Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
11 OCAK1993 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
Azertaycan'da
özeUeştirme
•MOSKOVA(AA)-
Azerbaycan Parlamentosu,
ülkede uygulanan ekonomik
reform programının bir
parçasını oluşturan
özelleştirme yasasını kabul
etti. Kabul edilen yasa
çerçevesinde, özelleştirme
programının en fazla iki yıl
sürmesı öngörülen ilk
aşaması sırasında öncelıkle
doğrudan tüketiciye yönelik
hızmet veren lokanta,
dükkan ve mağazalarla
sinerna, tiyatro gibi kültürel
$yeri ve kuruluşlar
özelleştirilecek.
Maden işçileri
kararlı
• Ekonomi Servisi-
Türkiye Taşkömürii
Kurumu'nda çalışan 37 bın
maden işçısınin grevinedört
gün kalmasına karşın,
hükümetın gerekli ciddiyetı
göstermediğırusavunan
Genel Maden-İşSendikası
yönetıcıleri. '"Hukümet.
muhalefetdöneminde ve
grevımiz sırasında verdıği
sözleri unulmuşgözüküyor.
Bunlardaaynııkiyıl
öncekilergıbı konuşuyor"
dediler. TTK işçilerinin 15
ocakta. MTA işçilerinin de
19 ocakta Ankara'da
başlatacaklangrev
uygulmalanna ilişkın son
hazırlıkları değerlendirmek
üzere lopianan Genel
Maden-Iş Sendikası genel
merkez ve şube y öneticilen,
hükümetin son olarak dile
gctirdiğı birincı altı ay ıçın
yüide 30, ıkinci altı ay içın
yüzde 23'lük ücretzammı
«eklıfinin kabul edilemez
Iduğunu savundular.
OECDarştvine
girîş sepbest
• ANKARA (AA)-1948
yılında kurulan OEED
1961 'de onun yerini alan
OECD arşıvlerinin
araştırmacüann inceleme ve
yararlanmalanna açık.
Floransa'dakı Avrupa
Üniversitesi Enstıtûsü'ndeki
arşivler, genel sekreter
Jean-Claude Paye'in de
kaüldığı bir törenle, 16
Kasım 1992"dekamuya
açılmıştı.
Adana'dataım
tarttşnusı
•ADANA(Cumburiyet
Güney Ükri Bûrosu) -
Türkıye Zıraat Odalan
Bırhğı (TZOB) Genışleulmiş
Temsilciler Meclisi. ûretici
soruniannı tartışmak ve
yaşanan sonınlann
gidenlmesıne dönük
hukümet dûzeyinde
ginşımleri yoğunlaşürmak,
politikalar saptamak için
dün Adana'da toplandı.
Sultan AJP-GE
ortaklığı
• Ekonomi Senisi- Sultan
Air, Amerika'nın önde gelen
şirketlerinden General
Elektnc Capıtal Corpora-
tion'la ortakkk ve işbirüği
anlaşması yapü. Anlaşmaya
göreGE, Sultan Hava
Yollan'na iki Airbus A-300
ve rki B. 737-300 uçağını on
yülık kiralama yoluyla satın
almak üzere veriyor.
TAStŞ-tefi27
milyap gelip
• EDİRNE(AA)-TASİŞ
Edirne ll Müdürlüğü. geçen
yıl, gümrüğe terk edilen veya
yurda kaçak olarak
sokulmak istenirken ele
geçirikn eşya satışından
Hazine'ye27 milyar lira gelir
sağladı. II Müdürü Şenol
Altan'ın verdiği bilgiye göre
1992 yıhnda perakende saüş
mağazasından 2 milyar 142
milyon, açık arttırmalı
otomobil ve hurda satışından
17 milyar 940 milyon, ardiye
geliri olarak 3 milyar 650
milyon ile faiz ve öteki
girdilerden 3 milyar 472
milyon lira gelir eldeedikü.
Türfdyer
GATT'a
bOgi verecek
• ANKARA (AA) - Türkiye,
ithalat rejiminde yapılan yeni
"•üzenlemeler hakkında,
j A l l ' a mart ayında
Cenevre'de yapılacak
toplanüda bilgi verecek.
Hazine ve Dış Ticaret
Müsteşarlığj yetkililerinden
alınan bilgiye göre Türkiye,
bu yıl, GATT ile ilki mart,
ikincisi ekimde olmak üzere
iki genel görüşme yapacak.
Genel görüşme taİcviminin
1991'de belirlendiğini ifade
eden yetkililer, martta
yapılacak görüşmelerde
ödemeler dengesi. ekim
ayında yapılacak
görüşmelerde ıse genel ticaret
polıtikalannın gözden
geçırileceğini belirttiler.
Türk-İş de, TİSK de, tehlikenin farkına yeni vardılar
Taşeronluk,seııclikacılığı öldümyor!
• 'Biz bugüne dek
uyumuşuz' diyen
sendikacılar, TEK gibi
bir kuruluşta, ampuJ
değiştirme ya da sayaç
okuma işlerinin bile
taşeron firmalara
verilmiş olmasını dehşet
ve şaşkınhkla karşıhyor.
DENtZŞAHtN
Sendikasızlaşürma amacına
yönelen 'taşeronlaşma' uygula-
malan hem işveren, hem de işçi
sendikalannı tehdit etmeye baş-
ladı. Taşeron işyerlerindekı iş-
çilerin yüzde 98'inin sendikasız,
yüzde 34'ünün de sıgortasız ol-
duğu tahmin ediliyor. Türk-İş.
taşeronlaşmanın kesın rakam-
lannı elde etmek üzere başlatuğı
SorUŞturmanin lamamlanmaa-
ndan sonra, konuyu Başkanlar
Kurulu'nda ele alarak, yasal
düzenleme talebınde bulunma-
yahazırlanıyor.
Biz uyumuşuz'
Türk-lş'in bütün bolge temsil-
ciliklerinden istedıği taşeron so-
TISKBctşkanı Baydur:
Sendikaalıkbiter
400bmfaa]
işyerinden350
bimadebiröe
9işçiçaİJşryoT.
Devkıdarıi
iştetmeieri
kuçülterek.
seodikalaş-m-
ayıgeri
;gjderse
sendikaiarm
kapıkuıru kjHtkyip gjtmenaz gerekecek. tşçi
sendikas nekadargüçlüyse, bizdco kadar
göçlü ohmız. Çünkû onlâra gkien işçilerin
çahşüğıişytrlen de bizegeliyor. Ama sendi-
kalarvasf aynmıyapmadan. vemekhanedeki
işçiyie üreum birimindeki işçiye aynı zamnu
isterse bunun önü ahnamaz.
Türk-İş Başkanı Meral:
Aceleönkm...
Jstanbul'da-
ki
taşeronlaş-
maoranıra
yûzde 40-^0
arastnda
tahmin
ediyoruın.
araştutna
sonuçknm
aMıktan sonra BaşkanlarKurulu topianarak
birdegcriendırme yapacak. Taşeroniuğun
önienraesi için bir yasa çıkarubnas zorunlu.
Mevcut >asalaria baa davaîar kazanılsa büe,
uyguiama değjşık şırket adian>!a dâvam
ediyorHenıen işçi çskartlıyor, şirket ismi
degışiyor.
ruşturmasırun tstanbul'daki ilk
sonuçlan, sendikacılan bile
hayrete düşürdü. Türk-İş 1.
Bölge Temsilcisi Faruk Büyük-
kucak "Biz bugüne kadar uyu-
muşuz. Taşeronlaşma böyle gi-
derse, 2000 yıhnda sendika üye-
si kimse kalmaz. Sendıkalann
bunu iki yıl önce görüp, önlem
alması gerekirdi" diyerek, araş-
tırmanm ilk sonuçlannın, taşe-
ron oranının beklediklerinin de
üstünde olduğunu söyledi.
Tüm sektörlerde taşıma, ye-
mek ve temızlik hizmetlerinin
yüzde 95'inin taşeron şirketler
tarafmdan yapıldığmı beürten
Büyükkucaİc "Ama beni en çok
şaşırtan, ilaç, çimento işkoluyla
TEK oldu. TEK, lamba değişi-
mi, sayaç okuma gibi ışleri bile
özel şirketlere vermiş. Biz taşe-
ronlaşmayı bugüne kadar çok
hafıfe almışız. Olay bütün işkol-
lanna yayılmış. Bugün sendika-
laşmanın önündeki en büyük
tehliketaşeronlaşmadu-. Birüni-
teyi bir şirket üstleniyor, o da işi
üçe, dörde bölüyor. Hangisin-
de örgütleneceksiniz. Bu iş kor-
sanlık halini almış" dedi.
Taşeron uygulanıasının doğ-
masında işçi sendikalannın
önemli hatalan olduğunu belir-
ten Büyükkucak şöyle konuştu
"Sendikalar, vasıflı işçiyle,
vasıfsız işçiyi aynmadığı, iş de-
ğerlendirmesi yapmadığı için
bu çıkü karşımıza. Bu nedenle
taşeronlaşma, genel hizmetler,
vasıfsız işler üzerinde yoğun-
laştı. İşveren, vasıfsız işleri asgn
ücretle de yapurqabıleceğini
gördü. Sendıkalı bir işçiye 5
milyon vermek yerine, işçiliği
1,5, 2 rrulyona düşürebiliyor.
Vergi ve SSK primlerinden
kurtuluyor."
Manzara iç karartıcı
Petrol-İş Sendikası'nın 1991
Yılhğı'ndaki verilere göre,
sadece sendikaiarm örgütlü
olduğu işyerlerinde toplam çalı-
şanlann yüzde 13'ü taşeron işçi
konumunda. Bunlann yüzde
98'i sendikasız, yüzde 34'ü
sigortasız.
Kamu sektöründeki taşeron
işçi oranı yüzde 17.1. özel
sektörde çalışanlar içinde
taşeron işçi oranı yüzde 7.9.
Bakan Gönen'den Yeni Düzen'e uyma çağnsı
6
Devlet yapısı küçültülmeli!9
ANKARA (ANKA) - Devlet
Bakanı Akın Gönen. yeni dün-
ya düzenenin yapısını oluştu-
ran serbcst piyasa ekonomısi
çerçevesinde devlet yapısının
küçültülmesı ve devlet bürok-
rasiinın önüne geçilmesi gerek-
tiğini belirtti.
Müstakil Sanayici ye lşa-
damlan Demeği (MÜSİAD)
Ankara şubesinin Birinci Ola-
ğan Kongresinde bir konuşma
yapan Gönen. devletin, üreti-
min motor gücü olmaktan çı-
kanlmasını yeni dünya düzeni-
ne uyumda en önemli adım ola-
cağını söyledi. Gönen, Türki-
ye'de yaşanan değişimin en çok
özel sektörde kendıni hissettir-
diğine dikkat çekerek, devletin
serbest piyasa ekonomisınin
öncüsü olarak özel sektöre bu
3çiş döoeırunde ^destek
W&mr '^^lı^HI ^Türkiye'deözel
sektörün yeniden
yapılanma sürecini
yakından hissettiğini
ileri süren Gönen,
devletin üretimin
motor gücü olmaktan
çıkıp, rehberlik
görevini üstlenmesi
gerektiğini söyledi.
çıkması halinde. Türkiye eko-
nominin önemli üerlemeler ka-
ydedeceğine değindi. Model
tartışması bitti
Gönen şöyle devam etti:
"Artık eskisi gibi sağ model
mi, uygun sol model mi uygun
diye bir arayış ortadan İcalk-
mışür. Çünkü serbest piyasa
ekonomisi bu sorunu da çöz-
müştür ve onlar siyaset tarihi
müzesindeki yerlerini alrruştır,
abnaktadır. Dünyada bir değı-
şim olurken, Türkiye, bu geliş-
meleri yakından ızlemektedir,
bu arada devlete. özel sektöre
destekçı ve rehber olmak düşü-
yor. Devlet sürekli küçülen,
özel sektöre büyümesinde öncü
olan bir yapıya kavuşturulmah-
dır. Hukümet programında da
devletin yapısının küçülmesıne
yönelik reformlar bulunmakta-
dır."
Akın Gönen, "KİTlerin en
büyük sorunu olan personel re-
jimini düzelten reform paketini
de meclise çok yakında sunaca-
ğız" dedi.
Kongrenin açılık konuşması-
nı yapan MÜSİAD Genel Baş-
kanı Erol Yarat da, MÜ-
SİAD'ın sloganının devlet, sa-
nayici. üniversite ve işçi işbirliği
olduğunu ifade etti.
DÜNYA EKONOMİSİNE BAKIŞ
ERGtN YILDIZOĞLU LONDRA
Frank Ateş Hattında
U
luslararası para piyasaları
son birkaç ayda adeta atış
poligonu cadınna döndü.
Serbest pıyasanın 'gizlı
elinın' ateş emrı vermesi
ile çeşitli Avrupa ulkelerı-
nindövizleri, polıgondaki alçı güvercınler
misali, bir bir dağıldılar. Ayakta sadece
Alman Markı'na sıkıca yapışmış Fransız
Frangı kaldı. Şımdi sıra onda.
ûnce Finlandiya Markkası düştü. Onu
italyan Liretı ızledi Sonra Ingilız Pound'u
büyük bir gürültü ile tuzla buz oldu. Pese-
ta, Eskuda ve nihayet Isveç Kron'u bir bir,
polıgondan düştüler. Sonra Noel tatili
geldi ve aücılar evlerine gıttiler.
halıMfMAPS
Dumanlar dağıldığında; poligonu oluş-
turan Avrupa ParaSıstemı artık tanınmaz
hale gelmiş, üzerinde o da
birbırlerine sıkı sıkı tutunmuş
olduklan için sadece Fransız
Frangı ve Alman Markı
kalmıştı. irlanda Punt'u ve
Danimarka Kuron'u ise, yara
bere içinde ve ancak tırnak-
lan ile tutunarak poligonun
üzerinde durabiliyorlardı. Bu
manzara, katliamı dehşet
içinde seyredenlere tüm bu
olanlardan sonra Fransız
Frankı'nın da artık pek yasa-
ma şansının kalmadığmı,
Frank'la birlikte Alman
Markı'nın da düsecegini dü-
şündürdü.
şürmedi? Bu ikisine cevap verebilmek
için önce Bundesbank'ın faizleri neden
yükseltiğine cevap vermek lazım.
Rmrv jHPMia •aMytti
Bretton VVoods çöktukten sonra, 1970'-
lerde ve 1980'lerde A. Markı'nın Avrupa'-
da uluslararası rezerv para durumuna
geldiğini görûyoruz. Bu durum Alman-
ya'ya hem bir seri avantaj getirdi hem de
APS'nin bugünkü duruma düşmesini
hızlandırdı.
Mark uluslararası rezerv para olunca,
Bundesbank para (Alman Markı) ve kredi
arzını belirlerken, diğer ülkelerin merkez
bankalarından farklı btr konuma yüksel-
di. Bu merkez bankaları, para arzını aşın
arttırdıkları takdırde, bir devaluasyon so-
nunda uluslararası rezervlerıni kaybet-
me tehlıkesiyle karşı karşıyaydılar. Burt-
ülkeler içın aynı miktarda net rezerve
kaybı demekti. Bu durumda Alman Markı
arzı APS içinde göreli olarak azalmaya
başlayınca, diğer Avrupa paraların mik-
tarı göreli olarak artmıştı Oyleyse
Markı'na karşı değerlerınin dûşmesi ge-
rekiyordu. Bu ise APS bandının varlığı ile
çelişen bir şeydı. APS'yi korumak için
üye ülkeler, faizleri bir süre yüksek tut-
mayı denediler. Bundesbank, bu paraları
satın alarak korumaya çalışırken piyasa-
ya yeniden Markı basmayı göze aldı.
Bundan sonra olanları hep birlikte poli-
gonda izledik.
Bundesbank'ın faizieri neden yükseft-
mek zorunda kaldığını ve bunun etkilerini
gördükten sonra diğer sorumuza dönebi-
lıriz. Bundesbank Fransız Franıı'nı şu sı-
ralarda başlayan saldırıya karşı nereye
kadar koruyabilir? Bu koruma operasyo-
nu APS'yi kurtarmaya yeter mi?
Abnanya'daki para hareketkri Fransa'yı bemen etkiKyor.
Tatilden sonra poligona dönen piya-
sanın gizli eli, ilk haftayı marifetini seyret-
mekle, silahını (spekülatorler!) kurca-
layarak arada sırada frank-mark ekseni-
ne doğru çapkın bakışlar atarak geçirdi.
Sonra beklendiği gibi silahını doğrulttu.
Şimdi artık Fransız Alman ekseni ateş
hattındaydı. Eğerfrank vurulupda tüm Al-
man desteğıne rağmen düşerse, sıkı
sıkıya yapışmış olduğu için Markı da be-
raberinde götürecek. Böylece polıgon
boşalacak ve belki de çadırı söküp kaldı-
racaklar.
Şimdi en önemli soru şu. Fransız
Frankı Alman desteğıyle daha ne kadar
poligonda kalabilir? Veya bir başka de-
yişle Bundesbank, Fransız Frankı'nı
daha nereye kadar destekler? APS'nin
kaderi ışte burada yatıyor. Bir diğer soru
da şu. Bundesbank, bırçok Avrupa ülke-
sinin resesyona karşı mücadele olanak-
larını kaldıran, böylece 'zor duruma dü-
şüren' paralarını spekülasyona konu
ederek APS dışına düşmelerine yol açan
yüksek faizleri her şeye rağmen niye dü-
desbank Alman Markı rezerv para olduk-
tan sonra, artık bu tehlikeye karşı karşıya
kalmıyordu. Buna bağlı olarak da, hem
yabancı piyasalarda Mark stoku hem de
Alman banka sisteminin kredı stoku ser-
bestçe genişledi. Yine Mark'ın konumu-
na bağlı olarak, Bundesbank uluslararası
rezerv stokuna bağlı kalmadan, diğer
merkez bankalarından kolaylıkla borç
alabiliyordu. Böylece diğer merkez ban-
kaları uluslararası rezerv biriktirirken
Bundesbank uluslararası borç senedı bı-
riktiriyordu. Fakat Almanya bu avantajını
kullanırken, aynı zamanda birdezavantaj
da üretmeye başladı.
DM stokunun bu hızla kontrolsuz büyü-
mesı Almanya'yı, 1988'den itibaren enf-
lasyonist bir baskı altına aldı. 1989da
Dogu Almanya ile birleşme süreci baş-
layınca, Almanya bunun maliyetini karşı-
lamak için uluslararası rezerv olma
avantajını da kullandı. Bu sırada enflas-
yon özellikle 1989-91 arası iyice yükseldi
ve 1991'de Bundesbank'ın hedef rakamı
olan % 2'yı katladı ve % 4'ü geçtı. Işte bu-
nun üzerine Bundesbank frene basmaya
başladı, faizleri yükselttı ve 1991 ile 1992
eylülü arasında piyasadan 94 milyar
Mark çektı. Bu ise, aynı zamanda diğer
Bir kere para piyasaları
Frank'a boşuna saldırmıyor.
Fransa'da mart ayında seçım-
ler var. Piyasalar Sosyalıst Par-
ti hükümetinin nasıl olsa piya-
sayı canlandırmak için faizleri
düşüreceğini, ama buna rağ-
men seçımleri kaybedeceğıne
inanıyorlar. Ayrıca, yerine ge-
lecek hükümetin, frankı aşırı
değerh tutmakta ısrar etmeye-
cek bir hukümet olacağını dü-
şünuyorlar. Bunları bir araya
koyunca da, Frank'ın düşmesi-
ni bekleyerek ona karşı spekü-
lasyon yapıyorlar. Gözlemcile-
re göre bu arada Bundesbank. Frank'ı
desteklemek için mark, faizler ile biraz
oynayacak. Biraz Frank satın alacak,
ama bunu bir önceki raundta olduğu ka-
dar şiddetie yapmayacak. Bu arada eğer
Frank kendı gücü ile Bundesbank yeni bir
faiz politikasına karar verene kadar bir
miktardayanabilirse APS'nin bir süre ya-
şama şansı var.
Korumacılık
Avrupalı
desteğiEkouontj Servisı - Amster-
dam Üniversitesi AvrupaEns-
titüsü ögretim Üyesi Prof.
Dr. Edmond Volker, Avrupa
Topluluğu (AT)'de antidam-
ping uygulamalannın gerçek
amaçlan yerine. korumacıliğa
yönelik kullanıldığını behrte-
rek, "ATnin anti-damping
ugulamalanndanşikaycueden
Türk sanayicisi haklıdır"dedi.
tSO'nun konuğu olan Prof.
Volker ATnin anti-damping
tedbirlerinin hemen hemen
yüzde 80'inin gerçek amaanı
aşarak korumaa bir şekıl
aldığinı söyledi. Volker "şu
anda, ATde ithal edilen bir-
çok mala tatbik olunan 140
dampingvergılerinınhaksızti-
cari uygulamalara karşı öngö-
rülenbiöedbjxplduğunaı§aret
etü.
r *
Merkez Bankası
özerkleştirilecek
Paris
boyun
eğiyor
PARİS (AA) - Fransa hü-
kümeti, Avrupa Topluluğu'na
(AT) Ekonoraık ve Parasal Bir-
liği öngören Maastncht And-
laşması'ndakj "merkez banka-
lannın hükümetlenn kontro-
lünden çıkanlması" şartını ye-
rine getirmeye hazırlanıyor.
Ekonomi Bakanı Michel Sa-
pin'ın açıklamasına göre, Fran-
sa Merkez Bankas'nın şimdi-
kinden çok fazla özerk yapıya
kavuşturulması için yasal değı-
şiklikİere gidjlmesi planlanıyor.
Fransa'da, Merkez Ban-
kası'nın özerkliği konusunda,
esasa ilişkin tartışmalann artık
sona erdiginı belirten Sapin,
Fransa'da 20 Eylül 1992 tari-
hindekı referandumda Maast-
ncht Andlaşmasf nın onaylan-
masıyla. Fransa Merkez Ban-
kası'nın, tamamen özerk ol-
masırun da açık olarak kabul
edilmiş olduğuna işaret etti.
Maastncht Antlaşması'nda,
" AT üyesı ülkelerin, ortak para
binmi kulllanmalan hedefı çer-
çevesinde, her üye ülkenin
Merkez Bankasını, hükümetin
kontrolünden çıkartıp. taroa-
men özerkleştirmesı" şart ko-
şuluyor.
AJNKARAPAZABI
YAKUP KEPENEK
jşvepenler Partisi (İP)
Büyük sermaye kesimi yeni yıla, siyasete doğrudan
atılma kararlılığı içinde giriyor.
işverenlerin siyasete atılmalan bir İşverenler Partisi
(İP) kurulması biçiminde olmalıdır. Tersine bir tutum,
işverenlerin bölünmez bütünlüğünü zedeler; kâr
oranlarını azaltır ve derin toplumsal yaralar acar.
Geçmişte, işçi partiierinin kurulması yoluna gidilirdi.
Amaç, emek ile sermaye arasında denge
sağlanmasıydı. Günümüzde işveren egemenliği kesin
olduğuna göre bir siyasal denge arayışına gerek kalmı-
yor.
İP'in kurulması 12 Eylül pasalarının istek ve özlem-
lerine de uygun dûşüyor. Paşalar siyasal partilerin
sayısını azaltmak istiyordu. Oysa günümüzde 20 dolayı-
nda siyasal parti vardır. İP'in kurulmasıyla öbür
partilere gerek kalmayacak ve siyasal birlik ve bütünlük
sağlanmış olacaktr.
İP iktidarının programı hazırdır. Yıllardır, tüm öbür
dernek ve sendikalara siyaset yasağı uygulanırken,
işveren örgütleri siyaset yapıyor. Bu nedenle hemen
tüm konuiarda İP'in neler yapacağı kestirilebilir.
Yine de İP iktidarda olsaydı neler yapardı sorusunun
yanıtı aranmalıdır.
İP, öncelikle 12 Eylül rejiminin yasa ve kurumlarını
koruyucu bir yaklaşım izler; demokratikleşmeyi
olabildiğince bir yana bırakırdı. Insan hakları, sendi-
kalar haklar, üniversite özerkliği ve yargının
bağımsızlığı yalnızca işverenler için geçerli olurdu. İlk
olarak para kazanma işinde başarılı olamayanlara
herhangi bir hak tanınması yoluna gidilmezdi.
Bu kurala dayanılarak çok para kazanmayı esas
almayan kurumlar ya tümüyle ortadan kaldınlır ya da
özelleştirilirdi. Eğitim ve sağlık gibi toplumsal hizmetler
de parası olanların hakkı sayılırdı.
Devletin en üst yönetJcilerinin para kazanma becerisi
gösterenler arasından seçilmesine özen gösterilirdi.
İşverenlerin kendilerinden ya da en çok güvendikleri
adamlarından başkasının bakan, müsteşar ve genel
mü'dür yapılmalarına kesınlikle izin verilmez; köşe
başlarını para babalarınm tutması sağlanırdı.
12 Eylül rejiminin yönetici kadroları ve YÖK türü
kurumları korunur, giderek bunlann güçlendirilmeleri
sağlanırdı.
İP iktidarı en büyük basarısını hiç kuşkusuz ekonomik
konuiarda gösterirdi.
ûnce çok kazanandan az, az kazanandan çok vergi
alınması kuralı geçerli olurdu. Asgari ücretten en az %
25 dolayında vergi alınırken büyük kârlar, faiz ve kira
gelirlerı ya tümüyle vergi dışı tırtulur ya da % 10 dolayı-
nda bir vergi verirlerdi
Devlet çarkı tam bir gizlilik içinde ve işverenler için
çalışır; vergi kaçıranlann adları bile gizli tutulabilir;
halka radyasyonlu çay içirenlerin yargı önüne çıkması
sağlanmazdı.
Dışalım ürünlerinde, yalnızca en büyük işverenlerin
ürettikleri için korumacıiık uygulanırdı. Elektronik eşya,
otomotiv ve bir kısım antibıyotiklerin gümrük vergileri
azaltılmazdı.
Işsizlik sigortası, gençlere iş bulunması ve sosyal
güvenlik harcamalarının arttırılması gibi önlemler kısa
dönemde kârları artnrmayacaklanndan bir yana
bırakılırdı. --«*'>«
v İP. iktidarında, Türk Lirası'ntn yerine dolarva maek
kullanımı yaygınlaşır; banka mevduatı bile büyük ölçüde
döviz olarak tutulurdu; liradan kaçış hızlanırdı.
IMF ve Dünya Bankası nın önerilerinin kendiliğinden
yasa sayılması uygulaması sürdürülür; buna karşılık iş
güveniiği ve memursendikacılığı konularını düzenleyen
ILO sozleşmeleri askıya alınırdı.
Halkın malı olan kamu ekonomik kuruluşları işve-
renler arasında bölüşülür; gerekirse yabancı ortak alı-
nması yoluna gidilirdi.
Basın, radyo ve televizyon yayınlannın işverenlerin
çıkanna olması kesinlikle sağlanırdı.
Sonuç olarak, işverenler çok büyük bir özveriyle
yüksek kârlarını bir yana bırakıyor ve halkın hizmetine
koşuyor. Bu göz yaşarücı özverinin degerini anlamamız
yerinde olacaktır.
MERKEZ BANKASI KURLARI gocu isn
cüst
lABDDoları
1 Alman Markı
1AvustralyaDoları
lAvusturyaŞilini
IBelçika Frangı
1 Danimarka Kronu
1 Fin Markkası
1 Fransız Frangı
IHollandaFlorini
11sveç Kronu
1 (svıçre Frangı
100 İtalyan Lıreti
UaponYenı
1 Kanada Doları
INorveç Kronu
1 Sterlin
iSArabıstanRiyalı
DftVtZ
*Uf
8717.53
5307.47
5865.16
753.9
25761
1373.32
1593.35
1561.16
4722.14
1177.01
5809.75
576.18
69.58
6796.23
1240.75
13390.13
2324.36
un*
8735.00
5318.11
5876.91
756.46
258.13
1376.07
1596.54
1564.29
4731.60
1179.37
5821.39
577.33
69.72
6809.85
1243.24
13416.96
2329.02
EHITİF
u*
8706.81
5302.16
5777.18
75320
25503
1359.59
1577.42
1559.60
4717.42
116524
5803.9İJ
570.42
68.54
6694.29
1228.34
13376.74
2289.49
unf
8761.21
5334.06
5694.54
75773
258.90
138020
1601.33
1568.96
4745.79
1182.91
5638.85
579.06
6993
6830.26
1246.97
13457.21
2336.01
çok
Bundesbank'a gelince seçenekleri çok
fazla değil. Ya faizleri, enflasyonu engel-
lemek uğruna, Avrupa ülkelerinı ve Al-
man ekonomisini bir depresyona itene
kadar yüksek tutmaya devam edecek. Ya
da enflasyonu, göze alarak, faizleri indi-
recek ve 1970'lerde ABD Doları'nın başı-
na gelenlere benzer bir şekilde, Alman
Markı'nı aşağı doğru dalgalanmaya bıra-
kacak. İki tane gibi gözükmesine rağ-
men, seçenek aslında bir tane! Bundes-
bank eninde sonunda enflasyonu ve de-
valüasyonu göze alarak faizleri indıre-
cek. Bu, uluslararası rezerve olmanın fı-
yab. Bu arada frank ve sonra Alman
Markı da polıgondan düşünce APS'nin
başına ne gelir bilinmez?
BMC SANAYİ ve TİCARET ANONİM ŞİRKETİ'nden
ORTAKLARIN YENİ PAY ALMALARINA İLİŞKİN SİRKÜLER
ÇIKARILMIŞ SERMAYEMİ2142 MİLYAR LİRASI NAKİT KARŞIUĞI, 18 MİLYAR ÜRASI İÇ KAYNAKUROAN
KARŞILANMAK SURETİYLE 90 MİLYAR LİRADAN 250 MİLYAR ÜRAYA ARTIRILMAKTADIR.
ARTIRILAN SERMAYEYİ TEMSİL EDEN HİSSE SENETLERİ SERMAYE PİYASASI KURULUNCA 2^12/1992
TARİH VE 137/808 SAYI İLE KAYDA AUNMIŞTiR ANCAK KAYDA AUNMA, ORTAKLlGlMIZIN VE HİSSE
SENETLERİNİN KURUL VEYA KAMUCA TEKEFFÜLÜ ANUMINA GELMEZ.
Onaklıjjımız ile ılgit aynntılı Mgılerı ıçeren ızahname 4/1/1993 tarıhınde İZMİR Tıcaret Sıcıh'ne tescıl eddnu; ve 8/1/1993
tantı ve 3)95 sayılıTTS.G de yavidlannıış olup aynca bajvuru yertennde mcelemeye açık tutulmaktadır.
OıUklanmızın arnnlan 160 mıtyar lıralık sermayeyı temsıl eden paylardan, ellenndekı paytann % 157 77'sı oranında yeni
pay, %20'sı oranında bedetsa pay alma haklan vardır
Yeni pay alma haklan aşağıda belırtılen başvuru yerlennde 14/1/1993 ile 15/2/1993 tanhlen arasında 30 gün sureyle
kulandınlacaktır Bu sûrenın son gûnûnün resmı taule rasflaması halinde yem psy alma hakkı kullanım siirea ızteyen ış
günû akşarnı sona erecektr
Bir payınnommal değen500-TLolup 500-TLden satışa arzedıtecelrtır.
Ortaklanmız asajıda belırtılen yeıiere başvurarak saNp olduklan hısse senetlennın 7 no'lu yeni pay alma kuponlan (IV,
V, VI ve VII. Temp hısse seneüen) karşılığmda yeni pay alma haklannı 6 nolu yeni pay alm» kuponlan (IV, V, VI ve VII.
Tertp hısse senetlen) karşılığında da bedelsız pay alma haklannı kuilanacaklardır
Bu sermaye artınmında yeni pay alma hakkını kullanmak ıstemeyen ortaklarırmz ılgıli kuponu yeni pay alma hakkı
kuHanım süresı içinde satabılırter
Bedelsız pay alma hakkmm kullanımı herhangi bir süreyle sınırtı dejıldır
BAŞVURU ŞBttJ: Yeni pay alma hakkını kullanmak ısteyen ortaklanmız pay bedellennı Yapı ve Kredı Bankası A Ş İzmır/Fuar
Şubesı'nde açılan 73-7 no'lu özel hesaba. yeni pay alma hakkı kullanım süresı ıçerısınde nakden ve pejınen
yaoracaklardır.
BAŞVURU YERlfRl (Adres ve Telefon Numarası): Kemalpaşa Cad No 32 Pınarbaşı 35060İ2MİR Te( 79 20 00
HİSSE SENETLERİNİN TESÜM ŞEKÜ: Yeni pay »Ima hakJanm kullanan ortaklanmız yukanda belırtılen yere sahıp
olduklan IV. V.VI ve VII. Teröp hısse senedennın 7 nolu yeni pay alma kuponlan ve Banka dan aldıklan Sdemeye ılıskın
mıkbuzun bir ömeflı ile birlikte bajvurarak hısse senetiennı teslım alacaklardır
HAIKA ARZ SÜRESİNİN BAŞUNGIÇ VE BİTİŞ TAHİHLERİ. 22 Şubat-23 Mart 1993
I