Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
C1992ÇARŞAMBA • • • •
CUMHURİYET SAYFA
HABERLEREN DEVAMI 17
ÛNCEL
NEYT ARCAYUREK
ftarafı 1. Sayfada Baykal'a yakmlığıyla tanınan
Kİmı siyasetçiler, il başkanı olduklan yöreterin ilçe-
e yapilan atamatarı sindiremeyip istifa ediyorlar.
mileri daha elverişli oyunlar içinde. ûrneğin -adı
îkmez- bir milletvekili kendi seçim bölgesine atanan
başkanını beğenmiyor. Partiden istifa edeceğini yö-
me duyuruyor.
azgeçilmez bir isim olunca, durum değişiyor. Ata-
ı ilçe başkanı değiştiriliyor, milletvekilimize uygun
isim seçiliyor. Ne var ki kimiieri için genel merkez
ıı Özveriyi göstermiyor.
Drneğin, Ankara İl Başkanı -Baykal'm kader arkadaşı-
la Sav, bir iki ilçeye atanantara karşı çıktığı, önerdiği
mler geri çevrildiği için görevinden istifa ediyor.
Görüştüğümüz bir Genel Yönetim Kurulu üyesi, ilçe
gütlerinin yüzde 30'una atamayapılamadığını, Mardin
i Malatya illerine ancak geçen cumartesi günü il baş-
ını saptandığını öne sürerek, CHP'deki son gelişmele-
n aldığı boyutu açıklamaya çalışıyor.
Anlatildığına göre bir başka önemli sakınca şu: 2 ocak
umartesi günü partiye üye kaydı kapanıyor. Ogüne dek
lye olanlar mart ayındaki 'Büyük Kurultay'a delege gi-
lecekleri seçecek. Oysa, CHP'nin siyasal yasama dön-
iüğü kurultayda eski CHP'den yüzde 60 delege hazırdı.
jenel merkezin alelacele bir tüzük değişikliğiyle yeni
[jye, yeni delegeye kaydı.
Bütün bunlar, karşıt grupların Deniz Baykal ve çevre-
sindeki belirli bir arkadaş grubunun ilk kurultayda parti-
ye egemen olmayı planladıklannı öne sürmelerine
neden oluyor.
Bütünleşme Bırieşme
Kimiieri deeleştirilerinde Baykal'm "parti küçük olsun
ama benim olsun" mantığıyla hareket ettiğini söylüyor-
lar. Bu sav, ne çare, tazla etkili olmuyor. 1993'ü değer-
lendirmesini isteyen bizim Türey Köse'nin sorularına
verdiği yanıtlarda Deniz Baykal'm anahtar niteliğindeki
bir iki cümlesi, CHP'nin yaşadığı kriz sürecini ve Bay-
kal'a göre nasıl olması gerektiğini açıklıyor. CHP Genel
Başkanı şöyle diyor:
"1993. bizim için 'yeni örgütlenmemize' dayalı kurul-
tayı gerçekleştirdiğimiz bir yıl olacak. CHP, oluşma,
kadrolaşma sürecinin temel güçlüklerini aşmış olacak.
93 bahannda tabana dayalı biçimde örgütlenerek orta-
ya çıkacak."
Açıkça söylemese bile Baykal, istifaları, tepkileri ola-
ğan, hatta çizdiği yolda asılması gereken süreçlerden
sayıyor. Kuşkusuz, 'yeni örgütlenmeyi yeni delegelerle'
kotarmayı ön plana almış, o yolda yürüyor.
'Marmara Grubu'nda konuşan Baykal, SHP ve DSP ile
'bir gün mutlaka birleşmeierinin zorunlu' olduğunu ifa-
de ediyor ama, kaçınılmaz gördüğü bütünleşmenin -ne-
denini açıklamadarv CHP'de olacağını söylüyor. Birleş-
meyi bir önkoşula, -garip bir irdelemeyle- SHP'nin
hükümetten aynlmasına bağlıyor.
Sağda da kimi görüşler, -garipsenecek kimi koşullar
öne sürerek- 1993'te, siyasal yapılardaki bölünmelerin
önleneceğinden söz ediyor. örneğin, ANAP Genel Baş-
kanı Mesut Yılmaz, -Tuncay özkan'a verdiği demeçte-
sağdaki birleşmeyi engelleyen en önemlisebep olarak'
DYP'nin ANAP'la ilgili ortaya attığı yolsuzluk suçlamata-
rını, ANAP dönernine takındığı 'inkarcı tutumu' gösteri-
yor.
Parti liderterinin sunduğu olumsuz veriler, sol ve sağ
siyasal yapıdaki dağtnıklığın, parti içindeki çatıvmaların
1993'te de bir zaman süreceği izlenimini veriyor.
HAVADURUMl TURKIYE'OE DÜNYADA
M
llleteorolojı Genel Mü-
ojr jğu noen alınarı bılgı-
ye gore yardun kuıey ve
doğu kesırr'erı çok bulut-
lu, Marmara Ttn doğusu
Karadenız, lc Anadoıu'-
nun kı^ey ve doğusu
Doğu Anadolu ile Güney-
doğj Anadolu nui doğu-
su yağışlı ötekı yerıer
parcalı bulutlu geçecek Yağışlar, Doğu Karadentz kıyılarında kar a karıştk yağ-
mur ve kar, ötekı yerlerde kar şekdnde olacak. Hava sıcakhğında onemh bir
değısıktıkolmayacak. Rı'ızgar kuzey ve batıyonlerden hafii, ara s»raorta kuvvet-
te esecek Denızlenmızde rüzgar Doğo Karadenız ile Batı Akdenız'de günbatısı
ve lodos, Güney Ege ile Batı Karadenızde günbatısı ve karayel, Marmara ve
Kuzey Ege de yıtaız ve poyrazdan 3-5, yer yer 6 Ege ve Karadenızde zaman
zaman 7-6 kuvvetırvıe satte 10-21, yer yer V deniz mılı hızla esecek. Van Gâlu'-
ndehava çokbı,lutlu ve kar yağışh geçecek
Mana
Atyon
Ağn
Ankara
Artarya
Aydın
Bu'sa
Canakkale
Dryarbahr
Edırne
Erzururr
Eskışehir
Islaıtul
Izrrır
Kars
Konya
Samsun
Trabzon
Zonguldak
E 10" 12'
B -V -r
K -Ms
-30'
K -V -5"
8 12' 5*
B r 2"
K 2* -r
B 3" -T
K -13" -22"
8 -f -7*
K 1ff-30*
K 0" -4*
K 3" 0-
B r r
K -ff-20"
B -4'-12"
K 3" 0*
K 51
1'
K 2' -1"
buluüu M
A-açık B-buiuttu G-gûneslı K-kariı S-sısit Y-yağmur)u
GOZLEM
UĞUR MUMCU
îktidar işvereni soğuttu
MBaştarafı 1. Sayfada
"soğuduğunu" gös-
teriyor. Hatta bugün iş dünya-
sırun hükümete karşı tummu-
nun, kamuovnnun azalarak da
olsa süren desteği nedeniyle yu-
muşak kaldığım, bu desteşn
azaîdığı oranda eleşüri dozu-
nun artacağını savunanlar var.
I992'de büyüme hızıtun yüz-
de 5'in üzerine çıkmasına karşı-
lık iş dünyası hükümetten ne-
den desteğıni çekü? Başta
hemen hemen koahsyon hükü-
metine tam bir destek \eren iş
sında seçmen çoğunluğunun
desteği ile kamuoyunun güçlü
desteği vardı.
•Hükümet bu gücünü kay-
betmeden ekonomide radikal
önlemlere gıdebilseydi bugün
meyveleri yavaş yavaş ortaya
çıkmaya başlayacaktı. Olmadı,
bu fırsatını kullanamadı. Hü-
kümet ekonominin gerektirdiği
kararlan alma \enneçok popu-
list yaklaşımİan benimsedi.
Deyim yerindeyse "seçim eko-
nomisini" sürdürdü. Hükümet
vakılan tütüne, detüze dökülen
kaüanılacak fatura büyüyor.
• Kamu açığmı azalücı poli-
tikalar da belli. Bunlardan biri
kamu harcamalannı kısmak.
Hükümetbu konudahirbir cid-
di adım atmadı. Özelkşürmede
isterulen bir gelişme sa^anama-
dı. Kamu gelirlerini artırma
yönünde ise yine bugüne kadar
çok kayda değer bir önlem alı-
namadı. Vergi tabanı yaygın
değil vehâlâ vergilendirilmeyen
kesimlervar.
• K.amu kesimi borçlanma
gereğini azaltamayınca hızla ıç
ıflaslar çoğaldı.
• Enflasyonu azaltacak, ka-
mu kesimi borçlanma gereğini
aşağıya çekecek önlemler
alınmadıgı için kimse Önünü
göremez oldu. Bu yaünmsızhğı
berabennde getırdı.
• Hükümet sorunlan çöze-
cek yerde aradan geçen zaman
içinde daha da ağırlaşmasma
yol açu. Bu da işdünyasının aç-
tığı krediyi bitirmesine yol açü.
Şimdi iş dünyası Koç
Grubu'ndan ANAP'a yapılan
transferden sonra gözlerini
dünvası ve özellikle büyük sa- «aya yûksek taban fıyaüan uy-
nayicilerin örgütü olarak TÜ- gulad! ve buyuk paralar odedı.
-1
• - " ' ' •Halbuki, ekonominin öyle
bo'rçTaîımaya yöneldiler. Özeİ TÜSİAmn geçen dönem baş
sektöre kavnak bırakmadılar. kanhğını yapan Cem Boyner e
SİAD, neden zaman içinde
eleştin dozunu yükselttı? Umut
bir yıl içinde neden umutsuzlu-
ğa dönüştü?
Bunun da yarutıru yıne isim-
lennin saklı kalması kaydıyla
konuştuğumuz işadamlan veri-
yor:
• Koalisyon hükümeti
klasık sağ iVe solun bvrleşmesin-
den meydana geliyordu. Arka-
bir yıldan fazla seçim ekonomi-
si politikası sürdürülmesine
gücü yetmezdi. Zaten ANAP
da bu durumu görerek erken
seçim karan vennişti.
• Radikal kararlar alınama-
yınca da. ekonomide kamu açı-
ğı büyüdü ve sonunda bir krize
dönüştü. Sorun her geçen gün
gittikçe aprlaşıyor ve sonuçta
Faiz oranlannın yükselmesine
yol açtılar. Piyasadaki parayı
devlet yüksek faizle toplaymca
özel sektör yatmm yapamaz
hale geldi. Yapsa bile devlet iç
borçlanma senetlerinin getirisi
kadar bir kazanç sağlayamaz
oldular. Bu nedenle yatınmdan
kaçınma eğiUmi sürdü. Parası
olan bunu devlet iç borçlanma
senetlerine yaurdı. Bu nedenle
çevirdi.
Turgut Özal başkankğındaki
ANAP iktidan zamarunda
DYP'ye yakınlığı ile tanınan
Cem Boyner'ın. daha sonra
partinın başına Mesut Yılmaz'-
ın gelmesi üzerine ve Demirel"in
son biryıldaki icraatmı gördük-
ten sonra ANAP'a sempati
duymaya başladığı konuşulu-
vor.
Radyasyon harmanını
MBaştarafi 1. Sayfada
meydana gelen radyasyon mık-
tannı yansıtıyor.
Karadeniz Teknik Üniversi-
tesi Fen-Edebiyat Fakültesi
Fizik Bölümü Başkanı Doç.
Dr. Ali İhsan Kopya, Çernobil
olaymdan 5-6 ay sonra üniver-
sitelerinden Prof. Dr. Adil Ge-
dikoğlunun ölçümler yapüğını
ve bu ölçümlerin sonuçlannı
Atom Enerjisi Kurumu'na ilet-
üğini belirterek "Bu arkadaşı-
mızın onlarla bir hayli münaka-
şası olmuştur. Kendisine yaa-
lar yazdılar" diye konuştu. O
dönemde yapılan ölçümlerde
çayda 40 bin bekereVkilogram
radyasyon saptandığını arum-
satan Doç. Dr. Kopya, bunun
Atom Enerjisi Kurumu yetkili-
iyle "münakaşa konusu"' ol-
ğunu söyledi.
Son zamanlarda yörede rad-
yasyon ölçümü yapılıp yapıl-
madığı konusundaki soruya
Doç. Dr. Kopya şu yanıtı verd:
"Biz Karadeniz bölgesinde
Trabzon ve Rize civannda
ağaçlar üzerinde bulunan di-
kenlerde ve yosunlarda ölçüm
yaptık. Bunlar biyolojik olarak
uzun yıllar radyoaktiviteyi ba-
nndırma özelliş gösteriyorlar.
ağaon üzerinde uzun yıllar kal-
dığı için bir gösterge oluyor,
bunlan biz. Çekmece Nükleer
AraşurmaMerkezi ile ortakla-
şa yapük. İki arkadaş örnekleri
topladılar. Biz kendi başımıza
yapmak istemedik, henüz kesin
bir netice de alamadık. Yalnu
hazirana doğru ölçümler bite-
cek, değerlendirmeler yapıla-
cak. Şunu belirtmek isterim;
bizim burada yaptığvmız araş-
ürmalan teyit etmek için öl-
Tümlerin. biyolojik gösterge
olarak kabul edilen numuneler-
de yüksek çıktığı söylenebilir.
Mesela 30 bin bekerel'kilog-
ram. Ama bu henüz kesinleş-
memiş. Çok aynnülı bir incele-
me yapıliyor."
Doç. Dr. Kopya. bu yüksek-
ükıeki radyoaktivitcnin tehli-
keli olup olmadığı konusunda-
ki soruyu da '"Bu, radyoaktif
kavnak gibi bir şey. Bunlar de-
ğişmiyor, ağaan üzerinde sü-
rekli kalıyor, 20 yû ağacın üze-
rinde kalabiüyor'" şeklinde
cevaplandırdı.
Marmara Üniversitesi Haydarpaşa Kampusu Hukuk Fakültesi
kantirü önünde dün saat 12.00 sıralannda meydana gelen olav-
da sağ görüşlü öğrencilerin, sol görüşlü öğrencilere saldırması
sonucu 3'ü ağır 10 kişi yaralandı. (Fotoğraf. AA)
Üniversitede çatışma
MBaştarafi 1. Sayfada
nda da Müstönsan-Gençlik adh
grup Bosna-Hersek'teki Sırp
zulmünü ve Somali'ye yapılan
askeri müdahaleyi protesto
eden bir forum düzenlediler.
Haydarpaşa Kampusu Hu-
kuk Fakültest ginşinde bulu-
nan kantinin önünde saat 12.00
sıralannda meydana gelen
olavda. fakülteye dışandan gel-
Âhnancı işçininhukıık zaferi
Radyasyonculara takip
ŞEBNEMGÜTSGÖR
ANKARA - Türk Tabipleri
Birliği Merkez Konseyi, Çemo-
bil faciasmda görevlerini kötü-
ye kullanmak ve gerekli önlem-
îerin ahnmasını engellemek
gerekçelenyle. dönemin Başba-
kanı Turgut Özal, Sanayi ve
Ticaret Bakam Cahit Aral ile
Atom Enerjisi Kurumu Başka-
nı AhmetYükselÖzemrehakkın-
da kamuda\'ası açılmasıistetniyle
bugün Ankara Cumhuriyet
Başsavahğj'na suç duyurusun-
da bulunacak. Birliğin başvuru
dilekçesınde. dönemin hükü-
metinin anayasanın 5. ve 56.
maddelerine aykın hareket etti-
ğj sa\ unularaİc. Çernobil facia-
sı sonrasında tespit edilen, sez-
yum 137 radyoaktif maddesi-
nin en az 30 yıl etkisini sürdüre-
$, tüm ölçüm sonuçlanna
Imsn yetkililerin ihmalkâr
davrtnarak, kendi sezgileriyle
birtakım önlemler almaya çalı-
şan vatandaşlan yanıltarak.
radyasyona karşı savunmasız
bıraku'klan görüşü vurgulana-
cak. Öğreüm Üyeleri Derneği
eskı Baykanı Tahir Hatiboglu
da eski' YÖK Başkanı İhsan
Doğramacı hakkında suç du-
yıırusunda bulundu
Konuyla ilgili olarak Cum-
hunyet'e konuşan Türk Tabip-
len Birliği Merkez Konseyi
Başkanı Dr. Selim Olçer. Birli-
ğin. 6023 sayıh TTB Yasası ile
halkın sağlığırun korunması
için çalışmalar yapmakla so-
rumlu kılındıgını belirterek.
"Amaamız, konunun bütün
yönleri ile açıklığa kavuşmasını
ve sorumlulann cezalandınl-
masını sağlamak" dedi. Birliğin
başvurusu ile bu konuda ilk
adımı atacağmı kaydeden öl-
çer, meslek odalan, kitle örgüt-
leri ve hekimlerle, radyasyon-
dan etkilensinetkilenmesin tüm
vatandaşlan aynı duyarlıUğı
göstermeye çağırdı.
• Baştarafi 1. Sayfada
düzenlemeyi kararlaştıran
Hamburg Türk Toplumu Der-
neği, panele Alman İçişleri Ba-
kanhğı yetkılılennın yanı sıra
Çahşma ve Sosyal Güvenük
Bakaru Mehmet Moğultay'ı da
çağırdılar.
AT Adalet Divanı karanna
ilişkin haber Almanya'da ya-
yınlanan "Der Spiegel'" dergi-
sinde "Yetkililer ürktü" başlı-
ğıyla verildi. Haberde Türk
işçilerinin Avrupa ülkeîerinde
kendikrine sağlanan haklardan
çok daha fazlasını elde ettikleri
vurgulandı. "Artık Avrupa
Topluluğu'na üye ülkelerde ça-
hşanTürkişçilen oturma izinle-
ri süreli bile olsa kolay kolay
sınır dışı edilemeyecekler'" gö-
rüşü dile getirildi. Davayı kaza-
nan Türk işçisi Kazım Kus'un
"12 yıl önce Almanya'ya geldı-
ğinde ne hukukla ne de avukat-
larla itişkisi vardı. Şimdi Avru-
pa hukuk tarihine geçti" denil-
dı. Almanya'da oturma izni alma-
Kazım Kus (38) 12 yıl önce sı böylece sadece bir formalite
Almanya'ya gelmiş, bir yıl son- haline geldi.
ra da b'ır Alman kadmla evlen- Oturma izninin Almanya'da
mişti. 1984 yıhnda eşinden çalışan Türk işçileri açısmdan
boşanması üzerine Almanya'- bugüne kadar büyük bir şorun
daki yabanalar dairesi Kus'a
oturma izni vermedi. Smır dışı
edilmek istenen Kusmahkeme-
ye başvurdu. İlk davayı kazan-
dı. Ancak Darmstadt Belediye-
si davayı temyiz için Wiesba-
den'deki bir üst mahkemeye
başvurdu. Bu mahkeme de ola-
yı Adalet Divanı'na vansıttı.
Adalet Divanı Kanm Kus'-
•<n Almanya'da kalabileceği
karannı verdi. Divanın karan
16 Aralık'ta kesinleştı. Kararda
Türkiye ile AT arasında daha
önce yapılan anlaşmalar da göz
önünde bulundurularak Al-
manya'da herhangı bir iş yerin-
de 1 yıl çalışan Türk işçisinin o
ülkede oturmave çahşma iznini
uzattırma hakkına sahip oldu-
ğu belirtildi. Türk işçilerinin
olduğunu vurgulayan Ham-
burg Türk Toplumu Demeğj
Başkanı Gökhan Arman Kal-
çek şu çarpıcı örnekleri verdi:
"Örneğin Almanya'da iki kez
alkollü araba kulanmaktan ce-
za yeseniz, resmi daireleT otur-
ma iznini geri alabiliyorlardı.
Almanya'da bir Almanla evle-
nenler boşandıktan sonra otur-
ma iznini kaybediyorlardı. Aı-
tık bundan sonra böylesi olay-
lar yaşanamayacak ve Türk
işçılenn korkulu riiyası olan
oturma izni alma sorunu kal-
mayacak." Adalet Divanı kara-
nnın Avrupa ülkeîerinde çah-
şan Türk işçiler açısmdan tanhi
bir karar olduğunu belirterek,
'"Aruk Almanya'daki yabancı-
lar yasasının birçok maddesi
bızler için geçerü degildir" dedi.
diği iddia edilen ülkücü grup,
sol görüşlü öğrencilerin dağıttı-
ğı bUdirüeri masalardan topla-
dıktan sonra, duvara asılan bir
dövizi indirmek istediler. Bu-
nun üzerine sol görüşlü öğren-
cilerle tartışma çıkü. Bu arada
kapılan kapatan ülkücü grup,
demir sopa ve baltalarla saldır-
dı. 3'ü ağır otaıak üzere 10 kişi-
nin yaralanmasına neden olan
çatışma sonrasında ülkücüler
polis gelmeden okulu terk etti-
ler. Yarahlar tıp fakültesi öğ-
rencileri tarafından ilk müda-
hale yapıldıktan sonra Haydar-
paşa Numune Hastanesi'ne
kaldınlarak tedavı alüna alındı.
Çatışmada yaralanarak
Haydarpaşa Numune Hasta-
nesi'nde tedavi altına alınan
öğrenciler şunlar: Ali Asker,
Garip Özat, Okan Oğuzhan.
Hasan Şenol ve soyadı beürle-
nemeyen Seyfullah adındaki
öğrenci.
Öte yandan aynı üniversite-
nın Göztepe Kampusu'nda da
saat 13.00 sıralannda "Müslü-
man Gençlik" taraftan bir grup
tarafından" Bosna-Hersek'te
müslümanlara uygulanan Sırp
katliamını ve Somalı'ye yapılan
askeri müdahaleyi" protesto
eden bir forum düzenkndi. Fo-
rum öncesi polisin göstericileri
engellemek istemesi üzerine,
tekbir getirerek "Burası Türki-
ye İsrail değir", "Okulda polis
istemiyoruz" şeklinde slogan
atan grup polisk bir süre tartış-
tıktan sonra forum yaptı.
MBaştarafi 1. Sayfada
Muhaleietteyken başka, iktidardayken başka tavır al-
mak sıyasetçilerimizın ortak özelliğidir.
Siyasal partilenn bu gibı konularda inceleme ve araş-
tırmaya dayalı önceden belirlenen görüşleri olmaltdır.
Ne yazık kı partılerimiz böyle bir çalışma yöntemini be-
nimsemıyorlar. Hıçbir partıde bu konularda inceleme
yapacak "araşfvrma kurulian " da yok.
Savunma ve dış siyaset konularında derinlemesine
inceleme yapacak "stratejik araşf/rma enstitüleri" de
kurulmadı. Bu tur enstitu kurma çalışmaları da bazı ba-
kanlarca kösteklendi
Ne oluyor o zaman?
Partiler "günubirlik" diyebileceğimiz siyasetleri be-
nimsiyorlar.
Bu yasa taslağını ANAP hükümeti mı getiriyor?
Muhalefeteyseniz karşı çıkın, hükümetteyseniz aynt
yasayı benimseyin!
DYP ve SHP olarak 'Çekıç Guç "e muhaleietteyken
karşı çıkın, iktidardayken görev suresini uzatın. ANAP
olarak hükümetteyken 'Çekiç Güç"ü Türkiye'de konuş-
landınn, muhalefetteyken 'Çekiç Güç'e karşı çıkın.
Ya da karşı çıkmış gibi yapınl.
Muhalefetteyken Sayın Ecevit gibı 'Kontrgerilladan
hesap soracağız' diye yeri göğü inletin, iktidara gelince
de sus pus olup oturun.
Milli Savunma Bakam'nın sözünü ettiği yasa 7 Ağus-
tos 1944 tarihlidir Doğal olarak teknik gelişmelerin çok
gerısınde kalmıştır. Değışmesi ve çağın koşullarına da
uydurulması gerekir.
Bu yasanın 1. maddesi şöyle; okuyalım:
-Fevkalade hallerde ve seferde havadan kıta indirme-
lerine. paraşutçülere ve denizden çıkartmalara ve hu-
dutlardan sızmalara karşı o mahallin 15 kilometre çev-
resı içinde buiunan 16 yaşını bıtirmiş, 60 yaşını ikmal
etmemış vatandaşlar, ıhtiyaca gore silahlı mukavemet
etmekle mükellef tutulurlar. Yaş haddı kadınlar için 20
ile 45 arasındadır.
Nasıl yetiştirilecek bu ınsanlar1
?
Şöyle:
Yılda en çok 72 saat ve dokuz günü geçmemek üzere
ders ve talim gorerek..
Bugun artık savaşlar "sofistike elektronik aygıt ve si-
lahlaria ' yapıliyor. Savaşların taktik ve teknikieri de bu
savaşlarda kullanılan sılahlar da değışti.
Bu çağda, sılah teknolojisinin ulaştığı bu düzeyde, yıl-
da en çok 72 saat eğitim görecek sivillerle ülke nasıl
savunulur?
Bu konuda, çok daha başka, çok daha teknik yol ve
yöntemlere başvurmak gerekir
Bu konudaki tek yasa bu da değildir. Konu ile ilgili baş-
ka yasalar da var. Orneğin, 7 Haziran 1939 tarih ve 3684
sayılı ' Milli Mudafaa Mükellefiyetı Kanunu" ile 9 Hazi-
ran 1958 gün ve 7126 sayılı "Sivil Mudafaa Kanunu" da
bu alan ile ilgili düzenlemeleri kapsıyor.
7126 sayılı yasa, askerlikle ilgili olmayan ve kendisine
Milli Savunma Bakanlığı'nca herhangi bir görev veril-
meyen 15-65 yaşlan arasındaki yurttaşlann, sivıl savun-
ma hızmetlerinde çalıştırılmak üzere İçişleri Bakanlığı'-
nca görevlendınlmelerini ongörüyor,
Bir yandan "ihtiyaç fazlası vardır" gerekçesi ile "pa-
ralı askerlik" uygulaması yapıliyor, silah teknolojisinin
gelıştiği bu çağda "profesyonel ordu kurulmasından"
söz^dıliyor, öte yandan yılda en çok 72 saat eğitim göre-
cek siviller ile savunma yapılacağına inanılıyor.
Bu açılardan konunun aydınlatılmasında yarar var.
Bu arada belki parti liderleri de aydınlanmış olurlar ve
bu gibi çelişkilere de düşmekten korunmuş olurlar.
Bu da parti liderlerimiz için bambaşka anlamda bir
"sivil savunma" olur!
Grass SPD'denaynldı
GÜNERVİJREKLİK
BERLİN - Alman edebiyaU-
nın dünyaca ünlü yazan Gün-
ter Grass, 1982"den beri üyesi
olduğu Sosyal Demokrat
Parti'den (SPD) istifa etü.
Grass istifasına gerekçe olarak.
muhafazakâr-liberal koalisyon
hükümetinin, Federal Alman
Anayasası'nın siyasi ütica hak-
kıyla ilgili bir maddesinde yap-
mak istediği değişikliğe, ana
muhakfet partisi SPD'nin de
katılmasım gösterdi. Bjöm
Engholm başkanhğmdaki Al-
man Sosyal Demokrat Partisi'-
run siyasi ütica poliükasını "'so-
rumsuzluk ve ikiyüzlülük"
olarak nıtekyen Grass. istifası
üzerine yaptığı açıklamada,
sosyal demokrat geleneklerden
sapma olduğunu söyledi.
Sosyal demokrat hareketi
6O'lı ydlann başından itibaren
destekleyen, seçim kampanya-
lanna katılan Grass. SPD'yi,
iki Almanya'nın birleşmesi sü-
recinde muhafazakâr bir hükü-
meun kuyruğuna takılmakla
dasuçladı.
"Hükümet, Almanya'nm
birleşmesi sürecinde yaptığı ha-
talan örtbas etmek, dikkatkri
başka yöne çekmek için siyasi
iltica meseksini günün ana tar-
tışma konusu haline getirdi.
Sosyal Demokrat Parti liderleri
de aptalca bu yanıltıcı poliüka-
ya akt oldular" diyen Grass,
SPD'nin bu tutumuyla. tüm
Alman toplumunun sağa kay-
masında önemli rol oymadıgııu
öne sürdü. Bundan en başta
parti başkanı Björn Engholm
ile partinin federal meclis grubu
başkanı Hans-Ulrich Klose'nin
sorumlu olduklanru belirtti.
Siyasi ütica poliükasında ol-
duğu kadar, iki Almanya'nm
bırkşmesiyle ilgili konularda
da özellikk son bir yıl içinde
ağır ekşüriler alan ve sağa kay-
rtîakla suçlanan SPD'nin,
Grass'la birlikte bir dizi üyenin
daha istifa etmesi bekleniyor.
Filmi de çevrikn "Teneke
Trampet" ik dünyaca üne ka-
vuşan, ve Türkiye'de de son
olarak "Dışi Fare" ile "Kurba-
ğa Güncel" adh romanlan ya-
yımlanan Günter Grass'ın bu
ay içinde Almanya'da, aşın
sağcılann Mölln cinayetinc
kurban gidenüç Türk'e ithaf et-
tiği bır deneme kitabı cıkü.
GİZKOKAN
SUSKUNUÜK
Mehmet Başaıan
20.000 lira(KDV içinde)
Çjğdoş Yaymlan Türkocağı
CaLi9-4t Cağaloğlu-htanbul
Ödemciı gonderilmez.
AYNADA
(ANILAR-2)
Mücap Ofluoğlu
20.000 Ura (KDV içinde)
Çağdaş Yaymlan Türkocağı
Cad. 39-41 Cağaloğlu-tstanbul
Ödemeli gönderilmez.
Sermaye Plyasası Kurulu
MENKVL KIYMETLERIN GERİ ALM4 (REPO)
VEYA SATMA (T£RS REPO\ T A A H H C D O İLE ALIM SATIM1
Yrrıcı BELGESI
Sennayc Pıv»»ı K.unjWnc»
2 9*2 t f c * "M
Satna Taahhudu ıfc Mım
p
y Gcn
(*aiı\«ınde bu!uıım»ı u>gun go-
vcnlao mcnkul krymeıiö tucnmfc gcn alma repo>
M a>ıtı Kanon
-r>a saın» \\*r* «pc
Bağh oidugm T Su>! MmtrİMiu htanbu'
r
ı
I
Sermaye Plyasası Kurulu
HALKA ARZA ARACİUK YETKİ BF.LGESI
Sefiniye Pıyi«sı Kumlunca Part. Yrtmm Bvıttn
14 12 1997 UnhıtKten ffibwtr "H»Btj A r a Aracılslt (»iıy
Bu W$t sahıbı buAa. venten yt^lu çcnvrvesınöe aracıhk
buluııatalır «n vı gajrd anw:ıUft% vapabılır
99-sa>\lı Sennaye Pı>
Knumı tıun 31 IIKI mwWesı u>tnnc« «
l: <*t*t<t T SKU Memurİul* Isıanbut
Sermaye Plyasası Kurulu
ALIM SVTIM ARAC1L1ĞI YETKİ BELGESİ
PIUUM Kumla-KJ Part Yıbnın Biflt»ı A 5 nm
14 i ; 1*2 .anhınben mtmvn Atım Sitım MKI)I|I* f»lıyeiwk 1M~
Bu **l%* sahıbt banka, ılgıb m c zuaıa usjun oAmk dah» once haftj
olu\la vaiılmt^ '^nna'.e pıva^s, araçlan vıtnnte w i vıİKifU ve tı-
Bu bc|f< ^ " ^ yjıh Kamın ile &%ıyk ;4«-wvılı Sermav* Pış-
Kanunutıun '1 ıncımiıi<fcM uMinm.2 \cntım>iiı
P A R K Y A T I R 1 M B A N K A S I A . Ş . BuyükdereCad MeseliSok.No:9 80620.4.Levent-tstTel:281 4820(12Hat)Faks:2780445Teteks:27117nttetr.