Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 3 AĞUSTOS1992 PAZARTESİ
J6 HABERLERÎV DEVAMI
BIZBIZE
ERDALATABEK
DeğipnıenıterB'de Esen Kültûp»
Değirmendere Fındık Festivali aynı zamanda Kültür ve
Sanat Şenliği... Bir yörenin üretilen ürününü yılda bir kez
şenliklerle kutsamak eski bir dünya geleneği. Insanoğlır
üzümü de, zeytini de, şarabı da, fındığı fısnğı da, patatesi
de böyle kutlamaların konusu yapmış. Yörenin ürününü
sergilemek, desteklemek, tüketiciyle buluşturmak, pazarı-
nı genişletmek hep bu yıliık buluşmaların konusu. Yıllık
•panayırlann geleneği böyle kurulmuş, böyle sürmüş. Bu-
jgünün ünlü fuarlarının geçmişi de panayırlara dayanıyor.
'• SHP'Iİ belediyeler bu gelenege ülkemizde yeni ürünleri de
' katn: Kültür ve Sanat... Geçmiş yıilarda tartşıldığını biliyo
. rum, "Belediyelerin böyle görevleri var mıydı?", "Hele
günlük işlerini yapsalardı ya..." Belediyelerin "Kültür ve
sanatın yörede gelişmesine önem vermelerini" hep
;önemsemiştim, ne denli doğru yaptıkları bugün daha iyi
; görülüyor.
; Açılış töreninde Izmit Belediye bandosu çeşitli marşlar
; çalıyor. Belediye bandolarını düşünüyorum. Nasıl da kül-
; türümüzün içinde yer almış. "Selamsız Bandosu"nu Istan-
bul'da bir sinemada görebilirsiniz, biraz güldüren, biraz
' hüzünlenoiren, çok düşündüren bir filmdir ama, Belediye
>' Bandosu burada bizim kültürümüz. llçelerde, beldelerde
itoplumun ilgi odağıdır. Bizim gibi çocukluğu taşra ilçele-
rinde geçmiş olanların belleğinde ne güzel izler bırakmış.
Belediye Başkanı sevgili Ertuğrul Akalın, "Barıştan,
[çevreden, kültürden" söz ettiği açış konuşmasını yapıyor.
Değirmenderede yerleşmiş emekliler.onlarınüniversite-
lere giden çocuklan, Kocaeli yöresinin kültür-sanat insan-
, ları, buranın çalışanları, festival için gelen konuk yazarlar,
gazeteciler, bilim insanları, sendikacılar burada. Kocaeli
Valisi'nin aydın kişiliği dikkatimizi çekiyor.
Değirmenderede fındık üretimi geçmiş yıllaragöreaza-
lıyor. Nedeni de buraya yerleşen insan sayısının arbşı,
• yeni alanların da konutlara açılışı. Kentleşme sürüyor,
keşke bilinçli bir kentleşme olsaydı. Karşı kıyıda Petkim'in
görkemli yapıfarı ışıl ışıl, yükselen bacanın üstünde htç
sdnmeyen alev, endüstrinin zaferini herkese gösteriyor.
' Ama bu endüstrileşmenin nasıl bir bedelle ödendiğini dü-
şünüyorsunuz. Bir zamanlar burada balık tutulan, çoluk
: çocuk yüzülen Körfez suları artık kirlenmiş deniz sayılıyor.
; Karşı kıyılardan yayılan dumanların gelişini gözlerinizle
; görmeniz sizi düşündürüyor.
• Bu yıl söyleşi konum "Kültür ve Gençlik"... Çok ilgilendf-
> ğim konuyu dinleyenlerle paylaşmak istiyorum. Toplumun
her yanından öylesine yanlış bir kültür saldırısına uğruyo-
ruz ki, piyango kültürü öylesine hızla yayılıyor ki, emek
harcamadan kazanma, üretmeden tüketme saptırması öy-
le bir kültür erozyonu yaratıyor ki hepimizin birçok şeyi
düşünmemiz zorunlu. Bunları konuşuyoruz. Çok da güzel
payiaşıyoruz.
Bu yılki panelin konusu, "Kültürün Degişik Boyutian".
Arkadaşımız Sami Karaören'in yönettiği panelde Prof. Dr.
Bedıa Akarsu konuşuyor Akılcı düşüncenin dogmatik dü-
şünceyi nasıl yendigini, insanlığın boş inançlardan aydın-
lanmaya nasıl ulaştığını anlatıyor. Prof. Dr. Ismail Tunalı
da, estetiğin insan hayatındaki yerini açıklıyor, bugünkü
hayatımızın estetikten uzaklaşmasının sonuçlannı belirtj-
yor. Prof. Toktamış Ateş, kültürümüzün dünya kültürü içirv
deki yerini anlatayor.
Bu düşüncelerin, dinleyicilerin sorulannın, katılanların
ilgisinin televizyonlara, radyolara, basına yansımayacağı-
nı düşünmek insanın içini gölgelendiriyor. Kitle iletişim
araçlarının böyle konulara vereceği yer kalmamış. Rek-
larntar, maç nakilleri, Yalan Rüzgârı, polisiye diziler, katıl
kazan programları mikrofonları, ekranları doldurmuş...
Umutsuzluk bulutları mı? Insanlanmız o bulutları dağıt-
yor. öğretmenler, öğrenciler, kadınlar, gençler, erkekler,
insanın tarih boyunca yarattığı güzellikleri merak eden,
arayan, bulmaya çalışan insanlar umutsuzluk bulutlarını
dağıtıyor. Bugün yaşanan pek çok yanlışta "Geçiş toplu-
mu olmanın özelliklerini yaşadıgımızı unutmamak gereki-
yor. Hızla değişen bir dünyada geçmişten geleceğe yürü-
mek kolay degil. Adımlarımız kimi zaman çok güvenli
olmayacak, zaman zaman başımız dönecek, bunları bit-
meliyiz.
Çok yönlü kültür değişmesi içinde doğrulan yanlışları
ayırmak kolay değil. Bütûn bunların nasıl aşılacağını bura-
larda daha iyi görüyoruz. Buralarda, bu ilçelerde, bu bel-
delerde yaşayan insanların kuşaklar arasındaki degişimi
daha iyi görülüyor. Erkeklerin yeni gelişmeleri öğrenme
isteği, kadınların kendi varoluşlanna daha bilinçli baktıkla-
n, gençlerin kendi gelişmelerine daha sağlıklı baktıkları
bu toplum ölçeklerinde daha iyi görülüyor.
Bir kez daha insana dayatılan yapaylaşmanın aşılacağh
na, insanın kendi varoluşuna sahip çıkacağına inanıyo-
rum. Inancımızı bilince dönüştürmek için daha çok çalış-
mak, daha çok çalışmak gerekiyor.
Kültür ve sanat buluşmaları bugün her zamankinden
dahaönemli...
60 YIL ONCE Cumhuriyel
Gazi Hz.nin beyanatı
3 AĞUSTOS 1932
izmir'den aydet eden
Başmuharririmiz,
Reisicumhur Hazretleri
tarafından kabul
buyurulmuştur.
Reisicumhur Hazretleri bu
seneki güzellik intihabında
bir Türk kızının dünya güzeli
seçilmesinden dolayı
memnuniyetlerini izhar ile
memleketimizi Dünya
Güzellik müsabakalanna
' iştirak ettirerek bu neticeyi temin edinceye kadar uğraşan
! gazetemiz hakkındada çok kıymetliiltifatlaribraz
' buyurmuşlar veşu tahattüratta bulunmuşlardır: '-Türk
ırkınınnecipgüzelliğinin daima mahfuz olduğunu
r
gösteren dünya hakemlerinin bu Türk çocuğu üzerindeki
' hükümlerinden memmnunuz. Fakat Keriman Ece
,(Kraliçe) hepimizin işittiğimiz gibi söylemiştir ki o bütün
'Türk kızlannın en güzeli olmak iddiasında değildir. Bu
güzel Türk kızırnız ırkırun kendi mevcudiyetinde tabii
. olarak tecelii ettirdiği güzelliğini dünya hakemlerinin
' tasdikile tanıttırmış obnakla elbette kendini memnun ve
-bahtiyar addetmekte hakhdır. Türk milleti bu güzel
• çocuğunu şüphesiz samimiyetle tebrik eder.
FIRCASI'TUftK
0.5 TABIPLEW
CEMIYtT».
TARAFINOAN
lnönü:AGIK
• Baştarafi 1. Sayfada
da önemli bir kuruluştur. Fakat
yavaş çalışıyor" dedi. Jnönü,
hükûmetin ve dışişlerinin olay-
lan izlediğini sözlerine ekledi.
Kıbns sorununun çözümüne
de değinen Erdal Inönü, birlik-
te yaşamanın yolunun bulun-
ması gerektiğini belirterek şöyle
konuştu:
"New York'ta Kuzey Kıbns-
Güney Kıbns görüşmeleri de-
vam etmekte. Artık Kıbns'ta
bir sorun kalmadı denecek bir
hale gelinmesi lazımdır. Her
türlü hakkını almış eşit iki top-
lumlu hale gelerek federatif bir
bütün Kıbns'ta oluşturuhnalı-
dır. Birlikte yaşamanın yolu
bulunmalıdır. Sen bana biraz
daha ver demenin bir anlamı
yoktur. Sayın Denktaş, buna
çözûm yolu buldu: Yüzde 29
aıtı. Bu, bir özveridir. Bütün
konular aynı şekilde çözüme
bağlanmalıdır. Sonuçta iki top-
lumun ortak yaşayacağı özgür
bir federasyona yaklaşıimıştır.
Toprak konusu geçmiştir, öbür
konulara geçilmışür. Her za-
man söylediğimiz gibi çözûmü
oradaki insanlar gerçekleşüre-
cektir. Sorunlan onlar yaşa-
maktadırlar. Amaç insanlan
rahata kavuşturacak en iyi çö-
zümü bulmakür. Bu dünyada
son yıilarda belki ilk örnek ola-
cakür. Çıgır açıcı bir örnek ola-
caktır banş içinde yaşamanın
yolunu bulmak. Bu nedenle Sa-
yın Denktaş ve Sayın Vasiliu'ya
başanlar diliyorum."
Erdal Inönü daha sonra Di-
kili Belediyesi'nde ilçe belediye
başkanlanyla, parti başkanla-
nyîa kısa sûren bir toplanü yap-
ü.
Bu arada, Eleuterathypıa
gazetesinden Stratis Balaskas,
Fnönü'ye, Bergama'nın Ovacık
yöresinde siyanürle altın ara-
manın çevreye vereceği zarar
konusunda önlem ahnıp alın-
mayacağıru sordu. Inönü, bu
soruya çevrenin kirlenmesini is-
temediği, ancak konunun
Enerji ve Tabii Kaynaklar Ba-
kanlığı'nın yetkisinde olduğu
yanıünı verdi.
Kadınlardan ilgi
İnönü'yü Izmir'e gelişinde
kalabalık bir yurttaş topluluğu
karşılayarak sevgi gösterisinde
bulundu. tnönü özellikle ka-
dınlann büyük ilgisini çekti.
Başbakan Yardımcısı, îzmirli
kadınlann çeşitli konulardaki
sorunlanm dinledi.
SHf Genel Baskanı Erdal
tnönü, kendisini fzmir Aydın
Menderes Havalimanı'nda
karşılayan Bornova Belediye
Başkanı Ali Sözer ile Karşıyaİca
Belediye Başkanı Cihan Tür-
sen'e bısküvi ikram etti.
Panelde yazanmıztihanSeJçuk, Mustafa Ekmekçi, Hikmet Çetinkaya ve Şûkrmn Ketend birer koouyma yapölar.
îlhan Selçuk Dikili Festivali'nde Cumhuriyet'i anlatü
^Görüşlerîmizden tavîz vermeyîz9
^fÜVlTTOKDEMlR
FtGENYANIK
DİKİLİ - Dikili Şenliği'nde
dün "Bilgi Edinme Hakkı ve
Türk Basınında Cumhuriyet
Olayı" tartışıldı. Gazetemiz ya-
zan İlhan Selçuk, Cumhuriyet
gazetesinin demokrasi tarihiyle
özdeşleştiğini belirterek "Cum-
huriyet gazetesinin görüşünü
değiştirmek istedijer. Ama ol-
madı. okur buna izin vermedi.
E>emek oluyor ki Cumhuriyet
okurunun bir bilincı var. Cum-
huriyet görûşlerinden taviz ver-
mez" dedi.
Panelin başlangjcında Kürt
kökenli küçük bir grup slogan-
lar atarak olay çıkarmak istedi,
ancak izleyenlenn yoğun tepki-
siyle karşılaştı. Oturum, bütün
basın şehitleri ve özgür Gün-
dem gazetesi muhabiri Yahya
Orhan için bir dakikalık saygı
duruşuyla başladı. Davetü ol-
malanna karşın Hasan Cemal
ve Okay Gönensin işlerinin yo-
ğunluğu gerekçesiyle panele
katılmadılar. Paneli yöneten
gazetemiz Genel Yayın Koor-
dinatörü Hikmet Çetinkaya, 5
Kasım 1991'de görevden ayn-
lıp 8 Nisan 1992'de yeniden
dönüş sürecini anlattı ve "Ga-
zetemizin yazarlanyla birlikte
çoğunluğu genç, 80 çaüşanı
Cumhuriyet'i Cumhuriyet ya-
pan özeUiklerin değiştirilmek
istenmesine karşı çıkmış ve gö-
revlerinden aynlmışkrdır. 8 ni-
san tarihinde de Cumhuriyet'i
yeniden Cumhuriyet yapmak
için görevlerine dönmüşlerdir"
diye konuştu.
Panelistîerden gazetemiz ya-
zan ^ukran Ketenci de Ba-
bıâli'nin genel olarak bir olum-
suzluğa sürüklendiğine deği-
nerken, Nadir Nadi gazetecüi-
ğjnın önemini vurguladı.
Yıne gazetemiz yazarlann-
dan Mustafa Ekmekçi de Cum-
huriyet'in diğer gazetelerden
farklı yönüne değinirken, "İn-
sanlar her an sınavlardan gecer.
Sansürlü baskıa yerlerde çalı-
şamam. Bu nedenle Cumhuri-
yet önemlidir. Cumhuriyet'i
Cumhuriyet yapan ilkeleri ve
okurlandır.
Daha sonra konuşan İlhan
dünya görüşü de. Gazetenin ti-
rajı 40 binlere düştü. Tabii yine
aile şirketidir, toplandılar 'Na-
dir Nadi ve arkadaşlannı çağı-
ralım şu gazete de canlansın'
dediler. 1972'de yine benzer bir
olay. Bu kez Ziverbey'e götür-
düler. Bu da tabii devlet terörü.
Tekrar döndüğumüzde bir sene
içinde ancak eski tirajırruza ka-
vuştuk. Fakat o zaman gazete-
ye geldiğimizde Cumhuriyet
bugünkü kadar tahribat geçir-
memişü ve borçlanmamıştı.
Bugün 60 milyar borcumuz
var."
İlhan Selçuk Cumhuriyet gazetesinin görüşünü değiş-
tirmek istediler. Ama okur izin vermedi.
Mustafa Ekmekçi Sansürcü, baskıcı yerlerde çahş-
mam. Bu nedenle Cumhuriyet önemlidir.
Selçuk. konuşmasımn başında
panel öncesi küçük bir grubun
"müdahalesine" değinirken
"İnsanlann daha serinkanlı da-
ha dostça ve daha yakın konu-
şabilmesi mûmkünken niye
karşılıklı sesler yükselülsin.
Fikrimizi çok alçak sesle bile
söylersek fıkir güçlüyse o çok
yükselir. Devlet terörüne hepi-
miz karşıyız" dedi ve Cumhuri-
yet'le ilgib gelişmeleri şöyle
özetledi:
"Cumhuriyet'te yaşanan
olay ilk değil. Üçüncü kez yaşa-
nıyor. 1963,1972 ve 1991'de, 12
Mart cuntası geldiğı zaman
Cumhuriyet'i kapattılar. Nadir
Nadi görevinden uzaklaşünldı.
Yöneüm kurulu karar verdı
buna. Beni de alıp götürdüler.
Maltepe - Zırhlı Tugayı'nda se-
kiz ay yattım. O sırada Cumhu-
nyet'in yönetimi de değişti,
Selçuk, Cumhuriyet gazetesi-
nin Sabah, Milliyet ve Hürriyet
gibi üç büyük grubun dışında
kendine özgü bir yaptsı olduğu-
nu vurgularken konuşmasını
şöyle sürdürdü:
"Cumhuriyet gazetesi nedir?
Dünya görüşümüz şovenızmin,
ırkçılığın dışındadır. Biz kendi
fîkirlerimizden en ufak bir
ödün verdiğimiz zaman Cum-
huriyet Cumhuriyet olmaktan
çıkar. Cumhuriyet gazetesinde-
ki olay nedir, diye sorduğunuz-
da bugün, zaten yanıt verilmiş
durumdadır. Nadir Nadi'nin
ölümünden sonra ortaklann
tutumu değişti. Bugün Sabah
gazetesinde olan arkadaşlar yö-
netimi ele geçırdiler. Bunun
üzerine aynlmak zorunda kal-
dık. Cumhuriyet'i Sabahlaştır-
mak istediler. Şimdi bugün
Sabah gazetesine baktığınız za-
man bütün bu arlcadaşlanmızı
orada görüyorsunuz. O dünya
görüşüne sahip olabilirler ama
Cumhuriyet'i Sabahlaşürmak
istedikleri zaman olmuyor. Işte
görüldü ki 35 bine düştü tiraj.
Demek oluyor ki Cumhuriyet
okurunun bir bilinci var."
Selçuk, gazeteye dönüş süre-
cinde de ortaklann iflasa gidişi
gördüğünü ve kendilerine "ge-
lin" dediklerini belirtirken "8
nisandan bu yana hacizler ve
tedbirler alünda çalışıyoruz.
Tam batıncaya kadar gelin de-
mediler. Şu anda Imar Ban-
kası'na 16-17 milyar borç var.
Aylık faizi 1.8 milyar lira. Cum-
huriyet alacaklılarla kuşatılmış
durumda. Giden arkadaslann
kıdem tazminaü 8 milyan bulu-
yor. El birliğiyle bu işin içinden
çıkacağız. Batmamızı isteyenler
var. Karanbk güçler var. Ama
biz oksijen çadınnı yırttık.
Cumhuriyet'in yaşaması basın
özgürlüğü için gereklidir" diye
konuştu.
Selçuk, Cumhuriyet'in tirajı-
nın neden eski düzeyine gelme-
diği yolundaki bir soruyu yanıt-
larken de diğer gazetelerin
araba fılolan. oteller verdiğini,
poraografi yaptıklannı, buna
karşın son aylarda 600 bin tiraj
kaybırun oduğunu belirterek
"Bu tirajı pornografı yapan,
araba, ev veren özel televizyon-
lar aldı. Bugün bizim ürajımız
artar, ama bu nihayet para so-
runudur. Eğer etrafımızdaki
kuşatmayı yarabüirsek, haciz-
lerden, tedbirlerden kurtulur-
sak biz o zaman tirajımızı arttı-
racağız. Cumhuriyet okuru da
ne yapacağını büir" diye konuş-
tu.
T.C.
GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA
İLANI
ANKARA GAYRİMENKUL SATIŞ İCRA
DAİRESt'NDEN
Dosya No: 992/102
Satılmasına karar verilen gayrimenkulün cinsi, kıymeti, adedi, ev-
safı: Ankara Altındağ ilçesi Fevzipaşa Mahallesi Rüzgârlı Sokak 18
numaralı Deveci işhanının bulunduğu yere rastlayan imarın 9319 ada
13 parselini teşkil eden 735 m' miktannda arsası bulunan kargir iş-
hanının borçluya ait 28/2602 arsa payına tekabül eden birinci kat
6 numaralı büro bir borçtan dolayı Adliye Sarayı K. Blok zemin kat
59 numaralı yerde açık arttırma suretiyle satılacaktır. Geniş evsafı
dosyada mevcut şartnameye ilişik bilirkişi raporunda açıklanmıştır.
Takdir edilen değeri: 250.000.000 TL KDV gayrimenkulün alıcısına
aittir.
Saüş şartlan:
1-Saüş: 7/9/1992gunusaat 10.00'dan 10.15'ekadaryukandayazüı
yerde açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu amırmada tahmin edi-
len kıymetin %75'ini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmu-
unu ve sauş masraflanru geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle
alıcı çıkmazsa en çok arttırarun taahhudu baki kalmak şartiyle
17.9.1992 günü aynı yer ve aynı saatte ikinci arttırmaya çıkarılacak-
tır. Bu arttırmada da bu miktar elde edilememişse gayrimenkul en
çok arttırarun taahhüdü saklı kalmak uzere arttırma ilanında göste-
rilen müddet sonunda en çok ar-tırana ihale edilecektir. Şu kadar ki
arttırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetimn % 40'ını bulması
ve satış isteyerun alacağına rüçhanı olan alacaklann toplamından fazla
olması ve bundan başka, paraya çevirme ve paylaştırma masraflan-
nı geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi dü-
secektir.
2- Arttırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin %20'si
nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın temi-
nat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı iste-
diğinde 20 günu geçmemek üzere mehil verilebilir. Dellaliye resmi,
ihale pulu, tapu harç ve masraflan alraya aittir. Birikmiş vergiler satış
bedelinden ödenir.
3- tpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (+) bu gayrimenkul
üzerindeki haklannı, hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını
dayanağı belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazım-
dır; aksi takdirde haklan tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşma-
dan hariç bırakılacaklardır.
4- thaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle
ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri be-
del ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ay-
nca temerrüt faizinden muteselsilen mesul olacaklardır. thale farkı
ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil
olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminal bedelinden alınacaktır.
5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için da-
irede açık olup masrafı verildiği takdirde isteyen alicıya bir örneği
gönderilebilir.
6- Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını ka-
bul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 992/102 sa-
yılı dosya numarasıyla memurluğumuza başvurmalan ilan olunur.
( + ) llgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir.
21/7/1992
Basın: 33838
Kozakçıoğlu'nun kızının düğünfi görkenüiydi. (ZAFER AKNAR, MUHARREM AYDIN)
DEMİREL VE NAZARBAYEV NİKÂH ŞAHİDİYDİ
Kozakçıoğlu kızını evlendirdi
AYŞEYILDIRIM
HAVA DURUMU TÜRKİYE'DE DÜNYA'DA
Devlet Bakanlı$ Meteorolotı
Genel Mûdûriüöû'nden alınan
bilgtye göre yurdun ku2eydo-
ju tesımlen parçalı bulutlu,
Dofiu Karadeniz ile Ooğu
Anadolu'nun kuzeyı sağanak
ve gökgürüftülü sajanak ya-
ğışlı, dfğer yerler az bulutlu
" ve açık geçecek Hava sıcak-
lığı artacak Rûzgâr, ku2By ve
dofiu yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette, yurdun batı kesımlennde kuvverJı
olarak esecek Demzlerimde rûzgâr, Akdenız'de gûnbatısı ve karayel, diğer denız-
Ierimi2de yıklız ve karayelden 2-4, yeryer 5, Ege'de 6 kuvvetınde, saatte 4-16 yer
yer 21 denızmıtı hızla esecek. Van Gölü'nde hava. parçalı bulutlu geçecek
Kars
Konya
M
Samsun
Zuıgukt*
32° 21°
27° 14°
30° )7°
30° 16°
3ff> 23°
36° 20°
30» 16°
28° 19°
37» 23°
30° 17°
28° 12°
28° 14°
28° 19°
33° 20°
27» 14°
23° 15°
30° 21°
28° 21°
27° 19°
28° 17°
****/ Lonrlta
C OJi»Par
»pk A-»gk B-tMlut)u G-gûne^> K-kart S-sat Y-yajmurkı
Amslerdam
Amnun
Atna
Bajdat
BrtKset
Cenevt»
Frartrturt
Lüfkoşa
PttefSöurg
Londra
Madnd
M.lano
Mostora
Münıfi
Oslo
Pans
Pnıo
Rıyad
Roma
Vlyana
Zûnh
A 26°
A 30°
A 32°
A 38°
28°
30°
A 34°
A 34°
B 22»
Y 26°
B 34°
A 32°
B 23°
A 32°
B ZP
A 34°
A 30°
A 42°
A 33°
8 26°
A 30°
Istanbul Valisi Hayri Kozakçı-
oğlu kızını evlendirdi. Kozakçı-
oğlu'nun ortanca kızı mühen-
dis Faika Kozakçıoğlu ile teks-
tilci Selçuk Aslan'ın nikâh
töreni Çırağan Sarayı'nda ya-
pıldı. Şişu Belediye Başkanı
Fatma Girik'in kıydığı nikâhta
Faika Kozakçıoğlu'nun şahitli-
ğini Başbakan Süleyman De-
mirel yapü. Damat Selçuk
Aslan'ın şahitüğini ise resmi bir
ziyaret için ülkemizde bulunan
Kazakistan Cumhurbaşkanı
Nur Sultan Nazarbayev yapü.
Çırağan Sarayı'nda dün ger-
çekleştirilen nikâh törenine
Başbakan Demirerin yanı sıra,
Içışleri Bakanı Ismet Sezgin,
Kültür Bakanı Abdülkadir
Ateş. Çalışma ve Sosyal Gü-
venlik Bakanı Mehmet Moğul-
tay, devlet bakanlan Mehmet
Kahraman, Ekrem Ceyhun,
Cavit Çağlar ile çok sayıda mil-
letvekili katıldı.
1700 kişinin kaüldığı, Istanbul
iş dünyası, sanatcı ve sosyete
çevresini bir araya getiren dü-
ğünde Vehbi Koç, Uzeyir Ga-
rih, Sakip Sabancı, Şank Tara,
Besım Tibuk, Cengiz Kapta-
noğlu, Yalım Erez, Erman Yer-
delen, Halit Narin, Istanbul
Büyükşehir Belediye Başkanı
Nurettin Sözen, Çatalca Bele-
diye Başkanı Gülay Aüğ, Vu-
ral-Meral Gökçaylı, Hülya
Koçyiğit, Kadir Inanır, Emrah,
Ayşegül Tecimer, Gönül Yazar
da konuklar arasındaydı.
Çırağan Sarayı'nın bahçesinde
verilen kokteyli nikâh töreni iz-
ledi. Mehmet Ali Erbil ve Çiğ-
dem Tunç'un sunuculuğu ile
gelin ve damat, bahçenin deniz
kısmına kurulmuş, köşelerinde
dört sütun olan, pembe çiçek-
lerle süslü beyaz nikâh masası-
na geldi. Ardından şahitler
Başbakan Süleyman Demirel
ile Kazakistan Cumhurbaşkanı
Nur Sultan Nazarbayev kürsü-
ye davet edildi. Şişli Belediye
Başkanı Fatma Girik nikâhı kı-
yarken, "Şahitleri tanıtmaya
lüzum hissetmiyorum" deyip
ardından "Sayın konuk baka-
nımız" dedi. Misafırlerin haür-
latmalan üzerine Girik, çok
heyecanlı olduğunu belirterek
özürdiledi.
Nikâh kıyıldığı sırada Deniz
Polis motorundan saraya doğ-
ru fırlaülan havai fışekler gece-
ye renk katü. Konuklar daha
sonra sarayın balo salonunda
geç saatlere kadar eğlendiler.
Soydaşlar
Bakana
dert yandı
tstanbol Haber Serviai -
Bosna-Hersek'te Türklere yö-
nelık olarak sürdürülen katli-
amlann Türk kimliğini yok
etmeyi amaçladığını beliften
Devlet Bakanı Orhan Kilerci-
oğlu, Türkiye'nin göç politika
sımn "yerinde kal" prensibine
dayandığını söyledi. Kikrcioğ-
lu "Yoksa bizi tarihten hemen
silerler"dedi.
Göçmenlere Yardun Der-
neği'nin dün Gaziosmanpaşa
Belediyesi Nikâh Salonu'nda
düzenlediği göçmen sorunlan
toplantısına katılan Orhan Ki-
lercioğlu, Türkiye ile Bıılgaris-
tan hükümeti arasındaki ılişki-
lerin olumlu yönde geliştiğini ye
Bulgaristan'daki Türklerin bir
sıkınüsırun olmadıgını söyledi.
Kilercıoğlu şunlan söyledi:
"Türkiye'ye turist olarak ge-
jip Türk vatandaşlığına geçmek
isteyenler var. Bulgaristan'da
bugün 24 milletvekıliniz var.
Balkanlann politikasını değiş-
ürdiniz. Bu gelişmeleri göz önü-
ne alırsak güçlü oluruz. Bugün
Türkiye'de 150 binden fazla
soydaş var. Herkes yerinde otu-
racak. Parçalanmış aileler he-
men hemen birleşmiştir."
Kilercioğlu, Bosna-Hersek'-
te insanlık dışı uygulama ve
katliamlann devam ettiğinı be-
lirterek, Türkiye'nin, BM ve
AGİK çerçevesinde katüamı
durdurmak amaayla uygula-
nacak yaptınmlarda direkt yer
alacağını vurguladı. Kilercioğ-
lu daha sonra şunlan söyledi:
"Bu katliamlann, eziyetlerin
alünda yatan nedenlar var. Me-
seleye böyle bakılrnalıdır. Tür
kiye'nin göç polıükası hak ve
hukuku koruyarak "yerinde
kal" prensibidir. Türkiye'nin
ideab' dişandaki Türklerin hak
ve hukuklannı savunarak ye-
rinde kal prensibini sağlamayı
amaçlamaktadır. Yoksa bızi ta-
rihten hemen silerler. Bu politi-
kalara ağırlık verin."
Bir defaya mahsus olmak
üzere, Bulgaristan'dan gelen
soydaş turistlerin Türk vatan-
daşbğına alınması için af çıkar-
ülmasından yana olduğunu
belirten Devlet Bakanı Kilerci-
oğlu, göçlerle ilgjli bir kanun
çıkaracaklannı söyledi.
Kilercıoğlu'na toplantıda
göçmen sorunlanna ilişkin bir
rapor sunuldu. Göçmenlere
Yardım Derneği'nin haarladı-
ğı raporda, 3 yıl önce Bulgaris-
tan'dan zorunlu göçe tabi tutu-
lan göçmenlerin Türkiye'de
karşılaşüklan çeşitli sorunlara
dikkat çekiliyor. Sözleşmeli
personel olarak görev alan göç-
menlerin kadrolu personele
göre çok düşük maaşla çalışük-
lannın beliruldigi raporda şöyle
deniyor.
"Bulgaristan'da eğiümini ta-
mamlamış olan öğreunenler,
doktorlar, sağlık personeli, mü-
hendisler ve diğer alanlarda ça-
lışan soydaşlanmız, sözleşmeli
personel olarak görevlere alın-
malan sağlanmışür. Yaklaşık 3
yıldır sözleşmeli olarak çahşan
bu personelin ban problemler.
hâlâ çözülernemiştir. Kadrolu
ile sözleşmeli arasındaki ücret
farkı uçurumlar yaratmakta-
dır."
Güneş'in oğlu
ATtNA (CımAuriyet) - Ja-
ponya'da "Güneşin oğlu"
ismi verilen ve güneş eneriisi
ile çahşan bir yanş otomobili
imal edildi. ""
Güneş enerjisini özel kristal
borularda depolayan ve nikel-
den yapılmış özel bir aküyle
çalışan "Güneşin oğlu" saate
tam 110 kilometre sürat yapa-
biliyor.
"Kuosera" fırmasının imal
ettiği "Güneşin oğlu" ilk ciddi
sınavını, 3 ağustosta Ja-
ponya'da yapılacak Güneş
Enerjisi ile Çalışan Otomobil-
ler Yanşı "Suzuka 92'de vere-
cek._
Güneş enerjisi ile çahşan
otomobiller için önümüzdeki
yıl ekim ayında Avusüalya'da
gerçekleşürilen dünya şampi-
yonasında da yanşacak olan
"Güneşin Oğlu" aynı firma-
nın bir süre önce ürettiği ve
saate 10 kilometre hız yapan
"Mavi Kartal" in yerini ala-
cak.'
Trailk
kazası:
7ölüERZURUM(AA)-
Erzurum'da dün akşam meyda-
na gelen traflk kazasında 7 kişj
öldü 18'i ağır olmak uzere 47 kisi
de yaralandı. Piknikten dönen ve
yaklaşık 60 kişi taşıyan Dursun
ÇeHk yönetimindeki 25 DD 476
plakalı Damperli Kamyon, Asri
mezarhğı yakınlannda aşın hız
yüzünden şarampole yuvariandı.
Kazada hayaünı kaybeden 4 ki-
şinin Emine özdemır, Melahat
Sığmaz, İnayet Sığmaz ve Güllü
Yüdız olduklan belirlendi. ölen
diğer üç kişinin ise adlanmn be-
lirtenmesine çahşıhyor. Yaralan
47 kişi ise Erzurum'da çeşitli has-
tanelerde tedavi alüna ahndı.