Katalog

SAYFA CUMHURİYET 13KASIM1992CUMA HABERLER STPilöpgütü kunıMu • İSTANBUL (AA)- Şosyalist Türkive Partisi'nin İstanbul İl Merkezi'nin kurulabilmesi için valilige başvuruldu. Parti yöneticileri tarafından yapılan başv uruda, partinin 6 kasımda Ali Önder Öndeş başkanlığında Ankara'da kurulduğu belirtildi. Genel merkez ile İstanbul İl Örgütü'nün bugün açılacağı bildirildi. İnönü'yemuhdra • ÜNYE (Cumhuriyet) - SHP Ünye ilçe örgütü, 100 kadar imzalı uyan mektubu ile înönü'ye muhtıra verdiler. "Ünye ile alay etmeyin" diye başlayan mektupta. 7 Haziran yerel seçimlerinde SHP için ortaya konan başannın ödüllendirilmesi istendi. İnönü ve Selvi'ye gönderilen uyan mektubunda, Ünye'ye verilen il sözünün yerine getirilmediğinden yakınıldı. Hayali İhracat Komisyonu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-TBMM Hayali İhracat Komisyonu Başkanı Mahmut Öztürk. hayali ihracat olayına ilişkin teknik çalışmalann bitirildiğini, "insani boyuta" yönelik çalışmalann da l-2ayda tamamlanacağını bildirdı. Öztürk, Devlet Bakanı Tansu Çiller'e bir mektup yazarak Hazine ve Dış Ticaret Müsteşar Yardımcısı Yalçın Burçak'ın "hayali ihracatta koordinatörlük yaptığı" savında bulunduğu ve görevden alınmasını istcdiği iddialannı yanıtlarken "Böyle bir yazı yazdım da demiyorum. yazmadım da demiyorum" diye konuştu. "Terörizm" konferansı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Virginia Üniversitesi Psikiyatri Profesörü ve Tıp Fakültesi Direktörii Vamık Volkan. 15 Kasım Pazar akşamı saat 17.00'deİbn-iSina Konferans Salonu'nda "EtnikTerörizmin Psikolojisi" konulu bir konuşrna yapacak. Prof. Vamık Volkan. konuşmasından sonra "Politik Psikoloji" adlı kitabını okurlanna imzalayacak. Prof. Vamık Volkan. Uluslararası Politik Psikoloji Derneği'nin kurucusu. Volkan'ın psikiyatri ve psikoloji konusunda kitaplan var. Parti liderleri sorunu çözdü ANKARA (Cımhuriyet Bürosu) - Sayıştay üyeliklerine seçim nedeniyle koalisyon ortağı DYP ile SHP arasında başgösteren sorun, her iki partinin liderlerinin devreye girmesiyle geçici bir süre için çözümlendi. Başbakan Demirel ile Başbakan Yardıması Erdal İnönü'nün Sayıştay üyelerinin beürlenmesinin Plan ve Bütçe Komisyonu'nda yapılmasına gösterdikleri tepki nedeniyle Sayıştay üyeliği için yapılan seçim TBMM Genel Kurulu'nda onaylanmadı. Öğrencilere "Müslüman Gençlik" saldırısı • İZMİR (Cumhuriv et Ege Bürosu) - DEÜ Buca Eğitim Fakültesi Öğrenci Derneğince düzenlenen forumda. önceki gün kendilerine "Müslüman Gençlik" adını veren bir grup tarafından yapılan taşlı sopah saldın kmandı, şaîdırganlar protesto edildi. Öğrenciler olaylar sırasında gözaltına ahnan 18 arkadaşlannın da salıverilmelerini istediler. Forumda konuşan öğrenciler, 11 kasım günü Buca Eğitim Fakültesi Fatma Süzen Öğrenci Kantini'nin yeni bir saldınya tanık olduğunu saldırganlann, laiklik ve demokrasi düşmanı olduklannı belirttiler. İzinsizgösteriye tutuklama • ELAZIĞ(AA)-Elazığ Fırat Üniversitesi kampusünde, 10 kasım günü izinsiz gösteri yapan 46 öğrençiden 14'ütutuklandı. Fırat Üniversitesi kampusünde yemek boykotı sonrası gösteri vaptıklan gerekçesiyle gözaltına ahnan 46 öğrenci, dün akşam Elazıj 2.Sulh Ceza Mahkemesine çıkanldı. Hükümet, atamalarda Özal'ı devreden çıkartan tasanyı TBMM'ye gönderdi By-pass'ailk hafçkoıııılduANKARA (Cumhuriyet Bfl- rosu) - Hükümet. yaklaşık iki aydır rafa kaldırdığı ve Cum- hurbaşkanı'nı bazı atamalarda devre dışı bırakan "By-Pass ya- sa tasansı"nı TBMM'ye gön- dermeyi kararlaştırdı. Tasanya göre, Cumhurbaşkanı; büyü- kelçiler. valiler. daimi temsilci- ler, daimi delegeler. Diyanet İşleri Başkanı ve Atatürk Kül- tür Dil ve Tarih Yüksek Kuru- mu Başkanı ile 2 sayılı cetvele tabi kamu personelinin atama- lannı onaylayabilecek. 3 sayılı cetvele tabi kamu çalışanlannın atanmasında ise, ilgili bakanın teklifı, Başbakan'ın onayı ye- terli görülerek, Cumhurbaş- kanı'nın imzası aranmayacak. Bakanlar Kurulu, Başbakan Süleyman Demirel başkanlı- • Hükümetin TBMM'ye gönderdiği by-pass tasansına göre, büyü- kelçiler, valiler, daimi temsilciler, Diyanet İşleri Başkanı ve Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurulu Başkanı gibi bazı görevlilerin atanması dışında Cumhurbaşkanı'nın imzası aranmayacak. ğında dün yaklaşık 3 saat süren bir toplantı yaptı. Devlet Baka- nı ve Hükümet Sözcüsü Akın Gönen. toplantıdan sonra yap- tığı açıklamada, Cumhurbaş- kanı'nı baa atamalarda devre dışı bırakan ve kamuoyunda "By-Pass Yasası" olarak ad- landınlan tasannın TBMM'ye gönderilmesinın kararlaştınldı- ğını söyledi. Cumhurbaşkanı Özal ile koalisyon hükümeti arasında, yaklaşık bir yıldır sü- ren atama tıkanıklığını aşmak için. hükümetin yaklaşık iki ay önce gündemıne aldığı tasan, Başbakan Süleyman Demirel'- in talimatı üzerine son şekli ve- rılerek Meclis'e sevk edildi. Akın Gönen. aıamalarda Cum- hurbaşkanı"nın imzasının >er alacağı üst düzev görevlileri; bü- >ükelçiler. valiler. daimi temsil- ciler. daimi delegeler, Diyanet İşleri Başkanı ve Atatürk Kül- tür Dil ve Tarih Yüksek Kuru- mu Başkanı olarak sıraladı. Gönen toplantıda üçlü ve ıkıli imza gerektiren kararnamele- rin çıkanbş yönteminin gözden geçirildiğini kaydetti. Edinilen bilgiye göre, iki sayı- lı cetvele tabi kamu personeli- nin atanmasında müşterek ka- rarname (üçlü kararname) ge- çerli olacak. Bu personelin ata- malan Cumhurbaşkanı'nın im- zasıru taşıyacak. 3 sayılı cetvele tabi olarak cabşan kamu perso- nelinin atanması için ise ilgili bakanın teklifı ve Başbakan'ın onayı yeterlı görülecek. Cum- hurbaşkanı'nın imzasından çıkanldığı belirtilen diğer üst düzey bazı kamu görevlileri de. "Devlet İstatistik Enstitüsü Başkanı. Atom Enerjisi Kuru- mu Başkanı, Teftiş Kurulu Başkanlan, Toplu Konut İda- resi Başkanı, GAP Bölge Kal- kınma Idaresi Başkanı, Kamu Ortakkğı İdaresi Başkanı, İl Emniyet Müdürleri ve kayma- kamlar" şeklinde sıralanıyor. Hükümetin Meclis'e sevkini kararlaştırdığı by-pass yasa ta- sansı, Ozal'ın atamalan beklet- mesi üzerine bir süre önce gün- deme gelmişti. Gönen, bir soru üzerine, , gözaltında kendisin- den haber alınamayanlann du- rumunun da toplantıda ele alındığmı belirterek, "Bu konu- larda yaptığımız çalışmalann hiçbirinde hukuk dışı bir tavır sergilenmemektedir. Hüküme- tin bu yönde haksızlıgı varsa, hesabını vermeye hazırdır. İnsan haklan ihlallerine karşı müracaat yollan açıktır" dedi. 276 kişilik delege listesinde birinci sırada Rıfkı Salitn Burçak yer alırkcn,DYPmillet>ekiliMünif İslamoğlu, ANAP eski milletve- killerinden Haydar Koyuncu. Senet Hacıpaşaoğlu ve İhsan Tombuş ile İşçiPartisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in babası Sadık Perinçek de buIunuyor".(Fotoğraf:İBRAHİM GÜN E L) Demokrat Partililer 29 kasımda partilerini yeniden açmak için toplanıyor 'Babaoeağuıadön' çağnsı AYŞE YILMRIM Kapatılan partilerin yeniden açılmasını saelayan kanunun ardından ilk açılan parti CHP'oldu. 29 kasımda ise Demokrat Parti, açılışına karar verilecek olan kurultayını ya- pacak. Bu arada Demokrat Parti'nin de- vamı olarak ortaya çıkan Adalet Partisi'nin de yeniden açılma çalışmalan sürüyor. Uzu'n bir süre AP, DP ve DYP'liIer arası- nda >aşanan "birleşme' tartışmalanndan so- nuç alınamadığı. Adalet Parülilerin ve De- mokrat Partılilerin önceki gün İsıanbul'da aynı saatlerde. birbirlerineçok yakın iki ayn otelde düzenlediklen toplanudan da an- laşılıyordu. 'Demokrat Partı'nin devamı" olduklannı savunan AP ve DYP'nin kendilerine katı- lması gerektiğini öne süren Demokrat Par- tililer, kendi aralannda da bütünlüğü sağla- layamadı. YassıadasıMa ve 10 vıllık iktı-- danyla DP'nin hatıralannı yaşatmak iste- yen bir kısım DP'lıler. Demokrat Partililer Vakfı'nın kurulmasını isterken, bazı DP'- liler ise partiyı yeniden açmak için çalışıyor. Uzun yıllar DP ıktidannda başbakanlık yapmış Adnan Menderes'in oğlu Aydın Menderes ise başka bir parti kurma hazırlı- klannda. 29 Kasım'da Ankara'da yapıla- cak kurultay ile partinin devamına karar verecek olan Demokrat Partililenn İstan- bul kesimi. önceki gün Ramada Oteli'ndeki sohbet yemeğinde biraraya geldi. Hayatta kalan 276 delegenin katılacağı kurultayda Genel Başkanhğa HayTettin Erkmen geti- rilecek. Aydın Menderes'in kendileriyle bir- likte hareket etmemesine içerlemiş görünen DP'liler, '"Şu anda maddeten ve manen Aydın Menderes nerededir?" sözleriyle kırgınlıklannı dile aetiriyor. AP ve DYP'lilere çağnda bulunan DP'- liler, "Şimdi DP yeniden açılıyorsa. demok- rasiye inananlar baba ocağına geri dönmeli" diyorlar. DP" nin bölücü değil, birleştirici bir parti olarak ortaya çıkacağını söyleyen Celal Bayar'ın kızı NılüferGürsoy. partiyi yeniden açma nedenlenni şöyle anlatıyor: "Burada hanedan parüsi yaratılmıvor. Esas olan fıkir- lcrin yaşaması, Demokrat Parti felsefesinin devam etmesi. Bu felsefeye Türkiye'nin ihti- yaa var. DP'nin o günkü ruhu bugün de ay- nen geçerli." Dernokrat Parti'nin bugün ha- yatta kalan üç GİK üyesinden biri olan, eski Devlet ve Ulaştırma bakanlanndan Muzaf- fer Kurbanoğlu. "DP bundan sonra siyasi arenada yerini alacak. Türk milletine yaptığı hizmetlere devam edecek" dıyor.DYP'de ve ANAP'da 'demokrat partinin ruhuna sahip olduğunu söyleyenler" bulunduğunu bildiren Demokrat Partililer, ilkin DP'nin kurucusu Celal Bayar'ın kıa Nilüfer Gürsoy'un Genel Başkanlığı üzerinde durduklannı ancak dele- ge olmamasının engel olduğunu söylüyorlar. Adalet Bakanlığı ve yüksek yargı organlannın bütçeleri kabul edildi Yargıtayüyelerinetoplukoruma • TBMM Plan Bütçe Komisyonu'nda Adalet Bakanlığı bütçesi görüşülürken. ANAP Afyon Milletvekili Gaffar Yakın, komisyonda, evli hükümlülerin zaman zaman eşleri ile biraraya getirilmelerine olanak tanıyan bir düzenleme yapılmasını istedi. ANKARA (Curahuriyet Bü- rosu) - Adalet Bakanlığı ile yük- sek yareı organlannın bütçeleri TBMM Plan ve Bütçe Komis- yonu'nda kabul edildi. Adalet Bakanı Seyfi Oktay. yargıç ve savcılann özlük haklannı iyileş- tiren yasa tasansının 10 gün içinde Bakanlar Kurulu'na su- nulacağını söyledi. Görüşme- de, iktidar partisı milletvekille- rinin verdiği önergenin benim- senmesiyle "Yargıtay üveleri- nin toplu ikametınin sağlanma- sı amacıvla bina kiralanması için 2.5 milyar lirahk ödenek aynldı. Yargıtay üyelerinin can gü- venliklerinin sağlanması ve ko- ruma altına alınması için toplu halde bir verde ikamet etmeleri- nin zorunlu olduğu bıldirilerek. bina kiralanmasının gerekliliği üzerinde duruldu. Adalet Bakanı Seyfı Oktay, komisyonda yaptığı konuşma- da. demokratikleşme konusun- da. şu ana kadar herhangi bir tı- kanma olmadığını belirtü. Tür- kıve'nin. uluslararası camıanın hukuk alanında öngördüğü standartlara hukuk sisteminı uyarlamak zorunda olduğunu kaydeden Oktay, demokratik- leşmeden vazgeçilmeyeceğini ve mutlaka gerçekleştirileceğini aktardı. Oktay. şunlan söyledi: "Biz, askeri bir yönetim deği- hz ki, kapab kapıiar ardında hazırladığımız birtakım düzen- lemeleri bir anda milletin önüne sunalım. Ağır, aksak. noksan. çelişkili de olsa devletimiz de- mokratik bir hukuk devletidir. Biz madem ki, demokratik bir reform yapacağız. elbette ko- nuşacağız, tartışacağız. analiz yapacağız ve kalıcı bir sonuca ulaşacağız." Oktay. yargırun hızlandınl- ması ve bürokratik engellerin kaldınlması için ilgili yasalann yeniden düzenlendiğini dile ge- tirdi. Hakim ve savcılarla, adalet personelinin özlük haklannı iyileştiren yasa tasansının 10 gün içinde Bakanlar Kurulu'na sunulacağını vurgulayan Ok- tav, Avrupa İskan Fonu'ndan kredinin gelmesi halinde ceza- evlerinın daha modern ve daha güvenlıkli hale getirileceğini söyledi. By-pass ile yargı bağımsızlığı değil, müsteşar bağımsızlığının elden gittiğıni anlatan Oktay, 7 kişilik Hakimler ve Savcılar Y'üksek Kurulu'nda müsteşar ve Adalet Bakanı'nın üyeliği nedeniyle siyasal iktidann etkisi bulunduğunu, aslında bu kuru- lun üye sayısının 15"e çıkan- Iması ve müsteşann bu kurulda yeralmaması gerektieini söyle- di. DYP İstanbul İl Divanı toplantısında koalisyon hükümeti eleştirildi. Demirel: Iktidar işsizliğiıı sıkuıtısı altındadır ANKAR.\ (Cumhuriyet Bü- rosu) - DYP GİK, Başbakan Demirel başkanlığında toplan- dı. Demirel, toplantıyı açış ko- nuşmasında. 5 milyona yakın işsizi içeren bir tablo devraldık- lannı belirterek, "Siyasi iktıda- nmız bunun altında fevkalade sıkıntıdadır. Her taraf iş tale- bı\ledoludur" dedi. Başbakan, sorunun çözümünün yatınmla- n arürarak yeni iş sahalan ya- ratmakta olduğunu vurguladı. Demirel. "Her şeye rağmen kı- şa yaklaşıldığı şu zamanda Tür- kiye'nin her tarafından bize sel gibi ışsızlik talepleri akmaya devam ediyor. Bundan daha sı- kıntılı bir işimiz yok aslında. Bütün bunlann muameleleri yürürlüktedır. Vatan sathında gerek özel teşebbüs ve gerek devlet, ülkenin imkanlan nisbe- tinde işsizliğe çare olabilecek birtakım tedbirler içindedir" di- ye konuştu. Demokratikleşmeye yönelik adımların Türkiye'nin itibannı artıracağını vurgulayan Demi- rel. enflasyon dışında ekono- mik göstergelerin iyi olduğunu sözlerine ekledi. Toplantıda örgüt sorunlan \e kongresini yapmamış teşkı- latlann durumu üzennde du- ruldu. Muş İl Başkanhğı'na Mümtaz Yavuz getirihrken, il örgütünün de önümüzdeki haf- talarda oluşturulması kararlaş- tınldı. Lapseki, Gürağan ve Çorum-ICargı üe kongrelerini zamanında yapmadığı için münfesih duruma düşen, Tun- ceü'nin Ovacık, Pertek. Pülü- mür. Mazgirt. Hozat ve Nazi- miye ilçeleri yeniden düzenlen- di. Öte yandan DYP İstanbul genişletilmiş İl Divanı toplantı- sında yerel seçim sonuçlan tar- tışılırken koalisyon hükümeti de eleştınldi. Toplantıda bir kq- nuşma yapan istanbul eski İl Başkanı Orhan Keçeli, partisi- ne ve koalis>on hükümetine eleştirilerde bulundu. DYP'nin 1 Kasım seçimlerinde bazı par- tililenn izledığı yanlış politika- lar sonucu kötü sonuçlar aldığı- nı ılen süren Keçeli, halka veri- len vaatlerin de yerine getiril- mediğini iddia etti. Genel seçimlen. "Hesap soracağız" sloganı>la kazandıklannı söy- leyen Keçeli. sözlerini şöyle sür- dürdü: "1 Kasım seçimlerini hangi sloganla alacaktık, vaat ettikle- rimizi yerine getirebildik mi acaba? Adaşım Orhan Kilerci- oğlu, 80 milyarlık yolsuzluktan bahsediyorsun. 80 milyardan 8 trilyona çıktı iş. Bize 321 tane dosya değil, 2-3 tane dosya koy da şu halkın karşısına çıktığı- mız zaman söz verdiğimiz gibi hesap soruyoruzdiyebilelim." SHP oylamada 23fîreverdi ANKARA (ANKA)- TBMM Genel Kurulu'nda 10 ilde uygulanan Olağanüstü Hal'in dört ay daha uzatı- lmasına ilişkin oylamaya 10 SHP'li. 8 DYP'li, 37 ANAP'lı. 3 DSP'li milletvekiliyle HEP'- ten Sırn Sakık kaulmadı. SHP'li 13, ANAP'lı 2 milletve- kili de red oyu kullandı. Dün yapılan oylamanın aj- nntılı sonuçlan Tutanak Mu- dürlüğü tarafından belirlendi. Buna göre oylamaya 385 mil- letvekili katıldı. 289 milletve- kili kabul, 91 milletvekili red oyu kullanırken 5 milletvekili- nın oyu ise geçersiz sayıldı. Tutanaklardan .yapılan be- lirlemelere göre Olağanüstü Hal'in uzatümasına red oyu veren 13 SHP'li milletvekili şöyle: Celal Kürkoğlu(Adıya- man), Abuzer Tannverdi- (Adıyaman), Cemalettin Gür- büz(Amasya), Salman Kaya- (Ankara). Adnan Ekmen- (Batman), Abdülkerim Zilan- (Batman), Ali İbrahim Tutu- (Erzincan), Mustafa Yılmaz- (Malatya). Muzaffer Ankan- (Mardin), Mehmet Gülcegün- (Mardin), Erdal Koyuncu(Si- irt), Şahin Ulusoy(Tokat), Vahdet Sinan Yerlikaya(Tun- ceU). Oylamaya katılmayan 10 SHP milletvekili de şunlar: Timucin Savaş(Adana), Mümtaz Soysal(Ankara), Fehmi lşıklar(Diyarbakır), Salih Sümer(piyarbakır), Mustafa Kul(Erzincan). Ni- hat Matkap(Hatay), Ercan Karakaş(İstanbul), Mehmet Alp(Kars), Ziya Halis(Sivas), Kamer Genç(Tunceli). Olağanüstü Hal oylamasın- da "Evet" oyu kullananan ANAP'tan 37 milletvekili oylamaya katılmadı. DYP'- den ise Mahmut Öztürk. Fethi Akkoç, Melik Fırat, Coşkun Kırca, Abdülkerim Doğru, Osman Özbek, Cmit Canu- yar, Abdürrezzak Yavuz oyla- mada yoktu.DSP Genel Baş- kanı Bülent Ecevit ile miletve- killeri Hüsamettin Özkan ve Erdal Kesebir de oylamaya katılmamayı tercih ettiler. SHP MYKson toplantısını gerçekleşlirdi ANK.4RA (Cumhuriyet Bürosu) - SHP Merkez Yü- rütme Kurulu istifa etmeden önceki son toplantısını dün gerçekleştirdi. Genel Sekreter Cedet Selvi MYK'nın istifası- nda herhangi bir şeye kırgınlık ya da küskürüüğün etkisi olmadığını belirtti. Toplantıda, Parti Meclisi toplantısının hazırlıklan göz- den geçirildi. SHP Genel Baş- kanı ve Başbakan Yardıması Erdal İnönü'nün TBMM çalışmalan nedeniyle katı- lmadığı toplantının açılışında Genel Sekreter Selvi, güven tazelemek istediklenni söyle- yerek "Bu karanmız farklı şe- kilde yorumlanmamalı. İsti- famızda hiçbir şeye duyuğu- muz kırgınlık ya da küskün- lüğün etkisi yok" dedi. Bir soru üzerine istifa kararlannı Genel Başkan Erdal İnönü'- ye resmen açıklamadıklannı ifade eden Selvi "Ancak his- settirdik" diye konuştu. TÜYAP Kitap Fuan'na yapılan müdahaleyi de eleşti- ren Selvi. "Özgürlüklerden bahsedilirken. Kitap Fuan basılıyor. Örgütlenme özgür- lüğünden bahsedilirken çalı- şanlann sendikal faliyetleri engelleniyor. Demokratik ol- mayan bu olaylann gerçek- leşmemesini bekliyoruz" dedi. Selvi. hükümet protoko- lündeki demokratikleşme va- adlerinin gerçekleşmesi yo- lunda jürütülen çalışmalan izlediklerini de ifade etti. BtR BAKIMA SERVER TANÎLLİ Dönen Dünyada... ister misiniz bir iki hatırlatmada bulunayım? Konu önemli çünkü! Modern bilimin temelleri, daha XIV ve XV. yüzyıllarda, Ockham'lı Guillaume'un, Jean Buridan'ın, Saksonya'lı Al- bertus'un, Nicolas Oresmus'un tarbşma ve çalışmalarıy- la atlır. XVI. yüzyılda Kopernik'in, XVII. yüzyılda da Kep- ler'in, Galüei'nin, Harvey'in ve başkalannın buluşlarıyla dev boyutlara ulaşır ve derimci bir süreç içine girer. Nedir bu buluşlarla gelen? Daha önceki yüzyıllarda, sınırlı, dar boyutlu bir evren düşünmüştü insanlar: Hareketsiz dünya, bu evrenin merkezıydi ve gökteki bütün nesneier de onun çevresin- de dönüyorlardı. Işte Kopernik'in, Kepler'in, Galüei'nin yıktıkları, bu dünya merkezli anlayıştı, bu durmuş otur- muş evrendi. Değişme, gökler de içinde olmak üzere, her yandaydı ve onlara göre ve aynı doğa kanunlarına göre oluşuyordu hepsi de. Mertebeli bir düzen içinde kapalı bir birim diye düşünülen kosmosun yerine, birliği kanunlarla düzenlenmiş açık ve sınırsız bir bütünü, ev- reni koyuyorlardı: kısacası, "sonsuz"u açıyorlardı insa- nın önüne. Tek yol göstericisi vardı insan düşüncesinin artık: Sonsuz! Sonluya, olup bitmiş bir dtinyaya bağlı kavramlar mantığı tükenmişti: sonsuzu kucaklamayan her kavram soyut ve eksik bir kavramdı. Tek gerçeklik vardı: Sınırsızın, bitip tükenmeyenin gerçekliği! Insanlığın düşünce dünyasında gerçekten köklü bir değişiklikti bu ve her şey değişecekti artık. Mekanistleri, Descartes'ı, Newton'u, Aydınlıklar Yüzyılının filozofları, Auguste Comte'u Darvvin'i, Karl Marx'ı Curie'si, Eins- tein'ı ile tüm modern dünya, şu içinde yaşadığımız çağ- daş dünya bundan doğacaktır. Ne pahasına? Yasaklar, acılar, cinayetler pahasına! Bruno'nun, Servet'nin, Vanini'nin yanı sıra, Galileo Ga- lüei'nin öyküsünü büiyorsunuz.1616'da,Papalık makamı şunu ilan eder: "Dünyanın evrenin merkezir.de olmadığı ve her gün döndüğü görüşü yanlıştır; yolunu şaşırmış bir inanctır en azından, çünkü Kutsal Kitab'a aykırıdır. "Gali- lei de, 1632 yılında, eski düşüncenin üstüne yürüdüğü unlü eserinı; Dünya Hakkında Temel İkiSistem'\ yayım- ladığında, engizisyon, kitabı Vatikan'a haber verir. Gali- lei Roma'yagidertutuklanır.sorguyaçekilir. işkenceile korkutulduğunda söylediklerini geri alır; hapse ve üç yıl boyunca her hafta yedi tövbe duası okumaya mahkûm edilir. Sapkınlık kokusu, taşıyacak her şeye karşı çıka- cağına ant içmek zorunda kalır Kitabı da, yasak kitaplar listesine alınır. öyle derler: Diz çöküp Kopernik'in öğreti- sinden vazgeçtiğini kabullenmek zorunda bırakıldığı mahkemede, kalkarken ayağını yere vurarak, "Eppur si muove". yani "Her şeye karşı dönüyor" der. Haklıydı, gerçekten her şeye karşın dönüyordu dünya! Papa da. geçenlerde bu kararın yanlışlığını ilan etti. Tam üç yüz altmış yıl sonra, Galilei'ye "iade-i itibar'da bulundu aklı sıra. Sanki, tarihin mahkemesi yokmuş ve daha önce bu kararı yırtıp atmamışmış gibi. Pis bir propaganda aslında! ilahi Papa! Dinle bilimin zıtlığı üç yüz altmış yıl önce vardı; bugün de var ve yarın da olacak. Birbirine karşıt iki ayn alandır bu; ayn açılardan, ayn yöntemlerle bakanlar gerçekliğe ve başka başka sonuçlara varırlar. Hıristiyanlık, geçmişindeki bu kanlı sayfaları unuttura- maz! Islam'ın. ona oranla daha hoşgörülü olduğu söylenir. Doğrudur da Sadece Osmanlı tarihi ile yetinirsek diye- ceğiz ki, ne zorla Türkleştirme oldu, ne zorla İslamlaştır- ma! Ama. hem de imparatorluğun doruğuna çıktığı bir dönemde, Molla Kabız'ın, Molla Lütfü'nun, Nadajlı Sarı Abdurrahman'ın, '"alemlerın sonsuzluğu"nu ileri sür- mekten başka günahları olmayan, bu bizim ilk "özgür düşünür'lerimizin idam kararlarının altında bir şeyhü- lislam fetvası vardır. Bu iş böyledir! Din, sıkıştırıldığı köşede hoşgörülü olamaz. Ama aklın umurunda değüdir; yanıldığını vurun yüzü- ne, kabul eder ve yeni bir doğrunun aranışı içine girer. Buradan kalkıp hatırlatmış da olalım: Tanrısal bir vahıy adına, toplumlara, giderek insanlığa düzen getirmek isteyenler, hele şu hoşgörüsüz dünya- da. başka tehlikelerin kapısını açmış olurlar. Dinin yeri vicdanlardır; kişiyi olgunlaştırmada bir rolü varsa, en güzel orada kaldıkça yapabilir bunu. Toplum ve dünya işleri ise aklın payına düşer; çünkü, sürekli değişir burv lar ve yalnız akıl izleyebilir bu değişmeyi! A j Hükümetin görevden almak istediği [ Kırklareli Valisi Sezerler sorun oldu Çankaya ilehükümet arasındavalibunahmı TUNCAY ÖZKAN ANKARA - Kırklareli Valisi Baybars Sezerler'in görevin- den alınması konusundaki ka- rarname yüzünden Cumhur- başkanı Turgut Özal ile hükü- met arasında yine sorun çıktı. Sezerler'in görevini kötüye kullanma gerekçesiyle valilik- ten alınmasını öngören Bakan- lar Kurulu kararnamesi, Tur- gut Özal tarafından bugüne değın imzalanmadı. İçişlen Bakanı İsmet Sezgın. "Sayın Cumhurbaşkanı inceleme yapıyormuş, incelesinler imza- larlar" dedi. Vali Sezerler de. "İçişleri Bakanlığı'ndan her- hangj bir bildirim almadım. Bugün, 12 kasım. saat 10.10. Ben, Kırklareli Valisiyim" diye konuştu. Kırklareli Valisi Baybars Se- zerler'in, 18 ekimde görevıni kötüye kullandığı savıyla İçiş- leri Bakanlığı'nca görevinden abndığı açıklandı. Ancak, bu açıklama yapılırken, aynı gün Ankara'da olan ve içişleri Ba- kanlığı'nın Müsteşar Yardım- alığı görevinden valılığe giden Sezerler'e bir bildirimde bulu- nulmadı. İçişleri Bakanlığı. konuyu Bakanlar Kurulu'nun günde- mine getirdi ve Sezerler'in gö- revden alınmasına ilişkin bir Bakanlar Kurulu karan hazır- lanarak. Cumhurbaşkanlığı"- na gönderildi. Ancak Özal. gö- revden alma karamamesıni halen ımzalamadı. İçişleri Ba- kanlığı'nın bu süre içinde valiyi başka bir yol olmadığı için gö- revinden almadığı, bakanlık kaynaklannca dile getirilirken, Vali Baybars Sezerler. dün Cumhuriyet'in sorulanna şu karşılığı verdi: "Bugün, 12 kasım saat 10.10. Ben, Kırklareli Vaüsi olarak görevimin başındayım. Bana 18 ekimde bazı gazeteler- de yeralan yayınlardan sonra İçişleri Bakanlığı tarafından bir tebligatta bulunulmadı. Kimse birşey söylemedi. Ben görevime devam ediyorum. Benimle ilgili bir kararname- den de haberim yok. Çünkü bana bir karar tebliğ edilmedi. Bir tahkikat yapılmadı. Devlet memuru. bir tahkikat olma- dan nasıl görevden alınır? Bana bir tebKgatta bulunulsa, ben nasıl görevimin başında kalayım? Ğazetede yer alan olayîa ilgili olarak zaten ertesi gün gazete kendisi bir açıkla- ma yaptı. Böyle bir olayın ol- madığını. herkes biliyor. Bana ğazetede yeralan haberin dışında iletilen birşey de yok." Sezgin, Sezerler'in görevi nin başında olduğunu Cumhu- rivet muhabirinden öğrendi. Bunun üzerine İçişleri Ba- kanbğı Müsteşan Fahri Öz- türk'ten bilgi isteyen Sezgin, müsteşann. "Efendim kendisi izine çıkmadı. halen makamı- nda" yanıtını alınca, şaşırdı. "Kararname ne oldu?" diye soran bakana. Öztürk, "Sayın Cumhurbaşkanımızda. inceli- yorlar efendim" dedi. Bunun üzerine Sezgin. "Sayın Cum- hurbaşkanı inceliyormuş. Ka- rarname kendisinde. bakalım ne olacak? încelesinler. Sonun- da imzalarlar" dedi.