27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURÎYET 20 OCAK1993 ÇARŞAMBA OLAYLAR VE GORUŞLER Küçük Suçlularda Hazırlık Soruşturması Çocuk mahkemesi kuruluncaya kadar suçun işlendiği yerdeki savcılardan birinin çocuk işleri ile görevlendirilmesi yoluna gi- dilmelidir. UMRAN SÖLEZ TAN İst 2. Çocuk Mah. Hakimi 21 Kasım 1979gûnlü Resmi Gazete'de yayınlanarak I Ha- ziran 1982 günün- de yürûrlüğe giren 2253 sayılı Çocuk Mahkemelerinin Kuruluşu Görev ve Yargılama Usulieri Hakkında Kanun'un 19. maddesi "Kûçûklerin işledikleri suçlarda haarlık soruştur- ması cumhuriyet savcısı veya görev- lendireceği yardımcılan tarafından bizzat yapılır" biçimindedir. Söz konusu hazıriık soruşturması, özel bir konuma iye (sahip) suçlu ya da korunmaya muhtaç çocuklarla il- gili bulunduğuna göre yasa koyucu- nun bu görevi takdire bırakmayıp buyurucu bir hükümle cumhuriyet savcısına vermesi yerinde olduğu ka- dar yasanın amacma da uygun düş- mektedir. KaJdı ki, 14.9.J990 gü- nünde Birleşmiş Milletler'e üye devletlerce ve bu doğrultuda zama- nm T.C. hükümetince imzalanıp ha- len Büyük Millet Meclisi'mizin onayına sunulan 20 Kasım 1989 günlü Çocuk Haklanna Dair Söz- leşme'y'e uyum içinde olması amaç- lanarak hazırlanan ve 2253 sayılı kanunun birçok maddesinde deği- şiklik yapan tasanda da anılan 19. madde hükmü aynen korunmuş olup içeriğinde herhangi bir değişik- liğe gerek görülmemiştir. Ancak, yasanın bu buyurucu hük- müne karşm uygulamada küçükler- le ilgili hazırlık soruşturmasının genelde kollukça -çocuk gelişimi ve psıkolojisi konusunda yeterli bilgisi ve egitimi olmayan polis ve jandar- ma tarafından- yürütülüp soruştur- ma evrakının çocuk cumhuriyet savcısına verildiğini, cumhuriyet savcısının ise çoğu kez küçûğû ve mağduru dahi dinlemeden bu evrakı yüzeysel bir irdelemeyle iddianame- ye bağlayıp çocuk mahemesine dava actjğını veya kovuşturmaya yer ol- madığına ilişkin karar vererek so- nuçlandırmakta olduğunu görmek- teyiz. Yeni Adalet Dergisi'nin 24. sayfa- sında yayımlanan yaamızda yasa- nın sözüne ve ruhuna aykın olan bu durumun daha çok da Adalet Ba- kanlığı ve Içişleri Bakanlığı arasın- daki iletişim eksikliğine bağlamıştık. Zamanla bunun iletişim eksikliğın- den çok yasadaki bir boşluktan kay- naklanmakta olduğu aynmma var- dık. Şimdi aşağıda açıklayacağımız konunun ivedilikle ele alınıp bu yol- da gerekli düzenlemelerin yapılması- nı istemeyi de yükümlülüğümüzden sayrnaktayız. Şöyle ki: ÇMK'nun 7. maddesine göre illerdeki çocuk mahkemeleri- nin yargı alanı, kurulduğu ilin mülki yönden bağlı bulunduğu ilçelerin hudutlan ile çevrilidir. Böyle olunca, Istanbul gibi metropol kentlerde he- nüz ılçelerde çocuk mahkemesi ku- nılmamış olması nedeniyle çocuk- larla ilgili sonışturmanın görevli çocuk mahkemesi cumhuriyet sav- cısı veya yardımcılan tarafından başlatılması ve yürütülmesi olanak- sızlaşmaktadır. Çünkü, yetkili savcı- nın fstanbul iline bağlı bir dış ilçede (Ömeğin; Yalova, Şile, Çatâlca ve Silivri gibi.) küçüklerin suç işlemete- ri olasılığında o yere varması, yerin uzakhğı, bu işe aynlmış yeterli ula- şım araçlannın olmayışı, bu tür olaylann oldukça çok olmasından doğan zaman yetersızliği ile de prob- lem olmaktadır; yasada yeni bir dü- zenlemeye gidilmediğii sürece de sonışturmayı görevli savalar yerine kolluk yapacaktır. Çocuk Mahkemeleri Yasa Tasa- nsı'nın 4. maddesi 2253 sayılı ÇMK'nun, savcdık görevini çocuk mahkemelerinin bulunduğu yerdeki cumhuriyet savcısı ya da görevJendi- receği yardımcılan tarafından yap- lacağı hükmünü her ne kadar "Cumhuriyet başsavcısı veya görev- lendireceği cumhuriyet savcifisı tara- fından yerine getirilir. Çocuk mah- kemeleri nezdinde görevlendirilen cumhuriyet savcılan münhasıran bu görevi ifa ederler" biçiminde degiş- tirmekte ise de, bu hüküm konuya çözüm geurici değildir. Çocuk mah- kemelerinin ilçelerde kurulmasmm da son yasa tasansımn değiştirilen gecici 1. maddesine göre 5 yıl gibi bir süreç içersinde tamamlanacağı anla- şılmaktadık. öyk ki, o yerde çocuk mahkemesi kuruluncaya kadar su- çun işlendiği yer savcılanndan biri- nin ivedi bir bicimde Çocuk işleri ile yetkili kıhnmaması olasılığında so- run daha da sürmeye devam edecek- tir. Buna göre çocuk mahkemesi ku- ruluncaya kadar suçun işlendiği yer- deki savcılardan birinin çocuk işleri ile görevlendirilmesi yoluna gidihne- lidir. Sözü edilen savcı bu yolla ka- nıtlann toplanması (kücüğün sorgu- lanması, mağdurun dinlenmesi, gerekli durumlarda tanık anlatımına başvunılması, suçun niteliğine gö- re olay yeri krokisinin düzenlenmesi gibi) yönlerinde yapılması gerekli iş- levleri ve işlemleri kolluğa bırakma- dan bizzat üstlenecek ve bunun sonucunda evrakı gerekenin behr- lenmesi (mukteza tayini) için il ço- cuk mahkemesi savcılığma iletecek- tir. Bunun yanında kişilik araştırma raporunun düzenlenebilmesi için küçün huzuran gereksinim duyula- cağından ve bu araştırmayı yapacak yardıma teşkilatta (Psikolog, peda- gog, sosyal hizmet uzmanı) çocuk mahkemesi nezdinde kurulu bulun- duğundan küçüğûn de evrakla bir- likte çocuk mahkemesi cumhuriyet savcılığma göndenlmesi gerekecektir. Bundan da anlaşılıyor ki, bu eksikliğin gjderilebilrnesi için ÇMK'nun 4. maddesine bu yollu bir ikinci fıkra eklenmesi zorunludur. Böylece, ÇMK'nun ve bu yasayla ilgili son yasa tasansımn 19. madde- siyle öngöriilen buyurucu hükûm, küçüklerin işledikleri suçlarda hazır- lık soruşturmasının ancak cumhuri- yet savcısı tarafından yapılması ge- reküliği uygulamaya sokulabilmiş olacaktır. Ancak, bu sonucun alınabilmesı için yalnızca anılan yasa değişikliğı ile yetiniimeyip, çocuk mahkemesi cumhuriyet savcıkğmın Devlet Gü- venlik Mahkemesi Savalığı gibi ba- ğımsız bir savcıbk durumuna getiril- mesi: aynca, küçük suçlulara ilişkin olaylarda sorgulama yapma yetkisi- nin bütünüyle savaya ilişkin oldu- ğunun bir genelge ile kolluğa duyu- rulması konusunun da gözardı edilmemesi gerektiği kanısındayız. ARADABIR Prof. Dr. LÜTFİDURAN Prof. Ragıp Sanca İçin... Geçen 8 ocak cuma günü hayata gözlerini yuman Ho- cam Prof. Ragıp Sarıca, her yönüyle 'mükemmel bir irv san'dı. Onu az-çok tanımışolanların bu değerlendirmeyi paylaştığını sanırım Bu nedenle Ragıp Sanca Hoca'nm ölümü, ülkemiz ve toplumumuz için gerçekten büyük bir kayıptır. Prof. Sarıca, kişisel nitelikleri, beşeri ilişkileri, toplum- sal ve bilimsel etkinlikleri ve daha başka bakımlardan bu 'mükemmeliyet i, her zaman ve her yerde taşımıştır Onun nezaketi, kibarlığı ve tevazuu, asli ve değişmez karakteri idi. Üstün zeka ve dirayeti ile herkesi hayran bırakırdı. llgi alanı dışında kalan hemen hiçbir konu ve bilgi yoktu denebilir. Sosyal bilimlerin her dalında, tüm sanat kollarında ve hatta matematik ve fen bilimlerinde çok yayınlar izlemiş ve okumuştur. Eclebiyat ve felsefe konularına çok ilgi göstermiş ve hukuk alanında bunlar- dan yararlanmayı bilmiştir. Tam bir Batılı aydın ve Istan- bul efendisi idi. Konuşurken sözcüklerini özenle seçer ve düşüncelerini daima tartişmaya açık olarak ifade ederdi. Inandığı ve doğru bildiği fikirlerini ise heyacanla ve kararlılıkla herkese karşı sonuna kadar savunur ve korurdu. Ancak bunu yaparken hiç kimsenin incinmesi şöyle dursun, alınmasına bile neden olabilecek bir söz sarf ettiği olmamıştır. Esasen o, kendi yaptklanndan çok, başkalannın ba- şarabildiği işleri görmekten, onlan özendirmek ve des- teklemekten sevinç ve mutluluk duyardı. Bu bakımdan, tanıdıktarının ve meslektaşlarmın, dikkatle izleyip ince- lediği yayınları üzerine onlara degerlendirmelerini ilet- mesi, kendilerine ayrıcalıklı davrandığı anlamını taşı- maz. Ne var ki Atatürk devrimleri konusundaki bir gazete makalesi dolayısıyla, kendisini kutlamak için te- lefonla aradtğı genç bir meslektaşının yakışıksız tutum ve ifadesinden çok üzüldüğünû bana açıklamıştı. Buna karşın, tûm meslektaşlan ile olan ilişkileri hep dostça ve içtenlikle sürmüş ve karşılıklı sevgi ve saygıya dayarv- mıştır. Zaten onun yetiştiği muhit ve aldığı eğıtim itiba- nyla, başka türlü olması da düşünülemezdi. Ragıp Hoca'nın, Istanbul Hukuk Fakültesi'nde k/rk yılı aşkın bir süre yaptığı öğretim ve bilimsel yayınları ile Türkiye'de yetişen ve çalışan birkaç kuşak hukukçu üze- rinde büyük emeği ve etkisi olmuştur. Onun daha asis- tan iken 1942 yılında yayımladığı 'Idari Kaza' kitabı, bu konuda ülkemizde ilk eserdir ve gerek ögretimde, gerek uygulamalarda geniş yararlar sağlamıştır. Bundan bir yıl sonra Türk Hukuk Kurumu'nca bastırıfan lcra Uzvu- nun Tanzim Selahiyeti' başlıklı doçentlik tezi de anaya- sa ve idare hukuku alanında ilk ciddi monografidir. 'tdari Kaza' ders kitabının genişletilmiş ikinci baskısı, 1949 yı- lında profesörlüğe yükseltilme işlemi dolayısıyla kesin- tiye uğramamış olsaydı, şimdi elimizde büyük bir 'trait' halinde bulunacakti. Bunun gibi, 1970'lerin başında ka- leme aldığı idare Hukuku Ders Notları' da çogaltma (teksir) olarak kaimayıp, basılsaydı, Türk idare hukuku kitaplığında hak ettiği yeri alacaktı. Bununla beraber, Prof. Sanca'nın Türk kamu hukuku- na en büyük katkılan, 1940-1950 yılları arasında çeşitli dergilerde yayımlanan etüdleri ile içtihat notiarıdır. Da- nıştay ve Yargıtay kararlannı, ilk kez Ragıp Hoca ist. Hukuk Fakültesi Mecmuası'nda notlamaya başlamış ve bu yüksek mahkemelerin içtihat ve uygulamalarını olumlu yönde etkilemiştir. Bu dönemde ve sonraki yıl- larda hocamız, derslerinde ve gazete yazılarında, yalnız mahkeme içtihatlannı değil, siyasi ve idari olay ve uygu- lamaları da irdeleyerek, eleştirilerde bulunmuş ve bun- lar basında sık sık aktarılmıştır. O , çok iyi bir ögretici olarak, derslerini çekici ve zevkli kılacak biçimde ve he- yecan verici ve öğrencilerin ilgi ve dikkatini sürekli tutar- dı Kara tahtaya çizdiği şemalan ile dersin belleklere yerleşmesint ve kolayca oğrenilmesini sağlardı. Sıntf- larda ve seminerlerde yaptığı İdare Hukuku öğretimini, fakülte kurullarında bazen yinelemefc gereğini duyar, böylece işlemlerin sağlıklı ve dogru yapılmasını yönlen- dirirdi. Bu arada. kendisine karşı uygunsuz çıkışfar ve yersiz eleştiriler yapılmamış değildir. Bütün meslek ya- şamında hukukun üstünlüğü ve egemen kılınması ve bunun gerçekleştirilmesi içinde yargısal denetimin bi- reyler yararına işletilmesi uğrunda büyük çabalar har- camış ve hiçbir zaman bu ilkelerden ödün vermemiştir. Istanbul Anayasa Bilim Komisyonu veTemsilciler Mec- lisi Anayasa Komisyonu üyesi olarak 1961 Anayasası- na bu açıdan önemli katkılarda bulunmuş ve onu hayatı- nın sonuna kadar savunmuştur. Prof.Sarıca'nın bu alandaki değerli hizmetleri ve etkileri, hiçbir zaman unutulmayacaktır. Ragıp hocanın hukuk devleti ve yargısal denetim ko- nularına karşı duyduğu ilgi ve bağlılığı son nefesine kadar nasıl sürdürmüş olduğunu göstermek bakımın- dan, çok yeni bir anımı aktarmak isterim: Kendisini has- tanedeki odasında ziyaretlerimden birinde, güncel olan rektör seçimleri sorununa ilişkin Danıştaş kararları hak- kındaki düşüncesini açıklarken; Cumhurbaşkanının söz konusu atamaları, tek başına değil, YÖK'ün önerisi üze- rine yapbğına göre, yargısal denetimden bağışık tutula- mayacağı görüşünü belirtmiştir. . Aziz hatırasını, daima sevgi ve saygı ile anacağım. Riziko Sigortsı Sigortalı kişinin, her ne nedenle olursa olsun, hastalık ya da kaza so- nucu yaşamının sona ermesi halinde geride kalanlara toplu bir tazminat ödenir. ^ y Artınm Sigortası Sigorta- lının 10 ya da daha urun süre prim ödemesine karşılık, kendi sağlığın- da toplu bir parayı alabilmesidir. Sigortalı isterse yaşlılığını bekler ve toplu tazminat yerine hayat boyu emeldilik geliri de alabilir. d İSVİÇRE YAŞAM Yaşamgj Artınm Sigortası İ S V İ Ç R E F R A N K I ' N A E N D E K S L İ . . . Yıl 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 1983 1984 1985 1986 1987 1988 1989 1990 1991 1992 varsayım 11 1993 lsv. Fr. Kuru 94 91 130.53 172.13 279.51 464 60 787 66 1207.87 14.97.97 2292.91 3745.16 6000 Her yıl ödenen prim 113.892 156.636 206.556 335.412 557.520 945.192 1.449 444 1 797 564 2.751.492 4 503 204 7.200.000 TopUm prim <TL) 113.892 270.528 477.084 812.496 1.370.016 2 315.208 3.764.6?2 5.562.216 8.313.708 12.816 912 20.016.912 Ölüm k.pi«ti 1.138.900 1 566.360 2.065.560 3 354.120 5.575-200 9.451.920 14.494.440 17.975 640 27.514 920 45.032.040 72.000.000 Satın tlm* dejjeri Gflrami edilen 453.013 1 091 956 2 428.079 5.192.129 9.669.374 14.183.154 25 181.655 47.000.035 8S.029.180 Mrpnfc .. .. 497.399 1 171.035 1.589.839 5.739.340 10.861.541 16.196.816 29.246.067 55.533.832 102.245.760 Önümüzdeki on yıl içinde İsviçre Frankı'nın ulaşacağı rakamlan büemediğimizden, bunu göz önüne alarak bir çalışma yapmak mümkün değildi. Ancak geçen on scnede, İsviçre Frankı'nuı Türk Lırası karşısındaki değişken değerini bildiğimtz için, on yıl önce başlamış olsaydık bugün nereye varacağınıızı kolaylıkla görebiliriz. J Sa^lıklı li 55 v^/ndaki herkes, J| En az 10 yıl süreli, j Çocuğunuz, tonınunuz için geçerli, J Primler: Yıllık peşın: 1200.-Fr. 2Taksitte:605.12Fr. 4 Taksitte: 303.85 Fr. \i Birden fazla po)i«,e olanağı... Ekteki İsviçre Yaşam Sigortası baş- vuru formu doldurulacak, herhangi bir postaneden İsviçre Sigorta'nın 358215 nolu posta çeki hesabına 500.000 TL. yatırılacak. Paranuı alındı makbuzunun fotokopisi ile başvuru formu İsviçre Sigorta A.Ş. İstiklal Cad. Zambak Sokak No: 4/1 Beyoğlu 80080 ISTAN- BUL adresine posta ile gönderile- cek. Paranın PTT hesabına yattığı andan itibaren İsviçre Yaşam temi- natına sahip olacaksıruz. Poliçeni- zin size ulaşması için postada geçe- cek süre düşünülürse poliçenizin bir ay sonra elinizde olacağını söy- leyebüiriz. Tel: (9-1) 310 49 50 (20 hat) 310 75 50 (12 hat) İSVİÇRC YAŞAM 8İOORTA SİSTKMİ BAŞVURU PORMU Sigorta Yaptıracak Kişınin Adı Soyadı Doğum Yeri ve Tarihi EvAdresi Td. No.: Prim Tahsilan İçin Başvurulacak Adres Prim ödeme Tiirü TeJ. No.: 6Ayiık • 605,12 lsv.Fr. Yühk D 1,200 lsv.Fr. ödeme ŞekK Posta Çeki • KredıKartı D Kaıt Türü: OVISA a MASTERCARD/EUROCARD Kan No: fianka Adı: Vade: Banka Talimaı Mektubu G Sigortadan faydalanacak kişı, sigotuyı ytptırandan başkası ise (çocuk-torun), lütfen açıklaymız: 3Aylık D 303,85 lsv.Fr. X i ı I I I I 1 I 1 I I I 1 1 1 Yukartda verdığim bilgilerın doğru olduğunu ve başvurum sırasında tedavi ahında olmayıp, sıgonalanmaya mani bir hastalığıro bulunmadığtru beyan edenrn. İsviçre | Sigoru'nm 358215 No.'lu Posta Çeki hesabına yatırmış olduğum 500.000.- TL tutanndaki PTT makbuzu ektedir. • « Kredi Kanı üe ödeme yapacak kişiler için: Oeriki taksitlerımın ödenmesinde D yıllık , 1200 lsv.Fr O altı aylık 605.12 îsv.Fr. D üç aylık 303 85 İsv Fr. Merkez Bankası Döviz Satış kuru uzerinden Türk Lirası olarak, vadderinde kredi kartımın | hesabına borç kaydedilmesuıi onaylanm Başvuru Sflhibınin Imzası : Tarih : ,/M /( 7V/ ) \S BAKIRKÖY 6. SULH HUKUK MAHKEMES^NDEN 1992/lOTereke Müteveffa Faika Semahat Münez 11.9.1992 tarihinde öfanüş, tere- kesine mahkememiz re'sen el koymuştur. tstanbul, Fatih, Sofuiar Mah. Olt: 063/23, Sayfa: 35, Kûtük: 1935'te kayıtlı Faika Semahat Münez 11.9.1992 tanhirtde vefat etmiş olup. kanuni mirasçılanmn iş bu ilan tarihinden itibaren 3 ay içinde rnahkememize başvurarak veraset üamı ibrazetmderi ve terekeyı tes- lim almalan, aksi takdirde terekenin rrurasçılann ıstihkaklan baki kalmak kaydı ile Hazıne'ye devredileceğı MK'nm 534. maddesi gere- ğince ilan olunur. Baan: 17630 T.C. YOZGAT ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ EsasNo: 1992/273 Davacı Hazine larafmdan davalılar Meryem Uçar vs aleyhinc açılan tapu iptali ve tesctl davasının yapılan rauhakemesi sırasında verilen ara karan gereğince, davalılardan Meryem Uçar'ın Divanlı- köyün'de tebligat yapıldıö hakie teNigatın iade edildiği ve yapılan zabıta tahkikatında da adresının meçhul bulunduğu anlaşılmakla adı geçen Meryem Uçar'a dava dılekçesinın Basın tlan Kurumu araahğı ile ilanen teblığıne karar verilmişür Yukanda adi geçen davalının durusrnanın bcrakıldığı 16.2.1993 günü saat 9.3O"da hazır bulunması veya kendisini bir vekılle temsil et- tirmesi, aksi takdirde HLMK'nın 213 ve 377. maddeleri gereğınce yargılamanın yokluğunda devam edeceği, karar da verilecegi dava dilekçesi yerine kaım olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 30.9.1992 Basın: 17862 İLAN NEVŞEHtR 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Davaa Hazine ile davalı Ne\ p sehir Göreme kasahasmdan AJi Rıza oğlu. Mehmet Tımur, Halil oğju Ismail Turgut, lsmail oğiu Halil Turgut ve arkadaşlan arasındaki şerhın iptali davasına dair Nevşehir 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1991/67 esas, 1992/156 karar sayılı karan olan dava konusu Nevşehır Göreme kasabası. 3 pafta, 343 parsel sayıh taşınmazın tapu beyanlar hanesınde krokisınde (a) harfi ilegösterilen btr göz gûvercinlik ömeroğlu Mehmet Eren, (b) harfi ile gösterilen bir göz ahır Ali Rıza oğlu Mehmet Timur, (c) harfi ile gös- terilen bırgöz kikr Halil oğlu tsmail Turgut, (d) harfi ik gösterilen bir göz kiler Ismaıloğlu Halil Turgut'a aittir şeklindeki şerhın ıptahne; yargılama gjden, harç ve avukathk ücrednın davalılardan alınıp da- vaaya ödenmesine Yargıtay yolu açık olmak üzere venkn karar yukarda adlan yazıtı davablara ilan tarihinden itibaren 15 gün içinde temyız yoluna başvurmadıklan takdirde karann kesinleşeceği tebliğ olunur. Basın: 45160 İLAN SARIYER ASLİYE 2. HUKUK HKİMLİĞt'NDEN 992/688 Mahkememizden verifcn 28.12.1992 gün 992/688 esas 992718 sayıh karaıla davaanın Kenan Pamuk olan soyadjnın Nefesogullan olarak tashihine karar verildiği ilan olunur. • Basın: 422 PENCERE ll Özal'ın Dostır" Kazığım Atü.» Amerika'da şenlik var.. Işıklar, havai fişekler, patlangaçlar, konserler, oyun- lar, neşe, kahkaha. 20 milyon dolara paüayan bir fesrivalle, Clinton, Beyaz Saray'a yerleşiyor; Osmanlı padişahının tahta cülus ey- lemesi gibi görkemli bir tören yapılıyor. Peki, Bush'un durumu ne? Bush, buruk. "Özal'ın dostu" sen sağ ben selamet, seçimi yiririrtce bozuldu, ekşidi, hırslandı.. Kinlendi.. Körfez savaşının yengisi, Bush'un alnına, Roma Im- paratoru Sezar'a layık bir zafer çelengi takmıştı; hesaba göre barbar Saddam gidiciydi, zamane Sezar'ı kalıcıy-ı dı.. Evdeki hesap çarşıya uymadı.. Saddam kaldı.. Bush gitti.. Türkiye'de nice aklı evvel ya da geri zekâlı, Bush üze- rine çeşitli senaryolar yazmışlar, Saddam'a da figüran rolü vermişlerdi; Irak diktatörü çetin çeviz çıktı, Bagdat'- ta oturmuş halkın ensesinde boza pişiriyor. Bush, buruk. Hırsh.. Giderayak, hırsını almak için, Saddam'a bir oyun oy- nayayım dedi, bu arada Türkiye'yi de kazıkladı. Zaten oldum bittim Türk dostu' olanlar böyledir. Yoksa Bush, Beyaz Saray'dan ayrılmasına bir gün kala bu işi yapar mı? Ne olduğumuzu bilemeden kendimizi çata patanın ortalık yerinde bulduk. • 15'inci Louis sarayın bahçesinde geziniyormuş, bak- mış ki bir park sırasının yanında bir nöbetçi dikiliyor. Kral sormuş: - Sen burada neyi bekliyorsun? Nöbetçi niçin beklediğini bilmiyor. Sorup soruştur- muşlar, işin aslı astarı ortaya çıkmış, meğer sarayın bahçesindeki o sıra 14'üncü Louis döneminde boyatıl- mış; üstûne kimse oturmasın diye başına bir nöbetçi konmus; o günden sonra her saat başı nöbetçi degiştiri- llirmiş; nöbetin gerekçesi unutulmuş gitmiş... Kimi zaman insanlar neyi niçin yaptıklarını bilmeden bir işi vazrfe edinirler. Irak'ta bir çata patadır gidiyor, uçaklar çarpışıyor, fü- zeler atılıyor, binalar yıkılıyor, insanlar ölüyor, dünya birbirinegiriyor, ortalık toz duman! Ama, neden? Sıranın boyası çoktan kurumuş, kimsenin haberi yok. Irak, Ku- veyt'ten metazori çekilmiş, savaş nedeni kalmamış... Yine de Bush hırslı.. Çok kinlenmiş.. Bab, Irak'ı kuşatmış, ambargo uyguluyor, silahlannı yok ediyor, Irak halkı açlığa mahkûm edilmiş, bebeler cezalandırılmış, kadınlar sütten kesümiş, Amerika, Irak- lıya diyor ki: -Öl!.. Yeter mi?.. Yetmez.. Amerika, bu arada Türkiye'yi de cezalandırıyor, Irak'- ın kuşatılmasından en büyük zararı gören bizleriz. Pet- ro^boru harb tıknefes, yollanmız kapalı, ticaret nanay, komşumuzla her türlü ilişkimiz yasaklanmış; Bab'nın keyfi yerine gefsin diye Türkrye kemersıkıyor, rruryarlar- ca dolar yitiriyor. George Ibni Bush, bir de üstüne tuz biber ekmez mi, giderayak son kazığını atmaz mı? Helal olsun!.. İşin eninde sonunda böyle olacağı, Bush ile özal'ın telefon konuşmalarından belliydi. • Amerika'da şenlik var.. Işıklar, havai fişekler, patlangaçlar, oyunlar, konser- ler, neşe, kahkaha.. Bosna'da zulüm ve ölüm.. Bağdafta rezillik.. ANIYORUZ Biricik oğlumuz, kardeşimiz, dayımız 21.7.1960-21.1.1985 gençtikyılı Bölge Futbol(3749) hakerni, Marmara Üni. Işletme Fakültesi son anıf (4379) öğrencisi GÜNAYER'imizi kaybetmenin 8'nci yıhnda, 22 Ocak 1993 Cumagünü saat 15.30'da ÜsküdarÇiçekçi Camii önünde buluşup mezan başına gideceğiz... Onu unutmayanlara ve sevenlere duyururuz. SİNANERveAİLESİ ANTROPOLOJİ Prof. Dr. NEPHAN SARAN'm bu önemli yapıtı inkılâp Kitabevi tarafından yayınlandı SİMAVNE KADISIOĞLU ŞEYH BEDRETTtN VE VARİDAT VECİHİ TİMUROâLU'nun yayına hazırladığı Vâridât ve araştırmasının 3. basısı çıktı. Başak Yayınları - Ankara DAKTİLO EDlLİR Yayınevlerinin, yazarlann, öğrencilerin, kurum ve kuruluşlann yaalan temiz ve sürath bir şekilde daktilo edilir. Tel: 537 44 24(Orhan) SATILIKDAİRE Etiler, 2. Ulus Gazete Muhabirleri Sitesi'nde 100 m2 satılıkdaire. 5124737 SA1TLIKOTO Gazeteciden, servis bakımlı, orijinal FtAT126 BIS 28.000 , km.'de. 27 milyon 3843842
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle