15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5 ARALIK1992 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Ak-Zuhura baskı • tstanbul Haber Scrvisi - Ak-Zuhur dergisinin polis ve yargı baskısı altında olduğu iddia edildi. Ak-Zuhur Dergjsi Genel Yayın Müdürü MustafaSaka, Son sayımızın (7.sayı) loplatma gerekçesi olarak dünya hukuk tanhine skandal olarak geçecek bir şekildederginin tümiçeriği itibanylaanayasanın 28. maddesine istınaden bölücülûk yapıldığı ileri sürülmüştür" dedi. Dergiden yapılan yazıb açıklamada Ak-Doğuş ismiyle yayın hayatına devam edileceği bildirildL ÇGD'nin Müfleri • BL RSA (Cumhuriyet) - Çağdaş Gazetecıler Derneği Güney Marmara Şubesi'nin ödülleri Almira Otel'de yapılan "Basın Balosu 92"de sahıplerini buldu. ÇGD Güney Marmara Şubesi bu ytl iki ayn aianda ödül verdi. "Bilim'dalında organ bağışının sınırlannı genışletmek için çaba gösteren Bursa Organ NakJi Derneği adına Başkan Prof. Dr. Hahl Bilgel ödüllendırildi. 'Kültür' dalında ise İznik'in tûm dünyada lanınmasını sağlayacak 2000 yıb kutlamalan ve din turizmı potansiyelının değerlendirilmesine yönelik çalışmalanndan ötürû Kaymakam Mehmet öklü ödüle layık bulundu. Kaymakamlara daha çok yetki İSTANBUL (AA) - İştanbul Valisi Hayri Kozakçıoğlu, jçişleri Bakanlığı'nca, kentin yeni yönetim tarayla ilgili olarak gönderilen genelge hakkında32ilçe kaymakamına bilgi verdi. Bakanlık genelgesinde, kaymakamlann aktif haJe getirilerek hizmetleetkinlik. verimhlık ve süratın sağlanması. yakınmalann asgariye inmesı için çeşıtlı önlemleralındığı bıldirildi. Öğpenci fopumuna engel • İŞTANBUL (AA) - Yıldız Üniversitesi bahçesinde forum düzenlemek isteyen öğrencılere güvenhk kuvvetleri izin vermedi. "Gençlik Şenliği" adı altında düzerüeneceği ve sanatçı Ilyas Salman'ın da konuşmacı olarak katılacağı önoeden bıldinlen forum nedeniyle. polis bugün üniversite önünde geniş güvenlik önlemleri aldı. Üniversite kapısında kimlik kontrölü yapan polis. üniversite dışından hiçbir öğrencıyi okulun bahçesine sokmadı. Bu arada. tlyas Salman'ın da aralannda bulunduğu bir grup, "üniversite öğrencisi otmadıklan" gerekçesiyle içeriyealınmadı. Öğrencıler de bunun üzenne, polisin tutumunu protesto ederek forum yapmaktan vazgeçtiler ve olaysız bir şekilı /ıkıma protesto • İSTANBUL (AA)- Sanyer'de. belediye tarafından haklannda yıkım karan alman bazı gecekondulann yıktınlması sırasında olaylarçıktı. Kefeliköy, Cumhuriyet Mahallesi'nde yer alan birkaçgecekondunun Şanyer Belediye Başkanı Ihsan Yalçın'ın emriyle yıkünlmasından sonra, 60-70 kişilik bir grup Sanyer Belediye Başkanlığı'na yürüyerek. Yalçın'ı protesto etti. Kaza ve intihar •İSTANBUL(AA)- İstanbul'da bir gece bekçisi as ınsör boşluğuna düşerek ölJü, birkişidegırdiği , bunahm sonucu intihar etti.' Atışalanı Fatih Caddesi 61 numaradaki Güven Bisiklet Sanayii'nde gece bekçisi olarak çaiışan Abdullah Yavuz(51), henüz belirlenemeyen bir nedenden dolayı asansör boşluğuna düşerek öldü. Bakjrköy Osmanıye Mahallesi Fabrika Caddesi'nde meydana gelen olayda ıse, evde yalnız yaşayan Abdülkadir Yavuz (36). girdiği bunahm sonucu Mendini iple asarak ^rtihar etti. MÜ-Azeri işbiPİiği • İSTANBUL (Kadıköy) j(AA)-Marmara Üniversitesi ,Tıp Fakültesi ile Azerbaycan Cumhuriyeü Bakü Hematoloji ve Kan Transfüzyonu Enstitüsü arasında işbirhğinı öngören anlaşma İstanbul'da imzalandı. AIDS: Bela mı, hastalıkıtu? • Tek çare: Tefc bir prezervattf Sağhk Bakanlığı'nın AIDS kampanyası tıp bilimini hiçe sayıyor. Kampanyada sağlıklı seks yerine ahlaksal bakış açısı ile tek eşiilik çare olarak sunuluyor. Bakanlık galiba AIDS'i bazı günahkar kullarin başına tann tarafından musallat edilen bir "bela"olarak tanımhyor. Binlerce yıllık "lanetlenmiş" hastalık kuramına sahip çıkan bakanlık, belli ki hâlâ hastalıkla günahı birbirinden ayırmak istememektedir. Ahlaki kavgılar. prezervatifın görevinın. 'temiz' bir eşe havale edilmesine yol açıyor. • CİHSCİ ezgiriâğe kai*Şl Safsata Cinsel özgürlük akımına hiç de tutarlı olmayan ideolojileriyle karşı duramayan tutucu çevreler, ahlak kılıcını sallamaktan geri durmuyorlar. Kendi sığ dünyalanna bütün toplumu hapsetmek isteyen bu çevreler. acaba bütün silahlannı kuşanarak savaşa giren bir cinsel teröristin hastalık riskini sıfıra indirdiğini bilmiyorlar mı? Sorun. bu hastahğın pençesine düşmemek için bilimin önerdiği önlemleri almaktan ibarettir. Yoksa insanın hoşlandıktan sonra kiminle seviştiğinin o kadar da önemi olmaması gerekır. ERDALATABEK Tanh boyunca pek çok hastalık. sözcüğün tam anlamıyla "lanetlenmiştir". Cüzam. ve- ba. frengi, kalıtsal sakatlıklar. ruh hastalık- lan gibi çok çeşitli hastalıklar zamanlannın tutucu kesımleri tarafından hep aynı bıçim- de suçlanmıştır: "Tann'nın günahkar kulla- nnı cezalandırmak için gönderdiğı bir be- la"... Çiçek hastalığı da 1700*lü yıllarda aşısı bulunduğu zaman bu tartışmanın heyecanlı konusu olmuştu. İngiltere'de E. Jenner. çı- çek aşısını bulup da hastalıktan koruyucu etkisiyle uygulamak ısıediğı zaman rahip Massey şunlan söylüyordu: •'-Hastalıklar Tann tarafından günahla- nn bir cezası olarak gönderilir. E>üp pey- gamberin yakalandığı hastalık da şeytan tarafından ona aşılanan çiçek hastalığı ol- malıdır. Onun için de bu hastalığı önlemeye kalkışmak 'şeytan işi' olacaktır. Aşı denen bu şeytan işini >apanlar da günahkarlardan vanaolanlardır." Dr. Jenner sadece çiçek hastalığjyla değü. bu anla>ışla da mücadele etmek zorunda kalmıştır. Amerika'da Dr. Bo\lston'un 1721 yılında Boston kentınde kendi oğluna uygu- ladığı ılk çiçek aşısı da kent yetkilileri tara- fından "cınayet ginşımi" olarak suçlandı. Bu mücadele de otuz yıl sürdü. Ruh hastalan 18. yüzyıla kadar "içlerine şeytan girdiği" öne sürülerek "bu şeytanı iç- lcrinden çıkarmak" için dövüldüler. zincirle- re vuruldular. şeytanın çıkmayacağına ina- nıldığı zaman yakıldılar. Yüzyıllar ve yüzyıllar, hastalıklara dinsel- ahlaksal değeryargılannınyüklendıği sosyal davranışlann egemen olmasıyla geçti. Sonra bu hastalıklann "ınsanlann ışlediği günah- lar"dan değil, mikroplar. beden direncı. ge- netik nedenler, çevresel etkenlerden ileri geldiği anlaşıldı. böylece de "hastalıklar" ve "günahlar" birbirinden aynldı. Daha doğrusu biz öyle olduğunu sandık. Şimdı AIDS hastalığı gene bu tarihsel işleve araç kılınıyor. AIDS hastalığıyla birlikte hastalıklann ahlaksal ışlevi gene ortaya çık- tı. Işte her şev ortadadır. Bu AIDS hastalığı homoseksüellerle uyuşturucu kullananlarda görülüyordu. Tann bir kez daha sapıklan cezalandınyordu. Tıbbın bu denli ilcrlcdıği bir çağda bıle ışte günahkar kullarçaresi bu- lunmayan bir hastalıkla ölüme mahkum edi- liyordu. Bir süre böyle gittikten sonra hasta- hğın sadece eşcinsellerde değil, heteroseksü- ellerde de görüldüğü anlaşılınca "sapıklığm cezalandınlması" savından dönülerek "eşe sadakat" cağnsı gündeme geldi. Tann yalnız sapıkhklan değil. eşe ihaneti de cezalandın- yordu Böylece, AIDS'ten korunmanın yolu "cinselliğin evcilleştırilmesi"ydi. İnsanlan korkutan bir hastalığa ahlaksal değer yargı- lan yüklemek tıp bılimınin görevlen ıçınde değildir. Onun için de Sağlık BakanlığVnın "AIDS'ten Korunma" kampanyası için \er- diği en önemli mesaj olan "Çözüm: Tek eşli- lık" sloganının sağlık kaygısından çok ahlak kaygısı taşıdığını belirtmek gerekiyor. AIDS hastalığından korunmayîa ilgili tıp gerçeği. ""tek eşiilik" değil, "sağlıklı cinsel ilişkf'dir. "Sağlıklı cinsel ilişki" demek de başkasıyla cinsel ilişkide bulunmadığına gü- venilen eşle ilişkide bulunmaktır. Bu bakım- dan güvenilmeyen bir eşle ilişkide ise korun- ma önlemi olarak prezervatif kullanma zorunluluğu vardır. Yoksa "çok eşiilik" ya da "değışik eşiilik" eleşürilecekse elbette ge- rekçeleri olacaktır, ama AIDS hastalığı bu konunun gerekçesi yapılmamalıdır. Tanm kesiminde iki eşi olan bir erkek, sadece bu nedenle (tek eşh olmadığı için) AIDS nski altında mıdır? İnsanlann pek çok nedenle cinsel baskı al- tında tutulduğu bir toplumda, hastalıklan da bu anlamda kullanmak yeni bir yanlış de- ğil midir? AIDS gibi gerçekten ürkütücü bir hastalıktan korunmanın doğru yolu, toplu- ma ciddi bir cınsel eğitim vermek değil mi- dir? İnsanlanmızı cinsel aianda tam bir ka- ranlığa iterek her türlü yanhşa açık bir ortamın doğmasına göz yummak. sonra da onlan cinsellikle ilgili her şeyden korkutarak çözüm aramak yanlış değil midir? Sağlık Bakanlığı'nın "Ahlak BakanlığT olmasına uygar ve çağdaş olduğunu bildiği- mız Bakan Dr. Yıldınm Aktuna nasıl onay verebilir? Sağlık Bakanlığı'nın yapmas gereken iş, toplumu korkutarak AIDS has- talığını önlemek değil, AIDS hastalığının önlenmesini de kapsayan ciddi bir "cinsel eğitim"i, ülke çapında uygulamasıdır. Eğcr bunu yaparsa gerçek bir reformu sessiz seda- sız gerçekleştirebilir... Biz de tarihin yanlışla- nndan anndınlmış çağdaş bir hastalıkla mücadelenin nasıl yapıldığını görebiliriz... HUeli akaryakıtın perde arkası • İstanbul Mali Şube Müdürlüğü tarafından düzenlen çeşitli operas- yonlarda. hileli satış yap- tığı belirlenen 13 kişi tutuklandı, 7 benzin is- tasyonu kapatıldı. İSTANBUL (AA) - İstan- bul'da düzenlenen operasyon- larda hileli akaryakıt satışı yapan 13 kişi tutuklandı, 7 ben- zin ıstasyonu da faaliyetten men edildi. İstanbul Mali Şube Müdürü Salih Güngör. bir süre önce başlattıklan operasyonlar ko- nusunda yaptığı açıkiamada. uygun evsafta akaryakıt satışı yapılan iştasyonlann "parmak- la gösterilecek kadar az" oldu- ğunu söyledi. Söz konusu sahte- karhğın benzin ve motorine, Hexan, Heptan, Toluen. Whi- te, Sprite gibi fıyatı ucuz bazı uçucu solvent maddeler katıla- rak gerçekleştirildiğinı hatırla- tan Güngör. şunlan söyledi: "Busahtekarbk reöveriyor. Eroin ticareti bu kadar kârlı de- ğil. Eski kaçakçılar bu işe başla- dı. Yakaladığımız ban İcaçakçı- larla ilgili soruşturmamız sürü- yor " Tüketicinjn. katkıh akarya- kıt konusunda son derece biça- re durumunda bulunduğunu anlatan Salih Güngör, devletin önlem almaması halinde. ola- yın ekonomik boyutunun çok daha büyük olacağını bildirdi. V f r i n p K i r r»îft t*»lr*»rltf»Lr Yüriiyemeyençocuk içmtekerieklisandalye birçiftbacakdemek. j c ı ı ı ı c uıı y u ı I C K C I İ C * . Onunla okula gidebilir, bahçeye çıkabflir, öteki çoculdaria bir ara- da olabtlir. 3 Aralık Dünya Sakatiar Günü'nde Özürlülerle Dayamşma Demeği tarafından düzenlenen moral gecesinde 11 yaşın- daki Ayla Ozgenc'i tekeriekli sandahc\e Devlet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Alun Gönen kavuşturdu. Neşesi ve bakimıyla gecenin ilgi çeken konuklarından 23 v a^ındaki (.ülçin Erdiş ise beş \ ü önce yüksekten düşerek sakatiandjğuu, dunonundan önce- leri utandığuu, dışarı çıkmav a korktuğunu anlattıktan sonra "Bir gün tekeriekli sandalyeme otunıp kendimi dışarı attnn. Sakat- iar eve kapanmasınlar. dışarı çıksınlar" di>e tüm bedensel özürlülere mesaj veriyordu. (Fotoğraf: HATİCE TUNCER) l/apup ücretlerine zam Şehir HaÜan 5 bin lira Z I N C I R I jİSTANBUL JANKARA JBURSA YAYINKUŞAGl ÇEVRENIZDEN BÖLGENİZDEN YAYINLARLA Havaalanı Hezarfen'de 'sen yık' kavgası İstanbul Haber Servisi - Bü- yükçekmece Gölü su toplama havzası içinde bulunan Hezar- fen Havaalanı'nın yıkımı sorun oldu. Çevre Bakanı Doğancan Akyürek ile İstanbul Büyükşe- hir Belediye Başkanı Nurettin Sözen, havaalanının yıkımı ko- nusunda birbirlerini sert birdil- le suçladılar. Doğancan Akyürek, dün yaptığı açıkiamada İSKI >etki- lilerine hitaben "Kanunlan uygulayamayan insanlar o gö- revi bıraksınlar,çünküogöreve layık değildırler" dedi. Akyü- rek. bakanlığının infaz yapan bir kuruluş değil. mevzuat ko- yan ve bunu denetleyen bir ku- rum olduğunu belirterek "Uy- gulama mahalli idarelere aittir. Eğer bunlar gerekeni yapmazsa biz yapanz. Mevzuatm uygu- lanmasında kararbyız" dedi. Bunun üzerine konuyla ilgili bir açıklama yapan istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Nurettin Sözen, "İSKİ. görevi- ni yaptı. Bu yeri İSKİ'nin yık- ması söz konusu değil. İSKÎ durumu tespit edip yıkılması gerektiği görüşüyle birlikte ilgili yerleri haberdar etti. Burası bü- vükşehır sınırlan dışında vila- yetin yetkisinde. Buranın imar hareketleri vilayet tarafından tespit edilir. Bunu bilmek için bakan olmaya gerek yok. Olay toplumsal bir olay. Vilayet her- halde gerekeni yapacaktır" de- di.. İstanbul Valisi Hayri Kozak- çıoğlu, Hezarfen Havaalanı ile ilgili olarak vilayetin araştırma- sının sürdüğünü. bu araştırma- nın tamamlanmadan işlem yapmanın mümkün olamaya- cağını söyledi. İSTANBUL (AA) - Türkiye Denizcilik İşletmeleri tarafın- dan, İstanbul Şehir Hatlan ile Çanakkale Boğazı ve İzmir Körfez hattı yolcu ve araç taşı- ma ücretlerine zam yapıldı. Türkiye Denizcilik îşletme- ler.'nden yapılan yaalı açıkla- maya göre yolcu taşıma ücretle- n yüzde 25 ile yüzde 50 oranın- da' arttınlırken, araç taşımaalj- ğına da yüzde 20 ile yüzde 28 arasında değişen oranlarda zam yapıldı. Bu sabahtan itibaren geçerli olacak yeni düzenlemeye göre Karaköy-Haydarpaşa-Kadı- kpy. Üsküdar-Kabataş. Emi- nönü-Kadıköy, Sirkeci-Boğa- ziçi- Beşiktaş-Üsküdar, Emi- nönü-Üsküdar, Sirkeci- Harem. Emmönü-Bostancı, Beşiktaş-Kadıköy, Halıç hattı ve Çanakkale Boğazı'nda yolcu taşıma ücreüeri. 3 bin 500 Ura- dan 5 bin liraya yükseltildi. tzmir Körfez hattı yolcu taşı- ma ücretleri de 2 bin 500 lira- dan 3 bin 500 liraya cıkanldı. Bu arada, Sirkeci-Adalar ve Yalova-Adalar hattı gjdiş- dönüş ücreti ile Sirkeci-Kaba- taş-Yalova-Çınarcık hatu yol- cu taşıma ücreti de 20 bin üra- dan 30 bin liraya yükseltildi. Kartal-Yalova arası 12 bin lira- dan 18 bin liraya, Bostancı- Çınarcık hattı da 20 bin liradan 25 bin liraya yükseltildi. Yeni tarifeye göre indırimli Adalar hatu halk kartı 220 bin liradan 300 bin liraya yükselti- lirken. önceden 400 bin bra olan Sirkeci-Yalova-Çınarcık- hattı indirimli halk kartı da 500 bin liraya cıkanldı. Şehir Hatla- n indirimli halk kartı 125 bin liradan 200 bin liraya, indirimli öğrenci pulu da 50 bin lıradan 65 bin liraya yükseltildi. İndi- rimli subay pulu ıse 90 bin lira- dan 150 bin liraya cıkanldı. Araç taşıma ücretleri Öte yandan, araba vapuru hatlannda araç taşıma ücretle- rine de yüzde 20 ile yüzde 28 arasında değişen oranlarda zam yapıldı. Buna göre Eskihisar-Topçu- lar arasında otomobil taşıma ücreti 75 bin liradan 90 bin lira- ya, otobüs ve kamyon taşıma ücreti 180 bin liradan 230 bin li- raya, treylcr taşuna ücreti de 300 bin üradan 350 bin liraya yükseltıldi. Çanakkale-Eceabat ve Geli- bolu-Lapseki arasında ise oto- moil ücreti 50 bin liradan 60 bin liraya, otobüs ücreti 125 bin li- radan 150 bin liraya, 4 tona kadar oian kamyon taşıma üc- reti 90 bin liradan 110 bin lira- ya, 4 tondan yukan kamyon taşıma ücreti 200 bin liradan 240 bin liraya, treyler ücreti de 450 bin liradan 550 bin liraya çıkanldı. Odunluk-Bozcaada hatün- daki araç taşıma ücretleri de arttınlarak otomobil ücreti 50 bin liradan 60 bin liraya, oto- büs ücreti 105 bin liradan 130 bin liraya, yükseltildi. 'Prof. Demiroğlu istifa etmelidir'• İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Bülent Berkarda. "Prof. Demiroğlu'nun hukuka saygı gereği makamını terk etmesi ve nihaı karan beklemesi gerekmektedir" dedi. İstanbul Haber Servisi - Açtı- sanın bir an önce çıkanlmas ğı dava üzerine Danıştay 5. gerektiğine dikkat çeKen Prof. Dairesi. iki dönem rektörlük Berkarda. bir grup öğretim yapanlann yeniden atanmasını üyesi ile birlikte hazırladıklan iptal karan alan İstanbul Uni- yasa tasansı hakkında da bilgi versıtesi Cerrahpaşa Tıp Fakül- verdi. Tasannın "Çerçeve ya- tesi öğretim üyesi Prof. Dr. sa" niteliğini taşıdığını belirten Bülent Berkarda, "Prof. Demi- Prof. Bülent Berkarda, "model, roğlu'nun hukuka saygı gereği kendi kendini yönetme esası makamını terketmesi ve nihai üzerine dayanmaktadır. Böyle karan beklemesi gerekmekte- olunca da 1961 Anayasası'mn dir" dedi ilgili maddesinde formüle edil- Dün bir basın toplantısı dü- diği gibi üniversite ve fakültele- zenleyen Prof. Dr. Bülent Ber-rinkendilerini 'kendi içlerinden karda, bu konuda şunlan söyle- kendilerince seçilen yetkili öğ- di: "Prof. Demiroğlu'nun son günlerdeki davranış ve beyan- lanna bakılırsa. Danıştay kara- nna uymaya niyetli görünme- mektedir. Prof. Demiroğlu'nun bundan sonra yapacağı işlemle- rin tümü sakat ve geçersiz ola- caktır. Yargı karanna uyulma- dığı takdirde, hukuki gırişimle- rimize devam edeceğimiz kuşkusuzdur. Demokraük. özgür ve özerk üniversiteyi getirecek olan ya- retim üyelerinden kurulu' or- ganlar eliyle yönetmelen söz konusudur" dedi. Bu arada. İstanbul Üniversi- tesi Göz Hastahklan ve Kornea Transplantasyonu Uygulama ve Araştırma Merkezi Dırektö- rü Prof Dr. Celal Erçıkan da, bu merkezde kunılan "Excimer Laser" adh cihazın, üniversite rektörü Prof. Dr. Cem'i Demi- roğlu onay vermediği için iki aydır kullanılamadığını söyle- di. İSVİÇRE YAŞAM SİZİN VE SEVDİĞİNİZİN GÜVENCESL.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle