15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 AĞUSTOS1992 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Edirneli sût üpeticisi zorda • İstanbul Haber Servisi - Türkive Süt Endüstrisi K urumu Genel Müdürlüğü'niin (SEK), süt almama yolundaki tutumunun, Edirneli süt üreticilerini zor durumda bıraktığı bildirildi. Edirne Tanmsal Amaçlı Köy Kalkınma Kooperatifleri'nin üst birliğinin başkanı Cevdet Kocaman, yapüğı yazılı açıklamada. SEK'in tutumu dolayısıyla Edirneli üreticilerin adeta ellerindeki sütte boğulduklannı ve çaresız durumda olduklannı belirtti. Muhabire gözaltı • İstanbul Haber Senisi - Dev nmcı Emek dergısı çalışanlanndan ıkı kışinin poiıs larafından gözahına alındığı öne sürüldü. Devrimci Emek dergisi tarafından dün yapılan yazılı açıklamada. BülentToptaş ve MehmetHa>riİmrenin derginın özel dağıtımmı yaptığı sırada polis tarafından gözahına alındığı bclirtildi. A\ ukatlann ilgili yerlerevaplıklan başv urulara rağmen söz konusu iki kişiden haber alınamadığıaçıkldndı. Güventürk toprağa verildi • İSTANBUL(AA)- Tedavi gördüğü Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nde önceki ölen emekli Korgeneral Faruk Güventürk, dün İstanbul'da törenle toprağa verildi. Güventürk için düzenlenen askeri törene ailesi ve yakınlanileeski başbakanlardan Bülent Ulusu, emekli Orgeneral Necdet Üruğ, emekli Orgeneral Necdet Öztorun ile diğer yetkilılerkatıldılar. Kadıköy'de soygun • İstanbul Haber Servisi - Kadıköy'de döviz alım satımı yapan bir kuyumru, silahlı 5 kişi tarafından soyuldu. Yaklaşık 200 milyon lira dcğerindeki döviz ve bir kilo altını gasp eden soyguncular kaçtı. Altıyol NalSokakOflularPasajı 12 numarada bulunah Birlik Sarrafiye adlı kuyumcu dükk ânına dün saat 11.30 şıralannda silahlı 5 kişi geldi. İşyeri sahibi Haldun Ozcivan ile yanında çalışan Şeref Özgün \e bir müşteriyi silah tehdidiyle etkisiz hale getiren soyguncular, açıkta buiunan yaklaşık 200 milyon lira değerindeki dövizle birlikte, bir kilo işlenmiş altını aldıktan sonra. kapı önüne bomba süsü verilmiş bir paket bırakarak kaçtı. Adalar Vakfı • İstanbul Haber Servisi - Kısa adı 'AdaJar Vakfı" olan Adalann Tabii, Taribi Değerlerini Koruma ve Turizm Vakfı yeni yönetim kurulu belirlendi. 1984 yılında kurulmuş olan vakfın Yönetim Kurulu Başkanhğı'na Mukaddes Orçun, başkan vekilliklerine Prof. Kriton Curi ve Hamra Suyabatmaz, Genel Sekreterliği'ne de Ruhi Ayangil getirildiler. Yönetim kurulunun diğer üyeleri de Meral Öztekin, Doç. Dr. Ümit Meriç Yazan, Doç. Dr. Baha Tanmaz, Celalettin Tüfekçi ve Mesut Beşgül. Yeni yönetim kurulu, Adalar'ın tarihi değerlerinin aydınlığa çıkanlması, temizliği, SİTalanının korunması, kanalizasyon ve çöp sorunlannın çözümüne katkılarda bulunmak amacıyla çalışan vakfın, bu konularda öneri ve katkılarda bulunacak kişi ve kuruluşlarla işbirliği için hazır olduğunu açıkladı. İÜ'den açıklama İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Ercan Öngör, gazetemizde 13.8.1992'de yayımlanan bir haberle ilgili olarak aşağıdaki açıklamayıyaptı: "Gazetenizin 13.8.1992 günkü nüshasının 3. sayfasında "Hastanede kendini yaktı" haber hilafı hakikattir. Kendisinin 19.6.1992 tarihinden bu yana muayeneleri yapılmış. 3 aylık iken geçirdiği çocuk felcine bağlı bozukîuğu için cihaz (protez) yapılması gerekliliği bildirilmiştir. Hastanemiz protez atelyesi değildir. Tüm hastalar dışardan temin ederler. Bu nedenle açıklamamızın 5680 s.K. 3445s.kladeğişikl9.md. uyannca cevap hakkı olarak yayınlanmasını rica ederim." Sağlık reformunun temel unsurlanndan olan aile hekimliği, yetkililerce övülürken hekimlerin eleştirisine hedefoluyor 'AilehekimliğFgerçekçi mi?LEYLA TAVŞANOĞLU Türki- ye'de, Ingiltere'- de yaklaşık 50 yıldır uygulan- makta olan aile hekimliği sisteminin bir yıldan az bir za- man içinde kurulması için ça- lışmalann yoğun biçimde sür- düğü bildirildi. Sağlık Bakanlığı Müşteşar Yardıması ve Genel Sağlık Si- gortası Planlama Koordinatö- rii olan Serdar Savaş, genel sağlık reformu paketi içinde sağlık hizmetlerinin sunumun- da reform ana başlığı altında, hastanelerin merkeziyetçilikten uzaklaşunlmalannın yanı sıra aile hekimliği kurulması bulun- duğunu, bu arada kamu sağlığı merkezleri araahğıyla halk sağ- uğmın korunmasını örgütleme çahşmalannın planlandığını söyledi. Savaş, yeni sağlık re- formu tasansının hayata geçi- • Sağlık Bakanlığı Müşteşar Yardımcısı Ser- dar Savaş: "Sağlık hizmeti sunumunda çok güçlü bir birinci basamak örgütü kurmak çabasındayız. Bu da kırsal alanda sağlık ocağı sisteminin devam etmesi, kentsel alanda ise aile hekimli- ği kurulmasıdır. Aile hekimliği siste- minde öncelikle bireylere hekimleri- ni seçme özgürlüğü veriyoruz. İnsanlar istedikleri heki- me gidip kaydoluyor- lar. Hekimden mem- nun değillerse onu değiştirebili- ^ J" yorlar." ' • "Sağlık hizmetlerinin sunumunda- ki reform bir pilot bölgede uygulan- maya başlanacak. Pilot bölge için- den önce bir pilot il seçilecek ve 2000 yılına kadar tedrici ve aşa- malı bir şekilde bütün Türkiye'ye yayılacak. Bu sistem birinci basa- *ry makta aynca kişiye yönelik sağlık y hizmetlerini, aşı, aile planlama hizmetleri veriyor, aile hekimlerini . koruyucu, hizme- |ti teşvik edici üc- retlendirme poli- tikalan içeriyor." rilmesiyle birlikte, kişilerin ön- n söyledi: "Sağlık hizmeti sunu- etmesi, kentsel alanda ise aile tedikleri hekime gidip kaydolu- celikle hastanelere başvur- munda çok güçlü bir birinci ba- hekimliği kurulmasıdır. Aile yorlar. Eğer o hekimin ve ken- mayacaklannı, ilk olarak aile samak örgütü kurmak çabası- hekimliği sisteminde öncelikle dilerinden ve kendilerine olan hekimlerine görüneceklerini ndayız. Bu da kırsal alanda bireylere hekimlerini seçme öz- davranışından memnun değil- belirtti. Savaş bu konuda şunla- sağlık ocağı sisteminin devam gürlüğü veriyoruz. İnsanlar is- lerse onu değiştirebiliyorlar. Bu aile hekimi onlara birinci basa- mak tedavi hizmetlerini, yani ayakta teşhis ve tedavi hizmet- lerini veriyor. Bu sistem, tngil- tere'dekine çok benziyor. Birin- ci basamakta aynca kişiye yö- nelik sağlık hizmetlerini, aşı gibi aile planlama gibi hizmetle- ri veriyor.. Ve sistem, aile he- kimlerini koruyucu hizmet ver- me yönünde teşvik edici ücret- lendirme politikalan içeriyor. Aile hekimliğinde içinde bu- lunduğu sağlık reformu siste- minin uygulamaya geçilmesiyle birlikte Türkiye'de bazı "Mak- ro ekonomik değişikliklerin ol- masını beklediklerini" kayde- den Serdar Savaş sözlerini şöyle sürdürdü: "Öncelikle Türkiye'de gelir dağılımını bileceksiniz ki gere- kecek olan kamu subvansiyonu da ortaya çıksın. Bunlan bilme- den kâğıt üzerinde bir şeyler yapmak, geliştirmek başanya götürmez. Sayın Bakan Ak- tuna'yla başlatılan çalışma bu yönde bilimsel bir altyapı oluş- turulması çalışmasıdır. Sağlık Bakanı Yıldırım Aktuna Pratisyenlerailehekimioktcak İstanbul Haber Servisi - Sağlık Bakanı Yıldınm Ak- tuna, genel sağlık sigortası- nın 17 Mayıs 1993 tarihin- den başlamak üzere 5 yıl içinde bütün Türkiye'de yaygmlaştınlacağmı söyle- di. Aktuna, genel sağlık si- gortası sistemi içinde ana unsuru oluşturan aile hekimliğinin ilk aşamada pratisyen hekimler tarafından gerçekleştirileceğini belirterek, "Da- ha sonra bu hekimlere aile hekimliği ihtisası yaptıracağız. Böylece pratisyen hekimlerin aile hekimliği yapamayacağını düşünen karşıt gö- rüşteki fikirler de çürümüş olacak" dedi. Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanan 'aile hekiminin görev ve yetkileri ile çalışma koşulla- n' hakkındaki yönetmelik tıpçevrelerinde tartı- şılırken, Yıldınm Aktuna aile hekimliği sistemi- ni 9 ay sonra uygulamaya koymaya kararlı ol- duklannı vurguladı. Aktuna, aile hekimliği ko- nusundaki sorulanmızı şöyle yanıtladı: - Aile hekimlerinin dağıhmı nasıl planlandı? - Aile hekimi her mahallede olacak. Herkes önce bu doktora gıdecek. -Her mahalleye bir doktor mu düşünüyorsu- nuz? -Mahallenin büyüklüğüne bağlı. 6-7 bin kişi- lik mahalleyse bir aile hekimi bakacak. Öyle mahalleler var ki 30 bin, 40 bin nüfuslu. Tabii o zaman da birkaç aile hekimi görevlendirilecek. - Bu uygulamaruz herkesi kapsıyor mu? - Aile hekimliği genel sağlık sigortasmın bir parcası. Bu nedenle genel sağlık sigortası herke- si kapsayacağı için aile hekimliğinden de herkes faydalanacak. 60 milyonu genel sağlık sigortası şemsiyesi altına alacağız. - Doktorlar nasıl görevlendirilecek? - Doktorlar, genel sağlık sigortası kurumuyla bir sözleşme yapacaklar. - Ailelerin doktora bir ücret ödemeleri söz konusu mu? - Herkes sigortalı değil mi? Herkesin sigorta kartı olacak. Aile doktoruna gidecek, muayene olacak, gidecek eczaneye ilaçlannı alacak. Si- gorta kurumu hem aile doktorunun parasmı verecek, hem ilaan parasını verecek eczaneye. - O kadar çok doktor bulabilecek misiniz? - Fazla doktor gerekmiyor ki. Türkiye'de 58-60 bin dolayında doktor var. Hâlâ da çıkıyor. Her yıl 4-5 bin doktor mezun oluyor. - Pratisyen doktorlar mı görev yapacak aile hekimliğinde? -Evet. Sonra onlan aile hekimi yapacağız. Hekimler ne diyor? Siyasişovyapılıyor GÜNDÜZtMŞÎR Sağlık Bakanlığı'nın ge- nel sağlık sigortası ile birlik- te gündeme getirdiği ve mayıs 1993'te uygulamaya koyacağı aile hekimliği ku- rumu hekimler tarafından eleştiriliyor. Hekimler Türkiye'de aile hekimli- ğinin uygulanabilmesi için ne gerekli insangücü potansiyelinin ne de yeterli sosyo-kültürel orta- mın mevcut olduğunu ileri sürüyorlar. İlk basa- mak sağlık hizmetlerinin verilmesinde bir ör- gütlenme biçimi olarak ele alınan aile hekimli- ğine getirilen eleştiriler arasında sağlık hizmet- lerinin maliyetini yükseltmesi ve sağlık hizmet- lerinde tüketimin pompalanmasına yol açacagı gibi unsurlarda yer alıyor. Uzmanlar, aile hekimliği sisteminin uygula- masındaki diğer bir eksikliğin de ülkemizin coğ- rafı ve nüfus dağılımından kaynaklanacağını belirtiyorlar. Bu göriişe göre, nüfusu 500-1000 olan köy ve bucak sayısının 10 binin üzerinde olduğu kabul edilecek olursa buralara aile he- kimi göndermek son derece zorlaşacak. Uzmanlar, aile hekimliğinin sadece siyasi bir şov niteliğinde uygulamaya konulmasında kar- şüaşılacak baa varsayımlan şöyle sıralıyorlar •Aile hekimi ilk basamak tedavi hizmeti ve- recek bir pratisyen veya uzman hekimden oha- şacak. Oysa aile hekimliği sisteminde diş he- kimine yer verilmemiş. Koruyucu ağız sağlığı hizmetini kim verecek? • Aile hekimleri nerede ve nasıl istihdam edilecektir? Aile hekimi tamamen özel girişimci bir hekim olduğuna göre yapüğı hizmet ara önemli rol oynayacaktır. Burada da hekimler "müs/eri" çekebilmek için rekabete girecekler ve hizmetinin propogandası için tüm olanakla- nnı kullanacaklardır. Tanı ve tedavi işlemlerin- de yeri ve gerekliliğine bakılmaksıan. aile heki- minin işlevlerine aykın da olsa muayenehane- ler, EKG, ultrasonografı, elektronik cihazlarla donatılacaktır. • İkinci ve üçüncü basamak sağlık hizmeti- ne sevk, ancak aile hekiminin sevkiyle mümkün olduğundan bir kışinin sağlığının geleceği aile hekimi eğitimi görmemiş bir pratisyen veya uz- man hekime nasıl bırakılabilir? • Aile hekimi Kendisine kayıth nüfusa hiz- met verecektir. Serbest piyasa koşullannda re- kabet sistemi içinde çalışan aile hekimi , bu yapısı gereği, "müşteri" kaçırmamak için talepr leri geri çevirmeyerekjsrafayolaçacakür. Grevin ardından çöplerin toplanması sürüyor Hekimler vatandaşı salgına karşı uyardı • Bakanlar Kurulu ik ertelenen grevin ardından çöp- lerin toplanması devam ediyor.Hekimler çöpler kaldı- rüdıktan sonra yerlerin iyi temizlenmemesi durumunda tozlar içinde bit ve pirelerin gelişebileceğini bu yüzden vatandaşların dikkatli olmalannı söylediler. İstanbul Haber Servisi - Bakan- anlaşüır. Bir hafta önceye göre kli- lar Kurulu karan ileKurulu karan ile ertelenen temizlik işçilennin grevinden son- ra çöplerin toplanması devam ediyor. İstanbul Büyükşehir Bele- diyesi Çevre Koruma Daire Baş- kanı Tuncer Çevik, ana arteller üzerindeki çöplerin tamamına ya- kınını kaldırdıldannı söyledi. Üç yüz damperli kamyon ve 50 kadar kepceyle dört buçuk günde yaklaşık 65 bin ton çöp topladık- lannı belirten Tuncer Çevik, şim- diye kadar yapılmamış bir sefer- beriik haünde ellerindeki bütün olanaklan kullanarak çalıştıklan- nı vurguladı. Çevik sözlerine. yurttaşlann çöp konusundaki şi- kâyetlerini ilçe belediyelerine ve kenditerine üetebileceklerini de ekledi. öte yandan Gerrahpaşa Tıp Fakültesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Yaşar Bağdath yapılan toplanülarda yetkilileri salgın ko- nusunda uyardığını söyteyerek "Bu mikroplann bir kıüuçka dö- nemi var. Bu dönem geçtikten sonra bir salgının olup olmadığı niğimize gelen solunum yolu en- feksiyon vakalannda bir artış gözüküyor" dedi. Çöpler kaldınldıktan sonra yerlerin iyi temizlenmemesi duru- munda tozlar içinde bit pirenin gelişebileceğini belirten Bağdatlı "Zaten kedi köpekler geziniyor bu çöplerde" dedi. Prof. Bağdatlı daha sonra şunlan söyledi: "Kokuşmalarda çeşjtli gazlar meydana geliyor. Organik ve inorganik arüİdar var. Bunlann. her birinin bozulmasına, çözül- mesine bağlı değişik gazlar mey- dana geliyor. En çok gördüğü- müz kükürthidrojen gazı dediği- miz hidrojensülfür gazı. Bu başlı başma kronik akciğer, kronık kalp rahatsızlığı olanİarda, kücük çocuklarda ilen yaşkrda olanlar- da solunum yoüan enfeksiyonla- nnın görülmesine neden oluyor. Bunlar direnç kınyor. Solunum sistemi ile soluyorsunuz bu koku- lan. Solunum sistemindeki bağı- şık sistem var, özel işleyen. Onu Ueri derecede etkiliyor." İLANEN TEBLtGAT KEŞAN İCRA VE İFLAS MÜDÜRLÜ- ĞÜNDEN Kambiyo seneüeri (çek, poliçe ve emre muharrer senet) üzerinde haciz yolu ile yapılacak takip taleplerinde ödeme emri Dosya No: 1992/406 Alacaklı ve varsa vekilinin adı soyadı, ikâmetgâhı: Ismail Esgin ve- kili: Av. Cüneyt tzmirli, Keşan Borçlu ve ikâmetgâhı: Çetin Yedikardeşler, Paşayiğit köyü, Keşan Alacağın Türk parasıyla tutan: 7.250.000.— TL. Esas alacak. 65.000.— TL. mah. vek. ücreti, 16.740.— TL mahkeme niasrafı, 9.941.740.— TL icra raasraf % 54 reeskont faizi ve ücreti vekâlet ile birlikte tahsili. Senet ve tarihi: 29.6.1991 vadeli bono. Yukanda yazılı borç ve masraflan işbu ödeme emrinin tebliği ta- rihinden itibaren on gün içinde ödemeniz, takibin dayanağı senet kam- biyo senedi niteliğini haiz değilse (5) gün içinde mercie şikâyet etme- niz, takip dayanağı senet alnndaki imza size ait de|üse yine bu (5) gün içinde aynca ve açıkça bir dilekçe ile lcra Tetkik Mercii Hâkim- liği'ne bildirmeniz, aksi takdirde icra takibindeki kambiyo senedi al- tındaki imzanın sizden sadır sayılacağı, imzanızı haksız yere inkâr ederseniz alacağın %10'u oranmda para cezası ile mahkûm edilece- ğiniz borçlu olmadığımz veya borcun itfa veya imhal edildiği veya alacağın zaman asımına ugradıgı hakkında itirazınız varsa bunu se- bepleriyle birlikte (5) gün içinde tetkik merciine dilekçe ile bildirerek merciden itirazm kabulüne dair bir karar getinnediğiniz takdirde cebri icraya devam olunacağı, itiraz edilmediği ve borç ödenmediği tak- dirde on gün içinde 74. madde gereğince mal beyanında bulunma- nız, bulunmazsanız hapisle tazyik olunacağımz hiç mal beyanında bulunmaz veya hakikate aykın beyanda bulunursamz hapisle ceza- landınlacağınız ihtar olunur. İşbu ilanen tebligatın muhataba ilanın- dan itibaren 15 gün sonra tebliğ edilmiş sayılacağı ilan olunur. 1.7.1992 Basm: 49495 w Ibo'nun sosyetik kahır gecesi•Açış taksimininneredeyse kapanmaya yüz •İbo ilk şarkısını "okumaya" başladığmda tuttuğu bir sırada îbo sahnede. Ortahkta var- belki de Gülsuyu'nda Eşref Abi'nin meyhane- sayalım abarttık, bir konferans ağırbaşlılığı. sinde de aynı şarkı teypten ve aynı sesten oku- Silik ve ağır alkışlar... Ne üzerine atlayıp boy- nuyor. "Nerde sevdiklerim / Hani sevenler / nuna sanlanlar, ne de muhteris çığbklar... Ağlatıyor beni acı gerçekler..." METtN HAKYERİ Mahallenin çocuklan 6.15'lik içten takma pancarmotorlu tekneleriyle, mehtabın neredeyse gönülsüzce ışıttığı, rutubetin bezdiresiye ıslattığı. mendebur bir pazar gecesinde ağırca yol ahyor. Halkasından tutulup çekildiğinde 'fısss' gürültüsüyle, malt kokusunu birçırpıda havaya fırlatan kutu biralan ve bol tuzlu fıstıklanyla merhum Sait Halim Bey'in (Paşa) bir zamanlar ikamet ettiği yahsının önüne birazdan çapa atacaklar. Yeniköy'ün çocuklan dört beş tekne haünde İbodınleyecek bu akşam. Hem canlı, hem de beleş. İbrahim Tatlıses... İstihbarat sağlam. Gazeteci-yazar Nazlı Ilıcak'ın mahdumu, Efe Özal'ın can arkadaşı, Türkiye'nin en genç ve acar hür müteşşebbisi Mehmet Ali llıcak'm 4 yıllığına kiraladığı ve mekâna Alem Club adını yakıştırdığı Sait Halim Paşa yalısında, Ibo'nun o gece sahne alacağı, gündüzden ele geçirilen bir aylık kulüp faaliyetleri fısktüriinden öğrenijmiş. İstihbarat gerçekten sağlam. İbrahim Tatlıses elinde viskisi, üzerinde kırmızı ceketiyle beklemede. Garson ve ahçılann "Abi bi fotoğraf" yalanmalanyla delikanlı aile pozlan veriyor, ses tellerini saha kenannda ısındınyor, gırtlak açıyor. Samimiyeti ve birlikte fotoğraf çektirme adabını hafıf yollu temaslarla askerlik hatırasına dönüştürenler, özetle fırsattan istifade sırnaşanlar nazikçe uyanlıyor: "Hişşşt dokunma lan, sokulma oğlum." Tathses birazdan sosyetenin huzuruna çıkacak. Aslında sosyete birazdan Ibo'nun huzurunda olacak. Bach'a, Vivaldi'ye, Pavarotti'ye ve Andromeda'daki yüksek volümlü 'rap'a bir gecelik ara vererek, içten ama utangaç, arabesk sınavı verecek. Yüeveyh, heaayh, sölüm mü, van, to, tri sesleri arasında gönül eğlendirecek. Bu iş nasıl olacak? Biraztuhaf... Biraz tuhaf peşin bir yargı değil. Açış taksiminin artık neredeyse kapanmaya yüz tuttuğu bir sırada İbo sahnede. Ortalıkta varsayalım abarttık, bir konferans ağırbaşlılığı. Silik ve ağır alkışlar... Ne üzerine atlayıp boynuna sanlanlar, ne muhteris çığlıklar ve kahreden çırpınmalarla hayranlık çoşkusu. Ne ağlayanlar, ne eteğine el sürenler. Kırmızı sahne ceketinin üzerine düşürüjen kırmızı ışıkla iyice kiremite dönen İbo durumu kurtanyor: "Ben böyle yerlere alışık değilim. Halk kpnserlerinde aynı zevki almıyorum. Üstüme atlıyorlar, oramı buramı çekiştiriyorlar. O yüzden iyi birprogram yapamıyorum. Siz sakin sakin dinliyorsunuz. O yüzden iyi program olacak." İbo, ash' kitlesineyönelttiği bu ihanet kokan saptamayı hemen diplomatik birdilledüzeltiyor: "Sizi çnlardan, onlan sizden ayırmıyorum." İbo ilk şarkısını "okumaya" başladığmda belki de Gülsuyu'nda Eşref Abi'nin meyhanesinde de aynı şarkı teypten ve aynı sesten okunuyor. "Nerde sevdiklerim/ Hani sevenler/Ağlatıyor beni acı gerçekler..." Sosyete havaya giriyor. Dublelerin dudakla temasındaki periyotlargittikçe kısahyor. Kimi masalarda bir tuhaf mülayimleşme, anlamsız bir içe kapanıklık, öyle birderine dalma... "Bir kuîunu çok sevdim/ O beni hiç sevmiyor..." Bir yanı "fantaazi" bir yanı halk türküsü kasetlerin babası İbo sosyeteye acılı arabesk püskürtüyor. Arada bol yarkı arası kemden, kümden muhabbet. İbo, yaklaşık üç saat sahnede kaldığı sosyeteyle kahır gecesinde efkan, "cane cane" türküsüyle dağıtıyor. Hem de araya Kürtçe bölümler katarak. ÎNGİLTERE Hastaneye yığılma önleniyor EDtP EMtL ÖYMEN LOND- RA-Yaş, cinsiyet ve hastalık aynmı yapma- dan, böl- gesinde kendisine kayıtb kişilere, sü- rekli olarak "ilk basamak teşhis ve tedavi" hizmeti ve- ren klinisyen hekimler "aile hekimi" olarak biliniyor. Sayılan 32 bin kadar olan bu doktorlara "pratisyen he- kim" anlamına kısaca GP deniliyor. GP^nin hizmetleri: • Erken teşhis: Tüm sağlık sorunlan için ilk de- ğerlendirmeyi yapar. Bunun için dahiliye, cerrahi ve jine- kolojik muayene pratiği ol- ması şarttır. Radyolojik ve kardiyolojik veri (fılm ve EKG) okuma, değerlendir- me, laboratuvaranalizi,jine- kolojik test bilmesi gerekir. • Tedavi: Çocuk hasta- lıklanndan kadın doğuma, yaşlılıktan kronik hasta- lıklara kadar her hastalığın temel tedavi ilkeleri hakkın- da acil, kısa, orta vadeli te- davi hizmeti verebilmeli. • Eşgüdüm: GP, has- tayı sosyo-ekonomik koşul- lan içinde ele alır ve ailesel, toplumsal ve kültürel öğeleri de hesaba katar. • Sevk: GP, gerekli gör- düğü ya da hasta istediği takdirde, hastayı uzman bir hekime ya da hastaneye gön- derebilir. Hasta, önce GP'- den geçtiği için en ufak bir şi- kâyet için dahi polikliniklere yığılma azalıyor. Ha.stanele- re, gerçekten hastaneye git;. mesi gerekenler gidiyor,,, , UŞAK Trafîk kazası: 13 ölü• Kızılhısar Köyü ya- kınlannda dün sabah saat 05.30'da meydana gelen kazada 5 kişi de yaralandı. UŞAK (Cumhuriyet) Uşak-Afyon karayolunda meydana gelen trafık kaza- sında 13 kişi yaşamını yitirdi. Kazada 5 kişi de çeşitfi yerle- rinden yaralandı. Kaza dün saat 05.30 şıralannda Kızı- Ihisar köyü yakınlannda meydana geldi. İzmir'den Afyon'un Çay ilçesindeki bir yaİcınlannın cenazesine katıl- mak üzere yola çıkan Ay- han Ders yönetimindeki 35 AKN 07 plakalı kamyonun hatalı şerit değiştirmesi ne- deniyle çarpıştı. İkiye bölü- nen minibüste buiunan 17 kişiden 13'ü olay yerinde yaşamını yitirdi. Kazada ölen ve kimlikleri saptanan 10 kişinin isimieri şöyle: "Zekeriya Beşel (37), Bed- rettin Vanş (35), Hayriye Taş (44), Hikmet Akyol (34), Abdullah Koç (20), Or- han Taş (51), Mustafa Beşel (14), İsmail Uludağ (32), Ayhan Dere (30), Abdullah Akkoç (20)" 3 kişinin kimliği belir- lenemedi Cesetleri tamamen par- çalanan 3 kişinin kimliği ise belirlenemedi. Bu arada ka- zada yaralanan Cevat Öcal, Kemal Akgün, Mesut Ka- rapmar, Mesut Güneş ve Ali Şahin Banaz ve Uşak Devlet Hastaneleri'nde tedavi alü- na alındılar. Sûrücü uvuyordu Emniyet yetkilileri, ka- zanın kamyon sürücüsü Ali Şahin'in araa kullanırken uyuması ve kamyonun şerit değiştirmesi sonucu meyda- na geldiğini söylediler. Olay- la ilgili soruşturmanın sür- dürüldüğü kamyon sürücü- sünün de gözaltında olduğu bildirildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle