Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
27ARALIK1992PAZAR • • • * CUMHURİYET SAYFA
HABERLEREV DEVAM 17
GUNCEL
CÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştaraft I. Sayfada
Bir süre önce ANAP hükümeti. Bonn hükümetiyle Al-
manya'dan gelen silahların NATO amaçları dışında kul-
lanılmayacağını içeren bir anlaşma imzalıyor.
Geçen yıl Şırnak'taki devlete isyan niteliğindeki olay-
lar bastırılırken Almanya'dan gelen silahların teröre
karşı kullanıldığını belirleyen kimi savlar ortaya atılıyor.
Alman hükümeti, silah sevkıyatını durduruyor.
Bütçe görüşmeleri sırasında Mesut Yılmaz, koalisyon
hükümetinin ambargoyu kırmak amacıyla bakanlık
müsteşarının imzasıyla Bonn'a bir mektup göndererek
"Sılahları iç sorunlarda, özellikle terör bölgelerinde kul-
lanmayacağımıza" dair güvence verdiğini öne sürüyor.
Bu davranışın kapitülasyonları anımsattığını sözlerine
ekliyor.
Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin, derhal harekete geçi-
yor. Olayı anlatırken bize, "Bildiğim kadarıyla biz, ba-
kanlık müsteşarı Özdem Sanberk böyle bir mektup
yazmamıştı, ama bir kez daha doğrulatmak gerekiyor-
du" diyor.
Özdem Sanberki buluyor. Bakanlık müsteşarı böyle
bir mektup yazılmadığını bildiriyor. Bakan Çetin, kürsü-
de, "mektubun varlığını reddediyor."
Eski hızlı solculardan. 12 Martöncesi Dev-Genç üyesi,
günümüzde liberal ekonominin müthiş savunucuların-
dan, Mesut Yılmaz'ın yanından eksik etmediği Istanbul
Milletvekili Mehmet Cavit Kavak, Meclis'teki Bakanlar
Kurulu sıralarına sokuluyor. Dışişleri Bakanı Çetin'e,
"Yılmaz 'ın mektupla ilgili bilgiyi bir büyükelçiden aldığı-
m'söylüyor.
Kimine göre Yılmaz'ın adını vermediği yabancı diplo-
mat Almanya'nın Ankara Büyükelçisi. Ne var ki Çetin'in
yalanlamasından sonra Mesut Yılmaz, olayın üzerine
bir kez daha gitmiyor.
Almanya'ya güvence mektubu olayı askıda kalıyor.
Yapılması gereken
Ikinci olay; Mesut Yılmaz bir bakanın TÜSİAD üyeleri-
ne "Verilen ilanları kısarak basına baskı yapmalarını"
söylediğini öne sürüyor.
Olay, Devlet Bakanı Çağlar'ın ağır sözcüklerle suçla-
dığı TÜStAD'la barış yemeğinde geçmiş. Yılmaz'ın kür-
süden söylemediği, ancak kuliste gazetecilere açıkladı-
ğına göre basına baskı istemi Enerji Bakanı Faralyalı-
dan gelmiş.
Enerji Bakanı yalanlıyor. Nevârkiyemekçağrısınıya-
pan TÜSİAD Başkanı Bülent Eczacıbaşı da "çok şaşırdı-
ğını" söyleyerek yalanlamalara katılıyor.
Mesut Yılmaz, kuliste konuşuyor. Enerji Bakanının
"yüzleşelim" istemlerini, kürsüde söylesin diyerek geri
çeviriyor. Fakat, bilgiyi aldığı TÜSİAD üyesinin ismini
vermiyor.
Oysa bakanların verdiği bilgiye göre yemekte işve-
renlerle hükümetin -Çağlar-TUSİAD kapışmasında ol-
duğu gibi- basın aracılığıyla konuşmaması gereğine
değiniliyor. Bu arada geçmişten kimi örnekler veriliyor.
1978'de Ecevit hükümetine karşı Rahmi Koç'un verdiği
paralı ilanların açtığı yara, bir hükümetin iş dünyasından
gelen böylesi ağır baskıyla işbaşından uzaklaştırılması
söz konusu oluyor.
Basın aracılığıyla konuşmanın yanlışları üzerine du-
rulurken TÜSİAD-Hükümet görüşmelerinin bir araya
gelerekyüzyüze yapılması ndakiyararlardilegetiriliyor.
Almanya'ya güvence mektubu gibi TÜSİAD ilanlarıyla
basına baskı savı da askıda kalıyor.
Hükümet, her iki konuda sözünü söyledi.
Şimdi, geriye savları ortaya atan ana muhalefetin ka-
nıtları ortaya dökmesi kalıyor.
Böyle bir mektup varsa, bir hükümet üyesi tam bir
mantıksızlık örneğiyle TÜSİAD dan basına ilan baskısı
istediyse...
Gerçeğin mutlaka ortaya çıkarılması gerekiyor.
Görev, Mesut Yılmaz'a düşüyor ya da Yılmaz'a bilgiyi
veren TÜSİAD üyesine.
Yoksa "Yılmaz'dan ikisuçlama"diye söz edilen olay-
lar, bir süre sonra hükümetçe "ana muhalefetten ikiya-
lan" diye kullanılacak.
HAVA DL RLMU TURKIYE'DE DUNYADA
l¥leteorolO)i Genel Mu-
durlüğu nden alınan btlgı-
ye gore yurdun kuzey ve
doğu kesımlerı çok bulut-
lu Marrrara nm doğusu
Karadenız. İç Anadolu-
nun kuzey ve doğusu ıle
Doğu ve Guneydoğu Arta-
dolu bolgelerı yer yer yo-
ğun kar yağışlı geçecek
Hava sıcaklığı değışmeyece* Ruzgâr, kuzey ve doğu yönlerden orta kuvvette
esecek Denızlerımızde rûzgâr Karadenız de yer yer fırtına beklenıyor Akde-
nız de yıldız ve poyraz dığer denızlerımızde gundoğusu ve poyrazdan 3-5, yer
yer 5. Karadenız de zaman zaman 7-8 kuvvetınde saatte 10-21, Karadenızde
zaman zaman 33-40 denız mılı rıızla esecek. Van Gölü'ndtfhava kar yağışlı geçe-
cek
4dana
Alyon
Ağrı
Ankara
Antatya
Aydın
Bursa
ÇanakKale
Dıyartekır
Edıme
Erzunm
Eskışehır
Istanbul
Izmr
Kans
Konya
Sarraun
Trabzon
Zonguldak
B 8
a
-3'
B -T -8"
K 4" -16*
K o* -r
B 9* 0'
B 6* -3°
K V -4"
B T -4
!
K -8'-20'
B -V -9"
K -6*-18°
K -1' -7"
K 1' -4"
B 4' -4'
K -4" -8
-
B T -9
1
K 3" 0'
K 3' 1"
K r -?
iuttu ^ yagmurlu < 1 sısh Q karlı A-açık B-bu!utlu G-guneslı K-karlı S-sıslı
v
-yagmuru
Bakan Moğultay, Cumhurbaşkanı 'nm vergi cezası konusımdaki çıkışını eleştirdi
OzaPıMoğultayyerdi, Baydıır övdü
• İÜ tktisat Fakültesi Mezunlan Cemiyeti'nce
düzenlenen "İş Güvencesi Yasa Taslağı ve
Sendikalaşma" konulu panelde konuşan Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanı, "Yaşanan sıkıntılar. 1982
Anayasası'ndan ve Cumhurbaşkanı Özal'ın orada
bulunmasından kaynaklanıyor" dedi.
ISTANBUL (AA) -Çalışma
ve Sosyal Güvenlik Bakanı
Mehmet Moğultav. Cumhur-
başkanı Turgut Özal"ın vergi
vermeyene 10 yıl hapis cezası
verilmesini istemesmi talihsızlik
olarak nitelendirdi. Moğultay.
"Yaşanan sıkıntılar. 1982 Ana-
yasası'ndan ve Cumhurbaşkanı
Özal"ın orada bulunmasından
kaynaklanıyor" dedi.
Daha sonra söz alan TİSK Baş-
kanı Refık Baydur. Cumhur-
başkanı Turgut ÖzaHn bu
memlekete büyük hizmetler
verdiğini belirterek "'kendisini
sevdiklerinı" belirtti.
Panelde konuştular
İÜ İktisat Fakültesi Mezun-
lan Cemiyeti'nce İktisatcılar
Vakfı Toplantı Salonu'nda dü-
zenlenen "İş Güvencesi Yasa
OLAYLAREV
ARDENDAKI
GERÇEK• Baştarafi 1. Sayfada
mi? Hukuk devletinı kurabildik
mi? Dışarıda ve içeride bu soru-
larakesin vanıtlar verilmiş değil-
dir.
82 Anayasası'm değiştirmek
gereğini toplum duyuyor; ama,
bu değişim biçimsel mi olacak?
Öze ilişkin bir dönüşümü mü
amaçlıyoruz?
Yargı reformuna ve ILO söz-
leşmesine karşı duran ve demok-
rasikorkusuyla yaşayan bir 'zih-
niyet'in başkanlık sisıemini öne
sürmesi ne değer taşır?
İş giivenliğine iîişkin evrensel
sözleşmeyi 'lüks'bulan Cumhur-
başkanı, başkanlık sistemini ne-
den savunuyor? Demokrasinin
içeriğini bir yana bırakıp yöneti-
min biçimsel çerçevesini değiş-
tirmekle ne kazamlacak?
İşin özünü gündemden çıka-
rıp, biçimsellikle uğraşmak ya
oyalama taktiğidir, ya Ugi çek-
me çabasıdır: sonuçta vakıt kay-
bından başka birşey değildir.
Taslağı ve Sendikalaşma" ko-
nulu pançlin açılış konuşmasını
yapan Çalışma ve Sosyal Gü-
venlik Bakanı Moğulta>. Cum-
hurbaşkanı Özaî'ı eleştirdi.
Cumhurbaşkanı Özal'ın vergi
venme>ene 10 yıl ceza verilmesi
konusundaki sözlerini talihsiz-
lik olarak nitelendiren Moğul-
tay şunlan söyledi:
"Bu açıklamalar talihsızlik.
Sıkıntı, 1982 Anayasası ve
Cumhurbaşkanı'nın orada bu-
lunmasından kaynaklanıyor.
Vergi cezasını hapısle ödetmek
yerine, özendirici jgjrişimler
yapmak lazım. Sayın Ozal, dev-
let olanaklanru kullanarak si-
yaset yapmasın. Eğer yapmak
ıstiyorsa amblemini çıkarsın sa-
haya çıksın. Bu tartışmalar,
ülkeye ve gençlerimize haksız-
lıktır. Her doğan insan 9 mil-
yon borçla boğuluyorsa bunu
bu hükümet yapmadı. biz bun-
lan temizlemeye çabşıyoruz."
İş Güvencesi Yasa Taslağf-
nın da toplumsal banşı sağia-
mak amacıyla hazırlandığını
belirten Moğultay, ancak işve-
ren kesiminin inatlaşması ve
Cumhurbaşkanı'nın da veto-
suyla yeni tartışmalar açıldığını
söyledi.
Türkiye İşverenler Sendika-
lan Konfederasyonu (TİSK)
Başkanı Refık Baydur. konuş-
masında. Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı Mehmet Mo-
ğultay'ın siyasi polemik yaptı-
ğmı öne sürdü.
Baydur, 21. asnn temel fonk-
siyonunun ekonomi oldugunu.
vasalann da ekonomik kalkın-
ma trendine göre hazırlanması
gerektiğini savundu. Baydur,
çahşan ve kâr eden, yatınm ya-
pan müteşebbis yoksa hiç kim-
senin çahşmayacağıru söyledi.
Baydur Özal'ı severiz
TİSK Başkanı Refık Baydur.
Cumhurbaşkanı Turgut Ozal'-
ın bu memlekete büyük hizmet-
ler verdiğini belirterek "Kendi-
sini sevenz. O da yasal haklan-
nı kullanıyor. Polemik konusu
yapmaya gerek yok" dedi.
Dok Gemi-İş Sendikası Ge-
nel Başkanı Nazım Tur da
Türk-İş adına yapüğı konuş-
mada, 13 aydan beri İş Güven-
cesi Yasasrnın hâlâ tartışılıyor
olmasını eleştirdi.
Yalçın Küçük serbest
Haber Merkezi - Atatürk
Havalimam'nda önceki gün
gözaltına alınan Prof. Dr. Yal-
çın Küçük dün çıkanldığı
DGM savcılı&nca serbest bıra-
kıldı.
Prof. Küçük'ün PKK üderi
Abdullah Öcalan'la yapüğı rö-
HAFTAYA BAKIS
AHMET TANER KIŞLALI
• Baftarafi 4. Sayfada
"Şeriat" Medine'deki kuralları içermiş, onunlaçelişen
Mekke ayetlerini "geçersiz" saymıştı. Oysa o hükümler
"ebedi" değil, tarihsel koşulların ürünüydü. Öyleyse,
şimdi yapılması gereken bunun tam tersi ıdi!..
• • •
Inançlı bir islam bilgini olan An-Naim bu düşüncelerini
kendi ülkesinde savunabiliyor mu?
Hayır! (Bırakın savunmayı, kendi ülkesinde yaşayamı-
yor bile!..)
islam'ı 60 yaşından sonra ve büyük bir düşünce biriki-
mine sahip iken seçmiş olan Garaudy, acaba yukarıdaki
düşüncelerini bugünün iranı nda ya da Suudi Arabis-
tan'da sergileyebilir mi?
Hayır!
Bu iki "inançlı" Müslüman da, kendi inançlarını, an-
cak Türkiye gibi laik bir Müslüman ülkede tartışabiliyor-
lar.
Ve TV'deki kara çarşaflı bayan, Allah ile kul arasına
hiç kimsenin giremeyeceği bir din adına, kendisi gibi
düşünmeyenleri, Türk halkının büyük çoğunluğunu
Müslüman saymıyor.
Tıpkı gaz odalarında öldürülen milyonlarca Yahudiyi
de insan saymadığı ya da sadece Nazilerin sözünü "gü-
venilir" saydığı gibi..
Dine saygılı olmak başka, kendi dar görüşleri dışında-
kileri dinsiz sayanlara saygılı olmak başkadır.
Saygısıza saygı duymak ise öyle zordur ki!..
portajın vıdeo bant ve ses kayıt-
lannın ise incelemeye alındığı
öğrenildı. Prof. Küçük, ifade-
sinde Öcalan'la bir gazeteci ola-
rak görüştüğünü söyledi.
Ses bandı ve video kasetleri-
nin, "suç unsuru bulunmama-
sı" durumunda geri verileceği
belirtildi.
Gîzlibelgeyi
• Baştarafi 1. Sayfada
bir ölçü-
de. Bu açıdan zannediyorum.
TOBB de, ne kadar yatınm ve
ihracat yapılabilirse, ne kadar
döviz girişi olabilirse, o açıdan
değerlendirmiştir.
Başka türlü yatınm olsa, sa-
nayi ve ticaret dışında, örneğin,
özel üniversite sahasında yatı-
nm, başka sosyal sahada yatı-
nm gibi, onlar biraz başka sa-
kıncalan da çağnştırabilir, giz-
liliğin bir anlamı olabilir. başka
yönden yonımlanabilir. Ama,
ticaret ve sanayi acısından bir
gizliliğin, Türkiye acısından yo-
rumlanabilecek bir yönünü ben
pek görmüyorum. O daha çok,
Arap şeyhJikleri, akrabalan. bi-
liyorsunuz onlar, birçok şeyde
komisyon ahyor, kaynağı ne şe-
kilde elde ettiği belli değil, adam
onun için kendi yatınmının
açıklanmasını istememiş. Be-
nim bilgim olmadı. çok da ko-
nu olmadı TOBB'de. Sadece
oradan hangi kanallarla, Tür-
kiye'ye daha çok yatınm ve
döviz girişi sağlanabilir mesele-
si üzerinde duruluyordu o sene-
lerde özellikle."
UĞUR MUMCU
• Baştarafi 1. Sayfada
Tarihçiler, anılara güvenilir kaynak olarak bakmazlar.
Çünkü anı, sübjektif ve tek yanlıdır. Bu yüzden anılar,
sağlam kanıtlara ve güvenilir tanıklara dayanmadıkça
tarih kitaplarında pek kaynak olarak da gösterilmez.
Rıza Nur, anılarında nasıl bir kişilik yapısma sahip ol-
duğunu kendisi sergiliyor. Anılarından birkaç alıntı ya-
parak Dr Rıza Nur'u yakından tanıyalım'
-Ben sonra anladık ki bu çocuğa âşık olmuştum; fakat
bir gun dahi kötü bir şey aklıma gelmemiş, ona bir kötü
söz söylememişimdir. Bu tabii, saf ve pak bir sevgi idi.
Ancak bu bir kız değildi. Kız olsaydı kimbilir nasıl sever-
dim? Yine bu kadar severdim. işte bu gayri tabii hal Türk
sosyetesinin bir yarasıdır. Böyle bir aşkın sonu livata
demektir.(Ci\t\-\\s:93)
Dr. Rıza Nur, kişiliğindeki bu homoseksüel eğilimleri
bastırdıktan sonra bakın ne düşünüyor?
-...6u aralık erkeklenn şehvet yüzünden ne belalara
uğradığını, ne haksızlıklar, adilikler, zilletler, hatta cina-
yetler yaptığını, devlet ve milletlerin de bundan müthiş
felaketlere uğradığını hesap ederek kendimı boyle şey-
lerden cezri bir şekılde kurtarmak için şehvet kabiliyeti-
nı kaldırmak, bunun için de husyelerimi çıkartmak fikri-
ne düştüm. (...) Sonra hekim olunca anladım, bu iki yıl
esnasında şüphesiz ki ben nevrastanik idim. (Cilt l-ll. s:
113)
Rıza Nur. bu bunalımı da aştıktan sonra kendisini bir
başka saplantıya kaptırıyor.
-Ben sade şehvet ihtiyacı sebebıyle kadmla münase-
betteyim. Fakat kadınlar hem istediğim şeyler değildir.
Hatta bu sebepten gençlığimde bir aralık kadın olmak
fikrine düştum. Fakat o da erkeği kadın gibi yapıyor. Ha-
dım ağaları malum. İşin içinden çıkamadım.{C\\X IV s'
1530)
Bunlar cinsel ve ruhsal sapıklıklardır
Ya şu satırlarına ne dersinız?
-Ne hayvan ne de insan sevmem. Hele insanlar iğren-
diğim şeylerdir. (Cilt IV s: 1531)
-Çok ciddi adamımdır. Gülduğüm azdır. Öyle bir dizi-
ye gülenlere nefretle bakanm. Nazarımda kadın gibidir-
ler. (Cilt IV s: 1532) Bu ruh yapısındaki Rıza Nur, anıların-
da İttihat ve Terakki yönetimine karşı nasıl aslanlar gibi
direndiğini anlatıyor.
Gerçek böyle mi? Hayır; ne gezer. Dr. Rıza Nur, iktidar
tarafından aylığa bağlanan 'ödenekli muhalif't\r\
Dr. Rıza Nur, ittihat ve Terakki tarafından cezaevinden
çıkarılarak aylığa bağlanmış ve Paris e gönderilmiştir.
Istabul muhafızı, ünlü ittihatçı paşalardan Cemal Pa-
şa, 'Hatıralar' kitabında Dr. Rıza Nur'un Fransa'nın Nice
kentinden yazdığı 7 Ağustos 1913 tarıhli mektubu yayım-
lıyor.
Mektup şöyle
-Muhterem beyefendi.
Geçenlerde göndenlmesini istirham etmiş olduğum
aylıklarımın gonderilmesi hususunda yüksek lütuflarını-
zı esirgememiştiniz ve aynı zamanda bir daha gecikme
olmayacağı vaat buyurulmuştu. Halbuki bu defa talebe-
nin temmuz maaşı verildiği halde henüz bizimki gelme-
miştir. Bu halde, gazetelerde görduğüm bazı kimselerin
maaşlarının kesildiği havadisının acizleri hakkında da
tatbik edilmiş olması zehabını hasıl etmiştir. Esasen za-
tıalileri ile angajmana girmiş ve sözunuze itimatla hare-
ket etmiş olduğumdan maaş kesilmesi vaki değilse, lüt-
fen, geçmiş olan temmuz ve miadı gelen ağustos
maaşlarımın, her zamanki lutufları veçhile gönderilme-
sine delalet buyurulmalarını, yok vaki ise sebeplerinin
bildirilmesini rica ederim.
Bu mektuptan sonra Cemal Paşa parayı göndermiş ki
Dr. Rıza Nur, bu ittihatçıların can düşmanı, Paris'ten 3
Şubat 1914 günü paşaya şu mektubu yazmış:
-Aziz ve Muhterem Paşam,
Cevabi iltifatnamenizi aldım. Dostane lisanmızın hu-
susi samimiyetimize karşı pek hassas oldugunu arza
lüzum görmüyorum. Muvaffakıyetlerinizin her gün artan
bu suretle azami haddine yükselmesini bütün samimi-
yetimle temenni ederim.
Baki afiyet ve muvaffakiyetinizi temenni eder hususi
hürmetlerimin kabulünü rica ederım Paşam efendim.
(Cemal Paşa, Hatıralar. S: 19, belge 5 ve 6)
Atatürk düşmanlartnın dayandıkları deli saçması anı-
ların sahıbı ışte bu Rıza Nur'dur.
İttihat ve Terakki tarafından aylığa bağlanan ödenekli
muhalif Dr Rıza Nur..
YlLBASI ARMAĞAN PAKETİ
BUPAKETİ KAZANMAK İÇİN
GÜNBOYU YAYINLANACAK ŞİFRELERİ İZLEYEREK
YARIŞMAYA KATILMANIZ YETERLİ.
•r
102'Yİ DİNLERSENİZ, HER ZAMAN KAZANIRSINIZ.
102$
YILBAŞI GECESİ BOYUNCA
EMRİNİZDE BİR LİMUZİN
TAXIM NIGHTPARK'DA
4 KİŞİLİK ZİYAFET
VE EĞLENCE
CONRAD İSTANBUL HOTEL'DE,
MUHTEŞEM BİR SUITE'DE
KONAKLAMA
VE 4 KİŞİLİK NEFİS 3İR
SABAH KAHVALTISI
İSTANBUL'UN EN ÇOK KONUŞULAN RADYOSU