Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 29 AĞUSTOS1992 CUMARTESİ
12 DIZIYAZI
Bosna-Hersek'te ciddi bir smav veren BM, Boşnaklar ve Hırvatlara göre süper başansız
Birleşmiş Milletler birleşmiyor
Boz bulanık göğü yalayan alevlerin
rengi mora çalıyor. Bine yakın mülte-
cinin kaldığı Avrupa Oteli'ne bir bom-
ba düşelı henüz 15-20 dakika olmuş.
Ortalık ana baba günü.
Görevliler mültecileri otel dışına cı-
kartmaya çabşıyorlar. ölüler yan ya-
na dizilmiş. Bir araba yanaşıyor otelin
kapısına, alabildiği kadar mülteciyi
• ahp hızla uzaklaşıyor. Ardından bir
.başkası.
Mültecilerin kimi yürüyemeyecek
durumda. En yakındaki kucaklıyor
arabaya kadar.
Evinden kaçırabildiğj son parça eş-
yayı da alevlere teslim etmenin acısıy-
la, 'bu kez de kurtuldum' duygusunun
mutluluğu birbirine kanşmış donuk
yüzlerde. Bir tek gözler konuşuyor.
Gözler acıyla kıvnlmtş.
Çay laklara öğûtler
Derken, bir ıkıncı bomba daha dü-
şüyor otelin catısına. Üzerimize taş,
loprak yağıyor. Herkes kendini bir
yerlere atıyor. Saraybosna'dakı ılk ge-
cemiz. Üç aydır bu kentte bulunan ar-
tık pişmiş bir gazeteci arkadaşımız biz
çaylaklara dönerek, "Işte size Saray-
bosna'nın hoşgeldin selamı" diyor.
Cümlesi çok yakırumıza düşen yeni
bir bombayla kesiliyor.
Bu birincisinden de ürkütücü. Bir
şarapnel parçası, hemen yanı başımız-
da duran Reuter ajansının foto muha-
biri Corinne'in göğsüne geliyor. Co-
rinne'i, tam göğsünün üzerinde duran
flaşı kurtanyor. Ancak biraz daha öte-
mizdeki arkadaşlar Corinne kadar
şanslı değil. ITN televizyonundan iki
kameraman yaralanıyor. Biri göğsün-
den. Üzerindeki çelik yelek onu ölüm-
den kurtanyor. Diğer kameraman ise
tki parmağını kaybediyor.
• Avrupa Oteli'nden aynlmaya karar
veriyoruz. Bir görevli yolumuzu kesi-
yor. Yüzü aayla gerilmiş. Kaşı kanı-
yor.
Unprofor nerede?
• öyle bağınyor ki, sesi top ve maki-
halı seslerini bastırıyor. Bozuk tngiliz-
cesini çözmeye çalışıyoruz.
: Bağınyor:"UNPROFOR nerede?
UNPROFOR kimi koruyor? Yazın
bu gördüklerinizi, tabii siz de sağ kala-
bilirseniz. Mr. Gali, senin çocuğun
yok mu? Daha kaçımızın ölmesi ge-
fekli harekete geçmeleri için? Petrolü-
müz olsaydı iki saatte gelirdiniz bura-
ya".
• Yüzü gözü alevlerden kavrulmuş
görevlinin umarsız haylunşı, Bosna-
Hersek'te yaşayan tüm Müslümanla-
hn ve Hırvatlann ortak yakınmasını
dile getiriyor: "BM, Saraybosna'da
hiçbir şey yapmıyor. BM, hiçbir şey
yapmayarak Sırplara yardım ediyor."
• BM'nin Saraybosna'da bulundur-
Üuğu BM Koruma Kuvvetleri - UNP-
ROFOR (United Nations Protection
Forces) aslında sadece Saraybosna
havaalanının ve havaalanından kente
gönderilen insani yardım malzemesi-
nın güvenliğını sağlamakla görevli. Bu
açıdan, UNPROFOR'un, çatışmala-
ra kanşmaya yetkisi yok. UNPRO-
FOR sadece kendilerine yönelik bir
saldın durumunda karşılık verme
hakkına sahip.
