15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Imtiyaz sahibr Berin Nadi « Gsnel Yavın Yönetmeni: Özgen Acar • Gene! Yayın Koordinatöru: Hil^meî ÇetinfcEya • Yazı Işleri Muduru: Celal Başlangıç • Gorsel Yoneımen: Ali Acar • Duzenleme. Musttfa Saglamer • Ankara Temsılcısi: Cunejl Arcayurek Haber Mudurleri. MusUfa Balbay. Işık Kansu Izmır Temsılci V.: Serdar Kızık Adana Temsilcisı: Çetin Yiğenoglu tstanbul Haberleri: Şenı> Kalkan Dış Haberler: Ergun Bakı tş-Ekonomi: Şökraı Kelenci Yurt Haberleri: Mehmet S»raç Kültur: Cehl t'*ler Makaleler: Sami Kıraören Spor: Abdulkadir YucHman Duzeitme: Abdulia"". t-7<r. C "vî*-: :>• Mudur V.: Zro', ErUut • Koordinatör: Ahmel Konılsan t» Âıuhaserc; HuUrA \enı-r « ...aı-e: Hih.<:}in Gurtr » Işletme: Önder Çelik • Bilgi-lşlem: Nail İaal e Bilgısayar Sistem: Muriıvet Çiler O Reklam: Reha Işıtman Basım: Cumhuriyet Matbaacıhk ve Gazetecilik T-A.Ş. • Yayımlayan: Yeni Gttn Haber Ajansı Basın ve Yayıncüık A.Ş. Turkocağı Cad. 39/41 CagaJoğlu 34334 tst. PK: 246 Utanbul. Tel: 512 05 05 (20 hatı, Telex: 22246, Fax: ü) 526 60 72 • Bürolar Aakan; 2. Gokalp Blv. Inkılap S. No: 19/4, Tel: 433 11 41-47, Teka: 42344, Fax: (4) 433 05 65 • Izmin H. Zıya Biv. 1352 S. 2/3 Tet 83 12 30, Tel«x: 52359, Fax: (51) 89 53 60 • Adna: Inönu Cad. 119 S. No: 1 Kat: 1, Tel: 59 37 52 (4 hat), Tela: 62155, Fax: (71) 59 25 78 Takvirrrl?KASIMl-w: 5 14 Guncş: 6 41 Oûle 11.5/ Ikindı. 14 30 Akşanr 16.55 Yatsı: 18.17 Bilar etkinlikleri • İç Politika Servisi - Bilar İstanbul'unGüzl992 dönemi sürüyor. ] 6 kasım pazartesi akşamı Yavuz Erten'in narsızm hakkındaki psikanahtik teorileri anlatacağı konuşma ile başlayacak. Salı akşamı yine aynı saatte Defter ile 11. Tez'in yayın kurullannın birlikte hazırladığı seminer programı çerçevisinde Adnan Ekşigil'le İskender Savaşır düşünce mirası üzerine tartışacak. 19 kasım çarşamba günü saat 18.30'da Ali Akay ve Ahmet Soysal, FelixGuattari"nin düşüncesirun değerlendirileceği semineri gerçekleştirecek. Perşembe günü saat 20.00'da ise Mcte Tunçay Kemalizm. Tek Partili Yönetim ve Devlet başhklı bir konuşma yapacak. Tarih semineri • Haber Merkezi - Türkiye Felsefe Kurumu tarafından düzenlenen "Felsefe Açısından Tarih" konulu seminer bugün ve yann İsianbul Büyükşehır Belediyesi Taksim Atatürk Kitaplığı'nda yapılacak. Semınere Arda Denkel, Zeynep Davran, Tüten Anı, Betül Çotuksöken. Arslan Kaynardağ. Mehmet Ali Kılıçbay, Salih Özbaran, Kurtuluş Dinçer. Akın Ergüden, Önay Sözer. Halil Berktay ve Ioanna Kuçuradi konuşmacı olarak katılıyorlar. KabloluTV'de PTTatağı ANKARA (AA) - Kablolu TV'nin cazipleştirilmesi konusunda PTT Genel Müdürlüğü atağa geçti. PTT, kablolu TV abonelerine seyredeceği programlan aynı anda gösteren ve anında seçme özgürlüğü lanıyan 'videoplexer'(resim çoklayıcısı) uygulamasını, bu gece saat 22.00"den itibaren başlatıyor. Sarsıntılar heyecan yaratıyor • İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Geçtiğimiz cuma akşamı meydana gelen 5.5 şiddetindeki yer sarsıntısının ardından daha küçük şiddette yer sarsıntılan sürüyor. Dün akşam da saat 17.0Övel7.18'deolmak üzere iki sarsıntı hissedildi. Boğaziçi Üniversitesi Kandılli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürii Prof. Ahmet Mete Işıkara, ana sarsıntıdan sonrakı sarsıntılann • sürmesinin normal olduğunu söyledi.Sarsıntıiann sürmesinin vatandaşlan telaşa yönelttiğini belirten Prof. Işıkara, "Rasathane'ye açılan telefonlar bitmek bilmıyor. Vatandaşlardan ricamız tclaşlanmamalan ve her söylentiye inanmamalan" dedi. Yolcular gemîde bekliyor • İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Bairova Yapı Endüstrisi AŞ'nin başvurusu üzerine İstanbul Beyoğlu 3. Asliye Hukuk Mahkernesi'nin karanyla İzmir 3. İcra Müdürlüğü"nce el konulan Libya Arap SosyalistHalk Cumhuriyeti'ne ait "Teletela" adlı yolcu gemisi, Alsancak Limanı'nda yolculanyla birlikte bekletiliyor. Yetkililer, aralannda Türklerin de bulunduğu 600 yolcunun çıkış işlemlerinin yapıldığını. ancak gemiye el konulduğu için bu yolculann Libya'ya gönderilemediklerini söylediler. Aile planlaması agır aksak • İSTANBUL (ANK A)- Aileplanlama uzmanlan. Türkiye"de nüfus planlamasına gereken önemin verilmediğini bclirterek nüfus patlamasına "Dur" demenin zamanı geldiğini kaydetüler. 2000'H yıllara girerkcn. kadının aşın doğurganhk nedeniyle tam olarak sosyalleşemediğini belirten uzmanlar. aıle planlama programlanrun kadının gelışiminde itici bir güç olacağını vurguladılar. Sağlık Bakanlığı Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürü Prof.Dr. Ayşe Akın Dervişoğlu. gelişmekte olan ülkelerde kadınlann çoğunun üreme dönemi süresince > a gebe ya da lohusa olduğunu belirterek kadının, gen-güçsüz-gebe üçlemesi ıçinc alındığını söyledi. Kadm patron imajı, İngiltere'de ve dünyada önyargılardan kurtulabilmiş değil Kadınyöneticiler daha dürüstHaber Merkezi - İngiltere'de yapılan bir araştırma. kadın yöneticiler hakkın- daki önyargılann silinmesi için zaman gerektiğini ortaya koydu. İnsanlar. kadın patron dendiğinde hala. erkek havasında giyinmiş bir cadaloz ya da şık bir tayyör icindeki çekici bir kadını canlandınyor kafasında. Zırveye tırma- nan kadın sayısı hızla artmış olsa da kadın patron ımajı. İngiltere'de ve dün- yanın birçok yennde önyargılardan kurtulabilmiş değil. 1500 kadın ve 800 erkek üzennde yapılan araştırma, İngıliz erkeklennin yüzde 20'sinin herhangi bir kadının ıda- resi altında çabşmak istemediğıni orta- ya koyuyor. Bu düşüncenin temelınde kadınlann iyi yönetici olamadıklanyla ilgili önyargı yatıyor. Onlara göre ka- dınlar, çalışma hayatının zorluklanna daha çabuk yeniliyor. Araştırmaya katılan erkeklerin üçte bın kadın yöne- ticilere sıcak bakarken. kadınlann yüz- de 74'ü kadın yöneticiyı ıcrcıh ediyor. Kadınlar. hemcinsi patronlannın iş • Kadınlar zirveye oturmak için kadınhklannı bir kenara itip, erkeklerin egemen olduğu iş dünyasında oyunu onlann kurallanyla oymıyor. Bunlann arası- nda aşın ciddi ve otoriter olmak var. Kadınlar, mantıklanna erkeklerden daha fazla başvuruyor. Erkekler buna karşıhk otoriter olmayı seçiyor. hayatına otumlu katkılarda bulundu- ğunu düşünüyor. Kadın patronlar ge- neldeçalışanlannakarşı daha dürüst ve daha eşitlikçi davranıyor. Bath Üniver- sitesi Idarecilik Okulu'nda okutman olan Judi Marshall. kadm yönetidlerle ilgili başka b;r noktaya dikkat çekiyor: "Kadınlar zirveye otuımak ıçin kadınhklannı bir kenara ıtip erkeklerin egemen olduğu iş dünyasında oyunu onların kurallanyla o\nu\or. Bunlann arasında aşın ciddi görünmek %e otori- ter olmak \ar." İngiliz The Independent gazetesinde yer alan haberin devamında. Psikolog Laın Jones'in sözlerine yer veriliyor. Jo- nes. "Erkek yöneticilerden daha sa- mımi ve dürüst olan kadınlar. mantık- lanna erkeklerden daha fazla başvuru- yor. Erkekler buna karşıhk otoriter ol- mayı seçiyor. Kadınlar mantıklanyla hareket ettiği için sonınlar karşısmda daha soğukkanlı ve sakin davranıyor." İngiltere'de kadın işgücünde gelecek on \ıl ıçın yüzdc dok^anhk bir büyüme beklenıvor. Kimbilir belki de '2000 yıhnda erkekler. kadın kulüplerine üye olmanın yollannı arayacak. Türkiye Türkiye'de benzeri bir araştırma ge- çen yılDokuz Eylül Ünıversitesi.İktisa- di ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü'nce Doçent Dr. Ömür Ozmen ve Doçent Dr. Ergenç Katrinli baş- kanlığında gerçekleşti. Her yaş ve her meslek grubundan yüz erkek ve kadını kapsayan bu araştırma, erkeklerin kadın yöneticilere genelde çok olumsuz bakmadığını ancak kadın yönetici iste- meyen bir grubun da var olduğunu or- taya koydu. Katrinli/'Ülkemizdeki sosyal yapı ve yetiştirilme tarzı kadınlan ikinci plana îtİNor. Erkekler hep baskı unsuru. Kadının kendı üzennde bir konumda olmasını kendisine yediremıyor. Ancak ülkemizde kadınlarla ilgili yasalar ve kadına saygı kavramı kadın yöneticile- rin avantajlan sayılabılir" dedi. Demircinin yüzü nasıl gülsün! BİROLÜZMEZ Bartın'da demırdler çarşısın- da son kalan burgucu ustası Cumhur Taşkıran. 47. yaş gü- nünü kutluyor. 25 yıldır her gün demiri dövüyor tavında. "Demirciler gülmez" diyor. "Çünkü deminn soğukluğu vu- ruyor yüzümüze her gün. Sos- yal güvencen yok. hasta olsan kendi paranla doktora gidiyor- sun. Kömürün tonu 800 bin lira. Ocak ıçin kömür laam. Elektrik, dükkan kırası, vergi- ler.. Demircinin yüzü nasıl gül- sün!.." Bartın'da eskiden 80 tane de- mirci dükkanı varken gelışen teknolojiye. trakıöre yenık düş- müş pek çoğu. Ordu yeri. Sıtma yanı. Hendek yanındaki demır- cilerin hepsi dükkanlanna kilit asmışlar. Şimdi bir tek Demir- ciler arastasındaki 15 dükkan ayakta durma mücadelesi veri- yor. Çünkü fabrikasyon olunca demirciliğe olan eski rağbet kal- mamış. Sanayileştikçe demirci- lik ölmeye başlamış. "İstanbul"- Cumhur usta, son kalan burguculardan. (Fotoğraf: BİROL ÜZMEZ) dan 8 bın lıraya "murç" gelnor fabrikasyon. biz 15 bine satıyo- ruz alıcı çıkmıyor" diyerek yakınıyor Cumhur Taşkıran. Cumhur usta son kalan bur- guculardan. Ustası Şükrü Zonbıyık'ın lakabı "ordinaryüs profesör.' Yani sanatının uz- manının uzmanı. Meşhur bur- gucu Şukrü Zonbıyık 76 yaşın- da. Ç. Alman harbinde icat ct- miş burgu yapmayı. Traktör çıktı iş bittı diyor. Bayrağı çırağı Cumhur Taşkıran'a dev- retmiş. Yanşı şimdi Cumhur usta sürdürüyor. Meşhur bur- gucu Şükrü Zonbıyık çalışmasa da demirciler arastasırun müdavimlerinden. Her gün ge- lip çarsıdaki kahvehanede otu- ruyor. Başlan sıkışan olursa Zonbıyık'a koşuyor. "Ese dostum. köse dostum. gezdim Halep'i Şam'ı. cebim- deki kese dostum..." Cumhur ustanın dükkanındaki bir köşe- de asıh duran aynada yazılı söz- lerden ınsanın en yakın dostu- nun kendi kazandığı parası ol- duğunu anlıyorsunuz. Burgu- nun ne işe yaradığını soru- yoruz. "'Burgu öküz arabalannın 'iyi' başlanna delik açrnaya yanyor. Burguyu öküz arabası yapanlar kullanıyor. Traktör cıkınca burguculuk îia öldü." Cumhur Taşkıran. 25 yıl once dükkanı açmış. 25 yıl önce 55 burgu yapmış. 25 yılda 50 tane satabilmış. Yani yılda 2 tane burgu satılmış. Cumhur usta, işin sımnı şöyle aktanyor: "Demir önce çubuk halinde- dir. Sonra döve döve yassı hale getiririm. Elle eğeyle aça aça. 20 santimlik bölümünü kızdınp burguluyorum. Kendim bit- medım. burgu işi bittı. Şimdi artık kazma. balta, keser yapı- yorum. Öldü bu iş. alan yok." Kitap Fııaıılu bu kez öğrenciler bastı FİGENATALAY TÜYAP Kitap Fuan, dün öğrenci akınına uğradı. İstan- bul'un bütün okullan fuara ta- şınmış gibiydi. Kapıdan girer girmez "ışık hızıyla" standlara dağılan öğrencilerin kimisı ka- pağına ya da adına, kimisi gün- celliğine ve yazanna bakarak çantalannı kitaplarla doldur- du. Fuara öğretmenleri eşliğinde gelen Özel Sezin İlkokulu öğ- rencısi Erol İsrafil. fuan bir sa- atte gezmtş. Monte Cristo, Poll- yanna. Doğan Kardeş cildi ve Eski Türk Destanlan'nı satın alan Erol. "Fuarda daha önce hiç görmedığim bir sürü kitap var. Bu kitaplan. kapaklan ve adlan ılgınç geldıği ıçin aldım. Kitap okumasını çok scviyo- rum" diyor Aynı okulun öğ- rencilerınden Yascmın Kırcç. fuann müdavimlerinden. Ge- çen yıl da fuara gelmış vc "bir sürü" kitap almış. Yasemin'e göre. kitap okumak. insanın okuma ve yazma yeteneğini ae- liştiriyor. Pollyanna. 3 Küçük Dedek- tif. Küçük Suphi, Dünya Ço- cuklann Olsa. Bil-Buî-Eğlen adlı kitaplan satın alan Merve Vardalı. kitapların, kendi dü- şündükleri ile başkalannın dü- şündüklerinı bırleştırmesine \e haval gücünü çahştırmasına ya- radığını söylüyor. Bu öğrencileri fuara getiren öğretmenleri Zuhal Beşerler ise, "Öğrencilerimizi her yıl kitap fuanna getiriyoruz. Klasik Türk se vabana vazarlann ki- taplannı tanımalannı istiyoruz. almış. Yine 2. sınıf öğrencisi Kitap okumak. hem kelime ha- Zeynep Toy da "okumayı çok zinelerinı geliştiriyor hem de sevdiği için' üç tane kitap seç- yargılamalara varmalannı sağ- miş. Zeynep'e göre. kitap oku- hyor" diyor. mak okuldaki dersleri anlama- Özel Coşku İlkokulu 2. sınıf sınıkolaylaştınyorveyenibilgi- öğrencisi Ceyhun Şahin, fuar- ler öğretiyor. Öznur Küçüker de 2. sınıföğ-dan. Walt Disney Cesur Kızıl- derili. Bacaksız Paralı Atlet. Akıllı Tavşan adlı kitaplan seç- miş. Ceyhun. standlan gezer- ken önce "acaba okuyabıhr miyim?" diye kitaplann içine bakmış, yaşına ve öğrenim dü- zeyine uygıın olanlan da satın rencisi, ama seçtiği kitabı kapa- ğına ya da adına bakarak alma- mış. Öznur. "Rıfat Ilgaz'ın Öksüz Civciv adlı kitabıru al- dım. Çünkü. bu yazan tanıyo- rum" diyor. Oznur'un bir de isteği var "Herkes kitap oku- sun." Kitap Fuan'nda yalnızca ki- tap yok. Boğaziçi Üniversitesi Kadın Grubu. "fuan gezenlerin ilgısini bekaret olayına çekmek ve bu konuda kafalarda soru ışareti uyandırmak" amacıyla ilginç bir stand oluşturrnuş. Standın panolan. bekaretle ilgi- li görüşlerin yazıldığı küçük notlarla dolu. Bunlardan baa- lan şöyle: •'Bekareti önemsemiyorum. (Nişanlım bakire olduğu süre- ce)", "Kahretsin. hâlâ daha burada mıyız?". "Sizce sevgi böylesine şeffaf şeylere mi bağTı olmalı?", "What is virginity? Something eat or drink?", "En iyisi Muhammed'in hadislerine bakmak. kendisi bu konuda uz- man olur da", "Bu kelimeyi sözcüklerimizden kaldırahm. Çocuklanmız öğrenmesin". "Eğer okşayacaksan olmama- sı. eğer evleneceksen olması şarttır". "Kızlann korumaya Baştan çıkarıcı estetikModayı oluştaran koleksiyonlar yalnızca insanlan giydir- mekle kalmıyor. Aynı zamanda duygulara da seslenerek baştan da çıkanyor! Bunun en behrgın örneğj ise Chanel'in "1993 İlkbahar-Yaz Koleksıyonu"nda göze çarpıyor. "Çikolata" renkli teni, siyah iri gözleri ve kahn dudaklanndaki çekiciliğj; siyah ve gn ton üzerine desenli eşarp ve bikinisınin estetiğiyle bütünleştiren güzel manken dikkatleri kıyafetten çok. kendi üzennde topluyor ve baştan çıkancı bir görünüm kazanıyor. Aksesuar olarak kullandığı gözlüğünü dudaklanna yaklaştınp. "davetkar" bir tavır sergileyen mankenin sol bacağındaki kadın figürlü dövıne ise cazibesine yeni bircazibe katıyor. (F.otoğraf:REUTER) Kitap Fuarı'nın onur yazarı YaşarKemaFe coşkulu 'gece' Ders arası zUi çalmışcasına standlara dağılan öğrenciler, zevklerine uygun kitaplan adeta kapıştı. (ERDOGAN KÖSEOGLU) alacak ba?". başka "Fuck neleri off var aca- bekaret". Stockholm Film Festivali'nde izleyicilerin festivale üye olmalan gerekiyor Türkiye videofilmiyletemsil ediliyorGÜRHAN UÇKAN STOCKHOLM - Şu anda film sıkıntısı çekmiyorduk yok- sa! Sinemalar. videodan bıkan halkın akınına uğramış durum- da. Gazetenın sinema sayfasına bir göz atalım isterseniz: Roman Polanski'nm "Bitter Moon". Liv Ullman'ın ilk yönet- menlik denemesi "Sofıe": başrol- deDanielDay Lewis.'"Mohikan- lann Sonuncusu". Hamson Ford'un en yeni rolü : CIA ajanı Jack Ryan. "Patriots"ta. Aynca, "Küçük Kızarmış Yeşil Doma- tesler". "Alıen 3" ve Geena Da- vis'le Susan Sarandon'un unu- tulmaz kişileri "Thelma ve Loui- se'"... Bunlann hepsi bir yana, 10 günde 100 adet film, 4 büyuk sı- nemada gösterilecek. Hiçbir san- sürden geçirilmeyecekleri için • "Blues for you. Johnny." adlı videoda. yaşlı bir köylünün, çağdaş toplumla tanışması işleniyor. Yapımcılan, Kudret Sabancı ve A>len Gönülsen. Festival, 26 kasımda Park Sinemasf nda bronz at heykelinin dağıtımıyla sonuçlanacak. yasa gereği. ızleyıalenn festivale uye olması gerekiyor; E\et. ay- nen Sınematek'e üye olur gıbı. Film yağmuru sırasında. Sıne- matek bınasında, ıki gün süren bir seminer düzenleneeek. Konu- su- •'Film ve eloktronik medya. yeni bir anlatım tarzı peşinde." Sinema dünyasının ünlüleri katılıp ders vcrecekler. Ridley Scotı'ın "Blade Run- ner"ı merakla beklenen filmlerin başında. Başrolde. Harnson Ford. Birden günlük yas^ımdan bıkan ikı kadının seruvcnlcn. Mike Nevvell'ın "The Enchanted Apnl" adlı yeni fılminde ızlene- cek 1%0'lıyıllann ABD'sini, şu sıralar Amerika"da gözleri üze- nnde toplayan kadın yönetmen Susan Seıldelman'm yapıtı "Con- fessı of a Suburban Gırl"de yansıtılacak. Kanadah entellen' işleyen bir film ise "Montreal Se.\tel". Genç yaşta yitirdiğimiz Rus yönetmen Tarkovski'nin ızindcn yürüdüğü bildırilen Ale\ander Sokurov'un "The Ston"u. eleştinnenlerın merakla beklediği filimler ara- sında. Stockholm Film Festivali'n-de bir Alman komedisı de ızlenecek: Helmut Dıetl'ın "Schtonk"un- da. bir zamanlar ortalığı kasıp kavuran Hıtler'in sahte hatıra defterleri konusu işleniyor. Festi- valde aynca ikı klasik yapıt bir kez daha onurlandınlacak: Orson Welles'in 14 yıl emek verdiği. ama bıtıremedıği "Don Kişot"u. Bu yıl. bir avuç genç İs- panyol tarafından biürilmiş hali ve 50. yılını kutlayan "Casablan- ca" İsveç'ı temsil eden filimlerin başında. senaryosunu baba Bergman'ın yazdığı ve oğlu Da- niel'in yönetmenlığını yaptığı "PazarÇocuğu" geliyor. Ka nada'- da. Montreal Film Senlığı'nde jürı özel ödülü kazanan bu tilm sürekli olarak başka ülkelerdekı feslivallere de çağınlmakta. Ing- mar Bergman'ın bir başka senar- yosu, "lyı Niyet" de Bıllie Au- gust'un yonetımi sonucu beyaz- perdeye getırildi. Bu arada İsveç'te yaşayan İn- gılız yönetmen Colin Nutley de küçük bir yerleşim yerindekı gençlenn yaşantısını yansıtan "Melek Bahçesı" adlı filmiyle festivalde yer alacak. Evet. Stockholm Film Festiva- lı'nde sinema dalında Türkiye temsil edilmıyor. ama vıdeo da temsilcimiz var: "Blues for you. Johnny." adlı videoda. yaşlı bır köylünün. çağdaş toplumla tanı- şması işleniyor Yapımcılan. Kudret Sabancı ve Ayten Gönül- sen. Festival. 26 kasımda Park Si- neması'nda sahıplerinı bulacak olan bronz at heykelinin dağıtı- mıyla sonuçlanacak. Bronz af.en iyi fılme verilecek. Kûltür Senisi - 11.İstanbul Kitap Fuan'nın Onur Yazan Yaşar Kemal için Türkiye Ya- zarlar Sendikası ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafın- dan Atatürk Kültür Merkezi'- nde düzenlenen "Yaşar Kemal Gecesi" çoşkulu bir izleyid topluluğu tarafından izlendi. Aülla Dorsay'ın sunduğu gecede Kültür Bakanı Fikri Sağlar. Fransa Kültür Bakanı Jack Lang'ın danışmanı Phi- lippe Boucher. İstanbul Bü- yükşehir Belediye Başkanı Nurettin Sözen. birer konuş- ma yaptılar. Kültür Bakanı Fikri Sağlar, Yaşar Kemal'in birçok edebi- yat ve sanat adamı gibi dö- nemlerin çilesini çeken, yakın tarihlere kadar kendisine hak ettiği yeri vermekte geç kalınan büyük bir yazanmız olduğunu vurguladı. Sağlar, Yaşar Ke- mal'e Bau'nın bizden önce sa- hip çıktığını, yapıtlannı defa- larca bastığını anımsatarak "onun kişiliğinde tüm Türk edebiyatçılardan özür dihyo- rum" dedi. Tarihin yargılayamayacağj bir kültür anlayışını geliştirme ve içinde yaşadıklan tarihin karşısında utanmayacaklan kuşaklar yaratmayı amaçla- dıklannı belirten Bakan Sağ- lar, bu yıl Yaşar Kemal ile yeni bır uygulama başlattıklannı, Kemal'in anıtıru dikeceklerini söyledi. Yaşar Kemal için hazırla- nan anıtın maketini gösteren Fikri Sağlar. sanatçılann ya- şarken adlannı yûcelterek, on- lan toplumla bütünleştirmeyi düşündüklerini, bu amaçla geç kalmış bir girişim de olsa, ola- naklar ölçüsünde geçmiş yılla- nn "onur sanatçılan"nın d anıtlanm dikeceklerini ifade etti. Fransa Kültür Bakanı Jack Lang adına Danışman Philip- pe Boucher, konuşmaanın başında Jack Lang'ın "yaşam- sal bir nedenden" dolayı gele- mediğı için üzüntülerini belirt- ti. Lang'ın "Fransa'nın hay- ranhğıyla dolu" mektubunu Yaşar Kemal'e ilettiğini söyle- di. Gecede Finlandiya TV'sinin hazırladığı 'Yaşar Kemal Bel- geseli'nin gösteriminin ardın- dan. Zülfü Livaneli küçük bir konser verdi. Livaneli, Yaşar Kernal'den Çukurova türküle- rini öğrendiğini belirterek "Yaşar Kemal sadece edebi- yatçı değil, müzisyen de yetiş- tirdi bu ülkede"dedi. U E P 8 0 Y L E Û L M D I M I •? ULKEDE TOPJ-ATUMAYA Ml TOPIÛTU/R, O SONRG KfTPıP , PBHK£N KJTGP OKJJYANLbG., VB SONUNPA SIRfl G£i.İR . . .
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle