15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 AĞUSTOS1992 PAZAR CUMHURIYET SAYFA HABERLER Selvi, DogıTya yatırım istedi • ANKARA (ANKA)-SHP Genel Selcmeri Cevdet Selvi, terörist saldınlara karşı çıkarkendemokrasiden asla taviz verilmemesi gerektiğinı belirterek Güneydoğu'ya yönelik yaünmlara hız verilmesını istedi. Cevdet Selvi yaptığı açıklamada "Şırnak'takı terörist saldınnın halkı güvenlik güçleriyle karşı karşıya getirmeyi hedeflediğini" ifade ederek "Şımak'taki terörist saldınlan amaana ulaşamamış olması en büyük tesellimizdir" dedi. "Güvenbk gûçlerinin terörün karşısınaçıkarken terörist ile vatandaşı ayn tutma çabalannı takdirle karşıladıklannı" vurgulayan Cevdet Selvi, sosyal adaletsizlıkten ve işsizlikten beslenen terörûn asıl hedefinin demokrasi olduğunukaydetti. DYP'de 1 kasım hazırlığı •ANKARA (ANKA) -DYP, 1 kasmgünü yapılacak yerel seçimler için atağa kalkü. Genel Başkan Yardımcılan Hasan Ekinci ve MehmetGölhan, seçim yapılacak merkezlerdeki yatınm gereksinimlerini beürlediler. DYP Seçim Işleri Başkanı Hasan Ekinci ile Teşkilat Başkanı Mehmet Gölhan, DYP'nin çoğunluğunda gücsüz olduğu ilçelerde seçim çahşmalannı başlatmadan önce bir ön inceleme yapüklan, inceleme sonunda 24 ağustos gûnü toplanacak Genel İdare Kurulu'na sunulmak üzere haarlanan ön raporda, belediye başkanı seçilecek merkezlerin genel görünümü anlatıldı. Dûlger: AP'ye GİK üyeleri hakim • ANKARA (ANKA) -DYP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Dülger, AP'nin açılışı ûzerinde tartışmalar sürerken, "AP'nin kaderine APGİK üyeleri hakimdir" dedi. DYP Genel Başkan Yardimcısı Dülger, DYP'de, AP'nin acılarak kendilerine katılması görüşü ağırlık kazamrken, AP'nin Genel Başkan Yardımalanndan Sadettin Bilgiç ise DYP'nin AP'ye katılmasını sağlamak üzere kulis faaliyetleri yürütüyor. Bu gelişmeler üzerine Mehmet Dülger, AP'nin 32 genel idare kurulu üyesinden 29'unun hayatta olduğunu, AP'nin kaderinin bu üyelerin tümünün katılacağı toplanuda belirleneceğini kaydetti. "Ünye il olsun" • ÜNYE(Cumhuriyet) -Ünye'nin SHPlı Belediye Bâşkanı Osman Yurt, Ünye'nin il olması konusunda SHP, ANAP ve RP'nin ittıfak içinde olduğunu, DYP'den bir ses çıkmadığını söyleyerek "DYP de bu uğraşın içine girerse sorun kalmaz. Ünye en kısa zamanda il olur" dedi. Belediyeyi 13milyarlira borçla devraldıklannı, 7 hazirandan bu yana da 12 milyar 700 milyon lira ödediklerini, kalan 300 milyon lirayı da en kısa zamanda ödeyeceklerini söyleyen Osman Yurt, kacak yapılann üzerine gideceğini debildirdi.Yurt, "Gerektiğinde bu kacak yapdar yıkılacakür" dedi. Sınırlann kevgire döndüğünü söyleyen Yılmaz, Şırnak olaylannı dehşet verici olarak niteledi: Şırnak, hükümetiıı gafletîİç Politika Servisi- ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, Şırnak'ta meydana gelen olay- lann dehşet verici olduğunu be- lirterek "aynı zamanda bir gaf- let ürünüdür'" dedi. Güney sınırlannın kevgıre döndüğünü öne süren