Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
Sahibi: Cumhuriyçı Matbaacılık ve Gazetecilik Turk Anonım Şirketı adına Btrin N»di tstanbul Haberleri: Şenıy Kalku, Dış Haberler: Ergnn B«la, Iş-Ekonomi: Şıikraa KetriH-i, Yurt
• Genel Yayın Yönetmeni: Özgen Acsr • Gene! Yayın Koordmatörü: HikmcC Çetinkıya Haberleri: Mchuct Sarnç, KOltür: Ceiıl Üsttr, Makaleler: Saroi Karaoren, Spor- AMolkadir
• Yazı lşleri Mudürlerı: Fusun Ozbilgen (Sorumlu), Celsl Başlasgıc (Haber) • Görsel Yücdman, Duzeltme: AbdulUh Y«acı • Müessese Müdur V.: Erol Erkut • Koordınalör:
Yönetmeo: AB Ac«r • Duzenleme: Mustafı Saglamer • Ankara Temsilcisi: Cüaeyt AJunet Korulsan • Muhasebe: Bultoı «ner • ldare: Huseyin Gürer • lşletme: Ondtr Çetik •
Aıatynrcfc, Haber MOdürlerı: Mustaf» Baltmy, lşık Kansu, tzmir Temsiki V.. Scniv Kmk, Bilgı-tşlem. N«ü tnal Bilgısayar Sıstem: Mnrnvet Çiler • Personel: Sevgi Bostancıoflu
Adana TemsUcısı: Çetin Yiituo*l« • Reklam: Rrlıa Işıtmao • Dış thşkiler: Hiılya AkyoJ
Basan ve Yayan: Cumhuriyet Matbaacüık ve Gazetecilik TA.Ş. TOrkocagı Cad.
39/41 Cagaloglu 34334 lst. PK: 246 lsıanbul. Tel: 512 05 05 (20 hat), Telex:
22246, Fax: (1) 526 60 72 • BUrolar Ankıra: Z. Gökalp BN. Intılap S. No:
19/4, Tel: 433 11 41-47, Telex: 42344, Fax: (4) 433 05 65 • İındr. H. Ziya Blv.
1352 S. 2/3, Tel: 83 12 30, Telex: 52359, Fax: (51) 89 53 60 • Adana: tnönü
Cd 119 S. No 1 Kat 1, Tel: 19 37 52 (4 hat), Telex: 62155, Fax: ni) 19 25 78
TAKVİM 30TEMMUZ 1992 lmsak: Güneş- 5.50 Öğle. 13 15 İkındı 17 11 Yatsı 22.08
İngiltere
uyuyamıyor
• LONDRA(AA)-
İngıltere'de halkın yüzde
5'inin geceleri uyumaya
korktuğu bildıriliyor. Uyku
düzensizliklerini inceleyen
İngıliz laboratuvannın
yöneticisi Profesör Arthur
Crisp, Dublinde düzenlenen
Psikiyatn Kongresi'nde
yapüğı konuşmada, İngiltere
nüfusunun yüzde beşinin
'derin uykudayken, birden
dehşet içinde uyanmaktan
korktuğunu' açıkladı.
Profesör Crips, binlerce
uyurgezerin de geceleri
kendilerini yaraladıklannı
sövledi. Uyurgezerlerin
genellıkle geceleri tuhaf
hareketlenyle eşlenni
korkuttuklanru, gözleri açık
olmasına rağmen o anda
yapuklannı ve
söylediklerinin farktnda
olmadıklanru belirten
Profesör Crisp, 'Bu kişilere
kimse yardımcı olmuyor'
dedi.
Kadınlara sîlalı
dergisi
• ATtNA (AA) - Thelma
ve Louise, Terminator ve
Alien gibi •"kadınlann
silahlan kuşanıperkeklerle
kıran kırana mücadeleye
girişükleri" filmlerin
ardından "kadınlara
mahsus bır sılah dergisi" de
yayımlanmaya başladı.
ABD'de yayımlanan
Women and Guns
(Kadınlar ve Sılahlar) adlı
dergide "silah satıcılan ile
nasıl konuşulacağından bir
bıcak kılıfının ayak bıleğıne
takılması içın ne tür
pantolon gıyilmesi
gerektiğine kadar" çok
çeşıtli konularda bilgiler yer
alıyor.
CopyChıb
söyleşileri
• Reklam Yazarlan
Dernegı'nin düzenlediği
Copy Club söyleşilerinin
üçüncüsü bugün saat
19.30'da İstanbul Sanat
Merkezi'nde. Söyleşinin bu
ayki konuğu, RPM'nin
ortağı ve supervisörü Paul
McMillen.
Silikon yerine
emzirme
• ANKARA(ANKA)-Son
yıllarda kadınlar arasında
göğüs güzellıği ıcin bıçak
altına yatan ve silikon
ameliyatlan gecirenlerin
sayısı artarken, uzmanlar
göğüs güzelliği ıçin
"ernzirmeyı" önerdiler.
Bebek dostu hastane
eğiücilerinin eğitimi ile ilgili
toplantıya katılarak,
"emzinne" programı ile ilgili
çalışmalannı aktaran
Çanakkale Devlet Hastanesi
Başhekimi Osman Yılmaz.
bebeğini emziren kadınlann
göğüslerinın sertleşerek daha
da güzelleştığıru bıldirdi.
Pompalı bikini
• WASH1NGTON (AA) -
Plajlarda "iri göğüs" ile
dolaşmak ısieyenler için
"pompab bikini" piyasaya
çıkü. Yeni buluş, bikininin
üst parçasının içine
yerleştirilen keseciklere,
minik pompalar ile hava
basılması ve sutyenin
şişirilmesi ilkesine dayanıyor.
Bu sayede, göğüslerinın
biçiminden memnun
olmayan bayanlann
vücutlannın üst kısmına
"hava basmalan" ve "daha
dolgun" bir görüntü
vermeleri mümkün olacak.
NikeveReebokgibi
fırmalann pompalı spor
ayakkabısı modelleri gibi
çalışan bikini üstleri, "bütün
plajm ilgisini çekecek
büyüklüğe kadar"
şişebiliyor.
Kahire'nin kuzeydoğusundaki 5 bin yıllık mezarlıkta 2 bin kişi yaşıyor
Olülerkeııtiııiıı iıısaıılaııMUSTAFA BALBAY
• Abbasiyayolu
üzerindeki 5 bin yıllık
mezarhk, eski
Mısır'dan bugüne
ilginç bir kesit veriyor.
Buradaki mezarlar,
piramitler gibi
görkemli değü. 2bini
aşkın yoksul
Kahireünin yaşadığı
bu mezarlarda ölümle
yaşam iç içe... ölüler
Kenti'nin insanlan
odalann içindeki
mezarlann üstünde
yiyipiçiyor,
yaşıyorlar.
KAHİRE-Mısır piramitlerinin adsu kahramanı iş-
cilenn. bu dünya harikalannı nasıl gercekleştirdiklen
tam olarak bılinmiyor. Bugünkü teknolojiyle bıle
yapımı çok güç görünen krarmezarlanrun amaa; fı-
ravunun ihtışamını göstermek ve ölümden sonrakı
yaşamında eksiksiz bır hayat sürmekü. lCralın yaşamı
boyunca sürdürülen inşaatın bir an önce tamamlan-
ması da kolay değildı. İşbaşında ölenler de yapının
arasına "taş olarak konuluyor ve çalışma tüm
hıayla sürüyordu. Tarihte ilk grevin Luksor'daki fı-
ravun mezarlanrun yapımı sırasında yaşandığı sanılı-
yor.
Kral mezannın genel yapısı tamamlandıktan sonra
fıgürlere geçiliyordu. Bu süslemeler kral ölünceye ka-
dar devam ediyordu. Yani en süslü mezar en geç öle-
nindi. O dönemde bir hafta on gündü ve işçiler hafta-
da bir gün izin yapıyordu.
Dokuz gün ölesiye çalışan işçiler izinli olduklan tek
günde ne yapar, nasıl dınlenir?
Akla ilk, Nıl'ın sulannda serinlemek, yüzmek ya da
balık tutmak gelebilir. Ama hayır. Bulgulara göre. iş-
çilerin çoğu tek izinli günlerinde, bu kendi mezarlanm
inşa ediyordu. Krahnki kadar olmasa da kendi me-
zannın da görülesı bir yaru olsun istiyorlardı.
Bugün, fırayun mezarlannın çoğu ayakta. Dün-
yanın yedi harikasından bin olarak yılda 20 milyona
kadın turisti çekiyor. İşçi mezarlan ise yok olup gjt-
miş. Bugün ancak baalannın kurulmuş olduklan yer
tahmin edilebiliyor.
Mısır'da sonradan kabul edilen geleneksel Islam
kültürünün aksine, insanlar ölümden sonra yaşama
ayn bir önem vermişler. Mezarlar da bunun bır
kanıü.
Eski Kahire'nin kuzeydoğusunda, Abbasiya yolu
üzerindeki beşbin yıllık mezarhk, eski Mısır'dan bu-
güne ilginç bir kesit veriyor. Buradaki mezarlar pira-
mitler gibi görkemli değıl. Çoğunlukla biri diğerinin
üzerine yapılmış. Kahıre'nın çokuluslu mozaiğinin
bir yansıması olarak, Hıristiyan, Musevi ve Müslü-
manlann mezarlan bir arada. Burası iki bin yıllık tari-
hı boyunca çok zenginlerin değil ama hali vakti biraz
yerinde Kahirelilenn mezarlığı olmuş. Bu özellik bu-
gün de devam ediyor.
Mezarhğın bu-
günkü en ilginç
özelliği ise içinde ikı-
bini aşkın Kahireli-
nin yaşıyor olması.
Fakır Mısırlılann
başlanru sokabile-
cekleri mekanlar hiç
de az değıl burada.
Mezarlığın Kahi-
re rehberlerindeki
adı da "ölüler Ken,-
ti."
Bır akşamüstü,
taksi şoförüyle pey-
gamber pazarlıgı
yapıp geldim ölüler
Kenti'ne. Anlaş-
mamıza göre, o me-
zarlıklann içine gir-
meyecek. Ama cad-
dede bekleyecek.
Taksı şoförünün
korkusu, mezar ara-
lannda sık sık yasa-
nan soygunlar. Ha-
vaalanı yolundan
mezarlığa saptık.
Geniş bır cadde. Yanlarda içerideki mezar odalanna
giden patikalar var. Patikalardan birine rasgele gir-
oim. Beş on adım yürüdüm.
Küçücük bir meydan. Karşımda bir Müslüman
mezan. Üzerinde tabak- tencereler. Birçocuk tabak-
lann yayına oturmuş, keyifle ayaklannı sallıyor. Az
ötede bir oda-mezar. Onünde bir kadın bulaşık
yıkıyor. Kâdm yabana gözlerle bana bakıyor. Beni
görünce birkaç çocuk daha sağımdaki solumdaki pa-
tikalann arasında çıkıp, küçük meydana geldi. Resim
çekmek ıstedim. Kadın önce karşı çıkü. Çocuklar da
kaçıştılar. Fotoğraf makinesini kaldınnca kadın yü-
zünü kapattı. Yolda taksi şoförünün verdiği taktiği
uyguladım. Cebimdeki bozuk paralann bir kısmını
verdim. Bu kez kadın, çocuklar poz vermeye başladı-
lar. Resim çekürmek, geçirn kaynağının da bir parçası
olmuş buradaki insanlar için.
Patikalann arasında dolaşırken, biraz tedirgın,
ama daha çok heyecanlıydım. Eski Mısır'da yaygın
bir gelenek olan oda tipi mezar alışkanlığıru bazı
Müsîümanlar da benimsemiş. Bu yüzden bazı mezar-
lar küçük odalann içinde. Her birinde de tek başına
bir insan ya da aileler var. Odanın kapısında akşam
çayını demlernekte olan yaşh bir Ölüler Kentı sakiniy-
le konuşmak istedim ama olmadı. Ortak dihrniz yok-
tu. Güldüm. O da güldü. Bir süre karşıhklı gülüştük.
Bir tek başımızda hunı eksikti. Odasına gırdim. Ze-
minde hasır. Katlanmış ince bir yatak. Duvarda iki
gömlek, bir ceket. Sonradan öğrendigime göre, fakir
msanlann buraya akm etmesi karşısında bazı ölülerin
yakınlan da özel bekçi tutmuşlar. Ölü yakının zengin-
ıiğine göre, bekçilere belli bir ayhk venliyormuş.
Ölüler şehri sakinlerinin en mutlu günleri ise cuma
ve bayramlar. Bu günlerde ölü yakınlan mezarlıkta-
kilere hayır olsun cuye yernekler yapıp gelirlermiş.
Mezarlığın "gayri-müslimler' bölümü ise biraz
daha lüks. Herkes giremiyor. Çok bakımsız görün-
meyen küçük kiliseler var.
Karanlığın basmasıyla birlikte mezar odalannda
küçük ışıkıar belirdi. Olümle yaşam kol kola, bir gün
daha sona ermışti Kent'te. Bazı kapılar açıktı. Birin-
den başımı uzatıp içeri baktım, iki çocuk ürkek göz-
lerle köşeye çekildiler. Bir diğerinin kapısı onünde ak-
şam yemeği yeniyordu. Küçük bir davet sözcüğü al-
saydım oturacaküm. Ama çok soğuktular. Onlara
çok yabanciydım, belki ölülerden daha uzaktım.
ölüler Kenti, yaşamla ölümû bütünleştirmiş. Odalann içindeki mezariarda aileler yaşıyor.
Yaşamın sonunu süngeleyen mezar taşlanıun arasmda koşuşturan çocuklar kaygısız gûlümsüyor.
YaşayanlarU ölüler arasmda uçurum yok burada. Onlar şimdi toprağın üzerinde, ölünce altına geçecekler.
Ölümle yaşam kol kola. Belki herşey bu kadarbasiL (Fotoğraflar: MUSTAFA BALBAY)
TÜP BEBEK
Yedivuzanne
İSTANBUL (AA) - Egc Üni- tesi Tıp Fakültesi birinci sırada.
adayı sırada
versitesi Tıp Fakültesi bünye-
sinde 1988 yılında kurulan Tüp
Bebek Merkezı ile ülkemizde de
uygulanmaya başlanan yönte-
me talep gittikçe aı t.'yor.
Ülkemı/dc halcn 5 hastane
bünycsındc kurulu bulanan tüp
bebek merkezlennde yaklaşık
7(K) cıvannda anne adayının sı-
rada bcklediği bildırıldı. Dok-
torlar. 5-15 milyon lıra gcrektı-
ğını söylcdıler.
. Ege Üniversitesi, Ankara
Üniversitesi. Hacettepe Ünı-
versitesi ve İstanbul Üniversite-
si Cerrahpaşa Tıp fakülteleri ile
Intcrnational Hospital bünyc-
sinde kurulu 5 merkezde, 3 yıl
ıçınde 41 bebeğın dünyaya gel-
dığı bildirildi. Merkczlcr ara-
sında 26 bcbeklc Egc Üniversi-
Hacettepc Üniversitesi Tıp
Fakültesi Tüp Bebek Merkezı
Başkanı Prof. Timur Gürgan,
geçcn yıl mayıs ayında kurulan
merkezde. şu an testten geçmış
300 hastanın tedaviye başla-
mak içın sırada beklediğini söy-
ledi. Merkezlerinde 7 bebek
dünyaya geldiğinı kaydeden
Prof. Gürgan, halen 6 ile 8 ayı
geçmiş 22 hamile hastalan ol-
duğunu bclirtti. Prof. Dr Gür-
gan. merkezlerinde tüp bebek
sahibi olmak ısteyen bir hasta-
ya bunun yaklaşık 7.5 mılvon
lıraya mal olduğunu söyledi.
Türkıye"dc aktıf olarak çalı-
^abilecek en az 15 tüp bcbck
ıncrkezinc ıhuyaç duyulduğu-
nu vurgulayan Prof. Gürgan.
"Bunlann denetimınin çok iyi
yapılması laam. Eğer bir mer-
kez, 500 hasta tedavi edi>or ve
bunlardan sadece biri hamile
kalıyorsa, bu aktif çalışmıyor
demektir" dedi.
Ankara Tıp Fakültesi Tüp
Bebek Merkezi Başkanı Prof
Hikmet Yavuz da iki yıldan be-
ri kuruluş çalışmalan devam
edcn merkcz için Sağlık Bakan-
lığı'ndan izın beklediklerinı
söyledi. Prof. Yavuz. fiyatlann
5-10 milyon lira arasında değiş-
tiğını, özcl durumlarda ise bu-
nun 15 milyona kadar çıkabıle-
ceğinı belirttı. Prof. Yavuz."ÜI-
kcmız gıbı çocuk kavramının
çok önemli olduğu bır toplum-
da, bu yöntem ailc saadelı \e aı-
lcnin dcvamı açısından çok
öncmlıdir.
Başan oranı >ü/dc
10-20 arasında dcğışıyor. Bu
yöntemden mucıze beklenme-
mesi gerekır" dedi.
istanbul Üniversitesi Cerrah-
paşa Tıp Fakültesi Tüp Bebek
Merkezı Başkanı Necatıi olan.
1989 yılında kurulan ve uç av
önce faalı>etc gıren merkc/le-
nndc. 200 kişinın beklediğini
söyledi Prof. Tolan. \u/de 16
gebelik şansına rağmen bunun
vüzdc 12-13 cıvannda geli^mc
göslerdığıni sövledi.
İnicrnalıonal Hospital I up
Bebek Merkezı Başkanı Aydın
Dcmırcan ise 1990 vılında ku-
rulan merkezde, şu ana kadar
bin iki/ olmak üzere. be>çocuk
dünyaya geldiğinı. cvlül avında
da 15 anne adavının daha teda-
vıye alınacağını sovlcdı Dcmır-
can. malı>eiın 15 mılşoıı lıra
dolaşmıia olacağ;ını stivledı
Daily Mirror'dan 1 milyon sterlin istiyor
Michael'dan ilk
tazminatdavası
EPtPEMtLÖYMEN
LONDRA - Michael Jack-
son, Türkiye'yi de kapsayacak
Avrupa turnesine bugün
İngiltere'den başlarken, haya-
tında ilk kez bir gazeteye tazmi-
nat davası açtı. Turnesi ile ça-
kışması garip bir rastlanü ola-
rak İngıliz "Daily Mirror" ga-
zetesinden 1 milyon sterlin
(yaklaşık 13 milyar lira) istiyor.
Gazete geçen ay "Yarab Su-
rat" başlığı altında bir fotoğ-
rafını yayımlayıp, "Estetik
amelıyat nedeniyle yüzü göçtü,
burnunda de-
lık oluştu, bır
yanağı öbü-
ründen yu-
kanda kaldı.
yüzünden
yara bere izleri
var, nasıl örte-
ceğini bilemi-
yor" diye
yazmışu.
Münih kon-
serinde çekilen
fotoğrafta
Michael Jack-
son, insandan
çok, horüağa
benzerbiryüz-
le, kan ter için-
de, ve sahne
makyajı akmış
bir şekilde bir
korku fılmi kahramanı gjbi gö-
rülüyordu. Michael, kendisini
"bu halde" görüntüleyen "Da-
ily Mirror" fotoğrafçısı Ken
Lennox'u da aynca mahkeme-
ye verdı. "Çok utangaç ve in-
sandan kaçan yaradılışta olan"
Michael Jackson'ın, gerekirse
"mahkemede jüri önüne
çıkmayı bile göze alması" üze-
rine davayı üstlenen İngıliz ba-
yan avukat Julia Palca, sa-
natçının "Gazeteden kayıtsız
şartsız özür ve hatın sayılır
miktarda bir tazminat talep
etüğini" açıkladı. Michael
Jackson ise, kendi yayun-
ladığj basın acıklamasında,
"Bir gazetenin, dünyada ger-
çekten çok önemli haberler
dururken, neden bır başka
insan hakkında bu kadar
yanlış ve indüci suçlamalan
yayımlamayı tercih etüğini
anlamıyorum," dedi. Sa-
natçının ilk kez bir gazete
aleyhinde dava açtığı biküri-
liyor. Çocukluğundan beri
sahnede olan ve sürekli fo-
toğraflanan Jackson'ın, to-
parlak yüzlü
bir siyahtan,
15 yıl içinde
şimdiki fıldişi
renkli ciltli,
estetikli sü-
per-stara dö-
nüştüğü gizli-
saklı bir bilgi
değü. Ancak
estetik
oranırun
"çok yüksek
olduğu" ve
artık kendisi-
ni, doğal-
Uktan
çıkartüğı söy-
lentilerinin
artmasıyla,
Michael
Jackson'ın gj-
derek içine kapandığı, kala-
balık içine çıkmaktan hoşlan-
madığı, çocuklar ve hayvan-
larla birlikte görühîieye daha
önem verdiği de bitiniyor.
Amerikalı avukatı Bertram
Fields'a göre, "sanatçı sadece
burnunu kaldırtmış, ve çene-
sinden de küçük bir amelıyat
olmuş" okadar. Fields, "Mic-
hael, gerekirse taruk kürsüsü-
ne çıkacak ve jürinin, yüzüne
bakmasından da çekinmeye-
cek," dedi.
Turizm Bakanlığı 'nın yeni tasarısı
Ankara-Kapadokya
arasıatlag^i
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Tunstler, uçaktan ınip
ata bmecekler. Turizm Bakaru
Abdülkadir Ateş, tunstler için
Ankara'dan Kapadokya'ya
atla gezi düzenleneceğini açık-
ladı. Sonbaharda da buharlı
trenle Anadolu gezileri yapıla-
cağını ifade eden Ateş, yatak ve
restoran dışmda; eğlence mer-
kezleri, golf alanlan gjbi hiz-
metleri teşyığe devam edilece-
ğinı söyledi.
Ateş, bu yıl turizmde bekle-
nen gelişmenin gerçekleşme-
diği yolundaki haberler üzerine
yaptığı açıkla-
mada, turizm
konusunda
1992 yıh için
öngörülen he-
detfere
ulaşıldığını bil-
dirdi. 1992'de
turist sayısında
6,5 milyona,
turizm gelirle-
rinde de 4 mil-
yar dolar düze-
yine çıkma he-
define ulaşıla-
• Turizm Bakam
Abdülkadir Ateş,
sonbaharda buharh
trenle Anadolu gezi-
leri, eğlence merkez-
leri ve golf alanlan
gjbi hizmetleri de teş-
vike devam edecekle-
rini açıkladı.
de, yeni yatak kapasitesinin
artünmına yönelik yatınmla-
ra teşvik vermiyoruz."
Bakanlığın, tunzmdeki ilgi
alanını geüştirmek için yeni
tasanmlar geliştirdigınin a-
nımsatılması üzerine Ateş,
Ankara'dan Kapadokya'ya
"at" ile gezi düzenleneceğini
bildirdi. Ateş, bu tasanm ile
ilgili şu bilgiyi verdi:
"Atla gezi programını An-
kara-Kapadokya arasında
düşünüyoruz. Hazırlıklan-
mız sürüyor. Ankara'dan
Kapadokya'ya dağ ve eski
köy yollanyla
ulaşılacak. Bi-
nialik me-
raklısı mıl-
yonlarca in-
san var, Av-
nıpa'da. Bu
sporu yapa-
bıhnek, ora-
larda çok pa-
hah hale gel-
di. "
Bu gezi için
gerekh atlan
binicilik kulü-
bileceğini kaydeden Ateş, şun- bü ve işin merakhsı insanlarla
lan söyledi: temasa geçerek sağladıklanru
"Bazı turizm yaünmcılan- anlatan Ateş, "Bu gezinin ilk
nın şikayetleri var. Olay şu, ömeğini biz bakanlık olarak
daha önceki dönemlerde hep düzenleyeceğiz. Turizmle uğ-
yatak kapasitesinin arttınlması raşan ticari şirketler, at gezısi
için programlar hazırlayıp,
turist getırecekler. Biz, bu or-
ganizasyonun olabilirliğini
gösteriyoruz". Ateş, önü-
müzdeki günlerde gündeme
;etirilecek olan diğer tasan-
an da şövje açıkladı:
"Yeni bir tasannuz, dağa-
düşünülmüş. Bu yeni çıkacak
ara emecek bir talep yaratımı-
na doğru, yeni program, proje,
girişim olmamış. Yatak sayısı
artınca da,talep pastası yatak
sayısı kadar artmadığı için bu
sene daha az pay almaya başla-
mışlar. Bunu sezon başında da
gördük. Bu nedenle de, talebi
arttırabilmek için bazı tanıtım
faaliyetlerine girdik. Akdeniz
ve Ege sahillerinde, denizden
üç kilometrelik kıyı bandı için-
bkla ilgili. Dağahk federas-
yonumuzla birukte, bir grubu
yîne Kaçkarlar tarafında bazı
dağ tırrnanış hareketlerine
projelerine katıyoruz."
900 900 160a <o
NUMEROLOJİ t
y
Uğurlu sayınızın k.ulağınıza - ^
fısıldanmasını
istemez misiniz?
Ata Nirun,
size sayılar dünyasınııf
gizemlerini açıyor...
Yeni bir boyutla, yepyeni yorumlarla
tanıştırıyor. Hemen araym...
Hemen tanışın.
Türkn'e'ninheryerinden senisleriımzin 1 dakikası 58331L' dff-
OffidamsetvissûresJHdakikadır.AloBilgiP.K.l6Tarabya/îsL
ALO