Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 27ARALIK1992PAZAR
8 PAZAR YAZILARI
Yaşlılık,
geçmiş
vemüzik
TELAVIV
DİLEK
KOÇ
Hcp özlemini du>muşumdur. Yaşlı-
lann bolca bulunacağı parklanmız. so-
kaklanmız olabilecek mi diye. Onlann
nurlu. sevgi dolu yüzlcrinin gözlere sıkça
çarptığı bir kalabalığımız olamadı hıç nc-
dense. Hızlı nüfus artışının çoğalltığı
gençliğe yenildiklerinden. asıl acı olanı
da. ecele erken yenıldikleriden. Gençliğin
eneıjisi. neşesi iyi de. yaşlılanmızın bunca
azlığı geleceğe dönük bir umutsuzluk ya-
ratıyor. Oysa amut yalnızca gençliktedir
derler. ne atlık. Ya yaşlanamadan yok
olan gençler?
Tel Aviv sokaklannda. adım başı rast-
geldiğim yaşlılara bakarak düşünüyorum
bunlan. Yaşlı nüfus neredeyseegemen bu
kenttc. Ağır aksak yürüyen. yaşlanna
karşın dimdik kalmış olabilen, derileri
bürümcük bezıne dönmüş olan yaşlılar...
Özellikle de kadın olanlan biraz daha faz-
la gibi. Refakatçilcri dc. çoğunluk eşleri
ya da çocukian değil. "annclen." Tam
'Altın Kızlar" sanki. Ama Altın Kızlar'ın
o çılgın. dalgacı ncşesinde değiller ne
yazık kı. Hafıften bir burukluk -hadi bu
yaşlılığa özgü diyclım- biraz sert. kaiı bir
burukluk yüzlerindeki. Tarihlenndcn
taşıdıklan o vahşi travmayı. yüzlenne,
gözbebeklenne çakmışiar belli kı. O trav-
ma değil mi. Avrupalı Yahudi bilgelerin-
den Stephan Zweig'in. Avrupa'da yük-
selmiş olan "uygarlık tarihf nin geleceğine
inancını yilirerek yaşamına son vermesi-
nin ncdcni. Zweig gibi daha nıce Musevi
aydın yok olup gıtuler tarihin o karanhk
vahşetinde.
Aydın olmak. sanatçi olmak çpk aşın
bir ayncalık değil bu toplumda. Öylesine
ortalıkta. gözler önünde ki sanat ve este-
tik. sokaklarla. kaldınmlarla bütünleş-
miş adcta. Yalnızca bellı sokaklarda te-
kelleşmemiş. rasgele karşınıza cıkıp, sizi
yolunuzdan alıkoyuveriyor. 4 kişilik mi-
nik bir orkesıra. yaylı çalgılanyla "Macar
Rapsodisi' çalmakla bir köşe başında.
Ardından hareketli bir "çigan" gelecek
Nasıl bırakıp koyulabilirsinız yola. Üstü
başı perişan yaşlıca bir kadın. kcmanına
yaslamış yanağını. gözlcrini yummuş.
sanki yalnız kendısı için çalıyor 'Mavı
Tunayı. Kentin Dizengoff meydanını
yaşlılar mesken tutarlar çoğunluk ve ora-
dan yayılanan 'Beatles' şarkılan dinlerler.
Klasik Batı müzığinin ayn bir önemi
vardır bu kentte. Yollarda çalınan enst-
rûmanlar daha çok nefesli ve yaylı çalgı-
lardır. Bazen çok cgzotik ezgiler gelebilir
kulağınıza. Solo akardeondan yayılan
tangolar, davul tcmposu cşliğinde çalı-
nan Çerkez müzikleri. Abhazya'dan. Ba-
kü'den gelmışlerdir bu sanatsever toplu-
ma. Parklarda. caddelerde Selda'nın
Türkçe şarkılan dinlenir. Dünya dön-
dükçe boşluğa savrulan müzik damlala-
nnın, el ele tutuşup kente inişleri gibıdir.
RILS Kazaklan, Kaliııkalaı ve bol içki
"Beyaz", yani karlı bir Noel. Almanya'-
daki Hıristiyanlara yine nasip olmayacak
bu yıl. Hava yağışlı. soğuk. kapalı, evet
gerçekten berbal, ama geçen yıllarda oldu-
ğu gibi bu yıl da kar beklenmıyor.
Kiliselerde 24 aralık gecesi gösteriye
çıkan *'Don Kazaklan" korolan da Orta
Avrupa'ya Moskova'nın. Leningrad'ın
-pardon St. Petersburg'un- büyülü beyaz
Noel atmosferini taşımaya yetmiyor. Bu
yıl Berlin kiliselerinde Kazak korolan re-
vaçta, biletler iki ay öncesinden kapışılıp
bitti.
Yıkılan Sovyetler Birliğinin ardından
Ruslar, korolanyla beraber Berlin'e sökün
etti. Kazaklar yeşil marklardan kazanabil-
mek için o gürül gürül sesleriyle yalnız Ka-
linkalar değil. Almanca Noel şarkılan da
söylüyorlar artık.
Dini bayramlann her yerde bir ritüeli
var. Almanya'daki Noel ritüeli de her yıl
hiç değişmeden tekrarlanıyor. fsa'nın do-
ğumu sayılan 24 aralık akşamı aile toplanı-
yor: annenin ya da evin başka bir büyüğü-
nün pişirdiği yemek -genellikle yağlı bir kaz
ya da hindi- yeniyor. O gün sabahtan çam
ağacı süslenip hediyeler ağacın altına yer-
leştiriliyor, melekler dallara asılıyor. Ye-
mekten sonra televizyondaki Noel şarlcı-
lan eşliğinde paketler açılıyor ve teşekkür
faslı başlıyor (Tabii Noel'in aynı zamanda
bir tüketim bayramı olduğunu halırlatma-
ya gerek yok.)
Ve Almanya"da Noel'de çok, ama çok
içki tçiliyor. Köpüklü köpüksüz şaraplar,
bira, votka, ne varsa üç günde tüketilip bi-
tiriliyor. Noel'in birinci günü sayılan 25
aralıkta büyükanne ve bûyükbaba, yani
daha yaşlı akrabalar ziyarete gidiliyor. Ve
hep aynı ritüel tekrarlanıyor: Saat on ikide
BERLİN
DtLEK
ZAPTÇIOĞLU
öğle yemeği, üçte pasta ve kahve. yedide
akşam yemeği. İnsanlar üç gün boyunca
koltuk -masa- tuvalet üçgenı arasında böy-
le gidıp gelerek Noel bayramını ardında bı-
rakıyor.
İnsanlar derken hepsi değil tabii. Noel
tatilinı izinle birleşıirip uzak yerlere kanat
açanlann sayısı azımsanmayacak kadar
çok. Almanya'daki vatandaşlanmızın bir
kısmı da tatil günlerini fırsat bilip memle-
kete kaçamak yapıyor. Neonaziler ise No-
el'e üç gün kala bile yabana avına çıkmak-
tan vazgeçmeyip Düsseldorfta yine bir
Yunan kadının alnına bıçakla gamalı haç
kazıyarak tatil yapmayacaklannı gösterdi-
ler. Noel, bu yıl Almanya'da biraz daha
ırkçılığın gölgesinde geçiyor.
Berlin'de ve Doğu Almanya'da Noel.
ülkenin batı kesimlerinde olduğundan çok
farklı, sade bir hava içinde kutlanıyor. Bu-
nun bir nedeni, Berlin'in geleneksel olarak
Protestan ve proleter bir kent oluşu. Nice
zorlu yıllar geçirmiş, gözüpek Berlinhler,
Noel'i ömeğin koyu Katolik Köln ve Ren
yöresi ya da Bavyera gibi şaşaalı kutlamı-
yor. Berlinlilerin en önemli özelliği, her tür-
lü duygusalbğa kuşkuyla bakmalan. Balı
Berlinlilerin soğuk savaştan kalma bir ade-
ti var: Pencerelerine mutlaka birer ışık, bi-
rer mum dikiyorlar. Yıllarca "Doğu Al-
manya'da yaşamak zorunda olan kardeş-
lerimize yol göstersin" denerek pencerelere
konulan mumlar artık hayatın bir parçası
olmuş. Berlin'den cıkıp Doğu Almanya'ya
geçtiğinizde ise kendinizi yer yer gerçekten
Sibirya'da hissedebilirsiniz. Gri gökyüzü-
nün altmda soluk. lek katlı evlerle dolu
küçük köylerde Noel'den tek işaret, tek tük
dükkanlann vitnnlerine sıkılmış kar sprey-
leri ve kimi bahçelere asılmış renkli ampul-
ler.
Kısacası: Noel bayramı ne olursa olsun
Almanya'da genci yaşlısı hemen herkes ta-
rafından kutlanmakta. Hatla Noel gecesi
gidecek yeri olmayan gençler bile meyha-
nelerde rock müziğin yani sıra Noel şarkı-
lan dinleyip birbirine "tyi Noeller" dile-
mekten geri durmuyorlar. Cumhurbaş-
kanından başbakana kadar Noel tebrikleri
de cabası.
Avustralya'nın Sydne> ve Yeni Zelanda'nın Hobart kentleri arasında her yıl dOzenlenen
j g geleneksel yelken yarışı dün başladı. Günlerdir sürdüriilen hazırlık çalışmalan ardından
yarışa katılacak 111 tekne dün Sydney LJmanTnda toplandı ve giinün ilk ışıklanyla birlikte start aldı. Güney Denizi'ni bir süredir etkLsine alan fırtına
nedeni>le velkencileri zor bir yarış bekliyor. Yarışta Yeni Zelandalılarla Avustralyalılar fa\ori gösteriliyor. Ğüney Denizi boyunca 3 bin 200 kilomerre-
lik bir mesafeyi kat edipfinale tarmayı ba^arabilen yelkencüer, yeni jıla denizdegirecekler.(Fotoğraf: RELTER)
Ekonomik krize
rağmenNoel
• İsveç'te aralık ayında, meydanlarda Noel pazan
kurulur. Çeşitli şekerlemelerden tutun, sosislere ve
yiysileredek her şey Noel Baba maskesi takmış kişi-
îer tarafından satılır. Bütün butikler için olduğu
yibi gezgin satıcılar için de bu ay fırsat ayıdır.
Gecen günlerde İsveç'in en
büyük gazetesı Expressen"de
bir fotoğraf yayımlandı. Araç-
lara kapalı olan bir alışveriş
merkezindeki kalabalığı göste-
riyordu. Fotoğrafın üzerinde şu
soru yazılıydı:
- Bu mu ekonomik bunalım
içinde olan İsveç?
İşsizlik oranı % 7'yi aşmış,
10'a doğru tırmanıyor; ücretli-
nin cebine kalacak gerçek gelir
% 10 azalıyor. Ama olsun:
Noel geüyor ve kutlanacak!
Herkes, her yakınına armağan
alacak ve hâlâ iş sahibi olan
mutlu ücretliler, mesai arka-
daşlanyla Noel yemeğini yiye-
cekler.
Bu amaçla üretilcn çam ağaç-
lan, Noel ağaa olarak satılıyor,
aralığın ikinci haftasından beri.
Bunun iyi yani, ağacın reçine
kokması ve evin içine, özel bir
hava katması. Kötû tarafı, ça-
buk ölmesi ve dikenlerinin. evin
her yanına yayılması. Dileyene,
Hong Kong malı plastik çam
ağacı da var. Her yıl kur kur
kullar» Sonra tık kutusuna.
kalsın gelecek yıla...
Noel Babanın İsveç'te ya-
şadığını sanan dünya çocuk-
lanndan haftada 2 bin mektup
geliyor İsveç posta idaresine.
(Oysa Noel Baba Antalyalı,
ama bilmiyorlar!) Binbir çeşıt
Noel armağanı isteyen çocuk-
lara bir posta görevlisi yanıt
vermeye çahşıyor.
İsveç'te aralık ayında. mey-
danlara Noel pazan kunılur.
Çeşitli şekerlemelerden tutun,
sosislere ve eivsilere dek her sev.
STOCKHOLM
Noel demekhediye deıııek
• Noel Baba hediyelerini hiç kimseye görünmeden de
dağıtsa. çocuklar onun nasıl göründüğünü biliyorlar. Ço-
cuklann gördüğü Noel Baba, Danimarka'nın Randers
kentindeki Kültür Tarihi Müzesi'nde sergileniyor.
Kim aksini iddia ederse et-
sin Noel Baba Grönland'da
yaşıyor. Postacı da her yıl bin-
İerce çocuğun mektubunu
Grönland'a gönderiyor. Noel
Baba. her yıl 24 aralıkta beyaz
kürk işlemeli kırmızı paltosunu
giyip rengeyıklerinin çektiği he-
diye dolu kızağına athyor ve
kimseye görünmeden özellikle
çocukîara hediyelerini dağıtı-
yor.
Çünkü Noel Baba demek.
hediye demek. Hediyelerini hiç
kimseye görünmeden de dağıı-
sa. çocuklar onun nasıl görün-
düğünü biliyorlar. Çocuklann
gördüğü Noel Baba. Danimar-
ka'nın Randers kentindeki
Küllür Tarihi Müzesi'nde ser-
gileniyor. Sergiyı düzenleyen
müze. Randers'teki okullara
devam eden çocuklardan. Noel
Baba'yı nasıl gördüklerini çız-
melerini ıstemiş. Çocukîara,
Randers'teki göçmen kadınlar
da kartılmışlar \e Noel Baba
motifli bir halı dokuyup sergiye
göndermişler.
Randers'teki sergi. sadece ço-
cuklann Noel Baba'lanndan
oluşmuyor. aynı zamanda Noel
Baba'nın yaklaşık bin 7O0yıllık
tarihini de içeriyor. Her ne ka-
dar Noel Baba Grönland'da
oturursa otursun, bız onun aslın-
da o zamanlar Myra denilen
Demre'de yaşadığını ve Myra'-
daki KatoKk Kilısesi'nin Pis-
koposu Aziz Nikola olduğunu
biliyoruz. Yardımseverliği ve
dağıttığı hediyelerle tanınan
Piskopos Nikola'nın popülerli-
|i yüzünden öldükten sonra
Kalolik Kılisesı tarafından aziz
ılan edildiğının. Anadolu'nun
Türklerin eline gcçmesinden
K>nra İtalvanlann gemici
kılığına girip Demre'deki me-
zannı soyduklannın. sonra da
İtalya'nın Barı kentinde onun
jdına yaptıklan kil'.seye göm-
düklerinın de farkınday ız. Pro-
lestanlann babası Luther'in,
Hıristiyanlara kişilerin kutsal-
KOPENHAG
FERRUH
Y1LMAZ
laştınlmasını yasaklanmasın-
dan sonra Kuzey Avrupalı-
lann Noel'de hediye geleneğini
Azir Nikola adma yürüteme-
diklerinı. ama bu gelenekten
vazgeçmediklerini. bunun za-
manla halk geleneğine dö-
nüştüğünü hafızamızda tutu-
yoruz.
Zaten o yüzden Kuzey Av-
rupalılar hediyelerini ayın 24'-
ünde ya da 25"inde verirken gü-
neylüer. yani Katolikler hediye
günü olarak Aziz Nikola'nın
doğum yıldönümü olan 5 aralık
akşamı ya da 6 aralık gününü
korumuşlardır. Çünkü Noel
Baba demek. kim olursa olsun
ve nerede yaşarsa yaşasın hedi-
ye demek.
Noel Baba'nın Danimarkah-
lar için Grönland'a taşınması
Amerikalılann sayesinde ol-
muşlur. Noel Baba bugünkü
modem görünümünü matba-
anın bulunmaşına borçlu. Noel
Baba hikâyeleri ve resimleri mat-
baanın bulunmasıyla birlikte.
Amerika'da birden yaygınlaşır-
ken Hıristiyan geleneklerle,
halk masallan ve efsaneleri bir-
birine kanşmıştır. Grönlandlı
Noel Baba'yı. Danimarka'ya
tanıştıran da kitabı 1898 yılında
Danimarkacaya çevrilen Ame-
rikalı yazar Louis Moe olmuş-
tur. Noel Baba o günden beri
Grönlandlıdır ve hediye de-
meklir.
Noel Baba hediye demek ol-
duğu için de Noel hedıyesiz
kutlanmaz. Danimarka'da
hayır kurumlan her yıl. çocuk-
lanna hediye alacak parası ol-
mayan ailelere hediye ve para
dağıtırlar. Bu yılki başvurular,
Danimarka'da fukaraJığın
arttığını gösterdi. Bütün hayır
kurumlan. bu yıl yardım için
başvuranlann sayısında büyük
bir artış olduğunu bildirdiler.
Hayır kurumlan sadece hedi-
ye ve para dağıtmakla yetinme-
yip kimsesizler için Noel ak-
şamlan da düzenliyorlar. Çün-
kü hemen herkesin ailesiyle bir-
likte olduğu Noel akşamı Dani-
marka. kuş uçmaz kervan geç-
mez bir ülkeye döner. belli saat-
lerde belediye otobüsleri bile iş-
lemez. yalnızlık daha bir ağırla-
şır, yüreklere işler.
Kimsesizler için düzenlenen
Noel akşamlanndan başka.
Noel'in en altematifı. alternatif
kent Christinia'da kutlanır.
1969'da bir grup hippinin işgal
ettıği terk edilmiş bir askeri gar-
nizon olarak Christinia'nın es-
kiden hangar olarak kullanılan
dev binasında. binlerce kişiye
bedava yemek dağıtıbr, çeşitli
konserler ve gösteriler sunulur.
Noel akşamının geliri de Noel'e
kadar aynı binada kurulan
Noel pazanndan elde edilir.
Christinia'daki Noel akşamına
sadece kimsesizler değil. ailesiy-
le birlikle Noe! kutlamayı red-
dedcn marjinaller ve Noel
kutlayacak ailesi olmayan ya-
bancılarda rağbet eder.
Ama Noel demek hediye de-
mek. Bu yüzden Danimarka'da
Noel aynı zamanda birçok özel
kuruluşun çahşanlanna hediye
dağıtması anlamına da gelir.
Şirketler dağıttıklan hediyeyi
vergiden düşerken vergi dairesi.
300 krondan fazla tutan he-
diyelerden vergi alır. Hele Noel
hediyesi paradan ibaretse ilk
krondan itibaren vergilendiri-
lir. Onun için şirketlerin çah-
şanlanna dağıttıklan hediyeler.
vergiye göre belirlenir.
Noel'in hediye demek oldu-
ğunu en iyi bilen çocuklar. On-
lar, altına hediyelerin dızileceği
çam ağacının etrafında dans
edecekleri 24'ünün akşamını
iple çekerler.
Turkiye'de dergiciliğin sınırları değişiyor
Hazine borç ödeyince
Kiirdistan petpolünün istanbıd macerası
Kürt petrolleri satışa çıkh, Türkiye bütün pazarlıkların
içinde. Uluslararası devlerden tekiif: "Petrolü bize
verin, dünya Kürdistan'ı tanısın..."
Seyyar satıcı Mehmet Aras'ı durup dururken öidüren
polis memuru serbest bırakıldı.
ff'rinkanuoyuaraştırması
Bütçe görüşmelerinde en yüksek not Mesut Yılmaz'ın.
Konak Meydan'nda Çakmur kazması
Izmir'de kendiliğinden oluşan "yurttaşlar hareketi":
"Konak Meydanı'nı Çakmur'a kurban efmeyeceğiz."
Meysusatışagebf
Meysu'nun satış hikayesi karıştı... KOİ, yabana
sermaye, Yaşar Holding ve Kayserili girişimciler...
EPFilipinler'ıteydi
Sedal Aral, Filipinler'deki "çöp kenf'i ve Tavao
alhn madeninin kölelerini EP için fotoğrafladı.
• Türk - Iş'te şahinler mi kazandı saksaöanlar mı? • Genel müdür kızmasın, TURBAN zarar ediyor • b-
mitli Nilay Modaevi'nin Avrupa şubeleri • Gömleğinize bakalım, kim olduğunuzu söyleyelim • Mehmet A-
li Birand'ın gözüyle "meslek ahlakı" • Zzzt, bir ödül daha: Tokai reklamı • Clint Eastv/ood'dan "vahşi Ba-
t" efsanesine iki ters bir düz • Can Kozanofllu nun Yetmiş Sekiz'inde: Fırlamalık bile parayla • Ragıp Du-
ran'ın Mavi Daktilo'sunda: Ben acaıp bir gazeteciyim • Hasan Tuflrul'un Medya Yılanı'nda: En büyökZa-
fer • Refik Şentürk'ün Eksen'inde: Finans sısteminde örtulü devletçilik
THE ECONOMIST TÜRKÇE : THE ECONOMIST'IN TELİF HAKLARI YALNIZ EP'DE
ÖZEL EK: TASARRUF SAHİBlNl İLGİLENDİREN HERŞEY EP YATIRIM'DA
BU PAZAR VE HER PAZAR BAYİNİZDE
GÜRHAN
UÇKAN
•••
Noel Baba maskesi takmış kışi-
ler tarafından satılır. Bütün bu-
tıkler için olduğu gibi gezgin
satıalar için de bu ay. büyük bir
fırsat ayıdır.
Sınemalara, yeni fılmler gelir.
Gala gecelen birbirini izler.
Bunlara katılan ünlülerin re-
amlerini, hanım dergilerinde ve
akşam gazelelerinde görürüz.
Butikler. hınca hınç insan
doludur. Tüketiciler. Noel'le
yılbaşı arasındaki günlerin. bü-
yük damping zamanı olduğunu
bilirler, ama yine de hediye
alma telaşı baskın gelir. Ama
buradaki adıyla "'ara günler-
de". yine butikleri doldururlar.
Bunlann önemli bir bölümünü,
verilen armağanı değiştirmek
isteyenler oluşturur.
Noel tatili, rejim denilen aa
gereksinmenin unutulduğu bir
zaman dilimidir. önce haş-
landıktan sonra fınnda, üzerine
hardal ve galeta unu konularak
yapılan jambon ya da domuz
eu sofranın jbaş taodır. Bunun
yanına ançı^vezii patates. pan-
carh salata ve hepsi şekerli ol-
duğu için bizlerin dönüp bak-
mayacağı salamura ringa balığı
çeşitleri eklenir. İsveçliler'in,
dünyada yalnızca kendilerinin
yaptığını sandıklan köfte "'Swe-
dish meatballs" ve küçük sosis-
ler, garip yiyeceklere fazla ilgi
göstermeyenler için yeterli bir
seçenek oluşturur.
Kiliselerde, Noel nedeniyle
güzel org konserleri yapıbr. Bir-
çok gönüllü. bu bayramı birlik-
te kutlayacağı kimsesi olma-
yanlar için özel programlar dü-
zenler. Çeşitli hayır dernekleri,
para toplamak için finişe geçer-
îer. Tıkabasa yiyip icen tsveçli'-
nin yüreğindeki suçluluk duy-
gusunu biraz olsun hafıfleünek
için epey işe yararlar.
Bu arada toplam dört gün
süren tatilde "kuru kalmamak"
isteyen halk saatlerini Tekel'in
butiklerinde kuyrukta bekleye-
rek gecirir. Yanm şışe votka
alacak vatandaşla her şeyi çok
fazla miktarda alacak olan içki
merakhsı, gayet adil bir şekilde
saatlerini burada harcar. İçki
kuyruğu bu ülkede. demokrasi
gibi son derece yerleşmiş bir fe-
nomendir.
Noel gecesi. sabahtan itiba-
ren başlar kutlama. Ama her-
kesin beklediği, her yıl saat 15.
OO'te başlayan. 1 saatlik çizgi
fılmdir. Miki, Donald, Gufı ve
arkadaşlan sıralannı savıp ro-
mantik boğa Ferdinant mantar
ağacına dönünce bütün küçük
afacanlar, Noel ağacının al-
ünda bekleyen armağanlanna
saldınrlar. Onlan, yetişkin afa-
canlar izler. Armağanlann hep-
si önceden ısmarlanmıştır. ama
açılan her pakete gayet şaşınhr.
Kimsenin Noeli'ne bir diye-
ceğimiz yok, ama bir de memle-
ketten gelen posta aksamasa!..
OZEL BORA
SURÜCU KURSU
96. DÖNEM
KAYITLARI
DEVAM EDÎYOR
Kurslarımız hafta sonu
hafta içi v« akşam
Dersane:
ÛSKÜDAR : 343 67 82
310 92 86
KOZYATAĞI:362 47 33
3015 No'lu öğrenci kimlik
kartımı ve nüfus cüzdammı
kaybetüm.
GÜLSEN PINAR