Yılmaz. eşkıyanın sı- nın rahatlıkla geçip baskınlar düzenleyip gen dönebildiğini söyledi. Dün bir basın toplantısı dü- zenleyerek hükümetin Güney- doğu politikasını 'sakat' buldu- ğunu açıklayan Mesut Yılmaz, Şırnak olayının ardından hü- kümet üyelerinın yaptığı açıkla- malan da eleştirdi. Yılmaz şöy- le kpnuştu: "İçişleri Bakanı, Suriye'ye yaptığı bir ziyaretin ardından Suriye'deki PKK kamplannın dağıtıldığını ifade etmişti. Bu- nun da gerçek dışı bir beyan ol- duğu ortaya çıkmıştır. Keza İçişleri Bakanı son olaylann is- tihbarat eksikliğinden kaynak- landığını ifade etmektedir. San- ki Türkiye'de devletin istih- baratı başka bir devlet tarafın- dan yapılacakür. İşin aslı odur ki bu hükümetin Güneydoğu meselesine yaklaşımı başlangıç- tan itibaren sakattır. Nitekim sakatlığını kendisi de fark etmiş • ANAPGenel Başkanı Mesut Yılmaz, Şırnak'ta meydana gelen olaylann dehşet verici ve aynı zamanda gaflet ürünü olduğunu söyledi. Yılmaz, "Bu hükümet Güneydoğu politikaJan itibanyla eksik ya da hatalı biledeğildir, yoktur" dedi. Yılmaz, PKK'nın Türkiye ûzerinde oynanmak istenen senaryonun kiiçük bir aktörü olduğunu öne sürdü. ve bugün başlangıçtaki nokta- sına göre yüz seksen derece çark etmiştir. Karakollan şef- faflaştınp, insan haklannı kur- tararak asayişi sağlayabilecek- lerini zannetmişlerdir. Bunlann bu meseleye çözüm olamayaca- ğını görememişlerdir, ama bun- lan da sağlayamamışlardır. Es- kişehir cezaevinin kapaülması eşkiyaya cesaret vermiştir. Ben Meclis'te bunlann care degil bi- çare olduğunu söylediğim za- man doğrusu bir devlet sırnnı açıkladığımı bilmiyordum." Güneydoğu sorununun bir Kürt sorunu olmadığına dikkat çeken Mesut Yılmaz, Türkiye'- nin bir kavimler mozaiki olan Osmanlı ımparatorluğunun mirasçısı olduğunu ve pek çok etnik unsurun oluşturduğu nü- fus yapısına sahip olduğunu be- lirtti. Yılmaz, "Türkiye'de bir et- nik çoğunluk olmadığı için bir etnik azınhktan da bahsedile- meyeceğıni" ifade ederek "Bu nedenle meseleye etnik açıdan bakmak Türkiye'yi tanı- mamaktır. Belki bizim bu mo- zaik üstünlüğümüz bılmeyen Baulılann meseleye etnik açıdan bakmalannı hoşgörmek müm- kündür ama kendi bılgisizleri- mizi hoşgörmek mümkün de- ğildir" dedi. "Türkiye, Musul ûzerinde hak iddia ettiğj zaman bir ta- kım dostlannuzın Kürt isyanla- n çıkartmalan gibi bugün de Türkiye'nin bölgenin ekono- mik ve sosyal yapısını kökten değiştirecek olan GAP'ı gerçek- leştirme kararlılığı ortaya çıktı- ğı için baa dost ve komşulanmız aynı senaryolan yürürlüğe ko- yabilme çabası içine girmişler- dir" diyen Yılmaz, PKK'nın bu büyük senaryonun küçük bir aktörü olduğunu ileri sürdü. Yılmaz, hükümete düşen gö- revin, savaş tahribi yapmadan Türkiye'yi içinden vurmak iste- yen sözde dostlanna bu davra- nışın fıilen ve resmen düşman- lık olduğunu haürlatmak gere- kirse bunun sonuçlanna kat- lanmalan gerektıği konusunda kesin uyanda bulunmak oldu- ğunu ifade ettı. Hükümetin 9 aydan beri ANAP'ın Güneydoğu politika- sını taklit etmeye çalıştığını, yenı hıçbir unsur eklemedikleri- ni ıleri süren Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: "Üstelik bunlan sürdürmeye dahi güçleri yetmemektedir. Bu hükümet Güneydoğu politıkası itibanyla eksik veya hatalı bile değildir, yoktur. Siyası bir boş- luktan ıbarettır. Hükümetin bu güven vermeyen, kararsız çeliş- kili tutumu nedeniyle maalesef, Güneydoğu'da yaşayan vatan- daşlanmız devlete değil eşkiya- ya sığınmak zorunda bırakıl- maktadır. Bu durumun da hiç- bir ızahı olamaz. Sadece cezası olabihr. Bu ceza da orada canıyla kanıyla dizilen asker, si- vil kamu göreylilerine değıl bu olay olurken İstanbul'da, An- kara' da ve turistik yörelerde keyif çatan siyasi sorumlulara verilmelidir." Yılmaz, bir soru üzerine olaylann bölgede sıkıyönetimi gerektirecek boyutta olmadığı- nı belirterek şöyle dedi: "Olaylann sıkıyönetimi ge- rekli kılacak bir boyuta ulaş- masından duyduğumuz endişe- yi biz aylar öncesinden dile ge- tirdik. Bu endişemizi hala mu- hafaza ediyoruz. Umanz olay- lar korktuğumuz noktaya ulaş- ma7. Olaylann bugünkü duru- mu sıkıyönetimi gerektirecek boyutta görünmüyor. Hü- kümetin de bu değerlendirmeye iştirak edeceğini umuyorum. Önemli olan, her şeyin İcontrol altında olduğu iddia edilen bir dönemde İçişleri Bakanı'nın ifadesine göre bin, bin beş yüz tane teröristin bir ilimize gire- rek iki gün içinde olsa oradaki haberleşme sistemini, elektrik sistemini felce uğratabilmekte- dir. Devletle çatışmaya cüret edebilmektedir. Onun için bu bize dehşet veren üzüntü veren bir olaydır ama hükümet açı- sından da bir gaflet örneğidir." 055 protestosunda55 kişiyegözalü tstanbul Haber Servisi- 055 Polis tmdat telefonuna ihbarcılığa karşı bir araya gelerek Sultanahmet Meydanı'nda basın açık- laması yapmak isteven ceşitli kunıluşlardan yaklaşık 55 kişi, polis tarafından gözaltına alındı. Insan Hakları Demeği İstan- bul Şubesi, SHP İl İnsan Hakları Komisyonu, Elektrik Mü- hendisleri Odası, Çağdaş Hukukçular Demeği, Perrol-İş, Maden Mühendisleri Odası, Metalürji Mühendisleri Odası, Sosyalist Biriik Partisi ve 68'liler V akfı'ndan yaklaşık 60 kişi, dün 12.00'de Sultanahmet Meydanı'nda toplandı. Üzerlerinde "055: PoUs İnfaz", "Yaşama hakkına saygı". "055, size de çı- I kabilir", "055: İnfaz İşleri" yazılı dövizler açan grup, hazırladık- Iları basın bildirisini okumaya başladılar. Yapılanın yasalara aykırı olduğunu söyleyen polis, gnıptakileri otobtislere bindire- rek ifadeleri alınmak üzere DGM've götürdü. Gözaltına alı- nanlar arasında toplantıyı düzenleyen kunıluşlann yöneticUeri de bulunu\or. IHD Genel Sekreteri Akın Birdal, olaydan sonra İsmet Sezgin'i protesto telgrafı çekti. (Fotoğraf: HAYRETTİN SAGANAK) Miting Akbulut, Erzincan kanununu eleştirdi ERZİNCAN (AA) — ANAP Erzincan MUletvekili ve eski Başbakan Yıldırım Akbu- lut "Erzincan kanunu mevcut şekliyle yasalaşırsa, derde deva bir şey getirmeyecek" dedi. Erzincan KaJkındırma Der- neği tarafından düzenlenen Er- zincan mitingi dün yapıldı. S bin kadar kişinin katıldığı ve şehrin 3 kilometre dışında ya- pılan mitingde Akbulut, miting yapılan alanın etrafındaki gü- venlik önlemlerini eleştirerek, bu emri verenleri istifaya çağır- dı Akbulut, hükümetin hazırla- dığı Erzincan kanununun hâlâ çıkanlmarruş olmasını eleştirdi ve bu kanunun mevcut hali ile Erzincan'ın sorunlarını çöz- mekten uzak olduğunu söyledi. Kanun taslağında göçün ön- lenmesi, esnafın kredilendiril- mesi ve köy sorunlannın çözü- mü konusunda hükümlerin yer almadığını ifade eden Akbulut, "Kanunun çıkmasına bel bağ- layan Erzincanb uyutuluyor. Bu kanunda göçün önlenme- siyle ilgili madde Devlet Baka- nı Erman Şahin tarafından çı- kanldı. Bu gerçekleri bilmeyen vatandaş hükümete bel bağlı- yor ve aldanıyor'dedi. Çağdaş Hukukçular Derneği'den milletvekillerine CMUK uyansı: Yargıreformutasaıısı ilılallerle dolu İç Politika Servisi- Çağdaş Hukukçular Dernegi, Cumhur- başkanı Turgut Ozal tarafın- dan veto edilen ve yargı refor- mu olarak bilinen Ceza Muha- keme Usulleri Kanunu'nda yapılması düşünülen değişiklik tasansında ban maddelerin "Demokrasi ve insan haklan il- kelerine" aykın hükümler taşıdığını açıkladı. Dernek, önümüzdeki hafta TBMM'de ele alınacak tasan içın millet- vekillerini bilgilendiren ve uya- ran bir mektup hazırladı. Dernek tarafından tüm mil- letvekillerine gönderilen mek- tupta demokrasi ve insan hak- lanna aykın maddeler eleştiril- di. Hükümetin bu taslak ile iş- kenceyi önlemek ıstediğini açı- klamasma karşın, ışkencenin bütün hızıyla Türkiye'nin b;r yerinde sürdüğünü ve bir sor- gulama yöntemi olarak kul- landıgını belirten dernek mek- tubunda özetle şu görüşlere yer verijdi: "İşkence, yoğun biçimde gö- zaltı alarak adlandınlan ve kişi- nin hiçbir savunma olağmın bulunmadığı zaman diliminde gerçekleşmektedir. Oysa yaka- lama ve gözaltı 'kendisine bir suç isnat edilen kişinin' yargı önüne çıkanlması için aynlan zamana dönüşmemesi ve ala- bildiğine kısa olması esasür. Gözaltı süresi mutlaka 24 saati geçmemelidir. Bu kadar kısa sürede sağlıkh soruşturma ya- pılamaz iddiası tutarb ve insan haklanna uygun bir gerekçe olamaz. Soruşturma eksik ya- pıhyorsa bu devletin kusuru- dur. İşin niteliği gereği sorgu ve ifade alma yetkisi yalnız ve yal- nız Cumhuriyet Savası'na ait olan bir yetkidir. Polis ve emni- yet görevlilennin bu süreçte bu- lunmaması gerekır. Çünkü po- lis yalnızca yakalamakla ve ya- kaladığı kişi veya kişileri yar- gıya teslim etmekle yükümlü- dür. İşkence polisin ifade alma sürecinde gerçekleşmekte ve uygulanmaktadır. Bu sorunu ortadan kaldırmak için polisin elınden ifade alma ve sorgu hakkı alınmalıdır. Taslak böyle bir yanlış içermektedir." Gözaltına ahnan ya da yaka- lanan kişi ile avukaünın görüş- me hakkının, uzun süredir ûze- rinde tartışılan ve yasada bir hak olarak bulunmasına karşı- lık fıilen ujgulanmayan bir ol- gu olduğu bildirilen mektupta. bu hakkın cumhuriyet savalan ve polislerce soruştarmanın se- lameti bahanesiyle engellendiği açıklandı. Milletvekillerine gönderilen dernek mektubunda, CMUK tasansının 9. maddesindeki sor- guda avukat bulundurul- masının sanığın talebine bağ- landığı hükmün de insan do- ğasına aykın olduğu ileri sü- rüldü. Türk Ekonomi Bankası A.Ş. Bilgi İşlem Bölümü'nde çalışmak üzere T.C. vatandaşı, mecburi hizmet yukumlülügu bulunma>an, . askerlik görevinı tamamlamış, 30 yaşını aşmamış. iyi derecede İngilizce bilen elemanlar alınacaktır. Sistem Analisti Sistem Geliştırme Grubu için Bankacılık Uygulamalarını «tomasyona geçirme konusunda çalışacak, analitik duşünebilen, en az bir yıl deneyimli, tercihan Bilgisayar Muhendısi. Yazılım Uzmanı Yazılım Grubu için Bankacılık, Veri Tabanı, 4. kuşak ve C dili konusunda en az bir yıl deneyimli, UNIX sistemlerinde çahşmış tercihan Bilgisayar Muhendisi. Başvuruların 28 Aguhtos 1992 akşamına kadar fotograflı ozgeçmişlerle birlıkte Türk Ekonomi Bankası A.Ş. Bılgı İşlem Bolumu, Mecli.s-i Mebasan Cad. 35 Fındıklı 80040 Lstanbul adrcsine mektupla yapılması rica olunur Başvıırular gizlı tutıılacaktır. TÜRK EKONOMİ BANKASI Mflıri Belli: Bu ada özgür ama memleket ne alemde? (Fotoğraf: HAYRETTİN SAĞANAK) Sultanahmet Cezaevi'ndekiforumda 'özgürlük'tartışıldı 68'lilercezaevinde buluştu İstanbul Haber Servisi- Sulta- nahmet Cezaevi'nde 68'liler Vakfı'nın düzenlediği "Cezaev- leri ve Siyasal Mücadele" konu- lu forumda konuşan Mihn Belli. "Sultanahmet Cezaevi, memleket özgür olduğunda öz- gür olur" dedi. 68'liler Vakfı Genel Sekreteri Şaban İba tarafından yönetilen foruma, konuk olarak Mehmet Bozışık. Mihri Belli. Sırn Öz- türk, Fikret Kızılbayrak, Saba- hattin Dikmen, Kutber Akalın, Hayati Tözün, Rasih Nuri İleri, Sevim Belli katıldı. Mücadele dergisinin protesto ederek ay- nldığı forumda, Partizan, Dev- nmci Gençlik ve İşçinin Sesi dergileri temsilcileri de yer aldı. Mihri Belli konuşmasına, "Bu ada özgür ama memleket nc alemde?" dıyerek başladı. Belli, "Sultanahmet, memleket özgür olduğunda özgür olur. Şırnak'ta ınsanlar zulüm altın- da inlerken, Sultanahmet özgür olamaz. Yönetimdekiler, bu adalann (Sultanahmet Cezaevi avlusu) özgürlüğünü reklam ederek, memleketin durumunu maskeliyor. Bu oyunlara gel- meyelim. Birinci olarak anti- emperyalist mücadele- >ı lik plana almaUyız. Mücade- levı beraber sürdürmelıyiz. İkinci olarak, dırenen bir Kürt halkı var. Bunu unutmamalı- yız" diye konuştu. POUTIKA GONLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Demokrasi İçinde Çözüm... SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Erdal İnö- nü, Şırnak'tan döndükten sonra ne diyor? "Mücadeleyi demokrasi içinde yapacağız, başka çare- mizyok." İnönü, sıkıyönetim konusunda ise görüşünü şöyle açıklı- yor: "Her şey demokrasi içinde olacaktır, sıkıyönetim söz konusu değil..." Şırnak'takı olaylar bir iki gün sonra unutulup gıdecek. Ne zaman bir başka yerde olay patlayacak, yeniden Kürt so- runu gündeme gelecek. PKK militanları ağır silahlarla ellerini kollarını sallaya sallaya Şırnak'a girdiler. Kahveleri dolaşıp halkın evlerine gitmelerini, çatışmadan zarar görmemelerini istediler. Biz sormuştuk üç gün önce: "Devletin istihbaratı neden zayıf?" İçişleri Bakanı yanıt vermişti: "Evet, istihbarat eksikliğimiz var." SHP lideri Erdal İnönü de devletin istihbaratının zayıf ol- duğuna şaşıyor... Aklımıza geldi, anlatalım... Bir süre önce SHP'nın Van'da bölge toplantısı vardı. Sa- londa sadece SHP'liler olacaktı. İl, ilçe ve belediye baş- kanları. Toplantı başladı. İçeride kalan bir kişi dikkati çekti. SHP Genel Sekreter Yardımcısı Ercan Karakaş, ya- nındaki SHP'li yöneticiye sordu: "Kim bu tek başına oturan kişi?" Yanıt: "Polis..." Anons yapıldı: "İçeride yabancı kimse kalmasın!.." Tek başına oturan kişi kılını bile kıpırdatmadı. Bir, iki, üç... Anons yapılıyor, ama o kişi yerinden kalkmı- yordu. Ercan Karakaş gitti, kaldırmak istedi Direndi, sa- londa kalmak için: "Amirime sorayım, bakalım ne diyecek..." Telsizle amirine sordu. Amiri "Ayrıl" deyince yerinden kalkıp salondan çıktı. Devletin istihbarat birimleri siyasi partileri izler, sağcı ve solcu kuruluşları da izler. Görünen o ki sadece bunlan yapıyor istihbarat güçleri. Şırnak'a ağır silahlarla giren PKK militanlarının eylemlerini önceden saptayamıyor. Şırnak'ta devletin silah ve maaş verdiği korucular da sanırız olup bitenlerin pek ayrımında değil Şırnak'a PKK giriyor, görmüyorlar. Önceden haber alamıyorlar gele- ceklerini. Sokaktaki yurttaş soruyor: "Bu işin sonu nereye varacak?" inönü diyor ki: "Demokrasi içinde çözeceğiz." Ama nasıl?.. Elbet demokrasi ortak noktadır. Bu ortak noktadan hare- ket edilerek radikal demokratik uygulamalar yapılmalıdır. Kürtlerin kültürel kimliği kabul edilip özgürlüklerine sınır konulmamalıdır. Yine yetkililerin sık sık yineledikleri bir sözcük var: "Bir avuç çapulcu..." Olaya böyle bakmak yanlıştır. Tanı böyle konulunca işin içinden çıkmak olanaksızdır. Dün gazeteleri okurken şu soruyu sorduk: "Şırnak'a giren PKK'lı sayısı kaç?" Kimse bir şey bilmiyor... Ilk gün 1000-1500 kişi deniliyordu; bu sayı 500 e düştü. Ellerini kollarını sallaya sallaya Şırnak'a giren silahlı PKK militanları aynı biçimde kentten kaçıyorlar. Nasıl oluyor bu iş? içişleri Bakanı şöyle diyor: "Gece karanlığından yararlanıp kaçmış olabilirler..." Demek ki kaçmışlar... Arkadaşımız Ergün Aksoy'un ızlenımlerını dınlerken Şır- nak'ta evlerden toplananların gözlerinin beyaz bezlerle örtülü, ellerinin de arkadan bağlı olarak üstü açık araçlarla jandarma tugayına getirildiğini öğreniyorduk. Şöyle anlatıyordu Ergün: "TRTI'de haberlerin başlamasıyla birlikte televizyon salonu ana-baba gününe dönüşüveriyordu. Subaylar ço- ğunlukta. Olayın yaşandığı Şırnak'ta, kentle ilgili-haberler dikkatle izleniyor. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın eşkı- yanın kökünu kazıyacağız' içeriğinde demeci subaylarda- ki yüz ifadesinin değişmesine neden oluyor. Bir yüzbaşı, 'Cumhurbaşkanımız Kürtlerle ilgili ağız değiştirmiş' diye- rek tepkisini dile getiriyor. Yanındaki genç teğmen, Özal'- ın Kürt sorunu konusunda farklı çıkışlar yaparak herkese zarar verdiğinden yakınıyor. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'la ilgili benzer eleştirileri, adliyede gorev yapan bir devlet memuru da farklı şekilde dile getiriyor. Devletin, Kürt sorununu günübirlik politikalarla idare etmeye çalıştığını savunan devlet görevlisi, sorunun giderilmesi için uzun vadeli program yapılması gerektiğini söylüyor. 'Kürt sorunu artık askeri önlemlerle çözülme aşamasın- dan çıkmıştır' saptamasını yapan devlet memuru, böyle devam ederse buralara tek bir devlet memuru gelmez. Oturduğum lojmana roket isabet etti. Zaten nevruz olay- lanndan sonra eşimi memlekete göndermiştim. En kısa zamanda ben de buralardan gideceğim' diyor." Arkadaşımız "Kim PKK'lı kim değil, orası belli değil" d\- yordu. Işte asıl sorun da buydu. Yöre halkına yıllardır yapı- tan baskı, PKK'yı bugünkü konumagetirmişti. Olayın çözü- mü askeri önlemlerle değil demokratik uygulamalarla uzun sürede gerçekleştirilebilirdi. Acaba bunun ayrımında mıydık? Orada görev yapan asker, polis, memur, yöre insanının hangi koşullarda çalıştığını, yaşadığını biliyoruz. Akşam ne olacağını bilmeden yaşamak kolay değil. PKK, Şırnak'ta güç gösterisi yaptı. Jandarma tugayını, emniyet müdürlüğünü, PTT'yi roket atışınatuttu. Güvenlik güçleriyle çatıştı. Şırnak'ta zarar 100 milyara yakın. Şırnak'ta halk tedir- gin. Acaba Şırnak'ta yaşayanlar bu olaylar için ne diyor? Baymdırlık Bakanı Kumbaraabaşı: lstanbul bir köy ıııanzarasındakalamazİSTANBUL (AA) - Bayın- dırlık ve İskan Bakanı Onur Kumbaraabaşı, "İstanbul bir köy manzarası içinde ka- lamaz, bu kent yükselecektir. Onun için şimdiden hangi alanlarda ve nasıl yükselece- ğinin planlanması gerekiyor" dedi. Kumbaracıbaşı, İstan- bul'a üçüncü bir köprü daha yapılacağını, Izmit Körfezi'- nin büyük bir köprüyle geçi- leceğinı ve İstanbul'u, kuzey sahilinden Çanakkale'ye ve Ege'ye bağlayacak otoyol ile Çanakkale köprüsünün de projelendirildiğini açıkladı. Onur Kumbaracıbaşı, dün Esenyurt İmar Planı'nda ön- görülen gecekondu önleme bölgesinde yer alan ve kısa adı Esenkent olan SS Esenyurt Esenevler Konut Yapı Koo- peratifler Birliği inşaatının te- mel atma törenine katıldı. Bakanlık olarak hazırla- dıklan projeler konusunda bil- gi veren Kumbaraabaşı şöyle konuştu: "En önemli projele- rimizden bir tanesi, bir megap- roje olarak Marmara denizi- mizi gerçekten kirleten önemli bir faktör durumuna girmiş olan körfezin temizliği projesi. İzmit Körfczı'ndekı bütün be- ledıyelerimizin çok kısa süre içinde atıksu antma tesisleriyle kanalizasyonlanm ve deşarj sistemlerini bıtirerek hizmete sokmayı planladık."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle