Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12 AĞUSTOS1992 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
DIŞ HABERLER
Mûbapek'in
Libya'ya ziyareti
• KAHİRE(AA)-Mısır
Cumhurbaşkanı Hüsnü
Mübarek, bir günlük ziyaret
için dün aniden Libya'ya
gitti. Mısır'da yayınlanan
yan resmi El Ahram
gazetesinin habenne göre,
Mübarek. Libya'nın Mısır
sının yakınında bulunan
Tobruk kentınde Libya lideri
Muammer Kaddafi
tarafından karşılandı. İki
lider arasında yapılacak
görüşmede, Lockerbie
kriziyle ilgiU son gelişmeler
ele alınacak. Bir Amerikan
yolcu uçağının 1988 yılında
Lockerbie üzerinde
düşürülmesi olayından
sorumlu tutulan iki ajanını
Baü ülkelerine teslim
etmeyen Libya'ya, 15
nisandan bu yana BM
tarafından ekonomik
yaptınmlar uygulanıyor.
Ermenistan'a
ABD büyükelçisi
•KENNEBUNKPORT
(AA) - ABD Başkanı George
Bush, Harry Gilmore
adındaki deneyimü bir
Dışişleri yetkilisini
Ermenislan'ın başkenti
Erivan'a büyükekpi olarak
atadı. Gilmore'un ABD
Askeri Akademisi'nde
uluslararası ilişkiler alanında
görcv yaptığı bıldiriliyor.
Ariane füzesi
fırlatıldı
• FRANSIZGUYANASI
(AA) - Avrupa fûzesi Ariane,
Fransız Guyanası'ndaki uzay
üssünden başanyla fırlatıldı.
Füzenin beraberindeki
Fransız-Amerikan ortak
yapımı bir uyduyu da
yörûngeye oj.urttuğu
bildirildi. Ariane füzesınin
beraberindeki
Topex-Poseidon adü ana •
" deniz bilim (oşinografi)
uydusunun 5 yıl süresince
okyanuslarla ilgıli inceleme
yapacağı kaydediliyor.
Yakovas'ın suyu
ısındı
• WASHINGTON (AA) -
Kuzey ve Güney Amerika
Rum Ortodoks Kilisesi lideri
Başpiskopos Yakovas'ın
Fener Patrikhanesi ile
arasının açıldığı ve görevden
alınması için kampanya
başlatıldığı bildiriliyor.
ABDdekı Rumyayın
organlanna göre Amerika
kilisesinin arsa skandalına
kanşması ve Texas'ta yeni bir
piskoposluk açılması
konusundaki girişimleri,
Fener tarafından hoş
karşılanmadı.
TÖPkiye-
Göpcistan
• MOSKOVA(AA)-
Gürcistan Devlet Konseyi
Başkanı Eduard
Şevardnadze, Türkiye'nin,
ülkesinin en dar günündc
sağladığı 50 bîn tonluk
buğday yardımı ve 50 milyon
dolarlık krediyle "bir kurtuluş
işığı" olduğunu söyledi.
Şevardnadze, Nezavisimaya
(Bağımsız) Gazeta'da dün
yayımlanan demecinde
ülkesiyle Kafkasya'daki
durum ûzerinde görüşlerini
açıkladı. Gürcistan'ın
Kafkasya'nın bir banş ve
istikrarbölgesi olmasını
istediğini belirten
Şevardnadze. Türkiye'nin
önderliğinde geliştirilen
Karadeniz tşbirliği Projesi'nin
yalnızca ekonomik değil,
AGİK çerçevesi içinde
bölgesel siyasi bir istikrar
mısyonunu da üstlenmesinin
büyük yarar sağlayacağını
büdirdi.
10 mahkûm
fipar etti
•ATİNA(AA)-
•Vunanistan'da, önceki gece
tim dikkatlerin Atina'da bir
|»lisekibine kimliği meçhul
kşiler tarafından ateş
aalması olayma çevrildiği bir
srada, Larisa
üapishanesi'nden en az on
nahkum fıraretti. Edınilen
"hlgilere göre önceki gece geç
sıatlerde meydana gelen
"öayda, kırk mahkum fırara
talkıştı. Gardıyanlann
dırumu fark etmesi üzerine
nahkumlann büyük bölümü
kiçamazken, görevlilerin
açtığı ateş sonucu bir kaçak
ytralandı.
Başkan George Bush, İsrail'in istediği 10 milyar dolarlık kredi garantisini onayladı
Rabin» ABD ile bıızlaııeıitti
• Bush, İsrail Başbakanı Ra-
bin ile görüştükten sonra, Orta-
doğu görüşmelerinin 24 ağus-
tosta Washington'da yeniden
başlayacağmı açıkladı.
Dtş Haberler Servisi - İsrail'in eski
Başbakanı İzak Şamir'in Ortadoğu ba-
nşı konusundaki katı tutumu nedeniyle
gerginleşen ABD-İsrail ilişkileri, Başba-
kan İzak Rabin'in dün sona eren iki
günlük Amerika gezisi sırasında yeni-
den rayına oturdu.
ABD Başkanı George Bush, İsrail
Başbakanı izak Rabin'le dün yaptığı
görüşmeden sonra, İsrail'in istediği on
milyar dolarlık kredinin verilmesini
onayladığmı açıkladı. Bush, Ortadoğu
banş görüşmelerinin 24 ağustosta Was-
hington'da yeniden başlayacağmı bil-
dirdı.
İsrail Başabakanı Rabin ile Kenne-
bunkport'ta dün ikinci kez görüşen
Başkan Bush, görüşmeden sonra dü-
zenlediği basın toplantısında, İsrail'e 10
milyar dolarlık kredi garantisinin veril-
mesi konusunda Rabin'le anlaşma sağ-
ladıklannı ve bu konuyu Kongre'ye
sunacağını açıkladı.
The VVashington Post gazetesi dün
yayımladığı bir haberde, Bush'un İs-
rail'e on milyar dolar tutanndaki kredi-
nin verilmesini, İsrail Başbakarn İzak
Rabin'in yönetime gelmesinden sonra,
ışgal alündaki topraklarda Yahudi yer-
leşim birimlen kurulmasının durdurul-
ması konusundaki karan almasından
dolayı onayladığmı bildirdi.
ABD'li yetkililer, Başkan George
Bush'un, İzak Rabin'in işgal altındaki
Gazze ve Batı Şeria'da uygulamayı ta-
sarladığı yeni yerleşim politikasını 'tat-
min edici' bulduğu ve bu nedenle İsrail'-
in istediği on milyar dolarlık kredi
garantisini onayladığı belirtiliyorlar.
Bush'un önceleri İsrail'in işgal altın-
daki topraklara yeni Yahudi yerleşim
merkezleri kurulmasının, Ortadoğu ba-
nş görüşmelerini baltalayacağı ve İsrail
ile Filisün arasındaki gerginliği ürman-
dıracağı gerekçesiyle bu ülkeye verilme-
si planlanan kredi garantisini eski İsrail
başbakanı İzak Şamir döneminde don-
durmuştu.
Ajansalann ABD'li yetkiülere daya-
narak bildırdiğine göre George Bush,
ABD'de kasım ayında yapılacak olan
başkanlık seçimlerinde bu ülkedeki Ya-
hudilenn desteğini kazanmak amacıyla
tsrail'in istediği kredi garantisini onay-
ladı. Bush'un, İzak Rabin ile ger-
çekleşen görüşmelerden sonra yapüğı
açıklamada, Ortadoğu Banş Konfe-
ransı'na katılan tüm taraflann görüş-
melerin 24 ağustosta VVashington'da
yeniden başlamasını onayladıklannı
söylediği belirtildi. Başkan George
Bush, Ortadoğu banş görüşmelerine
ilişkin yapüğı açıklarnada, ABD'nin bu
görüşmelerde 'birleştirici' ve 'itici güç'
işleyini sürdürmeye hazır olduğunu söy-
ledi.
Ortadoğu Banş Konferansı'nın 6. tu-
runu oluşturacak görüşmelerin, daha
önce belirlenen 24 ağustos tarihinde ya-
pılacağı ilk kez Bush tarafından resmen
açıklanmış oldu. Banş görüşmeler ge-
çen yıl ekim ayında İsraiîli temsilcilerle,
Suriye, Lübnan, Filistin ve Ürdünlüler-
den oluşan bir heyetle İspanya'nın baş-
kenti Madrid'de başlamışü.
Bu arada İsrail hükümeti, işgal altın-
daki topraklarda Filistinlilere ekono-
mik ve insani yardımda bulunmakla
görevli AT temsilcisine diplomatik sta-
tü tanıdığını açıkladı. Bakanlar kurulu-
nun önceki günkü toplantısında alman
kararla İsrail, Baü Şeria, Gazze ve Do-
ğu Kudüs'ün işgalini hiçbir zaman tanı-
mayan ATnin yıllardan beri yınelediği
bir isteğe olumlu yanıt vermiş oldu.
Acil yardım ulaşmadığı takdirde 2 milyon insan ölüme mahkûm olacak
SomalTde çağm açlık felaketî• Çocuklar, ellerinde si-
lah, yiyecek bulmaya ça-
hşıyorlar. Ülkeye giden
uluslararası yardım gö-
revlileri korunmak için
silahlı muhafızlar tut-
mak zorunda kalıyor.
Dış Haberler Servisi - Kara
kıta Afnka, bir kez daha acılar
içinde. "Afrika'nın boynuzu"
Somali'de çağımızın en büyük
açlık felaketî yaşanıyor. Kısa
süre içinde yardım gelmediği
takdirde ülkede 2 milyon insa-
nın açlıktan ölebilecegı belirtili-
yor.
Ülkeye gitmeye "cesaret ede-
bilen" çeşith yardım kuruluşlan
görevlilennin anlattığına göre
başkent Mogadişu sokaklan eli
silahlı çocuk çetelerinden gecil-
nıiyor. ŞefJerinin uyuşturucuya
alıştırdığı bu çocuklar, her şeyi
yapmaya hazır. Yiyeceği olan
herkes bir hedef olabilir. Tabii
buna yardım kuruluşlannın gö-
revlileri de dahıl. Bu kuruluşlar,
görevlilenni korumak için tut-
tuklan paralı muhafızlara gün-
de 2-6 dolar ödüyorlar. Sadece
BM, 1050 kişilik bir muhafız
güçünü besliyor.
Ülkeye ulaştınlan yardımla-
nn büyük bir bölümü, dağıtıl-
malan için güvenli bir ortam
sağlanana kadar limanda bekli-
yor. Muson mevsiminin zorlaş-
ürdığı dağıtım sırasında da çe-
telerden sakınmak gerekiyor.
Daha geçen hafta 200 tonluk
BM yardım malzemesi Moga-
dişu'dan çıkmaya fırsat bula-
madan çalındı. Ülkenin çeşitli
yerlerine dağılmış 350 dağıüm
merkezi aracıhğıyla halka doğ-
rudan yardım ulaşünlmasına
çalışılıyor. Ancak şimdiye ka-
dar ulaşan 4 bin tonluk yardı-
mın ve önümüzdeki hafta gel-
mesi beklenen 10 bin ton yiye-
ceğin Somali'nin yaralannı sar-
maya yeteceği kuşkulu.
Mogadişu'nun kuzeybatısın-
daki Baidoa kentinin 40 bin ki-
şilik nüfusundan 7 bin kişi öldü.
Acele yardımın gelmemesı du-
rumunda ülkede 2 milyon kişi-
nin ölmesinden korkuluyor.
Tüm nüfusun dörtte biri oldu-
ğu düşünülmese bile korkutucu
olan bu rakam, Etiyopya fela-
ketinin iki katı.
Somali'nin dramı, 1969 yılın-
da bir darbeyle yönetimi ele ge-
çiren diktatör Muhammed
KİMLİKKARTI
SOMALİ
Kişi başına
en düşük gelir
Yüzölçüınü: 637 bin kilometre
kare
Nüfus: 8 milyon 415 bin
Başkent: Mogadişu
Resmi dil: Somalı dili, Arapça
Resmi din: Nüfusun yüzde
99'u Sünni Müslüman
Ekonomi: Buhur, şeker, muz,
süpürge dansı, mısır (Halkın
yüzde 82'si tanmla uğraşıyor,
ancak ekilebilir arazi yüzölçü-
münün yüzde 2'sini oluşturu-
yor)
Madenler: Demir, kalay, bok-
sit, uranyum
Kişi başına düşen gelir 170
ABD dolan
Somalili çocuklarm yfizde 801 kötü beslenme problemiyle karşı karşıya. Her şehirde günde 15
çocuk ölöyor. UNİCEF yetkilileri bir kuşağm yok obnasından korkuyor.
Siad Barre ile başladı. Uzun sü-
re Moskova ile işbirliği yapıp
Sovyet yardımından yararla-
nan diktatör, 1977'den sonra
Amerika'ya yöneldi. 1991 yılın-
da Barre'yı koltuğundan ındi-
ren klan şeflerinin daha sonra
kendi aralannda savaşmaya
başlamalanna bir de 2 yıllık ku-
raklık eklenince Somali tam bir
cehenneme döndü. Şu anda
merkezi bir hükümetin bulun-
madığı ülkede kabile şefleri ve
haydutlar tek otorite.
BM Genel Sekreteri Butros
Gali'nin, Baü'yı biraz da bu "fa-
kirler savaşı"ile ilgilenmeye
çağırması sonucu temmuz so-
nunda Somali'ye bir hava köp-
rüsü kuruldu. 50 kişilik ilk BM
ekibı bölgeye ulaşü. Somali'ye
ayak basmalan halinde ölümle
tehdit edilen görevliler, şimdi
ülkenin diğer bölgelerine yar-
dım ulaşürmanın yollannı an-
yorlar. Yiyecek konvoylannı ve
dağıtım noktalannı korumak
üzere bölgeye askeri birliklerin
gönderilmesi planlan yapılıyor.
UNİCEF görevlisi Ian Mac-
leod, Somalili çocuklann yüzde
80'inin kötü beslenme proble-
miyle karşı karşıya olduğunu
söyleyerek her şehirde günde en
az 15 çocuğun öldüğünü bildiri-
yor. Şu anda BM'nınçabalany-
la sağlanmış olan ateşkesin ise
fazla uzun ömürlü olmadığı
tahmin ediliyor.
Somali'ye yardım elinin
uzanmasının gecikmesi konu-
sunda çeşitli yorumlar yapılı-
yor. Kimileri bunun bir tür "Af-
rika yorgunluğu" olduğunu
söylüyorlar. Yani insanlann bu
tür manzaralara alışmış olup
"krizler kıtası" için yapılacak
bir şeyin kalmadığına inanma-
lan... Aralannda BM Genel
Sekreteri Gali'nin de olduğu
başkalan. Baü dünyasım ego-
izmle. fakir adamın hayatına
değer vermemekle suçluyor.
Bazılan zaten sınırlı olan BM
bütçesinin dünyanın dört bir
yanındaki problemlerin çözü-
mü için yeterli olmadığını söy-
leyerek savunmada bulunuyor-
lar. Afrika ise bu tartışmadan
habersiz, yardım bekliyor.
Şah Mesut yanlısı 30 bin mücahit hükümeti savunmak için başkente hareket etti
Hikmetyar'ın toplaıı Kabil9
i dövüyorDış Haberler Servisi - Afga-
nistan'da Gülbeddın Hikmet-
yar liderLğindeki Hizb-i İslami
grubunun başkent Kabil'e baş-
lattığı saldın devam ediyor.
ABD, çaüşan mücahit gruplan
sakin olmaya çağırdı.
Reuter'in haberine göre sa-
kin geçen bir geceden sonra Ka-
bil çevresindeki çatışmalar dün
sabah yeniden başladı. Bölge-
deki diplomatik kaynaklardan
Yeni Delhı'ye ulaşan haberler-
de, çatışmalann başkent mer-
kezinden uzakta meydana gel-
diği kaydedihyor. Bu arada
devlet başkanlığı sarayı yakın-
lanna dün saban bir roket
düştüğü de bıldınldı. Ancak bu
konuda a>nntı verilmedı.
ABD Dışişleri Bakanlığı söz-
cüsü Rıchard Boucher. Afga-
nistan'ın başkenti Kabil'de
karşıt mücahit gruplar arasın-
daki çatışmalann yoğunlaşma-
sı üzerine yaptığı açıklamada,
ülkesinin kentte çatışmalann
sürmesinden büyük endişe duy-
• Kabil'deki yönetime muhalif Gülbeddin Hik-
metyar komutasmdaki Hizb-i İslami mücahitle-
rinin başkente karşı giriştikleri saldın sürüyor.
Top ve roketatarlarîa gerçekleştirilen yoğun
bombardımandan devlet başkanlığı sarayının da
isabet aldığı bildirildi.
• Hikmetyar, Kabil'deki yönetimin en güçlü as-
keri desteğini oluşturan Özbek milislerin başken-
ti terk etmesini istiyor. Hikmetyar buna gerekçe
olarak da Özbek milislerin iç savaş sırasında ko-
münist yönetimi savunduğunu öne sürüyor.
duğunu bildirdi. Boucher. "Af-
ganistan halkı. eski devlet baş-
kanı Necibullah'ın düşürülmesi
ve geçici bir hükümetin kurul-
masıyla özgürlüğüne kavuş-
muştur. Bu zaferin bozulması
Irajik olacaktır" dedi.
Gülbeddın Hikmetyar lıder-
lığindckı aşın Hizb-i İsla-
mi grubunun önceki gün Ka-
bil'e yönelik gerçekleştirdiğı ro-
ket saldınlannın yoğunlaş-
masının ardından, başkent son
aylann en şiddetli çatışmalan-
na sahne olmuştu.
Hikmetyar. Afganistan Sa-
vunma Bakanı ve Cemaat-i İs-
lami Mücahit grubu lideri Ah-
met Şah Mesut'u destekleyen
Özbek milislenn Kabil'i terk et-
mesini istiyor. Hızb-ı İslami. Öz-
bek milislen Afganistan iç sa-
vaşı sırasında komünist yöneti-
mi desteklemekle suçluyor.
Öte yandan Afganistan'ın
kuzeyindeki Mazar-ı Şenf ken-
tındeki hükümet yanlısı birlik-
lerin, Hizbi İslami grubunun
saldınlannın püskürtülmesi
için Kabil'e hareket ettikleri bil-
dirildi. İslamabad'daki güveni-
lir kaynaklar, hükümet yanlısı
yaklaşık 30 bin mücahitin Ma-
zar-ı Şerif ten, Kabil'e hareket
ettiğini kaydettiler.
Aynı kaynaklar, Kabil'de fa-
aliyet gösteren Kızılhaç has-
tanesinin Hikmetyar'a bağlı
birliklerin düzenledikleri bir ro-
ket saldınsında isabet aldığını
doğrulayarak hastaneye ait bir
ilaç deposunun yandığını bil-
dirdiler. Kabil'deki Fransa Bü-
yükelçiliği baheesine de bir ro-
ket düştüğü, ancak görevlilerin
saldın sırasında sığınakta bu-
lunması nedeniyle can kaybı
meydana gelmediği belirtildi.
Bu arada, yakında Pakis-
tan'a gidecek olan Afganistan
Devlet Başkanı Burhaneddin
Rabbani'ıi'n zivaretini iptal ct-
mediği kaydedildi. Rabbanı,
\ann İs.^n.dL..^ da Pakıstan
Başbakanı Na\j/ Şenf ve Öz-
bekistan Devlet Başkanı İslam
Kerimov ile görüşecek. Rab-
bani'nın geçen hafta İran'a
yapması planlanan ziyaret. Ka-
bil'de çatışmalann yoğunlaş-
ması nedeniyle ıptal edilmışti.
POIİTİKADA
SORUNLAR
ERGUNBALCI
Bosna ve Batfmn
Öntenemeyen İküemL.
Bosna-Hersek bunalımı, Batı'yı 2. Dünya Savaşı'nd-an
bu yana belki de en büyük ikilemin içine sokmuş görünü-
yor.
Bosna'ya yapılacak askeri bir müdahalenin Körfez Sa-
vaşı'ndan çok daha kanlı olacağı konusunda herkes görüş
birliği içinde. Bu bakımdan kara harekâtına kimse yanaş-
mıyor. Hava saldırısı konusunda ise kara harekâtında ol-
duğu gibi tam bir görüş birliği olduğu söylenemez. Çoğun-
luk, hava saldınlannın Sırpları yola getirmeye yetmeyece-
ği, Sırp milislerin nıisilleme olarak Bosna'daki BM gucüne
saldıracağı görüşünde. Ama bu görüşe karşılık, etkili hava
akmlarının Strplara karşı caydırıct rol oynayacağını, Slo-
bodan Miloseviç'in Batı'nın kararlı olduğunu anlayarak
hizaya gelebileceğini savunanlar da var.
Batı Avrupa ile ABD'nin yürüttüğü mantık şöyle: Sırbis-
tan, Irak çölüne benzemez Oraya bir girdik mi, bu adam-
lar gerilla savaşı ile bize kan kustururlar. Havadan bomba-
lasak, Sırplar hizaya gelmezse fiyasko olacak, dünyaya
rezil olacağız. Bu kez prestijimizi kurtarmak için savaşı tır-
mandırmak zorunda kalacak, kaçmaya çabaladığtmız ba-
tağa sürükleneceğiz. En iyisı, Müslümanlara el altından
baskı yaparak, Sırpların koşullarının hiç olmazsa önemli
bölümünü kabul ettirmeye çalışmak.
Bu mantığa göre Batı Avrupa hükümetleri Bosna'da bir
serüvene sürüklenmeyecek, hem de Başkan Bush seçim-
lerin yaklaştığı sırada tehlikeli bir kumara girmeyecektir.
Ne var ki bu mantığın aslmda bir çözüm getirmeyeceğini
Batı da biliyor. Sözgelişi Miloseviç, Bosna'daki başarısın-
dan yüreklenip şansını Kosova'da denemeye kalkışır, bu
bölgeyi de tümüyle Belgrad a bağlamaya çalışırsa ne ola-
cak? Bunalıma Arnavutluk ve 700 bin kişilik Arnavut azınlı-
ğın yaşadığı Makedonya sürüklendi mi, yangın kısa süre-
de Yunanistan'la Bulgaristan'a da sıçrar.
Buyurun yeni Balkan Savaşı'na.
Tut ki, Miloseviç temkinli davranarak şansını zorlamadı
ve Kosova'ya müdahale etmedi.
Ama Miloseviç'in etnik temizlik' ve sözümona Sırp azın-
lığı koruma politikasının başarısı, Baltık'tan BDTcumhuri-
yetlerine kadar birçok rejim için çok tehlikeli bir örnek
oluşturmaz mı? BDT ülkelerinin büyük çoğunluğunda
önemli miktarda Rus azınlıklan yaşıyor. Moskova'da des-
teğini giderekyitiren Boris Yeltsin'in yerine, aşırı milliyetçi
bir lider gelirse, Miloseviç'in kumarını o da oynamaya kal-
kışmaz mı?
Yukarı tükürsen bıyık, aşağı tükürsen sakal.
• • •
Battbu ikilemle boğuşurken Bosna-Hersek'te toplama
kamplarının ortaya çıkması ilginç gelişmelere yol açabile-
cek nitelikte görünüyor. Basında ve radyoda ayrıntılı bi-
çimde verilen, televizyonda görüntüleri sergilenen topla-
ma kampları Batı kamuoyunda büyük tepki yarattı.
Hükümetlere, Bo~>na-Hersek'e müdahale için yapılan bas-
kı hızla artıyor. Toplama kampları, Avrupa'nın en duyarlı
olduğu konuya, Yahudi soykırımına çağrışım yaptığı için
A
yönetimler çok güç durumda kaldılar. Olay Bosna-Her-
sekteki iç savaş boyutunu aşıp Avrupa'nın göbeğinde
yeni bir Nazi vahşeti niteliğine büründü. Batı hükümetleri-
nin bu duruma uzun süre seyirci kalmaları çok zor. Bir şey
yapmadıklan takdirde yanıbaşlarında yeni bir soykırıma
izin vermekle suçlanacaklar Toplama kampları, Başkan
Bush'u da çok güç durumda bıraktı. Bush, Bosna'da oyna-
yacağı kumarın, Beyaz Saray'a tekrar seçilme şansını
olumsuz etkileyeceğini düşünüyordu. Amerikan askerleri-
nin Bosna-Hersek'te ölmeleri halkta tepki yaratabilir,
Demokratların eline ise iyi bir koz geçerdi. Ama şimdi du-
rum tersine dönüyor. Toplama kampları ortaya çıktıktan
sonra, duruma seyirci kalması, halkta güçsüz bir başkan'
olduğu izlenimini yaratacaktır. Üstelik Demokratlar,
Bush'u çekingenlikle suçlamaya başladılar bile Bill Clin-
ton, 10 gün kadar önce yaptığı konuşmada, ABD Başkanı'-
nın politikasını eleştirerek, Bosna-Hersek'teki Sırp mevzi-
lerine hiç olmazsa sınırlı hava akınları düzenlenmesini
istedi. Clinton bu konuşmayı yaptığında toplama kampları
olayı henüz patlamamıştı. Bush, Clinton'a verdiği yanıtta,
Demokrat adayr, ABD'yi bir serüvene sürüklemek iste-
mekle suçlamıştı. Ancak kamuoyunun ayağa kalktığı, hal-
kın kendisinden kararlı bir davranış beklediği bugünkü
ortamda Clinton'a aynı suçlamayı yöneltmesi herhalde
çok zor olur. Şu anda Clinton, Bosna-Hersek'te daha atak
ve kararlı bir politika izleme yanlısı olarak görünürken,
Bush, toplama kamplarının ortaya çıkmasından sonra bile
karar veremeyen, bocalayan bir başkan izlenimini ver-
mektedir.
Özetle, toplama kamplarının ortaya çıkmasından sonra
ABD ve Batı Avrupa hükümetleri istemeye istemeye
Bosna-Hersek'e müdahaleye doğru itilmekte, bu arada
içine düştükleri ikılem daha da büyümektedir.
Müdahale etseler, sonuç fiyasko olabilir; etmeseler, bu
kez kamuoyundan gelen tepkiler hepsini yıpratacaktır.
Görünüm şimdilik böyle...
AZERİ BAKANIN ZİYARETt
Deıııirel: Kafkasya'da
banş sağlaııacaktır
• Başbakan Demirel, Azerbaycan Dışişleri Baka-
nı Kasımov'u kabulünde, Azerbaycan'ın toprak
bütünlüğüne dayanan demokratik çözüme eninde
sonunda ulaşılacağını söyledi.
ANKARA (Cumhuriyet yollardan gidilerek vanlacak
Börosu) - Başbakan Süleyman
Demirel. Azerbaycan'ın top-
rak bütünlüğünün demokratik
ve banşçı yollarla sağlanacağı-
nı belirterek, "'Oralarda ne
olup bittiğini gayet yakından
takip ediyoruz" dedi. Azer-
baycan Dışişleri Bakanı Tevfık
Kasımov, Azerbaycan'da bir
hukuk devleti yaratılmasının
önündeki en büyük engelin
Azeri-Ermeni savaşı olduğunu
söyledi.
Başbakan Süleyman Demi-
rel, dün Kasımov'u kabulün-
de, Dağhk Karabağ olayının
mutlaka banşçı yollardan çö-
züme bağlanmasının gerektigı-
ni söyledi. "İsteğimiz Kaf-
kasya'da banşür" diyen
Demirel, şöyle konuştu:
"Banşı karşı taraf bozdu.
Bunlan gayet iyi biliyoruz. İn-
sanlık dışı olaylara sebep oldu-
lar. Pekçok Azeri Türkünün
katline sebep oldular. kan
döktüleT. Tabıı kı bunun sonu
\oktu. Bunlan daha evvel de
söyledik. Sınırlann değışmezli-
ği ve Azerbaycan Ioprak bü-
tünlüğüne dayanan bir de-
mokratik çözümü, banşçı
bir çözümü eninde sonunda
müzakereler sağlayacakür.
Ondan emin olmak istiyoruz.
Tabii bu işler biraz yavaş işlese
de netice oraya varacakür."
Azerbaycan Dışişleri Baka-
nı Kasımov da, Türkiye'yi zi-
yaret etmekten mutluluk duy-
duğunu belirterek, "Azerbay-
can'ın iktisadi yapısını, siyasi
problemlerini, insan haklan ve
demokrasiye dayanan hukuk
devletinin yaraülmasını sağla-
mak için en büyük engel, Er-
menistan ile Azerbaycan ara-
sındaki savaşür" dedi.
NahcıvaıTa acil yardım
Bu arada, Başbakan Demi-
rel'in konuğu olarak Ankara'-
da bulunan Aliyev, Demirerin
büyük sıkıntı içinde bulunan
Nahcıvan'a gerekli her türlü
yardımın acilen yapılması için
direktif verdiğini söyledi. AJi-
yev, dün Demirel ile aynnülı
bir gönlşme yaptıklannı belir-
terek, Başbakan'ın direktifı
üzerine Kızılay'ın en kısa süre-
de Nahcıvan'a gıda yardımı
başlatacağını bildirdi.