HedefBM ~~
Ancak, BM'nin Bosna-Hersek ko-
nusundaki etkisiz ve yetersiz politika-
lanna duyulan kızgınlık, Saraybosna'-
daki somut BM varlığına, UNPRO-
FOR'a yöneliyor. Aslında hedef
BM'nin ta kendisi.
Yoksa, UNPROFOR'un Saray-
bosna'daki karargâhı -ki eski merkez
postane binası- ya da kent merkeziyle
havaalaru arasında gidip gelen BM
araçlan da Sırp saldınsına hedef olu-
yor. Şu ana kadar 12 UNPROFOR
askerinin saldınlar sonucu öldüğü bi-
liniyor.
Fakat tüm bunlar UNPROFOR'a
yönelik kızgınlığı. giderek düşmanlığı
KORKUNUN
BAŞKENTİ
SARAYBOSNA
SİNAN GÖKÇEN
BM Koruma Kuvvetlerine bağlı bir zırtalı taşıyıcı Saraybosna sokaklannda devriye geziyor.
azaltmıyor. Müslümanlar ve Hırvat-
lar arasında UNPROFOR'un adı
SIRBOFOR(Sırpgücü).
UNPROFOR da zaman zaman bu
tarumlamayı hak ediyor. Ömeğin geç-
tiğimiz ay başlannda Müslüman ve
Hırvat güçlerinin, Saraybosna yakın-
lanndaki Sırp merkezi Ibca'ya karşı
giriştikleri harekât tam başanya ulaş-
mak üzereyken UNPROFOR araya
girerek tampon bölge oluşturuyor.
Harekâün hızı kesiliyor. Bosnalı güç-
ler geri çekilmek zorunda kalıyor.
llıca olayı, dolaysız desteğın uç bir
örneği.
BM, yaygın bir şekilde Sırplara do-
laylı destek vermekle suçlanıyor.
Örneğin BM'nin Sırplann silaha
ulaşmasını engellemek amaayla uygu-
lamaya koyduğu ambargo karannın
sonuçta Müslümanlan etkılediği söy-
leniyor. Çünkü Sırbistan, ceşitli yön-
temlerle silah alabiliyor. Ya da zaten
yeterli silah gücüne sahip. Ambargo
ile Müslümanlann silah alımının en-
gellendiği vurgulanıyor. Bunun da
Sırplann işine geldiği çok açık.
Bir başka yaygın inanç da, BM as-
keri yetkılilerinin Sırp milislere istih-
barat aktardığı. UNPROFOR yetkijı-
lerinin, Müslüman ve Hırvat güçlerin
konumlan ve silah güçleri hakkında
Sırplara bilgi verdikleri kulaktan kula-
ğa yayılıyor.
BM'ye yönelik en ciddi suçlarna ise
özellikle Saraybosna'ya gelen insani
yardımın bir kısmının Sırplara verildi-
&
Sonuçta, Müslümanlar ve Hırvatlar
Bosna'daki BM varhğma güvenmi-
yorlar. UNPROFOR'u tarafsız olma-
makla. açık ya da gizli olarak Sırplan
destekleme suçluyorlar.
Bosna-Hersek'te sınav
Bosna yonetımıne göre de, BM
Bosna-Hersek'te ciddi bir sınav veri-
yor. Bu smav, BM'nin krizleri çözme
yetencğine olan inana pekiştirecek ya
da yok edecek. Bu inancın yok olması
durumunda, zaten her bölgesi milli-
yetçi hareketlerle kaynayan dünyayı
çok kanlı hesaplaşmalann yaşanacağı
bir dönem bekleyecek.
Bu nedenle Bosna-Hersek konusun-
da BM'nin geliştireceği politikalar
sadece bu ülkeyi değil herkesi yakın-
dan ilgilendiriyor.
Bosnalı yöneticiler, bu sınavdan
BM'nin şu ana kadar kınk not aldığı
inancındalar. Gerçi BM'ye yönelik
eleştirileri, sokaktaki insanın sözünü
sakınmayan rahatlığını taşımıyor. Bir
denge gözetiyor. Ancak diplomatik
bir dille de olsa, BM'nin tarafsız olma-
dığına işaret ediyor.
Son bir nokta. UNPROFOR'un
kentte görev yapan gazetecilere verdiği
ve BM tesislerine girişi sağlayan akre-
ditasyon kartlannın Bosnahlar arasın-
daki adı da, Sırbistan için akreditas-
yon kartı.
SllRECEK
Niçin Fransız
Mısırve
Ukrayna
birlikleri?
Birleşmiş Milletler Koruma Gü-
cü UNPROFOR, 30 Haziran tari-
hinden bu yana Saraybosna Ha-
vaalanı'nın insani yardım trafıği
için açık kalmasını sağlamak ama-
ayla görev yapıyor.
UNPROFOR, Fransız, Ukray-
nalı ve Mısırlı askerlerden oluşu-
yor. Toplam sayılan 1200 civann-
da.
UNPROFOR'un Fransız, Uk-
raynalı ve Mısırh askerlerden oluş-
masının bir denge kurma çabası
sonucu olduğu belirtiliyor.
Bilindiği gibi Bosna'da çarpışan
taraflardan Boşnaklar Müslüman,
Hırvatlar Katolik ve Sırplar da Or-
todoks.
Gözlemciler, bu üç grup arasın-
da tercih yapılyor durumuna düş-
memek ve taraflılık suçlamalanyla
karşılaşmamak için UNPRO-
FOR'un da her üç dini temsil eden
askerlerden oluşturulduğunu vur-
guluyor.
Unprofor'dan
gazeteciler de
yakınıyor
UNPROFOR'dan şıkayetçi
olanlar sadece Müslüman veya
Hırvat Bosnahlar değil. Gazeteciler
ile UNPROFOR'un arası da limo-
ni renkte.
UNPROFOR, gazetecilere bilgi
aktarmakta çok ketum davramyor.
Bunun yanı sıra, ara sıra yapılan
resmi açıklamalar da tatmin edici
olmaktan çok uzak.
Ancak bunlardan da önemlisi,
UNPROFOR'un gazetecilere yö-
nelik tavn. Her türlü yardım akta-
nmını reddeden tutumu.
Biz, iki olayın tanığıyız.
llki, Saraybosna'nın 10 kilomet-
re kadar uzağında, havaalanının
hemen yanındaki Butmir kasaba-
sında meydana geldi. Saraybasna'-
ya girebilmek için 2 günlük bir
yolculuktan sonra bu kasabaya
ulaştığımızda, Bosnalı yetkililer da-
ha ileri gitmemizin çok tehlikelı
olacağı konusunda bızı uyardılar.
Havaalanı ile köyün arasının Sırp
denetiminde olduğunu belirttiler.
Bunun üzerine UNPROFOR'a
telefon ederek bizi havaalaru ile
Butmir kasabasının "sınınndan
arhh bir araçla alıp alamayacakla-
nnı sorduk.
Yanıt: Biz sivillere koruma sağla-
mıyoruz.
Kendilerine sivil olmadığıınızı,
gazeteci olduğumuzu, bu iki tanım
arasındaki farkın alünın çizilmesi
gerektiğini anlatmaya cabştık.
Yanıt: We are sorry (üzgünüz),
başınızın çaresine bakın.
Bunun üzerine Saraybosna'nın
bu kadar yakınına ulaşmışken, tek-
rar Split'e dönerek kente girebil-
mek için başka bir güzergâhı dene-
mek zorunda kaldık.
İkinci tanıkLğımız ise Saray-
bosna'da oldu. Biri Fransız, ikisi
Türk üç gazeteci Saraybosna'dan
aynlmaya karar verdik. Havaala-
runa giderek buradan bir BM uça-
ğına binip Split ya da Zagreb e
gideceğiz. Buna izin var.
Ancak kent ile havaalanı arasın-
daki bir-iki kilometrelik yol çok
tehlikeli. Sürekli roket, havan ve
makinalı tüfek ateşi altında.
Bu nedenle Saraybosna'daki
UNPROFOR karargâhma gide-
rek, her saat başı havaalanına gidip
gelen zırhlı araçlardan birine bin-
mek istedik. Fransız meslektaşımız
Fransız UNPROFOR askerlerini
tavladı. Araçta yerimizi aldık. Tam
hareket etmek üzereyken gelen bir
Kanadalı subay, araca binemeye-
ceğimizi söyledi.
Nedeni, kurallar.
Biz, emir demiri keser zihniyeriy-
le çoktandır taruşık olduğumuz için
tarüşmarun faydasızlığmm farkın-
dayız. Ancak Fransız arkadaşımız
durumu kabullenmedi. Bağnş çığ-
nş.
Sonuç, biz siviller sivil bir ara-
bayla ve ateş altında havaalanına
ulaşmak zorunda kaldık.
BM'nin kurallan insan yaşamın-
dan da önemliydi çünkü.
*ANLARIN SORULARI/SORUNLARI YILMAZŞİPAL
""Sözleşmeli personel olduk
^^
E
>
l û l
1934'te 657 sayüı Devlet Memurları Ya-
sası'na tabi bir bankadan emekli oldum. Emekh' oldu-
ğumda bana 25 yü uzerinden emekli ikramiyesi odendL
1984'ten bu yana 3 ayda bir emekli aylığımı almakta-
ynn.
Eylûl 1984'te 1475 sayüı iş yasasına göre işci çabştı-
ran bir özel bankaya girdim. Beni bankanm özel emekli
sandığına aldılar ancak emekli olduğum için kapsam
dışı saydılar. Benden emekli aidatı yerine iş kazası ve
meslek hastalığı primi olan % 6, kurumdan da % 18
aidat kesiliyor ve sağlık yardımlarından da yararlana-
mıyorum.
Çalıştığım özel banka 1988 yılında devlet bankası
olan >e 657 sa\ılı Devlet Memurları Yasası kapsamın-
da personel çalıştıran bir kamu bankası ile birleştirildi.
Biz özel bankadan gelenlerle, bankanın bünyesinde
hem özel emekli sandığına bağlı, hem de 5434 saydı TC
Emekli Sandığı'na göre iki kapsamlı personel çalıştıran
bir kurum oldu.
Daha sonra KİTIerde olduğu gibi sözleşmeli perso-
nel olduk. Sorularım:
1) Beni yeniden TC Emekli Sandığı üyesi yaparlar
mı?
2) TC Emekli Sandığı üyesi olursam 3 ayda bir peşin
aklığun maaşım kesilir mi? (durumu benim ya da kuru-
mun Emekli Sandığı'na ihbar etmesi gerekiyormuş)
3) TC Emekli Sandığı geriye doğru kaç yü aMığım
emekli maaşım geri ister?
4) 1932 doğumluyum. Yaş haddine kadar yani 65 ya-
şıma kadar çalışmak istiyorum. 25 yülık ikramiye aldı-
ğıma göre çalışacağım 5' yıl için ayrıca bana ikramiye
ödenir mi?
5) Kendi isteğimle bugün kurumdan ayrüırsam kaç
yülık kıdem tazminatı alabilirim? D.K.
YANIT: I) 399 sayılı yasa hükmünde kararname kapsamın-
da ve sözleşmeli statüde çalıştınlacak personel sosyal güvenlik
yönünden, kararnamenin 12. maddesi uyannca, "5434 sayılı
TC Emekli Sandığı Kanunu'na tabidir."
2) TC Emekli Sandığı Yasası'nın 99. maddesine göre TC.
Emekli Sandığı'ndan emekli aylığı alanlardan "hiçbir şarta
bağlı olmaksızın emekliük hakkı tanınan vazifelere tayin edi-
lenlenn aylıklannın tamamı. bu vazifelere tayinlerini takibe-
den aybaşından itibaren kesilir." Aynı yasa ek madde 1 l*e göre
de "TC Emekli Sandığı Kanunu'na tabi daire, kurum ve ortak-
lıklar ile bunlann Sosyal Sıgortalar Kanunu'na tabi işyerlerin-
de emekliliğe tabi olmayan ücretli, geçici kadrolu veya yevmi-
yeli hizmetlere tayin edilen emeklilerin. buralarda calıştıklan
sürece emekli aylıklan kesilir".
3) TC Emekli Sandığı Yasası'nın 121. maddesi uyannca
"herhangi bir nedenle sandık tarafindan ilgililere istihkaklann-
dan fazla veya yersiz yapılan ödemelerin. bu hatalı işlemlerin
düzcltildiği tarihten geriye doğru hesap edilecek beş yıllık tu-
larlan tahsil edilir".
Geri alınması öngörülen fazla ödeme yönetmelik hükümle-
rinc göre "a) aylıklardan 1,4 nispetinde kesinti yapılarak tahsil
edilir."
4) Emekli Sandığı Yasası ek madde 20'ye göre "Emekli ikra-
miyesini aldıktan sonra yeniden iştirakçi durumuna girenlerin
tekrar emekliye aynlmalannda, yalnız sonradan geçen hizmet-
lenne karşılık" ikramiye ödenir. Ancak ikramiye ödenecek
"fiili hizmet süreleri toplamı 30 yıldan fazla olamaz."
Yasanm bu maddesine göre 5 yıllık bir çalışmadan sonra ye-
niden vc Emekli Sandığı'ndan emekli olduğunuzda, 5 yıllık
hizmet karşıhğı ikramiye ödenir.
5) 1475 sayılı iş yasasına göre kıdem tazminatı ödenebilmesi
için iş sözleşmesinin işçi yonunden haklı bir nedene dayalı ola-
rak bozulması koşuldur. Emeklilik ve askerlik dışında ve
haklı bir nedene dayalı olmaksızın, kendi isteği ile aynlanlara
kıdem tazminatı ödenmemektedir.
Maaş, ikramiye ve ay kesirleri
Ben, 2. derecenin 3. kadentesinde çaltşan bir
ilokııl öğretmeniyün. Temmuz 1992 sonunda 1. derece
1. kademeye yükseldikten sonra emekli olmayı düşfinü-
yorum. Sorum:
1) Emekli aylığı bağlanması ve ikramiye ödenmesin-
de 2. dereceden 1. dereceye yükseldiğimde, aylık ve ik-
ramiye hesaplamalann.....u v
. eceden y apılması için bu
derecede 1 yıl çalışmam gerekir mi?
2) Kıdemde artan ay ve gûn olarak sûreler emekli ay-
lığı ve ikramiye ödenmesinde etkili olur mu? Yoksa bu
süreleri yıla tamamlamak mı gerekir?
S.T.
YANIT: 27 9.1983 günlü Resmi Gazete'de yayımlanan ve 1
Ocak 1984 günü yürürlüğe giren 2898 sayılı yasa, 5434 sayılı
TC Emekli Sandığı Yasası'nın "Emekli Ayûğı" ile ilgili 41.
maddesi değiştirilmiştir. Bu değişiklikle, memur emeklilerine
uygulanan gosterge tablosu yürürlükten kaldınlmıştır. Böylece
1 Ocak 1984'ten gecerli olarak devlet memurlannın görev ay-
lıklanna da aynen uygulanmaya başlanmıştır.
Emekli Sandığı Yasası'nın 41. maddesine göre "Emekli, adi
malulfük ve vazife malullüğü aylıklannın hesaplanmasında
657 sayılı Devlet Memurlan Kanunu'nun 43'ncü maddesinde
yer alan gosterge tablosu ve personel kanunlanndaki ek gös-
tergeler esas alınır."
Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü'nün 3.10.1983 tarih 113
sayılı Dış Genelgesi'nde 2898 sayılı yasa ile yapılan değişikliğin
nasıl uygulanacağı açıklanmaktadır.
"(..) bu değişiklikle emekli, dul ve yetim aylıklannın "hesap-
lanmasında 657 sayılı Devlet Memurlan Kanunu'nun 43 üncü
maddesinde yer alan Gösterge Tablosu ve Personel kanunla-
nndaki ek göstergeler esas alınır" denildiğinden emekli aylıkla-
n için tespit edilen ayn göstergelere ait tablo böylece yürürlük-
ten kaldınlmakta, dolayısıyla 1.1.1985 tarihinden itibaren
emekli, dul ve yetim aylıklannın bağlanmasına iştirakçilerin
derece ve kademelerinin devlet memurlan kanundaki göster-
geleri (varsa ek göstergeleri de aynen eklenmek suretiyle) esas
tutulacaktır."
Yasaya göre emekli aylıklan son görev aylığına ilişkin gö-
rev aylık derece ve kademeleri ile genel aylık, kıdem aylık ve
taban aylık gösterge ve katsayılanna göre hesaplanmaktadır.
Kısaca, 1. derece 1. kademeden görev aylığı almaya hak ka-
zandığınızda, aynı derece ve kademeden emekli aylığı almaya
da hak kazanmaktasınız.
Emekli aylığı bağlanması yönünden "ay kesirleri tam ay sa-
yılır. Yıl kesirlerinin her ayı için emekli aylığı bağlanmasına
esas aylık tutannın % l'inin 12'de biri emekli aylığına aynca
eklenir."
Emekli Sandığı Ek Madde 20'ye göre emekli ikramiyeleri
"her tam fiiii hizmet yılı için" emekli aylığına esas tutarlann bir
aylığı emekh ikramiyesi olarak ödenmektedir."
POLTTIKA VE OTESI
MEHMED KEMAL
ŞenHderde YaşamalL.Koca çam ağaçları altında oturuyoruz. Ağustos sıcağı-
nın buhara dönüştüğü koruda.. Dinmeyen bir serinlik var.
Hava kirliliği sıfırmış. Belediye Başkan Yardımcısı Ertuğ-
rul Kazsncı söylüyor. Burası eskiden mezarlikmış. Yıllar
öncesi hangi kaymakam ya da hangi belediye başkanı ise
mezarlığı kaldırmış, park yapmış. Adı, Inönü Parkı!.. Hal-
kın dinlence ve gezi yeri olmuş. Kubbesi bulutlara değen,
minareleri göklere eren Çoban Mustafa Paşa Camisi'n-
den ezan sesi geliyor. Camiyi Sinan yapmış... Hey koca
SinanL
Gebze 8. Kültür Sanat ve Spor Şenlikleri'ne çağrılıyiz.
Sami Karaören, Nail Güreli, ben basınla (basının sorunla-
rı) ilgili bir açıkoturuma katılıyoruz. Sami, panel sözünü
sevmiyor, hemen oturum diyor. Oturduk. Belediye Başka-
nı M Emin Akın ve yardımcısı Ertuğrul Kazancı şenliğin
güzel geçmesi için ellerinden gelen çabayı gösteriyorlar.
Nüfusu 300 bini bulan kent için değer. Kıyıda Eskihisar,
Osman Hamdi Müzesi ve bir huzur evi var. Orayı da gör-
mek isterdik, ama vaktimiz yetmedi. Eskihisar'da gidera-
yak bir kadehi bile yuvarlayamadık. Anibal'in mezarını
göremedik...
Programa göre şenlikte Makedonya'dan gelen Titove-
les halk dansları var. Rauf Tuncer'in resim sergisi, bir ti-
yatro oyunu' Sana Rey Veriyorum. Kitaplannı imzalayan-
lar: Muzaffer Arabul, Hasan Kıyafet, Zihni Anadol... Şiirle-
rini okuyacaklar: Ruşen Hakkı, Gülsüm Akyüz. Akgün
Akova, Nuh ömer Çetinay, Sennur Sezer, Nedret Selçu-
ker, Gülsen Tunce, Sunay Akın'dı.
Dr. Erdal Atabek dostumuz bu tür toplantılarda gençliğe
seslenen ve çok ilgi gören konuşmalarını yapıyor. 'Kuşatı-
lan Gençlik', Erdal Atabek'in coşkulu konusu. Gençlik ku-
şatlırmı?..
Gebze'nin İnönü Parkı'nda serin çamlar altında oturur-
ken Avni Dökmeci'nin ölüm haberi duyuruldu. Şenliklerin
yaratıcısı, bir şenlik gününde gıdiyordu. Kaldığımız yer-
den sürdürelim. Ne diyor Cahit Sıtkı: "ölüm bir başlangıç
değil bir sonuçtur."
Kirazı ile ünlü bir kıyı kasabası iken adı Yarımca'ydı.
Şimdi ilçeoldu, adını Körfezkoydular. 70'li yıllarda, CHP-
nin bir seçim furyası vardı, hangi yere elini atsa seçimi
kazanıyordu. Bugünkü gibi değildi. Bir yandan da iş yapı-
yor, işler arasında kültürel etkinlikler ağır basıyor. Avni
Şirin belediye başkanı oldu, Avni öztüre de onun yardım-
cısı... Yarımca'da (Körfez'de) Altın Kiraz Kültür ve Sanat
Şenliği de başladı. Istanbul'un burnunun dibindeki bu ilçe-
yeşairi, yazarı, tiyatrocusu, sinemacısı, folklorcusu, türkü-
cüsü, sanatla ilişkili kim varsa doluştu. Bir açık hava tiyat-
rosunun yapımı da bu yıllardadır. Sanatçıyı, sanatseveri
aradığında Yarımca'da bulurdun! Ruhi Su'nun sesi ilk,
Körfez'den koya yayılmıştır. Fotoğraf, resim, şiir geceleri
buradayapılmıştır.
Derken 12 Eylül askeri darbesi gelip çattı. Yarımca'da
her şey koyu bir karanlığa büründü, bütün sanat etkinlikle-
ri durdu. Dahası var, sanat gösterilerini yapanlar sorguya
çekiliyordu. Belediyeler kışlaya dönmüştü. Eğlenceler ya-
saklanmıştı. iki Avniler de, belediyeler gibi suskunluk için-
deydiler.
Aradan yıllar gecti, son belediye seçimlerini Körfez'de
yeniden Avni Şirin kazandı. Halk, değer biliyordu. Avni Şi-
rin yanına, yeniden Avni Oztüre'yi almıştı.
Hem sanatçı hem sanat dostu Avni oztüre'yi 1940'larda
Kaynak dergisinde çıkan şiirlerinden tanırız. Kaynak'ı da
Ankaralı Avni Dökmeciçıkarırdı. Herşeyinşiiriniçindedo-
landığını sandığımız yıllardı. Avni okuldan (tapu-kadastro
okulu) Kaynak'a gelir, şiir söyleşilerine katılırdı.
Izmit'in tarihini yazdı, Izmit Belediyesi'nin kenti güzel-
leştiren önemli işlerinde çalıştı. Yarımca'ya olduğu gibi
Izmit'e de kentin güzelliği için büyük katkıları oldu.
Son yıllarda Mühürdar Resim Galerisi'ni açmış, resim-
severlere yararlı olmaya çalışmıştt. Yolum Kadıköy'e düş-
tüğünde Avni'ye uğrardım.
1940 kuşağının şairlerindendi. Oyılların dergilerinde adı
görünürdü. Acısı hepimiz için derindir. 1940 kuşağını mı
soruyorsunuz; gün geçtikçe eksiliyor. Işte, daha dün gibiy-
di. Galerinin köşesine çekilir, pek iyi görmeyen gözleri ile
kitabını okurdu. Şimdi gidip baksam, gene köşesinde kita-
bını okuyor mudur? Nerde!.. Nur içinde yatsın.
BULMACA
SOLDAN SAĞA:
1/ Yüzgeçlerinde ya-
kıcı dikenleri bulu-
nan, eti lezzetli bir
bahk. 1/ Nefesli bir
çalgı... Borsada bel-
li miktardaki hisse
senedini belirtmekte
kullanılan işlem biri-
mi. 3/ Bir nota...
Afrika'da yaşayan ve
çok hızlı koşabilen
antilop cinsi. 4/
Amac... tran'ın pla-
ka isareti. 5/ Ünlü
bir Roma imparato-
ru... Kalkan ve zırh
1 2 3
9
gibi korunma araa. 6/ Hastalıktan
kurtulma, iyileşme. 7/ Genellikle tek
parçalı kadın giyeceği... Iskambilde
bir kâğıt. 8/ Birrenk...Ürperme. 9/
II. Dünya Savaşı'nın sonlanna doğ-
ru Japonlar tarafindan kullanılan in-
tihar uçaklanna ve bunlann pilotla-
nna verilen ad.
YUKARIDAN AŞAGIYA:
1/ Gerçekleştirilmesi düşünülen et-
kinlikler bütünü. 2/ Gece yapılan si-
nema ya da tiyatro göstensi... ABD Profesyonel Basketbol Li-
gi'ni simgeleyen harfler. 3/ Kripton elementinin simgesi... Tip
dilinde derinin kanlanmasına verilen ad. 4/ Hastalık derecesinde
tırnak kemirme eylemi. 5/ Boyun eğen, kendini başkasının buy-
ruğuna bırakan... Bir meyve. 6/ Matematikte kullanılan sabit
bir sayı... lcar. 7/ Gümüşbahğının küçüğü... Ender, seyrek. 8/
Yayla ya da bahçe kulübesi... Elçilik uzmam. 9/ Kalıpta pisen
bir tür meyveli pasta... Tkvlada bir sayı.
İLAN
Gümrüğümüzce Mekpar hhalat thracat Sanayi Tkaret Ltd. Şti. adı-
na tescilli 3.4.1990 tarıhli 11025 sayılı giriş beyannamesinden kaynak-
lanan 5.746.773 TL gelir eksiği ve 348.670 TL konut fonu olmak flzere
toplam 6.095.443 TL ile ilgili. olarak yapılan tüm tebligatlarımız ad-
res değişikliği nedeniyle iade edildiğinden ve tebligata sarih en son
adresi tesbit edilemediğinden tebligat yerine kaim olmak üzere 7201
sayılı Tebligat Kanunu'nun 28. ve 29. maddeleri gereğince ilanen teb-
liğ olunur.
Basm: 35854
İMALATÇILARIN DİKKATÎNE!
Odamıza kayıtlı 3357—21/60 sicil nolu üyemiz "Mikes - Mikro-
dalga Elektronik Sistemler San. ve Tic. A.Ş:' fırması, "F-16 savaş uçak-
lannın entegre koruyucu elektronik savunma ve saldın sistemleri (ana-
liz işlemcisi LRU-1, superhat almaç LRU-2, süperhat almaç kontrol
birimi LRU-3, baglantı kutusu LRU-5, C/D bant almaç LRU-6, ana
sistem kontrol birimi LRU-8, yardımcı sistem kontrol birimi LRU-9,
guç yükseltici LRU-12, geciktirme birimi LRU-14, elektronik karşı ted-
bir üretici LRU-17, arka tekrarlayıcı LRU-20, rack montajı) konu-
sunda tek imalatçı belgesi talep etmiştir.
Aynı mamulü uretenler mevcut olduğu takdirde menfaatlerini ko-
rumak bakımından bağlı olduklan oda kanalıyla en geç (10) gün içinde
odamıza rnuracaatları rica olunur.
Basın: 35875