04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 Cumhuriyet pazar konuğu 2 Şubat 1992 Türkiye'nin Bonn Büyükelçisi Dr. Onur Öymen: Geçenyıltohum attıkşimdi sıramahsuldeDışişleri.'nin genç büyükelçileri arasmda yer alan Dr. Onur Öymen, bir yılı geçkin bir süredir Türkiye'nin Bonn Büyükelçisi olarak "hariciye"deki görevini, yüksek tempolu bir çalışmayla sürdürüyor. Olaylara, diplomatlann "klasik", ahşılagelmiş bakışınm ötesinde, farklı bir tarzda yaklaşan Dr. Onur Öymen ile arkadaşımız Yağmur Atsız İconuştu. SÖ YLEŞİ Y\ĞMUR ATSIZ Türk hariciyesinin en önemli dış postlann- dan biri olan Bonn Büyükelçiliği'nde bulunmuş sıradışı ve çalışmalanyla iz bırakmış diplo- matlann sayısı az sayılmaz. Rahmetli Settar tksel. Ziya Müezzinoğlu yahut Vahit Halefoğlu hemen aklıma gelenlerden birkaçı. Bonn'daki ilk yılını devireli çok olmamış, nispeten genç büyükelçi Dr. Onur Öymen de galiba bu kolay unutulmayacaklar listesine girmeye aday. Ma- iyetindeki personeli hani neredeyse "pestile" çeviren temposu ve çok kolay kurup geliştirdiği beşeri ilişkileri, bu tahminin sadece iki göster- gesi. Olaylara, ahşılagelmiş diplomatlardan farklı yaklaşım tarzı belki bir başka gösterge. ^ H B Sayın Büyükelçi, Bonn 'daki birinci ça- lışma yüvnızm bitiminden sonra dönüp geriye baktığımz zaman neler görüyorsunuz? Şöyle bir ara bilançosu çıkarsanız... 1991 çok kötü başladı, çok iyi kapandı. 1990 ve daha öncesi, gerek artık geride kalmış bir takım objektif sebepler ve gerekse bunlara ekle- nen Almanya'nın birleşmesi humması dolayı- sıyla, Türk-Alman ilişkileri biraz geri plana itil- mişti. Sonra Körfez bunalımında iki ülkenin, duru- mu adamakıllı farklı biçimlerde değerlendirme- si de bunun üzerine tuz biber ekti. Fakat 91 ortalanndan itibaren ilişkiler yine gelişmeye başladı. Bakanlar düzeyinde temas- lar yeniden başladı. Safa Giray'ın, Ahmet Kurtcebe Alptemocin'in ve Hikmet Çetin'in Hans Dietrich Genscher'le buluşmalannı hatır- layaltm. Mesela kısa süre önce Genscher'in, Çe- Yavaş yavaş herkes anlıyor ki gerek Balkanlar'da gerekse dağümış Sovyetler Birliği'nde işbirliği unsuru, çekişme unsuruna galebe çalıyor... 1992'ye olumlu düşüncelerle bakıyorum... Geçen yıl pek çok tohum attık. 1992 yılında mevyelerini toplayacağız. tin'le görüştükten sonra, "İlişkilerimizde yeni bir sayfa açıldı" demesi gerçekten önemlidir. Ayrıca ortak basın açıklaması. Almanya ta- rafından, Türkiye'nin AT'ye tam üyeliği konu- sunda destek vaadi ve Federal Şansölye Helmut Kohl'ün son zamanlarda birkaç kere Türkiye'- den olumlu bir dille söz etmesi de aynı yöndeki başka ümit verici olgulardır. Şansölye Kohl, Türkiye'nin AT'ye tam üyeliği konusunda da destek vaat etmiştir. Bu da dikkate değer bir değişiklik. ustelik Sayın Genscher, en geç bu mart ayın- da, Sn. Kohl ıse mutlaka yine bu yıl içinde für- kiye'ye geleceklerini vaat ettiler. Bu da yabana atılacak bir gelişme değil. Bunlar bir yana, şimdiye kadar Türkiye'ye karşı çok sert bir tutum içerisinde bulunan ve gerek demokratikleşme gerekse -özel olarak- Kürtler konulannda Türkiye'ye karşı, zaman zaman insafsızlığa varan eleştirilerin sahibi Sosyal Demokrat Parti de (SPD) artık tutum de- ğiştirdi. Hem Genel Başkan Björn Engholm hem Genel Sekreter Klose hem de başka ileri ge- len SPD'liler, Türkiye'deki gelişmelerle ilgili epeyi olumlu ifadeler kullandılar. Peki, ekonomik açıdan ele ahrsak da ^K^Aımlu sonuca varabilir miyiz? Hem de nasıl... 1991 yılında Türkiye'nin Al- manya'ya ihracatı yüzde 21 oranında arttı. Bu arada Türkiye, Almanya gibi teknolojide yer- yüzünün kalburüstü ülkelerinden birine 250 milyon DM tutannda elektronik eşya satmayı başardı. Yine geçen yıl Alman yatınmcılan; ts- viçre, lngiltere ve Amerika Birleşik Devletleri'ni geride bırakarak Türkiye'ye yatınm alanında birinci sıraya geçti. Bir Türk-Alman ticaret odası kurulması pro- jesi var. Bunlara ilaveten, sabık Sovyetler Birli- ği'nde subaylar için inşa edilen milyarlık konut projelerini de unutmamalıyız. Türk fırmalan şu ana kadar bu ihalelerden yüzde 43'ünü kazan- ma başansını gösterdiler. Nitekim Dışişleri Ba- kanı Genscher, New York'taki BDT'ye yardım toplantısında birkaç gün önce bu başandan öv- güyle söz etmek nezaket ve olgunluğunu da gös- termiştir. •••• Bayağı güllük gülistanlık bir tablo çiz- diniz, Ekselans... Gerçekçi olmak gerek. Tabii bazı işler zaman PA/.AK KoM'Cil ONUR ÖYMEN 1940 yılında İstanbul'da doğan Onur öymen Galatasaray Lisesi'ni ve Siyasal Bilgiler Fakültesi'ni bitirdikten sonra yine aynı fakültede, savunma politikasıyla ilgili doktorasınıverdi. 1964yılındanbu yana bir Dışişleri Bakanlığı mensubu olarak merkezdeki görevlerinin yanı sıra Lefkoşa, Prag ve Madrid'de müşteşar olarak bulundu. 1988-1990 arası Kopenhag Büyükelçisi olarak görevini yürüttü. 1 Aralık 1990 tarihinden beri Bonn Büyükelçisi. Onur Öymen evli ve iki çocuk babası. kımdan aktif çevrelerle yakın ilişkiler kurdular. Zaman içinde -özel olsun resmi olsun- o çevre- ler, Türkiye hakkında bilgiye, analize, değerlen- dirmeye ihtiyaçlan olunca bu Türklere başvurur oldular. E, onlar da biyografileri gereği, o sıralann Türk hükümetlerine ve Türk devletine rahmet okumadıklanna göre yıllar içinde ağır ağır çok olumsuz bir Türkiye imajı oluştu. Bu, tabii tek sebep değil, ama bir dizi sebep arasında önde ge- lenlerden biri. Şimdi ise ne oldu? Yeni hükümet, en iyimser tahminleri dahi aşa- cak ölçüde demokratik, çağdaş, banşçı, insancıl sinyaller verdi. Avrupa'daki Türk aydınları da nasıl olsa fisebilillah Türkiye düşmanı olmadık- lanna göre (ki burada tek tük istisnalatı hariç tutuyorum) kendilerine uzatılan bu eli tutmakta gecikmediler. Başka bir deyişle dostluğa, banşıklığa ve uyuma bir şans tanıdılar. Bunda tabiatıyla derin bir özlemin de payı var. ^ ^ • B Hangi özlemin? Şu özlemin: Bu insanlar ömürleri boyunca tam Batılı anlamda birer vatandaş olamamanın acısını çekmişlerdir. Bu sebepten bir bakıma Avrupalı aydın arkadaşlan arasında da boyun- lan bükük dolaşıyorlardı. Oysa yeni hükümet şimdi onlara diyor ki "Avrupa'da hangi haklar, hangi özgürlükler, hangi manevı huzur varsa bizde de olacak!" Bu durumda Türk aydını Türk devleti ile ba- nştı. Nispeten çok kısa bir süre içinde gerekli hukuksal düzenlemelerde tamamlandıktan son- ra Batılı arkadaşlanna ve Batı kamuoyuna başı dik olarak, "Bak, sende ne varsa bende de var", diyeceği günü bekliyor. Zaten aydınlar bir yana, genel olarak Türk in- sanını ahrsak, o hem geleneklerine bağlıdır, hem de çağdaş olma aşkıyla yanar. • Arkadaşımız Yağmur Atsu Türkiye'nin Bonn Büyükelçisi Dr. Onur öymen (sağda) ile birlikte büyükelçilik rezidansında... zaman itişmeli olarak yürüdü. Ama sonuca ba- kalım. Kim ne derse desin, Türk-Alman ilişkilerinin köklü bir geleneği vardır. öyle her çıkan rüzgârda, önceden zahmetle kurulmuş binalar darmadağın olmaz. • • • Bu düzelmenin, rayına girmenin sebep- leri neler? Düzelmenin sebeplerini anlamak için önce bozulmanın sebeplerine bakmak gerek. 12 Eylül 1980'den sonra on binîerce Türk ay- dını "Avrupa gurbeti"ne düşmek zorunda kal- dı. Bunlar arasında özellikle sol kanattan olan- lar nispeten kısa bir süre sonra buradaki değişik aydın çevrelerle, aydın olmasa bile politik ba- ^••ü Ekselans, isterseniz gözlerimizi biraz da istikbale çevirelim. Zaten söz de orayageldi. 1992'de hangiproblemlerin üzerine yüklenmek niyetindesiniz? Hiç tereddüt etmeksizin eğitim ve kültür so- runlannı başa alabilirim. Bakın, şu anda 450.000 çocuğumuz ve genci- miz Almanya'da eğitim görüyor. Bunlardan 11. 700'ü üniversitede, 21.000'i lisede. Fakat ne acıdır ki 23.000 çocuğumuz da "Sonderschule" denilen, zihinsel özürlü çocuklann okullanna devam etmek zorunda. Fakat ashnda bunlardan son derece cüzi bir bölümü gerçekten zihinsel özürlü. Dil zorlukları yüzünden dersleri layıkıyla izleyemeyince öğret- menleri bunlan başlanndan atmak için bu "Son- derschule"lere sevk edip kurtuluyor. Geçen yıl bu çocuklar için 20'ye yakın dil kursu açtık. Bu yıl çalışmalarımızı daha da yoğunlaştıra- cağız. ^ ^ M Gündeminizde başka hangi maddeler var? AT ve BAB ile ilişkilere yönelik önemli temas- lar planlanıyor. Ekonomik açıdan da yeni ve daha güçlü bir sıçrama söz konusu. Almanya'- daki işadamlanmız sektör bazında örgütleni- yorlar. Buçok önemli. ^ ^ • i İ y i hoş ama, Ekselans, Türkiye'nin AT ile ilişkilerindeki en önemli engel Almanya. Yu- nanistan 'ın denk düsmüş bir bahane olduğunu siz benden iyi bilirsiniz. Spekülasyonlara itibar etraemeli. Almanya ile ilişkilerde "tarihi dostluk" sözü belki soyut bir kavram, ama pek çok alandaki ortak menfaatle- rimiz de son derece somut bir kavram. Biz sorunlanmızı, başta Almanya olmak üze- re, Avrupa'ya "'ihale" etmek niyetinde değiliz. Bunlan kendimiz çözeceğiz. Bunu Almanya da artık anlamış durumda. Son zamanlardaki bütün askeri, siyasi ve eko- nomik araştırmalar Türkiye'nin Avrupa ile bir- leşmesi gerek tiği yolunda. Temel politikalar, başka bir deyişle akıl ve mantık, ihtilaflann değil ortak menfaatlerin ön plana çıkanlmasını emrediyor. Türk diplomasi- sinin ana çizgisi bu. İki üç aydır Alman tarafında da gündemin değiştiğini fark ediyonız. Son zamanlardaki bütün askeri, siyasi ve ekonomik araştırmalar Türkiye'nin Avrupa ile birleşmesi gerektiği yolunda. Temel politikalar, ihtilafların değil ortak menfaatlerin ön plana çıkarılmasını emrediyor. Alman tarafında da gündem değişiyor. ^ ^ M Yani bir Osmanlı-Habsburglu hırlaş- ması gündemde değil mi? Balkanlar'ı kastedi- yorum. Değil. Yavaş yavaş herkes anlıyor ki gerek Balkanlar'da gerekse dağılmış Sovyetler Birli- ği'nde işbirliği unsuru, çekişme unsuruna galebe çalıyor. Belki öbür türlü fikir jimnastıgı yapan- lar vardır, ama temel çizgiye bakmak lazım. ^ ^ ^ H Kısacası 1992 've bakarken alnınızdaki endişe kırısıklıkları mı, yoksa dudaklarınızın kenarındaki tebessüm kırısıklıkları mı baskm çıkıyor. 1992'ye çok olumlu duygular ve düşüncelerle bakıyorum. 1991 yılı, bütün çalkantılanna rağmen dost- luğun üstün geldiğini kanıtladı. Geçen yıl pek çok tohumlar atük. 1992 yılında mahsul topla- yacağız, meyve toplayacağız. İSTANBUL FRANSIZ KÜLTÜR MERKEZl FRAIHSIZCA DIL KURSLARI "Genel ve Özelleştirilmiş" BAHAR DÖNEMJ 10 Şubat - 22 Mayıs Kayıtlar ve test 5-6-7-8 Şubat (Gün boyunca) Saat 10.00-18.00 arası İSTİKLAL CAD. NO.: 8 Taksim Tel: 252 02 62 İLAN CEYHAN l.KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 1980/542-52 Ceyhau ilçesi Yalak köyu 68 parsel hakkında verilen 7.5.1991 tarih ve 1980/542-52 esas ve ka- rar sayılı karan ile davacüann iti- razının reddine, taşınmazın Hazine ve Ibrahim Cent adına tapuya tesciline dair karar davalı ölu Bekir ve mirasçılanna yapı- lan tum aramalara rağmen teb- liğ edilemediğinden yukarıda tarih, esas ve karar numarası ya- zılı mahkememiz karan ile Ha- zine vekilinin 9.8.1991 havale tarihli temyiz dilekçesi davalı olu Bekir ve mirasçılanna 7201 sayılı yasa uyarınca ilanen tebliğ olu- nur. Basın: 18736 İLAN CEYHAN 1. KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo: 1980/2354-228 Ceyhan'ın Camuzağıh Köyü 46 parsel hakkında mahkememizden verilen 11.7.1990 tarih ve 1980/2354-228 esas ve karar sayılı karan ile Haane itırazının reddine taşınmazın Ali Atıcı ve ark. adına tesciline da- ir karar davalılardan Ali Atıcı mirasçılan Sıtkiye, Hacer ve Gümüş Atıcı'ya tüm aramalara rağmen tebliğ edilemediğinden yukanda esas ve karar numarası yazılı mahkememiz karan ile davacı Hazine vekili- nin 6.8.1990 tarihli temyiz dilekçesi, adı geçenler Ali Aücı mirasçı- lan Sıtkiye, Hacer ve Gümüş Atıcı'ya 7201 sayılı yasa uyannca ilanen tebliğ olunur. Basın; 18739 T.C. SERİK KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN İLAN Sayı: 1988/760 Serik Kökez Mahallesi Taşlıklar mevkiinde bulunan 229 m ! 'lik 89 ada 45 parsel nolu hizalı yeriıı mahkememizde icra kılınan yargıla- ma neticesinde: Da\aeı adına tesciline karar \erilmiş olup, adresi tespit edileme- >en da\alı Abidin Şabanoğlu'na 7201 sayılı Tebligat Kanunu'na go- re kararın neşrinden itibaren 15 gun sonra tebliğ edilmiş sayılacağı ilanen duyurulur. 15 1/992 Basın: 45301 SATILIK Acıbadem'de 3 oda 1 salon, hidroforlu, kaloriferli, odalar halı, temiz daire sahibinden satılık. Tel: 325 86 49 İLAN İSKENDERUN 2. ASLİYE HUKUK HAKİMLİĞİ DosyaNo: 1991'72 Davacı Hasan Turunç tarafından mahkamemızde açılan gaıplik da- vası nedeniyde: Hatay ili. Jskenderun ilçesi Çay mah. cilt 022 12, sayfa 21, kütük 789 da nüfusa kayıtlı bulunan Hasan ve Emine'den olma 1.1.1950 doğ. lu. Mehmet Tunınç'un gaıpliğıne karar verilmesi talep edilmiş olmak- la, Gaip Mehmet Turunç'un hakkında malumatı olan kimselerin ma- lumatlannı mahkememizin 1991/72 sayılı dosyasına bildirmeleri, gaip Mehmet Turunç hayatta olduğu takdirde kendisinin nerede bulundu- ğunun, sağ olup olmadığı hususundaki beyanını mahkememizin 1991/72 esas sayılı dosyasına 4.3.1992 tarihine kadar bildirmeleri ılan olunur. 13.1.1992 Basın: 45439 İLAN ZONGULDAK ASLİYE BİRİNCİ HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 989/382 Davacı Huseyin Eray tarafından davalı Nesrin Eray aleyhine açı- lan bosanma davasının yapılan açık yargılama sırasında verilen ara karan uyarınca: Davalı Nesrin Eray'ın Sahil Gazinosu Çaycuma adresinde bulun- madığı ve değişen adresini de mahkemeye bildirmediğinden kendisi- ne dava dilekçesi ve duruşma gunu tebliğ edilemediğı anlaşıldığından ilanen tebligat yapılmasına karar verilmiş olup karar gereğince dava- lı Nesrin Eray'ın duruşma gunü olan 12.2.1991 günu'saat 10.00'da mah- keme salonunda hazır bulunması ya da kendisini bir vekille temsil ettirmesi, duruşmaya gelmediği ya da kendisini bir vekille temsil et- tırmediği takdirde duruşmaların yokluğunda devam edeceği ve karar verileceği hususu HUMK'nın 213 ve 377. maddeleri gereğince dava dilekçesi yerine kaim olmak uzere ilanen tebliğ olunur. 14.8.1991 Basın: 45369 sayın doktor ve eczacılara Küçük Hacimdeki (MINIBAG) Parenterai Solüsyonlarımız İzotonik Sodyum Klorür Solüsyonu ve % 5 Dekstroz, Sudaki Solüsyonu 100 ml'likve 150ml'lik MEDİFLEKS Torbalarda Tıp Kullanımına Sunulmuştur. Eczacıbaşı Buyukdere Cad 185 Levent 80710. Istanbul 1 Tescıl edilmiş marka İLAN TEKİRDAĞ 1. KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo: 1981/637 Karar No: 1983,488 Davacı Orman tdaresı tarafından davalı Gülsüm Saygı ve ark. aley- hine mahkememizde açılan tespıte itıraz davasının yapılan açık dunıs- ma sonunda: HÜK.ÜM: Tekirdağ merkez ilçe Çanakçı Köyü Bağlar Mevkii'nde bulunan 685 parsel numaralı 1900 m2 yüzölçümlü taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu anlasılmakla tapulama dışı bırakılmasma da- ir hüküm özetı, yapılan tüm aramalara rağmen adreslerı tespit edilemi- yen ölü Mustafa ve eşı Hacer Akyol mırasçıları adına ilanen tebliği ile neşrinden 15 gün sonra tebligatın yapılmış sayılacağı ilan olunur. Basın: 45388 KEŞAN İFLAS MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN IFLAS ALACAKLILARI SIRA CETVELİ İLANI DosyaNo: 1991/1 Iflas Müflisin adı, soyadı: Kolanlarh Tanm Ürünleri San.Tic.Ltd.Şti. tkametgâhı: Ispatcami Mah. Ipsala Asfaltı üzerinde Çeltik Fabri- kası. KEŞAN Müflis Kolanlarh Tanm Ürünleri San.Tic. Ltd. Şti. hakkında yeni- den alacak iddialannın olması ve bunlann da mcelemelennın bitmesi nedenıyle t.l.Y.'nln 206 ve 207. maddeleri gereğince yeniden düzenle- nen alacaklılar sıra oetveli İcra Daıresi'nde ıncelemeye hazır bulundu- rulmuştur. Sıraya ve alacağın esasına veya miktanna iliskin itirazlann ilandan itibaren 15 gün içinde 1.1. Y.'nın 235. maddesı hükümlerine göre yapıl- ması lüzumu l.l.Y.'nin 236. maddesi gereğince ilan olunur. Basın: 45416
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle