Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
17KASIM1992SAU CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
Demirel
bakkallara söz
verdî
• Ekonomi Servisi - Türkiye
Bakkallar Federasyonu
\ öncticilcrini kabul eden
Başbakan Süleyman
Demirel"in. bakkallara.
""ortalama kâr hadlerinin
arttınlmasından
kaynaklananekvergi
yükünden kurtarma" sözü
verdiğiöğrenildi. Bakkallar
Federasyonu Başkanı
Bendevi Palandöken.
"Başbakanımız gerekenin
vapılmas! için Maliye
Bakanımız'a talimat
verdiğini söyledi" şeklinde
konuştu.
Kamuda ilk topflu
• ANKARA (AA) - Kamu
kesiminde bu yılın ikinci 6
ayhk bölümüne ait toplu iş
sözleşmelerinden ilki
Çinkur'daTürk Metal
SendikasıiIeTürk
Kamu-Sen arasında
imzalandı.Çinkur'da l yıllık
olarak imzalanan toplu
sözleşmeyle. işçi ücretlerine
yıllık ortalama yüzde 60
oranında zam yapıldı. Kamu
kesimı toplu iş
sözleşmelerinin
koordinasyonundan
sorumlu Devlet Bakanı Şerif
Ercan, Çinkur'da verilen
y üzde 60'lık zam oranını.
diğer kamu işyerleri için de
motomot uygulamalar
zorunda olmadıklannı ifade
ederek. ancak sendıkalann
ihtiyaçduymalan halinde l
yıllık sözleşmeyi kabul
edebilecekîerini söyledi.
Çaycılar kredi
istiyor
• RİZE(AA)-Çay
İşletmecileri Derneğj
(Çay-Der) Başkanı Cemil
Tüysüz, çay politikasındaki
yanhşhklar yüzünden özel
sektör işletmelerin güç
dunımda kaldığını öne
sürerek 'Devlet üvey evlat
muamelesi yapmamalıdır.
Bizedeişletmeve
modemizasyon kredisi
imkaru sağlamalıdır" dedi.
AliŞenRusyale
elele
• ANKARA(ANKA)-
Tûrkiye'de denizcilikle ilgili
beş ortakhk kuran Ruslar,
şimdi de ithalat ve ihracat
yapmak amaayla eski
Fenerbahçe Başkanı Ali Şen
ve ailesiyle bir şirket kurdu.
"Turus Dtş Ticaret AŞ"
adıyla kurulan şirket, hava
taşımacılığı ile uçak ve
helikopter ithalatı ve alım
satımı ağırlıkta olmak üzere
her türlü malm ithalaünı ve
ihracatını yapacak.
DİSK'in ilk gpevi
• İZMİR (Çumhuriyet Ege
Bürosu)-DİSK'ebağlı
OLEYlSinl2Eylül
sonrasında gerçekleşen ilk
gre\i92. gününü
doldururken herhangi bir
anlaşma da söz konusu
olmadı.
TURBAN'da sadece tasarruf tedbirleri bile zarardan kurtulmaya yetti
Turîstik KÎT'in 'bürokrasikârı'
BCXENT KIZANLIK
ABANT- Bazı KİT'lerde, bü-
rokrasinin yüksek maliyetini
hafîfletmek bile zarardan kur-
tulmaya yetiyor. Olayh bir KİT
olan TURBAN'ın yeni genel
müdürü Ömer Bilgin, devlet
konukevleri ve orduevleri gibi
halka kapalı tutulan trilyonlar
değerindeki 17 turistik tesisi,
bürokrasiden kurtanp tasarruf
önlemleriyle 'arpalık" olmaktan
çıkardıklanru ve 8 ayda kâra
geçirdikierini söyledi.
"Katı merkezi yönetim"den
uzaklaşıp yetki dağıtarak
TURBAN* tesislerini piyasa
koşullanna uydurduklannı be-
lirten Genel Müdür Bilgin, tu-
rizmde özel sektörle rekabet
eder hale geldiklerini kaydetti.
Başbakan'a yakmlığıyla tanı-
nan yeni genel müdür Bilgin,
TURBAN'da kârhlığı arttır-
mak için ölü sezonda tunzm
personeline "bahkçıhk ve çiçek-
lik" yapüracağını söyieyerek,
"Başbakanlık Yüksek Denetle-
me Kurulu bunun için hesap
sorarsa bana sorar" dedi.
Dalavereler
"Halktan gizlendi" dediği tu-
ristik tesisleri. Abant Oteli-
nden başlayarak basın aracılı-
ğıyla kamuoyuna tanıtmava
buşlavan Bilgin. kuruluşta
ANAP iktıdan döneminde ya-
şanan "KİT dalavereleri"nden
ilginç örnekler anlattı.
TURBAN'ın aynı binada alt
kattan üst kata yaaşma yapüa-
cak kadar bürokrasiye esir edil-
diğjni kaydeden Bilgin, tesisle-
rin ve mallann yağmalanması-
na da geçen günlerde zorla bo-
şalülan "Küçükköy*deki mil-
yarhk arazinin yılhğı 24 milyon
• TURBAN Genel Müdürü Ömer Bilgin. Türkiye'nin en güzel yerle-
rindeki 17 turistik tesisi "devlet çiftliğT olmaktan çıkanp piyasa koşul-
lan içinde halka açarak 8 ay içinde kâra geçirdiklerini söyledi. Yeni Ge-
nel Müdür, bankalara olan borçlan 1 ayda kapatacaklannı, "balıkçılık
ve çiçekçilik" yaparak kân pekiştireceklerini ileri sürdü.
Genel müdürün ağ&ndan 'mevzuat
hazretleri'nin TURBAN'a ettikleri
•TÜRBAN'da tesis müdürlerinin
pazarlama yetkisi yoktu. Grup fiyatı
belirlemek için genel müdürlükten yanıt
gelmesi 20-25 gûn sürer ve müşteri
kaçınlırdı.
•Turistik
tesislerin
bakım.
onanm ve
satın alma
talepleri için
genel
müdürlük
2-3 kez
bilirkişi
heyeti
görevlendi-
rir, bunlar
sırayla gelip
yer içerlerdi. Sonra ihaleye çıkılır. 4
milyonluk şömine 150 milyona mal olurdu
• Bakanlar. milletvekilleri, bürokratlar ve
bunlara yakın olanlar tesisleri 'devlet
misafirhanesi" olarak kullanırlardı
•TURBAN genel müdürlüğü yöneticileri
yurtdışındaki hiçbirfuan kaçırmazve
hazırlanan torpilli yönetmelikleemsal kamu
yöneticilerinin 2 katı harcırah alniardı.
• Uluslararası turizm fuarlannda yeralan
TURBAN broşürlerinin yansını devlet
büyükJeri n-
inresimkri
doldurur,
tesisler
tanıtıl-
mazdı.
•Türkiye
çapındaki
17 tesisten
10'u,3-4
aylık sezon
dışında
çalışmazdı.
Trilyonluk
tesislerin
bütün yıl çalışması için gerekli 150-200 mil-
yonluk kalorifer tesisatı ve toplantı salonu
gibi eksiklerin tamamlanması bürokrasiye
takılırdı.
•Tesislerin ihtiyaçlan için yüksek faizli
kredi kullanılır,boş tesislerin kulianılmayan
eşyalanndan yararlanılmazdı.
liraya kiralanmasıru" örnek
gösterdi.
Tesis müdürlerine, özel sek-
törle rekabet etmelerini sağla-
yacak her türlü yetkiyi verdikle-
rini ve "ne benim, ne bir ba-
kanın ne de isterse başbakanın
yakını olduğunu söylesin. kim-
seye ayncalıklı davranma-
yacaksınız' dediğini belirten
ömer Bilgin, bu önlemler saye-
sinde ağustos sonu itibanyla te-
sislerin 9 milyar 788 milyon lira
kârettiğjni kaydetti.
Genel müdür geçen yıl aynı
dönemde 4 milyar 131 milyon
zarar eden tesislerde yüzde 43
olan doluluğun bu yıl sadece
yüzde 53'e çıkmasına rağmen.
İcara geçildiğini ve kârlılığın ölü
sezonda da sürdürüldüğünü
belirterek "Bunu tasarruf ön-
lemleriyle başardık" dedi. Bil-
gin, banka kredi anapara ve
faiz ödemelerini hesaplara da-
hil etmediklerini söyleyerek
"Bankalara olan borçlanmızı 1
ay içinde kapatarak alacaklı
duruma gececeğiz" şeklinde ko-
nuştu.
Kalorifer tesisatı veya konfe-
rans salonu gibi eksikleri ta-
mamlayıp kuUanılmayan gay-
rimenkuUeri değerlendirerek
TURBAN'ı canlandıracağını
kaydeden Genel Müdür,
kârhlığı arttırmak için geliştir-
diei diaer formülleri şöyle sıra-
ladı:
İlginç kâr formülleri
-Boş duran deniz kenannda-
ki tesislerde personel zaten
balık tutarak vakit geçiriyor.
Bu şekildeki 12-13 tesisin her
birinde günde 100 kilo babk tu-
tulsa, toplamı 1,5 tona yaklaşır.
Bunu tesislerde çok ucuza. ör-
neğin kilosu 100 bin liradan sat-
sak. Günde 150 milyon. ayda
4.5 milyar. yılda 50 milyar lira
para eder. Aynca Yalova'daki
seramızda çok güzel çiçekler ye-
tişiyor. Ben bunlan satmaya
başladım. Balık tutmak ayıp,
çiçek satmak yasak. bu tesisler
nasıl kâr eder?
-Çalışanlara prim getireceğiz.
Ellerini, özel sektörde olduğu
gibi, taşın altına koyacağız. Te-
sis kâr cdince de. yüzde 10u
çabşanlara vereceğiz. O zaman
çatır çatır rekabet edecek, yol-
dan mûşteri tutup getirecek.
Özelleştirmeye de önce "5-6
bin çalışanı nasıl sokağa atanz"
diye karşı çıkan, sonra da geçen
yönetimin TURBAN'ı içinden
çıkılmaz hale getirdiğini savu-
nan Bilgin "bakanbk arşivleri-
ne dağılan dosyalar toplanabil-
se bu işi 2 ayda hallederim"
dedi.
TÜPRAŞ dokuzuncu yaşgününde sanayi fueloilinin fıyatını arttırabilir, ama... '
Benzine 'şimdilik' zam yok ıııüjdEkonomi Servisi - Türkiye
Petrol Rafınerileri A.Ş. (TÜP-
RAŞ) kuruluşunun 9'uncu
yılını 'zamla' kutlayacak. Ben-
zine şimdilik zam yapmayı dü-
şünmediklerini bebrten TÜP-
RAŞ Genel Müdürü Kemal
Işık, sanayide kullanılan fueloi-
lin fiyatlannın artabileceğini
söyledi. Dolardaki arüşın mab-
yetlere yansımasının sık sık yeni
fıyat ayarlamalannı gündeme
getirdiğini haürlatan Işık. kış
aylannda tüketimi artan fueloil
için değerlendinlme yapıldığı-
nda dünya fıyatlanyla Türkiye
fiyatlan arasındaki makas çok
açıldığı için zam ihtiyacının
doğduğunu belirtti. Işık, zam-
larda son karann Hükümet ta-
rafından verildiğine de işaret
ederek, "Henüz bu konuda
Başbakana gitmiş değibz."
dedi.
TÜPRAŞ'ın 9'uncu yıldö-
nümü dolayısıyla bir basın top-
lanüsı düzenleyen Işık, 2003
yıbna hazır olduklannı belirte-
rek gerçekleştirecekleri projeler
hakkında bilgi verdi. Işık'ın
verdiği bilgiye göre kurşunsuz
• 1983'te İPRAŞ'ın adının değiştirilmesiyle kurulan TÜPRAŞ, doku-
zuncu yıldönümünü kutlarken, sanayide kullanılan fueloilin zamlanab-
bileceğini açıklayan Genel Müdür Kemal Işık, buna karşılık benzine
'şimdilik' zam yapmayı düşünmediklerini belirtti.
Genel Müdür Kemal Işık, TÜPRAŞ'ta uzun >adeli mastcr plan u\guluyor.
benzin ve kükürtsüz mazot üre-
timine özellikle ağırlık verecek
olan TÜPRAŞ, uzun vadede
fueloil üretimini de kısacak.
1989-2003 dönemini kapsavan
nıastcr plana göre 6.9 trilyon li-
rabk yaünm gerçekleştirecek
olan TÜPRAŞ'm 1993 yıb
programında yer alan projeler
şunlar:
- Özel kalorifer yakitı kul-
Ianımı yaygınlaştınlacak.
- tthal LPG giriş terminalleri
çeşitlendirilecek. Irak'tan yapı-
lan LPG ithalaünın 1990"dan
itibaren kesilmesi. tüm ithalaun
İzmit Rafinensı'ne yönelmesi
sonucunu doğurmuş. bu da
Rafıneri kapasitesinin yetersiz
kalmasına neden olmuştu. Şim-
di bir yandan İzmir Rafınerisi'-
nc depolumu tankı yapılırken.
bir yandan da Dörtyol'da kuru-
lu özel sektöre ait LPG tesisi ki-
ralanacak.
- Dönüşüm üniteleri işletme-
ye abnacak. İzmir ve Kınkkale
rafınerilerinde inşa edilen dö-
nüşüm tesisleri, 1993'ün ikinci
yansmda faabyete geçerken.
Izmit Rafınerisi'ndeki tesisin
yapımına 1993'ün ilk yansında
başlanacak.
Uzunvadeti
hedefler:
•2000*li yıllarda benzinin
yılda yaklaşık 6 milyon
tona, motorinin ise 14
milyon tona ulaşacak,
tüketim karşılanacak.
• 1995 yılmda süper
benzinin tamamı. 2001
yılında da normal benzinin
tamamı kurşunsuz üreti-
lecek. Motorinde kükürt
oranı 1995'debinde7'den
binde 3'e, 2001 yılmda da
binde 2'ye düşürülecek.
• Fuel oılın dünyada da
öneminin azaldığı göz
önüneahnarak, halen yûzde
36 olan üretim payı yüzde
20-25 düzeyine çekilecek.
• 1993 yılmda 1 trilyon
lirahk yatınm
gerçekieştirecek olan
TÜPRAŞ'm cirosunun 80
trilyon üraya, işlediği ham
petrol miktanmn da 20.5
milyon tona ulaşünlması
hedefleniyor.
DBsllZBANK'l EM1AKBANKASIİIE BIRIEŞT1RMEKN/ t
ÇOZUM DEQL, ÇOZUMSUZLUKRJR!...
"BASÎSEN Sendikası olarak saym hükümet yetkililerine
daha önce ilettiglmiz görüş ve taleplerimizi bir kez daha
basınımız yoluyla tekrarlıyoruz"
•
Örgütlü bulunduğumuz Denizbank'la ilgili
olarak geçtiğimiz aylar içerisinde yogunla-
şan satma ve birieştirme söylentileri, Eko-
nomiden sorumlu Devlet Bakanımızın; " Denizci-
lik Bankası'nın Emlak Bankası ile birleştirilmesini
Bakanlar Kurulu'na teklif etmesiyle" yeni bir bo-
yut kazanmıştır.
•
Denizbank; kamuoyunda yaratılmaya çalışı-
lan asılsız söylentilerin aksine Türk Bankacılık
sistemindeki sıralamada olumlu düzeyde yer
alan, en niîelikli elemanları istihdam eden, K.İ.T'ler
arasında en az zararı bulunan, iki trilyona yakın mev-
duatı ve plasmanı bulunan bir yapıdadır.
•
Ülkemizde sanayici ve işadamlarının banka
kurma yarışına girdiği bir ortamda,
bugünkü koalisyon hükümetimizin, 'TÜRK
DENİZCİLİK SEKTÖRÜNÜN TEMEL TAŞINI
OLUŞTURAN DENİZBANK'I" Emlak Bankası'yla
birleştirmeyi düşünmesi, ülke ekonomisj adına
tarihi bir yanılgıdır.
BASİSEN Şendikası'nın
Hükümerimizden Beklenrileri:
O Örgütlü olduğumuz Denizbank'lı üyeterimiz ve çalışanlan adına,
Denizbank'ın birleştirilmesiyle ilgili tetöifin Bakanlar Kurulu'nun
gündeminden çıkarılmasını,
# Devletin Denizbank'ın sermaye artşı ile ilgili taahhütterini yerine
getirerek Denizbank'ın ihtisas bankası niteliğindeki variığını basanlı
bir şekikJe sürdürmesine destek olmasmı,
^ Denizbank'lı tüm üye ve çalışanlanmızın geieceklerinin, sosyal
güvencelerinin ve örgüt'enme haklannın ne Anadolu Bankası, ne de
Töbank çaiışanlanna benzetilmemesini tatep ediyoruz.
BASİSEN Şendikası'nın
Kamuoyumuzdan Beklenrileri:
# Sendikamızın birleştirmeyi engellemek amacıyia uzun zamandır
sürdûrdüğü mücadeleye; Tüm Banka ve Denizbank çalışanlannın
hükümet yetkililerine yazacakları mektuplaria destek olmalarını,
t Deniokratikknteöraûtterinin, Denizbank mevduat ve krecG
müşteriteıinin, tûm Denizcilk Sektörünûn haklı davamıza sahip
çıkmalannı bekttyoaız.
Banka Skjorta İşçileri Sendikası J
İŞÇİNİNEVRENİNDEN
ŞÜKRAN KETENCİ
Demokrat Olmak Kolay mı?
Yaşamın her alanından. büyüklü küçüklü her olay hâli de-
mokrasi kültüründen ne kadar az pay aldığımızı en demok-
rat geçinenlerimizin bile isterkendi haklarımızı kullanma, is-
terse başkalarına hak tanıma konusunda ne kadar gerilerde,
ilkesız bir yerlerde olduğumuzu sergiliyor.
Topluma en çok demokrasıye geçiş vaatleri ile umut ve-
ren koalisyon hükümetinin iktidardaki bir yılının ardından,
henüz olumlu, ciddi atılmış hiçbir adımından söz edemiyo-
ruz. Muhalefette iken antidemokratik uygulamalarla müca-
dele eden, iktidara geldiğinde kendisi aynı şeyleri yapan, ne
çok siyası lider, sendikacı, yönetici tanıdık. Bu değişimi sa-
dece bir çelişki, kimlik sapması olarak mı açıklayacağız?
Toplumsal demokrasi kültürü eksikliğimizin daha önemli bir
payı yok mu acaba?
Cumhurbaşkanımız televizyonda, içten bir sohbet adına
bazı açıklamalarda bulundu. Apaçık örtülü ödenekten, Naim
Suleymanoğlu'nun olımpıyatlara katılımını sağlamak uzere Bul-
garlara rüşvet verdiğini açıkiadı. Ertesi gün, sonraki günler,
bir yerlerdervonurlu bir tepkiyi, demokratik bir karşı gelişi
boşuna, umırtla bekledim. Toplumumuzun demokrasi kültü-
rü, değer yargıları da altüst edildiğınde, bir başbakanın ko-
nusu ne olursa olsun örtülü ödenekten rüşvet vermesini, ve-
rebilmesini hoşgörü ile olmasa da tepkisiz karşılayabilecek
bir düzeyde. Cumhurbaşkanımız aynı televizyon söyleşisin-
de, maden işçilerinin grevinde zamanın Başbakanı Yıldırım
Akbulut'a işinçözümünü kendisinebırakmadığı için kızdığını
anlatb. Cumhurbaşkanımıza göre işveren sendikası baş-
kanlığı deneyiminden yararlanılmamakla büyük yanlış
yapılmış, maden işçisine fazla para verilmişti. Sayın özal
eksik anlattılar, söz konusu sözleşme gelişmelerinin tanığı
olarak, müdahaleleri sayesinde zamanın başbakanı ve ilgili
bakanlarının pek çok kez televizyonda halkın karşısına çıkıp,
"Verdik, çıplak cebe gıren, net ücret olarak" dedikleri pa-
ranın maden işçisine verılmedığini, Sayın Cumhurbaş-
kanı'nın istediği kadar olamasa da ücretleri biraz aşağı çek-
meyi başardığını açıklayabilirız. Neyse konumuz o değil.
Konumuz demokrasi ve demokrasi kültürü, anayasa, yasa-
lar, sendikal haklar... Nerede işçi-ışveren tarafların toplu pa-
zarlık masasında karşıt denk güçler olarak pazarlık özgürlü-
ğü? Bakanlar ışin içinde, yetmiyor başbakan giriyor, o da
yetmıyor tarafsız Cumhurbaşkanı eski, deneyli bir işveren
tarafı olarak işin ıçine giriyor. Şımdi de miiyonların karşı-
sında. tam sözünü dinletemedığınden yakınabılıyor "Sen
hangi hakla karışırsın" demeye cesaret eden, düşünen
çıkmıyor.
Maden işçilerinin 50 günlük direnişlerinde verdikleri bü-
yük mücadelenin ardından bugün gelınen bu duyarsız nokta
çok acı değil mı? İki yıl önce daha insanca bir ücret için onca
zorlu bir mücadele sınavını veren maden işçisinin belki de
en dirijan, en militan kadroları geçen cumartesi günü güçle-
rini, öfkelerini kendi sendıkalarına, Genel Maden-lş yöneti-
mine karşı göstermişler. Birlikte o güçlü direnişı yaratmış
olanlar karşı karşıya gelmişler. Konu demokrasi bilinci, sen-
dikal haklar bilinci, sendikal çıkarlan kollama adına gerçek-
ten yürekler acısı Maden işçileri sendika aidatlarının birer
yövmiyeye çıkarılmak istenmesinı protesto etmek için, sen-
dika merkezine yürümüşler. Sendika yönetimi de polisten
önlem alınmasını isteyerek ancak genel kurula müdahaleyi
önleyebileceğini düşünmüş.
ûncelikle Türk
-
-ye'de hemen hemen hiçbir sendikada böy-
lesine düşûk oranlı bir üyelik aidatının söz konusu ol-
madığını, diğer sendikalarda da yıllardır birer yövmiye tutarın-
da uyelık aıdatı alındığını. buna rağmen sendikaların mali
güçlükler içinde olduklan gerçeğini gözardı edemeyiz. Ma-
den işçileri sendikal bilinç içinde davranabiİse, sendikal güç
için, kendi çtkarlannın gereği olarak, gelir kayııaklan yasa-
larla gaspedilmiş sendikalarda tek yolun üyelik aıdatı oldu-
ğu gerçeğini gözeterek üyelik aıdatlarınırc birer yövmiyeye
çıkarılmasına karşı çıkmazlardı. Sendika yöneticılerine gü-
vensizliklerı söz konusu ise, sendika harcamalarına ilişkin
kaygılan varsa, bunun mücadelesıni aynca yapar, yap-
manın yolunu bulurlardı. Geçen hafta sonu Türk-lş'e bağlı
bütün sendikaların genel kurulları tamamlandı. Genel kurul
gelişmeleri, seçim sonuçlan, başta yöneticiler, delegeler ve
işçi üyelere kadar uzanan zincirde, demokratik ve sendikal
hakların kullanımında ne kadar gerilerde kalındığını sergile-
yen üzücü örneklerle dolu. Zonguldak'ta bir grup ışçı aidat-
lann birer yövmiyeye çıkarılmasına karşı çıkarken, başka
sendikalarda genel kurul delegelerının oyları ile milyarlara
ulaşan, aslında yasalara da aykırı olan yönetici tazminatları,
sendikacıyı işçiden koparan yüksek ücretler onanmış bulu-
nuyor. Belki de çok daha acısı kımse geçen üç yıllık çalışma
döneminde sendikal görev ve işlevin yapılmamış olmasmın
hesabını sormayı akıl etmiyor Ya da ıçınden duşunse, olanla-
ra isyan etse de, sendika ıçi demokrasıyi işletmenin, demok-
ratik mücadelenin yol ve yöntemini bilemiyor. Tek tek ba-
şarısız çıkışlar, ağır bedel ve cezalandırmalara neden olu-
yor. Demokrat olmak, demokratik hakları kullanmak öyle gö-
ründüğü gibi kolay bir ış değil vesselam..
'Gazete kâğıdına
9
yüzde 10 zam
AHMETKURT
İZMTT - SEKA , ürettiği ka-
ğıt-karton fıyatlanna yüzde
5-33 oranında zam yaptı.Gaze-
te kağıdına gelen zam oranının
10.4 oranında olduğu bildirildi.
Böylece 92 yılı içinde gazete ka-
Clıısi|BrtinBlap»l()
ğıdına gelen zam oranı 27.4'e
yükseldi.
SEKA Genel Müdürlüğü'-
nce yapılan açıklamada, zam-
ma gerekçe olarak, girdi fiyatla-
nndaki artış gösterildi. 15
kasım tarihinden itibaren ge-
çerli olan kağıt türleri ve fiyatla-
n şöyle:
Eskiflyat
KOVhartç
Tl/tM
YNİflytt ZM
KDVIariç »ranı%
R/taı
1.hamurkâğıt60gr/m2
8 650.000 9.800.000 13.3
1.hamurt.yüzükuşe60gr/m
J
10.450.000 11500.000 10.0
1.hamurç.yüzükuşe60gr/ms
11400.000 12.500.000 9.6
Beyaz gazete kâğıdı 3.350.000 3 700.000 10.4
Beyaz3 hamurk.50gr/m2
3350.000 3.700.000 10.4
Gazete kâğıdı 54 gr/m2
3 000 000 4 000.000 33.3
3.hamurkâğ.54gr/m
2
3 000 000 4 000.000 33.3
Beyaz sülfıtsel kâğ.40gr/m2
8 900.000 10.000.000 12.4
Krafttorbak.70-100gr/m
2
4.850.000 5.100.000 5.2
Kraftlıner 120-150 gr/m2
4.420.000 4.700.000 6.3
Brıstol karton 180-220 gr/m
a
6 400.000 7.050.000 10.2
Brıs kar t.yüzü kuşe 160gr/m2
8.700.000 9.500.000 9.2
Kromokanon 300 gr/m2
4.150.000 4.750.000 14.5
Grı karton 300-840 gr/m
2
3.100.000 3.500.000 12.9
ANTALYA ASLİYE 5. HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
Esas No: 1992/95
Davacı Galip Kaya vekili tarafından davalı Ahmet Eryılmaz aley-
hine açılan menfı tespit davasında verilen ara kararı gereğince;
Davacı vekili, davacı Galip Kaya aleyhine Antalya î. tcra Müdür-
lüğü'nün 1991/6203 sayılı dosyası ile takibe konulan senedin bedeli-
nin ödendiği mahkeroe karan ile sabit olduğundan bahisle, takibe
geçilen 1.10.1988 vadeli 5.000.000 liralık senet bedelinin ödendiğine
dair menfi tespit davası açnuş olmakla;
Davah Ahmet Eryıbnaz'ın adresi tespit edileraedıği ve duruşma günü
tebliğ edüeraediğinden ilanen tebligat vapılmasına karar verildiğin-
den duruşmanın btrakıldığı 28.1.1993 günü saat 10.00'da geçerli bir
özürünOz olraaksızın belli edilen günde mahkememizde hazır bulun-
madığınız veya bir vekil tarafından temsil edilmediğiniz takdirde, tah-
kikata ve yargılamaya yokluğunuzda devarn edileceği ve hüküm
verileceğı hususunda dava dilekçesinin ve meşruhath davetiyenin tebliğ
yerine kaim olmak üzere ilan olunur. (HUMKÎnın 213, 337. Mad.)
Basın: 51259