15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyel Imtiyaz sahibi: Brrin N»di • Genel Yayın Yönnmeni: özgea Acar • Gend Yayın Koordınatörü: Hikmrt Çetinkaya • Yazj tşlerı MfldOrü Celal Başlangıç • Görsel Yönetmen: Ali Acar • Düzenleme. Muslafa Saglamer • Ankara Temsılcisi: Cucyt Areayaıck Haber Müdürleri: MasUfa Balbay, Ifik Kaasu Izmır Temsılci V.. Scrdar Kızık Adana Temsilcısı: Çetia tstanbul Haberleri: Şcn*y KaUuuı Dış Haberler: Ergun Bakı Iş-Ekonomi: Şuknuı Kctend Yurt Basınv Cumhuriyet Matbaacıbk ve Gazetecilik T.A.Ş • Yayımlayaru Yeni Gûn Haber Haberlerı. M<hmet Saraç KUItûr: Celal Uster Makaleler: S»mi Karaoren Spor \bdnlkadir Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. Türkocağı Cad. 39/41 Cagaloglu 34334 Ist. PK: 246 Yücdmaa Dttzeltme: Abdnllab Yazıcı • Muessese Müdur V: Erol Erkul • Koordmatör: tstanbul. Tel: 512 05 05 (20 hat), Telra: 22246, Fax: (1) 526 60 72 • Bünlar Aakanu Z". Ahmel Konılsaa • Muhasebe: Buknt Yeatt • tdarc Hıiseyin Gurer • lşleıme Ondtr Gölcalp Blv. tnkılap S. No: 19/4, Tel: 433 11 41-47, Telex: 42344, Fax: (4) 433 05 65 • Çcük • Bılgı-lşlem. N»U laal Bılgısayar Sıstcm: Mıinıvct Çiler • Personel. Sevgi tzmin H. Zıya Blv. 1352 S. 2/3 Tel: 83 12 30, Telex: 52359, Fax; (51) 89 53 60 • AdaaK Bostaacıotlu • Reklam: Reha Işıtman Inönü Cad. 119 S. No: 1 Kal: 1, Tel: 59 37 52 (4 baı), Telex: 62155, Fu: (71) 59 25 78 TAKVİM-1KASIM1992 lmsak. 5.01 Güneş 6.27 Öğle-11 5? Ikındı: 14.41 Akşam: 17.08 Yatsr 18.29 •" İzmir'de "Hayvan Pansiyonu' • İZMİR(AA)-Evlerde beslenen ha>\anlann, sahiplennin tatıle gitmeleri durumunda bakımını üstlenmek amacıvla. birsüre önce İzmir'de açıİan "Hayvan Pansiyonu"nun beklenilenin üstünde ilgi gördüğü bıldirildi. Ege IJniversiteşi Su Ürünleri Fakültesi Öğretım C>esi ve aynı zamanda hayvan klinıği sahibi olan Prof. Dr. Osman Yüreklitürk, Sahilevleri'nde açılan "Hayvan Pansiyonu"nda ev ortamında yetıştirilen her türlüsüshayvanının bakılacağını söyledi. Tepeli pelikanlar kuluçkada •SAMSL N(AA)-Samsun Doğayı Koruma Derneği tarafından Kızıhrmak Deltasf nda yapılan araştırmada, dünyada nesli tükenmekte olan 'tepeli pelikan"" kuşlanndan 6'sının, kuluçkaya yattığı bildınldı. tepeli pelikan ve denız kartalı kuşunun 1974 yılına kadar deltada düzenli olarak üredığıni. bu tarihtcn sonra üremenın düştüğünü bildiren Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi araştırma görevlisi Sancar Banş, şunlan süyledı: "Tepelı pelikan ve denız kartalı kuşuhun nesli. dünyada hızla tükenmekte, bu kuşlar, Bafra Balık Gölleri'ne, neslini devam ettirmek için gelmektedir. Çevre sağlığına tehdit • ATİNA(AA)- Küçük bir Avustralya Araştınna fımıası, uçaklara "kaçak olarak" binen "böcek yolculann" ozona zarar veren spreyler kullanılmadan nasıl öldürüleceği konusunu çözümekavuşturduğunu ileri sürdü. Avustralya, Yeni Zelanda ve Güney Pasifik ülkelerinin büyük bölümünde, hava yollannın, yurtdışından ülkeye gelişlerde uçaklannın kargo bölümünü ve yolcu kabinlerini böcek ilacı ile ilaçlaması zorunlu tutuluyor. İngiltere ve Fransa da özellikle sıtmanın yaygın olduğu ülkelerden gelen uçaklann yolcu kabinlerinin inişten önce ilaçlanmasında ısrarediyor. Istanbul-Haliç'ten Teselya-Tempi köyüne restorasyondaTürk ve Yunan işbirliği Iki anıt yapının sevgiyle oııarıııuİstanbul Haber Servtsi • Mut- faklan, müzıklen, danslan, sos- yal yaşamlanyla 1000 yılın or- taklığını ruhlanna sindiren, bir- birinin diline sayısız sözcük ar- mağan eden Türk Yunan halkı, politik dengesizlikler nedeniyle güvensizlik bulutlan altında yaşıyor bugünlerde... Bu iki haJkın yaşamlannm taruğı tarihi eserler çeşitli ih- malkârlıklann eşliğinde za- manla yıpranıyor. Bugürüerde bu ilgisizliği bir anlamda protesto etmek. aynı zamanda iki tarihi yapıyı resto- re etmek amacıyla iki ülke in- sanlan arasında bir calışma başlatıldı. Türk Yunan dostlu- gunun ve iç içe yaşamlannm ta- rihseltaruklanolanikiyapı"Ge- lecek dostluktadır, işbirlığinde- dir, sevgidedir, banştadır" slo- gamyla restore edilecek.İstan- buldaki Tur-u Sina Manasün ile Teselya Bölgesi Tempi kö- yündeki Hasanbaba Külliyesi'- Tur-u Sina Manastın Hasanbaba KüUivesi •Türk Yunan dostluğu- nun ve iç içe yaşamlannın tarihsel tanıklan olan Ha- liç'teki Tur-u Sina Ma- nastın ile Yunanistan Tempi köyündeki Ha- sanbaba Kulliyesi, "Gele- cek dostluktadır, işbirliğin- dedir, sevgidedir" slo- ganıyla restore edilecek. nin, doğaya teslim olmasını en- gellemek amaayla kunılan Me- tochion-Hasanbaba Türk Yu- nan İşbirliği Etkinlikleri Giri- şım Komitesi çalışmalanna başladı. Komite üyesi Prof.Dr.Selçuk Erez,"Bu iki anıt yapmın kurta- nlması için el ele vermek ve ba- nş içinde yaşama arzusunun simgesi olacak iki anıtı dünya- ya, insanlığa armağan etmek is- tiyoruz" dedi. Yunanlılar ve Türklerin 1000 yıldır aynı coğ- rafya içinde ayru tarihi yaşadık- lannı kaydeden Prof. Erez, Yu- nanistan'da bulunan pekçok Osmanlı eserinin zor durumda olduğunu, aynı şeyin Türkiye'- deki Bizans eserleri için de ge- çerli olduğunu ifade etti. Erez, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Düşmarun malıdır, varsm batsın anlayışı sürmüş yıllar boyu. Burada bir algılama ha- tası var. Sadece Osmanlırun de- ğil Bizansın da mirasçısı ol- malıyız. Kültürde. dilde. mü- zikte Bizans etkisi var. Bu ne- denle ben Bizansın mirasçısı- yım. Aynı şey Yunanlılar için de geçerli. İki tarafta böyle dü- şünenler biraraya geldik. Biz kı- lise onlar cami onaracaklar." Erez, girişime maddi yardım- da bulunmak ısteyenlenn için Dışbank Şişli Şubesi'nde 300002-431 nolu hesap açtınl- dığını. ilgilenenlerin 232 94 69. nolu telefonu arayabileceklen- ni söyledi. . Tur-u Sina Manasün: ls- kenderiye Patrikliği'ne bağlı, İstanbul Fener semtınde bulu- nan Tur-u Sina Manastın'na (Metochıon) ait en eski kayıt 14. yüzyıla ait. Tarih boyunca birkaç kez yanan eski manasur. her seferinde yeniden yaptınl- mış, 4. Murat'm 1623 tarihinde çıkardığı bir fermanda burada- ki kilisenin Fatih Sultan Meh- met tarafmdan bu cemaate bırakıldığı belirtilerek onanl- masına izin yerildi. 17. yüzyıl- dan itibaren İskenderiye Patrik temsılcisinin oturduğu kilise önünde yer alan binalarsa, eski Bizans mimarisi sitilinde yapıl- mış Fener semtinin en eski ve en güzeî sivil mimari örnekJeri ola- rak kabul ediliyor. Son olarak 1730'da onanm gören manas- tır, 1838 ve 1868 yıllannda res- tore edildi. Kilisenin giriş kapısı üstünde yer alan el resminin Fatih'in elini simgelediği bilini- yor. Hasanbaba Kulliyesi: Hasanbaba Kulliyesi, Yuna- nistanın Teselya bölgesinde Tempi köyünde bulunuyor. Es- ki adı Baba olan bu köydeki külüye ile ilgili en önemli belge- nin, 19. yûzyıl başlannda yöre- ye gelen ve görduklerini resim- leyen tngiliz gezgin Edward Dovvd'in yapoğı resim olduğu söyleniyor. Resimde Hasanba- ba camisi, minaresi, türbesi ve kulliyesi görûnüyor. 8,20 met- rekare alan üzerinde 13,5 metre yüksekliğinde bir kubbeyle ör- tülü olan Hasanbaba Türbesi, 15. yüzyılda yapıldığı tahmin edilen bu yapı grubunun sadece bir parçası olarak bilinir. Eski Sovyet casusu, atom bombası sırlannın nasıl çalındığını açıkladı Casusıııı iyisi^ eıııekliliğiııde konuşur Dış Haberier Serrisi-Amerika Birleşik Dev- letleri'nin, löTemmuz 1945 tarihindedünya- nın ilk atom bombasını New Mexico çölünde denemesinden tam bir hafta sonra, ABD baş- kanı Harry S. Truman, Stalinie Almanya'run Potsdam kasabasında biraraya geliyordu. Truman, Stabn'e tahrip gücü yüksek yeni bir silah keşfettiklerini söylediğinde, Sovyet müt- tefikı tarafından bu konuda soru yağmuruna tutulacağını düşünüyordu. Hatta buna ken- disıni hazırlamışu. Truman, Stalin'in, söyle- diklerine özel bir ilgi göstermemesi karşısında şaşkınhğa uğruyordu. Stalin'in soğukkanh tavnnın ise basit bir açıklaması vardı: Sovyet lideri, Amerikan atom bombası projesi hakkında Truman'dan daha fazla bilgiye sa- hipti. Truman çak az şey biliyordu Harry S. Truman, 1945 yıhnın nisan ayında Roosevelt'in yerine geçene kadar, başkan yardımcdığı döneminde Manhattan Projesi hakkında çok az şey biliyordu. Halbuki, ge- rek Sovyet casusluk belgeleri gerekse eski Sovyet istihbarat ajanlanyla yapılan görüş- meler, 1941 yılmın sonlanndan itibaren, Amerikan atom bombası projesiyle ilgili bil- gilerin Kremlin'e gitmeye başladığını acığa çı- kanyor. • Gerek Sovyet casusluk belgeleri gerekse eski Sovyet istihbarat ajanlanyla yapılan görüşmeler, 1941 yıhnın sonlanndan itibaren, Amerikan atom bombası projesiyle ilgili bilgilerin Kremlin'e gitmeye baş- ladığmı açığa çıkanyor. Eski Sovyet Casusu Anatoli Yatskov, 'Atom bombasmm yapım aşamasmdaki bil- gileri Sovyetler BirliğTne ulaştırarak kendi atom bombamızın yapımını hızlandırdık. Böylelikle ülkemizin ABD'yle stratejik olarak aynı konuma gelmesine yardım ettiğjmizi düşünmüştük' diyor. Igor V. Kurchatov. 1943 vılının mart ayında Kremlin'e gönderdığı ve geçenlerde yayımlanan mektubunda Sov'yet casusluk şe- bekesinin Avrupa ve Amerika'daki başansı- na övgüler yağdınyor. Casuslar tarafmdan gönderikn bilgüerin direkt ulaştığı tek sovyet bilim adamı olan Kurchatov, Kremlin'deki devlet adamlanna bilgi vermek amacıyla gön- derdigi mektubunda sözlerine şöyle devam ediyon "Edindiğimiz bu bilgiler, ilerideki çahşma- lanmıza küavuzluk edecek. Özellikle uran- yumla ilgili sonınlann çözümünde zahmetli birçok aşamayı tekrarlamaya gerek kal- madsğı gibi, yeni bilimsel ve teknolpjik bilgile- ri de bu konuda kuUanabileceğiz." Manhattan Projesi üzerinden yanm asır geçmiş olsa da, Sovyet casuslannın edindiği bazı bilgiler öneminı hâlâ koruyor. Kremlın'- in, Batı'nın atom sırlannı nasıl çaldığıyla ılgılı bilgiler, gerek Sovyet bılim adamlan ve ajan- lanyla yapılan görüşmeler, gerekse Rus basımnda konuyla ilgili yazılardan derlendi. Bulmacarun en son karesi ise Rus Bilim ve Teknoloji Tarihi dergisinde yer alan makale- deki bilgilerle tamamlandı. Dergıde verilen bilgiler şöyle sıralamyor: GizB bilgüer Kremlin'e gitti Batı'daki solcu bilim adamlan ve casuslar, Sovyetler Birliği'nin Almanya tarafından iş- gal edilmesinden sonra ülkenin Hitler'e karşı direncbilmesi için ellerinden gelen yardımlar- da bulunuyorlar. Bu yardımlar arasmda Batı ülkelennin silahlan hakkında Sovyetler'e bilgi aklarmak da yer ahyor. Rus istihbarat belge- leri, Sovyetler Birliği'nin Almanya tarafından işgal edildiği dönemde Batı'nın sahip olduğu .silahlar hakkında en gızli bilgılenn Kremlin'e gittiğini karutbyor. örneğin, 1941 yılmın aralık ayında Londra'daki Sovyet istihba- ratırun başı Anatoli Gorsky, Ingiltere'de hü- kümetin nükleer çahşmalaria ilgili toplantıda alınan kararlan iletmek üzere Moskova'ya bir kurye gönderiy or. Krernlin'e verdıklen bilgiler arasmda İn^- liz bilim adamlannın iki yıl içerisinde bir uranyum bombası yapmayı düşündükleri de yer alıyor. Bu çok gizli bilgilerin kaynağı 'Leaf İcod adıyla bilinen ve Sovyet casusluk şebekesinin Çambridge kolunun önemli adamlanndan İngiliz diplomat Donald Mac- lean. Rus casusluk şebekesinin New York'- taki adamı Morris Kohen adındaki genç bir komünist. Ispanya iç savaşında Cumhuriyet- çiler tarafmda çarpışırken bacağından yarala- nan Kohen. 1938 yılmda Sovyetler için çalış- maya başlıyor. Kohen, Batılı ittifaklann dünyanın ilk atom bombasını yapmaya ça- lışüklannı Moskova'ya bildiriyor. Morris Kohen, bu bilgileri daha sonra Perseus olarak anılacak casustan alıyor. Çalışmalan gizli sü- ren Amerikan Atom Projesi'nde (Manhattan Projesi) yer alan bilim adamlanndan biri olan Perseus, Kohen'e 16Temmuz 1945 tarihinde New Mexico çölünde patlatılan plutonyum bombasmın yapımı ve denenmesi sırasında ki bilgileri veriyor. Sovyet yöneticileri dışandan gelen bu bil- gilerle pek ilgilenemiyor önceleri. Bunun ne- denı ise ülkenin Alman işgali altında olması ve devletın uğraşması gereken daha acil so- runlanrun olması. . Nihayet 1942 yılının mart ayında Içişîeri yetkilisi Lavrenti P. Beria, Batı'nın Stalin'e atom bombasıyla ilgili projesini anlatan bir biifıngveriyor. '•Baüh devletler, yanlış bilgilerin verilme- sini sağlayarak, Sovyetler Birliği'nin yanhş bir adım atmasıru planlıyor olabilir" diye düşünen Stalın ve Beria, bu bılgüere kuş- ku>la yaklaşıyor önce 1943 >ılının başlannda New Mexico. Los Alamosta süren çok gizli atom çabş- malanyla ilgili ilk aynntılı bilgiler Moskova'ya ulaşıyor. New York'taki Sovyet casusluk şebekesinin başı Vasili Zarubin, kamptaki güvenlik ağımn çok iyi kurulmuş olmasma karşın çok önemli bilgileri edinmekteki ba- şanîannı övünerek anlaüyor. Elde edilen birçok belge atom bombasıyla ilgili ama 1946 yılı aralık ayına ait bir belge, Batıb bi- lim adamlannın hidrojen bombası projesi hakkındaki bilgileri Moskova'ya ilettiğini gösteriyor. INSANLAR ÎSMAIL GÜLGEÇ Grubun kadınlı erkekli 25 üyesi kendi aralannda içtenliği prensip edinmiş Motosiklet çetelerininkaclııılan • 1960'larda, motosikletb" çetelerde az da olsa kadınlar vardı.Bu kadınlann coğu, bir süre sonra, evlenip gruplanndan aynldı. Kadınlann motosiklete olan ilgisinin geçmişi daha da eskilere dayanıyor. Ihş Haberler Seni- si-1960'lıyıUardaöz- gûrlük ve asi olmanın simgesi olan motosik- let bu özelliğini günü- müze de taşıyor. O yıl- larda Marlon Bran- do. 'The Wild One' adlı fılmde bir çete b- derini canlandınyor- du. Triumph marka motosikleti ile Bran- do, mükemmel sürü- cü imajını ası ve maço görüntüsüyle ta- mamhyordu. 1960'h yülarda, motosikletli çetelerde az da olsa kadınlar vardı. Beyaz deri pan- talon ve ceket içinde ve zamanın en iyi mo- tosikleti Vincent'i kullanan bu kadınla- nn çoğu, bir süre sonra, evlenip grup- lannda aynldı. Aslın- da kadınlann moto- siklete olan ilgisinin geçmişi daha da eski- lere dayanıyor. 1920'li ve 1930'lu yıllarda yapılan yanş- İara kaülan kadınlann sayısı ve savaş zamanında motosik- letle haber taşı- macıbğı yapanlann çoğunun kadm ol- Sadece 30 yıllık mo- tosikletler dep, deri giysiler ve kullanılan aksesuarlar da ufak te- fek değişiklikler dışında geçmişteki gibi. Kadın sûrücûler şüphesiz erkeklerden daha fazla ilgi çekiyor. Bu belki de onlann er- kek kültürûnü kadın- lastırmasmdan ileri geliyor. Böylelikle ma- çoluk kendi gülünçlü- ğünde alaya alırup, açığa çıkanbyor. Grubun diğer üyele- rinden 29 yaşmdaki Karen, "Böylesine bir topluluğun içinde ol- manın en güzel tarafı, bir yere ait olma duy- gusu ve gruptaki in- sanlarla kurduğunuz bağlar. Gruba girdik- ten sonra diğer ete- manlarla çok sıkı ar- kadaşlıklar kurdum. Diğer insanlann bize saldırgan cehennem melekleri demesi umn- rumda bile değil. Eğer bu insanlara gözdağı verebiliyorsak bu beni memnun eder" diyor. Karen, bazen tatsız olaylarla karşılaştığını itiraf ediyor. özellikle metroda başma gelenması bunu ispatlıyor. 23 yaşmdaki Yasmin gruba 4 yü önce katümış. (Fotoğraf: INDEPENDENT) Ingiltere'deki motosiklet çete- 'Mean Fucker" grubunun meydana getiren toplam 25 bir olay Karen'i oldukça üz- lerinden birisinin üyesi olan üyeleri haftada bir Camden erkek ve kadm, birlikte moto- müş pub'da, rock'n roll gecesinde bir araya geliyor. 23 yaşmdaki Yasmin gruba dört yıl önce katılmış. Yasmin, şu ana kadar karşılaşüğı sürûcûlerin yüzde içtenlik temel prensipleri 15'inin kadınlar olduğunu söyledikten sonra, kadınlann letin arkasında değil, özel giy- sileri içinde kendi motosüdet- lerini kullandıgını sözlerine ekliyor. Yasmin'nin üye olduğu siklet sürerken çarpıa bir görünüm oluşturuyor. Yasmin, kulüplerinin yeni elemanlar için herhangi bir kural koymadığı gibi, tören de yapmadıklannı belirtiyor. Rock müziğini dinleyen oldu- Grubun sık sık gerçekleştir- birer arka canta gibi motosik- diği diğer bir aktivite ise hafta sonu motosikletlerini uzak ğu gibi soul dinleyen de var. yerlere sürmek ve motosiklet- Onem verdikleri tek ortak ler hakkında sohbet etmek. Kendi aralannda içtenliği te- mel prensip edinmiş grubu özellik, kullandıklan moto- sikletlerin tngiliz yapımı olması. Karen,"Bazı erkekler bizi deri giysiler içinde görünce bunu özellikle sekâ olmak için yaptıgımızı düşünüyor ve bizi rahatsız ediyor."diyor. Yasmin, kırmızı ışıkta ken- disine iğrenç sözler sarfeden erkekleri kaskı sayesinde duy- madığını belirtiyor. Olumsuz olmadığı sürece kadın sürûcü- ler dikkat çekmekten hoşlanı- yor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle