06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13 MLAYIS1992 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI Eczacıbaşı'na fahri doktoriuk • İSTANBUL (AA>- Istanbul Üniversitesi Senatosu, bu yıl sanayide 50. yıluu kutlayan işadamı Nejat Eczacıbaşı'na 'Eczacılık Bilimleri Fahri Doktorluğu' unvanı vermeyi kararlaştırdı. Eczacıbaşı'na fahri doktorluk unvanj, Istanbul Üniversitesi Merkez Bina Doktora Salonu'nda 14 mayıs perşembe guntt düzenlenecek törenle Rektör Cem'i Demiroğlu tarafından verilecek. İSKİ'nin ihalesi ASELSAN'ın • Ekonomi Servisi - Istanbul Su Kanalizasyon Idaresi (İSKİ) Genel Müdürlüğü'nün açtığı uluslararası 'trunk telsiz sistemi' ihalesini ASELSAN kazandı. ASELSAN'dan yapılan açıklamaya göre ISKt Genel Müdürlüğü'ne bağlı tüm birimler çağdaş telsiz sistemi ile donatılacak ve etkin haberleşme olanağı sağlayacak. Tansaş'tan işçi çıkanmı • tZMİR (AA) • Belediye- Iş Sendikası Tansaş Şube Başkanı Yaşar Yılmaz, •Tansaş'tan 99 işçinin daha , çıkarıldığını belirterek "Böylece bu yıl içinde Tansaş'tan çıkartılan işçi sayısı 160"a ulaştı" dedi. Yılmaz, iş güvencesi yasa tasansının tartışıldığı bu günlerde yoğun bir işten çıkarma olayı yaşandığını ileri sürdü. Karahasanoğlu Almanya'da • Ekonomi Servisi - Emlak Bankası Genel Müdürü Şükrü Karahasanoğlu, Alman bankalar. ve Yapı Tasarnıf Sandıklan'yla, Türkiye'ye konut satışlannın teşviki için 1 trilyon liranın ûzerinde kaynak aktanmı anJaşması imzalamak için Stuttgart'a gitti. BilkonrtJan sempozyum • Ekonomi Servisi - Bilgisayar ortamında üretilen bilginin doğru zamanda doğru kişiye doğru maliyetle ulaştınlması yönünde Apple/BUkom A.Ş. yeni bir etkinlik daha gerçekleştiriyor. Eskişehir Anadolu Üniversitesi'nde gerçekleştirilen Akademik Ortamda Macintosh Kullanımı konulu sergi ve sempozyum 13-15 mayıs tarihleri arasında gerçekleştirilecek. Ulaşımda damping • İSTANBUL (AA)- Edirne-İstanbul arasında yolcu taşıyan bir otobüs firması bir rekabet başlatarak, bu hatta yolcu taşıma ücretini 40 bin liradan lObinliraya düşürdü. Edirne'deyeni kurulan Dalkılıç-Çağlar Turizm'in başlattığı 'süper damping' doğrultusunda, Edirne'den İstanbul'a 10 bin liradan yolcu taşınmasına başlandı. Otto Versand temsilciliği • Ekonomi Servisi - Türk- Alman ekonomik işbirliğinin tekstildeki en büyük ismi Dr. Michael Otto İstanbul'a geldi. Otto Versand Şirketler Gmbu'nun Yönetim Kurulu Başkanı olan Dr. Otto, şirketin Istanbul irtibat bürosunun resmi açıhşım yapacak. Otto Versand Ticaret Grubu, dünyanın önde gelen katalog ile satış yapan şirketlerinden biri. Esnaffa yaka kartı • AYD1N (AA) - Aydın Esnaf ve Sanatkâr Odalan Birliği, üyelerüıe yaka kartı takma zorunluluğu getirdi. Aydın Esnaf ve Sanatkâr Odalan Birliği Başkanı Nurettin Günden, Türkiye'de ilk kez Aydın'da yapüacak bu uygulama ile vergisini veren gerçek esnafla, vergisüıi vermeyen esnafın kolayca ayırt edilmesini amaçladıklannı söyledi. tstanbul Üniversitesi'nin kardiyoloji kimliğimi ve nüfus cüzdanımı yitirdim. Hükümsüzdür. HAYRÎIŞIK SSK alacaklarıııı talısil ediyor• Sosyaî Sigortalar Kurumu, büyük çoğunluğu kamu kurum ve kuruluşlanndan olmak üzere birikmiş toplam 8 trilyonliralık ala- cağını tahsil ediyor. • SSK'nın bu alacağına karşılık hastane ve ilaç firmalanna da 1,5 trilyon liralık borcu bulunuyor. Bugüne kadar trilyonluk alacaklannı tahsil edemeyen SSK borçlannı da ödeyemiyordu. TAYFUN GÖNULLÜ Sosyal Sigortalar Kurumu. büyük çoğunluğu kamu kurum ve kuruluşlanndan olmak üzere birikmiş toplam 8 irilyon liralık alacağını tahsil ediyor. SSK'nın bu alacağına karşılık hastane ve ılaç firmalanna da 1,5 trilyon li- ralık borcu bulunuyor. Bugüne kadar trilyonluk alacaklannı tahsil edemeyen kurum, kendi borçlannı da ödeyemiyordu. SSK'nın Türkiye genelinde bulunan toplam 1,5 trilyon li- ralık borcunun sadece 500 mil- yan İstanbul'daki hastane ve ilaç firmalanna ait. Kurum 10 gün öncesine kadar İstanbul'da bulunan hastane ve ilaç firma- lanna ödeme yapamadığından kalp ameliyatlan çıkmaza gir- mişti.SSK'nın anlaşma yapüğı- hastanelerde özellikle malzeme- lerinden dolayı pahahya mal olan by pass ameliyatlan yüzde 50düşürülmüştü. Hastanelerde sadece acil olaylara müdahale edilebiliyordu. SSK'dan ala- caklannı tahsil edemeyen has- tane yöneticilcri. pivasaya bü- yük boyutlarda borç yaptık- lannı, firmaların kısa zaman sonra malzeme vermemeye baş- layacaklannı bildirmişlerdi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Moğulta>. SSKnın içinde bulunduğu dar- boğaa bir kaç gün içinde aşa- caklarını belirtü. "'Borçlu ol- maktan rahatsızlık duyuyo- rum" diyen Bakan Moğukay, şöyle konuştu: "'Biz borç aldık ama yakın- mıyorum. Çünkü hükümetler ağiama duvan değil.çare bulma müesseseleridir. Bu anlayış çer- cevesinde SSK"nın bu darbo- ğazdan kurtanlması için af ya- sası çıkarttık. Bununla istedıği- miz amaca ulaşmak üzereyiz. Aynca bizim, kamu kurum ve kuruluşlarla yerel yönetimler- den 8 trilyonluk alacağımız vardır. Onunla ilgili birTahkim Yasası çıktı. Bu yasayla birlikte bunu konsolide edeceğim. Ha- zineden para vermeye başlaya- cağım. Bu borçlanmıa bitirdik- ten sonra yapacağım yeni yasal düzenlemelerle önümüzdeki aylarda kuruma yeni gelir kay- naklan yaratmak için çalışma- lanm olacak." Primlerin yatması. aynca ocak, şubat ve nisan aylannın ödenmeye başlanmasıyla bir- likte İstanbul SSK Böge Mü- dürlüğü'ne de para gelmeye başladı. Bölge Müdürü Dr. Fevzi Sağıroğlu. ilaç firmalan- na geçen hafta içinde 53 milyar liralık ödeme yaptıklannı be- lirtti.Sağıroğlu. borçlan bulu- nan haslanelere de 500 milyon lira ile 3 milyar lira arasında de- ğişen ödemelerin gerçekleştiril- diğini kavdetti. Sağıroğlu. 8 mayıs 1992 tarihi itibariyle. ilaç firmalanna 479 milyar lira borçlan bulunduk- lannı. 29 nisan 1992 tarihi itiba- riyle hastaneîere olan borcun da 40 milyar lira dolayında ol- duğunu. yeni malzeme alı- mlanyla bunun şimdi 50 milva- ra ulaştığını kaydetti. Sağıroğ- lu, "Toplam 500 milyann üze- rinde bulunan borcumuzla ilgili olarak genel müdürlükten veri- len talimat üzerine ödemeleri- mızi gerçekleştiriyoruz.Bu borç 1 trilyon liradan 500 milyara dü- şürülmüştür.Yani borç zaten vardı. Ankara'dan para peyder pey gelmektedir. Geçen hafta. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi ile Çapa Tıp Fakültcsi'ne 2'şcr Demirel yaıgı denetimine sıcak bakmıyor Iş güvencesi tehlîkedeo ANKARA (ANKA) - Başbakan Süleyman Demirel, ANAP ve RP'li milletvekillerinin ver- diği, işten atıhnalan yargı denetimine bağla- yan yasa teklifîni "uygun bulmadı" Demirel, teküfe ilişkin TBMM BaskanlığYna yazdığı ya- zıda, "iş akdi feshinin katı kuraJlara bağlan- ması ve bunun hâkim güvencesine kadar gö- türülmesinin işveren açısından olumsuzluk yaratabileceğine" dikkat çekti. ANAP İstanbul Milletvekili Emin Kul ve 5 arkadaşı ile RP Grup BaşkanvekilrSevket Ka- zan ve 21 arkadaşının 1475 sayılı iş kanunun- da değişiklik yapılmasına yönelik verdikleri ka- nun teklife Başbakan Süleyman Demirerin TBMM Başkanlığı'na gönderdiği cevap yazı- sında çoğu Çalışma ve Sosyal Güvenlik Baka- nı Mehmel Moğııltay'ın hazırladığı iş güven- cesi yasa taslağında da bulunan bu taleplerin hiçbirine olumlu bakılmıyor. Yazıda, işten atıl- malann yargı denetimine bağlan- masına şu sözlerle karşıçıkıhyor: "Fesih hakkı, akitten ve kanundan doğan bir hak olup bu hakkın kul lanılmasında taraflann iyi niyete sahip olmaları esastır. Kanuni Tüpgazdazaııı ^ ı ^patlaıııasıEkonomi Servisi - Tüpgaz fiyatlanna son iki ayda ikinci kezzamyapıldı. Nisan ayı içinde 34 bin liradan 36 bin 500 liraya çıkan mutfak tüpü 39 bin liraya çıktı. Akaryakıt ürünleri yanında. likit pctrol gazı (LPG) rafineriçıkış fıyatlannda hafta sonu yapılan ayarlamadan sonra tüpgaz perakende satış fiyatlan da yüzde 5-6 arasında değişen oranlarda arttınldı. Dağıtım şirkeılerince belirlenen >enifiyatlar,9 Mayıs 1992'den itibaren geçerli olacak. Bu arada yeni tüpgaz fiyatlan, illerin rafinerilereyakınlığı ile firmalararası rekabet nedeniyle 2 kg'lik piknik tüpte 500-1.000 lira, 12 kg'lik mutfak tüpünde 2.000 lira. 45 kgliksanayi tüpünde de 7.000 liraya kadar varan farklılıklar içeriyor. Ankara'da 37.000 lira olan 12 ka'lik mutfak tüpü İzmir'de 36 5O0,Adana"da41.5O0. Diyarbakır'da 42.500 liradan satılacak. En yüksek tüpgaz fiyatı ise44.5Ö0 lira ile Van'da belirlendi. Bu arada İstanbul'un Rumeli yakasında 39.000 lira olan tüpgazın Anadolu yakasında 37.500 liraya satılacağı kavdedili>or. İstanbul'da piknik tüp 7.2OOile 6.800 lira arasında satılacak. ve aktif bir yükümlülükten kaçınmak veya ka- nuni bir hakkın kullanılmasını engellemek ya- hut bu hakkı kuUananı cezalandırmak gibi ne- denlere dayanan fesih sebeplerinin kapsam iti- banyla mahiyetinin değişirilmesi çahşma hu- zurunu koruma düşüncesiyle çelişmektedir. Di- ğer taraftan fesih hakkınm kullanılması her iki tarafa da tanındığında göre, bu hakkın işve- rence olduğu gibi işçi tarafından da kötüye kul- lanılma ihtimali vardır. İş akdi feshinin katı ku- rallara bağlanması ve bu feshin hâkim güven- cesine kadar götürülmesi işveren açısından da olumsuzluklar yaratabilecektir. önemli olan çahşan ve çalıştıranlar arasındaki ilişkiyi işye- ri ve işveren açısından üretimdeki arz-talep dengesi içerisinde korumak ve geüştirmektir:' Yazıda, Asgari Ücret Komisyonu'nun değiş- tirilmesiyle ilgili talep, "mevcut yapı uygundur" görüşüyle reddedildı. Yazıda, iş kanununun hizmet akitlerinin - feshi ile ilgili 17.maddesinde yapılacak de- ğişikliğin işçi ve işveren ilişkilerini olumsuz yönde etkileyebileceği ifade edilirken, isti fa halinde de kıdem tazminatı ödenmesi is teğine karşı çıkıldı. TÜPGAZ FIYATLARI Mtar Ankara İstanbul - Rumeli Yakası - Anadolu Yakası Izmir Adana Bursa Diyarbakır Erzurum Kayseri Trabzon Van 2KU* PMIttP 6.800 7.200 6.800 6.400 7.400 6.800 7.500 7.200 7.100 8.000 8.300 12KUk mnmtm 37.000 39.000 37.500 36.500 41.500 37.000 42.500 37.000 39.000 39.500 44.500 45K|jft 142.000 145.000 140.000 137.000 156.000 140.000 160.000 145.000 146.000 153.000 168.000 /i Tekstil seminerinde işveren ve işçi kesimi günah çıkardı Marmaris bvızlaıı erittiBÜLENT K1ZANLIK MARMARİS- Çahşma ha- yatının en sorunlu sektöricrin- den tekstilde. işçi ve işveren temsilcileri, toplu pazarhk ön- cesinde bugüne dek rastlan- mayan sürpriz bir uzJaşma gö- rüntüsü sergilediler. Eylül ayı- nda masaya oturacak olan ta- raftar. Marmaris'te düzenlencn sektörün sorunlannın tartışıldığı toplantıda, birbir- lerini suçlamak yerine. daha çok geçmiştcki hatalannın öze- leştirisini yaptılar. Tekstil işve- renleri ile işçi sendikalannın gü- nah çıkanr biçimde birbirlcrine anlayış göstcrmeleri. "Toplu sözleşme görüşmeieri de bun- dan sonra tatil yörclenndc mi yapılsa" sorusunu akla getirdi. Toplantılarda. Türkivc'nin içinde bulunduğu ekonomik koşullar ile iç vc dış piyasalar- daki kıyası>a rckabct nedeni>lc işletmelerin zor bir döncmcçıe olduklan kaydedildi. Böylc bir dönemdc işveren ve işçi kesim- lcrinin sonuçsuz çckışmc \e inatlaşmalarla. hcm kuruluş- lann geleceğini hem dc iş ola- naklannı tchlikcyc düşünnck ycrinc. ücretler üzerindcki vcrgi yükünün azaitılması vc kaçak işçi çalıştınlmasınm önlcnmcsı gibi onek çıkarîann ycr aldığı konularda birliktc harckcl cl- mek gcrekıiğ) vurgulandı. Tekstil İşvcrcnleri Sendikası Başkanı Halıl Narın. Türkive'- dc iki a.\n görüşü ıcmsil cden parlı gibi işçi vc işveren kesimlc- rinin dc koalisvon yapmalan gcrckliğini söyledi. Sabancı Holdıng Endüstri İlişkilcn \c Eğıtim Dairc Başkanı Nihaı Yükscl. ışvcrcnlcrin bugüne ka- dar insan unsurunu vc verimlı- lıkıc molıvasyonun öncmını ıh- mal cttığini sııvunarak işlctmc- nın sorunlarını işçiye aklur- maklan çckinilmcmcsini ve toplu- -.özleşmclcrde şirkct bi- lançolarının şclTaflıkla orlaya konulması gcrcktiğini kaydetti. Vcrimliliği işçinin dcğil işîctmc- yi yöncıcnlcrin ^ığlavabilcccğı- ni savunan Altınyıldız Gcncl Müdürü Kcmal Varol ise şir- kcllcnn sioka döniik finans- manvanlışlıklarınınkârlılığıdü- şürdüeünü anlattı. İşçi kcsimini ıcmsil cdcn Tck- sif Sendikası Gcncl Sckrctcn 7jiY\ Polal isc yüksck ücrct la- leplcrinin bclcdivclcr vc çoku- luslu şirkcllcrcc Türkivc'dc va- ratıkın ücrcı dcngcsi/liklcrin- dcn kauuıklandığını stnledı. Zckı Poîai. mcslcki bcccri vc kı- dcmi gö/ıırdı cdcn sc> v;ıncn iic- rct /amliirının haksı/ oldıığu- nu. uncuk çö/iim bıılumudı- klurını ıfudc cıti. Polaı ışvcrcn- lcre. 21 ıııu\ısla Uıplaıuıcdk baskanlar kuruluııdu bu \ıl için oluşturacaklan taleplerin c^kısı gibi 26 maddcvı kap->;ıma\a- eağını. nnijdesını dc vcrdı. DEVLETİHALEDÜZENİNDEDEĞl$İKLİK-2 Dıalelerde sürecin kilitlemııeıııesiSABAHATTİN SAĞIROfiLU İıi).r.Müh.O\ok /nfiıııt AŞGeneiMd. 2886 sayılı yasa, ihalckîre iliş- kin ttklif biçimlcrini kayıt altı- na almıştır. Değişiklik öngörcn yasa veya vasalarda da bunlar yer alacaktır. Bu yasaya göre yapılacak inşaat ihalclcrindc. Bayındırlık vc İskan Baka- nılğı'nın tüm Türkiye için gc- çerli birim fıyatlan kullanılmak zorundadır. 1930'luyıllarda. ülkcnini tck- nik kadrolan yokkcn: mühen- disı. mimarı. teknikcri. lcknis- yenı, kalfası ve gencldc okur- yazan sayılı ikcn; 2490 sı\ııl ya- sa, kanımızca ugun bir yasa idi. Bu yasa, bir inşaal ihalesi için. projeye ilişkin ko^ullar içcrmcz. İhalc önccsi projc koşullan bu- gün dc cmredicı değildir. Duy- duğumuz kadarı ile. yasada ön- görülen değişiklik. inşaat ihalc- lcrindc kcsi nvc uygulama pro- jelcrini öngörcccklir. Böylc cmrcdici bir hükmün yasada ycr alması. bizcc yarar- dan çok zaar gctirir. Bir ihalc. aslında kesin projcdcn ötc. uy- gulama projcsinc dayalı olmal- dır. Gclışmiş ülkclcrin uvgula- ması rnivlcdir. Türkivc'dc bu noktava eleccktir: gelcmk /o- rundadır. Uyguhımanını bö\lc olmayışı >üzünden kamunun kayıpları sınırsızdır: kaynak i;>- rafı çok büyüktür. Ama bu hu- susu bugün yasa ile cmrcdici halc gclirirscnız. ihalc çarkını kitlcrsinİ7. Bu olay 2886 savılı yasanın çıklığı yıllarda yaşa- mışiır. Doğru olan bir şcyi. >a- saay koymakkı ihalc mckaniz- masını ncdcn kitlcrsini/? Çün- kü çarkııı böylc işlcmesi ıçın gc- rckli örgüılcnmc. alışkanlık vc gclcncklcr oluşmanııştır. Bu proje olavı. ilkin planla- ma ile aşlar; sonra bu projcdcv- letin bütçcsinc gırer: daha gencldc. projclcndirmc ile bi- rilkte. ihalc v c v apını aşanıasına gclinir. İşte. >a>uvu. MvkomiMi cmrcdici hükmü kovmadan öncc. yukandaki süreec müda- hale etmck gcrckir. Planlamavı proje vapımı izler ve vapım ıçın gcrckli ödcncklcr bülçeve girdı- ğınde ihalc dosvalurınını ha/nlğı ile kprojc vapımı baş- lar. Bu ha/ırlıklra tamamlan- mamışsa, projc vapımııu da iı>i vapmavı ııstlcnene > üklenıcıııın insafına bırukırsmı/. milyar lira, Haydarpaşa'ya I milyar. Koşuyolu'na 500 mil- yon lira. Florancc Nightingalc Hastancsi'nc 1 milyar. lmerna- tional Hospital'a da 3 milyar li- ralık ödcmc yapılmıştır" dedi. Sayın istifa etti Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürü Yalçın Sayın is- tifa etti. 3 Ocak 1991 tarihinden bcri görcvdc bulunan Yalçın Sayın'ın savcılığa göndcrilcn dosya ile ilgili bütün suçlama- lan reddedcrck istifa ettiği bildi- rildi. TİSK Başkanı Baydur 'Moğultay şov yaptı' Ekonomi Servisi - Türkiye İş- veren Sendikalan Konfederasyo- nu (TİSK) Başkanı Refik Bay- dur, Çalışma ve Sosyal Güven- lik Bakanı Mehmet Moğultay- ın iş güvencesi yasa taslağı ko- nusundaki davranışlanmn siyasi bir şov olduğunu bildirerek "Za- tnansLz, taraflan sıkıntıya sokan bir şov. Sertleşme, herkese zarar verir. Bu gemi bizim. Batarsa beraber batarız. Bu koalisyonun çatlamasına biz sebep olmama- hyız, Demirel'in başmda bir yı- ğm dert varken, bir dert de biz açmayalım" dedi. Baydur, iş gü- vencesi tasansı ile ilgili olarak "Artık bakan barajı bitti, derdi- mizi Bakanlar Kurulu'nda anlataeağız" dedi. Baydur, Kalyon Oteli'nde ba- sın mensuplanna verdiği akşam yemeğinde iş güvencesi yasa tas- lağı konusundaki görüşİerini an- lattı. Taslağa bir bütün olarak baktıklanm, ayn ayrı bakmak istemediklerini belirten Baydur, şunları söyledi: "Sayın Bakan 6 mayısta 'Ben bu şekilde yaptım. Siz kabul edeceksiniz' dediği zaman köp- rüleri attı. ILO şartını imza et- mek Türkiye'yi medeni kılmaz. Biz diyoruz ki imza edip kendi- mizi bağlamayalım ama uygula- ma yollannı arayalım. Bakan 'ben ILO'da hesap vereceğim' diyor. Benim bakanımm ILO'- daki kişilere hesap verecegini düşünmesi düşUndUrücüdür. Artık bakan barajı bitti. Bakan- lar Kurulu var. Orda derdimizi anlatacağız. EKONOMİYE BAKIS TANER BERKSOY Paranın Pul Olması Çocukken bir ara pul bırıktırmeye meraklandım. Eve ge- len mektuplardan kestiğimiz pulları saklıyordum. Eşe dosta da haber salınmıştı. Onlar da kestikleri pulları bana veriyor- lardı. Kısa sürede epeyce pulum oldu. O ara yine hızlı bir enflasyon yaşanıyordu. Maişet moto- runu yürüten büyükler, sıkınö içinde kıvranıyor, paranın pul olduğundan yakınıyorlardı. Buna şaşıyordum doğrusu. Bende bir sürü pul vardı-. Benim pullar para yerine geçecek, sıkıntıları kolayca aşacaktık. Ne vardı bunda yakınacak? Meğer, paranın pul olması deyiminde kastedilen benim pullardan çok, tavla pullarıymış. Bunu kesfrince pul heve- sim uçtu gitti.. Bu kez tavla pullarına dikkatli bakmaya başladım. Yinede kavrayamadığım bir terslik vardı. Tavla pulları her yerde satılıyordu. Pek öyle pahalı bir şey de değildi. Ama tavla oy- namaktan başka bir ise yaramıyorlardı. Ne mahalle bakkalı, ne de sokaktaki keten helvacı umursuyordu tavla pullannı. Birtürlü anlamıyordum. işin özünü çok sonradan kavrayabildim. Kullandığımız para da aynı tavla pulları gibi, bollaşıp, ortalığa dökülünce değerini yitiriyor, hızla mala çevrilmezse, başka bir işe ya- ramıyordu. Para başka ne işe mi yarar? Tasarruflan saklamaya ya- rar kuşkusuz. Siz hiç tasarrufunu tavla pulu olarak saklayan gördünüz mü? insanlann ilk eğilimi, tasarruflarını para ola- rak saklamaktır. Ama, bu işlevini yerine getirebilmesi için paranın satın alma gücünü koruması. enflasyona yenik dü- şüp. tavla puluna dönmernesi gerekir. Para taarrufları saklama işlevini yitirince, iki şey birden olur. Bir kez, insanlar daha çok alışverişe yönelir, başka bir şeye yaramayan parayı bir an önce mala çevirirler. Bu, enf- lasyonu hızlandırır. illa tasarruf etmek isteyenler de paradan vazgeçip, tasar- ruflarının değerini saklayacağına inandıklan neşneleri sa- bn alırlar. Bu da spekülasyonlara ve artan risklere yol açar.. Kısacası, para pula dönünce, insanlar paradan kaçmaya- başlarlar. Tasarruflan saklama araçlannın çeşitlendiği ortamlarda,. paradan kaçış ekonomiyi tam bir şenliğe çevirir. Parayı yö-, netenler, paranın nereden nereye kaydığının hesabına dü- şiip, uykusuz geceler geçirirler. Bizim bunlara ilk aklımızın erdiği yıllarda, işler yine de kolaydı. Tasarrufunu saklamak isteyenier banka, tefeci ve gayrimenkul arasına sıkışıp kalmıştı Ortada ne borsa vardı, ne döviz büfeleri; ne repoyu duymuştuk, ne de döviz tevdiat hesaplarını. Sonra işler değişti. Dünyaya açılmaya, liberal olmaya ka- rar verdik. El hak! hem ekonomi hem de insanlarımız buna, bu işi icat edenlerden daha çabuk ayak uydurdu. Duymadı- ğımız her şey gerçek oldu. Tasarruf saklama araçları çeşit- lendi. insanlarımız enflasyonla kumara oturup, kârlı kalka- bilmenin yollannı öğrendiler. Ellerindeki fonlan değişik seçenekler arasında kaydırıp, enflasyon hızının üstünde ka- zanç sağlamayı kovalamaya başladılar. Bakın, son günlerde paradan kaçan, dolara koşuyoı. Her- kes dolar isteyince, döviz kuru yükseliyor ve tasarrufu dola- ra kaydırmak daha da kârlı bir iş haline geliyor. Bir şenliktir gidiyor anlayacağınız. Eh! Liberal olup, dünyaya ayak uydurmak kolay değil. Her şeyden önce bu tür ekonomilerde, para artık pul olmuyor, dolar oluyor. Dolan biz basıyor olsak, mesele yok. Onu da ortalığa döker, tavla puluna çeviririz. Dolar başka yerdert' gelince, işler çatallaşıyor. Bunu bilmek, ekonomiyi de para- yı da ona göre yönetmek gerekiyor. Ayrûzgân ateşgülü menekşe göğeriyor ... Ve doğa kıpırdıyor! Dağlar, ovalar, tepeler, vadiler filizlen- miş rüzgârla dalgalanıyor. Dereler, ırmaklar çağıl çağıl uzak kır- lıklarda... , Biz ne yapmaktayız peki? Biz hergün saatlerce egzos dumanları ve canhıraş bir kapış- ma içinde, sabah-akşam evimizle işyerimiz arasında hınca-hınç trafiğin ölesiye tahakkümü altında İŞ denilen şeyin peşindeyiz. Ve biz belki de mevsimlerin ayrımına bile varmadan yaşamı- mızı "zamansızlık" adına tüketip duruyoruz. 'Beyazadamın hiç zamanı yok!" Oysa bu "İlahi devr-i daim" bizi kaygıiandırmaitdır! Çünkü ya- şamın sürekliliği sadece böylesi rutin bir tekrardan ibaret değil- dir. Örneğin, günlük yaşamda bazen içinden çıkıp gidebileceği- miz bir gedik açmayı deneyebiliriz. Frigya'nın altın başaklarında rüzgârla esebilir, Ege ve Akdeniz'in köpüksü haylaz dalgalarıyla oynaşıp, Karadeniz'in heybetli uğultusundan nice kayıp denizci- nin yitip giden batık anılarını duyumsayabiliriz. Efes'in gizemli dehlizlerinde gezinip, Pamukkale'de kusur- suz bir günbatımına tanık olabilir, Aspendos'un tanrısal yanlızlı- ğına bir gölge düşürüp, Kapadokya da hayretler içinde kalabili- rız. Uzaklara daha uzaklara... Fırat'ın berrak sularında serinleyip, alacakaranlıkta Nemrut zirvesinde güneşi karşılayabiliriz. MİTOLOGYA; birbirinin kopyası olan günlerden bir-iki haftalı- ğına vazgeçebilenlerle, ortamıyla uyumlu melodiler ve coşkulu şiirlerde buluşup, geçerek ince su damarlarının coğrafyasını uzak kırlıklara, derin denizlere ulaşmak istiyor. Ufuk ışıklan yiyip bitirmeden... MİTOLOGYA ÖlçekSok. No:161/19 Harbiye - İSTANBUL T U R İ Z M Tel: 241 36 31 248 86 58
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle