15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Sahibi: Cumhuriyet Maıbaacıhk ve Gazeıeciük Turk Anonım Şirketi adına Btrin Nadi İsıanbul Haberleri: Şenay Kalkan, Dış Haberler: Ergun BaJcı, Iş-Ekonomı: Şuknın ketenci, Basım ve Yayım. Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik T.A.Ş. Türkocagı Cad. • Genel Yayın Yonetmenr özgen Acar • Genel Yayın Koordinatoru: Hikmel Çetiakaya Yurt Haberkri: Mehmel Saraç, Kultur: Cetal ÜSJCT, Makaleler: Sami Kanoren, Spor: Abdulkadir 39/41 Cağaloğlu 34334 tst. PK. 246 Istanbul. Tel: 512 05 05 (20 hat), Teteju • Yazı lşleri Mudurlerı. Fıısun Özbilgen (Sorumlu), Celal Başlangıç (Haber) • Gorsel Vücelman, Duzeltme' Abdullab Yancı • Muessese Müdur V.: Erol Erkul • Koordinaıor: 22246, Fax: (1) 526 60 72 • Burohr: Ankan: Z. Gökalp Blv. lnkılap S. No: Yönetroen: Ali Acar • Duzenleme- Muslafa Saglamcr • Ankara Temsjlcisı: Cunnl Ahı»ı Korulsan • Muhasebe: Bulenl Yentr • İdare: Hüstyin Gurer • tşleıme: Ösder 19/4, Tel: 433 11 41-47, TeJex: 42344, Fa.x: (4) 433 05 65 • tzmin H. Ziya Blv. Arcayıirek, Haber Mudurlerı: Muslafa Balbay, I$ık Kansu. Izmır Temsılci V.: Sertlar Çrfik • Bılgı-lşlem: Nail tnal. Bılgısayar Sıstem: Munıvrl Çiler • Personel: Sevgi Bostanaoglu 1352 S. 2/3 Tel: 83 12 30, Tekx: 52359, Fax: (51) 89 53 60 • Arfaaa: Inönü Kızık, Adana Temsilcısı: Ç*ün Yigenoglu • Reklam: iteha Işıtman Cd. 119 S. No: 1 Kat: I, Tel: 59 37 52 (4 hat), Telex: 62155, Fax: (71) 59 25 78 TAKVİM:30EYLÜL1992 İmsak 5.27 Güneş:6.52 öğle 12.59 Ikindi: 16.17 Akşam: 18.56 Yatsı:20.16 2 yaşmdaki tiryaki • LONDRA(AA)- İngiltere'de hamileliği sırasında gündeyaklaşık 3 paket sigara içen anncnin çocuğu şimdiden nikotin bağımlısı oldu. 2 yaşmdaki kız çocuğunun sigaradan vazgeçmesi için doktorlann seferber olduğu bildirildi. Hertfordshire bölgesinin Stevenage kasabasında yaşayan Amanda Piper (24). kızı Cherie'nin emekledikten hemen sonra sigara içmeye başladığını söyledi. Doktorlann 'nikotin bağnnlısı' teşhisini koyduklan küçük Cherie'nin anneve babasmın içtiklen sigara izmaritlerini toplayarak, bazen de sigarayı paketten alarak evin tuvaletinde, bahçede gizlice içtiği öğrenildi. Seksinpüf noktalam • ATİNA(AA)-İtalyan asıllı Kanadalı seksolog Barbara D'Angelis'in "Her An Nasıl Sevişebilirsiniz?" isimli kitabı ABD ve Avrupa'da büyük ilgi gördü. Kanadalı seksolog kadınlar ve erkeklerin sevişme konusunda bilmeleri gereken püf noktalannı şöyle sıralıyon "Kadın sevişmeye beyni ile başlar, dolayısıyla sevişmeden önce okşanmak, güzel sözlerişitmek ister. Kadın, kendini herzaman uzun uğraşıdan sonra tavlanmış hissetmek ister. Güvenlik de kadın için önemli birnokta. Kabank cüzdanlı erkeklerle sevişen kadınlargenellikle kendilerini daha fazla güven içinde hissediyorlar. Kadın aynca, erkekten sabır ister, iki dakika süren sevişmeden hoşlanmaz.» Madonna'dan PrensesDi'ye • LONDRA(AA)- Amenkalı ünlü popşarkıcısı Madonna. PrensCharles'la olan evliliğinin sallantıda olduğu