Katalog

CUMHURİYET 29 HAZİRAN1992 PAZARTESI 8 DÜNYADA GEÇEN HAFTA , fiıtbola rigmen gündemde FERMJH YTLMAZ KOPINHAG- Dkaniıarka'nın Avnıpa Birliğne 'hayır' demesıyle ilgili glışmeler, Avnıpa Şamrvonası'nın gölgesinde kayndLı gjttı. ancak devlet a d a m ı n addıyetlennı elden bırakıadılar. Danımarka'nın 'hayın , Portekız'ın başkenü Lizbot'da toplanan AT zirvesnın gûndeminde olmanasına rağmen zirveyi etkıled. Zırveden çıkan ortak bildirpde, AT'nın daha az merked ve daha saydam olacag belırtıldı. Danimarka Başbacanı Poul Schluter, Daniaarka'nın hayınmn, Daninarka'nın süper bır Avruja devleti kurulmasına karşı cpkiden kaynddandığını söyledı. Daninarka parlamentosu, zirveyî gıtmeden önce başkaıa, dığer ülkelere, Maas richt anlaşması konuaında yenı bır halko/laması içın baskıda buluımamalannı ıstemesi mesajnı verdi. Schluter, bununla kalmayıp, toplanüda diğer \T ülkelerini, Daniınarka'nın imzası olmadan Maastricht anlaşmasını uygulamaya koymalannın devletlerarası hukuk açısından sorun yaratacagı uyansında bulundu. Danımarka Başbakaru. bu nedenle. DAM.MARKA Danimarka'run AT üyebğinin devam etmesı konusunda Danimarka ıle anlaşma içınde olunması gerektiğinı söyledı. Danimarka Başbakaru bunlan söylerken Danimarka'nın tavnnın ne olacağı konusunda herhangi bır açıkîamada bulunmadı. Danimarka hükûmeti sık sık, 'kartlan gızh tutmak'tan bahsediyor. Hükûmet, Fransa'daki halkoylamasırun sonucu belli oluncaya ve diğer ülkeler anlaşmayı onaylayıncaya kadar bekleme yanks ı. Oysa Danımarka'da birhğe hayın savunan muhalefet, Fransa'daki halkoylamasından önce Danimarka'nın somut önenlerde bulunmasını ıstiyor. Önenler arasında 'Iki vitesli bır AT ya da 'Maastricht anlaşmasının baa yerlennın değiştırilmesi' gibi önenler var. Ancak halkoylaması öncesi 'evet'i savunan hükümet önenler içın vakün henüz erken olduğu görüşünde. Evetçı hükümeün bu tavn, hayırcı muhalefet tarafından, 'işlen gen dönülmez bır noktaya sokup, Danımarkablan rotuslanmış bır birhğe evet demeye zorlama' taktığı olarak değerlendinhyor. Perot raldp tanımıyor l d b d l p ABD Başkanlık seçimlerinde bağımsız adaylığını halen açıkla- mamasına rağmen yanşı önde götürûyor. Perot, şubat ayında başlatüğı seçim kampanyalannda, ABD'nin 50 eyaletinde yeterlı ımza aldığı takdırde adaylığını resmen açıklayacağını söylemişti. Teksash milyarder ışadamıru ıyı tamyanlar, Perot'un yaşamına ılişkın tüm önemlı kararlan doğum günü gıbı özel günlerde açı- kladığını gözönünde bulundurarak, başkanylığa adaylığını da geçümiz cumartesi günü kutladığı 62. doğumgünü partısınde açı- klamasını beklediler. Ancak beklentiler boşa çıktı ve Perot adaylığını koyacağına ilişkin bır açıklama yapmadı. Ross Perot Dallas'daki evinde verdığı doğumgünü partisınde 'Beyaz Saray' biçimindeki paştasını taraftarlanna yaptığı bır konuşmayla kesti. Georgia State Üniversıtesi'nin yaptığı telefonlu kamuoyu araştı- rmasına göre, Perot yüzde 39 puarüa Başkan George Bush ve Clınton'un önünde. Cumhuriyetçilenn adayı Bush yapılan araştırmada yüzde 35, Demokrat Parti'nin adayı Bill Clinton ise yüaJe 25 puan aldı öte yandan Atlanta'da Perot taraftarlan bü- yük bır destek mitingı düzenleyerek 137 bin imza topladılar. Paıis'iıı göbeğinde 'kan davası 9 MİŞELPERLMAN Kan davası! Hem de Paris'in göbeğinde... Tam bir haftadır sürüyor bu "kan davası." Ama bilinen türden klasik bır kan davası değil bu. Ohalde! Kanama (hemophilie) hastası yaklaşık bin kişinin, kan aktanmb yoluyla AIDS virüsüne yakalanması ve şimdıye değın aralanndan yaklaşık 250'sinin ölümü söz konusu. Aktanmı yapılan kanın AIDS'e bulaşmış olduğu bilinıyormuydu, 1985'ten beri? Ve bile bile mı yapılmışü bu uygulama. ölenlerin ailelçri Iffibuyollavırüseyakalanıphâ- dırenme gucü gösterebılenler, haklı olarak gerçeğı öğrenmek istiyor. Suçlulann cezalandınlmalannı, bangır bangır bağırarak ısüyor. Paris adliye sarayındaki 16. Asliye Ceza Mahkemesi'nin salonu küçük, dava ise büyük. Ve de son derece duyarh. fteargıç Jean-Louıs Mazie- ışte böylesıne bir hava ıçinde yönetiyor "kan davası"nı. Suçlananlar bölümünde yer alrnış, eskıresmigörevli 4 doktor, palabıyıklı Michel Garetta, Jean-Pien^ Allaın, Robert Netter ve Jacque Dorent "her şeyın hesabıru vermeye hazınz" dıyor. Ancak kendileriyle birlikte olaylann IRANSA rheydana geldıği zamanki ilgili sıyasal otontelen de görmek ıstiyorlar yargıan karşısında. Örneğın devrin Sosyal lşler Bakanı Bayan Georgina Dufoix, kendısine bağh, zamanın sağlık bakan yârdıması Edmon Her- Başbakanı Laurent Fabius. Bir süredir başı dertten aynlmayan Bn. Dufobc'nin konuyla ilgili bir TV programında "Sorumluyıım, ama suçsuzum" şeklindeki laflan nasıl sert tepkilere yol açtıysa şimdilerde Sosyalıst Parti'yı yöneten, olay sırasında ise başbakan koltuğunda oturan Laurent Fabius'ün de bır ara AIDS'le ilgili kimi bılgılerin, o zamanlar dıgnanlarca hâlâ bilinme- bıçımındekı sözleri, AIDS'e tutulan kanama dinmezliği hastalanyla aılelerinı âde- "deh" ediyor. Bu işte kimlerin "kurban" olduğu meydanda. Bulaşmışlann her biri, âde- ölüm kuyruguna gjrmiş bekhyor. Ya sorumlular?önümüzdeki ekim sonuna kadar sürmesi beklenen "kan davası"nın buna bir yarut getirmeye çalışılacağı kuşkusuz. Ama aslında bütün sorun, bu hastalann "kanının yerde kalıp kalmayacağı." Bir devrim... (Bireyleriçin.) Yapı Kredi'nin sunduğu bu hesaptan şimdi Türkiye'de binlerce kişi yararlanıyor. Binlerce kişi yararlanacak!