Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 29 AĞUSTOS1992 CUMARTESİ
8 DIŞHABERLER
De Klerk'ten
zirve çagrışı
• PRETORIA (AA) - Güney
Afrika Devlet Başkanı
Frederik De Klerk'in, ülkede
yaşanan krize çözüm
bulunması amacıyla 7
eylülde yapacağı zirveye
ülkedeki bütün siyasi
partilerin davet edildiği
bildirildi. Devlet Başkanı
KJerk'in zirvede yeni bir
Güney Afrika için
federallik/bölgesellik
tartışması açıimasını
öngördüğü belirtildi.
Ancak Afrika Ulusal
Kongresi (ANC), Güney
Afrika Devlet Başkanj
Frederik De Klerk'in
önerisini reddetti.
Kabil'deRus
uçagına ateş
• KABİL (AA) -
Afganistan'ın Kabil
Havaalanı'nda dün sabah
erken saatlerde düzenlenen
roket saldınsında,
başkenttekı diplomatlannı
almak üzere havaalanında
bulunan Rusya'ya ait bir
askeri kargo uçağmın alev
• aldığı ve dört kışının
yaralandığı kaydedildi.
Afganistan'da çatışan Hizb-i
İslami grubu ile hükümet
arasında ateşkes sağlandığı
yolundakı açıklama üzerine.
üç Rus IL76 tıpi uçağı
. Kabil'dekiRusdiplomatlan
almak üzere Kabil
Havaalanı'na gelmişti.
Mısıp'dan BDT
atajjı• KAHİRE(AA)-Mısır
Evkaf Bakaru Muhammed
Alı Mahçub başkanlığında
bir Mısır heyetının, yakında
Bağımsız Devletler
Topluluğu'ndaki Müslüman
cumhuriyetleri zıyaret
edeceği bildirildi. Evkaf
, Bakanı Mahçub, kendisinin
başkanlık edeceği bir heyetin
yakında BDTyi oluşturan
Müslüman cumhuriyetleri
• ziyaret edeceğini. bu
• ziyaretler sırasında, başta
dini konular olmak üzere
. çeşitli alanlarda protokoller
imzalanacağıru ve bu
cumhunyetlerin
vatandaşlanna, Kahire'deki
El Ezher Üniversitesı'nde
öğrenim görme olanağı
verileceğini ifadeetti.
Milletvekili
tutuklandı
• AMMAN(AA)-
Ürdün'de aşın dınci bir
parlamenter, Israil işgali
altındaki topraklarda
sürdürülen Filistin
ayaklanmasıyla bağlantılı
olarak yasadışı silahlı bir
grupla bağlantısı olduğu
gerekçesiyle tutuklandı.
Urdün parlamentosunda altı
kişiden oluşan bağımsız
lslam bloku üyelerinden olan
Yakup Karaş'm
parlarnentonun
çalışmalanna ara
vermesinden birkaç saat
sonra lutuklandığı bildirildi.
Üçbininci
kunban
• BELFAST (AA) - Kuzey
Irlanda'da, yıllardır süren
olaylarda ölen üç bininci kişi
I9yaşındaki birfutbolcu.
Polis, Katolik olduğu sanılan
genç futbolcunun bir maçtan
sonra Belfast'a gkmek üzere
takımın otobüsüne binerken
öldürüldüğünü açıkladı.
Saldında, iki futbolcunun da
yaralandığı kaydedildi.
Saldınnın sorumluluğunu
üstlenen olmadı, ancak
görgü tanıklan
saldırganlann kendilerinin
îrlanda Halk Kurtuluş
', örgütü'nemensup
' olduklannı bağırdıklanru
söylediler.
Angola'da çok
partili sistem
• LU ANDA (AA) - Angola
Parlamentosu, çok partili
sisteme geçiş yönünde bir dizi
anayasa degışikliğini
onayladı. İktidardaki
Marksist parti MPLA'run
temsilcilerinden oluşan
parlamento, anayasa
değişikliğini oy birligiyle
benimsedi. Angola, bundan
böyle 'Angola Cumhuriyeti'
adıru kullanacak. Yeni
değişiklikler, bağımstzlıktan
bu yana uygulanan tek parti
sisteminin terk edilerek yeni
siyasal partiler kurulmasına
ve özel mülkiyetin
; korunmasma ilişkin
; güvenceler içeriyor.
Bağdat, 32. paralelin güneyini Irak uçaklanna kapatan müttefîklerle siyasi yollardan mücadele edeceğini açıkladı
Iıakmüttefîklerle savaşmayacak• ABD uçaklan, Güney Irak'ta ilk
yaşanmaksızın gerçekleştirdi. İsrail,
misillemede bulunacağını bildirdi.
Dış Haberier Servisi - Irak, ABD, İngilte-
re ve Fransa'nın 32. paralelin güneyinde ka-
lan hava sahasını Irak uçak ve helikopterle-
rine yasaklamasına askeri tepki göstermeye-
ceğini açıkladı. ABD uçaklan, Güney Irak'-
ta ilk devriye uçuşlanru hiçbir gerginlik
yaşanmaksızın gerçekleştirdi. İsrail. olası bir
Irak saldınsına tepkisiz kalmayacağını ve
kesinlikle misillemede bulunacağını bildirdi.
Bağdat, müttefîklerle yeni bir sıcak çatış-
maya girmekten kaçınmak amaayla, 32.
paralelin güneyini Irak uçaklanna yasaklan-
devriye uçuşlannı hiçbir gerginlik
olası bir Irak saldınsına kesinlikle
maşına askeri tepki göstermeyeceğini açıkla-
dı. İktidardaki BAAS Partisi'nin yayın orga-
nında yer alan yazıda. Irak'ı kışİcırtmaya
yönelik bu oyuna kanılmayacağı ve söz ko-
nusu yasağa siyasi yoldan karşı konmaya
çalışılacağı belirtildi. Yazıda. "Bağdat, bu
saldırganlığa uygun yollardan ve uygun za-
manda karşı çıkarak mütefıklerin hevesini
kursağında bırakacaktır" dendı.
Nitekim, ABD Savunma Bakanlığı'ndan
yapılan açıklamada. Irak hava kuvvetlerine
bağlı uçak ve helikopterlerin. yasak karannı
resmen açıklayan müttefık bildinsınin ar-
dından 32. paralelin kuzeyine kaydınldığını
açıkladı. Beyaz Saray Sözcüsü Marlin Fitz-
vvater da "Oyle görünüyor ki Saddam sıcak
çatışma istemiyor" dedı.
ABD Savunma Bakanlığı'ndan bir yetkili
ise Irak uçaklannın kısa bir süre sonra 32.
paralelin hemen kuzeyinde teğet uçuşlara
başlayacağıru ve müttefik uçaklannın ka-
rarlılığını sınayacağını beklediklerini söyle-
di. Adının açıklanmasını istemeyen yetkili,
böylesi durumlarda inisiyatifin müttefik pi-
lotlanna bırakılacağını belirtti.
32. paralelin güneyinde ABD uçaklan, ilk
devriye uçuşlannı hiçbir gerginlik çıkmaksı-
zın gerçekleştirdi. Reuter'in bildirdiğine gö-
re Independence uçak gemisinden önceki
gece 45 dakikada bir havalanan ABD F-5 ve
F-I8'lerine karşılık hiçbir Irak uçağı hava-
lanmadı. Uçak pilotlan, düşman radarlan-
na da rastlamadıklannı söyleyerek bölgede
denetimin bütünüyle müttefıklerin deneti-
minde bulunduğunu belirtü'ler.
Şiiler de Irak birliklerinin, güneydeki Bas-
ra ve Amara kentlerinden çekilmeye başladı-
ğını bildirdi. AFP'nin bildirdiğine göre
Londra'da Şii muhalefet örgütü Irak'ta Isla-
mi Devrim adına açıklama yapan Hamit
Bayatj. Bağdat'ın güneyinde görevli BAAS
Partisi yetkililerinin de geri çekildiğini söyle-
di..
İsrail, olası bir Irak saldınsına kesinlikle
karşılık verileceğini açıkladı. Başbakan tzak
Rabin, bir İsrail gazetesine verdiği demeçte,
"Irak'ın bize saldıracağını sanmıyorum. An-
cak aksi yönde davranırsa, bilmelidir ki kar-
şılık vermek için çok çeşitli seçeneklerimiz
var"dedi.
Rabin, İsrail'in, 32. paralelin güneyini
Irak uçaklanna yasaklanmasıyla hiçbir ilgi-
leri bulunmadığını belirtti.
Irak, Körfez savaşı sırasında İsrail'e 39
Scud füzesi atmış, Tel Aviv ve Hayfa'ya yö-
nelik saldınlarda 2 İsrailli ölmüş, 300'ü de
yaralanmıştı. Ancak İsrail, ABD'nin isteğiy-
le, Irak'a karşı oluşturulan Arap ittifakıru
bozmamak amacıyla misillemede bulunma-
mıştı.
Toplum üçe ayrılıyonlrkçılığı onaylamayanlar, gizlice destekleyenler, açıkça destekleyenler
Almaııya dazlaklara merhem aııyor
DtLEK
ZAPTÇIOĞLU
BERLİN-Al-
manya'da neler
oluyor? Neona-
ziler gerçek bir
tehlike mi? Dev-
let yabanalan
korumak ve
saldırganlan ce-
zalandırmak
için ne gibi ön-
lemler almayı
planlıyor?
Almanya'da
doğuyla birleş-
meden sonra ar-
tan ırkçı saldın-
lar, geçen gün-
lerde Rostock
şehrinde yaşa-
nan olaylarla
yalnız niceliksel
değil, niteliksel
bir sıçrama da
gösterdi. Önce
kısaca özetleye-
lim: Rostock.
Doğu Alman-
ya'nın Baltık
Denizi kıyısında
bir liman şehri.
Tarihte Bre-
men'den Dan-
zig'e kadar uza-
nan Hansa li-
manlan zinci-
rinden biri. De-
mokratik Al-
manya zamanı-
nda doklanyla
ünlü; halkın ço-
ğunluğu doklar-
da çalışıyor. Bir- 2500 Rostock1u, dazlakJan protesto etmek için bir gösteri yürüyüşü düzenledi.(Fotoğraf:REUTER)
leşmeden sonra doklar satılıyor. büyük
bölümü kaparuyor ve işsizlik başgöste-
riyor. Halk huzursuz, gelecekten ümit-
siz, şaşkın.
Rostock'ta, bir mahallenin ortasında
bir apartman boşaltılarak Romanya'-
dan ve diğer Doğu Avrupa ülkelerinden
gelen Çingeneler yerleştiriliyor. Çinge-
neler "siyasi sığınma hakkı" talebıyle
geliyor. Yatak kapasitesi yetmediği için
binanın önünde, bahçede, sokakta
yatıp kalkmaya başbyorlar. Birtakım
küçük yankesicilik, dilencilik olaylan
yaşanıyor. Türiü gerçekdışı söylentıler
yayıhyor: Çingenelerin kadınlara
saldırdığından tut da, tuvaletlerini evle-
rin bahçelerine yaptığına kadar.
Halktaki tepkileri iyi değerlendıren
Neonaziler, Almanya'nın çeşitli yerle-
rinden Rostock'a geliyor ve geçen hafta
sonunda mülteci yurduna saldınyorlar.
Ahali alkış tutuyor. "Almanya Alman-
lanndır", "Yabanalar Defolun" gibi
ırkçı sloganlara hep bir ağızdan katıla-
rak saldırganlan destekliyor. Polis olay-
lara ancak dördüncü gününde hakım
oluyor. Mülteci yurdu boşaltılıp çinge-
neler apar topar başka yerlere taşınıyor.
1000 kişilik bir neonazi ve dazlak grubu
yurdun yanında Vietnamlı işçilerin
oturduğu binayı ateşe veriyor. Şans ese-
ri ölen olmuyor. Çok sayıda yaralı,
maddi hasar ve 146 tutukluyla Rostock
defteri şimdilik kapanıyor.
Yalnız Rostock'ta değil, Doğu ve
Batı Almanya'nın dört bir yanında daz-
lak saldıralan yaşanıyor. "Neonaziler
mülteci yurdunu yaktı", "Dazlaklar
saldırdı". "Yabancı varalandı" ve nıha-
yet "Yabancı öldürüldü" türiinden ha-
berler hemen hiçbir gün haber bültenle-
rinden eksik olmuyor. Toplum üçe
aynlıyor: Onaylamayanlar, sessizce
onaylayanlar, açıkça destekleyenler.
Almanya'da neler olduğu sorusunun
yanıtı işte bu.
Cumhurbaşkaru Richard von Weiz-
saecker, Rostock olaylanndan sonra
"Bu, ciddi ve çok kötü bir işarettir" di-
yerek saldınlann artık mülteci sorunu-
nu aşan boyutlara varabileceğine dik-
kat çekti. Çetelerde örgütlü aşın sağın
halktaki hoşnutsuzluğu kullanarak tı-
rmanma tehlikesine parmak bastı.
"İşsizliğin yüksek olduğu yörelerde in-
sanlar yabancılara yer açmak için daha
da sıkışmayı anlayışla karşılamıyor" di-
yen VVeizsaecker,
"Ama bu savun-
masız yabanalara
karşı kanlı eylem-
lere zerre kadar
müsamahaya ma-
hal vermemeli"
dedi.
En üst düzeyde
kınama ve gözdağı
demeçlen birbirini
izledi. Başbakan
Helmut Kohl ise
malum demeçler-
den sonra hemen
kendi partisi Hıris-
tiyan Demokrat-
lann iltica yasasını
kısıtlama çaba-
lannı ön plana
çıkarttı. Şımdiye
kadar iltica ya-
sasının kısıtlan-
masına hayırdiyen
Sosyal Demokrat-
lar da ilk' kez buna
sıcak baktıklannı
hissettirdiler. Böy-
lece Rostock olay-
lan, Almanya'da
mecliste yasa deği-
şikliğınin zeminini
hazırlama gibi bir
işlevi haiz oluyor.
Açıkça telaffuz
edilmese de, ırkçı
saldın ve eğilimler
"mülteci sorunu"
ile meşru kıhnıyor.
Nitekim Rostock
çlaylanndan sonra
İçişlen Bakanı,
"Gerçi yurdun
çevresindeki man-
zara lahammül
edilecek gibi değil-
di, ama..." diyerek Çingenelerin tavı-
rlanyla saldın arasında bir neden-sonuç
ilişkisi kuruyor. Ve Rostock halkı tele-
vizyon kameralanna şöyle diyor: "Ya-
bancı ya uyum sağlar ya da defolup gi-
der!"
Almanya'da devlet, sayısı onbinlere
varan neonazi ve dazlaklann saldın-
lannı ne önceden haber alabiliyor ne de
başladıktan kısa bir süre sonra bitirebi-
liyor.
Yakalanan sanıklar hakkında adi
suçlardan dava açılıyor; saldınlann
ırkçı arka planı iddianamelere ve hük-
mün gerekçesine geçmiyor. Neonazilere
alkış tutarak teşvik veren "normal va-
tandaş" hiçbir cezai müeyyideyle karşı-
laşmıyor. Tutuklananlar "delil yetersiz-
liği"nden serbest bırakılıyor.
Rusya, Kafkasya'dan Abhazlara yardımı önlemek amacıyla Gürcistan sınınnı denetime aldı
Şevardnadzeateşkeseyanaşımyor
ABHAZLAR
3 bin yıllık geçmişleri var
Dış Haberier Servisi - Gürcistan'a bağlı Abhazya Özerk
Cumhuriyeti'nin tarihi ile ilgili çelişkili bılgiler alınıyor.
Abhazya Cumhuriyeti Dış flişkiler ve Enformasyon Merkezi,
Abhazlann MÖ 3 bin yıllanna kadar uzanan geçmişlerine
karşın, tarihte bilinen ilk güçlü devlet örgütlenmelenni MS 8.
yy'da gerçekleştirdiklen belirtiliyor. Aynı kaynaklarda,
1917'deki Bolşevik Devrimi'nden sonra. 1921 yılında Abhazya
Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'nin kurulduğu, 1931 'de ise
Abhazya 'ya Gürcistan'a bağlı özerk bircumhuriyet statüsü
verildiği bildiriliyor.Gürcü kavnaklan ise, Abhazlann tarihin
hiç bir deyrinde, kendı bağımsız devletleri olmadığını öne
sürüyor. İsveç-Gürcü derneği, Abhazlann öteden beri
Gürcistan'a bağb ve azınlık olarak yaşadıklannı belirtiyor.
• Gamsahurdia taraftarlannın, Abhazya'dan dö-
nen Gürcü birliklerine saldırdıklan bildirildi.
Abhazya CumhuriyetiDış Haberier Servisi - Gür-
cistan'dan bağımsızlığını ilan
eden Abhazya'da çatışmalar
aralıksız sürerken Tifüs, Ab-
hazlarla ateşkes ilan etmeye-
ceklerini bildirdi. Gürcistan
Sağlık Bakanlığı, bölgede bu-
güne kadar meydana gelen çatı-
şmalarda yaklaşık 100 kişinin
öldüğünü açıkladı.
Interfaks ajansının haberine
göre Gürcistan Devlet Konseyi
Başkanı Eduard Şevardnadze-
Rusya Devlet Başkanı Boris
Yeltsin'e gönderdiği bir mek-
tupta,
ile ateşkes sağlamanın, Abhaz-
lann Kafkas Dağ Halklan
Konfederasyonu'ndan destek
görmeleri nedeniyle mümkün
olmadığını belirtti.
AFP'nin Interfaks'a dayana-
rak bildirdiğine göre. Gamsa-
hurdia taraftarlanndan oluşan
100 kişilik bir grup, Abhazya"-
dan çekılmekte olan Gürcü
Ulusal Muhafız Gücü askerle-
ndan yapılan bir açıklamada,
Abhazya Cumhuriyeti'ne bağlı
birlikler ile Gürcü kuvvetler
arasında bugüne kadar meyda-
na gelen çatışmalarda 97 kişi-
nin öldüğü, 397 kişinin de yara-
landığı belirtildi.
Gürcü lider Şevardnadze,
Rus birliklerinin Gürcistan'la
olan 80 km'lik sının kontrolü
altına aldığını açıkladığı bildi-
rildi. Rusya'nın, Psou Nehri
boyunca devam eden Rusya-
Gürcistan sınınnı, Kafkaslar-
dan gelebilecek milislenn Gür-
rine saldırdı ve tümen komu- cistan'a girmelerini engellemek
tanını öldürdü. üzere sıkı kontrol alünda tuttu-
Gürcistan Sağlık BakanlığV- ğu kaydedildi.
DIŞBASEV
THE INDEPENDENT
6
Havuç-sopa
9
siyaseti
Saraybosna, Kürdistan'a
uzak ama, Türkiye'nin Kürt
sorunu ile gıtgıde daha
tehlikeli biçimdehaşırneşir
olması.akla Yugoslav ve
Sovyet cumhuriyetlerini
getiriyor. Sekiz yıldır süren
çaüşmalar sonucunda 25 bin
kişilik nüfusu Şırnak'ı terketü.
Bölgede sürdürülen
"nüfustan anndırma "
uygulamasına ek olarak şimdi
de Şımaklılar. Irak
sının boyunda yakınlannın
evlerine sığındılar. Elbette
Ankara'nın Kürtlere
uyguladığı baskı. sınınn
ötesinde Bağdat'ın yan
soykınm sayılan
uygulamalanna hıç
benzemiyor. Ancak
hükümetin, PKK'ya darbe
vurduğu iddialanna
rağmen, değişenbir şey yok.
Her gün bir kaç kişinin ölmesi
olağan. Askeri ve siyasi
Iiderlerin yaptıklan son
toplantı, gönül alma
vegözdağı verme şeklindeki
"'havuç-sopa " siyasetinin
son yıllarda iflas etmiş
olduğunu bir kez daha
gösterdi. Türklerle Kürtlerin
arası açıladursun, Başbakan
Demirel'in manevra alanı
darahyor. Eski
cumhurbaşkaru Kenan
Evren'in, "Yugoslavya
herkese kendı dilinde
eğitim sağladı. Ama sonuç
değışmedi.Bu
nedenle kuvvete
başvurmalıyız" şeklindeki
görüşünü savunanlar ortaya
çıkıyor.
ı)
The Economıst
Barutfiçısı:Makedonya
Kötü bir yangını
söndürdükten sonra yenisi
çıkıyor. Balkanlarda
yaşananlar buna ömek.
Slovenya'da bir kıvılcım
çaktı, bunu Hırvatistan'dakı
yangın izledi. Sonra da
Bosna'dakı. Eski
Yugoslavya'nın en dikkat
edilmesi gereken barut fiçısı
ise Makedonya. Etrafındaki
komşulannı da yangın içine
ulus olarak tanımıyor. Büyük
Bulgaristan fıkrinden vaz mı
geçtı? Küçük Sırp azınlık bile,
Makedonya'nın Sırbistan ile
Bulgaristan arasında
pa>laşılmasını destekleyen
aşın milliyetçilere arka
çıkmakta.Komşulara,
"Makedonya'dan elinizi
çekin" denilmesi gerek. BM
banşgücü eğer öntem olarak,
olay çıkmadan
görevlendirilecekse,çekme olasilığı nedeniyle
Uluslararası tanıma, bir ülkeye Makedonya en doğru adres.
banş güvencesi vermiyor. Batı ekonomik yardım da
Bosna, buna en iyi örnek.
Makedonya için en sorun
çıkartan tek komşu
Yunanistan değil.
Bulgaristan, Makedonya'yı
devlet olarak tanıyor ama
sağlamalıdır. Tabii, Arnavut
ve azınlıklara iyi davranılması
koşulu ile. Doğru adımlar
atıldığı takdirde Makedonya,
Balkanlarda başan örneği
olabilir.(28ağustos)
fnınkfıııler Rundschou
Bushoypeşinde
ABD Başkanı, giderek azalan
popülaritesi karşısında
birdenbıre Irak'ın güneyinde
bataklıklarda yaşayan zavallı
insanlan haürladı 32.
paralelin güneyinde alınacak
önlemler BM Genel Sekreteri
Butros Gali tarafından değil,
ABD Başkanı George Bush
tarafından dünyaya
acıklandı. Askeri önlemler ve
Körfez'deki filo konusunda
BM komutanlan değil,
Amerikan Pentagon
generalleri basını
bilgilendiriyor. Saddam,
"madein VVashington"
etiketli kaderine razı olmazsa
operasyon başlayacak.
Burada kolgezen "yeni dünya
düzeni" değil, tarihten
tanıdığımız "Pax
Americana"dır. Vedünyanın
geri kalan kısmı artık olaya
eleştirel birgözle bakma
gereği bile duymuyor.
Elbette Irak'ın güneyindeki
halkın yardıma ihtiyaa
vardır. Ama kaygı uyandıran
amaç değil, asıl hareket
nedenleri. Bush secimlerden
önce rakibi Çlinton'a karşı oy
toplama peşindedir. Güney
Irak halkı şunu iyi bilmeli:
Amerikan uygarbğı ile Batılı
müttefıklerin ne yapacağı
belli olmaz. ABD'de4
kasımdaki secimlerden sonra
ya Bush tarihe kanşacak, ya
da kendileri.(28 ağustosj
Ankara, BM Güvenlik Konseyi karannın, Türk tarafının ilk tur görüşmelerde elde ettiği kazanımlan silemeyeceği görüşünde
Kıbrıs görüşmelerinin ilk turunda
6
net galip
9
Denktaş'tır
• Ankara'ya göre Gali, Güvenlik Konseyi'nde onaylanan raporuyla
Vasiliu'ya seçim desteği vermek istedi. Raporda empoze çözüm işaretle-
rineyer verilmesi ise eleştiriliyor. KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denk-
taş'ın önümüzdeki hafta Ankara'ya gelmesi bekleniyor.
HALUK GERAY
DENKTAŞ-Empo/e çözüme yanaşmıyor.
ANKARA - Birleşmiş Milletler Genel
Sekreteri Butros Gali'nin raporunun ve son
Gü\enlik Konseyi karannın. birinci tur gö-
rüşmelerden "net galip" çıkan Türk tarafı-
nın kazanımlannı silmeyeceği bildiriliyor.
Ankara, Gali'nin raporu ve Güvenlik Kon-
seyi karanrun, seçimlere girecek olan Rum
lıderi Yorgo Vasiliu'ya verilmiş biçimsel bir
destek olduğu değerlendirmesini yapıyor.
Yetkililer, Gali'nin raporu ve Güvenlik
Konseyi karan birlıkte okunduğunda, Türk
tarafmı rahatsız eden asıl konunun, "empo-
ze bir çözüm dayatma" niyeti olduğunu be-
lirtıyorlar. Ankara ve KKTC'ye gelmesi
beklenen BM Genel Sekreteri temsilcileri
Gustave Feissel ve Oscar Camillion'a Türk
tarafının "empoze bir çözümü kabul edeme-
yeceği" bir kez daha anlatılacak. Denktaş'ın
önümüzdeki hafta Ankara'ya gelmesi bekle-
niyor.Türk tarafına göre Nevv-York görüş-
melerindekı kazanımlar şöyle sıralanıyor:
1. Rum tarafı, görüşmeler sonunda Denk-
taş'ın Genel Sekreter ve Güvenlik Konseyi
tarafından kınanmasını istiyordu. Bu ger-
çekleşmedi.
2. Güvenlik Konseyi'nin 26 ağustosta ya-
yımlanan 774 sayılı son karannda, görüşme-
lerde ilerleme olduğu teyit ediliyor. Toprak
ve yerlenni terk etmış İcişiler konusundaki
görüşmeler bütünüyle Denktaş'la yapıldığı
için ilerlemeyi Denktaş'ın yaptığı teyit edil-
miş oluyor.
3. Rum tarafı, toprak ve yerlerini kaybet-
miş kişılerle ilgili konularda anlaşma sağla-
namadan diğer konulara geçilmesini kabul
etmiyorlardı. Oysa anayasal konulann gö-
rüşülmesine geçildi.
4. Rum ve Türk liderler doğrudan görüş-
melere gecince, Vasiliu'dan Rumlann "ra-
hatsızlıklan ve itirazlanna ilişkin" sesler gel-
meye başladı. Böylece, çözüm arayışı sü-
recinde Rumlann zorluklan da ortaya çık-
maya başladı.
5. Rum tarafı, başta ABD olmak üzere
Güvenlik Konseyi üyelerinden, Denktaş'ı
baskı altında tutularak bir çözüm dayatıla-
cağı yolunda "vaatlerin" gerçekleşmesini
umuyorlardı. Umduklannı bulamadılar.
BM'nin genel olarak taraflar arasında bir
denge politikası yürütme geleneği olduğuna
dikkat çeken Türk tarafı, görüşmelerin "net
galibi" olan Denktaş karşısında, Gali'nin,
hazırladığı rapor ve Güvenlik Konseyi kara-
nyla Vasiliu'ya destek vererek "denge" sağ-
lamaya çalıştığını belirtiyor. VasiHu'nun ra-
kibi olan AKEL Partisi Genel Sekreteri
Glafkos KJerides'in, yukandaki sayılar.
noktalara atıflarda bulunarak Vasiliu'nun
Denktaş karşısında yenildiği temasını işledi-
ğine dikkat çekiliyor.
Türk tarafına göre Güvenlik Konseyi ka-
ran "zararlı" görulmüyor, ancak, Gali rapo-
ru ve Konsey karan birUJcte okunduğunda,
bir çözüm empoze edileceği sakıncası ortaya
çıkıyor.Ankara, görüşmelere KKTC'den ki-
min gideceği konusunun Denktaş ve
KKTC'ye bırakıldıgını belirtiyor. Ancak 26
ekimdeki görüşmelere devam edilmesi ko-
nusunda bir kararlılığın olduğu ortaya
çıkıyor.
Yetkililer, Konsey karannın tehdit olarak
değerlendirilmediğini, çünkü 26 ekimde bir
başan sağlanamazsa, Gali'den "çözüm için"
başka yollar bulmasının istendığini belirte-
rek istenenin "müeyyide'' değil "başka çö-
züm yollan" olduğunu ifade ediyorlar.