söylentilerinden kurtulması için Prenses Diana'ya New York'taki dairesindc birlikte kalmayı öncrdi. Amcrikalı aktör kocası Sam Penn'den aynldığı sıralar kendisinin de Prenses Diana'nın durumuna benzeranlar yaşadığını belirten 34 yaşmdaki şarkıcı. Londra'da çıkan haftalık New Musicai Express dergisine yaptığı açıklamada. "Zavallı kızcağızın nedurumda olduğunu ben anlanm. Prcnsesi apartmanımda yaşamava daveı ediyorum" dcdi. Rıfat Özbek ödüle aday Londra (AA)-Jürk modacı Rıfaı Özbek. İngilterede "Yılın Moda Tasanmcısı" ödülünçadaygösterildi. 1988 vılında İngiltere'demoda lasanmcılığı dalında en yüksck ödülü alan Özbek, bu > ıl da baş ödül için seçilen altı aday arasında yeraldı. • 12 Ekim tarihinde sahibi açıklanacak ödül için Özbek'inyanısıraaday göstcrilen moda tasanmcılanmn Arbella Pollcn. Cathcrinc VValker. John Richmond. Nıcole Farhi vc Vivicnne Westwood olduklan bildirildi. KaçakABD'lîlere köçük ceza • ADANA (Curahuriyet)- Türk Harb-lş Sendikası'nın dokuz yıldır basın yoluyla suçduyurusunda bulunduğu incirlik Üssü'ndeki "kaçak çahşan ABD'li personel" hakkında ilk kez Adana Cumhuriyet Savcılığı tarafından kapsamlı bir soruşturma yapıldı. Dört ayı geçen araştırma sonunda adı "kaçaklar listesi"ndeyazılı Amerikalılann, Türkiye Cumhuriyeü'nin yasalannı çiğneyerek çalıştınldıklan belirlendi. Ancak yasa gereğı "Suçlu Amerikalılar'a 25'er bin lira para cezasına hükmedilince" takipsizlik karan verilerek dosya kapatıldı. Menopoz Dernegi istanbul(A A)- Ulusal Menopoz ve Osteoperoz Dcrncği kuruldu. Derneğin amacı; menopoz öncesi ve sonrası ortaya çıkan oricpedik. psikiyalrik, fızik lcdavi ve kadın hastalıklan alanındaki sorunlar üz^rinde tüm doktorlann kooı dıneli çalışmalannı sağlamak. Isterseniz çocuğunuza bakacak sürekli bir dadı, isterseniz geçici bir üniversite öğrencisi Bir telefonla bebekbakıeımzevinizde• Kadın da erkek kadar ev dışında etkinliklerde bulunmak istiyor.Buna en büyük engel de evdeki minikler. Bu "minik en- gellere" çözüm sağlayan şirketler var artık.Bir te- lefonla, istediğiniz özel- liklere sahip bakıcı, iste- diğiniz süre için gönderi- liyor evinize. • Kimi aileler çocuk bakıcısının dil bilmesini. kjmisi satranç, kimisi de bilgisayardan arüa- masmı istiyor. Özel bakıcı şirketleri bunlann hepsini karşılayacak ka- pasiteye sahip. Istanbul Haber Servisi - An- neanneler, babaanneler, tey- zeler, halalar. ablalar, kurtul- dunuzsayılır. Sakin bir akşam geçirmek is- tiyorsunuz ya da bir misafır çağırdınız biraz laflayacaksınız. Çok sevgili kızınızdan ya da oğ- lunuzdan vs. telefon alıyorsu- nuz: "Ne olur, bu akşam çok güzel bir oyun var, Aslı'ya biraz bakabilir misin? Hem onu çok seversin, oyalarursın". "Kızım/ oğlum/vs. sana baküğım yet- mez mi, biraz dinlenmek, senin yaşadığın gjbi benim de kendi hayatımı yaşamak hakkım de- ğil mi" demek istiyorsunuz ama nasıl kırarsınız, fedakârlık yap- maya alışmışsınız, hainlikJe suçlarlar yoksa sizi. Ama artık şöyle konuşma seçeneğiniz de var: "Yavrucuğum sana bir nu- mara vereyim, oradan bir be- bek bakıcısı çağınver. Hem on- lar işin uzmam". Ev dışında çahşan kadın sa- Çocuk bakımı konusunda oldukça başarüı, istekli genç erkekkr de var. Genç bakıcıiar bu işizevkle >apıyorlar. Hepsininortak özelliği çocuklara düşkünolmalan. (Fotoğraf: HATİCETUNCER) yısı artükça, ekonomik ve soş- yal konumlan yûkseldikçe eski- den kadınlann yaptığı işler or- tada kalıyor. Kadın da erkek kadar ev dışında etkinliklerde bulunmak istiyor. Buna en bü- yük engel de minikler. Bu "mi- nik engellere" çözüm sağlayan şirketler var artık. Akşam hem kadının hem erkeğin programı varsa ya da birlikte bir yere gi- dilecekse aile bireylerini, akra- balan rahatsız etmek yerine. bir telefonla belirli bir komisyon karşılığı istediğiniz özelliklere sahip bir bakıcı, istediğiniz süre için gönderiliyor evinize. Disney Sosyal Hizmetler Merkezi böyle şirketlerden biri. İsterseniz çocuğunuza sürekli bakacak orta yaşlı bir dadı bu- luyor, isterseniz genç bir üniver- site öğrencisi çocuğunuzla ilgi- leniyor ya da birkaç saatliğine bir bakıcı çağırabiliyorsunuz. Disney'in büyük çoğunluğu yükseİcöğrenimli ve yabancı dil bilen seksen kişilik bir baby sit- ter (çocuk bakıcısı) ordusu var. Bunlar arasında çocuk bakımı konusunda oldukça başanlı genç erkekler de var. Çalışmak isteyenlerden alınan bilgiler araştınhyor ve mülakattan son- ra işe alınıyorlar. Müşterilere is- tekleri doğrultusunda bakıcı gönderiliyor. Disney Sosyal Hizmetler şir- ketinin sahibi Aynur Demirci müşterilerinin elit tabakadan ve Türkiye'deki yabanalardan ol- duğunu belirtiyor ve şunlan ek- liyor: "Kimisi çocuğuna dil öğ- retilsin istiyor, kimisi bakıcınjn satranç bilmesini, kimisi bilgi- sayardan anlamasını istiyor. Kimisi de spastik çocuğuna özel bakım istiyor. Biz bu istek- lerin hepsini karşılayabilecek kapasiteye sahibiz. Hatta ünlü bir turistik otelle de anlaş- mamız var. Turistler kenti ge- zerken bizim baby sitter'lar be- beklerine bakıyorlar". Ücretleri saat başı normal çocuklarda 40 bin, spastik ço- cuklarda 50 bin lira olan genç bakıcıiar da bu işi zevkle yapı- yorlar. Hepsinin ortak özelliği çocuklara çok düşkün olma- lan. Para kazanırken mutlu da olduklannı belirtiyorlar. Çapa Diş Hekimliği Fakültesi öğren- cisi Mine Turhan "Çocuklarla birlikte olmayı çok seviyorum. Değişikliği onlarda buluyo- rum" diye dile getiriyor duygu- lannı. Boğaziçi Ünivçrsitesi öğ- rencisi Yalçın Tekin'ın düşün- celeri ise şöyle: "Hem okuldan kalan boş zamanlanmı değer- lendirerek para kazanıyorum hem de değişik bir şey yapı- yorum. Çocuklann isteklerini yerine getirmek bana mutluluk veriyor". Jale Aile Danışmanlık Şirketi sahibi ve yöneticisi Jale Kon- duk daha çok sürekli bakıcı bulduklannı, elemanlannın ço- cuk bakımı yanında yemek ve ütü gibi işleri yaptıklannı. üc- retlerinin ise 1 milyon 500 bin ile 6 milyon arasında değiştiğini söylüyor. Son yıllarda çocuk bakıcısı talebinin hızla arttığını. bunun da kadınlann iş yaşamında daha çok yer almalanndan ileri geldiğini belirtiyor ve şunlan ekliyor: "Çok sevindiğim bir konu var. Artık kadınlar sadece anne değiller. Üretiyorlar ve üretkenliklerini anne oldular diye kesmek istemiyorlar." Kentsel yaşamın çeşitli alan- lan kurumlaştıkça yaşam daha kolaylaşıyor. Bu kolaylıklar- dan yararlananlar mutlu bir azınlık tabii. Kan-koca me- mursunuz ay sonunu zor getiri- yorsunuz, bu anlattıklanrruz size çok uzak belki. Ama elinize çok sevdiğiniz bir oyunun açılış gösterisinin davetiyesi geçti. Kaçırmayın. akrabalara da yal- varmayın! Bir gecelik lüksü ne- den siz de yaşamayasınız? New Jersey'dekiMs ParkıTam 65 yıldır New Jersey kenti halkı dünyanın en büyük iris çiçeği parkını yaşatıyor. Tümü kent halkımn çabalanyla kurulan ve bakılan bu nefis bahçede 6 bin çeşit iris var. Çiçeğin adı Yunan gökkuşağı tannsından geliyor. Parkın adı da "Tepedeki Gökkuşağı". Park 1927'de Amerikan İris Dernegi adına kurulmuş. Kentte bu park için 7'den 70'e herkes sevgi ve ilgjyle çalışıyor. İzciler ve öğrenciler gönüllü bahçıvanhk yapıyorlar. Firavunlann ve Fransız krallannın sembolü iris, Çin'de yiiz için toz, Elizabeth'in Ingilteresi'nde çil giderici ve Amerikan yerlilerinin ilacı. Günümüzde ise gözlerimize ve ruhumuza seslenen güzel bir zevk kaynağı. (Fotoğraf: LIFE) 28. ULUSAL PStKİYATRİ KONGRESİ Yaşlılığı unutun, yıllanıyorsunuz ERDAL ATABEK Prof.Dr. Doğan Karan'ın "Yaşlılık Üzc- rinc" bildiri-söyleşisi dinlcycnlcre tatlı bir terapi scansı verine gcçti. Kongrcnin "kı- dcmli gcnçleri", hayaıın içinde kalma azmi- nın bir kez daha ödülünü aldılar. "Gençlik- va^lılık" konusu. belki de bütiin toplumla- rın giindemindekı duyarlı konulann başın- da gcliyor. Tarih boyunca da öyledeğil mi? "Gcııçlık çeşmeleri" "gençlik aşılan". "gcnçlik filizleri" insanlann doğada bıkıp usanmadan aradığı iksirler olmadı mı? Ama yanıiı \crilccck soru. "gençleşmek mi" \oksii "yaşlı olmamayı öğrenmek mi?"... Doğan Karan, "yaşlanma" sözcüğü yeri- ne "yıllanma"yı daha doğru bulduğunu anlattı. "Yıllanma". eski bir şarap gibi, yıl- larla birlikte değerini arttırmayı bilme sana- lı olmalı. Karan'a göre. "yaşlılan olan top- lum gelişmiş loplumdur. Ancak gelişmış toplumlar insanlannın hayatını uzatarak yaşlanıncaja kadar yaşamalanna desıek olabilir." Ama "bircysel yaşlanma" gibi "toplumsal vaşlanma" da var. Bizim ünlü "emekli kahvelcri". yıllannı gcridc bırak- mış insanlara hep "yaşlandıklannı" anım- satmıyor mu? "Yaşlı yurtlan" da anık yeni bir anlayışla değerlerdınlıyor. Bu "yaşlı de- polan"nı yeniden havalın içinde vaşayan insanlann dinamiğine değıştırmek gerekli. Doğan Karan'ın ilginç bir açıklamusı da. "demokraiik >apılı insanlann yaşlılığının daha kolay geçtiği. buna karşın otoriıcr ki- şilikli insanlann yaşlılığının zor geçdği" .. Kendini otoriıesiyle çevresıne kabul cttir- meve alışmış kışilerin \etkilenni yııirmesi. alışık olduklan yaşama bıçimini zorluyor. • Prof. Dr. Doğan Karan'ın söyleşisi, ilgiyle karşılanıyor. İyice neşelenen kıdemli gençler, şimdi daha dik yürüyorlar. Işte otonteyle değil de eşıt ilişkılerlc \ar ol- mayı öğrenen insanlann kazandığı bir a\aniaj daha. Çesrelerine hükmcderck var oluşunu sürdünnek isteyenlerin dikkatine önemlesunulur... Yaşlılıkıa kişilik özellıkleri de daha belir- gin oluyor. İnatçılar daha inatçı oluyor. Hasislerdaha hasis oluyor. İnsancıllardaha insancıl oluyor. Belki de yaşlıhkta insanlar kendilerini artık saklayamıyor. Prof. Karan. popülıst yakiaşınılara karşı çıkıyor. Genç emcklılık bunlardan bınsi. İnsanlan genç yaşıa cmckliliğc \önlcndır- mcnin onlann vaşamına olumlu bir katkı olmadığını belirtiyor. İnsan olabildiğincc hayatın içinde kalmalı. Pekçok organımız çok genç yaşlanmızda eskimeve ba^lıyor. Gözlerimiz. dişlenmiz. değişik organlanmız bövle. ama "bevni- miz" öyle kolay ypranmıyor. Ama be\nı- mize yardımcı olmamız gerekli. Bu da "güncel olavlarla ilgıli" "yeni bılgılcri öğ- rcnme". "toplumsal ılişkileri canlı tutma" voluvla bir tür bcvin jımnastiği}lc sağlana- bılır. Beynımizcde bcden çizgilerimiz kadar olsun ilgi göstcnnelivi?. Yaşlıhkta alınan sıvı mıktan arttınlmalı. luz mıktan azaltılmalı Doğan Karan'ın bildiri-söyleşisi büyük ilgı\le karşılanıyor Salonda pekçok kışinin Karan'ı kutladığını görüvoruz. '"Kıdemli gençlcr'ın daha dık vürtıdükleri. ncşclen- dikleri görülüyor. Elbette haklan var, hayal içinde üreıicıier. yaralıcılar gerçekten de vaşlanmaz. Yaşlanmak özünde eskimek değil mi? Yenılenen insan yaşlanır mı? Keşke top- lumca bunun boş bir teselli olmadığını anla- yabilsek?... Dis Hekimleri Şirketleşme olgusu tartışıldı GÜNDÜZtMŞİR Diş hekimlerinin çağın gereğı olarak şirketleşmesi için yasal düzenlemelerin bir an önce oluşturulması istendi. İzmir Efes Oteli'nde yann başlayacak, l.Uluslararası Türk Diş Hekimleri Birliği Kongresi öncesi gerçekleştiri- len oda yöneticileri toplantısı sırasında "Şirketleşme " olgusu tartışıldı. Toplantıda görüşleri- ni açıklayan temsilciler ortak görüş olarak, sosyal ve ekono- mik şartlann ağırlaşması ve vergi adaletindeki bozukluklar nedeniyle şirketleşmenin kaçı- nılmaz olduğunu ancak bunun için mevcut yasalann değişmesi gerektiğini belirtiler. 1928'inkanunuile mümkün değil Samsun Diş Hekimleri Odasf- ndan Aybars Turhan, Türkiye'- deki değişimlerin kaçınılmaz olarak şirketleşmeyi ön plana çı- kardığını belirtereİc, şunlan söy- ledi:"Şirketleşirken hangi yasa- larla diye düşünmemiz gerekiyor. Şu andaki yasal mevzuatla şirket- leşme gerçekleşse bile doğacak yeni yapı ya hilkat garibesi ya da cüce olacakür. Bu nedenle, 1928 yıhnda çıkanlmış bir kanunla yo- îa çıkarak şirketleşme mümkün değildir." Türk Diş Hekimleri Birliği ikinci başkanı Prof.Dr.Gülümser Koçak. şirketleşme olayma baş- tan beri olumlu baktıklannı, an- cak gerekli yasal düzenlemelerin yapılmaması halinde tıbbi dento- loji kuraUannın hıçe sayılacağını vurguladı. Psikiyatri Kongresi soııa eriyor ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu>- .4nkara Hacettepe Ünive- sitesi'nde geçüğimiz pazar günü başlayan 28. Ulusal Psikiyatri Kongresi bugün sona eriyor. Ruh sağlığı konusunda uz- maniaşmış dünya çapında pek çok biÛmadamı ile konuyla ilgili davetlilerin bildirilerini sunduğu kongre bugün Yaşar Kemal'in "Korku" üzerine vereceği konfe- ransla sona erecek. Kongre çer- çevesinde. bugüne kadar, "Şı- zofreni Sempozyumu", "Şizof- renideki yeni geüşmeler", "Türkiye'de şizofreni alanında çabşmalar". "Temel sağlık hiz- metlerinde depresyonun tanı ve tedavısi" konulannda konfe- ranslar verildi. Kongrenin bügünkü son bölü- münde aynca "Çocuk Psikiyat- risi Sempozyumu" ile "Anadohı İnsanlan ve yapıtlan" konulu bir multivizyon gösterisi düzen- lenecek. Kelaynaklarkafese hapsediliyor MEHMETFARAÇ ŞANLIURFA - Birecik ilçesinin simgesi haline gelen kelaynak kuşlannın göç ettikleTi Nil Vadisinden geri dönmemesi yöre halkı ve kuşlan çoğaltmakla görevli yetkilileri endişelendiriyor. Kelay- naklann önümüzdeki yıldan itibaren genel korumaya ahnarak kafeslerinden çıkmalanna izin verilmeyecek. Son 2 yıldır göcten dönmeyenlerle kelaynaklann sayısı 60'tan 33'e düştü. ön Asya bölgesinde yalnızca Şanlıurfa'mn Birecik ilçesinde ya- şayan kelaynaklann soylan giderek tükeniyor. 1978 yılından bu yana Birecik'teki üretim istasyonunda çoğaltılan kelaynak kuş- lan yörede tanm iJaçlannın yoğun biçimde kullanılması sonucu yiyecek bulamayınca adeta çevre savaşı vererek Birecik'ten kaçı- yorlar. 2 yıldır yöreden göç eden 27 kelaynakın geri dönmemesi kirliliğe karşı kuşlann bir tür protestosu olarak nitelendiriliyor. 1839 yıhnda yö- • reye gelen ve kireç kayalıklannın ke- laynaklarla dolu çlduğunu gören İngiliz gezgin Willi- ams Ainsvvorth'un gözJemlerinden bu yana kelaynaklar, Birecik'e küsmeye başlamışlar. 1980'- de sayılan 6 çifte inen kuşlar bir ta- raftan çoğaltılırken bir taraftan da geri dönmemeleri üzeri- ne azalıyorlar. Bi- recik'ten göç eden kuşlann çok azının Nil Vadisi'ne ula- Kelavnaklar Birecik'ten kaçıvorlar. şabildiği, gerisinin de göç sırasında telef olduğu belirtiu'yor. Birecik'teki Kelaynak Üretme İstasyonu yetkililerinden Ziraat Mühendisi Gülsüm Gökdoğan sayılan giderek azalan kelaynak için önümüzdeki yıllarda etkin önlemler alınmasının kaçınılmaz olacağını söylüyor. Kelaynaklann Birecik'in simgesi olduğunu belirten Gökdoğan, kuşlann geriye dönmemesi halinde üreme is- tasyonundakilerin da kafes dışına çıkanlmayacağmı ve genel ko- rumayla hapsedileceklerini söylüyor. Gülsüm Gökdoğan, kelaynaklann böcekler ve küçük sürün- genlerle beslendiğini, ancak yoğun tanmsal ilaçlama yüzünden azalan haşarelerin kelaynaklar için açlık tehlikesi yarattığını, kuş- lann bu yüzden yaşama uğruna çevre kirliüğinin olmadığı bölge- lere kaçtığını belırtiyorlar. Birecikliler bu yıl içinde sayılan 60'tan 33'e düşen kuşlann yok olmasını "bereketsizliğe" yorumluyorlar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle