Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3 AĞUSTOS1992 PA2ARTESI CUMHURİYET
HABERLERIN DEVAMI 17
'Anayasa yoksa harita S a i ü ' d a SlllaT llindl
B Baştarafi 1. Sayfada Butros Gali'nin kendilerine 5IBaştarafi 1. Sayfada
ledı.
Güzelyurt'un taraflar arasın-
da paylaşılamaması yüzünden
tıkanan görüşmelerin devamı
için BM Güvenlik Konseyi'nin
5 daimi üyesi bir karar alarak
bugünden itibaren "yerlerinden
olmuş kişilerle diğer konulann"
ele alınmasını istemişti. Güzel-
yurt konusunda ortaya çıkan
tıkanıklığın aşılması ve diğer
onularda Rum tarafının taviz-
lerirun öğrenilmesi amacıyla
Denktaş tarafından görüşmele-
rin en başından beri ortaya
konulan bu öneri geçen hafta
sonu kabul edilmiş ve bu karar
Denktaş'ın "küçük bir zafer"i
şeklinde nitelendirilmişti.
KKTC üderi Denktaş, BM
Genel Sekreteri Butros Gali ile
yapuğı görüşmeden aynlırken
basın mensuplanna, "bugün-
den itibaren yerlerinden edilmiş
kişilerle anayasa dahil diğer ko-
nulann görüşüleceğini" açık-
larken, kendisinden sonra Gali
ile görüşen Rum yönetimi lideri
Vasiliu ise "Toprak ve yerlerin-
den olmuş kişiler" konulanrun
ele ahnacağıru açıklamışü. Va-
siliu sorular üzerine başka hiç-
bir konunun görüşülmeyeceği-
nin Genel Sekreter tarafından
kendisine ileüldiğinı belirtmişti.
Görüşmelerin ardından bir
basın bildirisi yayınlayan Genel
SekreteT Butros Gali de Vasiliu
gibi bugünden itibaren toprak
ve yerlerinden olmuş kişiler ko-
nusunun ele abnacagını belirtti.
Bu açıklamaya sınirlenen
Cumhurbaşkanı Denktaş, "Bi-
ze ayn, onlara ayn konuşuyor-
lar. Amerikalılar da beşlerin
mesajını teyit ettiler. Bundan
sonra eskiden olduğu gibi yu-
muşak olmamamız gerektiğini
anhyorum. Eğer anayasa konu-
su ele ahnmayacaksa bizim de
29 artı oranındaki toprak tavi-
zimiz yok. Biz bu tavizimizi
Rum tarafının baa tavizlerde
bulunacağı beklenüsiyle yap-
ük" diye konuştu.
Bu arada Denktaş'ın hafta
sonu Başbakan Süleyman De-
mirel ile iki telefon görüşmesi
yapüğj ve Demirerin kendisine
"Türkiye'nin her türlü desteği
verdiği ve sonuna kadar Denk-
taş'ın arkasında olduğu" mesa-
jını verdiği öğrenildi.
Perşembe günü New York'a
gelerek Genel Sekreter Gali ile
görüşeceğİ açıklanan Dışişleri
Bakanı Hikmet Çetin'in de zi-
yaretinin ertelendiği bildirildi.
Vasiliu'yu Denktaş da
yalanladı
Vasiliu'nun, "Gali haritası
Cumhurbaşkanı Turgut özal ile
zamanın Başbakanı Mesut Yıl-
maz'a gösterilmiş ve onaylan
alınrruştı" şekbndeki açıklaması
ile ilgilı olarak Cumhuriyet'e bir
açıklama yapan Denktaş, "Hari-
ta görüşmelerden önce Türk ta-
rafına gösterilmemiştir" dedi.
Denktaş, Vasiliu'nun söz ko-
nusu açıklamasını, "samimiyet-
sizüğinin bir ifadesi olarak nite-
lendırerek, Kıbns görüşmeleri
sırasında BM Genel Sekreteri
Butros Gali'nin kendilerine
'sürpriz' bir şekilde harita sundu-
ğunu. bu görüşmeler öncesi ne
Kıbns Türk tarafına ne de An-
kara'ya herhangi bir harita ileiıl-
mediğini söyledi.
Toprak görüşmelerinin baş-
lamasıyla birlikte Gali tarafın-
dan masaya konulan haritaya
karşılık kendilerinin "Herhangi
bir konuşma olmadan ortaya
birdenbire böyle bir harita sun-
maruz, bizim pazarlık gücümü-
zü ortadan kaldıracaktır. Bu
haritayı Rum tarafının görmesi
durumunda onlar, bizim ver-
memizi önerdiğiniz bölgeler
konusunda kesinlikle masaya
oturmayacaktır. Bu haritayı
Rum tarafına gösterrnemelisi-
niz" şeklinde görüş bildirdikle-
rini ifade eden Denktaş, yapı-
lan uyanya rağmen haritanın
aynı gün Rum tarafına da gös-
terildiğini, böylece Rum tarafı-
na büyük bir koz verildiğini
vurguladı.
