Katalog

MAYIS1992ÇARŞAMBA CUMHURtYET SAYFA EVSANLAR FÜSUN ÖZBİLGEN G Ö R Ö Ş Kûfûr Manc'tan büyûk kütürbaz yoktur. Ben az bile ediyorum. 'Dünyanın bütün işçileri birieşin'den bûyük kûfûr olur mu? CMYical A VRUPA KOKISEYİ MECLİS BAŞKANIKRAVAT TAKAMIYOR Kızıl Şeytan hayallerini yitirmemiş AVRUPA Konseyı Parla- menterler Meclısı geçen f-ıafta Strasbourg'da toplan- dh Bu dönem meclıs baş- lcanlığı ıçın yapılan seçımı ise ilginç bır Ispanyol ka- zandı Kızıl Şeytan Marti- Avrupa Konseyı Parla- menterler Meclisi'ndekı bu- tûn grupların desteğı ıle seçilen Angel Martınez, Ispanya'da Franko donemı- nin zulmunü yaşamış, demokrasiye geçıldıkten sonra da parlamentoya gır- miş bır solcu. 1977den bu yana Ispanya parlamento- sunda, 12 yıfdır da Avrupa Konseyı'nde gorev yapıyor Martınez Parlamenterler Meclısi Başkanı seçıldıkten sonra her zamankı gibı be- yaz gomleğı takım elbisele- ri ile kravatsız olarak kürsu- ye geldi ve gorüşlerinı şöyle aktardı "Bana verdiğınız bu gö- rev süresınce ınsan hakları- na saygı gosterilmesı ve azınlık haklarıntn korunma- sı için çaba göstereceğım Avrupa Konseyı'nin yapısı- nın değişen Avrupa ve yenı Martınez Franko dönemınde ıp ışkencesı çektiğı ıçin boy- nuna hıçbır şey bağlamıyor gorevlerımıze uygun olarak düzenlenmesi kaçınılmaz- dır Bunu da gozden kaçırma- yacağım " Seçıldığı günun akşamı 26 ulkeden gelen sosyalıst mılletvekıllerını bır araya toplayan ve yemek veren Angel Martınez, Avrupa Konseyı'nin doğuya doğru açılması fıkrıne onem verdı- ğinı deanlattı. Martinez, ispanya iç sa- vaşını yaşamış ve acılar çekmış bır ınsandı O done- mın Ispanyası'ndakı çalış- maları ıle Kızıl Şeytan laka- bını almıştı Konsey'dekı Türk parlamenterlerden SHP'lı Ercan Karakaş bir ara Martınez ıle konuşur- ken neden kravat takmadı- ğını sordu. Martinez, Fran- ko rejimine karşı mücadele ederken başına gelenlerı anlattı Sık sık gozaltına ÇOCUKLARInJ EKMEK SEVİNCİ i p Ş Kaysen'de Buyukşehır Beledıyesı zabıta ekıpleri tarafından ele geçirilen eksik ıramajlı ekmekter, fakır vatandaşlara ücretsız olarak dağıtıldı. 14 ayrı fırında ele geçirilen ! bin eksık gramajlı ekmeği, Kayserı'nın gecekondu semtlerinden Battalaltı'na getıren za- bıtalar, burada ekmekleri yoksul vatandaşlara dağıttılar. Çoğunlukla çocuk ve yaşlıların ka- tıldığı dağıtımda, 2 bin ekmek yarım saat ıçerısınde adeta kapışıldı. (Fotoğraf: AA) KARAKOLŞEFFAFOLSABILE Çevik arabasında dayak DEMİREL ve DYP, hüküme- te gelmeden önce kocaman ilanlarla vaat ettr Karakollar şeffaf olacak Yani vatandaşa karakolda sopa atılmayacak.., Karakollar ne ölçüde şef- faf oldu bilemeyız, ama Çe- vik Kuvvet arabasının şef- faflaşamadığını şoyle bır olay ile dınledık Üsküdar'dan Kadıköy'e gelen beledıye otobüsü, Zeynep Kamıl durağmda durdurulunca içerıde ne ka- dar genç insan varsa aşağı davet ediliyorlar. Davet edenler polısler. Nedenı, o gün Karacahmet Me- zarlığı'nda öldurülen Dev-Sol'cular ıçin cenaze torenı düzenlenmesi Cıvar- dan geçen hatta yakınlarda oturan herkes toplanıyor 300e yakın gözaltı Durakta ındırılen bır genç çevık kuv- vet otobusune bındırılıyor diğer toplananlarla bırlıkte Sonra eğılmeleri ve kafala- rını dızlerıne gömmelerı ıs- tenıyor ye sırtlarına, başla- rına sopalar ınmeye başlı- yor Ismını vermekten haklı olarak çekınen bu gencın anlattığına gore sırtlarında- ki kazakları sıyırıp omurga- da iki kemik arasına gelen ve çok acıtan bır yerlerı bu- lup oyle vuruyorlarmış Daha sonra karakola gotu- rulmüşler Gozaltına alınan kışıler Kadıkoy cıvarındakı karakollara dağıtılmışlar Gunlerce gozaltında tutul- duktan sonra serbest bıra- kılmışlar Bıze bunları anlatan gen- ce karakolda da dayak olup olmadığını sorduk Karakol- da kesınlıkle kotu muamele gormedığını soyledı De- mek kı karakollar şeffaflas- maya başlamış. Şımdı sıra çevık kuvvet otobuslerınde PROJELERDE ÖHCELİK Erdal Bey'in formülü BİÜM adamı iken polıtıkacı olan Erdal İnö- uü, bılimle sıyaset arasındakı farkı "Siyaset- B hıç bilmediğınız konularda da konuşmak îorundasınız Bilımdekı gıbı derınlığıne de- ğil de genışliğıne çalışmak zorundasınız" Jıyeaçıklıyor. Inönü.bir toplantıda kendisine yöneltılen " 'Sıyaset yaşammızda bılımsel çalışmalarını- zın katkısı oluyor mu" şeklındekı bır soruya şoyle yanıt verdı. "lcraat yaparken hangi işi önce yapacağı- iızı bilmelisiniz. Nasıl bir seçim yapacaksı- nız? Bunun cevabı yok Aklınızı kullanarak, yanhşa duşmeden ıcraat yapmak zorundası- nız. Birgün UNESCO Yürütme Kurulu top- antısındayım. Ödeneklerin dağıtıldığı bütçe ^onuşuluyor. öncelikler nasıl belirlenecek? Herkes ödeneklerin öncelikle kendı bölgesi- r\e gitmesini istiyor, siyası çıkarlarını on Dİanda tutarak Sıra bana geldi. Ben fikrimi söyleyeceğım. Dedim kı "Objektıf kriter bul- nak istiyorsak iki şeyi düşünmelıyiz. Bırı langi proje daha önemli? Sayarak ortaya çı- ıcarırız. Ne kadar çok insan yararlanırsa o tadar önemlidir. Ama bu da yetmez. Çu,,'- i airisi çıkar der ki Ben ölüme çare buldum 3ütün insanlara hitap eden bir proje bu ama oaşarı oranı ne? O nedenle ikıncı olarak ba- $arı kriterıne bakmahyız Yüzde kaç başarı şansı var, bunu bulmalıyız. Projeden kaç ın- san yararlanacaksa bunu projenın başarı yuzdesıyle çarparsanız çıkacak rakam size hangi projenin önceliklı olduğunu gösterir " önerisının ılgıyle karşılandığını anlatan Inönü, hükümet çalışmalarında da bu for- mülden yararlandığmı söyledi. alındığmı, bir defasında da boynuna bır ip geçırılerek 16 gün boyunca asılacak- mış gıbı çekıldığını, bu 16 gunlük ip ışkencesinden sonra boynuna kravat dahı hıçbır şey bağlayamadığı nı I940 Madrid doğumlu Is panyol parlamenter bugun Avrupa Konseyı'nin Parla- menterler Meclisi Başkanı I977'den öncekı yaşamında ise Franko rejımı ıçın bır as ve suçlu.. Yakalandıkça ış kence gören bir Kızıl Şey- tan ispanyol Sosyalıst Par- tısı'ndeki lakabı boyle Av rupalı parlamenterler ken- dısini "Araştırıcı, fikir üreti- cı, kararlı ve cesur bir polıtı- kacı, gençlık hayallerm yıtırmeyen, ınsan haklarına tutkulu bır kişilik" olarak ta- nımlıyorlar. Avrupa Konseyi'nin ba- kanlar düzeyınde donem başkanı sosyal demokrat ve Kürt kökenli bir mılletvekılı olarak Hıkmet Çetın Meclıs başkanı ise boyle bır Kızıl Şeytan. Ne oluyor bu Avrupa 'ya böyle. Nerede o eskı Mon- şerler? DİSİPLİN SUCU' Kırlara çıkmak KÜTAHYA'nın "tutucu bir il- çesi" olarak bilinen Simav'- da Imam Hatip Lise- sinde okuyan 4 kız, 4 erkek oğrenci baharın çağrısına uyup kırtara çıktılar dıye başlarına korkunç olaylar geldi. Evde "aitelerinin", okulda da "İmam Hatip U- sesi'nin" adını kirlettikleri gerekçesıyle baskı ve haka- ret goren gehç kızlardan ıki- sı intıhara kalkıştı, bırı öl- dü... Şimdi "piknik suçJusu" diğer 7 öğrencinin de hayatı değıştı Erkek öğrencileror- tadan kayboldu, "adı çıkan" kız öğrencıler aıleleri tara- fından okuldan alındı... Olaydan sonra görevden alınan Müdür Vekili İzzet Uzun ile görüştük öğrenci- lerin velilerini çağırarak "bekâret kontrolüne götû- rün, bir şey olmuş olabilir" dediği ve piknığe gıden öğ- rencileri disiplın kuruluna verdiği anlatılan izzet Uzun, arkadaşımız Türey Köse ile konuşurken "yumuşak bir eğitirnci" ızlenımi vermeye çalışıyordu. "Keşke pocuk- lar bana gelselerdi. Üzerle- rinde formaları varmış, görülmüşler. Ben, 'üzeri- nizde formanız olmasaydı bu olayı saklardım' dedim. Bunlar genç kız. Böyle adı çıkan çocuklar sıkıntı çeker, hatta evlenemezler"... İzzet Uzun'a, "Öğrencile- rin okuldan çıkınca arka- daşlarıyla p"ikniğe gitmesi gibi bir disipiin suçu var mı- dır?" diye sorulunca şöyle yanıtlıyordu: "Hayır, bununla ilgili bir 8uç yok. Zaten ceza da ve- rtlmedi. Disipiin Kurulu'na havale etHk, nasıl, neden diye sorduk. Yoksa Disipiin Yönetmeliği'nde böyle bir suç yok". Evet, Disipiin Yönetme- liği'nde gençlerın okuldan çıkınca kırlara çıkmasına ilişkin bir suç yok. Ama öğ- renciler "neden gittiniz, nasıl gittiniz" diye şöyle bir sormak için disipiin kurulu- na veriliyorlar. Genç kızlar bekâret kontro- lüne götürülüyor ya da götü- rülmeleri isteniyor. Beden- leri üzerinde kendilerinden başka herkesin; ailelerinin, okul yonetıcilerinin, devle- tin söz sahibi olduğu genç kızlar bunca baskıya, aşağı- lanmaya dayanamıyorlar. Ölmek ıstıyorlar ve ölüyor- lar. Baharda kırlara çıktılar diye... 13 KİM KİME DUM DUMA BEHlç AK dence O-S-P. < İmt Ama, JHpnm PİP f pt jkoa/ıS pnu PYP'nm A PİKNİK PÎYALE MADRA ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACI AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAN GÜRSES GARFIELD JM DAVIS ye. OE. ZlSAR / HARBİ SEMtH POROY i D TARtHTE BUGÜN MÜMTAZ ARKAN 13 Mayıs DÖRT MOTORLUILK UÇAK.. tSfS'JS BUGUN, DOBT Moroeuj /LK UÇAK, DENEME UÇU- ŞUKIU SAÇOBIVLA TAMAMLADI. DuMyA HAi/ACILIĞIA/M BUYUK CNCULERINDE*J,RUS MUHENDISI İSOIS SUGORSK^, o ZAMANA OEĞIN YAPILAMLARDAN çot: FARKL VE DEV gıG UÇAK ME1/DANA GETIÜMEYE VE8MİŞTI. "RUS BALTIkl DEM/R.YOUARI OTO- KueULUŞu"HUN HAVACIUK SÖLUMÛNDE ÇA- N G££ÇEKLE$r£Dğl *L£ Ğ&)A>£>° YA OA ŞOVALYESI" ADI VERıL£N UÇAK,IUC DO/iT MO- roecu VE KOKP/ru(KAPALI PILOT yae/ &AN)HAVA TAŞtnvpl UZUNLUĞU 19, KANAT AÇIİCUĞI 2BMETREY- P> AĞ/RUĞI 4fOO kg OlAAI UÇAĞ'N WZt, SAATTE 9S KILCIUET£EYCX• /*/ PILCT v£ SEfaZ YOLCU TAŞIYABl- LlYORPU . UMLU HAI/ALI SıHÛRSICY'Yl DAHA 8Ü/ÜK BA$ARILAIZ SEKU YCRDUMEliaOPTER YAPIMI G'Bl'...