15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Imtiyaz sahibi: Berin Nadi • Genel Yayın Yonetmenı: Özgen Acar • Genel Yayın Koordinatöru: Hikmet Çetinkay» • Yazı Işlen Muduru: CeUI Başhngıç • Görsei Yönetmen: Ali Acar • Duzenleme Mustafa Sa£lamer • Ankara Temsılcısı: Cuoejt Arca)urek Haber Mudurlerı. Mustafa Balbay, Işık Kansu Izmir Temsilcı V: Scrdar kızık Adana Temsılcısı: Çelin Yigenoğlu Istanbul Haberlerı: Şen«y Kalkan Dış Haberler: Ergnı Balcı tş-Ekonomı: Şokran Ketenti Yurt Haberleri: Mehmet Saraç KuJtur: Olal Üster MakaJeier: Sami K»raören Spor: Abdulkadir Ybcdman Du2eltme: AMuIlah Yazıcı • Muessese Mudur V.: Erol Erkut • Koordınator Abmet Korulsaa • Muhasebe. Bulent Yeaer • Idare: Huseyin Gurer • Işietme Önder Çelik • Bılgı-Işlem: Nail Inal • Bilgisayar Sistem: Müruvet ÇUer • Reklam. Reha Işıtman Basım: Cumhuriyet Matbaacüık vc Gazetecilik T-A.Ş. • Yayımlayan- Yoıi Gûn Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. Türkocagı Cad. 39/41 Cagaloghı 34334 Ist. PK: 246 İstanbul. Tel: 512 05 05 (20 haı), Telex: 22246, Fax (1) 526 60 72 • Bumlar AaJkan: Z Gökalp Blv. înkilap S. No: 19/4, Tel: 433 11 41-47, Tel«: 42344, Fax. (4) 433 05 65 • lznıln H. Ziya Blv. 1352 S. 2/3 Tel: 83 12 30, Tdex: 52359, Fax: (51) 89 53 60 • Adua: Inönü Cad. 119 S. No: 1 Kat. 1, Tel: 59 37 52 (4 hat). Teloc 62155, Fax: (71) 59 25 78 Takvinvl2KASIM 1992 İrnsak 5 13 Günej 6 40 Öele-11 53 Ikmdı 14.31 Akşam: 16.56 Yatsı. 18.18 Evlilikte kadının sadakati • İstanbul Haber Servisi - Kadınlar. dünyaya erkeğin penceresinden bakmaya devam edıyor. İstanbul Lnıversitesi Kadın Sorunlan Araştırrna ve Uygulama Merkezı'nın 1992-1993 vılı konferanslar dızisı dün başladı ""Algılamadave Anlatımda EşlerArası Farklılıklar"konulu konferansta konuşan Prof. Dr YılmazEsmer. İsianburdal8bölgedell5 kan-koca arasında yaptığı anketin sonuçlannı dcğerlendirdı. Esmer. e\ lılikte kadının sadakatının tartışılamayacak kadar hassas bır konu olduğunu, crkeklenn bu konudakı sorulan yanıtlamaktan kaçınrrken kadınlann erkek sadakatsızlığı konusunda daha rahal olduklannı vurguladı İkidin adamı • BERLİN(AA)- Berlin'de bin Müslüman diğeri Hıristiyan ıkı Alman dın adamı. dünya banşının sağlanması. ınsanlara ışkenceedilmemesı ve Bosna-Hersek'tekı savaşm sona ermesi ıçin dua ettıler. Brandenburg Kapısı'nda zulum anıtı önünde Kuran ve İncıl'densurelerokuyan M uhammed Herzog ile Protestan kilisesi papazı Hans Pletz, dualannın tüm ınsanlar için olduğunu belırttiler Gûrültûye karşı mûzik • İSTANBUL (AA)- Dokuz Eylül Üniversıtesi İktısadı ve İdan Bilimler Fakültesi Öğretım Üyesi Prof. Dr. Adnan Gülerman işyerlerindekı gürültünün. ışgücü ve üretim venmlılığinın düşmesıne neden olduğunu belirterek, "'İşgücü ve üretım verimliüğı. iş saatlenne göre uygun miiziğin seçilip dınletılmesıyleantınlabilir" dcdı. Gülerman. "Kulak tıkaçlan gibı araçlar. gürültünün olumsuz etkilerinibirölçüde azaltmakta ise de bu tür araçlan kullanmak tehlike uyansı niteliğindeki seslenn deduyulmastnı cngelfedığınden başka bır iş kazasına kapı açmaktadır" dedi. 10 kisîden birî kalphastası • İZMİR(ANKA)- Akdenız ınsanmm dığerırk ve uluslara göre kalp ve damar hastalıklanna daha eğilimli olduğu. Türkiye'de iseher lOkışıdenbirininbu hastalığın pencesinde kıvrandığı belirtildi Türk Kalp Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Metın Yıldınrnakm. konuyu ilişkin açıklamasında. bugünedek yapılan çalışmalar. haarlanan istatıstik bılgilerin Türk halkının kalp ve damar hastalıklanna dığer ırk ve uluslardan daha kolay yakalandığını ortaya koyduğunu bildirdı. Saçboyalan gıda •ANKARA (AA)-Saç boyalan. diş tozlan ve sulan, diş macunlan gıda olmaktan çıkıyor. Sağlık Bakanlığı İlaç Eczacılık Genel Müdürlüğü'nce hazırlanan kozmetik kanunu tasansında. daha önce Gıda Maddelen Tüzüğü içınde yer alan saç boyalan. diş tozlan, sulan ve diş macunlan. kozmetik kanunu kapsamına alındı. Çeşıtli bakanlıklann ve kumluşlann görüşlenne sunulan kanun taslağında, Avrupa standartlanna ulaşılması hedefleniyor. Çocuklar çîzgi raman okusun • TRABZON (AA) - Çizgı romanlann çocuklara okuma isteği veahşkanlığı kazandırdığı bildirildı. Trabzon Rehberlik ve Araştırma Merke^i Eğıtim Araştırma uzmanı Fuat Sancak. büyüklerin genellikle çocuklann çızgi roman okumasını yasakladığını. bununda okuma alışkanlığının kazanılmasını engelleyen en önemlı faktör olduğunu belirterek şunlan söylcdi: "Önemlı olan çocuğun ne ökuduğu değıl. okuma ihtiyaa duymasıdır. Çocuklarzıhinsel gelışmenin ilk aşamasında bol resimli hıkaye kitaplanna bakarak resimlerlcaltlanndakiyazılar arasında bağlantı kurup konuyu somutlaştınrlar" Ünlü manken Cindy Crawford, Stockholrrf de basın mensuplannın sorulannı yanıtladı Feıııiııizm, seçme özgmlüğüdiir• Cindy Cravvford, flaş yağmuru altmda. dar bir kahverengi etek ve siyah polo ka- zakla içeri giriyor. Fotoğrafçılardan ba- zılan, kılığmı fazla kapah buluyor. Bir so- ruya biraz sıkılırcasına şöyle yanıt veriyor: 'Görmediğinizin nasıl olduğunu büiyor- sunuzzaten..." GÜRHAN UÇKAN STOCKHOLM - Ünlü Strand Hotel'dekı basın toplantısına giderken hemen hemen yalnızca erkek gazetecılen göreceğımiz sanıyorduk. Oysa salonun önemh bır bölümü kadınlarla doluydu. Birçoğu. el- mah pastaya el sürmeden Cındy'nın gıriş yapacağı kapıya bakıyordu Bircoklan onun için mankenlerin mankeni diyor ya da fotomodellerin fotomodeh. Stockholm'e, Jane Fonda'nınkmden çok farklı jimnastik videosunun pazarlaması için gelmışti -birazak özel jetıyle!- Gü- nümüzün. MTV kanalinı ızleyen gençler için yapıl- mış bir video Ana fikri, bedenm, belirli bir amaca ulaşmak. ıste- dıği şekle girmesi ıçın yalnızca ona uygun gelen hare- ketleriyapması. Araya giren siyah- beyaz görüntüler ve Cindy'nın eşsiz bedenınden görüntüler, ömeğın Nevv York Ti- mes'ın muhabin ıçın "baş döndürücü" Cindy Cravvford, flaş yağmuru altmda, dar bir kahverengi etek ve siyah polo kazakla içeri giriyor. Fotoğrafçılardan bazılan, kılığmı fazJa kapalı bulu- yor Bır soruya biraz sıkılırcasına şöyle yanıt venyor: -Görmediğinizin nasıl olduğunu biliyorsunuz za- ten.. îsveç'ın en ünlü konfeksiyon firmalanndan Hen- nes-Mauritz'in ıç çamaşıriannı geçen kış karlı kent görüntüleri ıçerisinde büyük bir sıcaklıkla sunan ve ancak bundan sonra İsveçlilerin de dikkatini çeken ünlü manken. gayet doğal tavırlanyla da beğenı ka- zandı. Dedikodu basınırun sorulannı gönülsüzce ve kısa- ca yanıtladı. Feminizm konusundaki görüşü de şu: -Feminızm, seçme özgürlüğü demektır. Kendisinin, böylesıne kusursuz bir bedeni koru- mak için neleri ne kadar az yedığinin dillerde dolaşı- yor olmasınm. yetişmekte olan genç kızlan, aneroksı -yemek yiyememe, gönüllü açlık hastalığı- kurbanı yapıp yapmayacağı şeklindeki soruya da kısa bir yanıt veriyor: -Günümüzde yetişmek güç ve sorunlu bir olay Bır başka soru. göğüslennde gızli silikon olduğu konusunda. Nazık bir başka soru, yanıtsız bırakıyor bu soruyu. Onun yenne, fotoğrafçekımi biçiminın de göze nasıl gözüJ<tüğünü etkıledığıni belirterek yan- danbırpozalıyor. İnceak bır görüntü çıkıyor ortaya. Sonra hafifçe dönüyor kameralara. ıncelik bıraz azalıyor Hepsı bu kadar. Playboy'da yayımlanmış olmasınm nedenini, şöyle açıklıyon -Çağdaş bır kadının. özgür seçim yapma hakkını kullandım. Moda tuzağından kurtulun Cindy Cranford, göğûslerinde gizli süikon olduğu iddialannı yanıtsız bırakıyor. Yüzeydeki eserlerle ilgilenen az sayıda arkeolog var Arkeoloji, mezar kazıeıhğı değilÖZCAN ÖZGİSR MLĞLA - Türkiye'de arkeo- loji denilince ilk akla gelenın yalnızca kazı yapmak olduğu. bu yanlış düşüncenin değişmesı gerektiğı vurgulandı Arkeolo- jide yüzcy araştırmalannın öne- mini vurgulayan Ankara Ünı- versitesı DTCF Klasik Arkeo- loji Anabilim Dalı öğretim üye- lerinden Doç. D»-. Ender Va- rinboğlu. devletin bu işe para ayırmadığmı söyledi. Kazılarda genellikle antık kentın içinde başlık. seramik ve sütun arandığını. bulunduğun- da ise bazı kışılenn onaya çıka rak "Ben buidum. dünyaya ben tanıttım" bicıminde sözler söy- lediklenni ammsatan Doç Dr. Ender Varinlıoğlu şöyle konuş- • Arkeolojide )âizey araştırmalannın önemini vurgulayan Ankara Üniversi- tesi Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi Klasik Arkeoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Ender Varinlioğlu, devletin bu işe para ayırmadığım söyledi. tu. '"Ülkemizde arkeoloji deni- lince akla kazı gelmektedır. Ni- tekım arkeolojıye Türkçe karşılık olarak "kazıbilim" teri- mi önenlmıştir. Devlet de bu görüşü desteklemekledir Her yıl arkeolog bilim adamlanna devlet bütçesınden aynlan para neredeyse tümüyle kazıJara gıt- mektedır. Bununla arkeologla- nn tarihe ışık tutarak antık eserleri toprak altından kazıp çıkannası beklenmektedir " Yaklaşık beş yıldır Fransız bılım adamlan ile Kana bölee- sinde yuzey araştırması yaptık- lannı ve bu çalışmanın gıderle- nnın FransızJar tarafından karşılandığını belirten Doç. Dr. Enver VannlıoğJu şöyle devam ettı: "Yüzeyde de sayısız tarihi eser var. Bunlar da en az toprak altındakıler kadar var olan bil- gıye katkıda bulunacak önemli belgelerdir. Buna karşılık dev- letın viizeydekı eserlerle ilgile- nen bilim adamına verdiği mali destek. benim deneyımlenme göre hiçtır. İngilizlenn. Ameri- kalılann "fıeld archaeoloev* de- dikleri 'yüzey arkeolojısı". yani bizim yaptığımız iş, çahştığımız bölgenın envantenni cıkarta- rak. buluntulann dilini çözüp tarihe ışık tutmak. Bunun için dağ taş gezıyoruz. Bilinen antik kentte yıl bovıı kazı yapıp sade- ce sütun başlığı aramıyoruz." Varinlioğlu. şunlan söyledi: "Yüzeydeki eserlerle ilgile- nen az sayıda arkeolog var ül- kemizde. Bu kışılenn kazı yapıp yapmamalan meslek açısından arkeolog olmalanna engei de- ğil. Tarihi eser toprak altında da olur. üstünde de. Bu eserlere ulaşabilmek için kaza bilimciye de gerek vardır. ama bu eserleri tanımak ıçin ayn ayn arkeolo- ga gerek yoktur. Yüzey araş- tırması, antik yazarlan oku- mayi, yörede yapılmış yüzey araştırmalannı bilmeyi, topog- rafyayı, yaru ülkeyi ve insan- lannı tanımayi gerektirir." Yüzey araştırmasının en az kazıbilim kadar önemlı olduğu- nu. devletin yüzey araştırmacı- lara "üvey evlat" gibi davran- mamasını ısteyeıı Doç. Dr. Va- nnlioğlu, yaptıklan ışin önemi- ni şöyle örnekledi: "Fransız bilim adamlan ve arkeologlan ile geçen yıl Karia (Muğla) bölgesınde gerçekleş- tirdiğımiz yûzev araştırmalan sırasında önemli bır buluş yaptık " Bazılanda erkeklerikaslısever M KEMAL ARTAL.4N Tnbünlerde yüzlerce ınsan. podyumda kasım kasım kasılan beş sporcu var... Se- yircıler tezahürat yaptıkça sporcular daha da kasıhyorlar. Geçen hafta sonu Vücut Geliştirme Federasyonu tarafından düzen- lenen Türkıye Gençler ve Masterler Vücut Geliştirme Şampıyonasfndayız Son za- manlarda en çok tutulan pop müak eşlı- ğındegösten yapan sporcular. aylannı hat- ta yıllannı vererek oluşturduklan kaslan ıçın puan toplamaya çalışıyorlar Türkıye Vücut Geliştinne Federasyonu Başkanı Mehmet Küçükler. 1992 yılı spo- runun vücut geliştirme olduğunu söylüyor. Bu sporun büyüİc bır patlama yapağını be- lirten Küçükler, "Geçmiş yıllara göre ba- şanmız arttı. Öncekı yıllarda 2 madalya kazanırken bu yif şımdilik 3 uluslararası yanşmada II madalya kazandık. 2 yan- şma daha var ve bızım bu yılki hedefİmız 20 madalyayla sezonu kapatmak" dedı. Vücut geliştirme sporunun Türkıye'dekı potansiyelının oldukça yüksek olduğunu belirten Federasyon Başkanı. bu sporu devlete hiçbir mali yükü olmayan bır spor olarak tanımladı Bu sporun özel salonlar sayesınde gehştiğinı ve altyapının oluştu- ğunu anlatan Küçükler, "Biz federasyon olarak onlan iyı organize ettık ve böyiece başanlar arka arkaya gelmeye başladı" dedi Geçen yıllarda halter ve cımnastık fede- rasyonuna bağlı olarak çahştıklannı söyle- yen Mehmet Küçükler son l.5 yıldır özerk- İiğe kavuştuklannı ve böyiece daha rahat bır çalışma ortamına sahıp olduklannı be- lırttı. 100 bin lısanslı yanşmacınm yanı sıra 5 müyon kadarda vücut geliştirme ile uğra- şan sporcunun olduğunu anlatfn Federas- yon Başkanı. milli takımın 5 kate- gonsınde 500 sporcunun bulunduğu- nu sözlenne ekledı. Avusturya'nın Graz kentınde yapı- lacak Dünya Şampiyonası'nda 5 sık- lette en az 3 madalya kazanacaklann- dan emin olduğunu söyleyen Mehmet Küçükler. "Yönetılen değıl yöneten federasyon olmamız kazandığımız ba- şanlarda çok etkili oldu" şeklınde ko- nuştu. Geçen hafta sonu yapılan Türkıye Gençler Vücut Geliştirme Şampiyo- nasfnın sonuçlan şöyle: 70 kıloda: l. Güref özgür. 2. Metin Görmez. 3. Serkan Çetin. 70-80 kiloda: l Hüseym Şekera. 2. Oğuz Aydemır. 3. Oğuz Sürücü. 80 üstü: l. Önder Atsay, 2. Serdar Akdalga. 3. Yığıt Kuybeygi Bayanlar: l. Sevgi Kaya.(rakıpsız) Vücut Geliştirme Milli Takımı Ant- renörü Eryetiş Kurtaran, normalde on yılda toplayabileceğimiz madal- yayı bir yıl gibi kısa bir sürede topladı- klannı, bu başanda en büyük etkenin özerk bir federasyon olarak çalı- şmanın yanı sıra Mehmet Küçükler gibi sporun içinden gelmış bırisinin Federasyon Başkanı olması olduğunu söyledi. Dünya Şampiyonası'nda en az üç madalya kazanacaklanndan emin ol- duğunu sözlerine ekleyen Kurtaran. "Ancak madalyanın rengi hakkında bır şey söyleyemem" dedi ADANA (AA) - Gazi Üni- versitesi Meslekj Eğitim Fa- kültesi Giyim Öğrenim Gö- revlisi ve Kuaförlük, Cilt Bakım Ana Sanat Dalı Baş- kanı Fatma Ayhan. giyimin simge ve işaretlerden oluşan birdil olduğunu, bu dili iyı ko- nuşabilmek için temel bilgilere sahip olunmaa gereküğini söyledi. Ayhan, bir yazısında, givi- min bir felsefe, bir kültür, bir yaşam tarzı olduğuna ve "stil seçimi"nin önemine de ışaret ederek "Kendi stilinizi bul- mak, sizi daha ıyiye ve doğru- ya götürür, aynı zamanda, modanın çeşitli tüketici tuzak- lanndan kur- tanr" dedi. Güzel giyin- menin ilkeleri olduğunu, bu il- kelerin hatırda tutulmasıyla so- runa önemli öl- çüde çözüm bu- lurunuş olacağı- ra belirten Ay- han yazısında şu görüşlere yer verdi: "Giyimde ilk şart temizliktir. Bu konu sağük- layakındanılgi- li olduğu gibi kişiye saygmlık da kazandınr. Gıyim konusunda kişinin vücut özellikjenni de iyi bil- mesi gerekir. Önem taşıyan bu konu yakışanj seçebilme de- mektir. Özelükle kulplu kıya- fetler ve etek boylan dikkatie üzerinde durulacak konular olmabdır. Zarif bir hareket ve iyi bir duruşun da gjyıme etkisi bü- yüktür. Davranış yumu- şakbğı, güzel görünebilmek için fırsattır. Ayakîa dururken yürürken oturup kalkarken çok dikkatli hareket edilmeli- ..dir. Vücut hareketlennde ahenk, dik durmasını bilmekle toplanır. Vücut ağırlığı bacak- lar üzenne bindirilmemeli, uyumlu adımlar atılmahdır. Sert yürüyüşler kadın zaraft ile bağdaşmaz." Giyimi güzeUeştirmede ta- mamlayıalann büyük önemi olduğunu, bu aksesuarlann secimine de özen gösterilmesi gereküğini ifade eden Fatma Ayhan, şöyle dedi: Tamamlayıcı seçinu "Seçilen tamamlayıalar pa- halı ve gösterişli oluşlanndan çok giyilen giysiye uygun olmalıdır. Tamamlayıalar ge- reğjnden fazla gösterişli değü, uyumlu olmabdır. Aksesuar seçiminde gjyimin cinsi. zamam, yeri. modası ve mevsimi göz önünde bulundurul- mahdır." Her kadının bir manken gibi kusursuz vü- cuda sahip ol- masınm bek- lenemeyece- ğînî ifade eden Ayhan, kusurlar yü- zûnden giysi- ye özen gös- termekten kaçınılma- ması gereküğini de kaydetti. Fatma Ayhan. gjysi seçer- ken vücut kusurlannı gizle- yenJerin tercih edibnesi*"' önerdi. Buna göre yuvarlak hatlı- lann belb gizleyen kjyafetler, düz hatlılann ise bele oturan kıyafetleri tercih etmelenni tavsıye eden Ayhan, vücudu, belden yukansı ince, armut şeklinde olanlann da uzun ce- ketler, rob, manto, koyu renk kısa etek üzerine yumuşak renkü uzun ceketler giyebile- ceklerini anlattı. Fatma Ayhan. bu tür vü- cutlara en uygun aksesuar ola- rak da ilgiyi vücudunuzun üst kısmına çekecek şık bir fular- lann kullanılabileceğini söyle- di. •Zarif birhare- ketve iyi bir duru- şun giyime etkisi büyük. Davranış yumuşakhğı, gü- zel görünebilmek için bir firsat. Bayanlara ayakta dururken yürür- ken oturup kal- karken çok dik- katli hareket et- meleri öneriliyor. Kadınlar hukuk savaşını başlattı • Ankara Barosu"ndaki bir grup kadın avııkat, yasal düzenlemelerdeki kadın avnrnalığına ilişkin "çarpıklık- lan" sergilemek için harekete geçti. İlk aşamada. Yargıtay kararlannı tarama çabşması başlatıldı Aı^KARA (Cumhuriyet Bü- rosn) - Kadınlar, yasal dü- zenlemelerdeki kadın aynmcıhgma karşı hukuk sa- vaşı açtı. Ankara Barosu'nda- ki bir grup kadın avukat, yasal düzenlemelerdeki kadın aynm- cılığına ilişkin "çarpıklıklan" sergilemek için harekete geçtı. ilk aşamada, Yargıtay kararlannı tarama çabşması başlatıldı. '1926'danberi değtjiklikyok' Tarama çabşmasında yer alan avukatlar. I926'dan bu yana benzer olaylarda çıkan Yargıtay kararlannın içenğin- de de hiçbir değişiklik ol- madığmı bebrterek, "Bu ka- rarlarda, kadına yönelik hiçbir şeyyok. Mağdur olan kadının sos- yal, psikolojik durumuna hiç değinilmiyor. Örneğin, ırza geçme ile ilgib bir kararda. Sanığın ırza geçme olanağı varken, sürdürmeyerek kendi- liğinden vazgecmesi durumun- da, 'mağdur olanın direnmesi, kabul edilebibr. ciddi bir engel değü" şeklinde nitelendirihyor. Sadece doktor raporu. maddi deliller dikkate almıyor. Mağ- dur durumda olan kadının ne- ler hissettiği, yaşadığı toplum- sal ve psikolojik baskı dikkate alınmıyor" diyorlar. Türkiye'- nin Kadınlara Karşı HerTürlf' Aynmcıhğın Önlenmesi Ulu lararası Sözleşmesı'nin de 1985 yıbndan beri uygulamaya geçi- nlmediğine dıkkat çekerek. "Artık yeter. Bu sözleşmenin ve hazırlanan yasal düzenle- meler hayat buîsun" diye ko- nuşuyorlar. Omekleri kamuo\ r una açıklanacak Ankara Barosu bünyesinde içtihat taramasına başlayan kadın avukatlar, bu çahşma- lan sonuçlandığında, çarpıa örnekJeri kamuoyuna açı- klayarak. yasal düzenlemeler- deki aksaklıklann gideribnesi için gerekb girişimlerde de bu- 'unacaklar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle