15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17ARALIK1992 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER İP'den Çekiç Güç'e karşı kampanya •ANKARA (AA)-İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek, 'Çekiç Güç ^efol' sloganıyla bir ampanya başlattıklannı belirterek, kampanya çerçevesinde cıımartesi günü Ankara'da, pazar günü de İstanbul'da birer miting düzenleyeceklerini bildirdi. Perinçek. parti genel merkezinde düzenlediği basın toplanusında, Çekiç Güç'ün, Türkiye'nin ABD'ye bağımlı ve muhtaç dış poutikaşının sembolü" haüne geldiğini savundu. Bedelli askerlikte yeni olanaklar • ANKARAÇCumhuriyet Bürosu)-Millı Savunma Bakanhğı, yurtdışında bulunan ve askerliğini yapmamış kişilerin 31 mayıs 1993tarihinekadar konsolosluklar aracıbğıyla ya da doğrudan bağlı bulunduklan askerlik şubelerine başvurmalan durumunda, yurtiçi bedelli askeTİiklen yararlanabileceklerini bildirdi. Çeşitli nedenlerden dolayı daha önceden dövizle askerlik hizmeıi kapsamından çıkanlmış olan yükümlüler, yurtiçi bedelli askerlik hizrnetinden faydalanabilecekler. Ayaz'dan subaylara umut • ANKARA (ANKA) - Milü Savunma Bakanı Nevzat \yaz, 12 Eylül'den sonra mahkeme karan olmaksızın resen emekliye sevk edilen askeri personele, 27 Mayıs'tan sonra ordudan çıkanlanEMİNSU(Emekli Inkilap Subaylan) benzeri haklar tanınabılcccğını söyledi. Milli Savunma Bakanı Nevzat Ayaz, Türk Sılahlı Kuvvetleri'nden çıkartılan personelin yeniden göreve dönmelerinin mümkün olmadığını belirtti. Dısiplin suçlannın atTına ilişkin yasanın görüşülmesi sırasında sılahlı kuvvetlerin kapsam dışı tutulduğunu arumsatan Ayaz, 12 Eylülzede askeri personele, 27 Mayıs'tan sonra ordudan çıkanlan EMİNSU benzeri haklar tarunabileceğini söyledi. Hak-İş genel kurulu başlıyor •ANKARA (Cumhuriyet Bfirosu)-Geçen hafta yapılan Türk-İşveTİSK genel kurullannın ardından, Hak-lş Konfederasyonu'nun genel kurulu bugün Ankara'da başlıyor. Hak-İş Genel Başkanı Necati Çelik. genel başkanlık için tek aday olarak katıhyor. 258 delegenin oy kullanacağı genel kurulda belirlenecek yeni yönetim kurulunun kımlerden koluşacağı konusundaki görüşmeler 'lalen sürdürüüyor. ckonomik ve sosyal gelişmelerin de tarüşılacağı genel kurul 4gün sürecek. 11 sanığa hapls • İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - DGM de 2 yıldan bu yana süren 21 saruklı Türkiye Devrimci Komünist Partisi (TDKP)davası sonuçlandı. 10 sanık 3 ile 5 yıl arasında değişen ağır hapis ve 1 milyar 300 milyon lira para cezasına çarptınldı. Mahkeme heyeti bu davada yargılanan 11 sanık hakkında ise beraat karan verdi. Mahkeme heyeti kararında, sanıklardan. Tayfun Uzunkaya, Muhammet Murat Eker, Cafer Alp'm örgût yöneticisi olduklannı belirterek 5'eryıl ağır hapis ve 200'er milyon lira ağır para cezasına çarptırdı. Aynca her üç sanık bireryıl kamu hizmetlerinden yasaklandı. Batan gemide 3.1 ton eroin vardı (Comhuriyet Bûrosu) - Genelkurmay Başkanlığı, uyuşturucu yüklü olduğu 'ddiası üzerine takibe ahnan vemürettebaü tarafından batınlan "Kısmetim-1" adlı yûk gemisinde 3.1 ton eroin olduğunun öğrenildiğini bildirdi. Yurt-Kur •ANKARA (ANKA) - Milli Eğjtim Bakanhğı'na bağlı Yüksek Öğrenım Kredi ve YurtlarKurumu'nun (Yurt-Kur) 60'ıncı genel kurulu. 26 arahkta başlayaca^. Cumhurbaşkanı Özal'ın "Doğru bildiğimi yapanm" sözlerine yanıt: Meclis üzerinde iradeyokturANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - TBMM Başkanı Hüsa- mettin Cindoruk. işgüvencesi yasasına dayanak oluşturan 158 sayılı ILO sözleşmesini geri gönderen Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın Meclis'e mey- dan okuyuşunu"' Son söz Mec- lis'indir. Meclis'in üzerinde irade yoktur" sözleriyle yanıt- ladı. Çahşma ve Sosyal Yardım Bakanı Mehmet Moğoltay, Özal için "6-7 aylık aşeren bir hamile gibi, her şeye uzanmak istiyor" değerlendirmesini yap- tı. TBMM Başkanı Cindoruk. Cumhuriyefin sorulanm yanıt- larken "Meclis'in tümü üzeri- me gelse de ben doğru bildiğimi yapanm" diyen Özal'ın, "üstü- ne gitmek" sözünü yanlış kul- landıgını belirtti. Meclis'in kımsenin üstüne gitmeyeceği gibi, cumhurbaşkanının ve kimseninin de Meclis'in üstüne gitmeyeceğini vurgulayan Cin- doruk. sorunlann anayasa ve yasalar çervesınde çözümlene- bileceğini anımsattı. Cindoruk, şöyle konuştu: " Üstüne gitmek deyimi yan- lışkullanılmıştır. Meclis, kanun çıkarmakla kimsenin üstüne gi- der mi? Tabir yanlış secilmiştir. 'Meclis üstüme gelirse' deyimi yanhştır. Meclis karannda ısrar ederse, anayasaya göre zaten kanunlaşır. Ikinci kez geri gön- derme hakkı yok ki. Bizim ana- yasamızda zaten cumhurbaş- kanının kanunlan yeto etme hakkı yok. Yalnızca itiraz etme hakkı, incelemek için geri gön- derme hakkı var. O nedenle za- ten Meclisle ihtilafa düşmesi mümkün değildir cumhurbaş- kanırun. Meclis son sözü söylü- yor. Söylenenler faydasız bir iştir. Son sözü Meclis söyleye- cek. karannda ısrar ederse ya- salaşacaktır. Meclis, böylece anayasa yetkisini kullanacak- tır. Cumhurba|kanının geri gönderme hakkı veto hakkı de- ğildir. Son sözü Meclis söyleye- cektir. Meclis'in üzerinde bir irade yoktur" Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Moğultay ise Cumhurbaşkanı Turgut Özal'- ın TBMM'ye meydan okuma- sına ilişkin tepkisini şöyle dile getirdi: "Sayın Özal aktif politikaya dönmek istiyor, ancak zaman- lama ve diğer sorunlan bulunu- yor. Bu nedenle bir kararsızlık Başbakan Demirel. Ankara Rayosu'ndan canlı olarak yayınlanan 'Gecenin İçinden' programına katüdı. Başbakan, sanatçı Serap Kuzey ile 'Havada bulut yok' türküsünü söyledi. (Fotoğraf: AA) Demirel, Radyo 1'de gençlerin sorulanm yanıtladı: Kıyak emeklilik,eleştiridozunabağlı • Demirel, Radyo 1 'de yayınlanan Gecenin İçinden programına katıldı. Gençlerin sorulannı yanıtlayan Dernirel "kıyak emeklilik"le ilgili bir soruya "Eğer eleştirilerin dozu çok ileri giderse, bunu yapanlar dururlar, düşünürler, kendi kendilerine düzeltirler. Mesele şimdilik bu safhadadır" karşıhğını verdi. ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Baş- bakan Süleyman Demirel, kıyak emeklilik konusunda "eleştirilerin dozu artarsa geri adım atılabileceği" mesajını verdi Önceki gece Radyo^'den canlı olarak yayınlanan "Gecenin İçinden" adlı prog- rama konuk olarak katılan Demirel, program sırasında salonda bulunan üni- versite öğrencilerinin ve telefonla vatan- daşlarca yöneltilen sorulan cevaplandırdı. Başbakan Demirel, kıyak emeklilikle ilgili bir soruyu milletvekillerine mesaj niteliği taşıyan şu cümleleriyle yanıtladı: "Meclis zaman zaman bu çeşit kanun- lar çıkanr. eleştirilir. Bu eleştirilerde haklı- lık da vardır. Fakat Meclis gayet tabü kimseden bir şey alıp götürüyor değil. Ya- ni Türkiye'nin Meclisidir nihayet. Eğerbu eleştirilerin dozu çok ileri giderse, bunu yapanlar dururlar, düşünürler, kendi ken- dilerine düzeltirler. Mesele şimdilik bu safhadadır." Gençlerin ülke sorunlanyla ve politi- kayla iîgilenmesi gerektiğini kaydeden Demirel, bunun kavgasız, gürültüsüz, hoşgörü içerisinde yapılması gerektiğini söyledi. Türkiye'de belli dönemlerde siya- sal dalgalanmalar olduğunu ve bu dalga- lanmalann özellikle üniversıte gençliğini "töhmet" altında bıraktığını hatırlatan Demirel, şunlan söyledi: "Gençliğini. geleceği için tehlike sayan bir ülkede hayat yoktur. Gençliğinden kuşku duyan ve endişe eden bir ülkenin sonu da yoktur. Belli bir grubun suçu, tüm üniversite gençliğine mal edildi. Ben bun- lara hep karşı çıktım. Gençliğimize bugün de güveniyorum. Türkiye'de rejim deği- şikliklerinde en çok disipline edilen yer üniversiteler oldu. Netice itibanyla birta- kım yasaklar getirildi. Bugün bu yasaklar halen devam ediyor. Bunlan önümüzdeki zaman içerisinde kaldıracağız." Başbakan Süleyman Demirel, progra- mın sunucusu Şebnem Savaşçı'nın bir so- rusu üzerine ise. liderlik vasfı üzerine gö- rüşlerini şöyle açıkladı. "Sokaktaki vatandaşın. beklentilerini. arzulanru. isteklerini gayet tabü almak la- amdır. Fakat lider odur ki, ülkesi için, halkı için doğru bildiği şey, sokaktaki va- tandaşa ters bile düşse onu söyleyecektir, yapacaktır. Sokaktaki vatandaş böyle is- tedi diye yanlış bir şey yaparsanız, vatan- daş döner 'Ben nereden bileyim. Biz seni akıllı diye önümüze çıkardık. Bize soyle- sevdin' der." yaşıyor. Kendisinin budurumu 6-7 ayük bir hamile kadının aşermesine benzıy.or. Bir dalda erik duruyor, ağzı sulanıyor, ancak uzansa çocuğu düşecek. Almasa ağzı sulanmaya devam ediyor. Sa>an Özal bu çelişkiyi yaşıyor. Şimdi ILO'nun 158 sa- yılı sözleşmesi TBMM'nin tak- dirindedir. Meclis tekrar kabul eder ve Cumhurbaşkaru'na gönderirse, Sayın Özal bu du- rumda istifa edecek mi? Kendi- sine sorulması gereken soru budur." DYP Grup Başkanvekili Be- kir Sami Daçe ise "Cumhur- başkanının görüşlen hakkında yorum yapmak istemediğini" söyledi. ANAP Grup Başkanvekili Mustafa Kalemli de Cumhur- başkanı Özal'ın sözleri ile ilgili bir yorum yapmaktan kaçına- rak " Bizim değerlendirmemiz Mecbs zabıtlannda mevcut. ILO sözleşmeleri görüşülürken bildirmişlik." diye konuştu. CHP Genel Sekreter Yar- dıması ve Kırklareli Milletve- kili İrfan Gürpınar, Cumhur- başkanı Özal'ın "Meclis üstü- me de gelse doğru bildiğimi yapanm" şeklindeki sözlerinin "sonımlu Cumhurbaşkanı an- layışıyla bağdaşmadığmf' söy- ledi. Cindoruk Meclis'i savundu ANKARA (ANKA) - TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, 'özellikle "çiğköfte" ve "yedek kıyak emeklilik yasası" konu- lannda yapılan eleştiriler üzeri- ne Meclıs'i savundu. Cindoruk, basınm, rnilletvekilleri vc Mec- lis'e "çirkin söz ve da\ranışlar" yöneltmesinin "'Milli lerbiyenin bile dışmda kalan bir davraruş" olduğunu belirtti. "TBMM Başkanlığı Bıldirisi" başbğıyla >apılan acıklamada, kamuoyunda "yedek kıyak emeklilik" olarak bilinen yasa dolayısıyla basında çıkan eleştiri ve haberlerin dikkatle incelendi- ği belirtildi. TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, 657 sayılı Devlet Memurlan Yasası gereğince vali. emniyet müdürü, yargı mensuplan, genel idare hizmet- leri sınıfında bulunanlar ile si- lahiı kuvvetlerin yüksek rütbe- lerinden emekli olanlara öde- nen makam tazminatından, ölümleri halinde dul ve yetimle- rinin yüzde 75'ini almalannın hükme bağlandığını hatırlattı. Cindoruk aynca yeni yasal düzenleme ile halen milletvekil- lenne ödenen aylık ödenekler- den yüzde 3 oranında kesinti yapümak suretiyle bir fon oluş- turulduğunu belirtti. TUGSAŞdosyası savcılığaverildi ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Sanayi ve Ticaret Ba- kanhğı Teftiş Kurulu Başkanlı- ğı tarafından hazırlanan TÜG- SAŞ eski Genel Müdürü Nadir Erol ile eski Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Çağlayan hakkındaki rapor. Cumhunyet Başsavalığı'na verildi. Rapor- da, Erol ile Çağlayan'ın, yersiz ve Başbakanlık genelgelerine aykın, olarak depo kiralamak ve TÜGSAŞ arsasını özel bir vakıfla tablo karşılığı takas et- mek suretiyle TÜGSAŞ'ı za- rara uğratuklan gerekçesiyle yargılanmalan gerektiği bildi- rildı. Teftiş Kurulu raponmda, Bahkesir ili Savaştepe ilçesinde Ramazan Çantal adlı kişiden gübre deposu olarak aylık 1 milyon 200 bin liradan ve 4 yıllığı peşın olmak üzere bir yer kiralandığı, ancak daha sonra bu taşınmazın satılması üzerine yeni depo sahibi ile ek kira söz- leşmesi düzenlendiği ve bu de- poda hiçbir gübre de depolan- madığı anlatıldı. Yersiz ve Baş- bakanlık genelgelerine aykın olarak depo kiralamak suretiy- le TÜGSAŞ'ı uğrattıklan 81 milyon 660 bin 757 lira zarann, taşınmaz sahibinden talep edi- len 47 milyon 635 bin 442 lira dışında kalan meblağın Yöne- tim Kurulu, Nadir Erol ile Mustafa Çağlayan'dan tahsili istendi. Raporda yer alan ikinci konu da, 260 metrekare TÜG- SAŞ arsasının yönetim kurulu kararlan ile şirket ana statüsün- de belirlenen özel şirket amaç- lanna aykın olarak tablo karşılığı takas yoluyla özel bir vakfa devredilmesi oldu. D P G e n e l ^ ^ ^ Ha>Tettin Erkmen, gazetemizi ziyaret ^eTek o ^ , Y a y m Müdürümuz Ozgen Acar ve Yaznşleri Müdürûmüz Celal Başlangıc'la bir süre görüştü. Şu günlerde tüzüğü değişrirmek için çalıştıkla- nnı belirten Erkmen, sağda birlik için umutlu olduğunu belirterek bu konuyu akışına bırakmak gerektiği görüşiinü savundu. Erkmen, "Model göstermek v a da çağrıda bulunmak bir sonuç ver- mez. Tabanın bövle bir talebi var. Günün birinde mutlaka bövle bir birüktensöz edilectk*' dedi. AP kongresi, en yaşlı üye olan Faik Türün tarafından açılacak Delegeler arasında 6 ANAP ıııilletvekili var • AP'nin 10. büyük kongresinde, 1978 yılında yapılan son kongreye katılanlardan, hayatta olan 1375'i oy kullanacak. Kongre salonuna Atatürk, Celal Bayar, Adnan Menderes ile AP'nin ilk Genel Başkanı Ragıp Gümüşpala ve Süleyman Demirel'in portreleri asılacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Adalet Partisi (AP), 11 yıl aradan son- ra, 19 aralık cumartesi günü yapılacak 10. büyük kongre ile siyasi >aşama tek- rar adım atacak. Partinin devamı >a da feshedilerek DYP'ye katılmasırun ka- rarlaştınlacağı kongrede, oy kullanma hakkma sahip delegeler arasında ANAP'h ve DYP'li baa rnilletvekilleri de yer alıyor. 12 Eylül 1980'de faaliyetlerine son verilen, 16ekim 1981'deresmenkapatı- lan AP, 19 aralık cumartesi günü. An- kara Atatürk Spor Salonu'nda >apı- lacak 10. büyük kongre ile yeniden açı- lacak. AP'nin 10. büyük kongresinde, 1978 yılında yapılan son kongreye katı- lanlardan. hayatta olan 1375'i oy kulla- nacak. Atatürk, Celal Bayar, Adnan Menderes ile AP'nin ilk Genel Başkanı Ragıp Gümüşpala ve Süleyman De- mirel'in portrelerinin asılacağı kongre salonunda. delegeler sağ, izleyıciler de sol taraftaki tribünlere oturtulacak. Basın mensuplan salonun ortasında çalışacaklar. AP kongresi, en yaşlı üye olan Faik Türün tarafından açılacak. Türün'ün sağlık durumu ya da başka bir mazereti nedeniyle kongreye katılamaması ha- linde, kongreye Hayrettin Erkmen baş- kanlık edecek. Erkmen'in de geleme- mesi halinde. AP kongresi, üçüncü en yaşlı üye olan Münif Islamoğlu baş- kanlığında toplanacak. AP, kongrede "başkanlık divanı" oluşturulduğu anda tüzel kişilik kazanacak. İsüklal Marşı'nın okunması ve saygı duruşu- nun ardından. önerge üzerine. partinin siyasi hayatına devam edip etmemesi konusu görüşmeye açılacak ve delege- lerin "gizli oy"una başvurulacak. Kongrede "devam etmeme" karan ahn- ması durumunda, AP'nin mal var- lığının kime devredileceği belirlene- cek ve tüzel kişilıği sona erecek olan AP, Türk siyasi tarihindeki rolünü ta- mamlamış olacak. Büyük kongre delegesi olanlar arasın- da bazı DYP'li ve ANAP'lı rnilletve- killeri de yer alıyor. AP'nin son Genel İdare Kurulu üyesi olan ve kongrede "delege" statüsüne sahip DYP'li ba- kanlar şunlar: "Süleyman Demirel (Başbakan), Necmettin Cevheri (Tanm ve Köyişleri Bakaru-Şanlıurfa), İsmet Sezgin (Içişleri Bakanı-Aydın). Ömer Barutçu (Devlet Bakanı-Zonguldak), Selahattin Kılıç (Adana), Münif İsla- moğlu (Kastamonu)." AP büyük kongresinde "delege" ola- rak oy kullanacak DYP milletvekilleri- nin adlan da şöyle: "Sümer Oral (Maliye ve Gümrük Bakanı-Manisa). Köksal Toptan (Milli Eğitim Bakanı-Bartın), Ekrem Ceyhun (Devlet Bakanı-Balıkesir), Hüsamettin Cindoruk (TBMM Başkanı-Eskişe- hir), Halit Dağlı (Adana). Turhan Ta- yan (Bursa). Mustafa Çilpğlu (Burdur). Ahmet Sayın (Burdur), Ümit Canuyar (Manisa). Esat Kıratlıoğlu (Nevşehır), Haydar Baylaz (Bingöl). Halil Başol (Tekirdağ), Cavit Erdemir (Kütahya), Yahya Uslu (Manisa), Latıf Sakıa (Muğla), Nafız Kurt (Samsun), Mikail Aydemir (Ağn). Mustafa Dursun Yangın (Ankara). Hamdi Üçpınarlar (Çanakkale).. Fevzi Ancı (İçel), Rıfat Serdaroğlu (İzmir), Ali Rıza Septioğlu (Elazığ). Hasan Ekinci (DYP Genel Başkan Yardımcısı-Artvin), Mehmet Özkaya (Gaziantep), Nadir Kartal (Van)." AP'nin 1978 yıhnda yapılan son kongresine katılıp. bu kongre için de "delege" statüsünde bulunan ANAP milletvekiUen arasında. Hüseyin Özalp (Samsun). Işılay Saygın (İzmir). Avni Akyol (Bolu), Mümin Gençoğlu (Bur- sa). Kamran İnan (Bitlis) ve Ahmet Kabil (Rize) ile ANAP'tan istifa eden İzmir bağımsız mılletvekilı Cemal Ter- can da yer alıyor. POLTTÎKA GÜM.ÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Petkim İşçisi Ne İstiyor? Kocaeli Yarımca ve İzmir Aliağa"da Petkîm işçilerinin eylemlerine güvenlik güçleri engei oldular... Acaba Petkim işçi'eri durduk yere mi direniyorlar? Yaklaşık 6 bin işçinin bu tür bir eylerne girmelerine ne- den olan etkeni kamuoyu biliyor mu? Sanırız kimse bunun ayrımında değil... Kimi çevreler de "fırsat bu fırsat" deyip konuşmaya başlıyor: "Hükümet işçilere yüz verirse onlar da devletin tril- yonluk yatırımlarında direniş yaparlar. Yarımca ve Alia- ğa'da yapılan eylem yasa dışıdır. Sendika, işçileri kışkırtmıştır. Demokratikleşme nutukları atanlara, sen- dikal hak ve özgürlükler isteyenlere inşaallah bu olay ders olur..." Olaya böyle bakanların ne yazık ki sayısı hayli fazla... Kocaeli ve Aliağa'daki Petkim işçileri haksız mı? Biz, direnmenin nedenini anlatalım. Okurlarımız haksız olup olmadıklanna karar versinler... Yıllarca kimya işkolunda bulunan Petkim işçileri ANAP döneminde bir "gece yarısı" yasasıyla petrol iş- koluna sokularak (1988 yılı) grev hakları ellerinden alın- dı. Neden mi? Çünkü 1987 yılı sonunda Kamu işverenleri Sendikası işçiyi grev hakkından yoksun bırakıp istediği sözleşmeyi yapabilmek için dava açmıştı. Gerekçesi ise Petkim işçi- sinin kimya işkolunda değil, petrol işkolunda olduğu yo- lundaydı. Toplu Sözleşme ve LokavtYasası nın 29. mad- desine göre de bu işkolunda grev yasağı vardı. Ancak bilirkişi heyeti Kamu İşverenleri Sendikası'nın savına karşı bir rapor hazırlıyordu. Rapor da. Petkim işçisinin kimya işkolunda olduğu biçimindeydi. Bu görüşe Anka- ra 2. Iş Mahkemesi de uydu. 2.2.1988 tarihindeki duruş- mada da Petkim işçisinin kimya işkolunda olduğuna ka- rar verdi. Ama bu mahkeme kararına karşm ANAP ikti- darı bir yasayla bu hakkı işçilerin elinden aldı. 1989 söz- leşmelerine Petkim işçisi bu koşullarda girdi. Sözleş- meleri Yüksek Hakem Kurulu'na giden Petkim işçileri sürünüp durdu. Bu durum, ikinci sınıf demokrasilere özgü antidemok- ratik bir uygulamaydı... 1992 yılı toplu sözleşme görüşmeleri ağustos ayından bugüne dek sürüyor. Bir bakıma savsaklanıyor. Petrol- Iş'in istemlerini Kamu İşverenleri Sendikası kabul etmi- yor. Yine şu gerekçeyi öne sürüyor: "Haklısınız. Ama son söz hükümetin..." Bunun üzerine Yarımca'da ve Aliağa'da çalışan Pet- kim işçileri DYP ve SHP'ye "uyarı" ziyaretleri yapmaya başladılar. ANAP döneminde ellerinden ahnan sendi- kal, demokratik haklarının geri verilmesini istediler. So- nuç alamayınca işyerlerine kapandılar. Şimdi Petkim iş- çisi ne diyor: "Madem bizi petrol işkolunda sayıp grev hakkımızı elimizden aldınız o zaman bu işkolunda çalışan işçiye ödediğiniz ücreti bize de verin. Sözleşmelerimiz de on- larla aynı tarihte yapılsın." Enerji ve Tabü Kaynaklar Bakanı Ersin Faralyalı işye- rine kapanan işçilerle yaptığı görüşmede bakın neler soyjemişti: "Işçi kardeşlerimiz, siz haklısınız. Grev hakkınızı en kısa sürede yeniden size vereceğiz. Hükümet olarak bi- raz yavaş davrandık. Bu konuyu çözümleyeceğiz..." Evet olayın özeti böyle... Şu an işçiler içeride. Güven- lik güçleri Petkim tesislerinden çekildi. işçiler üretimi aksatmadan sürdürüyorlar, ama işyerinden ayrılmıyor- lar. Devlet Bakanı Cavit Çağlar'ın ' iki üç günde bu işi çözeceğiz" sözüne inanmak istiyorlar... Eğer hükümet birkaç gün içinde somut bir adım at- mazsa ne olur? Direnis sürer... Petrol Iş Genel Başkanı Münir Ceylan diyor ki: "Işçi kararlı. Haklannı almadan bu işin peşini bırak- mayacak..." 1988 yılında mahkeme kararına karşın ANAP iktidarı- nın "b/rgeceyar/s/"çıkardığı bir yasayla Petkim işçileri- nin sendikal hak ve özgürlükleri ellerinden alınmıştı. Petkim işçisi şimdi bu haklannı geri almak istiyor Haksız mı? Içişleri Bakanhğı bütçesi kabul edildi Polislerinpsikolojik testtengeçmesiistendiANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Içişleri Bakanı İsmet Sezgin, devletin terörün üste- sinden geleceğini yineleyerek "Terörist gruplann eylem bi- çimi, içeriden ya da dışandan sağladıklan destek ne olursa olsun, sonuçta devletin sarsıl- maz gücü karşısuıda ezilecek- lerdir" dedi. İçişleri Bakanhğı, Jandar- ma Genel Komutanlığı. Em- niyet Genel Müdürlüğü ve Sahil Güven- lik Komu- tanlığı bütçe- leri dün genel kurulda ka- bul edildi. İçişleri Baka- nı ismet Sez- gin, genel kurulda yap- tığı konuş- mada, "'Ge- rek ülke genelinde ve gerekse Gü- neydoğu Anadolu Bölgemizde, terörle müca- delede önem- li mesafeler kat edilmesine ve her şeyden önce de terör gruplan genelde halk desteğinden mahrum bı- rakılmış olmasına rağmen, ülkemizde terör belasırun üs- tesinden gelme aşamasına henüz erişememiş olduğumu- zu da ifade etmek mecburiye- tindeyim. Hatta. hükümeti- mizin almış olduğu ciddi tedbirler sonucunda güvenlik kuvvetlerimizin mücadeleleri- ne yoğunluk kazandırmasıyla olaylarda arüşlar da gözlen- miştir" diye konuştu. Sezgin, eleştiriler üzerine. son zamanlarda, polislerin ce- naze törenlerinde atılan slo- • İçişleri Bakanı Sezgin, "Terörist gruplann eylem biçimi,içeriden yada dışandan sağladıklan destek ne olursa olsun, sonuçta devletin sarsılmaz gücü karşısmda ezüeceklerdir" dedi. ganlan, güvenlik kuvvetleri- nin içinde bulunduklan psi- kolojik durumda söylenen sözler olarak değerlendirmek gerektiğini savundu. İçişleri Bakanlığı bütçesi ile ilgili gö- rüşmeler sırasında. SHP'li Cemalettin Gürbüz. yeni gö- reve başlayan polislere psiko- lojik test uygulanmasmı ister- ken DYP milletvekili Baki Tug, suç işleyen güvenlik gö- revlileri için " polis cezaevleri" kurulmasını önerdi. Bayındır- hk ve İskân Bakanlığı bütçesinin Görüşülmesi sırasında da CHP Grup Başkanvekili Uhıç Gür- kan'ın diğer grup başkan- vekillerine önerisiyle muhalefet milletvekilk- ri görüşmeler sırasında ge- nel kurula katılmadılar. Bayindırhk ve İskân Bakanı Onur Kumbaracıbaşı'nın ko- nuşmasını bitirmesinden son- ra genel kurula inince koaüs- yon ortağı milletvekiUen azınhğa düştüklerini anladı- lar. Bunun üzerine SHP ve DYP milletvekilleri Kumba- raabaşı'na soru yöneltmek için 56 milletvekili isminini yazdırdı. Bu nedenle oturuma ara verilmesiyle DYP ve SHP Grup Başkanvekilleri Meclis lojmanlanna araba göndere- rek milletvekillerinin Meclis'e gelmelennı sağladı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle