı varsayımına dayanıyor. Bakanlar Kurulu'nca meclise gondenlen bütçe yasa tasansı, bugün Maliye Bakanı İsmet Attila tarafından kamuoyuna açıklanacak.TBMM Plan-Bütçe Komisyonu'nda yapılacak görüşmelerde son şeklini alacak bütçe taslağmda, önemli kalemler şöyle: HARCAM AL A R: 814 trily on lira Transfer Harcamalan. 398 trilyon lira. Personel gıderleri: 265 trilyon lira. Faizkr: 219 trilyon 500 milyar lira-. * •».. >•....••>•>..•> - Yatınm harcamalan: 86 trilyon lira. Diğer cari: 65 trilyon lira Cari: 330 trilyon lira GELİRLER. 625 trilyon lira. Vergi gelirleri: 473 trilyon Ura. Diğer gelirler: 118 trilyon lira. Vergi dışı normal gelirler: 57 tnlyon 500 mily ar lira Özel gelir ve fonlar. 91 trilyon 500 milyar lira Katma Bütçe: 3 trilyon lira. KONSOLİDE BÜTÇE AÇIĞI: 189 trilyon Ura Faizdışı açık: 30 trilyon 500 milyar lira Dışaçık: 79 trilyon 165 milyar lira BORÇ ÖDEMESt: 306 trilyon 935 milyar lira Dış borç ödemesi: 44 trilyon 655 milyar hra İç borç ödemesi (tahvil): 73 trilyon 133 milyar lira İç borç ödemesi (bono): 189 trilyon 147 milyar lira BORÇLANMA: 495 ınlyon 935 milyar lira Dış borç kullanımı: 45 tnlyon 655 milyar lira İç borçlanma (tahvil): 96 tnlyon 645 milyar lira İç borçlanma (bono): 289 trilyon 936 milyar lira Merkez Bankası: 63 trilyon 699 milyar lira Finansman fazlasr. 189 tnlyon lira KİT AÇ1KLARI (hedef): 68 trilyonöl 1 milyar lira ENFLASYON. GSMHDeflatörü.54.6 TEFEyıllıkortalama,: 54.6 , . , TEFEyıtsonu:48.2 Döviz kuru (dolar TL): 17 bin 750 lira DIŞ BORÇ ANA PARA ÖDEMESİ: 4milyar 850 mılyon dolar DIŞ BORÇ FAİZ ÖDEM ESİ: 4 milyar dolar YATIRIMLARIN SEKTÖREL DAĞILIM1 Ulaştırma: Yüzde 33.9 Enerjı: Yüzde 16.8 Tanm: Yüzde 11.7 Eğitim: Yüzde 9.3 Sağlık: Yüzde 4.2 İmalat. Yüzde 3.3 Madencılık: Yüzde 3.1 Konut: Yüzde 2.1 Turizm: Yüzde 0.8 Dağıtılmayan: Yüzde 0.8 Diğer: Yüzde 13.9 Zeus Sunağı<) ııın iadesinde • Baştarafi 1. Sayfada konu siyasi düzey de ele alınrmş oldu1 " dedi. Zeus Sunağı'nm iade edilme- si için 16 milyon ımzanın top- lanmış olduğuna da dikkat çe- ken Fikri Sağlar. şunlan söyle- di: "Anadolu topraklarındaki zengin kültürel mirasın ortava çıkarılarak gelecek kuşaklara aktanlmasında. Alman dost- larımı/la yakın işbirliği içinde çalıştığırnızı. ülkemizdeki kültü- rel zenginlikleri titizlikle ve çağ- daş bir anlayışla konıy arak tüm insanlığa göstermeye hazır oldu- ğumuzu Sayın Pfeifer"e an- lattım. Ancak Alman dost- larımızla bu alandaki işbirliği- mizin karşılıklı eşitlik ilkesine dayanması gerektiğini ve bu il- keden ödün verilemeyeceğini de vurguladım." Boğazköy Sfenksi Kültür Bakanı Fikri Sağlar. görüşmede 1900"lü yıllann başında restore edilmek üzere Almanya'ya gondenlen tablet- lernda geri alınamavan Boöaz- sa tasansı bekliyor Ülkemizde yasa dışında kurulan televizyon kesimi, tu- müyle ASTS'ye aykırı bir ko- numdadır. tekelleşmıştir. hiç- bir kurala ve ılkeye saygı duymuyor Bu soruna. el atacak bır p o litikacı ya da parti de yoktur Çünkü medya pazarında çok büyuk çıkarlar çatışmaktadır: şantaj yayınları vukuat-ı adi- ye'dendir, televizyon sorunu bır sürükleniş içinde gün geç- tikçe buyuyor Türkiye, Insan Hakları Söz- leşmesi ne de aykırı düşen bu 'fiili durum u aşmak için çok çabalayacak.. Bu gıdış- le, olayın, hic ıstenmeyen bir renge burunmesı olanak dışı değıldir 1 ~~.-~.An ,r 'Arm\*. İstanbul Haber Servisi- Gaziosmanpaşa Bele- y i k i m i n d a g O Z a l t l d i ) e s l ^biU Müdürlüğü ekiplen. Yeni Ma- halle semtindekı 60 gecckonduy u polis eşliğındc yıktı Yıkım sırasında polısın zor kullandığı ve bazı mahalle sakınlcrinı gözaltına aldığı öğrenildi. Gaziosmanpaşa Yeni Mahallede dün sabah saat 11. 00'de başlayan yıkım nedcnıylc mahalle sakınlerı zabıta ve polise karşı direnişe geçtıler Polısıncop kullanarak kalabahğı dağıtması sırasında ba?ı mahalle sakinlcn hafif şekilde yaralandı. Mahalle sakınlcrı. evlerini yaparkcn Gaziosmanpaşa Belediyesi yctkitilerine para verdiklerini. önce gözyu- mulan inşaatlann kışa eirerken yıkılmasını anlayamadıklarını. yıkım sırasında 6 kişinin polislerce go/aluna alındığını söyfediler. (Fotoğrar:ERDÖGAN KÖSEOĞLU) köy Sfenksi'nın iadesı konusu- nu da gündeme getirdiğmı be- luterek "Türk kamuoyunun ve hükümetimizin bu konuda çok duyarlı olduğunu >e Boğazköy Sfenksi'nın de ivedilikle iade edilmesini beklediğimizi ifade ettim" dıye konuştu. Sağlar. Türkıye'nın sahip ol- duğu tarihi eserlerin iadesi konularmın görüşüleceğı uz- manlar toplantısının. önümüz- dekı günlerde Berlin'de yapı- lması yönündekı Alman ta- rafının önerisini uygun bulduk- lannı da açıkladı. Kültür ilişkileri Kültür Bakanı Fıkn Sağlar. iki ülke arasında kültürel alan- daki ılışkılerin arttınlması ko- nusunda da Devlet Bakanı An- ton Pfeifer ıle görüş birliğinde olduklannı belirterek şunlan söyledi. "Almanya'da bulunan 2 milyona yakın \atandaşımız, iki ülkenin kültürel ilişkilerinin ge- lişmesine büy^k katkıda bulunu- yor. Bu ülkede yaşayan sanatçı- İartmız da birer kültür elçisi. Ancak Anadolu topraklarında var olınuş bulunan çeşjtli uy- garlıkların, dillerin, dinlerin \e mezheplerin birleşimiy le oluşan çok zengin kültüriimüzûn Al- manya'da daha geniş ve kap- samlı bir şekilde tanıtılması gerekiyor. Bu gerçekleştirilebil- diği takdirde yabancı düş- manlığının azalacağına ve böy- lelikle Solingen benzeri olay- ların tekrarlanmay acağına inanıyoruz. Bu nedenle önümüz- deki yıl Almanya'da yoğun bir kültür programı gerçekleştirme- yi öngörüyoruz." Kültür Bakanı Fikri Sağlar. Almanya'daki incelemclcnni bugün Bonn'daki Sanat Tarıhı Müzesi ile Köln"deki Wallraff Richard Müzesi'ni gezerek sür- dürecek. Bakan ve beraberin- dckı heyet. bu akşam yurda dö- necek. DEP Şırnak Milletvekili Mahmut Ahrmk. DEP'li Alınak'ın idaıııı için başvuru ANKARA (ANKA)- Ankara DGM Başsavcılığı. DEP Şır- nak Milletvekili Mahmut Alı- nak'ın idam ıstemiyle yargıla- nabilmesi ıçın. milletvekili dokunulmazlığının kaldmlma- sı ıstemiyle Adalet BakanlığYna baş\ urdu. Ankara DGM cumhuriyet savcılanndan Talat Saik'ın ha- zırladığı fezlekede. Şırnak Mil- letvekili Mahmut Ahnak'ın 27 Hazıran 1993'te toplanan DEP 1. Olağan Kongresi'nde yaptığı konuşmada. PKK ile amaç ve eylem birliği içine gırdıği öne sıirüldü. Fezlekede. "'Türkiye'- de PKK terörünfi Kürt halkmın mücadelesi olarak gösterenler devlet düşmanı bölücülerdir. Sa- nık, sözlerivle açıkça PKK'nın yanında olduğunu anıaünıstır. Sanığın yapmak istediği demok- ratik eyİem değil, TC devletine karşı yeni bir cephe açmaktır" denilerek Alınak'ın Türk Ceza Yasasf run ıdam cezası öngören 125. maddesinde yazılı suçu iş- ledıği iddıa edildi. Alınak. fezlekeyle ilgili görü- şünü açtklarken. milletvekihnin Meclis kürsüsünde açıkladığı düşüncelerini başka mekanlar- da da dile getirebilmesinin mil- letvekili dokunulmazlığırun gereği olduğunu, Meclis Genel Kurulu'unun. suçlama konusu yapılan düşüncelerinden dolayı ışlem yapılması yönünde her- hangi bir karar almadığını, sav- cılığın ısteminin anayasaya avkın olduğunu söyledi ÇillerSantiago'da ne anlatacak?• Baştarafi 1. Sayfada söyletnediğimiz, esas politik amacımız. kuvvetli bir özel sek- tör yaratmakt»." Turkiye'de yapılmak istenen özelleştirmeye ışık tutması için düzenlenen sempozyumda, is- taüstikı rakamlar havalarda uçuşurken insan ıster istemez devletın. dolayısıyla milletın sırtında bir kambur gibi duran KİT'lerden, bır an önce kurtul- ma ısteğıne kapılıyordu. Öyle ya. 240 bağlt ortakhğı. 450 işti- raki ile toplam 34 KlTten kur- tulduğumuz zaman enflasyon belki de tek haneli rakamlara düşecekti. Arjantın'de 1987"de yüzde 159 olan enflasyon. ka- mu ışletmelennın satışı ıle 1991de yüzde 19.9"a düştüğu- ne göre Turkiye'de de bırkaç yıl içinde enflasyon yüzde 3-5 ola- bılirdı. Hele kı TÜSİAD Başkanı Halis Komili'nın verdiği bilgiye göre 34 KİT arasından sadece dördünün kâr ediyor olması ve bu dört KİT'ın kânnın TEK'ın tek başına zarannı karşılayamı- yor olması bile. bugün yaşadı- ğımız "facia"nın en çanpıcı ör- neğiydi KÎT kamburunun altında yatan gerçek. yüksek ıstihdam ve düşük verimlilıkten başka bir şey değıldı. Devlet. Sümer- bank'ta 50 kışı çalıştınp bır adet don üreteceğıne. özel sek- tör Sümerbank'ı alıp bir kişiyle 50 adet don üretebilirdi. Üste- lik. dc\ letin görevi don üretmek de değildi. Çarpıcı ekonomik rakamlar havalarda uçuşurken. insanın aklına "sivasi" tablolar da geli- yordu Şöyle kı bugün kambur olan KIT'ler. cumhuriyetin ilk yıllannda Türkıye'yı sırtında taşıyan kuruluşlardı. O yıllarda özel sektörun ne toplu ığne üre- tecek bilgısi ne de sermayesı \ ardı. Türkiye. Amerika'nın bı- le sarsıldığı o ekonomik knz günlerinde. Mustafa Kemal'in dırektıfı ıle faalıyete geçen Sü- merbank'la Etibank'la ayakta durmıış. önce kan sonra paray- la gen alınan limanlarla demir- yotlanyla yabancıların boyun- duruğundan kurtulmuştu. Ve şimdı bütün bunlardan kurtul- mak jsıeniyordu İstenıyordu da KİTleri bu hale kim getir- mi§ti acaba? Işte siyasi rakamlar. DP'nin iktidara gelişinden bu yana tam 43 yıl 5 ay geçti. Bu sürenın yüz- de 86'sında mılliyetçi. muhafa- zakar ve liberal siyasi partiler iktidar oldu Demokratik sol ya da sosy al demokratlann koalıs- yon ortaklıklan dahıl. iktidara geldiklen süre ise yüzde 14"lük kısmı oluşturuyor Solun. tek başına ıktıdar süresi ise 43 yıl 5 ay içinde sadece yüzde 4 .. De- mokrat Partisı ile Adalet Partisı ile. Mılli Selamet Partisı ile. Milliyetçı Hareket Partisi ile Anavatan Partisi ile Doğru Yol Partisi ile milliyetçiler. muhafa- zakarlar. liberaller v e bir paran- tez açmak gerekirse ara rejim- lerde askeri yönetimler, son 43 yılın 37 yılında iktidar olmuş. Ve bugünkü sonuç ortada. Yıl- lardır KİTleri kendi çıkarlan doğrultusunda birer arpalık ha- lıne getıren zihniyet. şimdi PTT'nin T'sinden başlayarak Türkiye'yidüzeçıkannayaçalı- şıyor. Düze çıkanrken de ne ya- pacağını. nasıl yapacağını bil- mıyor. Tansu ÇiUer'in kafa- sında ne olduğunu Halıs Komi- !ı de bılmiyor ki sempozy umda- kı konuşmasını şöyle bitiriyor- du: "OzeUeştinne ile ilgüi ola- rak konuşma döneminin sona er- diğini, aksiyon döneminin baş- ladığını umut etmek istiyoruz. Eğer bütünlüklü bir program or- taya konur >e kamuoyu bu yön- de aydınlatılırsa kimi ayrıntıla- nn yola çtkttktan sonra halledil- mesi de mümkün olabilir. Yüriir- ken konuşmak çok da zor olma- sa gerek." Oysa özelleştirme yürüyüşü- ne başlamadan konuşmalar başladı bıle... Sendıkalar. teslim bay rağını çekip Denizcıler Sen- dıkası gıbı "Mutlaka özelleşriri- lecekse Deniz Nakliyat'ı bari biz alahm" diye vapur iskelelerine pankart asarken üç armatörün aralannda anlaşıp bir kamu bankasından alacaklan kredi ile Deniz Nakliyat'ı kapatacak- lan konuşuluyor... Sümer- bank'ın taliplileri de fabnkalar- dan çok. İstanbul'daki güzelım arsalanna \urulmuş zaten. O arsalarda Boğaz manzaralan vülalar yapmak varken don uretecek değıller ya. TOE'yi alanlar da otomobil üreıecekle- nne. fabrika arsasını iıhal ettik- len otomobillere park yeri yap- madılar mı zaten. . Ne diyordu Şılılı eski Bakan. "Söylemediği- miz esas amaç, kuvvetli bir özel sektör yaratmaktı." Günün birinde Santiago'da bır sempozyuma katılırsa baka- lım Tansu Çüler neler anlata- cak... YPK'da ÇiUer'in azarlamalan ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Yeni Başbakanlık bina- sında YPK toplantılannın ya- pıldığı günlerde. eskıden "saba- ha dek" yanan ışıklar. bu kez çabuk söndü. Başbakan Tansu Çiller. Türkıye ekonomısinin yaşamsal dengelennin kuruldu- ğu ve yatınmlannın çatıldığı YPK toplantılannın ilk bölü- münü bir oğleden sonraya sığ- dırdı. ikinci günün oturumlan ise "hava kararmadan" tamam- landı. Önceki yıllann Özallı. Demi- relli YPK'lanna alışkın bürok- ratlara göre bu yıl"pek renksiz" geçen toplantılann izlenimi şuydu: "\ atırımcı başbakanlar dedi- ğimiz Demirel de Özal da \PK toplantılarını çok önemli sayar. bütçe rakamlarından. hangi kö- ye ne gittiğine kadar bütün gün- dem maddelerini tek tek irdeler- lerdi. Tansu Hanım ise sadece makro dengelerle ilgili görünü- yor, detaylan bürokrasinin taşe- ronluğuna bırakıyor. Önceki yıllann ağırlıklı bürokratları da olmayınca. toplantılar birer akademik forum gibi." Toplantılan izleyen gazeteci- ler de bu yılı "rahat" atlatular. Gece yanlanna değin Başba- kanlık' kapılannda beklemek. Başbakan'ı. bakanlan. bürok- ratlan y akalay ıp "tek kelime ol- sun"konuşturmak dertleri ol- madı. Önceki yıllarda Demi- rel'ın gazetecılere "şelkatli ve esprili yaklaşımı"nın yennı ise artık Tansu Hanım'ın soğuk azarlamalan almıştr. - Bunlar hâlâ ayaküstü soru sorulamayacağını oğrenmedi- ler mi'1 Soğuk v e seçıcı yaklaşım. sa- dece Tansu Hantm'da değil. bürokratlannda da vardı. HDT Müsteşarhğı için "tedvir'- 'den kurtulup bir türlu asale;en atanamayan Osman Ünsal "teş- \ik"lerde de yeğ tuttuğu iki ga- zetenin muhabirini. önce ara- basına alıp "içmeye götürecek- ken" diğer gazetecılenn ısrar- lan karşısında vazgeçmek zo- runda kalıvordu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle