Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1S ŞUBAT1992 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Sargın: SBP surmeli
IANKA (lzmir) •
I Türkiye Işçi Partisi
üderlerinden ve
kapaülan TBKP'nin
Genel Başkanı Nihat
I Sargın, Sosyalist Birlik
I Partisi'nin (SBP)
mutlaka varhğını sürdürmesi
gerektiğini söyledi. TİP'in 31. kuruluş
yıldönümü nedeniyle tzmir'de eski
p>artilerin bir araya geldiği yemekte
lconuşan Nihat Sargın, SBP'nin eski
TtP ve kapatılan TBKP'nin devamı
olduğuna işaret etti. Sargın, TİP'in 12
Mart ve 12 Eylül dönemlerinde
lcapatılmasına karşın "parti kapatma"
ilc "partililik" anlayışraın sona
ennediğini söyledi. Anayasa
Mahkemesi'nin karanyla kapatılan
TBKP'nin Genel Başkanı Sargın,
Türkiye'de son günlerde bol bol
demokrasiden söz edildiğini, ancak
kendi açısından somut değişiklikler
görülmediğini sözlerine ekledi.
Çevre komisyonu
• ANKA (Ankara) - TBMM'de çevre
sorunlannı araştırmak ve çözüm
yollannı saptamak üzere kurulan
araştırma komisyonunun üyeleri
belirlendi. Resmi Gazete'de yayımlanan
TBMM kararına göre DYP Isparta
Milletvekili Ertekin Durutürk'ün
başkanlıgını yapacağı çevre
komisyonunda başkanvekilliğini
ANAP'h Rasim Zaimoğlu,
sözcülüğünü RP'li Musa Demirci, kâtip
üyeliği ise SHP'li Atilla Mutman
yapacak. Komisyonda DYP'den Haydar
Baylaz, Cavit Erdemir, Doğan Baran
Ue Şinasi Altıner, ANAP'tan Leyla
Yeniay Köseoğlu ile Yusuf Pamuk,
SHP'den ise Ziya Halis üye olarak
görev alacak.
Sağlık harcamalan
• ANKA (Ankara) • MİUetvekillerinin
yaptığı aşın sağlık harcamalanrun
önüne geçemeyen Meclis, bundan sonra
yalnızca "sözleşme" imzaladığı sağlık
kuruluşlanndan hizmet satın alacak.
TBMM Başkanhk Divanı zonınlu
olmamasına rağmen küçük
müdahaleler için lüks hastanelere
başvurulmasının önüne geçmek için
her hastaneden hizmet almak yerine,
yalnızca "sözleşme" imzaladığı
hastanelerle çalışmayı kararlaştırdı.
TBMM Grup Idare Amiri Burhan
Kara bu nedenle hastanelere yazı
göndererek bir yıl siireyle kendileriyle
"sözleşme" imzalamayı istediklerini
bildirdi. TBMM'nin ıstediği şartlarda
sözleşme imzalamayı kabul eden
hastaneler bir yıl boyunca yapılacak
müdahaleler için fıyat bildirecek.
Fiyatta anlaşılamayan hastaneden
hizmet satın alınmayacak.
Milletvekilleri de yalnızca sözleşme
imzalanan hastanelerde tedavi
olabilecekler.
An ve rîca genelgesi
• AA (Ankara) - Başbakan Süleyman
Demirel, yayımladığı genelgeyle
Başbakanhk ve bakanhklar arasındaki
yazışmalarda, yazılann sonunda yer
alan "arz-rica ederim" ibaresinin
kullanımına açıkhk getirdi. Başbakan
Süleyman Demirel imzasıyla ilgili
bakanhklar ve kuruluşlara gönderilen
genelgeye göre
Başbakan dışındaki
Başbakanlık yetkililerince imzalanan
yazılarla bakanların şahsına hitaben
yazılan veya Başbakan adına
gönderilmeyen yazılarda "arz ederim",
bakanhklara Başbakan adına
gönderilecek yazüarda ise "rica
ederim" ibaresi yer alacak.
1 Mayıs kampanyası
• İç Politika Servisi - SHP lstanbul tl
tnsan Haklan Komisyonu, "1 Mayıs
Işçi Bayramı" yasagının kaldınlması
için imza kampanyası başlattı. 10 şubat
salı günü, tnsan Haklan Komisyonu
Başkanı Avukat Ali Rıza Dizdar
başkanhğında yapılan olağan haftahk
toplantıda, alınan karar doğnıltusunda,
"Tüm partililer, tüm demokratik
kurumlar, tüm demokrası güçleri, tüm
yurttaşlar '1 Mayıs Işçi Bayramı'
yasağımn kaldınlması için dayamşma
ve imzaya" çağnldılar.
Ordu'nun müdahatesi
• AA (Ankara) - SHP Adıyaman
Milletvekili Celal Kürkoğlu. Türk
Silahlı Kuvvetleri mensuplannın,
ülkede siyasi iktidara müdahale etmesi,
ülke yönetimine el koyması ve yönetimi
devralmasının koşullar ne olursa olsun
yasaklanmasını önerdi. Kürkoğlu,
SHP grubuna sunduğu yasa önerisinde,
Türk Silahlı Kuvvetleri Iç Hizmet
Kanunu'nun iki maddesınde dcğişiklik
öngörüyor. Buna göre silahlı kuvvetler,
Türk yurdunu, anayasa ile tayin edilmiş
bulunan Türkiye Cumhuriyeti'ni
korumanın yanı sıra demokratik
düzeni de korumakla görevli kılınıyor.
K.ürkoğlu'nun Genelkurmay
Başkanı'nın yetki ve görevlerini
düzenleyen yasada değişiklik öngören
diğer yasa önerisinde ise Genelkurmay
Başkanı'nın yetkilerinin kısıtlanması
isteniyor.
Esnaftan tepki
• CUMHURİYET (Batman-Siirt) -
Btfman'da 3 gün önce kimliği meçhul
kifikrce kafasına sert cisimle vunılarak
OUfirfllen bakkal Metin Elikçi için
emafm bir bölümü dün kepenk
kapattı. Halka açtk kanvehane gibi
yerierde gerçekkitirilen kepenk
protestosuna polis herhangi bir
müdahalede bulunmadı. Askeri panzer,
Çevik Kuvvet ve özel tim görevlilerinin
devriye gezdiği Batman'da, TÜPRAŞ
rafinerisindeki önlemler de arttınldı.
Polis, cuma namazı sonrası yapılması
olası eylemler için cami önlerinde
önlem aldı.
Eski Zonguldak Valisi Karacan, emekli vali Süzer ile İdaneciler Derneği Başkanı Bor hakkında dava açü
Valilerin 'gericilik'kavgasıTURAN YILMAZ (Ankara)- "Gericilik" tartışması valileri mahkeme-
lik etti. Son kararname ile rnerkeze alınan eski Zonguldak Valisi
Alpaslan Karacan, kendisini 'gerici akımlann içerısinde olmak-
la' suçladıklan gerekçesiyle emekli vali Sabri Süzer ile Türk Idare-
ciler Derneği (TID) Genel Başkanı Cemal Bor hakkında tazminat
davası açtı.
Valileri mahkemeye düşüren olay,
Alpaslan Karacan hakkında basında yer
alan yayınlar üzerine başladı. Karacan
hakkındaki ilk sav, Şanhurfa Valisi oldu-
ğu sırada dönemin Çalışma ve Sosyal Gü-
venlik Bakanı Imren Aykut'un il
merkezindeki konuşmasına, "bayan olma-
sı nedeniyle" izin vermemesi oldu. Aykut,
bu olay nedeniyle sert bir biçimde eleştir-
diği Karacan'ın görevinden ahnması için
hükümet nezdinde girişimlerde de bulun-
du, ancak başanlı olamadı. Aykut, o ta-
rihte gazetecilere şu açıklamayı yapmıştı:
"Konuyu Sayın özal'a anlattım. özal,
valinin ahnması konusunda Yıldırım Ak-
bulut'a emir verdi. Ancak Içişleri Bakanı
Abdülkadir Aksu bu şahsı görevden almak
istemiyor."
Ardından Denizli Valihği'ne atanan Ka-
racan, bir kez daha gazetelere haber oldu.
Karacan'ın, Denizli'ye gelişinde il sınırın-
da tekbir sesleri ile karşılandığı, göreve
başladığı gün de "bir grup gericinin cihat
yürüyüşüne izin verdiği" gazetelerde yer
aldı.
Valiler de dahil olmak üzere mülki ida-
re amirlerini çatısı altında toplayan TİD'-
in eski Genel Başkanı Orhan Erbuğ,
yaptığı bir yazüı açıkJama ile Karacan'ı do-
laylı olarak eleştirdi. Türk idarecisinin,
cumhuriyetin kuruluşundan bu yana her
türlü yeniliğe karşı durmak isteyen, bağ-
naz kimseleri etkisiz hale getirmede tered-
düt etmediğini vurgulayan Erbuğ, "TİD,
çatısı altında topladığı mülki idare amir-
lerinin, içine sindiremediğı çağdışı fîkirle-
ri, davranışları ve görüşleri asla
onaylamâdığını altını çizerek açıklamak
gereğini duyar" dedi.
Bir süre sonra yaşamını yitiren Erbuğ '-
un yerine eski parlamenterlerden Cemal
Bor TlD başkanlığına seçilirken
"gericilik" kavgası da yeni boyutlar ka-
zanmaya başladı.
Emekli Vali Sabri Sözer, TlD'in yayın
organı "ldarecinin Sesi" dergisinin kasım
1991 tarihli sayısında yer alan "Laiklik ve
Gerici Akımlar" başhkh yazısında, Kara-
can'ı ad vererek eleştirdi. Yazısında,
ANAP döneminde gerici akımların gelişip
örgütlü boyutlara ulaştığını savunan Sö-
zer, "Bu dönemin gerici akımlan içerisinde
bazı meslektaşlanmız da görühnüştür" di-
yerek Karacan'ın Şanhurfa ve Denizli Va-
liliği dönemlerindeki olaylan anımsattı.
Karacan'ın yanıtı
Karacan, derginüı ocak 1992 sayısına
gönderdiği yanmnda, hakkındaki iddialan
iftira olarak niteleyerek "tabir yerinde ise
develeri güldürecek cinsten bir yanhş de-
ğerlendirmeye, buna dayalı olarak da çir-
kin bir kampanyaya maruz kaldığını"
savundu. Imren Aykut'un savlarına yamt
vermeme gerekçesini, "Birilerinin kasten
beni bu mecraya sürüklemek istedikleri
hinligini görerek tedbirli olmayı yeğledim"
diye açıklayan Karacan, hakkındaki iddi-
aların doğru olmadığını, bunlafm hesabı-
nın birçok kez verildiğini belirterek şöyle
dedi:
"Bana kimse dalgacı, dubaracı, fınldak,
sağ gösterir sol vurur, bukalemun vesaire
diyemez. Eğer samimi inanmışlığın doğru
ise yalan söylemeyeceğim, hatta yalan ye-
re hiç yemin etmeyeceğim de dogrudur. El-
hak öyledir, şükrederim yaradana
CŞükrederim yaradana' deyince, şimdi bu
tonton meslektaşımız galibiyet duygusu ile
'Gördünüz mü, bakın yazımda belirttiğim
1400 yılhk eskimiş kurallara bağlı biri ol-
duğunu itiraf ediyor' diyecektir. Acaba
kendileri materyalist telakkide mutabık ol-
dukları Avrupa'nın yüzde 80-90'nın 2 bin
yıllık Hıristiyanlığa huşu ile inandıklannı
niçin unutuyorlar? Benzerlik gösterdikle-
ri kalan yüzde 10-20'lik profan telakkile-
re sahip kitlenin de inananlara hiçbir
tahammülsüzlük göstermediklerini niçin
fikreylemezler?) Şimdi buyurun: Tüm kut-
sal telakki ettiğim şeyler üzerine yemin ede-
rim ki ithamlann üçü de yayındır, iftiradır,
oyundur."
Karacan, aynca hakkındaki yazının sa-
hibi Sözer ile derneğin Genel Başkam Bor
hakkında, Zonguldak Asliye Hukuk Mah-
kemesi'nde, 20 milyon liralık manevi taz-
minat davası açtı. Karacan'ın avukatı
Necati Yörükoğlu, dava dilekçesinde Ay-
kut'la ilgili olayı şöyle anlattı:
"11 nisan bayramı sebebiyle sayın ba-
kanın valiye bayram kutlamalannda, ken-
disinin konuşmasının gerekip
gerekmeyeceğini sorduğunda, valinin, bay-
ram kutlamalannda Hasan Celal Güzel
Bey'in konuşma yaptığıru ve Uaveten 'Sa-
yın Bakan, belediye başkam (şu anda RP
milletvekili olan tbrahim Halil Çelik) us-
ta bir politikacıdır, konuşmamzdan ken-
disine pay eıkarabilir' şeklinde bakanı
uyarma ihtiyacını hissetmiştir. Bunun Üze-
rine bakamn, *Ben nasıl olsa kendisinden
sonra konuşacağım, ben de yıllardan beri
sendikacıyım' şeklinde cevap vermiştir.
Bütün bu konuşmalar samimi ve yumuşak
bir ortam içerisinde cereyan etmiş bulun-
maktadır."
Tekbirli karşılama
Yörükoğlu, Karacan'ın Denizli'ye geli-
şinde tekbir sesleri ile karşılanmadığını sa-
vunarak "Bu arada Ege Basın Birliği
tarafından kurban kesilmiş, fakat kesilen
kurban nedeniyle bile tekbir getirme ola-
yı vuku bulmamıştır" dedi. Yörükoğlu,
yürüyüşe ilişkin de bu konuda gerekli izin-
lerin önceden verildiğini, Karacan'ın yal-
nızca onay verdiğini bildirdi.
tstanbul Emniyet Müdürü Ağar, operasyonlann sürdüğünü açıkladı
13 kişiııin katil zanlüarıtstanbul Haber Servisi - îstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi Baş-
savcısı Yaşar Günaydın, emekli Orgeneral Adnan Ersöz ile Em-
niyet Müdür Yardımcısı Şakir Koç'un da aralarında bulunduğu
13 kişiyi öldürdükleri öne sürülen yasa dışı Devrimci Sol örgütü
üyesi Yasemin Okuyucu ile Metin Dikme'nin Kadıköy'de yaka-
landıkları açıklandı.
İstanbul Emniyet Müdürü Mehmet
Ağar, sorgulamanın çok geniş biçimde
sürdüğünü belirterek, aranan ötekı sa-
nıklann yakalanması için eldeki ipuçla-
nnın değerlendinldiğini kaydetti.
Son bir haftadır arahksız sürdürülen
operasyonlar sonucu, Terörle Mücadele
Şubesi'ne bağlı timlerin önceki gece Ka-
dıköy'deki bir evi bastıkları öğrenildi.
Operasyonda, İsmail Yel ve Fatma Yel
Okuyucu'nun gözaltına alındığını bil-
dirdi.
Karıştıkları eylemler
sahte kimlikli Metin Dikme ile Yasemin
Terörle Mücadele Şubesi'nde gazetecile-
re açıklama yapan lstanbul Emniyet
Müdürü Mehmet Ağar, sanıklann sor-
guları sonucu kanştıklan eylemlerin be-
lirlendiğini söyledi.
Sanıklann karıştıklan öne sürülen öl-
dürme eylemleri şöyle:
- 31.7.1991 günü, Üsküdar Pazarbaşı
mahallesinde Asayiş Şube Müdürlüğü'-
nde görevli polis memurlan Soner Yıl-
maz ve Muhsin Yılmaz'ın silahlı saldın
sonucu öldürülmeleri.
- İşadamı Andrevv Blake'in Mecidiye-
köy Özden Konak İşhanı'nda, 19.8.
1991 günü öldürülmesi.
- Emekli Orgeneral Adnan Ersöz'e
Göztepe'deki evinde 13.10.1991 günü
yapılan suikast.
- 4.12.1991 günü, NişantaşVnda Em-
niyet Müdür Yardımcısı Şakir Koç ve
polis memuru Vedat Dilmaç'ın silahla
taranarak öldürülmesi eylemi.
- 3.2.1992'de, Zeytinburnu Velie-
fendi'de başkomiser Atıf Ödül ile polis
memurlan Salih Sevgican ve Mürüvvet
Akpınar'ın öldürülmesi.
- lstanbul Devlet Güvenlik Mahkeme-
si Başsavcısı Yaşar Günaydın ile koru-
ma görevlisi polis memuru Şaban Cey-
lan ve makam şoförü Halit Balta'nm
6.2.1992 günü Beyazıt'ta silahla tarana-
rak öldürülmesi.
Ömpaniit'ıteoperasyon
öte yandan. Terörle Mücadele Şu-
besi'nin Ümraniye'de düzenlediği bir
başka operasyonda da bazı bölücü ör-
güt üyelerinin 6 adet 14"lü tabanca ile az
rastlanır türde Baretta marka otomatik
bir tüfek ele geçırdikleri kaydedildi.
Başbakan Süleyman Demirel, çeşitli ey-
lemlere katılan teröristlerin yakalanmala-
nndan dolayı, lstanbul Valisi Hayri Ko-
zakçıoğlu'na bir kutlama telgrafı gönder-
di.
İnsan Haklan Derne|î:
Ölüm tehdidi
alıyoruz
İstanbul Haber Servisi - tnsan
Haklan Derneği İstanbul Şube
Başkanı Ercan Kanar, dernek
yöneticilerinin ölüm tehditle-
riyle karşı karşıya kaldıklannı
söyledi _ve Cumhurbaşkanı
Turgut Özal ile bazı bakanları
çifte standart uygulamakla
suçladı.
İHD İstanbul şube yöneticilerinin
düzenlediği basın toplantısında konu-
şan Kanar, başta devlet terörü olmak
üzere bütün yaşama hakkı ihlallerine
karşı tavır aldıklannı ancak başta
Cumhurbaşkanı Özal ve bazı bakanlar
olmak üzere devlet yöneticilerinin aynı
hassasıyeti göstermediklerini söyledi.
"Başta Cumhurbaşkanı olmak üzere
en yetkili ağızlar, hukuk dışı saldırgan
odaklan âdeta teşvik ederek cihat aç-
mışlardır" diyen Kanar. İHD yönetici-
lerinin, gazetecilerin ve demokratik
kitle örgütlerinin hedef haline getirildi-
ğini öne sürdü.
IstanbulMan çıkan 4 valiye başarı plaketi
tstanbul'daki görevlerinden değişik illere vali olarak ata-
nan 4 devlet görevlisine Vali Hayri Kozakçıoğlu başan pla-
keti verdi. Kozakçıoğlu, "Arkadaşlar genel idareye bağlı
bizmetlerin yüriitulmesinde üstün bir başarı göstermişler-
dir. Va'i olarak atanmalan da bu başannın bir simgesidir"
dedi. tstanbul Valiliği'nde düzenlenen törende Tekirdağ
Vanliği'ne atanan lstanbul Vali Yardımcısı Şenol Engin'e, Er-
zurum Valiliği'ne atanan İstanbul Emniyet Müdürü Meh-
met Kemal Ağar'a, Çankın Valiliği'ne atanan Beşiktaş Kay-
makamı Erdal Aksu'ya ve Hakkâri Valiliği'ne atanan Faüh
Kaymakamı Cemalettin Sevim'e Kozakçıoğlu birer başan
plaketi verdi. (Fbtoğraf: MEHMET DEMIRKAYA)
Refah'tan kopan Kürtlerin önde gelen isimlerinden Altan Tan:
RP, önce Türk politikası saptamah
RUŞEN ÇAKIR (İstanbul) - Refah Partisi'nden (RP), MÇP ile
seçim ittifakına gittiği için ayrılan Kürtlerin önde gelen isimlerin-
den Altan Tan, bir 'şaşkınhk, belirsizlik ve memnuniyetsizlik'
içindeki dindarların Güneydoğu'nun en sıkıntıh kesimini oluş-
turduğunu söyledi.
Güneydoğu'da giderek tırmanan ger-
ginliğin herkesi bir siyasi tavır almaya
zorladığını belirten Tan, 'dindarların aç-
mazını' şöyle dile getirdi:
"Hükümetlerin 70 yıllık uygulamala-
nnı doğrulamalan mümkün değil. Özel-
likle Şeyh Said İsyanı ile rejimle Müslü-
manların arasına ciddi olarak kan girdi.
İkinci olarak, PKK'nın marksist söyle-
mi, sosyalist geçmişi kendilerine yaban-
cı. Son olarak, RP'yeeskisi kadarinanıp
güvenmiyorlar."
Dindarların 3 seçeneği
Dindarlann bu üç seçenek arasında
gidip geldiklerini, bir kısmının 'her şeye
rağmen' RP'yi desteklediğini: bir kesi-
min PKK'ya kayacağını, geri kalanlann
da sağ partilere oy vererek 'rejimden ya-
na tavır' koyacağını öngören Tan, RP
yönetiminin elini çabuk tutması gerekti-
ğini vurguluyor.
"PKK, nisan ayında Nevruz kutlama-
lanyla birlikte büyük olaylardan bahse-
diyoT. Mesut Barzani, mayıs aymda
hükümet kuracağını açıkladı. Cumhur-
başkanı Özal, 'büyük temızlik' sözleri
ediyor. Böyle sıcak bir atmosferde poli-
tika üretmeden beklemek körü körüne
tevekkül olur."
RP Genel Başkanı Necmettın Erbakan'-
ın son günlerde Kürt sorunu ile ilgili ola-
rak birtakım mesajlar vermesini önemli
olarak değerlendiren Tan, sözlerini şöy-
le sürdürdü: "RP bu mesajlan seçımden
evvel verebilseydi, belki de Kürt seçmen-
lerin tercihi çok farklı olurdu. Ama bu
tavırlar inandıncı, sürekli olmalı. Birta-
kım konjonktürlerin dayattığı pragma-
tizmden uzak olmalı, bir iyi niyet taşı-
malı."
Tan, RP'nin Güneydoğu'ya heyetyol-
lamasını ve bir Kürt raporu hazırlamaya
girişmesini ise 'üstünkörü çalışmalar"
olarak niteliyor: "Bölgeye giden heyet,
daha çok il teşkilatlannda seçımde ki-
min çahşıp kimin çalışmadığını araştır-
dı. Zaten olay Kürt politikasından iba-
ret değildir. Islamcı aydınlardan RP'ye
çok ciddi eleştirileryöneltildi. Parti, tüm
Islamcı politikasını gözden geçirmelidir.
Yeni dünya düzeninin ve bunun Tür-
kiye'ye. Müslümanlara dayatmak iste-
diklerini çok iyi değerlendirmesi gerekir.
Birkaç kişinin iki-üç sayfalık Kürt rapo-
ru hazırlamasıyla eğer bu perspektiften
yoksunsalar, hiçbir şey elde edilemez."
ÖncaTûPk politikası
Tek kutuplu yeni dünya düzeninde
Altan Tan
Türkiye'ye Orta Asya, Kafkaslar ve Bal-
kanlar'da buralann Batı sistemine en-
tegre edilmesinde taşeronluk, Orta-
doğu'da isejandarmalık görevi biçildiği-
ni öne süren Tan şöyle devam etti:
"İstenen Batı ile uzlaşabilen bir Türk
milliyetçiliği yani Türk-Batı sentezidir.
Bu noktada Kürt milliyetçiliği de ivme
kazanacak hatta Azeri muhalif liderin
söylediğj gibi İran bile bölünebilecektir:'
RPnin ideolojik ve siyasi koordınat-
larının belirsiz olduğunu, partinin bir
kımlik sorunuyla karşı karşıya bulundu-
ğunu belirten Tan. her şeyden önce bir
'Türk politikası' saptanması gerektiğini
savunuyor:
"RP, önümüzdeki seçimde. İç Ana-
dolu'da 14-15 MÇP milletvekiliyle bo-
ğuşmak zorunda. İç Anadolu'da milli-
yetçi, sağcı dürtüleri ağır basan bir
tabana sahip olan RP'nin bir Tûrk poli-
tikası oluşturması Kürtlerle ilgili ciddi
sancılardan daha önemlidir."
RP yönetiminden, kendilerini yeniden
kazanmaya yönelik ciddi adımlar atıl-
madığını belirten Tan, İslami camianın
bir aile gibi olduğunu, mutlak kopuşla-
nn söz konusu olamayacağını söyledi:
"Mesele birilerinin dönmesi değil. Biz
dinden çıkmış değiliz. Faaliyetlerimiz
devam ediyor. Dönmek, aktif görev al-
maksa, yetkinın de olması gerekir. Fi-
kirlerimize önem verilmesi gerekir."
İdeolojik yenileşme
RP'nin tepeden tırnağa bir ideolojik
yenileşme' içine girmesi gerektiğini sa-
vunan Tan, bunu şöyle aynntılandın-
yor:
"Bir yanda İç Anadolu'nun muhafa-
zakâr tabanı, bir yanda lstanbul, Sakar-
ya, Kocaeli gibi illerde kent yoksullanna
sosyal demokrat söylemlerle yaslanan
bir örgütlenme, bir yanda Kürtler. Bü-
tün bunların dışında partinin varlık gös-
teremediği Ege, Trakya. Akdeniz, Batı
Karadeniz. İşte bütün bu farklı zeminle-
ri kucaklayabilecek ortak bir program
gerek. İş, Kürtlerle bitmiyor. Öyle ol-
saydı 'Kürdara Azadı' deyip, birdepoşu
takınca, sorun kalmazdı."
Toplantı bugün İstanbul'da
Aydınların
gündemi
Kürtsorunuİç PoUtika Servisi - Helsinki Yurt-
taşlar Meclisi Türkiye Bölü-
mü'ne bağlı Milliyetler ve Mil-
liyetçilik Komitesi'nin düzen-
lediği Kürt sorununa banşçı ve
demokratik bir çözümün yol-
larını tartışmayı hedefleyen
toplantı bugün yapılıyor.
lstanbul Etap Pullmann Oteli'nde ya-
pılacak olan toplantı için komite yakla-
şık 250 bilim adamı, politikacı ve aydı-
na çağn yolladı.
Saat 10.30'da başlayacak olan toplan-
tının ilk bölümünde Murat Belge, de-
mokratik ve banşçı çözümlerin önünde-
ki engeller üstüne konuşacak, bunu ana-
yasa hukukçulan Zafer Uskul ve Bülent
Tanör'ün, Türkiye'de ve başka ülkeler-
de ulusal azınhk sorunlanna getirirmiş
demokratik anayasal hükümler üstüne
konuşmalan izleyecek. öğle yemeginden
sonra toplantıda bulunan herkesin katı-
lacağı genel bir tartışma olacak.
Toplumda diyalog fonımu
Ote yandan farklı toplumsal kesimler
ve düşünce odaklan arasında görUş alış-
verişinin zenginleştirilmesi amacıyla oluş-
turulan "Toplumda Diyalog Forumu"
üçüncü toplantısına Kürt sorunu üzeri-
ne düzenliyor.
22 şubat cumartesi günü Marmara Bo-
ğazlar ve Belediyeler Birliği toplantı sa-
lonunda düzenlenecek toplantıda ilk ola-
rak Prof. Dr. Enis Öksüz "Tarihte Türk
ve Kürt Halklan Arasındaki llişkiler"
başhkh bir konuşma yapacak. Emekli
Büyükelçi Kamuran Gürün'ün "Kürt Şo-
rununun Uluslararası Boyutu" üzerine
konuşmasının ardından Tevfik Çavdar,
Doğu'nun sosyo-ekonomik durumu üze-
rine görüşlerini anlatacak.
HEPSiirtîl
Başkanı Demir
bulunamıyor
CUMHURİYET (Ankara) - HEP
Genel Başkam Feridun Yazar,
Siirt îl Başkam Mehmet De-
mir'in bir buçuk aydır kayıp
olduğunu anımsatarak Içişleri
Bakam'ndan açıklama istedi:
Dün yaptığı yazüı açıklamada, demok-
rasi ve insan haklan için bir belirsizlik dö-
nemi yaşandığını savunan Yazar, şunla-
n söyledi:
"Doğu ve Güneydoğu'da faili meçhul
cinayetler, Hizbi-Kontra eylemleri bolge-
de yaşayan Kürt halkım bölme-
parcalama cabalan yoğunluk kazamyor.
Genelde tüm demokrat, ilerici ve yurt-
severlere yönelik baskılar, partiUlerimi-
ze karşı tehdit, öldürme, tutuklama ve iş-
kence biçiminde uygulanmaktadır.
Siirt İl Başkanımız Mehmet Demir'in
yaklaşık bir buçuk ay önce kaybolması
ve hâlâ bulunamamış olması, bizi endi-
şelendiriyor. Hayatından şüphe ediyonız.
Içişleri Bakanı bu konuda sorulanmı-
za rağmen tatmin edici bir açıklama yap-
madı. tl başkammızın aranıp aranmadı-
ğı da belli değü.
Yetkiüler bu konuda ne yapıyorlar?
Neden il başkanımız hâlâ bulunamıyor?
ölü ise cenazesi neden bize verilmiyor?
Diri ise nerededir?
Içişleri Bakanı bu sorulannuzı yanıt-
lamak zonındadır. Ve hem bizi hem ka-
muoyumuzu tatmin edici bir açıklama
yapümahdır. Bunu beklemek en doğal
hakkımızdır."
Yazar, "Son dönemlerde demokratik
çıkışlan ve hak aramalan anti demokra-
tik yöntemlerle susturma, pasifıze etmek
cabalan yoğun biçimde devam ediyor. Iş-
çi yürüyüşleri, öğrenci gençliğin taleple-
ri, memurlann sendikalaşma cabalan hep
aynı yöntemlerle geçiştüihnek, ertelen-
mek isteniyor" şeklinde konuştu.