Katalog

SAYFA CUMHURİYET 12 MART1992 PERŞEMBE HABERLER TRY Yönetim KUPUIU adayları • CLJMH LRİYET (Ankara)- Radyo Televîzyor. Yüksek Kurulu (RTYK). görev süre.-eri sona eren TRT Yönetim KuruJu. 6 ûyesinin yerine 29 a.day adayı arasırmdan I2'sini belirleyip Başbakankğa gönderdi. Dün, yaklaşık 6 saat sören loplantının ardından RTYK Başkanı Prof. Büyükerşen. şu açsklajnay. yaptı: "Kurulumuziki üye eksik, 10 kışi ile toplantı yaptı. Topla-nüda, direkt başvuranlar ve kurul üyeleri larclından teklıf edilen 29 aday adayının değerlendırmesi yapıldı. Değerlendırme sonucunda herdaldan ikişer kişi olmak üzere, 12 aday tespit edildi. Ada\ tespitıni oylama yaparak belirledik. Adaylann isimleriyle iigili açıklama yapmamız söz konusu değil. Konuyla iigili muhatap doğrudan doğruya Bakanlar Kurulu'dur" ABD TV'lerinde porno ve vahşet serbest • TV Senisi-ABDdeTV'lere"porno ve vahşet" serbest. Bu konuda Bush hükümetinm açuğı davayı özel TVler kazandı. Anayasa Mahkemesi. hükümeün bu konudaki açtığı davaya ifadeözgürlüğüneengel olunacağı gerekçesi ile karşı çıktı. ABDde televizyonlarda bundan böyle günün her saat; vahşet. seks. kan görmek mümkiin. Perşembe söyleşîleri Haber Merkezi-İletışım Araştırmalan Derneği'nin (İLAD) Perşembe Söyleşüeri "nda bahar sezonu bugün başlıyor. Merkezi Almanya'run Essen kentinde bulunan Türkıye Araştırmalar Merkezi'nin yöneticilerinden Prof. Dr. Faruk Şen, '/* imanya'dakiTürk BasınT konulu birkonuşmayapacak. Söyleşi, Çemberiitaş"taki Basın Müzesi'nde saat 17.00'de başlayacak. CSaray Eğitim Vakfı • AA (İstanbul) - Galatasaray Eğitim Vakfı'nın, "Bilim Kültür Sanat" a£ı altında bu yıl ikincisini düzenlediği, "Türkiye Liselerarası Şiir, Öykü ve Deneme" yarışmalarında dereceye girenlere ödülleri verildi. Galatasaray Lisesi'nde düzenlenen ödül töreninde konuşan lise müdürü Yıldızhan Yayla, bu tür faaliyetlerin öğrenciler arasında kardeşliği ve dostluğu pekiştirdiğini belirterek, yurt çapında vaygınlaştınlması gerektiğini söyledi. Oİcul eski mezunlarından olup bir süre önce ölen Yetkin Yörükoğlu'nun anısına, saygı duruşundan sonra dereceye girenlere ödülleri dağıtıldı. Şür yanşmasında Galatasaray Lisesi'nden 1\ına Kiremitçi "Gitme Kal ve Bu Şehir Bu Gece" isimli şiiri ile birinci olurken, aynı okuldan Ceyda Aktaş "Sulh Ceza Mahkemesi" şiiri ile ikinci, Pelin özer de "Küller" adh şiiriyle üçüncü oldu. öykü dalında ise, Yalova Lisesi'nden Ceyhun Eken "Çakmak" adlı öyküsüyle, ortaokullar arasında da Tüna Uslu "Yavru Kedi" isimli öyküsüyle birinciliğe değer görülürken, ikinci ve üçüncülüğe layık eser bulunamadı. Deneme dalında birincili|e değer çalışma bulunamazken, "Yaşama Üstüne Birkaç Satır" yazısıyla Saint Benoit Lisesi'nden Gökçen Karaca ikinci, lanir'den katılan Özgür Keşapli da "New York Sote" yazısıyla üçüncü oldu. Yanşmalarda, birincilere l'er milyon lira ve "Yetkin Yörükoğlu Özel ödülü" verilirken, ikincilere 750 bin, üçüncülere 500 bin, mansiyonlara 200 bin lira para ödülü ve plaket verildi. Bilgi depolayan ve günlük hayatın her alanına girenchip'lerinJaponlann tekeline geçmesi Avrupa'yı endişelendiriyor Japonya,elektroniğinefeııdisidir!DİLEK ZAPTÇIOĞLU (Hannover) - Dünyanm en büyük bilgisayar fuan "Cebit" Almanya'nın Hannover kentinde açıldı. Fuara tüm dünya- dan 5300 şirket elektronik, haberleşme ve bilgi işlem alanındaki en yeni ürünleriyle katılıyor. Teknolojik yeniliklerin yanı sıra fuarda özellikle Japonya'nın bu alandaki üstünlüğü ve Avrupa elektronik sanayiinin geleceği tartışıhyor. Salı akşamı fuann açıhşını yapan Alman Ekonomi Bakanı Jürgen Möllemann, "Biz, Uzakdoğu'dan gelen chiplerin teneke muhafazalannı yapan basit üreticilerduru- muna düşmekten kesinlikle kaçınmalıyız" dedi. Alman ve Avrupa sanayiinin her za- man gereksindiği chiplere en ucuz ve kolay yoldan ulaşması gerektiğini belirten Eko- nomi Bakanı. bu sözleriyle chiplerin başlı- ca üreticisi olan Japonya'nın Avrupa'ya olası bir ambargo koyma tehlikesine atıfta bulundu. Fuann başlıca konusunu, Almanya'run ve genelde Avrupa'nın uzun vadede elekt- ronik alamnda Japonya karşısında tüm rekabet şansını kaybedeceği yolundaki haklı korkular oluşturuyor. Almanya'run en büyük elektronik şirketlerinden Sie- mens-Nixdorf AG'nin Yönetim Kurulu Başkanı Hans-Dieter VViedig'in de açılışta söylediği gibi Avrupa bilgi ve iletişim en- düstrisi önemli bir yapısal kriz içinde. Al- manya'nın tüm dış ticaret açığının dörtte üçü (12 milyar mark) Japonya'dan kay- naklaruyor. Almanya, mikroelektronik alanındaki gereksinimini büyük ölçüde Ja- ponya'dan satın aldığı chiplerle karşılıyor. Alman Sanayiciler Birliği, yayımladığı bir raporda Almanya için "chip alarmı" verdi. Mil>onlarca bilgi birimini depola- maya yarayan ve asansörlerden arabalara ve telefonlara kadar günlük hayatın her kullanım eşyasına giren "chip"lerin Japon- ya tekeline girmesi Avrupalılan korkutu- yor. Almanya'da yayımlanan "Der Spie- gel" dergisi de Hannover fuannın açılması dolayısıyla kapak konusunda "chip sa- vaşı"na yer verdi ve 2012 yılı için de söyle bir senaryo yazdı: "2*012 yılında dünyada başhca ekono- mik güç Japonya olacak. Elektronik ala- nında Avrupalılar figüran rolüyle yetine- cekler. Avrupa'run belli başlı bilgisayar üreticileri çoktan Japon rekabeli karşısm- da pes etmiş olacaklar ve Hitachi, 1BM gibi devlerin şubeferi vazifesini görecekler. Ja- ponlar, Avrupa'ya ambargo koyacak ve chip satışını durduracaklar. Sanayi üreti- mi büyük ölçüde duracak; fabrikalar kapa- nacak, on binlerce işçi açıkta kalacak. Avrupa'da milyonlarca kişi Japonya aley- hinde gösteriler yapmak için sokağa dökü- lecek. Der Spiegel'in yazdığı senaryo, Avrupa'- daki "Japonya korkusu" için iyi bir ömek oluşturuyor. Almanya'nın en yüksek mer- cileri, "Eğer Japonya karşısında rekabet gücü ayakta tutulamazsa Avrupa 20 yıl sonra Japonlann teknolojik sömürgesi ha- line gelir" diyorlar. Cenevre merkezü Dün- ya Ekonomik Forumu da son raporunda, Federal Almanya'nın rekabet gücü açısın- dan dünyada üçüncü sıraya indiğini, reka- bet gücü en yüksek ekonomiye Japonlann sahip olduğunu, onlan ABD'nin izlediğiru belirtti. Avrupa, özellikle otomobil, kimya. tıp ve lazer elektroniğj ve uçak sanayii gibi alanlarda önderliğini devam ettiriyor. An- cak geleceğin sanayi üretimi ve tüketim pazan, elektronik ürünlerine eskisinden çok daha fazla bağjmlı hale gelecek. Ve elektronik sanayiinde, bilgisayarlarda, te- levizyon, fotoğraf makinesi, motosiklet gjbi ürünlerde Japonlar Avrupalılann ar- tık kapatamayacağı bir farka sahip. Chip- lerin gelecekte petrolden de önemli bir hammadde olacağma dikkat çeken uz- manlar, basının yazdığı senaryolan haklı çıkartan değerlendirmeler yapıyorlar. Hannover Elektronik ve Bilgisayar Fuan dolayısıyla alevlenen "chip" tartışmasında Avrupalı sanayiciler ATden daha çok des- tek ve sübvansiyon bekliyorlar. Dünyanm önde gelen chip üreticileri N EC (Japonya-4.145 mi lyar dolar), 1BM (ABD-4.100 milyar dolar), Toshiba (Japonya-3.570 milyar dolar), Hitachi (Japonya-3.205 milyar dolar), Intel (ABD-2.915 milyar dolar), Fujitsu (Japonya-2.765 milyar dolar), Motorola (ABD-2.750 milyardolar), Texas Instruments (ABD-2.715 milyar dolar), Mitsubishi (Japonya-2.035 milyar dolar), National (ABD-1.611 milyar dolar), Samsung(Güney Kore-1.335 milyar dolar), Matsushita (Japonya-1.285 milyar dolar). Elektronik alamnda önemli bir yeri olan silisyum üretimi de Japonya'nın kontrolü altında. TV kanallannın artması görüntülerin kanşmasına yol açıyor; vericiler konusundaki yasal prosedüre uyulmaması da kanşıkhğı arttınyor ÖzelTV'lerinyarattığıgenelsorunSÎNA KOLOĞLU (İstanbul) - Türkiye'- de televizyon yayıncılığının önünde iki ana sorun var: 1. Frekans kargaşası yü- zünden kanallann birbirine kanşması ve izleyicilerin net görüntü elde edememesi. 2. Özel televizyon kanallannın vericiler konusunda yasal prosedüre uymamalan. 1. Özel televizyon kanallan artükça gö- rüntüler birbirine kanşmaya başladı. Bu- nun nedeni ise Show TV'rün 20, Starl ve Teleon'un 107, TRT'nin ise 2 bin nokta- daki vericisiyle yayın yapması. Halen özel televizyon kanalı olarak Ştarl. Teleon ve Shovv TV yayın yapıyor. Önümüzdeki günlerde düzenli yayına ge- çecek olan Flash TV de test yayınında. TRT ise bu özel televizyon kuruluşlanna karşı TV1, TV2, TV3, TV4, GAPTV ve TRT INT ile mücadele edi>or. Shovv TV'nin teknik görev lileri, görün- tü bozukluklannda. frekans dağıhmının yapılmamasmın yanısıra, yanlış anten ayarlannın da rolü olduğunu söylüyorlar. Düzensiz frekans dağılımı yüzünden ka- nal bulmakta zorlandıklannı ve bu kadar çok frekansa ihtiyaç olmadığını ifade eden Shovv TV görevlileri. "Örneğın düzenli bir frekans dağılımında bizim için iki frekans kanalı yeter. Sistem böyle devam ederse şi- kayetler devam edecek" diyorlar. Starl teknik görevlilerinin ise bir önerisi var: Frekans konusunda bir çözüme ulaş- mak için bü'ün iigili kuruluşlar birara>a gelsin. "Böylece", diyor Starl yetkilileri, '"bir yandan yasa hazırlanırken, bir yan- dan da pratikte karşılaşılaşılan sorunlar için çözümler üretilebilir." Starl görevlile- ri, frekans dağıhmının adil bir şekilde ya- pılması durumunda bazı kuruluşlann bundan zarar göreceğini de söylüyorlar. Starl görevlilerinin bu uyansına "Fre- kans dağılımı bir düzene sokulacak ve bazılan da üzülecek" diyen Devlet Bakanı Gökberk Ergenekon da katılıyor. Ama, bu yorumun mali bir külfeti var. Çünkü, frekans dağıhmının yapılması durumun- Frekanskiralama dönemine doğru ÇamJıea Tepesi'nde Starl'in vc TRTnln vericileri. T\' Senisi - Frekans kargaşasına yeni bir boyut geliyor. Kullanılabilir frekanslann tümünün dolu olması nedeniyle bundan sonra devreye girecek özel TV'lerin frekans kiralama yoluna gideceği öne sürüldü. Ulusal Radyo Televizyon Teknik Müdürü Emre Dağdeviren, bugün özellikle Istanbul'da 255 ve 60'ıncı yayın frekanslan arasındakı tüm kanallann dolu olduğunu vurgularken şunlan söyledi: "60'ın üzerindeki frekanslar tatmin edici sonuç vermez. Bu kanallardan yapılacak yayınJann ahnabilmesi için alıcı antenlerin ve kablo sistemlerinin çok kaliteli olması lazım. Türkiye'de bu konuya dikkat edilmediği için üst frekanslann tatmin edici sonuç vermeyeceğı ortada. Bu durumda yeni yayına geçecek olan özel TV kanahnın tek seçeneği kalıyor, o da diğer özel TV'lerin halihazırda elinde tuttuklan frekanslan kiralamak." Frekanslann kamu malı olması gerekirken böyle bir uygulama içine sokulmasını Dağdeviren şöyle açıkladı: "Frekanslar kimsenin malı değil. Ama örneğin şu anda gecekondulann kurulduğu topraklann büyük çoğunlugu devletin malı. İşte bu mantık frekansta da maalesef geçerli olacak." Dağdeviren, bu uygulamanın İtalya'da da yapıldığını belirtirken özellikle radyoda frekans kiralama •yönteminin halen geçerli olduğunu vurguladı. da. bugüne kadar yapılan baa yatınmlar sokağa atılmış olacak. Bir vericınin maliyetinin 150 ila 200 mil- >on lira arasında degiştiği düşünülürse, yeni düzenlemesonucu baa vericilerdevre dışı kalmış olacak. Kendilerini yakından ilgilendiren bu so- run hakkında özel TV kuruluşlan ne dü- şünüyor? Shovv TV yetkilileri, "Biz bunu düşünerek hareket ettik" diyorlar. Starl görevlilerinin yorumu ise şöyle: "Bu konu büyük sorunlar doğuracak, ama çözüm- lenmesi gerekiyor." Televizyon >a>ıncılığının ikinci büyük sorununu özel TV kuruluşlannın venciler konusunda yasal prosedüre uymamalan oluşturu>or. • 2813 sayılı Telsiz Kanunu'na göre, veri- cilerin standardının saptanması, verici örneklerinin kontrol edilmesi ve verici kurma\a izin verilmesinden Telsiz Genel Müdürlüğü sorumlu. Ancak, bugüne ka- dar vericiler Telsiz Genel Müdürlüğü'nün denetimden gecmeden kuruldu. Diğer taraftan, Telsiz Genel Müdür- lüğü'nün bugüne kadar yaptığı şikayetler de özel televizyon kurumlan ve iigili kamu kuruluşlan tarafından kulakardı edildi. Ya> ın karmaşası sadece Türkiye'ye öz- gü bir sorun değil. Özel televizyon şirketle- rinin kamu yayın kuruluşlanndan çok daha sonra yayın hayatına başladığı Kara Avrupası'nda da Türkiye'dekine benzer sorunlar yaşandı. Yatınmda bulunmak amacıyla tstan- bul'a gelen ltal>an Techno Sistem yetkili- lerinden Guglielmo Bertuccioli'nin sözleri >ayıncılık konusunda Türkiye'nin Av- rupa'ya ne kadar yaklaştığını çok iyi özet- b'yor: "Yunaniitan'da. sayısı 450'yi bulan vericiler hâlâ korsan olarak çahşıyor. İtalya'da ise vericiyle ilgili yasa haarlandı ama. hâlâ bir belirsizlik var. Türkiye'de de durum aynı. Ama sanınm yasa dışı ko- numdan yasal bir konuma geçilecek." Özel TV Yasası raporu Demirel'e sunuldu (Nam-ı diğer, komşu çatlatan televizyon!) Yeni, ileri ve olağanüstü üriinlerin yaratıcısı Vestel, şimdi de televizvonların televizyonu Efsane'yi yarattı... ' ' > İşte Efsane'yi televizyonlann televizyonu yapan özellikler: * İki dilde yayın sistemi • Çok fonksiyonlu enfraruj uzaktan kumanda * Düz kare 55 ekran * Teletekst yayınlanna Türkçe harflerle tam uyum * 200 kanal kablolu yayına tam uyum * Uydu yayınlarına tam uyum * Hi-Fi Lineer stereo sistem * On Screen Display * Auto Search * Auto Stand By Hemen bir Vestel Yetkili Satıcısı'nagelin... Televizyonlann televizyonu (nam-ı diğer, komşu çatlatan televizyon) Efsane'yi görün! İTVESTEL Öncü -* Önder -> Lider TV Senisi - Başbakan Demi- rel'e Özel TV Yasası ile iigili aynntılı bir rapor sunuldu. Ra- por, Demirel'e güvendiğı bir siyasi araayla ulaştınldı. Devlet Bakanı Gökberk Er- genekon başkanlığında yürütü- len Özel TV yasa çalışmalan ilk defa Başbakan Demirel'e etraf- lı bir şekilde iletildi. Demirel'in özel olarak görevlendirdiği bir siyasi. söz konusu yasadaki ge- lişmeler ile iigili bilgi almak üze- re Ergenekon başkanhğındakj uzman ekibi dinledi. Toplantıda, üzerinde en çok durulan ve Demirel'e iletilmek üzere özellikle vurgulanan ko- nu frekans kargaşası oldu. Fre- kans dağıhmının yapılmadığı ve teknik altyapıya yönelik so- mut önlemler aknmadığı takdir- de Türkiye'de bugün yaşanan kargaşanın hiçbir zaman sona ermeyeceği anlaüldı. Frekans haritasının hazırlama çalışma- lanmn da 1 yıldan önce tamam- lanmasının mümkün olmadjğı vurgulandı. TRT ve Özel TV'leri düzene sokacak olan yasa tasansırun nisan ajı sonunda bileçıkması- nın zor olduğu belirtildi. Başba- kanJığa yakın kaynakJardan öğrenildiğine göre bütçe görüş- melerinin bu ayı dolduracağı ve daha sonra anayasa değişikliği- < nin gündeme geleceği, bu ne- denle TV Yasası'nın daha ileri bir tarihte görüşülmesinin mümkün olabileceği öne sürül- dü. Aynı kaynaklar. TV yasa- sından önce anayasadaki degi- şikliklerin gerçekleşmesinin beklendiğini. bu durumda TV Yasasfnın nisan sonu, hatta mayıs ayına bile sarkabileceğini belirttiler. Türk uçakları için haberleşme özgürlüğü AA (Ankara) - Asken ve sivil Türk uçaklan rota dışı uçuşla- nnda. Türk hava sahasını terk ettikleri anda artık telsizlerini kapatma zorunda kalmayacak. Ispanya'da yapılan Dünya İdari Radyokomünikasyon toplantısında. Ulaştırma Ba- kanlığı ve öteki iigili kuruluşlar temsilcilerinin çabalan sonucu Türkiye'nin 33 yıldır süren as- keri ve sivil uçaklann telsizle haberleşme sorunu çözüme ka- vuşturuldu. Ulaştırma Bakanlığı Basın ve Halkla İlışkiler Müşavirliği'n- den yapılan açıkiamaya göre toplantıda onaylanan kararla, Türkiye'nin askeri ve sivil uçak- lannın rota dışı uçuşlannda hava meydanlan ve çıkış üsle- riyle haberleşmesine imkan ve- ren uluslararası planda yer alması sağlandı. Bu uygulama- nm yürürlüğe girmesinden son- ra rota dışında uçan Türk uçak- lan, Türk hava sahasını terk ettikleri anda artık telsizlerini kapatmayacak ve diğer ülkeler- den ödünç frekans talep etme- yeçekler. Öte yandan Türkiye'nin 40'- ına boy lamın doğusunda kalan v e 15 ili içine alan doğu bölgesi- nın, Avrupa teîevizyon yayın planı ile Uluslararası Telsiz Tü- züğü'ndeki Avrupa yayın alanı tanımına dahil edıldiğj bildiril- di.Bu karar uyannca Trabzon- Diyarbakır hattının doğusunda kalan Rize. Bayburt, Artvin, Kars, Erzurum, Bingöl. Muş. Mardin, Batman, Bitlis, Van. Şırnak. Hâkkari. Siirt ve Ağn ıllen de uluslararası planlama çahşmalanna dahil edilecek.