Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1KASNM1992PAZAR CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 3
AğaçJandipmaya
•MALATYA (Cumhuriyet)
- Karakaya Barajı Sağ Sahil
Toprak Muhafaza ve
Ağaçlandırma Projesi
kapsamında ödenek
yetersizliğı yüzünden gerekli
çakşmalann yapılamadığı
bildırildi. Malatya'da 32 bin
ıektar alaıu kapsayan ve
'OOOyıhna kadar
tamamlanması planlanan
projeuyannca I989ve 1990
yıllannda 1500 hektar alana
4 milyonfidandikiminin
gerçekleştirildiği, son iki
yıldır ise herhangi bir
çahşmanm parasal sıkıntı
yüzünden yapılamadığı
açıkJandı.
ODTİrdeyeni
etkinHk
•ANKARA(ANKA)-
ODTÜ'de öğrencilerin de
katılımıyla dünyadaki siyasal
gelişmelerle ilgili
araşürmalar yapmak ve yeni
politikalar üretmek üzere
"Dış Politıka ve Uluslararası
îüşkıler Topluluğu" kuruldu.
Trafik mucizesi
•TAVŞANLI(AA)-
Merkezde 37 bin kişinin
yaşadığj ve her gün trafığe 15
bin aracın çıktığı
Kütahya'nın Tavşanh
ilçesinde, 3 trafik polisi, bir
ekip otomobüı ile görev
yapıyor. Kaymakam Bekir
Ergök, ilçe merkezinde 37
bin kişinin yaşadığmı.
banliyölerle bırlikte nûfusun
50 bine yaklaşüğını
belirterek, "TavşanL'da gelir
düzeyi yüksek olduğundan,
hemen her evin önünde bir
otomobil var. Tunçbilek'teki
kamyon trafiği ise korkunç"
dedi.
Aşiret kavgası
•MUŞ(AA)-Muş
-
ta,
Seydan ve Kapışka aşiretleri
arasında çıkan silahlı
kavgada, biri kadın üç kişi
ağıryaralandı. Alınan bilgiye
göre aralannda daha önce
arazi anlaşmazhğı ve kan
davası bulunan Seydan ve
Kapışka aşiretlerine mensup
kişiler. Muş merkeze bagh
Sürügüden ile Yakansüzme
köyleri arasında karşılaşarak
tartışmaya başladılar. Kısa
sûrede büyüyen ve ıki köye
sıçrayan taşlı sopah kavga,
daha sonra aşiret fertlerinin
kaülmasryla silahlı çaVştnaya
dSftuştü. • - **•*••-
2 milyar
Uzunköprü'ye
•UZUNKÖPRÜ (AA) - 29
Ekim Milli Piyango Özel
Çekilişi'nde Uzunköprülü
birçaycırun 1,'5'likbiletine
büyük ikramiye vurdu.
Edirne'nin Uzunköprû
ilçesinde çay ocağı işleten evli
bir çocuk babası Mustafa
Güngör'ün(26)676913
numaralı Milli Piyango
biletine 10 milyarhk büyük
ikramiye isabet etti. Gûngör,
büetinin 1/5'likolması
nedeniyle iki milyar lira
alacak.
328 yeni eser
• MERSİN(AA)-İçel
Müzesı'ne, bu yü yapılan
çalışmalarla, 328 yeni tarihi
eser kazandınldığı bildırildi.
İçel Müzesi yetkililerinden
alınan bilgiye göre. bu yıl,
hibe, saün alma ve kazı
yoluyla elde edilen eserlerle
birlikte, müzedeki tarihi eser
sayısı 2 bin 987'ye ulaştı.
•ANTALYA (AA)-
Ankara Üniversitesi Tıp
Fakükesi Farmakoloji
Anabilım Dalı Öğretim üyesi
ve Türk Başağnsı Derneği
Başkanı Prof. Dr. Cankat
Tulunay, Türkiye'de rnigren
teşhislerinin yüzde 80'inin
yanlış olduğunu açıkladı.
Türkiye'de 5 milyon
dolayında migrenli hasta
bulunduğunu belirten Prof.
Dr. Tulunay. her başı
ağnyanın mutlaka doktora
gitmesi gerektiğini de ıfade
ederek, "'Hıç kımse eczacıya,
komşuya bakarak ilaç
kullanmamah. Ağnmn tarua
konmadan ılaç kullanılarsa,
ortaya yanlış kullanılan
ilaçlara bağlı başağnsı çıkar.
Bunun tedavisi mıgrenden
daha zordur" diye konuştu.
Yazyaşıyor
•ANTALYA (AA).-
Tûrkiye'nin büyûk
bölümünde ölen yaz,
Antalya'da yaşıyor.
Dayanılmaz sıcaklardan
sonra tatlı sıcak günlerin
yaşandığj Antalya'da plajlar,
CuVnhuriyet Bayramı
tatilinden yararlanan yerli
turistlerle sonbaharcı
yabancı turistler tarafından
doldurulmuş durumda.
Antalya, Kemer, Side
kıyılannı dolduran yerli ve
yabancı turistler, denizden
mümkün olduğunca fazla
yararlanmak istedikleri için,
günlerini şezlonglarda
güneşlenerek geçiriyorlar.
Satışlann 1991 yılında serbest bırakılmasıyla son iki yılda değeri toplam 220 milyar lirayı bulan silah satıldı
Pamıık ellersilalılaıaKEMALYURTERİ
ANKARA - Silah saüşının 1991 yıhnda
serbest bırakıimasıyla birhkte, Makıne ve
Kimya Endüstrisi Kurumu (MK.EK.) tara-
fından, son iki yılda değeri 220 milyar lirayı
bulan toplam 28 bin 156 adet tabanca satıl-
dı.
MKEK kayıtlanna göre silahlara en çok
ilgiyi serbest meslek sahipleri gösteriyor.
lkınci sırada benzin istasyonu sahipleri,
üçûncü sırada da müteahhit ve kuyumcular
yer abyor.
Artan terör olaylan ve silah taşıma özenti-
sinden dolayı silaha olan ilgı giderek artıyor.
En ucuzu 3,5 milyon lira olan yerli üretimler
ile fıyaüan 10-33 milyon lira arası olan ithal
silahlan alabilmek için MKEK satış bölü-
münde kuyruklar oluşuyor. MKEK yetkili-
leri, taleplerle başedemediklerini ve saülan
silah sayısının birkaç kau kadar alıcının sıra-
• Artan terör olaylan ve silah taşıma özentisinden dolayı silaha
olan ilgi giderek artıyor. En ucuzu 3,5, en pahahsı 33 milyon lira
alan silahJarı alabilmek için Makina Kimya Endüstrisi Kurumu
satış bölümünde kuyruklar oluşuyor. Silahlara en çok ilgiyi serbest
meslek sahipleri gösteriyor.
da olduğunu söylediler. İthal silah satışı, Sa-
vunma Sanayii Müsteşarlığı adına yapıhyor
ve MKEK, satış hizmeti karşılığı fıyat üze-
rinden yüzde 20 pay ahyor. Yerli üreüm si-
lahlann geüri de olduğu gibi MKEK'ya kalı-
yor.
MKEK yetkililerinden edinilen bilgiye
göre 1991 yılında kurum tarafından 9 bin
989 adedi ithal, 7 bin 950'si yerli olmak üzere
toplam 17 bin 939 adet silah satışı gerçekleş-
tirildi. Satış sonucu ithal silahlardan 93 mil-
yar 867 milyon 240 bin 643 lira, yerli silah-
lardan ise 20 milyar 382 milyon 853 bin 568
lira gelir elde edildı. 1992 yıh ekim ayına ka-
dar ise 3 bin 821 'i ithal, 6 bin 396'sı yerli üre-
tim toplam 10 bin 217 silah satıldı. 1992 yı-
hnda ithal silah satışından 80 milyar 86 mil-
yon 848 bin lira, yerli silah satışından 25 mil-
yar 981 milyon 536 bin lira gelir elde edildi.
Iki yıl içinde toplam 28 bin 156 silah için öde-
nen para ise 220 milyar 318 milyon 478 bin
211 lira olarak belirlendi.
Yetkililer. 1991 yıhnda ilk kez ithal silah
getirilmesinden dolayı ilgının, ithal silahlar
üzerine yoğunlaştığını, daha sonra yerli si-
lahJar üzerine kaydığmı belirttiler. İthal silah
satışında Beretta, Smith VVesson, Browning
gibi markalar ilk sırayı alırken Belçika üreti-
mi Astra dördüncü sırada yer aldı. Yerli üre-
timde ise 7.65 milimlik standart Kınkkale
satışa sunuldu. Fiyatlan 3,5 milyon olarak
belirlenen Kınkkale, isteyenler için gümüş
veya altınla kaplanıyor.
ithal silahlann fiyatlan şöyle:
Beretta 7.65 (14 milyon 560 bin), Beretta
92-E (24 milyon 80 bin), Beretta 92-F Com-
pact (24 milyon 640 bin), Magnum olarak
da bilinen Brovvning HP (18 milyon 928
bin). Browning BDA-9 (33 milyon), Beretta
BDA-380 (16 milyon 576 bin). Smith Wes-
son-5906 (24 milyon 192 bin) Smith VVes-
son-19-2,5 (13 milyon 104 bin), Smith Wes-
son-60-2/5 (15 milyon 232 bin), Smith Wes-
son-686-2/5 (15 milyon 904 bin), Astra-100
(18 milyon 480 bin), Astra-357 (10 milyon
304 bin).
MKEK tarafından altın veya gümüş kap-
lamalı ve çeşitli özelliklere sahip silahlar da
saulıyor. Silah fiyatlanrun yakında değişece-
ği ve kasım
ayında yeni fiyatlandınnaya
gidileceği belirtiliyor. Edinilen
bilgiye göre silah alabilmek için silah ruhsatı
almak yeterli oluyor. Silah ruhsan ile
MKEK'ya başvuruda bulunanlar, alacak-
lan silah için avans yatınyorlar ve silahın it-
hah" için 2 ile 3 ay arasında bekliyorlar. Yet-
kililer, silah alımı için başvuruda bulunan-
lann bir kısmını komisyoncuların oluştur-
duğunu ve bu kişilerin aJdıldan silahlan
daha sonra satüklannı söylediler. Silah alımı
için başvuruda bulunanlar arasında serbest
meslek sahipleri ilk sırada yer ahyor. İkind
sırada benzin istasyonu sahipleri bulunuyor.
Özellikle kuyumcular, müteahhitler arası-
nda ilginin yüksek olduğu bildiriliyor. Artan
terör olaylan nedeniyle silaha olan ilginin
artığını belirten yetkililer. silaha hücumun
bir nedeninin de özenti olduğunu dile getiri-
yorlar.
Sağlıh
İki kişiden biri
damardanölüyor
• Nevşehir'deki 6. Ulusal Vasküler Cerrahi Kongresi'n-
de açıklamalarda bulunan Prof. Dr. İbrahim Ceylan,
Türkiye'de ölümlerin yüzde 50'ye yakın bir bölümünün
damar sistemi rahatsızlıklanndan ileri geldiğini söyledi.
SELAHATTÎN Ş AÎflN
NEVŞEHİR -Türkiye'de son
yıllarda meydana gelen ölüm
olaylartnın yüzde 50"sine yakın
bir bölümünün damar astemi
rahatsızlıklanndan kaynaklan-
dığı belirtilerek, damar cerrahı-
sine gerekli önemin verilmesi is-
tendi. Nevşehir'in Ürgüp ilçe-
sinde iki gün süre iledevam eden
Ulusal Vasküler Cerrahi Deme-
ği'nin düzenlediği 6. Ulusal
Vesküler Cerrahi Kongresi sona
erdi. Kongrede açıkJamalarda
bulunan Ankara Üniversitesi
Tıp Fakültesi Genel Cerrahi
Ana Bilim Dah Başkanı Prof.
Dr. İbrahim Ceylan, Türkiye'de
ölümlerin yüzde 50 ye yakm bir
bölümünün damar sistemi ra-
hatsızlıklanndan ileri geldiğinin
bilimsel çahşmalarla ortaya çı-
karurnasına karşın, bu konuda-
ki çalışmalann demek baanda
yapılan çahşmalarla kaldığını
söyledi. Gelişmekte olan ülkeler
arasmda vasküler cerrahisi ihti-
sası vermeyen tek ülkenin Tür-
kiye olduğunu belirten Ceylan,
ıhtisas tüzüğünde değişiklik
yapılarak vasküler oerrahinin
ayn bir ihtisas dalı haline getiril-
mesine yönelik Sağhk Ba-
kanbğı'na 3 kez başvuru yap-
malanna rağmen bugüne kadar
olumlu bir gelişrnenin sağlana-
madığjnı söyledi. Ceylan "Da-
mar sistemi konusunda araştı-
rmalar yapddıkça, toplum
sağlığı açısından taşıdığı önem
bir kez daha ortaya çıkartıla-
caktır. Vasküter cerrahi de geliş-
mekte olan ülkelerle yans halin-
de oiamamamız, bu daldâ bizle-
ri geriye götürmektedir" dedi.
I8yaşındakicaztTompetçisiLeonhart, Gnammyödüllüilkliseli
Siyalı ruhabeyazııefeskûltür Servisi - Parliament'in
bu \ıl "Jazz Generauons" adı
altında gerçekleştirilen etkinlik-
leri kapsammda "cazın tazeliği-
nı yitirdiği yolundaki karamsar
önyargılara. çoşkulu bir şekilde
karşı gelmek için" bir araya ge-
len üç nesillık Parhament Su-
perband, İzmir'de bir, İstan-
bul'da iki konser verdi. Grubun
genç kuşağındaki yeni yıldızlar-
dan biri de 18 yaşındaki trom-
petçı Michael Leonhart. Genç
caz müzisyeni, tarihte ilk kez
bir liseli tarafından kazanılan
Grammy Ödülü'nün sahibi.
Bu yıl lısede, ABD Başkanük
Oğrencisi seçilen trompetçi, "Su-
ite for Trumpet and Strings"in
de bestecısi. Sanatçı. cuma ge-
cesındekı son konsennden önce
sorularımızı yanıtladı.
-Ailenizde başka müzisyen
var mı?
Daha sonra. 12 yaşımdayken
trompete döndüm ve geleneksel
caz çalmaya başladım. Zaten
evimızde de, çocukluğumun
herdöneminde müzik vardı.
-Lisede okurken Grammy gi-
bi önemli bir ödülü alan kişisi-
niz. ödülünüzün hikayesini
bizlere anlatır mısınız?
Başkası da seçilebilirdi
-Grammy Ödülü'nü almak,
ünlü bir insan olmak çok güzel
ve değişık bir duygu. Ama ora-
da benim gibi odül alabilecek
kadar iyi bir sürü müzisyen de
vardı. 75 bin okuldan binlerce
insanın kaüldığı büyük bir ya-
nşmayapıldı.
Yanşrnada ben, trpmpet ile
hızh ve yavaş çeşitli eserler
çaldım. Elene elene 20 kişi
kaldık ve ben seçıldim.
-Babam Jay Leonhart, pro- Alüzik yaşamınızda ken-
Amerikalı genç yetenek Michael Leonhart, Partiament Super-
band'deçalryor. (Fotoğraf: MUHARREM AYD1N)
fesyonel ve iyi bir müzisyen.
Annem ve kızkardeşim de şar-
kıcı. Kızkardeşim, dün yeni bir
plak doldurdu.
-Müziğe cazla mı başladınız ?
-Müziğe 10 yaşındayken ba-
teri çalarak başladım. İlk za-
manlar sadece caz değil. her
türlü müzikle uğraşıyordum.
dinize birisini örnek aldınız fnı?
-Evet, babam Jay Leonhart'ı.
Müziği bir yaşam tarzı olarak
seçtiğimde bana engel olmadığı
gibi, beni yüreklendirdi. karar-
lanmda destek olarak, her za-
man >
r
anımda yer aldı.
-Yeni müzisyenlerin eskiler-
den daha başanlı olduğuna ina-
nıyor musunuz?
-Gerçekte değil. Ancak yeni
jenerasyon daha çok olanakJa-
ra sahip, turnelerle kendini da-
ha çabuk dinleyicıiere ulaştıra-
biliyor. Ama bütün caz tarihin-
de şu anda olduğu kadar, yete-
nekli caz müzisyenleri olmadı.
70'lerle 80'Ierin birçok solistle-
rinden farkb olarak caz. rock ve
pop müzdğin kanşımı olan "fusi-
on" türünden uzak kalıyonız.
Tutkumuz kauksız caz yani,
özgün duygu, swing ve hikaye
anlatma yöntemlerinin olduğu
60'lann caz dili.
-Sizce cazın modası geçti mi?
-KesinJikle hayır. Caz, klasik
müzik gibi vazgeçılemez bir
müzik türü. Her dönemde yeni
bestelerin de yardımıyla popü-
lerliğini ve sevilirliğini koruya-
cak.
-Caz; rock, pop müzik gibi
diğer müzıklerle kanştınlabilir
mi?
-Müziğin her döneminde, ca-
zın diğer müziklerle kanştınl-
maa mümkün, zaten yapüıyor
da; pop caz, folk caz gibi... An-
cak caz, klasik müzik gibidir,
tek başına işlendiğinde gerçek
anlamını bulur.
Pek çok yerli ve yabancı kuruluşun katılacağı '8. Uluslararası İstanbul Antika ve Dekoratif Sanat FuarT pazartesi günü başlıyor
Geçnvşn vegekceğin (uıtihahuıİstanbuTdabir avada
NİLGÜNTOPTAŞ
Kültür ve Sanat Varlıklannı
Koruma ve Tanıtma Vakfı'nın
(KÜSAV) düzenlediği "8.
Uluslararası İstanbul Antika ve
Dekoratif Sanat Fuan" pazartesi
günü başlıyor. 8 kasım pazartesine
dek sürecek fuar kapsamında,
sergiler, konferanslarve
müzayedeler yer alacak. Fuann son
iki günü yapılacak müzayedeleri ise
sürpriz birisim yönetecek, İstanbul
Barosu avukatlanndan Ferda
Paksoy. Fuann sergileme bölümüne
yerli ve yabancı 30 kuruluş katılacak.
Bunlardan; Alopaşalı Çini, Anjaü,
Christian Duvernois, Concitta
Copolla. Teres Akavi. ^
Houles-Indoors. Seven Sanatevi ve
Sıtkı Usta dekoratif sanat eserleri
üreten ya da satan kuruluşlar.
Antika kuruluşlan arasında ise
Sotheby's, Aydan Ercan, Eric
Grunberg, Aüyan Limited, Kerim,
Maçka Dekor, Ottoman, Pınar
Hakim, Sin-Ha, Didem Çapa.
Nobilis, Köksal Çiftçi ve Yağmur
Kayabek gibi isimler bulunuyor.
KÜSAV'ın halkla ilişkiler müdürü
Yasemin Saral, bu yıl fuann adına
"dekoratif sözcüğünün
ekJenmesinin nedenini şöyle
açıkbyor: "Batıda "collectable'
olarak adlandınlan, Türkçeye
'geleceğin antikalan' biçimınde
çevırebıleceğimiz objeler vardır.
Bunlareski, ancak antika olmayan
eserlenn, değişık biçimlerde,
tasarlanması. günümüz
sanatçılannca üretilen yüksek sanat
değeri taşıyan yapıtlar ve antika
eserlerin benzerlerinin üretilmesi
olarak sınıflandınlabilir. Bu yapıtlar
da fuarda gerek sergilemede gerekse
müzayedede yer alacak." Fuara
katılan yerli kuruluşlann sergileri
satışa yönelik olacak. \abancı
kuruluşlann sergileri ise daha çok
tanıtım amaanı taşıyor. Saral,
Sotheby'sgibi ünlü kuruluşlann
fuara katılmalannın yaran
konusunda da şunlan söylüyor. "Bu
kuruluşlann haftahk ya da aylık
dergilerinde, bültenlerinde,
İstanbul'dan bahsedilecek. Tüm
dünya ajanslannda yer alacak. RAI
ve BBC bu konuda bizimle özel
röportaj yaptılar. Bunlar gerek
bizim, gerekse ülkemiz için çok
önemli olaylar." Bu yıl ilk kez fuara
Türk cumhuriyetlerinden
Kazakıstan da el sanatlan
örnekleriyle katıhyor. Yasemin Saral
diğercumhuriyetlerin de kaülmasmı
istediklerini, ancak kendılerinin
zamanlannın kısıtlı olması ve
cumhuriyetlerin maddi sorunlan
yûzünden bunun gerçekleşmediğini
anlauyor. Saral, bu cumhuriyetlerle
temasın sürdürüldüğünü ve yıl içinde
birlikte değaşik etkinliklerin
yapılabileceğini söylüyor.
KUSAV'ın antika fuannda bu yıl ilk
kez denenecek bir yenilik de
müzayedenin üç bölümde yapılması.
Müzayedeye çı kanlacak eserler ve
değişiİc objeler nıteliklerini göre
aynlarak her biri en fazla 1 saatlik üç
ayn müzayedede alıcılara sunulacak.
F SAYIN DOKTOR ve ECZACILARA
P O L İ V İ T A M İ N
C Fort 3ODraje
VitaminBi 15mg
Vitamin B2
15 mg
Vitamin B6
10 mg
Vitamin B1 2
10mcg
Vitamin C 200 mg
Nıasinamid 50 mg
Kalsıyum pantotenat 25 mg
Biotin . . . . 150 mcg
Blister ambalajlarda sağhk hizmetine sunulmuştur.
Aynntılı bilgi için: Davutpaşa Cd. No:12 (34473) Topkapı-İST. Tel: 544 46 10 Fax: 577 56 47
I.E. ULAGAY
ILA£SANAVll T.A Ş
SAYIN DOKTOR ve ECZACILARA
3. Kuşak Parenteral Sefalosporin
IESEFs e f t r i a k s o n
F L A K O N
0.5 g -1 g i.v.
0.5 g -1 g i.m.
Sağhk Hizmetine Sunulmuştur.
Aynntılı bilgi için: Davutpaşa Cd. No:12 (34473) Topkapı-İST. Tel: 544 46 10 Fax: 577 56 47
I.E. ULAGAY
ILAÇ SANAYII T A Ş
ilişkilerinde sıcak kış
Turkıye "Kor nokta"yı nasıl yakaladı. Iran ve Suriye nasıl ikna
edildı "Tepelerı aJdık" propagandasının arkasında yatan ger-
çek PKK ve peşmerge komutanları ne dıyor. "> Ingılız dıplomat.
Batı'nın Türkıye'ye uyarısı Kerkük ve Türkiye'nın Çekiç Güç
pazarlığı. Demırel'ın korucular için ilginç analızi.. Hıkmet
Çetın'den Yekırtın lıderıne "Federasyon «an etmenizi Amerika
mı soyledı sıze" Saddam'ın Kürdistani Cephe'ye teklifi
2000 e Doöru Irak muhalefetmın toptantısını ıztedi.
MİTHARİCİYE KAVGASI BAJLADI
Doğan Güreş "Yılbaşına kadar teşkılatta tek asker kal-
mayacak " Ust duzey bir MIT gorevlısı "Demırel MIT'i ce-
zalandırdı" Dış gorevdekı MİT mensupiarında panık
GÜNEYDOGU'DA YyZlERCE MEMUR
I SÖRGÜNE GONDERILIYOR
Isım hstesı Asıl sürgunler Mart ayında beklenıyor.
Eğitim-iş ve Eğil-Sen'de birliğe bir adım daha atıldı • Dev-
Yol tartışması suruyof Devrımci Işçının lıdeflerınden İbrahim
Sevımlı'yle goruşme • TTB yöneticisl Dr. Ata Soyer, "İşkence
ve Tıp Mesleği" sempozyumunu yazdı: "Işkencenin lıb-
bileşmesi" • Aydınlık Yol lideri Gonzalo Peru'da polis mer-
kezinde basın toplantısı yaptı. Gonzalo'nun açıklamasımn tam
metnı • ŞükrO Günbulut, "Givur Kızı Hatice'nln Türküa0"n0
söylüyor • Mujdat Gezen başına gelenleri ve konservatuvar
eğıtımını anlattı • Doğan Kotoğlu'yla tutbdda "«ğitilmiş şid-
det" üzerine
29.Antalya Film Festivali
Dinsel ve cinsel
sinematartışması
KALBİNİZİ
KORUYUNUZ
TURKKALPVAKFI
Muayene, Teşhis, Tedavi 275 12 44/45
Laboratuvar, Röntgen 248 58 68
Kültür Servisi- 29. Antalya
Film Festivali jünsinin, "dini
filmlere karşı art niyetli, anti-
demokratik, subjektif ve sine-
madan anlamayan kışılerden
oluşmuş. kokuşmuş bir kurum
olduğu" ileri sürüldü.
İstanbul Ramada Otel'dedü-
zenlenen basın toplanüsında,
Feza Filmciük temsilcileri ile
sağa sinemaalar, ödül alan
filmleri "sapık mesajlar içeren,
Türkiye'>i kötüleyen, cuıselhğe
dayah" fılmler olarak nıteledı-
ler.
Basın toplantıaru yöneten
Zaman Gazetesi yazarlanndan
Abdurrahman Şen, festivalde
ödül alan fdmlerin "ailenin ra-
hatça izleyemeyeceği" fılmler
olduğunu belirterek şöyle ko-
nuştu: "Sürgün ve Çizme gibi
yakın tarihimizi tartışan irdele-
yen filmler gözardı edilerek,
toplumun çok küçük, marjinal
bir kesimine hitap eden, "Pür-
telaş sokağa" yöneLk filmler
ödüllendirilivor. Jürinin 'îsmet
Paşa" mantığıyia verdiği karar-
lar halkımızı hiç de enterese
etmiyor."
Festivalin jürisinde yer alan
sinema yazan Burçak Evren
ise, birçok kez ulusal festival jü-
nlerinde bulunduğunu, bugüne
değin "kol kırılır yen içinde
kalır" mantığıyia jüri kuru-
mundaki çarpıklıklann gör-
mezlikten gelindiğini belirterek,
"Aruk, bazı şeyler konuşulmalı
ve bu kokuşmuş. çürümüş jüri
tertibi değişmeli" şeklinde ko-
nuştu.
Yanşmaya katılan tüm fiJm-
lerin ödül almasının mümkün
olmadığını, hangi filmlerin se-
çileoeğini ise jüri üyelerinin
dünya görüşü, düşünce yapısı,
bilgi ve birikiminin beliriediğini
ifade eten Burçak Evren. şöyle
konuştu: '"Antalya zeyün ağacı
gibi bir yıl iyi ürün veriyor, iki
yıl kötü. Bu jürinin oiuşumu-
dan kaynaklanan bır sorundur.
Atıf Ydmaz'ın filmini değerlen-
dırecek kişi, hayaünda bir kez
bile iyi film yapmamanın
sanasını taşıyan biri, bir başka-
sı 'dul kadın ya orospudur ya
da lezbiyen' diye konuşan biri.
Bu insanlarla benim bn" filmin
içeriğini tartışmam mümkün
değil.-
29. Antalya Alün Portakal
Festivali'de "cinselüği ve din-
selliği" konu alan filmlerin
ağırlıkta olduğuna dikkat çe-
ken Evren, festival jürilerinde
genel olarak dini filmlere karşı
bır önyargı olduğunu, bunun
da, sağ eğilımli sinemaalann â-
nemayı bilmemeleri ve ükel
fılmler yapmalanndan kaynak-
landığını söyledi. Sürgün ve
Çizme'yı. dini filmler kategori-
sine almadığını vurgulayan Ev-
ren, jürinin film seçmeye değil
baafilmleriseçmemeye geldiği-
ni belirtü.
Gazeteci Üstün Doğu ise, Be-
lediyelerin, "entellektüel komp-
leks ya da sapma" nedeniyle jü-
riyi daima "enteresan" kişiler-
den oluşturduğunu anlatarak,
hallan da oylamaya katılması
gerektiğini söyledi.