Rum yönetimi lideri Vasiliu'-
nun bu tür bir açıklama yapma-
sının Türk tarafını yıpratma
politikasının bir örneği olduğu
görüşünü ileri süren Denktaş,
"Toprak konusunda istediğini
alamayan Vasiliu, şımdi de
Türkiye ile aramızı açmaya ça-
lışıyor. Bunun başka bir izahı
yok" diye konuştu.
Vasiliu'nun demeci
Rum yönetimi lideri Vasiliu,
"bu hafta yapılacak görüşme-
lerde bir geüşme sağlanamazsa,
bundan, gerekeni yapmadığı
için Güvenlik Konseyi'nin so-
nımlu olacagmı" öne sürdü.
AA'nın bildirdiğine göre
Rum haber ajansının sorulannı
yarutlayan Vasiliu, şu anda
beklemekten başka seçenekleri
olmadıgını belirtirken, BM Ge-
nel Sekreteri Gali'nin kendileri-
ne, "Bu diyaloğa bir hafta daha
süre vermeye karar verdik.
Eğer ilerleme olmazsa, o zaman
pek tabii durdurulmahdır" de-
diğini ileri sürdü.
Vasiliu, Rum Radyosu'na
verdiği demeçte de Güvenlik
Konseyi'nin, Kıbns'ta bugün-
kü durumun devam edemeye-
ceğini Türk tarafına kesin bir
biçimde anlattığını öne sürdü.
Rum hükümet sözcüsü Fan-
dis de dün yaptığı açıklamada.
Türk Dışişleri Bakanı Hikmet
Çetin'in ABD'de yapacağı te-
maslarda toprak ve göçmenler
konusunda ortaya koyacağı
görüşmelerin New York görüş-
melerinin gidişini belirleyeceğı-
ni öne sürdü.
öte yandan görüşmelere iliş-
kin yeni formül konusunda gö-
rüşünü açıklayan DIS1 lideri
Klerides, "diğer herhangi bir
konuya girmeden önce, Türk
tarafına, toprak konusunun
görüşülmesinde Gali haritasını
temel olarak kabul etmesinde
ve aynı zamanda göçmenlerin
dönüş hakkını tanımasında" ıs-
rar edilmesini istedi.
DIKO lideri Kipriyanu ise
toprak ve göçmenler konusun-
daki görüşrnelerin ilelebet süre-
meyeceğini savundu-
• Baştarafi 1. Savfada
Edinilen bilgiye göre, resmi
görüşmelerde özellikle su. terör
ve güvenlik konulan üzerinde
duruldu. Su ve terör konusun-
da Çetin Suriye'ye, "Her iki
konuyu yanyana koymak yan-
lış bir izlenim doğurur. Ne terör
suya bağlıdır, ne de su leröre
bağlıdır" mesajını iletti. Çetin,
Başbakan Süleyman Demirel'-
in umut kıncı olarak nıtelenen
sözleri konusunda ise bu sözle-
rin yanlış anlaşıldığı iletti ve
Türkiye'nin 1987 suprotokolü-
ne bağlı olduğunu bildirdi.
Önceki günkü resmi görüşme-
ler sonrasında Türk gazetecile-
re bilgi veren Dışişleri Bakanı
Çetin, su konusunda şunlan
söyledi:
"Su konusu Türkiye'yle Suri-
ye arasında bir konudur. Bunu
uluslararası platforma götür-
menin gerekmediğini söyledim.
Aynca ziyaretirrrin ibşkilerimi-
zin daha çok boyutlanması
amacına yönelik olduğunu da
söyledim. Onlar da bu konuda
tatmin olduklannı ve konuyu
kapattıklannı belirttiler."
Sorun olan konularda bun-
dan böyle Suriye Dışişleri Ba-
kanı Şara'yla direkt telefon
görüşmesi yaparak. karşılıklı
bilgi alacaklannı da belirten
Çetin, terör ve güvenlik konu-
sunda ise şunlan söyledi:
"Görüşmelerde uzun uzun
konuşuldu. Biz yapılanlan
memnuniyetle karşıladığımızı
ilettik. Ancak ispatlanamayan
bazı duyumlar aldığımızı da bil-
Çöp dağları ilaçlaıuyor
MBaştarafi 1. Sayfada
diyenin gösterdiğı "Çöp Topla-
ma Merkezleri"ne ulaştırmak
isteyen esnaf ve vatandaşlar ile
grevdeki belediye temizlik işçi-
leri arasında yer yer yoğun tar-
tışmalar da yaşanıyor.
Çöp toplama işlemleri, va-
tandaşlann isteğiyle olay yerine
gelerek tartışmalara müdahale
eden polis ekiplerinin gözeti-
minde gerçekleştiriliyor. Işçiler,
esnaf ve vatandaşlann çöp top-
lamasını "grev kınahğı" olarak
yorumlarken; gerek halk gerek-
se esnaf temizlik işçileriyîe gir-
dikJeri tartışmada çöpleri sağlık
açısından topladıklanru, bu-
nun ise kesinükle grev kıncıhğı
olmadıgını anlatmaya çalışı-
yorlar.
Son 4 gün içinde binlerce to-
na ulaşan çöplerin açıkta olma-
sı, sıcak havanın da etkisiyle
çevrede "dayanılmaz" derecede
koku meydana getiriyor. Istan-
bul Büyukşehir Belediyesi Sağ-
lık Daire Başkanı Nörolog Dr.
Şeref Solak ile yardıması Dr.
Mustafa Sülker'in bizzat yönet-
tiği ilaçlama işlemleri 24 saat
aralıksız olarak devam ediyor.
Istanbul'un cadde ve sokakla-
rında oluşan çöp yığınlarının
sınek ve îarvalara karşı gece-
gûndüz 15 motorize ekip tara-
fından yoğun biçimde ilaçlan-
dığuu belirten Dr. Şeref Solak,
her gün ortalama 2400 litre ilaç
kullandıklanru açıkladı. Solak,
ilaçlann çöp yerlerini bir hafta
sürcyle sinek ve sivrisineklere
karşı korudugunu vurguladı ve
böylelikle çöp yerlerininin üre-
me ve yumurtlama merkeâ
olnaktan kurtulduğunu söyle-
di. Halkı daha titiz ve duyarb
olnaya çağıran Dr. Şeref So-
lak, çöplerin toplanması konu-
sıuda ise mahallelerde pratik
örfütlenmenin yapılması ge-
rettiğini belirtti.
Istanbul İtfaiye Müdürlüğü
yekilileri toplanan çöplerin
y angın çıkartacak ölçüde zarar-
' lı olmadıgını açıklayarak,
"'Cöplerin tutuştuğuna ilişkin
b r çok telefon ihban ahyoruz
•veelciplerimiz bunlan değerlen-
«driyor ve sözkonusu yere gidi-
yruz ama öyle büyük bir yan-
Tgpi. neden olacak çöp yanma-
-sria karşılaşmadık. Zaten
kanbul'da daha önce yaz mev-
«ninde de çöplerin tutuştuğu
dirdik. Terörün Türkiye'nin en
önemli konusu olduğunu söyle-
dik. Onlar, dört ay önce imzala-
nan güvenlik protokolüne sa-
dık kaldıklannı ve geriye gitme-
yeceklerinı söylediler. Aynca.
'kamplann tümüyle temizlen-
diğini söyleyemeyız ama çalış-
malanmıa sürdürüyoruz. Su-
riye'nin kontrolündeki toprak-
larda hiç bir eğitim faaliyeti
yoktur' dediler. Kısaca 'kesin
kararlıyız, gereğini yapacağız"
dediler."
Dışişleri Bakanı. PKK
kamplanyla ilgili basında yer
alan bazı iddialan da görüşme-
ler sırasında gündeme getirdik-
lerini, Şam'ın da "Somut şeyler
biliyörsaruz Uetin, hemen gere-
ğini yapalım" yanıtını verdiğini
kaydetti. Suriye İçişleri Bakanı
Mohammed Harba'nın bu a>
sonunda Türkiye'ye geleceğini
de açıklayan Çetin, Başbakan
Demirel'in sonbaharda yapıl-
ması planlanan Körfez gezisi-
ne, Suriye'yi de katacaklannı
belirtti.
Şara'nın mesajı
Suriye Dışişleri Bakanı Şara
ise önceki akşamki resmi ye-
mekten sonra gazetecilerin so-
rulannı yanıtlarken, su konu-
sunda Ankara'nın yanıtından
tatmin olduğu mesajını verdi.
Görüşmeler sırasında geçti-
ğimiz yıl kasım ayında canlı
hayvan ihraanın kısıtlanması-
na yönelik uygularna da ele
alındı ve sorunun bir an önce
çözümlenmesi için görüş birli-
ğine vanldı.
Dünkü resmi görüşmelerde
ise daha çok ikili ekonomik ve
ticari ilişkiler üzerinde duruldu.
Suriye ve Türk heyetleri Türki-
ye Büyükelçiliği'nde birlikte
öğle yemeği yediler.
Bayrak skandalı
Çetin'in gezısınde bir de bayrak
skandalı yaşandı. Türkiye-
Suriye resmi görüşmelerinin
yapıldığı Shearatön Oteli'nin
gırişine Türk bayrağı yerine bi-
rinci gün bir başka ülkenin bay-
rağı asıldı. Kırmızı zemin üzeri-
ne. beyaz halka içinde, yine
kırmızı ay ve yıldızın bulundu-
ğu bu bayrak ilk olarak gazete-
ciler tarafından tespit edildi.
Gazetecilerin bayrak konusun-
da Türk Dışişleri yetkililerini
uyarması sonrasında dün bu
bayrak indirilerek yerine Türk
bayrağı çekildi. Çetin, dün ak-
şam üzeri saat 17.30'da Suriye
Cumhurbaşkanı Esad tarafı-
dan kabul edildi. Çetin, Eşad'a.
Cumhurbaşkanı Turgut Özal'-
ın kendisini Ankara'ya davet
ettiği mesajını iletti. Suriye
Cumhurbaşkanı'nın da bu me-
saja olumlu yanıt verdiği, en
kısa sürede Ankara'ya geleceği-
ni bildirdigi öğrenildi.
Çetin, dün akşam Ankara'ya
dönmesi gerekirken, Suriye Dı-
şişleri Bakanı'nın ısran üzerine
dönüşünü erteledi. Çetin, bu-
gün sabah Suriye Dışişleri Ba-
kanı Şara ile 08.30'da ortak
basın toplantısı düzenledikten
sonra Ankara'ya dönecek.
göriilüyordu. Grevin bunu art-
tırdığını söyleyemeyiz."şeklin-
de konuştular.
Istanbul'un tüm ana cadde
ve sokaklannda yığılan irili
ufaklı çöp yığınlan en çok da
yabancı turistlerin dikkatini çe-
kiyor. Özellikle Eminönü ve
turistlerin yoğun olduğu Sulta-
nahmet'te her adım başı çöple
burun buruna gelen turistler
şaşkınlık içinde çevredekilere
yvğılmanın nedenlerini soruyor-
lar.
Cumhuriyet Ankara Bü-
rosu'nun verdiğj habere göre
belediye işçilerinin başlattığı
grev nedeniyle, Ankara'da Kı-
nlay ve Ulus gibi özellikle işyer-
leri ve restoranlann yoğun
olduğu merkezler başta olmak
üzere, semtlerde çöp yığınlan
oluşmaya başladı. Büyükşehir
ve ilçe belediyelerinin çöplerin
"kapalı poşetlerde" bırakılması
istemine, vatandaşlann büyük
ölçüde uygun davranmasma
karşın, daha sonra delinen ya
da açılan çöp torbalan, çirkin
görüntünün yanısıra insan sağ-
lığıru tehdit ediyor. Ankara'da
belediyelerin, sıcağın etkisiyle
çoğalacak sineklere karşı. va-
tandaşlara sinek ilacı dağıul-
ması çözümüne başvurabilece-
ği belırtiliyor. Bazı semtlerde,
vatandaşlar çöplerin "yakıla-
rak yokedilmesi"yöntemine
başvuruluyor. Ankara'da çöp
kirliliğini yalnızca Keçiören il-
çesi sınırlan içinde oturan va-
tandaşlar yaşamıyor. Belediye
Başkanı Hamza Kırmızı'nın te-
mizlik işlerini özel bir şirkete
devretmesi nedeniyle burada
temizlik hizmetleri aksamadan
yürütülüyor.
Bu arada Büyükşehir ve İlçe
belediyeleri, grevin uzayabile-
ceği olasılığjnı gözönüne ala-
rak, özellikle temizlik hizmetle-
ri sorununun çözümüne yöne-
lik geniş önlemler almaya
hazırlanıyor. Bu çerçevede, Bü-
yükşehir Belediye Başkanı
Murat Karayalçın başkanîığın-
da, ilçe belediye başkanlan ve
belediye üst düzey yöneticile-
riyle çözüm önerileri konusun-
da bir toplantı yapılacağı öğre-
nildi. Toplantıda oluşturulan
öneriler doğrultusunda, özel-
likle vatandaşlann da katüabi-
leceği çözüme yönelik kararlar
ahnması bekleniyor.
Grizu faciası sonrası yeniden açüan maden ocaklannda dun huzun hakimdi. Madenciler ellerindeki
sedyelerk arkadaşlanıun cesetlerini çıkarabilmek için ocaklara indiler. (Fotoğraf: BtROL UZMEZ)
24 işçiııiıı cesedi çıkanldı
BİROLÜZMEZ ~~
KOZLU - Kozlu kömür üre-
tim bölgesinde geçen mart ayın-
da meydana gelen grizu facia-
sında toprak altında kalan 147
maden işçisinden 24'ünün cese-
di dün çıkanldı.
Faciadan sonra başlayan
yangını söndürmek amacıyla
Kozlu ocaklannda 300 kotuna
kadar su basılmıştı. Kazadan
sonra tekrar açılan ocaklarda,
200 kotunda bulunan 26 ma-
den işçisinden 24'üne ulaşıldı.
TTK tahlisiye ekipleri, dün
sabah08.00'de4. ocaktabulun-
duklan belirlenen işçilere ulaşa-
rak, cesetlerini steril torbalara
aldılar. Burada ilaçlanan ceset-
ler, kimlik tespiünden sonra
kuyu başına getirilerek dışanya
çıkanldı.
Sefer Orhan, Muharrem Ka-
ragöz, Hüseyin Taytekin, Hay-
rettin Karahan, Ali Karakuş,
Mevlüt Yıldızhan, Recep Ya-
naz, Kadir Yıldızhan, Necati
Erdoğan, Bayram Aydın, Mev-
lüt Erdoğan, Mustafa Erdo-
ğan, Kasım Aydemir, Kadir
Karakuş, Mehmet Öztürk. Rı-
fat Gemici, Nevzat Güneyli,
Hurşit Pekmezci, Durmuş Ala-
göz, Kemal Türkmen, Zeki
Gemici, Recep Pekmezci, Yük-
sel Karagöz ve Yusuf Alagöz'-
ün cesetleri, burada bekletilen
tabutlara alındı. Toplu halde
yapılan cenaze töreninden son-
ra cenazeler, sabahın erken sa-
atlerinden itibaren Kozlu
Uzunmehmet-1 nolu kuyunun
başında beklemeye başlayan iş-
ci ailelerine teslim edildi.
Digercesetler
TTK Kozlu Müessese Mü-
dürü thsan Ünlü, yapuğı açık-
Şırnak könıürü 3 can aldı
• Baştarafi 1. Sayfada
nu ve Kömür lşletmesi'ne
sabotaj haarlığında olduğu-
nu öne sürdü. Güvenlik güçle-
rinin Şırnak'ın Idil ilçesi kırsal
kesiminde kısürdığı 5 PKK
militanı yakalanacaklannı
anlaymca intihar yolunu seçti.
Yoksul yurttaşlann yılbk
yakacak gereksinimlerini kar-
şılamak amaayla kaçak kö-
mür çıkarttıklan Şırnak
Kömür Ocaklan İşletmesi ön-
ceki akşam yine kanlı bir ola-
ya sahne oldu. Bir grup yurt-
taşın, yasaklanmasına karşın
üretim yapılan 3 ve 4 numara-
lı ocaklara girerek kömür çı-
kartüği yolundaki ihbar üze-
rine bölgeye gelen güvenlik
güçleri, ocaklar çevresinde
önlem aldı. Güvenlik güçleri-
nin geldiğini görünce kaçma-
ya çalışan yurttaşlann üzeri-
ne, "dur" uyansına uymayın-
ca ateş açıldı. Olayda Şırnak'-
ın Toptepe köyünden
Abdullah Acun, Sait Akyol,
A. Kerim Akın adlı yurttaşlar
öldü. Idris Üstün. Nesim
Akın ve Kasım Kaydı da ya-
ralandı. Yaralılann' Şırnak
Devlet Hastanesi'ne kaldınla-
rak tedavi altına alındığı bildi-
rildi. Olayda yaşamını yitiren
köylüler dün Toptepe köyün-
detoprağaverildi.
Olağanüstü Hal Valiliği'-
nden yapılan açıklamada,
olayda öldürülenlerin ve yara-
lananlann PKK militanı ol-
dukları ve TKI'ye sabotaj dü-
zenlemek istedikleri bildirildi.
Batman'da cinayet
Batman'da 8. Cadde Meh-
tap Sineması yakınlannda
lamada, 200 kotunda bulunan
Mustafa Yavuz ve Ziyafet Öz-
taş'ın ceşetlerinin arandıgını
söyledi. Ünlü, 300, 400, 5Q0 ve
560 kotlannda su tahliye işlem-
lerinin başlayacağını, ocakta
kalan 123 maden işçisinin ceşet-
lerinin de bu işlemlerden sonra
çıkanlacağını bildirdi. Ünlü, bu
işlemkrinin 3-5 ay içinde. ta-
mamlanacağinı sözlerine ekle-
di.
Ünlü'nün verdiği bilgiye göre
Kozlu kömür ocaklannda 200
kotuna kadar üretim çalışmala-
nna başlanacak. Grizu sonra-
sında meydana gelen yangın ve
bu yangmı söndürmek amaay-
la ocaklara basılan suyun mey-
dana getirdiği tahribat 250
milyar lirabk malzeme kaybına
yol açü. Işçilik ve üretim kay-
bıyla birlikte bu zarar 500 mil-
yar liraya ulaştı.
mobilya atölyesi olan Celal
Pekgül (23) adlı esnaf, kimliği
belirsiz bir kişinin silahlı saldı-
nsına uğradı. Önceki akşam
18.00'de meydana gelen olay-
da kafasından 2 kurşun yarası
alan Celal Pekgül kaldınldığı
SSK Hastanesi'nde yaşamını
yitirdi.
Orduda terfi
• Baştarafi 1. Sayfada arasın-
da Harp Akademilen Komuta-
nı Orgeneral İbrahim Türkgen-
ci de bulunuyor. Orgeneral
Türkgenci'den boşalacak bu
göreve ya 2. Ordu Komutanı
orgeneral Kemal Yavuz ya da
3. Ordu Komutanı Orgeneral
Hikmet Bayer getirilecek. Bu
göreve bu yıl orgeneral olacak
bir korgeneralin de getirilme
olasılığı bulunuyor.
Öte yandan MGK Genel
Sekreteri Orgeneral Nezihi Ça-
kar ile NATO Güneydoğu Av-
rupa Müttefık Kara Kuvvetleri
Komutanı Orgeneral Özözer
de bu yıl bulunduklan rütbede-
ki, rütbe bekleme sürelerini dol-
duruyorlar. Kaynaklar Orge-
neral Çakar'ın görev süresinin
1 yıl daha uzatılmasmın olası
olduğunu bildirirken, eski AP
milletvekili Orgeneral Faik Tü-
rün'ün damadı olan Orgeneral
özözer'in de görev süresinin
uzaulma olasılığını gözardı et-
miyorlar.
Bu yıl aynca 2. Ordu Komu-
tanı Orgeneral Yavuz ile 3.
Ordu Komutanı Orgeneral Ba-
yer de bulunduklan görevlerde-
ki 2 yılbk sürelerini dolduru-
yorlar. Kaynaklar Orgeneral
Yavuz'un, MGK Genel Sekre-
teri Orgeneral Çakar'ın emekü-
ye sevk edilmesi halinde bu
göreve getirileceğini bildiriyor-
lar. Aynı kaynaklar, Oreeneral
bayer'in de Orgeneral Özözer'-
den boşalacak göreve geürilebi-
leceğini belirtiyorlar.
Yüksek Askeri Şûra toplan-
tısında aynca, bugüne kadar
tümen komutanı olarak görev
yapan Tümgenerallerin (TSK'-
nın yeni yapılanması çerçeve-
sinde tümenler lağvedildi)
bundan böyle ne tür görevlere
getirileceği de ele abnacak. Edi-
nilen bilgiye göre, tümgeneral-
ler için karargahlarda kadrosu
tuğgeneral olan bazı görevlerin
kadrosu tümgeneralliğe yüksel-
tılecek. Tümgeneraller aynca
Kolordu Komutan yardımcıh-
ğı görevine de getirilecek.
Toplanüda 50 kadar subay
ve astsubayın disiplinsizbk ne-
deniyle TSK'dan emekli edile-
ceğı de bildiribyor.
Bu yıl Orgeneral-Oramiralli-
ğe terfı sırasında bulunan Kor-
general ve Koramirallerin
dökümü ise şöyle:
Kara Kuvvetleri Komutaniığc
Doğan Çebkay, Hüseyin Kıvn-
koğlu, Hikmet Köksal, Gür-
kan Peker, Necati tkizoğlu.
Deniz Kuvvetleri Komutanlı-
ğı: Mustafa Turunçoğlu, Gü-
ven Erkaya, Atilla Tuzman.
Hava Kuvvetleri Komutaıriığı:
Ahmet Çörekçi, Sinan Bilge,
Şadi Ergüvenç.
Yüksek Askeri Şûra toplan-
tısında aynca bir üst rütbeye
terfi sırasında bulunan 25 tüm-
general-tümamiral ile 62 tuğge-
neral-tuğamiralin durumlan da
ele abnacak.
Cumhurbaşkanı Turgut
özal dün Yüksek Askeri Şûra
üyelerini Çankaya Köşkü'nde
kabul ederek, bir süre görüştü.
özal, daha sonra TBMM Baş-
kanı Hüsamettin Cindoruk ve
şûra üyeleriyle eşlerine yemek
verdi. Kabul ve yemeğe maze-
ret bildiren Başbakan Süley-
man Demirel katılmadı.
EAGLE
RENT A CAR'dan
Depü7İtosuz kiralık otolar.
Tel; 346 89 85
EAGLE
RENT A CAR
90-91-92 model yerli
otolarınız kiralanır.
Ayhk ucret: 4.500.000 TL.
Tel: 346 89 85
direnişine
aileler de
katıldı
ADANA (Cumhuriyet Güney
tlkri Börasu) - Yasadışı eylem
yaptıklan gerekçesiyle tazmi-
natsız işten çıkartılan Seyhan
Belediyesi'ne bağb bir şirkette
çalışan 428 temizlik işçisinin
"açbk grevi ve şantiye işgab"
direnişine aileleri de katıldı.
Seyhan Belediye Başkanı Yal-
çın Akyol, valifiğe başvurarak il
Hıfzıssıhha kurulunun toplan-
masını istedi.
Seyhan Belediyesi'ne bağh
bir şirkette görevü iken bir ar-
kadaşlannın dövülmesi ile sen-
dika mücadelelerinin engellen-
diğini gerekçe gösterip işi bırak-
ma eyiemine giden, bunun
üzerine de işlerine son verilen
temizbk işçilerinin direnişi dün
de sürdü. Işçi-belediye anlaş-
mazbğı yüzünden Adana'daki
çöp yığınlan giderek artarken
belediyeye ait şantiyeyi işgal
ederek SHP il binasında açbk
grevine başlayan temizbk işçile-
rine dün eşleri, çocuklan ve
yakınlan da kaüldı. Belediye
yöneticilerinin abnmadığı şan-
tiyede sabah saatlerinde topla-
nan işçi aileleri sorunun çözüm-
lenmesi amacıyla imza karn-
panyası başlattıklannı bildirdi-
ler. Direnişçi temizlik işçilerinin
eşleri adına bir açıklama yapan
Fibz Taşkın, "Eşlerimiz dire-
nişlerinde hakhdırlar."
Fiİiz Taşkın, top-
ladıklan ımzalann bir süre son-
ra hükümet yetkiblerine iletile-
cegini söyledi.
Işçiler, şartlannın kabullen-
mesi halinde Seyhan ilçesini en
kısa sürede temizleyeceklerini
vurguladılar. Temizlik işçileri-
nin işgal ettiği şantiyeyi dün
11.30 sırasında ziyaret eden çe-
şitb sendikalann yöneticileri,
direnişi desteklediklerini bildir-
diler.
GÖZLEM
UĞURMUMCU
• Baştarafi 1. Sayfada
Bugün, donek Marksistlerin sarıldıkları "2. Cumhuri-
yet" sloganı da "fetiş" haline getirilmeye çalışılan içi
boş, yapay ve düzmece bir kavramdır.
Insanlık ve uygarlık tarihi, aşama aşama bugünkü dü-
zeyine ulaştı. ilkel toplumdan köleci topluma; köleci top-
lumdan feodaliteye; feodaliteden burjuva devrimlerine
ve kapitalizme; burjuva devrimlerinden ve kapitalizm-
den sosyalist devrimlere ve ulusal kurtuluş savaşlanna;
ulusal kurtuluş savaşlarından tekelci kapitalizmin dünya-
ya egemen olmasına ve Sovyetler Birliği'nin dağılması-
na kadar geçen binlerce yılda, kavramlar ve ideolojiler,
biçim ve öz değiştirdiler.
Batı'da yapay ve düzmece uygarlık, sosyalist dünyada
da aynı yapaylık ve düzmece sistemler egemen oldu.
Avrupa'da "eşitlik, hürriyet ve adalet" sloganları fetiş
haline dönüşürken, aynı Avrupa, Asya ve Afrika ülkele-
rinde sömürgeci siyasetleri uyguluyordu.
öncü sınıf partileri eliyle kurulacak "proletarya dikta-
törlüğü" bütün sınıfların yok olacağı aşamaya kadar sü-
recek ve "stnıfsız toplum"a böylece ulaşılacaktı.
"Proletarya diktatörlüğü" kavramı da "fetiş haline ge-
len bir slogan" olmuştu.
Sovyetler Birliği'nde öncü sınıf, örgütlü işçiler değil,
parti bürokrasisi oldu; sınıfsız toplum yerine bûrokratik
ve totaliter devlet yapısı kuruldu; Polonya, Macaristan,
Çekoslovakya ve en son Afganistan işgalleri ile de Le-
nin'in "ulosların kaderlerini tayin hakkı"Kızıl Ordu tank-
larıyla ezilip yok edildi.
Bu uygulamalar, birer "fetiş" haline getirilen Leninist
sloganlarla gizlendi.
"Sosyalizm","cumhuriyet" ve "demokrasi" gibi kav-
ramlar, kendilerini oluşturan dünyalardan, somut koşul-
lardan ve uygulamalardan soyutlanıp birer sözcük, birer
slogan olarak ele alınılırsa, aynı hastalıkla karşılaşırız.
Bu kavramlardan üretilen sloganlar 'ietiş" haline ge-
lir; bu "slogan fetişizmi" de bu sloganlarla oynayan kimi
televizyon ekranlarına tünemiş, cehaleti boyundan bü-
yük tele-yazarlar ile gazetelerdeki köşelerine devlet bü-
yüklerinin aile hukukl'anndan kaynaklanan ricalarıyla
atanmış acemi hokkabazların gülünç atraksiyonlanna
yarar.
Demokrasiler, yıllarca "burjuva demokrasileri" ve
"halk demokrasileri" diye ikiye ayrıldı. Arap rejimleri
"Arap sosyalizmi" kavramını kullandılar.
Eski Sovyetler'e en bağımlı devletlerden biri olan Do-
ğuAlmanya, "demokratik"kavramını belirleyicivetanrtı-
cı bir etiket gibi bûrokratik devletin üzerine yaptştırdı.
O günlerde Sovyet yanlısı Marksistlere sorsaydınız,
cumhuriyet ve demokrasi yalnızca Sovyet toplumlarında
geçerli kavramlardı; Bati, mali oligarşinin egemenliğin-
de yaşamaktaydı; ne demokrasi vardı Bata'da, ne cumhu-
riyet.
Devletlerin kendileri için kullandıkları kavramlara ve
bu kavramlann dış görünüşlerine bakarak değerlendir-
me yapılamaz. Sözcükler, demagog ve sahtecilerin elle-
rinde kolayca içi boş kavramlara, içi boş kavramlar da
sloganlara dönüşürler.
"Slogan fetişizmi "n\n yan etkisi, erken bunamanın ya-
rattığı kavram kargaşasıdır. Slogan fetişizmi ve kavram
kargasası araştırmayı, incelemeyi, soruşturmayı, yaran-
cılığı önler.
Cumhuriyet, halkın kendi kendisini yönettiği varsayı-
lan siyasal sistemlerin ortak adıdır. Cumhuriyet, Latince-
de "halkın çıkarları" anlamına gelen "respubHca" söz-
cüğünden üretilmiştir. Demokrasi de Yunanca "nalk"
anlamına gelen "demos" ve "erk" anlamına gelen "kre-
tos" sözcüklerinden türetilen bir kavram değil midir?
Demokrasinin de cumhuriyetin de kavram olarak çıkış
noktaları ve tanımları aynıdır.
Bu konulan bilmeyenler, herhangi bir ortaokulda yurt-
taşlık bilgisinden geçer not alamazlar.
Bu kavramlann ve sözcüklerin etimolojik anlamlarına
bakılarak, genel ve soyut sonuçlar çıkarılamaz. önemli
olan, uygulanan modeldir ve yaşanan somut koşullardır.
örneğin, Ingiltere'de cumhuriyet yoktur, demokrasi
vardır. Arap ülkelerinde Batılı anlamda demokrasi yok-
tur ama yönetimler, cumhuriyet adını seçmişlerdir.
Bunlar neyi gösterir?
Kavramlann etimolojik anlamlarına ve kavramlann
dış görünüşlerine aldanmamayı, "slogan fetişizmi" has-
talığının yaratacağı sonuçları ve aynca bu "slogan feti-
şı'zm/"ne sarılanların dayanılmaz hafifliklerini...
Cinayetler...
Son iki yılda, dokuz gazeteci öldürüldü. Son kurban,
"Özgür Gündem" gazetesi Gercüş muhabiri Yahya Or-
han.
Bu son iki yılda öldürülen on gazeteciden altısı Güney-
doğu'da öldürüldü.
Sekizi de son altı ay içinde!
Son sekiz yıl içinde bölgedeki çatışmalardaki tabut sa-
yısı 4198. Bu 4198 kişinin 1921 i PKK'lı, 1228i sivil. Geriye
kalanı, subayı, assubayı, polisi, er ve erbaşı, köy korucu-
su ve uzman çavuşu ile güvenlik görevlisi.
Son iki yılda, Oramiral Kayacan ile birlikte altıncı gene-
ral terör örgütlerince öldürülüyor.
PKK'nın cephe örgütü ERNK, Almanya'da 30 temmuz
günü yayımladığı bildiride, 15 ağustosa doğru saldırıla-
rın artacağını ilan ediyor.
Türkiye, yeniden ve hızla, bir kan gölüne doğru sürük-
leniyor!
ARADA BİR
U Baştarafi 2. Sayfada
üyelerinin şu andaki üyeliklerint bırakıp DİSK'e bağlı sen-
dikalara üye olmaları için çok inandırıcı ve güçlü nedenler
bulunmalıdır. Başka anlamda söylemek gerekirse DİSK,
sendika üyeliği konusunda pastayı büyütemeyecek, ancak
mevcut pastadan pay almaya çalışacaktır. Bunu sağlaya-
bilmesi de yeni bir program ve yeni bir sendikacılık modeli
oluşturmasına bağlıdır.
Olasıdır ki DİSK ciddi bir üye sayısına ulaşamayabilir ve
gelişmiş ülkelerde gözlenmeye başlanan üyesiz sendika-
cılık kavramının ilk belirtilerini kendi varlığında yansıtrna-
ya başlayabilir. Malvarlığına kavuşan, fakat eski üyelerine
kavuşamayan DİSK ülkenin sosyal-endüstriyel ilişkilerin-
de yeni bir model oluşturacaktr.
Yapacağı ekonomik girişimlerle yeni bir baskı grubu
modeli kurmak, endüstrinin bazı kesimlerinde söz sahibi
olmaya çalışmak, ekonomide bir sendika sektörü yarat-
maya çalışmak, kamuoyunu etkileyecek yöntemler bul-
mak, DİSK'in bundan böyle yapacağı şeylerden bazıları
olabilir. Tıpkı yakm bir gelecekte Avrupa ve Amerika'da
üyeleri azalan sendikalann yapmaya başlayacağı gibi.
DEVRİM ŞEHİDİ ÖĞpTMEN KUBÎIJff
Kemal Üstün
4. bası 10.000 lira (KDV içinde)
Çağdaş Yaymları Türkocağı Cad. 59-41 Cağaloğlu-tstanbul
Ödemdi göndcrflmez.
ZİVERBEYKÖŞKÜ
tltaan Selçuk
12. bası 10.000 lira (KDV içinde)
Çağdaş Yaymları Turkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-htanbul
Ödemdi gönderilmez.