02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 7AĞUSTOS1992CUMA HABERLER Bölge valileri toplantısı • MARDİıN (Cumhuriyet)- Oldğanüsui Hal Bölac Valisı ÜnalErkan,PKK.'mn büyük kav ıplar \ ererck ctkinligini yitirmesi üzerine örgüte sağlanan dış desteğin deazaldığıaı bildirdi. Ünal Erkan.Olağanüsıü Hal kapsamında bulunan illerin valilerinin kaiıldığı bölgc valileri toplantısında. terörün demokratik hukuk kurallan içerisinde mutlaka ctkisiz duruma getirileceğini bclirtti. Güvcnlik güçlcrince son 6 ay içerisinde sürdürülen operasyonlarda 1 I4tnilitanınöldürüldüğünü anlatan Ünal Erkan, catışmalarda 2 bın 318 uzun namlulu silah. 848 tabanca. 217 bin mermi. 79 roketatar. 2 havan lopu. 3 ucaksavar vc 947elbombasıele geçirildiğini bildirdi. Türkeş'ten MHP'lilere çağrı • ANKARA (ANKA)- MÇPGenelBaşkanı Alparslan Türkeş M HP'nin son genel kurulu üyelerine "noter tasdikli" ihtamame ile partinin kuruluş çalışmalannı sürdürecek yürütmekurulunu oluşturmak için davet çıkardı. Alparslan Türkeş "noler tasdikli" davetinde. yasa gereği M HP'nin son genel idare kurulu üyeleri arasmdan oluşturulacak "yürütme kurulu" aracılığıyla kurultay delegelerinin belirleneceğini kaydetti. Delegelere ilişkin bilgilerin toplanması çalışmalan yürütecek kurulun oluşturulması için gcncl idare kurulu üyelerini 7 Ekiml 992 tarihinde saat 15.00"te Çankaya İlçe Seçim Kurulu Başkanlığı'na çağıran Alparslan Türkeş. bunu M HP'nin genel başkanı sıfatıyla yaptığını belirtti. Cindorukun kabulü • ANKARA (ANKA)- TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, ûniversitelerin demokratik kurallar içerisinde yönetibnesınin esas alınması gerekügini söyledi. Cindoruk, bir süre önce YÖK Başkanlığı'na atanan Prof. Mehmet Sağlam'ı TBMM'deki makam odasında kabul etti. Cindoruk kabulde yapüğı konuşmada, YÖK'ûn devletin önemli bir organı olduğunu kaydederken, demokrasinin kurallan, ülkenin ve kamuoyunun çıkarlan dengesi içınde ûniversitelerin yönetilmesinde yarar bulunduğunu belirtti. Başkan iktidar partisinden olmalı • tstanbul Haber Servisi - lçişleri Bakanhğı tarafından, hakkındaki yolsuzluk iddiaları nedeniyle geçici olarak görevinden alınan Küçükçekmece Belediye Başkanı Ertuğrul Tığlay, tahkikatın sona ermesi üzerine dün yeniden görevine başladı. DarmadağıniK öır belediye teslim aldıgını belirten Tıglay, bir gazetecinin bağımsız belediye başkanlığı görevini sürdürmeye kararlı olup olmadığını sorması üzerine, "Bugünkü siyasal ortamda bağımsız belediye başkanlarının parmağını bile oynatması mümkün degildir. Belediye başkanı, ' hizmet verecekse bir siyasi ; partiye bağlı olmalıdır. Bu 1 da iktidar partisidir" şeklinde yanıt verdi. : Nusaybin'de : silahlı saldırı l "NUSAYBİN (AA)- "•' Mardin'in Nusaybin -• ilçesinde meydana gelen iki r ayn silahlı saldırı olayında, ; bir çocuk öldü, üç kişi de ; yaralandı. Yeni Turan Mahallesi'ndeki sebze halinde meydana gelen olayda, M.Nuri Çakır (32), henüz kimliği belirlenemeyen kişi veya kişilerin silahlı saldınsına uğradı. Saldında, 10 yaşındaki Hüseyin Bayılmaz adlı çocuk hayatını kaybetti. Yaralanan M.Nuri Çakır, Mardin Devlet Hastanesi'ne kaldırüarak tedavi altına alındı. Kışla mahaJlesinde meydana gelen olayda ise, mahalle muhtan Hüseyin Akçakaya (45) ile 10 yaşındaki oğlu İdris Akçakaya, evlerine giderken silahlı saldırı sonucu yaralandılar. Kürt milletvekilleri partinin tutumunu Cumhurbaşkanı Özal'a şikayet etti: ANAP'ınKürtpolitikası yok• Anavatan Partisi'nin Güneydoğu'da olumsuz bir imajı bulunduğunu söyleyen ANAPlı Kürt mil- letvekilleri, partinin Kürt politikasının da ol- madığını savundular. ANAPİı Kürt milletvekilleri, bu konuda federasyon ve Kürtçe TV de dahil çeşitli tartışmaları başlatan Cumhurbaşkanı Turgut Özal'a. Kürt politikasızlığınışikâyetettiler. GÜNSELİ ÖNAL ANKARA- ANAP'ın Kürt konusundaki "•politikasızlığı". partinin Kürt kökenli milletve- killerini rahatsız cdiyor. ANAP'ın Güneydoğu Anado- lu Bölgesi"ndeki imajının olum- suz olduğunu belirten Ağn Mil- letvekili Yaşar Eryılmaz. Genel Başkan Mesul Yılmaz'ın tele- vizyondan naklen yayımlanan bütçe görüşmeleri sırasın- da"Kürsüyü kirlettiniz. Ana di- limle konıısacağım" demesinin yarattığı ımajın değiştirilmesi- nin mümkün olmadığını sö\le- di. ANAP'lı Kürt miîİctvekille- ri. bu konuda federasyon vc Kürtçe TV dc dahil çeşitli tartı- şmalan başlatan Cumhurbaş- kanı Turgut Özal'a, partilerinin Kürt politikasızlığına şikâyet et- tiler. ANAP Van Mılletvekili Şerif Bedirhanoğlu, Hakkâri Mıllet- vekili Esat Canan. Bitlis Millet- vekili Edip Safter Gaydalı \e Eryılmaz. Özal'a geçen günler- deki ziyaretleri sırasında bölge- dcki terör olaylunnın tırman- masından vc partilerinin bu so- run karşiMnda bir politika geliş- tiremcmesindcn yakındılar. Kürt sorunu konusunda kendi- lcrine yakın bulduklan Özal ile olavlann nedenleri vegelecektc ne yapılması gerektiği konusun- da görüş alışverişinde bulunan bu millctvekıllennden Eryıl- maz. ANAP'ın bölgcdeki ima- jının çok iyi olmadığını söyledi. ANAP'ın Kürt sorunu konu- sunda aynnıılı bir programı ol- madığını belirten Eryılmaz, Özal'ın Güneydoğu'daki imajı- nın ANAP'tan çok daha iyi ol- duğunu vurguladı. Eryılmaz. "Sayın Özal'ın bölgedeki imajı son derece iyıdir. Yöre halkının kendisine duyduğu sevgi. bağlı- lık ve destek. şu andaki siyasi li- derlerin hepsine duyulandan fazladır. Sayın Özal belki de ge- lecckte telafu/ edılebılecek şey- leri. erken letafu/ edcbiliyor. Tabuları yıkıp demokratik pa- keti ardına kadar açıyor" di\e konuştu. Eryılmaz. Özal'ın bölgedeki Kürtlerin kimlik urayışıyla ilgili düşüncelerınin Misak-ı Mılli sı- nırlannı tartışma konusu \ap- mak anlamına gelmediğinı kay- detti. Bölgedeki insanlarıncko- nomik sıkıntılar ve işsizliktcn kaynaklanan ruhsal sıkıntı- larını birtakım ideallerle kapal- maya çalışlıklannı belirten Eryılmaz, bölgcnin bundan kaynaklanan sorununun Tür- kiyenin en önemli meselesı ha- line geldiğini bildirdi. Sorunun çözümünün mümkün görün- mediğini sövleyen Eryılmaz, "Militer bır yaklaşım. meselc- nin çözümü değıl. Devlctin bu ANAP'ta Yılmaz operasyonu ters tepti. Teşkilatlar yargıyı devreye soktular Yılmaz'ın çevresi daralıyor• Yılmaz'ın seçilmesi için mücadele veren grup desteğini çekerken ANAP'taki muhalifler de Ozal ile işbirliği yaparak Yılmaz'ın etkinliğini kırmaya çalışıyor. Özal'a yakın kaynaklar, gruptakilerin Ozal'dan partinin başına geçmesini istediklerini be- lirtiyorlar. TUNCAY ÖZKAN ANKARA- Yılmaz'ın seçil- mesi için ön saflarda mücadele eden ANAP'lüar desteklerini çekerken teşkilat fesihleri nede- niyle Yılmaz'a karşı bir grup da muhalefet bayrağını açtı. Bu grupta Mesut Yılmaz'ın ANAP Genel Başkanı olmasın- da verdiği destekle ön plana çıkan Ekrem Pakdemirli. İbra- him Özdemir. İlhan Aküzüm. Leyla Yeniay Köseoğlu. Ah- meı Karaevli. Akgün Âlba>rak gibi isimler de bulunuyor. Teş- kilatlar da Genel Başkanın ta- sarruflanna karşı yargıyı devre- ye sokarak karşı atağa kalktı- lar. ANAP içinde Yılmaz karşıtı gruplar özellikle Cumhurbaş- kanı Özal ile Semra Özal'a sık sık başvurarak yapacaklan ça- hşmalarla ilgili düşüncelerini soruyorlar. Ozala yakın kay- naklar, kendisiyle görüşen ANAP'lılann Cumhurbaşkan- lığından aynlarak partinin ba- şına dönmesini istediklerini be-' lirtiyorlar. Özal'ın bu gruptan gelen isteklere "Durun ba- kahm. şimdionun zamanı de- ğil" yanıtını verdiği ifade edili- yor. Mesut Yılmaz'ın ANAP teş- kilatlan içinde giriştiği geniş çaplı operasyon da giderek des- tek yitirmesine neden oluyor. Operasyonlar nedeniyle MKYK'da da önemli ölçüde destek yitiren Mesut Yılmaz'ın partide Teşkilat Başkanı Ersin Taranoğlu ile hareket etmeyi yeğlediği ifade ediliyor. Yıl- maz'ın teşkilatlara yönelik ope- rasyonlanna görevden alınan iller de tepki gösterdiler. Anka- ra il örgütü. Yılmaz'a karşı ilk atağa yargıyı devreye soka- rak kalktı. Ankara"da görev- den alınan il teşkilatı savcılığa başvurarak erken kongre istedi. Kongre konusundaki başvuru- yu inceleyen savcılık önceki gün ANAP Genel Merkezi'ne yazılı bildirim göndererek erken kongre isteğinin haklı bulundu- ğunu ve >asal süre içinde kong- reye ilişkin hazırlıklann ta- mamlanmasını istedi. ANAP yöneticileri yasal açıdan ikınci uyan yazısının ardından 15 gün içinde kongreye karar vermek ve yapmak zorundalar. Bu ol- mazsa partinin Ankara teşkilatı savalık tarafından kapatıla- cak. ANAP'ta Yılmaz'a karşı ge- lişen muhalefet parti içinde şu noktalarda yoğun eleştiriler ge- ' liriyor: "Gündem belirleyen ve gündemi >aratan partiydik. Bir yıldır gündemden düştük. gün- dem belirleyecek hıçbir etkinlı- ğimiz kalmadı. Ana muhalefet görevini bizdeğil basın yapıyor. Partimizin tabanını oluşturan eğilimler dağıldı. Pek çok küçük grup ve hizip ortaya çık- tı. Birlik kalmadı. Genel Baş- kan hızipler üstü olmak yerine onlann binnm başına geçti. Ye- Vılmaz, İzmir'de incelemelerini sürdüriiyor. (Fotoğraf: AA) nilikçi, atak, üretken kimliğı- miz kayholuyor, giderek canlı- lığını >itırergbir yapıya bürünü- yoruz." Parti içi muhalefet özellikle kasım yerel seçimlerinin sonuç- lannın genel merkez yönetimi konusunda bir güvenoyuna dö- nüşeceğini belirtiyorlar. Bu se- çimlerden de kötü sonuçlar alı- narak çıkılması durumunda Yılmaz'ın üzerindeki muhalefet baskısının artacağı dile getirili- yor. Kasım seçimlerinin yapıla- cağı yerleşim birimlerinde ANAP'ın oy potansiyelinin yüksek olduğunu anlatan AN AP'lılar "oy a.çısından geri- lemememiz lazom" . diyorlar. Yılmaz. İzmirgezisinidesürdü- rüyor. Yılmaz, İzmir'de yaptığı açıklamada. 1 kasım belediye başkanlığı seçimlerinin hükü- met için güvenoyu niteliği taşı- yacağını söyledi. Yılmaz şöyle dedi: "Artık vatandaşlanmız onlan tanımıştır. Seçimlerin yapılaca- ğı dönemde de iyice tanıyacak ve 1989 yılında bize gösterdikle- ri kıımızı kartı 1 kasımda bu hükümete göstereceklerdir. konuyu. kendi politikası içine alması gerekir" dedi. Eryılmaz, partinin bölgedeki imajının neden köıü olduğunu açıklarkcn şöyle dcdı: "Sayın genel başkanımızın naklen yayımlanan bütçe ko- nuşmalan sırasında. "Kürsüyü . kirlettiniz. Anadilimle konuşa- cağım" di\e bir ifade kııllanm- ca. bu imaj orada yerleştı. Bu imajı kırnıak mümkün değil Oysa ki sayın genel başkanımız, sÖNİenenlerin aksıne. bana görc bu konuda demokratlır. Ama canlı bir yayında. bölgedeki herkesin dujduğu ve kendi se- sinden algıladığı bu imajı netice olarak şu anda aklandırmak ve bu demokrat yapısına inandır- mak güç. Aslında sayın başba- kanın da bölgedeki o kimliğe çifte standarttan başka yaptığı bır şey vok. Bölgeye ziyareti sı- rasında Kürt kimliğini tanıması lafta kaldı. Dolayısıyla oradakı olay DYP. SHP veya AN AP'ın olayı değil. Mescle de\ leı politi- kası ıçınc alınmalıdır. Meselc- nin ciddı boyutu. de\lete karşı olabilme olgusudur. Ben ANAP'lı isem orada bu anlam- da kara değilım ama SHP'li de bc.nden çok ak degildir." Gazeteciye saldırı Karadeniz ölümle mücadelede DİVARBAK1R (Cumhuri- yety Önceki gün Diyarbakır'- da silahlı saldırıya uğrayarak ağır yaralanan Özgür Gün- dem Gazetesi Diyarbakır Muhabiri Burhan Karadc- niz'in sağlık durumu ciddi>e- tini koruyor. Diyarbakır De\- lct Hastancsi'nde ledavisi de- vam cdcn ve fclç tchlikesini at- lalamayan Karadeniz. dün uçakla Ankara'ya götürül- mek istcndi. Ancak doktorlar sağlık durumunun daha da köıüleşebileecği gcrekçesiyle buna karşı çıktılar. Kültür Bakanı FikriSağlar. başına yapılan saldınların halkın haber alma özgürlüğü- nü nedef aldıgını söyledi. Basın kuruluşlarını ziyaret ederek yönelicilerle görüşen Saglar, iîk olarak Basın Kon- seyi Başkanı Oklay Ekşi ile aörüştü. Görüşme'de Ekşi'- îıın, DYP-SHP hükümetı dö- nemıni, en çok gazetecinin öl- dürüldüğü dönem olarak tanımlaması üzerine Sağlar, "Saldırılan gerçekleştiren kim olursa olsun. adını saptayabıl- diklcnni yayın organları yaz- malıdır" dedi. Kültür Bakanı Sağlar. gazetecilcrin can gü- venliği konusunun Bakanlar Kurulu toplantısında ele alı- nmasını sağlayacağını söyledi. TBMM'nin toplanmasını istiyorlar 2 ıııilletvekiliııdeıı Kıbrıs için açlıkgrevi BIRBAKIMA ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - MÇP kökenli bağımsız milletvekilleri Ökkeş Şendiller ve Saffet Topaktaş, hükümetin Kıbns konusundaki politikası- nı protesto için TBMM önünde açlık grevine başladı. 24 saatlik açlık grevi yapan Şendiller ve Topaktaş, TBMM'nin Kıbns konusundaki gelişmeleri görüş- mek üzere olağanüstü toplantı- ya çağnlmasını istedi. Kahramanmaraş milletvekil- leri Şendiller ve Topaktaş. açlık grevini dün sabah. TBMM'- deki cumhurbaşkarunın çalış- ma bölümü önünde başlattılar. Buraya geceleme için yatak ve yorganlannı da getiren Şendil- ler ve Topaktaş, bulunduklan yerden çok fazla geçen olmadı- ğını görünce. eylem yerini Mec- lis'in Atatürk Buvan tarafında- ki giriş kapısı önüne taşıdılar. Giriş kapısının dış tarafına ser- dikleri kih'min üzerine oturan iki milletvekili. çevrelerine de amaçlannı dile getiren çok sayı- da pankart yerleştirdiler. Açlık grevleri bu sabah sona erecek olan Şendiller ve Topaktaş. ey- leme başlarken yaptıklan açık- lamada, New York'ta Kıbns ve Kıbns Türklüğünün Rum ve Yunan tahakkümüne sokul- mak istendiğine dikkat çektiler. MÇP'den aynlan bağımsız milletvekilleri Ökkeş Şendiller ve Saffet Topaktaş, TBMM'nin önünde Kıbris için açlık grevine başladdar. (Fotoğraf: FARUK ALTINTAŞ) Milli Eğitim Bakanı değişiklik kararnameleri imzalanmayan bürokratlan göreve veya izne gönderdi Köksal'dan OzaFa fiiliby-pass TUNCAYOZKAN ANKARA-Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın bugüne kadar hiçbir üçlü kararnamesine imza atmadığı Milli Eğitim Bakanı Köksal Toptan sonunda, "fiili by-pass" yaparak Özal'ı devre dışı bıraktı. Toptan görevden almak iste- diği üst düzey yöneticilerin bir bölümünü görevlendirme ve izne ayırma yoluyla koltuklann- dan kaldırıp yerlerine getir- mek istediklerini vekâleten oturttu. Kulislerde Özal'ın, Toptan'ı görüşmek için Okluk Koyu'na çağırdığı, Toptan'ın bunu reddetmesi üzerine de hiç- bir kararnamesini imza- lamadığı söyleniyor. Hükümet içinde atamalarda en çok sıkıntı çeken bakanlann başında Milli Eğitim Bakanı Köksal Toptan geliyor. Top- tan, göreve geldikten sonra cumhurbaşkanlığına gönderdi- ği hiçbir kararnamesini imzala- • Milli Eğitim Bakanı Köksal Toptan, göreve geldiği günden bu yana cumhurbaşkanlığına gönderdiği hiç bir kararnamenin imzalanmaması üzerine bir operasyonla görevden almak istedi- ği üst düzey yöneticileri, başka yerde görevlendirerek ya da izne göndererek koltuklarını boşalttı. yerlerine atamak istediği kişi- leri de vekâleten oturttu. tarak yürürlüğe sokmayı başa- ramadı. Özal ile Toptan arasın- daki gerginlik Milli E^ğitim Ba- kanlığı'nda yönetici krizine yol açtı. Toptan'ın görevinden almak istediği bürokratlar ile onlann yerine getirmek istediği kişiler bakanlık politikalannı birlikte saptamaya çalışıyorlar. Bunun eğitimde alınacak kararlan ge- ciktirdiği ve çalışmalann kalite ve üretkenliğini düşürdüğü kaydediliyor. Toptan'ın bakanhkta ortaya çıkan çelişkili durumu gider- mek için bazı kademelerde Özal'a karşı bir by-pass gerçek- leştirdiği öğrenildi. Milli Eğitim Bakanı, Özal'ın görevden alın- masını engellediği bürokratlan görevlendirme ve izne»ayırma yoluyla koltuklanndan kaldı- np yerlerine geçici olarak kendi istediği kişileri oturttu. Bunlar- dan bazılan şöyle: "'Ahmet Sevgi, Müsteşar Yardımcısı; Faruk Çam, Tica- ret ve Turizm Öğretimi Genel MüdUrluğü; îbrahim Coksak, Erkek Teknik Öğretım Genel Müdürlüfü; Latif Ateş, Okul Öncesi Eğitimi Genel Müdür- lüğü; Mustafa Canelli tdari Mali Işler Daire Başkanı; Ülkü Bilgen. Dişilişkiler Genel Mü- dürlüğü; Bener Cordan, Müs- teşar Yardımcısı; Necati Dön- mez. Özel Eğitim ve Rehberlik Öğretimi Genel Müdürü; Asu* man Vural Yurtdışı Eğitimi \e Öğretimi Genel Müdürü." Yapılan by-pass"a karşın Milli Eğitim Bakanlığı'nda top- lam 67 üst düzey yönetici. Ta- lim Terbiye Kurulu üyesı ve İl Müdürüne ait kararname Cumhurbaşkanı'nın imzasını bekliyor. Bakan Toptan'ın im- zalanmayan karamamelcr ne- deniyle yeni öğretim dönemin- de sıkıntıya düşeceği kaydedili- yor. Toptan'ın sıkıntıyı engelle- mek amacıyla görevden almak istediği çok şayıda Talim Terbi- ye Kurulu üyesine yeni dönem müfredat ve kitaphazırlık çabş- masını yaptırmak zorunda kal- dığı ifade ediliyor. lCulislerde Toptan ile Özal arasındaki kararname savaşı- nın daha ne kadar devam ede- bileceği tartışılıyor. Cumhur- başkanı Özal'ın. Toptan'ı gö- rüşmek için yazlık tatilini geçir- diği Okluk Koyu'na çağırdığı, Toptan'ın da yanıt olarak "Ben Çankaya Köşkü'ne çıkanm, tatil beldesine gidemem .Üstelik hem ben hem Sayın Başbakan atamalan uygun bulmuşuz. Başka görüşecek bir şey kalmı- yor"" yanıtını verdiği, kararna- me krizinin de bu nedenle ya- şandığı ifade ediliyor. Toptan'ın tutumunda ısrarlı olduğu ve Özal ile ancak Çan- kaya Köşkü'nde görüşmeyi ka- bul edeceği bakanlık kaynak- lannca belirtiliyor. Ancak Top- tan'ın da atamalannı gerçekleş- tirmek için by-pass kapsamını genişletebilmenin yollannı aradığı dile getiriliyor. SERVERTANILLI Uçöncü Dünyalı Olmak... Yaztatilinizdendönüpgelmişsinizyadahâlâsürdürüyor- sunuzdur dinlencenizi Bugün anlatacağım konuyu açıp keyfinizi heder etmeye, sinirlerinizi bozmaya hiç de hakkım yoktu. Ama dayanamadım. Bir gerekçem de şu; Türkiye'desiniz, zaten araya ben gırmeseydim de bir baş- ka şey mutlaka kaçıracaktı keyfinizi; benimkisi fazladan olacak... Çekirdek enerjisinin bulunması gibi şu organ aşılama ya da nakli denen marifetin, çağımızın en önemli buluşla- rtndan biri olduğunu hatırlatmaya gerek var mı? Gözünü sevdiğimin bilimi, nelere muktedir değil: Böbreğiniz çalışmıyormuş. Ne gam? Yenisini taktırırsınız. Kalbiniz tekliyor. Üzülmeye değer mi? Bir başkasınınkini koydurur- sunuz yerine Tek sıkıntınız, ameliyat hengâmesinin bir süre yoracağı ve uğraşınızdan alıkoyacağıdır sizi. E, o kadar da olacak efendim! Çekirdek enerjisinden, önce atom bombası yapıp yüz- binlerce insanı öldürmek de yine bir insan buluşudur. Şim- di şimdi, o da doğayı zaman zaman kirletme pahasına, bu dev güçten başka alanlarda yararlanılmaya çalışılıyor; iş- ler tam düzene girmiş sayılmaz, ama dileyelim fazla uzak- ta da degildir güzel günler. Ya organ naklinde olup bitenler? Organ nakli, hatırlatmaya gerek yok, öyle çocuk oyun- cağı değil; büyük bir teknik ve uzmanlığı gerektiriyor. Ne- rede bunun sahipleri? Elbette başta gelişmiş ülkelerde; Amerika Birleşik Devletleri'nde, ingiltere'de, Italya'da, şu- rada burada. Öraların klinik ve hastanelerinde, uzmanlar, ellerinde neşter çalışıp dururken ister istemez aşılama ya da nakil için insan organlarına karşı büyük bir istek de baş- lar. Niçin örgütlememeli onu? Kazancı bol üstelik! Diyelim böbrek, kimden alınacaktır? Halin büyükçoğun- luğunda parayla başkasından. Bu arada, yoksullara gün doğar; çünkü, örneğin bir böbrekten elde edilen para öyle az buz değil. Ne var ki, istekleri yeterince karşılayamaz bu yol. Başka çareler aranır ve bulunur. Dinleyin bakın neler olur! Meksika'nın bir kentinde çocukların kaybolduğu görülür bir gün; bırkaç hafta sonra da getırip ailelerine verilirler Ancak, bu arada. böbreklerinden biri alınmıştır. Nerede? Amerikan smırındakı kliniklerden birine götürülmüşlerdir, orada gerçekleştirilmiştir bu marifet. Honduras'ın bir ken- tinde, 1986 yılında, polis, gızli çalışan ve 'semirtme evi' denen birçok anaokulu keşfeder. Çocuklar, oradan - yasal olmayan yollarla - yabancı ülkelere, 'evlat edinilmek' için yollanmaktadır. Aradan çok geçmez, yavruların 'organ ve- rici olarak kullanıldıkları ortaya çıkar. Italya'da bir büyük olay patlak verir: Brezilya'dan italya'ya 'evlat edinilmek' amacıyla dört yılda - yasal yollarla - dört bin çocuk getiril- miştir; ancak bini bulunur bunların, üç bininden tek iz yok- tur. Peru'da, 1988 yılında, polis bir mafyaya bağlı sağlık merkezlerine el koyar: oralarda, yoksul ve sakat çocuklar, organları alındıktan sonra öldürülmektedir. Arjantin'de, yeni doğan çocuklara varıncaya değin götürüldüğü olur bu işin Kimi yerde, akıl hastanelerindeki hastalar da, bu dramı yaşamaya mahkûm edilir. Allah ne vermişse her şey alınmaktadır! Insana gelince, bir hazine mübarek. Bilim ve teknik ise alınan organının yeni yerine takılıncaya değin ömrünü günden güne uzatmaktadır; öyle olunca, ticaret, onun pi- yasası da gittikçe çeşitlenir ve genişler. Uluslararası Sağlık Örgütünün, 1990 yılında kabul ettiği ilkelerden biri "Yaşayan bir çocuktan, nakil amacıyla hiç- bir organının alınamayacağı "dır. Ama dinleyen kim? Latin Amerika'da ve başka yerlerde, kendini bu uğraşa vermiş cinayet şebekeleri. mafyalar var; işin garibi. en yüksek düzeyde devlet yetkilileriyle suç ortaklığı içinde çalışıyorlar. Ve bu yetkililer, ABD'den Arjantin'e değin, her şeyi topyekün yadsıyorlar. Ancak, kim ne derse desin, bu- gün azgelişmiş ülkelerin yoksul halklarının kurbanı oldu- ğu gizli ve korkunç bir pazarın varlığı yadsınamaz durum- da; pazarın insafsız yasası ise hiçbir sınır tanımıyor. Bir yazar da soruyor: "Altın, gümüş, elmas ve pırlantadan sonra; petrol, kahve ve pamuktan sonra, insan organları da, Kuzey'in Güney'i yağmasının modern biçimlerinden biri mi olacak? Organ kıtlığı bu denli büyükken, niçin esir- genir olsun çocuklar?" Buyurun, yanıtını da siz verin bu soruların! ACIKAYBIMIZ Sendikamız kuruculanndan, değerli işçi önderi CEMİL ULUDAĞ (1930-1992) vefat etmiştir. Ailesine, yakınlarına ve sendikamız camiasına başsağlığı dileriz. DİSK/GENEUŞ SENDÎKASI Emekli Oramiral KEMAL KAXACAN'ın tiksinti verici terörist salduıyla öldürülmesini şiddetle kınıyor, merhumun ailesine ve tûm ulusumuza başsağlığı diliyoruz. ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞ1 GENEL MERKEZİ İSTANBUL BÜYÜK ŞEHİR BELEDİYE BAŞKANUİI'NDAN İHALE İLANI — 11 AÖUSTOS 1992 GÜNÜ SAAT 11.00'DE İHALESİ YAPILACAĞI tLAN OLUNAN HALKALI-YARIMBURGAZ KÖPRÜSÜ İKMAL İN- ŞAAT tŞl 25 AÖUSTOS 1992 TARİHİNE ERTELENMİŞTİR. 1. Halkalı-Yarımburgaz Köprüsü ikmal inşaat işi 6^45.630^62r TL. + KDV sanıl dejerle ihale olacakur. Geçici teminatı: 187.368.908^ TL. Şartnamesi: 1.400.000r TL. bedelle Yapı lşleri Md.ğünden satın alınabi- lir. Yukarıda yaab iş 25 AĞUSTOS 1992 günü saat ll.OCde tstanbul B0- yükşehir Belediye Encümcni'nde 2886 sayılı Devlet thalc Yasası'mn 36*110 maddesine göre kapalı zarf eksiltme usulü ile şartnamesi uyannca ihale olacaktır. thaleye katılmak isteyenlerin ihale tarihinden en az 5 (Bes) is gunü önce Belediye'ye müracaat etmeleri gerekmekte olup, şartnamesinde yazılı bel- gelerle birlikte ([ekliflen ıçeren kâpalı zarflan saat 10.00'a kadar) yukan- da yazıb ihale gun ve saatinde tstanbul Buyük Şehir Beledi>r EncOmeni- nde hazır bulunmalan gerekmektedir. llan olunur. Basın. 34258
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle