Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ı MAFTT1992 PAZAR CUMHURİYET
HABERLER
SAYFA
19
CDLAYLAJttN Ankara'da
C^ERÇEK
terör
^ B (Baştarafi 1. Sayfadai
srmunda giderek "şahinler" ve
"Zgüverrinler" diye tanımlan-
rmaya başlarken oneml. bir
rttokta gczden kaçıyor. Türki-
Kafcasya'da kendisim na-
bir gelecek gördüğüni be-
k zorunda. Ekonomik,
S4G>syal vepolitik temelde uzun
vtzdeli bır perspektiften yok-
st+n bir politika, Turkıye'yi
bt^klenmedik biçimde içinden
çtJcılmaz açmazlara sürükleye-
Bu nedenle Türkiye, Erme-
ni Jerin Azerilere karşı bur.dan
sonra da gırişebileceği saldır-
ganhklan engellemeye çalışır-
ken Gürcistan da dahil olmak
üzere boJge ulkelehne tutarlı
ve kapsamlı bir "Kafkasya ba-
rif planı" sunmak ve bunu
ekonomık boyutuyla da des-
tefclemek zorundadır.
Batı basınını protesto etmek
ve Ermeniyanlısı tekyanlıya-
yının hesabını sormak, dunya
çapında propaganda savaşları-
nın bir parçası olabilir. Ama
tek başına bu tür çabalar
Türkiye'ye uluslararası planda
haklılık ve destek sağlayamaz.
Türkiye, Ermenilerin Kara-
bağ'da gıriştiğı kıyıma karşı çı-
karken Azerı-Ermeni çatışma-
sı başta olmak üzere bölgede-
ki biitün çatışmaların son bul-
ması ve "Kafkasya 'daki çeşit-
li din ve milliyetlerden toplu-
luklann kardeşçe biraradaya-
şaması gerekriğini" de vurgu-
lamak zorundadır.
Güneydoğu'da giderek bü-
yiiyen bir TUrk-Kürt kamplaş-
ması tehlikesinden hep birlik-
te kaçınmaya ve bu sorunu
çağdaş bir biçimde çözmeye
çalışırken Kafkasya'da patlak
verebilecek yeni çatışmalara
taraf olmak, Türkiye'yi şimdi-
dert öngörülemeyecek buna-
lımlarm kucağına atabilir.
Kafkasya'da 70yıldır tarihin
buzdolabma kaldırılmış olan
milli ve dini çelişkiler, bütün
sıcaklığı ile ortaya çıkarken
Türkiye, güçlerini, atacağı
adımları ve bölgeye yönelik
stratejisini "milli duyguların
sıcaklığına" değil, çağdaş ve
modern bir devletin "serinkan-
lı" ve "uzun vadeli" politika-
lanna oturtmak zorundadır.
• • •
Kadın
kotasının
getirdikleri
tstanbul Haber Servisi - SHP
Istanbul îl Örgütü, "Uluslara-
rası Kadın Günü" etkinlikleri
çerçevesinde, "Kadın Kotasının
Getirdikleri" konulu bir söyle-
şi gerçekleştirdi.
Taksim Belediye Düğun Salo-
nu'nda dün gerçekJeştirilen söy-
leşiye konuşmacı olarak SHP il
parti meclis üyesi Hasan Fehmi
Güneş, SHP parti meclis üyesi
Tülay Ateş, Basisen Sendikası
tç Anadolu Şube Başkanı Yaşar
Seyman, gazeteci-yazar Altan
öymen, gazeteci-yazar Ferai
Tınç, Boğaziçi Üniversitesi ha-
zırhk sınıfı öğrencisi Devrim
Çubukçu ve sanatçı Sennur Se-
zer katıldı. SHP II Kadın Ko-
misyonu Başkanı Perihan Er-
gun'un yönettiği seminer önce-
sinde emekçi kadınlar onuruna
DİSK Genel Başkanı Kemal Ne-
bioğlu'na bir de plaket verildi.
Söyleşide, "Hacı Bektaş
inancı ile elmanın yansı kadın,
yansı erkek olsun istiyoruz" di-
yen Perihan Ergun, birçok alan-
da başarıyla çalışan kadına po-
litik hayatta İcota uygulanması-
nın lütuf olmadığıru belirtti. Tü-
lay Ateş ise kurum ve kuruluş-
larda demokrasiyi yerleştirme-
de önemli bir adım olan kadın
kotasının uygulanmasının, top-
lumun politize edilmesinde ve
kadınlann politikaya girmesin-
deki önemi üzerinde durdu.
20 Ekim seçimi öncesi, kadın-
lann tercihli seçümesi üzerine
yazılar yazan Altan Oymen ise
bunun başanh olmadığını ifade
ederek "SHP'nin kadın kotası,
kadınlann politika içindeki ye-
rini belirliyor, Atatürk zama-
nında 18 olan kadın mületveki-
li sayısı artacağı yerde giderek
azalmış ve günümüzde 450 san-
dalyelik Meclis'e sadece 8 kadın
milletvekili girebilmiştir" dedi.
Yıllardır kadının siyasi sahnede
geri plana bırakıldığına işaret
eden öymen, ilerlemiş Batılı ül-
kelerde de kadının politika içe-
risinde yerini korumak için ko-
ta uygulandığını ve bunun tar-
tışılmasının gereksizüğini belirt-
ti.
Üniversitelerde öğretim gö-
revlilerinin yüzde 30'unun ka-
dın olduğuna ve birçok çalışma
alanınoa çeşıtlı Kademeıerae de
kadınlann görev aldığını işaret
eden öymen, politikada bulu-
nan kadınların azlığının anor-
mal olduğunu söyledi.
(Baştarafi 1. Sayfada)
lamaktadır. Hükümetimiz. bu
cunıane terör olayinın failleri-
nin ortava çıkanlarak, Türk
adalcıı önüne scvk edilmesi için
gcrckli her türlü çabanın göste-
rileeeği hususunda hiçkimsenin
şüphcsı olmaması gerektiğini
Türk vedünya kamuoyu önün-
de açıklama>ı görev kabul
eder."
İsrail hükümeti saldınyı sert
bır dilte kınayarak, saldın kar-
şısında dehşete diişüldüğünü
açıkladı. Dışişleri Bakanlığı
Sözcüsü Baruch Binah tarafın-
dan vapılan açıklamada. "İs-
tanbul'daki Neve Şalom Sina-
gogu'na gırişilen saldından kısa
bir süre sonra yapılan bu terö-
rist eylemden dehşete düşüldü-
ğü " belirtildi.
İsrail Büyükelçiliği Başkâtibi
Zvi Peer. ÂA'ya yaptığı açıkla-
mada. "Bu türsaldınlannama-
cı bölgede banşı engellemektir"
dedi. Peer. "0606:1 hafta Neve
Şalom Sinagogu'na yapılan sal-
dınnın ardından gelen bugün-
kü saldından aşın unsurlar
sorumlu tutulmalıdır. Bu aşın-
lann hedefı Ortadoğu banş sü-
recini baltalamaktır" dedi.
ÖzaPdan Ermenistan'a
Arabaya konan saatli bombanın patlaması sonucu Ehud Sadan öldü.
U( Baştarafi I. Sayfada)
ma-
saya oturtulmasımn bölge istik-
rarı açısından taşıdığı hayati
öneme işaret edilecek.
Aynı çerçevede Birleşmiş Mil-
letler nezdinde girişimlerini art-
tıracağı kaydedilen Türkiye'nin,
Güvenlik Konseyi'ni Karabağ
konusunda olağanüstü bir top-
lantıya çağırıp çağırmama yö-
nündeki değerlendirmelerinin
Ankara'da sürdüğü ifade edili-
yor. Burada üzerinde durulan
başlıca konunun, Güvenlik
Konseyi'ne böyle bir çağrıda
bulunulması durumunda çok
bdyük bir Ermeni lobisinin et-
kisinde bulunan ABD'nin olası
tutumu olduğu belirtiliyor.
Hükümetten soğukkanlı
tutum
ABD'nin şu anda başkanlık
seçimlerinin heyecanını yaşa-
makta olduğuna işaret eden yet-
kililer. "Ermeni oyları bu çer-
çevede önemli. Durum böyle
olunca Beyaz Saray'daki kişi ve-
ya oraya göz diken kişi Kara-
bağ'daki insani trajediyi fazla
hesaba katacak durumda değil"
değerlendirmesini yapıyorlar.
Ankara'nın bu durumda Av-
rupa Güvenlik ve Işbirliği süre-
cine ağırbk vermesi olasılığı ön
plana çıkıyor. Bu sürecin henüz,
herhangı bir ülke veya ülkeler
grubunun etkisinde olmadığını
belirten yetkililer, şu görüşlere
yer veriyorlar:
"AGlK'in çok önemü olan
bazı ilkeleri var. Bunlann başın-
da sınırlara saygı, egemenliğe
saygı ve en önemu'si insan hak-
lanna saygı geliyor. Hocah kat-
liamından sonra da hiçbir ülke
burada bir insan haklan soru-
nu olduğunu inkâr edemez. Biz
de onlara diyoruz ki işte,
AGlK'i deneyecek olan ciddi bir
konu. Gelin görün ve karannı-
zı verin. Azerbaycan'ın bu ko-
nuda saklayacak bir şeyi yok.
Kim doğru, kim yanlış, kim lci-
mi öldürüyor, görün."
Söz konusu yetkililer, gerek
hükümete gerekse Dışişleri Ba-
kanlığı'ndaki "Şahinlere" atfe-
dilen "spekülatif" haberlere
rağmen Türkiye'nin askeri mü-
dahalede bulunmasmın veya
Azerbaycan'a silah gönderme-
sinin söz konusu olmadığını,
Türkiye'nin bu yönde yapılan
provokasyonlara gelmeyeceğini
belirtiyorlar. Türkiye'nin bölge-
ye sadece insani yardım gönder-
me kararı aldığını hatırlatıyor-
lar.
MadencOer öldü, maskeler geldi Azerbaycan yönetimi sertleşiyor
• (Baştarafi I. Sayfada)
di.
Ölenlere yardım
Köksal Toptan da, ziyareti sıra-
sında, olayın sorumlulannı or-
taya çıkarmak ve ölenlerin ya-
kınlanna gerekb' ödemeleri bir
an önce yapabilmek için çalış-
malann sürdürüldüğünü söyle-
di. Müli Eğitim Bakanı, ölen iş-
çilerin tahsıldeki çoçuklarına
burs verileceğini, üniversitede
okuyan çocuklanna kredi temin
edilerek yurtlarda öncelik tanı-
nacağmı, ilk ve orta öğretimde-
ki çocuklan için parasız yatılı
okullann kapılaruıın açılacağı-
nı, kız meslek lisesi ve endüstri
meslek lisesi mezunu madenci
çocuklanna ise iş bulunacağını
vaat etti.
Akyol, Kozlu'da
Kozlu ve çevresinde dün ince-
lemelerde bulunan diğer bir hü-
kümet üyesi de Devlet Bakanı
Türkân Akyol'du. Sosyal Hiz-
metler ve Çocuk Esirgeme ku-
rumu Genel Müdurlüğü'ne bağ-
h çocuk yuvaları, yetiştirme
yurtlan, huzurevleri gibi kuru-
luşların zor durumdaki işçi ai-
lelerine her türlü yardım için ha-
zır olduğunu söyleyen Akyol,
"Onanlmaz kayıplar verdik.
Oğullannı kaybeden anneler,
eşlerini yitiren kadınlanmız, ba-
basız kalan çocuklarımız için
dayanma gücü ve sonsuz sabır
dilemek de yetmiyor" dedi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanı Mehmet Moğultay da
dün SHP Meclis Grubu'nun
olağanüstü toplanüsında, böl-
gede yaptığı incelemeler konu-
sunda bilgi verdi. Olayda ihmali
ve kusuru bulunanlar varsa
bunlar hakkında yasal işlem ya-
pılacağını belirten Moğultay,
"Maden ocaklannın kapatüma-
sı da dahil sorun kamuoyunda
her yönüyle tartışılmaktadır.
Sorun ne yalnız işletmecınin ne
yalnız işçinin ne de Zonguldak-
lınındır. Sorun gerçekte Türki-
ye'nin sorunudur" dedi ve böl-
genin geleceği konusunda her-
kesin görüş bildirmesini istedi.
43 gözaltı
Zonguldak Emniyet Müdür-
lüğü yetkilileri, Kozlu üretim
bölgesinde bildiri dağıtan 43 ki-
şinin gözaltına alındığını açıkla-
dılar. Yetkililer, gözaltına alı-
nan kişilerin maden işçilerini
idareye karşı kışkırtmaya çaba-
ladıklarını, Dev Sol ve THKP-
C orgütlerine üye olduklarını
öne sürdüler.
Ölüm Ulucami'de namaza durdu
W( Baştarafi 1. Sayfada)
Sarı, pembe, mavi, yeşil yazmalarla
donatılmış bir tabut.
Yaşamın direncini, umudunu, sevincîni
toprağm "kara" dehlizinde bırakmış bir
tabut.
Zonguldak'ta üç günlük yas. Yalnız
Kozlu'nun mu?.. 1983'teki Armutçuk'un
da yası. «
Üç günlük yasın simgesi tabut.
Cenaze, Kozlu üzerinden köytlne
gönderib'yor.
Uzun Mehmet, kuyusu başına çekiyor
ayaklanmı.
Zonguldak üç günlük yasta, ama hayat
devam ediyor madenci için.
AJt katta madenciler banyo yapıyor. Yeni
çıkmışlar ocaktan.
Koridorun ucunda binlerce madenci
feneri. Nöbetçiye "kaç tane fener"
olduğunu soruyorum.
"En sondaki numaraya bak anlarsm abi"
diyor.
En son: 2400, 1960.
Her sırayı nasıl saymalı?
Fenerler bile ocağın "gizli" dehlizlerini
andırıyor.
Koridorun sağmdan toz içinde girenler,
solundan "banyo almış" olarak çıkıyor.
Bir oda: Çamaşırlar kuruyor. Kapısı
kapalı.
Bir oda: El kadar dolaplar. İçinde tozlu
çizmeler, atletler. Kapısı kapalı.
Bir oda: Madencinin düşleri, yaşam
umudu, sevinci, ozlemi. Kapısı kapalı.
Kapının önünde bir kadın. Avucunda
vesikalık bir resim. Resimde bıyıklan yeni
terlemiş bir genç.
"Oğlum" diyor. .
Kapının önünde öylece duruyorum.
Ağzımdan tek sözcük çıkmıyor.
Kadın, usulca kapalı odanın kapısını
açıyor.
Ve gözden kayboluyor...
U( Baştarafi I. Sayfada)
Muiuılıbo\'un istifasının ar-
dından şenı vönetım yapısını
olu>turma çabalan da sürüyor.
Hükümeti ieshedcn parlamcn-
lo. >enı hükümeti kurma göre-
\ını \ine Başbakan Hasan
Hasanov'a verdi. BBC'nin
Azerba\can radyosuna daya-
narak \erdiği habcre göre. dev-
let ba^kanhğı yetkileri seçim
vapılıncava dek Meclis Başkanı
\akub Memedov'a devredildi.
Radvonun habcrinde. hükü-
metın feshedildiği. Başbakan
Hasanov'un veni hükümeti
kurmakla görevlendirildiği ve
kabınc\ı 10 gün içinde Meclis'e
sunması gcrektiği kaydedildı.
Devlet Başkanlığı >etkıleri-
nin Meclis Başkanhğı'na venı
seçilcn Prof. Memedov'a devre-
dıldıği yönündekı haberlere
rağmen muhalefetteki Halk
Cephesı kavnaklan, yetkilerin
bir bilim adamı olan Memedov
tardt'ından değil. fıilen Ulusal
Konsey tarafından kullanılaca-
ğını belirtiyorlar.
Azerbavcan - anayasasında
gcçen yıl yapılan değişikliklc
oluşturulan küçültülmüş ve
daimi parlamento niteliğindekı
Ulusal Konsey"de üyelıkler. asıl
parlamentoda eski K.omünist
Partılı milletvekilleri lehine ko-
runan tcmsil dengesının aksıne
KP ile muhalefet güçlen arasın-
da eşıt olarak dağılıvor.
Hasanov'un kuracağı veni
hükümetın Ulusal Konsey ta-
rafından desteklenebilmesi için
özellikle içişleri, dışışlen ve sa-
\unma gibı kilit bakanlıklara
ulusal çapta destek gören isim-
len getirmesi gerekıiği belırtilı-
yor.
Hasanov'ıın dün yaptığı
açıklamada. Muttalıbov'un
lemkinli olduğu için tepkı gö-
ren tutumunun aksıne sert ifa-
deler kullanması dikkat çektı.
Hasanov. Azerbaycan'ın hızla
kendi ordusunu kuracağını ve
Ermeni milislenni Karabağ'-
dan çıkanncaya >a da yenince-
yc dek savaşacağını sövledi.
Hasanov. AFP'ye verdiği de-
meçte. "terörist Ermeni ordu-
su" Karabağ'dan çekılmedikçe
barış görüşmelerinın başlama-
sının mümkün olmadığını sö>-
ledi.
Bakü'nün tutumunda gözle-
ncn sertlik yanlısı değişim. Ka-
rabağ'daki çatışmaların seyrin-
de de gözleni>or. Bu değişiroin.
özellikle. Azerbaycan'ın Erfne-
nilere yardım etmekle suçladığı
BDT ordusuna bağlı 366. mo-
tonze pıyade alayının bölgeden
çekilmcsınden sonra gerçekleş-
tiğine dikkat çekiliyor.
Dağlık Karabağ'da, sorunun
patlak verdiği 1988 vılından bu
v ana mev dana gelen en sert çar-
pışmalar olarak nitelenen aske-
n harekat sonucunda Azeri
kuv\etlerinin bölgenin kilit
öneme sahip Ermeni yerleşim
merkezlennden Askeran'a gir-
mesivle çatışmalar tüm şidde-
tıvle devam ediyor.
Askeran'da yoğunlaşan ça-
tışmalara katılan Azeri kuvvet-
Ramazan sofralarınızda 1 litrelik
Coca-Cola cam şişe, simdi tüm
Türkiye'de kolay açılır kapaklarla.
Nasıl kazanacaksınız?
• 1 litrelik Coca-Cola cam şişelerinin kolay açılır,
kırmızı kapaklarından 3 tanesini
• 6Nisan 1992'ye kadar
• PK 96 TEŞVİKİYE 80212 İSTANBUL adresine gönderin
• İlk 20.000 kişi arasına girin
• fi'lı olimpiyat bardak seti kazanın.
Pasaportumu kaybettim.
Geçersizdir.
AHMET İRÎMLt
Bu kampanya Mıllı Pıyango ktefesı mn 2.3 \ 992 tanhlı ve
B 0 7 1 MPI0 13 00 0Z481 -2387 no'lu anıyte dûzentenmışlır
Zartarmızı taahliûtlü otarak gondefebılırsınız
PK 96 TEŞVİKİYE 80212 İSTANBUL
lerınin değışık milis güçlerin-
den. Halk Cephesfnin silahlı
birimlerinden ve Azeri polisinin
özel birimlerinden oluştuğu bil-
dirilivor. Azeri güçlerinin iyi si-
lahlanmış olduğuna da dikkat
çekiliyor.
TASS ajansımn Karabağ'-
dakı Ermeni kaynaklanna da-
vanarak bıldirdiğine göre, böl-
gedekı Ermeni mitisleri, Azeri
kuvvetlerinin önccki gece baş-
latlığı saldınyı durdurmaya ça-
lışıvor. Ajans. aynı kaynakla-
rın. BDT ordu birliklerinin de
Azeri kuvvetlerinin saldınlan-
na katıldığını ıddia ettıklennı
duyurdu.
Ermenistan. Savunma Baka-
nı V'asken Sarkisyan dün yaptı-
ğı açıklamada. Azeri kuvvetle-
rinin başlattığı saldırıda 200
Ermeninin öldüğünü iddia etti.
Bununla beraber. Karabağ'-
daki Ermeni kaynaklannın
yaptığı açıklamada. ölü sayısı
21 olarak verildi ve 100 kişinin
de kaybolduğu kaydedildı.
Böylece. Sarkisyan'ın iddiası
bizzat Ermeni kaynaklannca
yalanlanmışoldu. •^^,-ır. ,» .
Fransa hükümet yetkilileri,
dün yaptıklan açıklamada Ba-
kü ile Şuşa arasında ilk insani
vardım koridorunun oluşturul-
duğunu duyurdular. Açıklama-
da, söz konusu kûridorun iki
Fransız insani yardım kuruluşu
tarafından oluşturulduğu kay-
dedildı. Fransız yeıkili Bernard
Kouchner. benzer bir korido-
run hava ve güvenlik koşullan-
nın elverişli olmaması nedeniy-
le Erivan ile Stapanakert ara-
sında kurulamadığını belirtti.
Yetkilı güvenlik koşullannın el-
verişü olmamasını Azeri güçle-
nnin Askeran'a saldırmalann-
dan kaynaklandığını savundu.
Ayber: Yeni Günaydın satılmadı
AA (tstanbul) - Yeni Günav dın
gazetesi ımtiyaz salibi ve Genel
Yayın Yönetmeni Saruhan Ay-
ber. kurucu hisselerini devret-
mek amacıyla işadamı Selahat-
tin Beyazıt'la temasta bulun-
duklannı. ancak henüz bir
protokolün imzalanmadığını
söyledi. Saruhan Ayber dün
Cumhuriyet'te yer alan ""Gü-
na>dın grubu satıldı" başhklı
haberin "yanlış" olduğunu sa-
\ undu ve bir satışın söz konusu
olmadığını söyledi.
Gazetenin. Türk basınında
görülen krizi yaşadığını ve fi
nansman sorunu bulunduğunu
belirten Ayber şövle dedi:
"Şirkete fınansman sağla-
mak amacıvla aramıza savgı
duvduğumuz bır kişi katılıyor.
Selahattin Beyazıt yönetime de
girecektir ve onun bulunduğu
yönetimden şirkete zarar gel-
mez. Ben yine Günaydın'ı tem-
sil ediyorum. Anlaşmamıza
göre Yeni Günaydın, Süper
Tan ve Ekonomik Politik Bül-
ten gazetelerinin dahil olduğu
Bega şirketinde, yöneticilerin
kurucu hisselerini devredece-
ğiz. Bir satış söz konusu değil-
dır ve devretme sonucunda
para almayacağız. Ancak şu
ana kadar bir protokol imza-
lanmadı."
Saruhan Ayber. birkaç gün
gecikmeyle de olsa gazete çalı-
şanlannın maaşlannın her ay
ödendiğjni sözlerine ekledi.
KULIS
• C Baştarafi 1. Sayfada)
söv lentıler. bakanlıkta fıili değişikliklerin yol açacağından çok
daha fazla sarsıntı yaratarak. Oral'ı içerden de yıpratmaya
başladı.
Maliye ve Gümrük Bakanlığı. ilk önce müsteşar değjşikliğiyle
av ağa kalktı. Biltekin Özdemir alınıp, yerine Okmen
Atamyıldız müsteşarlığa atandı. Atamyıldız'ın Emlakbank
Yönetim Kurulu üyeliğınden müsteşarlığa geçmesinden sonra,
savcılığa sevkedilecek banka yöneticileri arasında yer alıp
almayacağı tartışıldı. Yine de. yeni kurulan bir hükümetin
bakanının kendi müsteşannı seçme hakkına herkes saygı
gösterdı. Ama. eski müsteşara reva görülen yeni görev doğrusu
epey tepki yarattı. Özdemır'in yurt dışına maliye müşaviri
olarak atanması. bir "tenzil:
i rütbe" olarak nitelendirildi ve
bütün Maliye bürokrasisi. Özdemir'e istifa etmesini telkin etti.
Özdemir ise. kendısine yapılan davranışın burukluğu ile, hiçbir
gerekçe göstermedi ama, emekli olmayı yeğledi.
Bu olayın ardından "sıradakiler" üzerine tezviratlar
vapılmaya başlandı. "Sıradakiler" arasında iki önemli genel
müdürlük vardı. İkisi de. sadece bakanbk açısından değil. ülke
ekonomisi açısından da stratejik önem taşıyan kilit noktalardı.
Gümrükler Genel Müdürlüğü için çeşitli secenekler ortaya
atıldı. Kımileri, Mustafa Görson'un yerinde kalacağmı
söylüyor, kimileri başka isimlerden söz ediyor. Ama. burası
için Başbakan'ın "özel bir tercihi" bulunduğunu söyleyenler
galiba doğruya biraz daha yaklaşıy or.
Asıl dedıkodular ise öteki genel müdürlük üzerinde
yoğunlaşıyor. hatta kimi çekişmeler yaşanmasına neden
oluyor. YıllardıryürüttüğüGelirler Genel Müdürlüğü
göreviyle ekonomi bürokrasisinin duayeni sıfatını da kazanan
Altan Tufan'ın gidişiyle ilgili, hükümetin ilk günlerinde
çıkanlan, ama sonradan biraz yatışan soylentiler, son günlerde
veniden alevlendi.