Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 24TEMMUZ1992CUMA
HABERLER
Türkmenoğlu
toprağa
veriliyor
• tZMtR (Cumhuriyet Ege
Biirosu) - Amerika'da
yaşamını yitiren eski Gümrük
ve Tekel bakanlanndan
Mahmut Türkmenoğlu'nun
cenazesi pazar günü toprağa
veriliyor. SHPIzmirİl
Başkanhğı'ndan yapılan
açıklamaya göre, daha önce
cumartesı günü toprağa
verileceği bildirilen Mahmut
Türkmenoğlu'nun
cenazesinin pazar günü saat
13:30'da Adnan Menderes
Havaalaru'na getirilecegi
belirtildi. Açıklamaya göre,
havaalanından ahnacak
cenaze daha sonra
Seferihisar'ın Bademler
Köyü'ne götürülecek.
Burada yapılacak
törenlerden sonra
Türkmenoğlu'nun cenazesi
ikindi namazından sonra
toprağa verilecek.
ANATO
b6tediy6tepin
ışnnıgı
• ANKARA (ANKA)-
ANAP'h belediyeler kendi
yaralanru kendilen saracak.
genel merkez tarafından
ANAP'hk belediyelere
gönderilen genelgede
kullanmadıklan araç
gereçlerin küçük belediyelere
verilmesi istendı. ANAP
Yerel Yönetim Işleri Başkaru
BülentAtasayan73O
ANAP'h belediyeden mali
durumu iyi olan başkanlara
genelge gönderdi.
Genelgede, ANAP'lı
belediye başkanlan
işbirliğine çağnlarak
kullanmadıklan araç
gereçlere tespit etmeleri ve
bunlan mali durumu iyi
olmayan, yeni kurulan
beldelerin ANAP'h belediye
başkanlanna vermeleri
istendi.
Hekimoğluismail
tahiyeoUu
• İST ANBUL (AA) - İmam
Hatip Lisesi mezunlannın
orduya alınmasını isteyen
makalesinden dolayı
yaıgılandığı Ankara 2. Ağır
Ceza Mahkemesi'nce hapis
cezasına çarptınlan gazeteci
yazar Hekimoğlu Ismail,
Şile Cezaevi'nden dün tahliye
edildi. 73 gün cezaevinde
kaldıktan sonra bugün
tahliye edilen Hekimoğlu
tsmail, AA muhabirine,
dünya görüşü ne olursa olsun
bütün basm mensuplanrun,
"Bir yazara verilen
mahkûmiyetin, düşünce
özgürlüğüne indirilmiş bir
darbe olduğu" şeklindeki
fikri kabul ettiklerini
belirterek "Şimdi
hapishaneden kurtulmanın
sevincini yaşıyorum. Basm
mensuplanrun hapse
gjmemesi için daha çok
çahşacağız" dedi.
DYFyekatıhm
•KARS(AA)-Kars'ın
Susuz ilçesinde, değişik siyasi
partilerden 350 kjşılik bir
grupDYP'yekatıldı.
Susuz'da ANAP ilçe teşkilaü
kuruculanndan İlyas
Dursunoğlu ve ANAP
belediye meclis üyeleri ile
diğer siyasi partilerden
toplam 350 kişi DYP'ye üye
oldu. DYP Kars İl Başkanı
Temel Yıldınm, yeni
kaülımlarla partilerinin daha
da güç kazandıgım söyledi.
TRT'denDara
Kuttay açıldanıası
• ANKARA (AA)
-TRTGenel Müdürlüğü,
PKK'lı olduğu iddia edilen
Dara Kutlay'ın kurum
personeli olmadığını
açıkladı. TRTGenel
Müdürlüğû'nce, bugün
Genel Sekreter Ziya Ankan
ve Basmla tlişkiler ve
Protokol Müdürü Köksal
Taştan imzasıyla bir
açıklamayapıldı.
Açıklamada, bugünkü
gazetelerde, "TRTci Kutlay
PKK'cı çıktı" başlığı altında
çeşitli haberler yayımlandığı
kaydedilerek Kutlay'ın
kurumda sözleşmeü veya
kadro karşıhğı çalışan daimi
personel olmadığı bildirildi.
DYPBursa
kanşü
JBURSA(AA)-DYP
Bursa İl Yönetim
Kurulu'nun, Osmangazi ilçe
yönetim kurulunun
görevden ahnması isteğiyle
Genel İdare Kurulu'na
başvurduğu bildirildi. DYP
Osmangazi İlçe Başkanı
Hayrettin Gümüş, yaptığı
açıklamada, görevden
alınma ile ilgili il yönetiminin
kendilerine bir tebliga.tta
bulunmadıklannı, ancak son
yapılan toplanuda görevden
alınmalan için Parti Genel
İdare Kurulu'na
başvurulduğunu belirtti.
Hasan Celal Güzel kripto davasında devletin üst düzey yetkililerini suçladı:
Mahkemeye baskı yaptılar• Hasan Celal Güzel, kripto davasını gören
mahkemenin baskı altında tutulduğunu
savunarak, davayı sonuçlandıran DGM
başkanının görevinden alınarak
cezalandırıldığım ileri sürdü.
nın tutanaklannın, Hasan Ce-
lal Güzel tarafından, "gizli aşk
ilişkisi" içinde olduğu Dışişleri
Bakanlıgı memurlanndan
Hande Şevkat Mumcu'nun
yardımıyla elde edilerek, basına
sızdınldığı" iddiasına dayanan
"kripto davası"yla ilgili Cum-
huriyet'in sorulanru yarutlar-
ken, şöyle dedi:
"Olay, çok açık senaryoydu.
Senaryo olduğu, hem DGM,
hem de Yargıtay tarafından oy-
birliği ile alınan kararlarla tescil
edilmiştir. Bu, tümüyle beni yı-
pratmak. mağdur etmek için
yapılmıştır. Benimle birlikte,
birçok kişi de mağdur edildi.
Ama, sonunda olay ters tepti.
TURAN YILMAZ
ANKARA - "Kripto dava-
sı"nın kilit ismi, ANAP'ın eski
genel başkan adaylarından Ha-
san Celal Güzel. yargı karar-
lanyla da tescil olan "devlet
komplosu"nu hazırlayanlann,
davayı gören mahkemeye de
baskı yaptıklannı söyledi. Yar-
gılamayı yapan Ankara
DGM'nin iki başkanının, ken-
dilerine yapılan Yargıtay üyeli-
ği önerisiyle, davayı gereksiz
yere uzattıklannı öne süren
Güzel, kendisine de aynı öneri-
de bulunulmasına karşın dava-
yı sonuçlandıran DGM başka-
nının ise görevinden alınarak,
cezalandınldığını savundu.
Hasan Celal Güzel, "Cum-
hurbaşkanı Özal ile ABD Baş-
kanı Bush arasındaki göfüşme-
Olayın mağdurlanndan Uluç
Gürkan, TBMM'ye milletveki-
li olarak girmiştir, Hande Şev-
kat Mumcu. görevine iade edil-
miş, kaybettirilen tüm haklan-
Hande Mumcu "kripto davası"nda gizli belgeleri dışan çıkar-
makla suçlanıp yargîlanmıştı
nın da kendisine verilmesi yargı
karanyla öngörülrnüştür. Çok
güç günler yaşadım, mağdur ol-
dum. Ama.benim başım dik."
Halkın, bu olay nedeniyle
kendisini, "Bolu beylerine karşı
çıkan Köroğlu olarak gördüğü-
nü" belirten Güzel, devletin
KürtçekincesineeleştiriANKARA (Cumburiyet Biirosu) - Hükü-
met programı ve koalisyon protokolünde,
insan haklanna ilişkin uluslararası sözleş-
melerin. onaylanarak "iç hukuk sistemine"
alınacağını açıklanmasına karşın BM'nin
Medeni ve Siyasi Haklar Uluslararası Söz-
leşmesi'nin "etnik. dinsel ve dile dayalı"
azınlık haklannı düzenleyen 27. maddesine
çekince konması eleştirilere neden oldu.
Türkiye'nin, "etnik azınlık" kavramının,
özellikle Kürtlere yönelik olarak kullanıl-
masından rahatsızbk duyduğu belirtiliyor.
Koalisyon protokolünün insan haklan-
na ilişkin uluslararası sözleşmelerin onay-
lanması konusunda şu görüşe yer veriliyor:
"Paris Şartı ve bunu önceleyen bütün
belgelerde yer alan insan haklanna ilişkin
temel ilkeler, devletimizin ve toplumumu-
zun tüm katmanlan için vazgeçilmez ön
şartlar ve yaşamsal verilerdir. Bu veriler,
Türk demokrasisinin aynlmaz tamamlayı-
cılandır. Hükümet bu ilkeleri, hukuk siste-
mi içine almaya ve geçerlik kazandırmaya
kararlıdır."
Protokolün, "Kültür" başhğı alünda dü-
zenlenen bölümünde de "Ulusal kültürü-
müz içindeki dil-inanç ve köken farklılıkla-
n kültür alanımızm zengjnliğidir. Bu fark-
Ubklann, ulusal bütünlük içinde kendi
kendini ifade edebilmesi ve geliştirilebilme-
si, demokratik toplum yapısının doğal bir
gereğidir. Hükümet, ulusal kültürümüzün
hür olarak gelişmesi için yoğun bir özen-
dirme çabası gösterirken evrensel değerler
ve ürünlere ulaşmayı da temel bir amaç sa-
yacakür" ifadesine yer veriliyor.
Konuyla ilgili olarak hükümet progra-
mında da "Türkiye'de insan haklan uygu-
lamalan. ülkemizin uluslararası taahhütle-
ri, siyasal rejimi ve uygar dünya ile bütün-
leşme yolundaki iradesiyle uyumlu hale
getirilecektir. Paris Şartı ve öncesindeki
bütün belgelerde yer alan insan haklanna
ilişkin temel ilkeler, devletimiz ve toplumu-
muz için de vazgeçilmez ön şartlar ve ya-
şamsal verilerdir" görüşüne yer veriliyor.
Koalisyon protokolü ve hükümet prog-
ramındaki bu vaatlere karşın Bakanlar
Kurulu'nun 6 temmuz pazartesi günü ya-
pılan toplantısında, BM'nin medeni ve si-
yasi haklar konusunda uluslararası sözleş-
mesi imzaya açılmış, ancak "etnik, dini ve
dile dayalı" azınlık haklannı düzenleyen
27. maddesine, Lozan Banş Antlaşması ve
anayasaya atıfta bulunularak çekince ko-
nulmuştu. Lozan Antlaşması'nın "Azın-
lıklann Korunması" başhğını taşıyan 37.
maddesi, "azınhk" statüsünü, sadece
"Müslüman olmayan yurttaşlara" tanır-
ken anayasanın 66. maddesinde, "Türk
devletine vatandaşbk bağı ile bağlı olan
herkes Türktür" denilerek yurttaşlık açı-
sından "azınbk" kavramına yer verilrni-
yor. Türkiye'nin. "etnik azınbk" kavramı-
na sıcak bakmadığı ve bu kavramın özel-
bkle Kürtler için kullanılmasından rahat-
sızbk duyduğu belirtiliyor.
Bakanlık, törene bir gün kala uçak aramaya girişti
Ucu ucunaorganizasyonANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu)-Atatürk Barajı'nın yann
gerçekleştirilecek açılış töreni
için süren davetiye bunabmına
şimdi de "ulaştırma" sorunu
eklendi. Meclis Başkanı Cindo-
ruk'un kendisine "faksla, Eski-
şehir Milletvekili" olarak yapı-
lan daveti kmamasının ardın-
dan törene bir gün kala, organi-
zasyondan sorumlu devlet ba-
kanbğı çağnb 1300 kişiyi Urfa'-
ya taşımak için uçak bulmaya
çalıştı. Devlet Bakanı ömer Ba-
rutçu, davetiyelerin çağnblann
eline bugün geçeceğini söyledi.
Tören için Rusya'dan "Tupo-
lev-124 tipi" 170'şer kişibk 3
adet uçak kiralandı. Açılış için
150 kişibk bir "Boeing-737" tipi
yolcu uçağı tahsis eden Türk
Hava YoUan (THY), Başba-
kanbk'ın ek 2 uçak istemine he-
nüz olumlu yanıt vermedi.
GAP'tan sorurnlu Devlet Ba-
kanı Ömer Barutçu, açıbşa "Es-
kışehir Milletvekili" olarak "im-
zaşız bir faks mesajıyla" davet
edilmesini eleştiren ve törene
katılmayacağını açıklayan,
TBMM Başkanı Hüsamettin
Cindoruk'a yapılan çağnnın,
davetiye değil, bir "ön araş-
tırma yazısı" olduğunu bildlrdi.
Barutçu, "Söz konusu duyuru,
davetülerin şahsına değil, ka-
lemlerine muhataptır" dedi.
GAP'ın en büyük birimi olan
Atatürk Barajı'nın 8 ünıtesın-
den ilk ikisinin yann yapılacak
açıbşına, çağnb devlet başkan-
lannın katıbmı, beklentilerin
gerisinde kaldı. Davete bugüne
kadar yanıt veren 14 ülkeden
12'si, törene, "bakan ve bakan
yardıması" düzeyinde, Molda-
va ve Makedonya "devlet baş-
kanı" düzeyinde katılacağını
bildirdiler.
Törene, yurtdışı ve yurtiçin-
den çağnlan toplam 1300 da-
vetlinin Şanburfa'ya nasıl ulaş-
tınlacağı sorun oldu. THY'nin,
"tarife dışı" uçaklannın yeter-
siz kalması nedeniyle, Rusya'-
dan "Tupolev-124" tipi 170'şer.
kişibk 3 adet uçak kiralandı.
Tören için "Boeing-737" tipi
150 kişibk bir yolcu uçağı tahsis
eden THY, Başbakanbk'ın ek 2
uçak istemine, "tarifeli seferle-
rini bozmak zorunda kalacağı"
gerekçesiyle. henüz olumlu ya-
nıt vermedi.
GAP'tan sorumlu Devlet Ba-
kanı Ömer Barutçu. açıbşa," Es-
kişehir Mlletvekili" olarak bir
"faks mesajıyla" davet edil-
mesini eleştiren TBMM Başka-
nı Cindoruk'a gönderilenin da-
vetiye değil, "ön araştırma
yazısı" olduğunu bildirdi. Da-
ğıtımına dün başlanan daveti-
yelerin bugün sahiplerine ulaş-
tınlacağını, organizasyonla il-
gili hiçbir pürüz bulunmadığını
kaydeden Barutçu, dün yapüğı
yazıb açıklamada. şunlan söy-
ledi:
"Daha önce davet edilecek
makamlara, GAP Başkanlığı'-
ndan ön bilgi vermek amaayla.
sadece törenin yer ve gününü
belirten bir duyuru yapılmışür.
Söz konusu duyuru, davetble-
rin şahsına değil, kalemlerine
muhataptır.
Söz konusu tören, bin kişinin
aynı gün içinde, baraj mahalli-
ne götürülüp geri getirilmeleri-
ni kapsayan ve büyük çaplı bir
hava harekâtınitebğinitaşımak-
tadır. Bu büyüklükteki bir or-
ganizasyonun sağbkh yürütüle-
bilmesi bakımından, davetb ze-
vatın törene kaülıp katılma-
yacaklannın önceden öğrenil-
mesine çalışılmasından daha
tabii bir şey düşünülemez. İşte
bu amaçla yapılan bir ön araş-
tırma yazısı, davetiye sayılma-
malıdır. Esasen. davetiyelerde,
şekil bakımından davet sahibi-
nin ismi bulunur. GAP Bölge
İdaresi Başkanbğı davet sahibi
olmadığı gibi sadece söz konu-
su ön araşürma yazısını davetb
zevatın kalemlerine göndermiş-
tir." Başbakanbk yetkilileri,
tümü davet edilen milletvekille-
rine ait "duyuru" nitebğindeki
söz konusu çağn yazı-
lanna "TBMM Başkanı"
sıfalının konmamasının doğru
obnadığını söylediler.
bazı çok üst düzey yetkiblerinin
yanı sıra, olayda doğrudan so-
rumluluğu olanlann, Dışişleri
Bakanhğj eski Müsteşan Tu-
gay Özçeri, Adalet Bakanbğı
eski Müsteşan Arif Yüksel,
DGM savcılan ve emniyet yet-
kibleri olduğunu söyledi. Dö-
nemin Dışişleri Bakanı Ab Bo-
zer'in de "görevini ihmal edip,
hukuki yanbşbklara alet oldu-
ğunu" beüjterek, "devletin şai-
be altında kaldığını" savunan
Güzel, şöyle konuştu:
"Kripto denilen metinlerin,
devletin güvenbğiyle de hiç bir
ilgisi yoktu. Sayın Özal ile
Bush'un, karşıhklı biftek yer-
ken yaptıklan sohbetin tuta-
naklarıdır. Zaten, görüşme
anında da herhangi bir kimse
not tutmamış, söz konusu me-
tinler sonradan kaleme alınmış-
tır. Bunun için bu kadar uğra-
şan, çalışan DGM savcılannın,
bugünlerde bir gazetemizde her
gün yayımlanan ve Kıbns gibi
devletimizin güvenliğiyle doğ-
rudan ilgisi bulunan mektuplar
konusunda nedense hiçbir şey
yapmıyorlar."
Güzel, "devlet komplosu"
açıklamalanna büyük ilgili gös-
tererek, konunun tüm detayla-
nyla araştınbnası gerektiğini
söyleyen Süleyman Demirel ile
Erdal İnönü'nün, şimdi, ikti-
darda olmalanna karşın olaym
üzerine gitmediklerini de söyle-
di. "Komplocular bu komplo-
lannı, maalesef mahkeme saf-
hasında da sürdürmüşlerdir,
yargılamayı yapan mahkemeye
baskı yapıp, etkide bulunmuş-
lardır" dıyen Güzel, şöyle ko-
nuştu:
"Davadaki tüm iddialann
kaynağı olarak gösterilen Han-
de Şevkat Mumcu, ilk duruş-
mada, yani kendisine söz veril-
diği ilk anda, davadaki iddiala-
nn dayandığı ifadelerinin, ken-
disınden, ışkence tehdidi al-
tında abndığını söyledi. Böyle-
ce de, hazırlanan bütün kurgu
iflas etti. Tüm hukukçular,
Mumcu'nun bu ifadesi karşı-
sında davanın hemen bitirilme-
si gerektiğini söylediler. Ancak,
dava bir türlü bitmedi, 2.5-3 yıl
kadar sürdü. O tarihte mahke-
me başkanı olan Vehbi Benli'-
nin de yakm çevresine, davanın
daha fazla uzatılmadan bitiril-
mesi gerektiğini söylediğini öğ-
rendim. Bunun üzerine kendisi-
ne, Adalet Bakanbğı'ndan
önemb kişiler, Yargıtay üyebği
teklif ettiler. Bu hâkim, dava-
dan kesinlikle mahkûmiyet ka-
ran çıkamayacağını söyleyince,
kendısinden, davayı uzatması
istendi. Dava uzadı, bu hâküni-
miz de aynı yıbn, 1990'ın so-
nunda Yargıtay üyesi oldu.
Sonra başkanbğa, mahkeme-
nin en kıdemsiz üyesi Muhittin
Mıhçak getirildi. Mıhçak, Han-
de Mumcu'nun sorgusunu ya-
pan hâkimdi. Taraf olmasına
rağmen, bu göreve getirildi. O
da davayı 1 yıl götürdü. Ona da
mahkûmiyet karan çıkanlması
için baskılaryapıldı. Bunun için
Yargıtay üyebği önenldi. 2^aten
bir süre sonra da Yargıtay üyesi
yapıldı.
Mıhçak'tan sonra başkanlı-
ğa Süleyman Erkan geldi. Aynı
baskılar ona da yapıldı. Yargı-
tay üyeliği tekbfı de yapılması-
na karşın, davayı kısa sürede
sonuçlandırdı ve oybirbği ile
beraat karan verildi. Bunun
üzerine, Erkan bir hafta sonra
bu göı evinden ahndı. yani ceza-
landınldı •"
Kültür • Sanai 232 64 26 • 23O 21 87
nr—.j
Y ö n :
BERNARDO BERTOLUCCI
c
ISnğp
i rAŞINDAN KÜÇÜKLER ÎEYREDEMEZ V « - » "
Beyoglu »TUK [243 75 78) 11 45-14 15-16*5-1915-21 30
Osmantey UZ1 .247 9665ı tl 00-13 30-16 00-18 30-21»
n Kadıkoy KSM 1339 90 76)1100-1330-1600-19-00-2130
» Ankara »ETIOPOL (425 74 781
SEFAHATHANEde
PARİS HAFTASI ETKİNLİKLERİ
Bugün 22.00
Maxımal Punch Effect Grabu
"Fransız Halk Şarkıları üzerine deneysel Jazz"
İstiklal Cad. Atlas Pasajı No:209
Beyoğlu İstanbul Tel:251 22 45
BEYOĞLU SİNEMASI (251 32 40)
YAZ ŞENLİĞİ 2
OSCARLIFİLMLER ŞÖLENİ
BUGÜN
DOĞUM GÜNÖ DÖRT TEMMUZ
OLIVER STOHE
12.00-15.00-18.30-21.30
Bir TINTO BRASS Fılmı
FRANKFINLAy SISFANIA SANORfl11
2. HAFTA
ŞştSİIE (247 6:47) 1I.00-13.15-15.30-17.45-2U5
Beyo#u SİNEPOP (2511176) t2.0CH4.lSlt30-18.45 21.00
KoiloySUKYY» (33İ0682) I1.00-13J0-16.0O-19.0O-21.4S
ÜoşŞAFUI (5162640) 11.00-13J0-16.0O18J0-21.00
lakckiy«CİÜU (726439) I1.0O-UJO-16J1O-18JO-21.I5
KOMEDİ FİLMLERİ HAFTASI
Kodıköy AS (336 00 50) 13.0O-15.4S-18.3O-2I.15
Horbiye AS-2 (247 6315) 11.30-14.00-16.30-18.45-21.45
AMAZONDA FIRTINA
SUÇ DALGASI
GÜLLfRİN SAVAŞI
BIG - BÜYÜK
NİL'İN İNCİSİ
THE DOORS (Istek üzerine)
ÇALIŞAN KIZ
Cuma
Cumartöi
Pazar
Pazartesi
Sal,
Çarşamba <
Perşembe
ASTERIX f
AUEN - 2 kyo^u DMTA (25201 U) 12.00-14.15-16.30-18.(5-21.15
KURALDIŞI KADIN Pmftosuıt « « « ] IIOOUJÛIMS21.30
BİR MÜZİK, AŞK,
TVTKUFİLMİ
Yön: COSTAS FERR1S
tad.köy MODA (337 01 28)
12.00-14.15-16 30-19 00-2130
Ilarus'ıın l'sınde Konırgerilla Cerçcgi
YVES MONTAND
İKARUSun
İ'si
YÖNIIENRY \1RNEU1L
OKM Oriaköy Kühûr Merkezi
2 U 49 «7 I3.0O-15.3O-18.00-2CJ0
REKLAM FİLMİDAĞIT1MINDA
249 50 33
Sinema
Tiyatro
Gösteri
232 64 26
23O 21 87
RUMEL
HİSARI
KC^ŞERLERİ
NİIÜFER
Sinema • Tiyatro
Gösteri
22 Temmuz'dan itibaren
Her akşam
21.15de
BilrtSaUşYcrieri:
Rıuneü Hisan Cjşesi,
Teî:25^ 75 50
Vakkonuna,
Taksim, Te):25128 88
Sııadi)-e, Te).35ü 87 42
M9IT
PfBOUCTION
BÎRBAKIMA
SERVER TANİLLİ
Benzerler...
Buyurun bir soru size: Kimdir Abdurrahman Nisari?
Geçmiş yüzyıllarda yaşamış bir halk ozanı. -Değil! Bir
unvan şairi. -O da değil.!
Biraz daha düşününüz lütfen!
Türkiye'de, 1950'lerle beraber, milli eğitimin üzerine
-daha da pervasızca- yürüyen karanlıkçılığın tiksinti verici
ortamında, kitapçı vitrinlerine düşen bir ışık parçası gözle-
rimi aydınlatır, içime su serperdi. Liseler için yazılmış bir
dizi edebiyat kitabı idi bu; eski ve çağdaş edebiyatımızla
dünya edebiyatını bir bütünlük içinde ele alan, sapı sa-
manı birbirindenayırıpsağlam metinlerveciddideğerlen-
dirmelerle öğrenciye yol gösterirken ufkunu da genişletip
zenginleştiren ders kitapları.
O yıllarda alanında tek!
Yazarı da Abdurrahman Nisarî; iyi ama bu da kim ola?
Sonraları öğreneceğim. Kimdi biliyor musunuz?
Geçenlerde yitirdiğimiz Cevdet Kudret!
işin aslı da şu: Demokrat Parti, 1950'de iktidara geldik-
ten sonra soğuk savaş ortamında bir on yıl uşaklık edeceği
emperyalistsisteme daha iyi yaranmak için yeni bir 'solcu
avı'na girişir ya; yıllarca liselerde hocalık etmiş ve ünlü
edebiyat öğretmenleri arasına girmiş Cevdet Kudret de
mimlenmişler listesindedir. Üsteliksoyadı da 'Solok!' Olur
mu? O sırada Ankara'da Inönü Ansikbpedisi'nöe çalış-
maktadır. Bir büyük ayıbı da bu! Tutar, Bitlis Lisesi'ne sü-
rerler; o da gitmeyip ayrılır. Tam yirmi yıl açıkta kalacaktır
ve bir kitabında yaşamını etkileyen büyük olaylardan biri
olarak anacaktır bunu.
İşte bu Cevdet Kudret, o tarihten başlayarak kendisini
artık bütünüyle edebiyat araştırmalarına verirken liseli
gençleri de unutmaz; onlar için yukarıda söylediğim kitap-
ları yazar. Üzerlerine kendi adını koysa Milli Eğitim Ba-
kanlığı'nın Talim ve Terbiye Dairesi bataklığına saplana-
cak. Ne yapsın? Abdurrahman Nisarî takma adını kullanır.
Kimse farkına varmaz: liselerde oktulması kabul edilir ba-
kanlıkça; gençler de ciddi bir edebiyat kitabına kavuşurlar.
Daha sonra Türk ve Batı Edebiyatı adını vereceği dizi,
baskı üstüne baskı yapar 80'li yıllara değin.
Söylemeliyim: Bugün de alanında tektir bu dizi!
1950'lerden başlayarak edebiyat incelemeciliğinde çe-
şitli eserlerle yaptığı, Aydınlanmacı bir kafayla ulusal kül-
tür mirasımızın bir dökümü olarak görünmüştür bana: Üç
ciltlik Karagöz'ü, iki ciltlik Ortaoyunu, Yunus Emre'si, Pir
Sultan Abdal'ı, Karacaoğlan'ı ile Halk Şiirinde Üç Büyük-
ler"\, Fuzulî'si, Bâki'si, Nedim'i ile Divan Şiirinde Üç Büyük-
leri, Ahmet Mithat'a, Ahmet Rasim'e, Hüseyin Rahmi'ye,
Hüseyin Cahit'e, Eşref'e, Şinasi'ye, Teodor Kasap'a, Fera-
izcizade MehmetŞakireayırdığı kitapları, heleheleöykü
ve romanımızın yüz yıllık serüvenini anlattığı dev çalış-
ması, üç ciltlik Türk Edebiyatında Hikâye ve Roman, bu
dökümde akla ilk gelen örnek çalışmatardır.
Akılcı, laik ve halkçı bir dünya görüşünden kalkarak,
başta eğitim, edebiyat ve dil sorunlarının üzerine yürü-
düğü, Benim oğlum Binâ Okur, Bir Bakıma, Dilleri Var Bi-
zim Dile Benzemez, Kalemin Ucu, bilimsel ve o oranda
^la birer kavga eseridirler.
Sütunumuz da, onun bir kitabından alıyor adını.
Türkçenin çağdaş serüvenini en iyi bilenlerdendi; karşı
durulmaz bir gelişmeyi, onun fetihlerini, dilin hakkını kale-
miyle de vererek canla başla savundu. . j
Başta dil gelir, bilincindeydi bunun! -
:
Bir put kırıcı da oldu yaşadığı yıllarda.
örneğin nasıl bilirsiniz Yahya Kemal'i? Bir büyük Türk
şairi olarak değil mi? El hak öyledir de. Ama aynı şairin,
daha şimdiden, taş çatlasa bir on kadar şiire tutunup
kaldığını da bilir misiniz? Kanıt istiyorsunuz: Sıyrılın yet-
miş yıllık övgü propagandasının etkisinden ve okuyunuz
Cevdet Kudret'in -Kalemin Ucuna da aldığı- Yahya Kemal
Üzerine Aykırı Düşünceler adlı yazısını.
özetle, kül yutmayan bir eleştirmeciydi de.
Arkaya bir hazine bırakan bu insanı, bir de yakından
tanımanızı isterdim. O ne alçakgönüllüktü o! Ve nasıl da
hoşgörüyle dinlerdi insanı! Ne zaman yanından ayrılsam
Montaigne'in bir sözünü hatırlardım hep: "İnsanlar ba-
şaklara benzerler, içleri doldukça başları eğilir."
Gerçekten öyleydi, nur içinde yatsın!
Galeri • Atölye 23O 21 S7
S A N A T E V I
Aynur Kıyak • Aysen Tîmuçin - Belma Erbatuk - Lale Kurfeyz
Nimet Yalçınkaya - Oya Borahan - Özden Ünlü - Zerrin Yıldız
ÖZGCN TASARIM MODER.N M KLASÎK GÜMÜŞTAK1SERGİSİ
( S ü r e k l i )
Ömı Pafa Cad. AMulıalik Rtnda S. Ersöz A*. 27/1 Ersnkoy - Isl. 1.1:386 42 26
NURETTIN
ERKAN
Resim Sergisi
20 - 31 Temmuz
Basın Müzesi
Tel-513 84 58
Galeri
Atölye
232 64 26
230 21 87