Katalog

27EKİM1992 SAU CUMHURİYET SAYFA HABERLER Inönü'ye barış ödülü • İZMİR(ANKA)-SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü'ye Manisalı Konutçular Mrafından "Banş Ödülü" verilecek. l kasım yerel seçimlenn son turu için hafta sonu İzmir'e gelecek olan SHPlideri Erdal İnönü. Manısa Birlık İskobirlik ve Turkoop'un ortaklaşa düzenlediği "Manisa toplantılan"'nın ılkindc konuşacak İnönü. 30 ekım gecesi Manisa"ya geçerek SaruhanOteli"nde"2000"li yıllara sosyal demokrat bakış" konusunda görüşlennı açıklayacak. Konferans öncesinde Manisa toplantılannın düzenleyıcısi konut kooperatifleri tarafından SHPIidenulusal uzlaşma. dayanışma, banş ve kardeşlığeyaptığı katkılan nedeniyle "banş ödülü" verilecek. Ankara Barosu seçimleri lANKARA(AA)- Ankara Barosu'nun ıkı gün süren 52. olağan genel kurul toplantısı fonunda Baro Başkanlığı'nı t'ağdaş Demokrat Avukatlar' grubu adayı Erdal Merdol kazanırken yöneüm, dısıplin ve denetleme kurullan ile Türkiye Barolar Birliği delegasyonunun tümünün •Demokratik Sol" grup listesinden seçilmesi dikkati çektı. Öte yandan 5000"e yakın üyesıy le Türkiye'nin 2. büyük barosu konumunda olan Ankara Barosu'nun son genel kurulunda boş oy kullananvcoy kullanmayan i^iukat sayısının 2000 civannda olduğu bıldinldi. 'Çağdaş Demokrat" ve Birliğe Çağn' gruplanna mensup avukatlar. secımlerde oy kullanmayan veyaboşoy kullananavukat sayısının çok olmasmın ncdcninin son yönetime bir tepki niteliğinde olduğunu belirterek şöyle dediler: 'Son 25yıldır(DemokratikSol) grup baro başkanlığına temel koymuştu. Aynca seçimlerde bugruptan aday olacak kişileri Önder 5av ve bunun etrafındaki birkaç kişi belirliyordu. İşte bu tepki neücesi bu sene baro başkanı "Çağdaş Demokrat' gruptan ii SBP'den partilere çağn • ANKARA(ANKA)- Sosyalist Bırlik Partisi (SBP) Genel Başkanı Sadun Aren. Kuzey Irak'iayapılanaskeri fcperasyonun kalıcı olabilecek bir olaya dönüştüğünü iddiaederck konunıın TBMM'de gündcme gelirilerek tartışmaya açtlmasını istedi. Sadun Aren. yaptığı yazılı açıklamada, güvenlik güçleri tarafından Kuzey Irak'ta sürdürülmekteolan operasyonun amaçlannı aşarak kalıcı bir olaya dönüştüğünü savundu. Operasyonun Türkiye açısından uluslararası sorun çıkartacağım kaydeden Sadun Aren. "Bu nedenle konunun TBMM'dc onaylanması amaayla tartışılması temel bir demokrasi ilkesidir. Hükümeti ve özellikle Meclis"te temsil edilen partileri bu konuda harekete geçmeyeçağınyorum" dedi. Müftöoğlu: MÇP oyları artıyor • ANKARA (AA)-MÇP Genel Başkan Yardıması Rıza Müftüoğlu. partisinin ilk genel seçımlerdeki hedefınin 100 milletvekili çıkarmak olduğunu söyledi. Müftüoğlu. bugün parlamentoda düzenlediği basın toplantısında. MÇP"nın20Ekim 1991 genel seçimlerinden sonra izlediği politika ile halkın büyük sevgısını kazandığını bildirdi. Dünyada ve özellikle Türk dünyasındaki gelişmeler karşısında bütün dikkatlerin MÇP'ye yöneldiğini kaydeden Rıza Müftüoğlu. bölücü terörolaylannın ülke bütünlüğünü lehdit etmesinin de partisine olan ilgi v e güveni bir kez daha artırdığıru savundu. MÇP'nin. bu gelişmeler karşısında I Kasım seçimleri ne katıldığını ifade eden Müftüoğlu. "MÇP'nin 1 Kasım seçimlerindeki hedefi 4-5 belediye başkanlığı kazanmak ve bilhassa İstanbul ve İzmir'de oy oranını y üzde 300-400 arlımıaktadır. Eğer MÇP bu seçimlerde y üzde 5 oranında oyalırsaılk genel seçimlerdeki hedefıne varmayı başaracaktır" dedi. 10 bin seçmen üzerinde yapılan ankete göre seçimler hükümetin geleceğini etkilemiyor CHPnin oyları sagpartilere• Ege Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. ğil adaya oy kullanacaklanmn Armağan, 10 bin seçmen üzerinde yaptıkları anketin sonuçlanna kl > lldl ? mı ^""uiayan Armağan. ı göre, secmenin yüzde 68'inin partiye değil adaya oy verdiğini söyledi. Ankete katılan CHP'li seçmenlerin bir böîümünün de oylannı DSP ya da SHP'ye değil sağ partilere vereceği anlaşıldı. İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Ege Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakül- tesi Dekanı Prof. Dr. fbrahim Armağan 1 Kasım seçimlerinin sonuçlanna göre hükümetin "Başanlı" ya da "Başansız" değerlendırilmesinin sosyolojık temel- den yoksun olduğunu belirterek, 10 bin seçmen üzerinde yaptıklan anketin so- nuçlanna göre. secmenin yüzde 68'inin partiye değil adaya oy verdiğıni söyledi. Ankete katılan CHP'li secmenin bir bö- lümünün de oylannı DSP ya da SHP'ye değil sağ partilere vereceği anlaşıldı. "Yerel Yönetimler ve Demokrasi"" adlı. İzmir ve çevresinde 10 bin seçmen üzerinde yapılan anket sonuçlanna göre sosyal demokratlann bölünmesi. seçmende küskünlük varattı. Halkın yerel demokrasıye yönelik bı- linç düzeyinin yüksekliğinin dikkat çe- kıcı olduğunu belirterek. 1 Kasım se- çımlenndcn çıkacak sonucun sağlıklı değerlcndirilmesi gerckıiğıni söyleyen Armağan şövle konuştu: "İktidar partileri. bu seçimlerden ala- cakları olumlu sonuçlan hükümetin ba- şansı olarak yorumlama eğilimınde ola- caklan gibi. muhalefet partileri de tersi- ne seçimlerden alacaklan olumlu so- nuçlan hükümetin başarısızlığı biçimin- de yorumlama eğiliminde olacaklardır. Oysa. her ıkı yaklaşımın da ^osyolojik temeüeri yoktur. Çünkü. herşeyden önce bu yerel seçimlere katılacak seç- menler hem sayısal olarak hem de sos- yolojik coğrafya açısından genel seçme- ni temsil yeteneğine sahip değildir. Öte yandan, kısmi yerel seçimler siyaset bili- mi kuramlan açısından genel seçimlenn göstergesi olamaz." Secmenlenn yüzde 68'inin partiye de- sergilcdiği bir de "Parçalanmışhk"" yüzünden sosyal demokratlann "kaygı" verici tablosu olduğunu söyledi. Armağan. sosyal de- mokrat secmenin yüzde 65"inin tek par- ti çatısı altında birleşme gereklılığini vurguladıklannı anımsatarak şunlan söyledi: "Sosyal demokratlar açısından duru- mu incelersek kaygı verici bir tabloyla karşılaşıyoruz. Araştırmaya göre, sos- yal demokratlann parçalanması. üç ay n partinin ortaya çıkması seçmeni te- dirgin etmiştır. Bu tedirgınlik, yani sos- yal demokratlann bölünmesi. tabanda tereddütler. hatta kızgınhk ve küskün- lükler yaratmıştır. Bu durumda bir kısım sosyal demokrat secmenin sağa kayma olasılığı vardır Bir kısım sosyal demokrat seçmen ise aynı gerekçe Ue sandık başına gitmeme eğiliminde ola- caktır. CHP her ne kadar seçimlere katılmıyorsa da. yeni ortaya çıkmış bu partiye bağlı kimi sosyal demokratlar SHP ve DSP'nın gitükçe küçülmekte olduklannıvedolayısıylaCHP'ningüç- lenmekte olduğunu göstermek için bu partilerin adaylanna oy vermeme eğili- mır.dedir. Hatta sınırlı bir kesimının oy- lannın sağ partilere ve bu partilerin adaylanna yönelme olasılığı vardır." Solun bölünmüşlüğunün sağın işine yarayacağını vurgulayan Prof. Dr. Ar- mağan, araşürma sonuçlannm birlikte değerlendirildiğinde ortaya çıkacak tablonun şöyle olduğunu söyledi: "Bu yerel seçimlenn hükümeti olum- lu ya da olumsuz yönde etkileme olasılığı yoktur. Tek etkisi pisikolojik etki olacaktır. Eğer bu seçimlerden ik- lidar parulerı kazançlı çıkarsa en azın- dan psikolojik açıdan hükümet de- mokratikleşme sürecini hızlandırma ge- reksinimi duyacaktır. Öte yandan. farklı nitelikteki iki siya- sal parti koalisyonun toplumsal uzlaş- ma için oluşturduğu örneğin geçerliliği ve güvenilirliği desteklenmiş olacaktır. Bu ıse u/laşmacı demokrasi anlavışının yerleşmesine katkıda bulunacak, hükü- metin söz verdiği kimi konulan çözüme kavuşturma konusunda daha rahdt ve daha hızlı hareket etmesini sağlaya- caktır." ANAP, TBMM'nin çalışabilmesi için yeni bir öneri hazırladı Milletvekiliııe parça başı ücret^ *xiAn/- f «leceğiz ve Meclis'i çahştırac • ANAP Grup Başkanvekili Kalemli, "Katıhnan oturum başına maaş alınsın" derken DYP Grup Başkanvekili Müftüoğlu, "TBMM'nin saygmlığını korumalıyız. Parayla çalıştırma önerisine karşıyız" dedi. TUNCAYÖZKAN ANKARA - Milletvekillen- nin devamsızlığı nedeniyle bir türlü toplanamayan TBMM'yı çalıştırmak için çözüm yolu pa- rada aranıyor. TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk'un dc- vamsız milletvekillerine para cezası verilmesi önerisinin ar- dından ana muhalefet partisi ANAP, milletvekillerine kaül- dıklan toplantı başına para ve- rilmesi önerisini gündeme getir- di. Ancak iktidar partileri SHP ve DYP"Meclis'in saygınlığına gölge düşürür" gerekçesiyle bu çözüme karşı çıkıyor. Yeni yasama yılına başladığı 1 eylülden bu yana yalnızca bi- rer maddelik 3 yasa yapabilen TBMM'nin, beklenen düzeyde çalıştınlabilmesi için arayışa ai- rildi. TBMM Başkanı CindV ruk, Meclis çabşmalanna katıl- mayan milletvekillerine para cezası verilmesine ilişkin düzen- lemeyi de içeren yeni içtüzük önerisini Anayasa Komis- yonu'na sc\k etti. Cındoruk'un önerisine göre milletvekillennin her toplantı başına aldıklan pa- ra hesaplanacak ve katılmadık- lan her oturum için aylık öde- neklerinin 12'de biri kesilecek. ANAP Grup Başkanvekili Muslafa Kalemli de Meclis'i çalıştırmak için Cindoruk'un önerisini tersten alarak yeni bir öneride bulundu. Meclis'in pa- rayla çalıştınlmasmı savunan Kalemli, milletvekillerine katıl- dıklan oturum başına maaş ve- rilmesini önerdi. Önerilerini önümüzdeki günlerde TBMM Başkanlığı'na sunacaklannı bildiren Kalemli, konuyla ılgili olarak şunlan söyledi: "Bız Meclis'in çalıştınlması görevinı iktidann yerine getire- memesi nedeniyle, milletvekil- lerinin devamını sağlamak açı- sından oturum başına maaş ve- rilmesini öneriyoruz. TBMM Başkanımızın da baa gazeteler- de para cezası şeklindeki de- meçlerine yer verildi. Meclis'te haftalık 12 saatlik bir çalışma süremiz var Biz bunun aylık süresini alıp oturumlara bölüp her oturum için belirli bir ücret ödenmesine taraftanz. Bunun maaş kesintisinden daha etkilı olacağını sanıyoruz." TBMM'nin çalışünlamama- sından birinci derecede iktidan suçlayan Kalemli. DYP ile SHParasında Meclis'eveyako- misyonlara getirdikleri yasalar- da anlaşmazlıklar bulunduğu için her ıki parti milletvekilleri- nin TBMM Genel Kurulu'na gelmediklerini savundu Muhalcfeıın önerisine ikti- dar partileri katılmıyor. Mecli- sin parayla. lotaryayia çalıştınl- masının saygınlığa gölge düşü- receğini savunan iktidar partisi milletvekilleri sorunun çözü- münde muhalefetin sorumlu- luktan kaçmaması gercktığınl belirtiyorlar. Cindomk'un. daha önce, da- nışma kurulunda gündeme ge- tirdiği. devamsız milletvekilleri- ne para cezası önerisine olumlu bakan DYP Grup Başkanveki- li Güneş Müftüoğlu. Mustafa Kalemli'nin önerisiyle ilgili ola- rak şunlan söyledi: "Meclis'in saygınlığını koru- malıyız. Bu çatı kutsaldır. Pa- rayla Meclis çahştırması öneri- sine karşıyız. Burada sorumlu- luk biz mi'lletvekillenne \e parti yöneticilerine düşmektedir. Vük bizim omuzlanmızda. Biz saygınlığımızı korumalıyız. Ge- Teceğiz ve Meclis'i çahştıraca- ğız. Biz arkadaşlanmızdan bu sorumluluk içinde hareket et- melerini istiyor ve bekliyoruz. Meclis'in bu sorumluluktan ha- rcketle çalışünlacağmdan. çalı- yicağından eminim." Meclis'in çalıştınlamaması konusu, milletvekilleri arasında da rahatsızlıklara neden olu- yor. Bazı milletvekilleri, gün- ilem dışı konuşmalarla konuyu IBMM gündemine getiriyor- lar. Bu milletvekillerinden îbra- hım Kumaş. geçen hafta Meclis kürsüsünden çalışmalarla ilgili bir konuşma yaptı. Kumaş'ın konuşması. tutanaklardan şöy- le: "Maalesef hıçbir mılletveki- lı. kanunlar üzerinde doğru dü- rüst bir çalışma yapamıyor. İddia ediyorum, şu Meclis ka- nun yapmıyor. Bürokratlar yapıyor. Biz de el kaldırarak tasdik ederck geçiriyoruz. Böy- le Meclis olmaz. Genel kurul da aynı. Burada 450 milletvekili bulunmahdır arkadaşlar. Mil- letvekilleri niye seçilmiştir? Şu kadar maaş alıyoruz. Kamu vicdanında maalesef aklanmı- yoruz. Aldığımız maaşlan helal ettirmıyoruz. Ben helal olduğu- na inanmıyorum. Yeterince ça- lışamadığıma inanıyorum. Toplumun yazgısı Meclis'in kürsüsünden belirlenmektedir. Millet her genel görüşmeyi tele- vizyondan izleyerek kendi yaz- gısına egemen olmak özlemin- dedir. Yurtdışındaki işçilerin sorunlannı ele alan görüşmeyi burada 18-20 arkadaşımızİa yaptık Bubızım için bir yüzka- rasıdır. Bunu birlikte düzeltme- liyiz. Bu bizim sorunumuz. Bunu çözmeliyiz." Meclis 2 ayda 3 yasaçıkardı TBMM yeni yasama yılına başladığı günden bu yana sadece birer maddelik 3 yasa yapabil- di. Halen TBMM'de 65 araştınna önergesi, 290 sözlü soru önergesi, 14 kanun hükmünde kararname, 64 yasa tasansı, 34 yasa teklifi sıra bekliyor. Ancaİc Meclis son 3 haftadır Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı'nın teşkilatını yeni- den düzenleyen kanun hükmürde kararname- nin görüşmeleriyle uğraşıyor. Meclis'in ağus- tos ayında görüşülmesi ıçın olağanüstü toplan- tıya çağnldığı demokratikleşme kapsamında- ki yasalar bile hala gündemde sırasını bekli- yor. Mecüs'in öncelikte çıkardığı, ancak Özal tarafından veto edilen baa kanunlar da bir türlü yeniden görüşülemiyor. TBMM çah- şmalan sırasında iktidara mensup milletvekil- lerinin oturumlara gelmedikleri, muhalefetin ise hem genel kurulda engelleme yaparak hem de Meclis'e geldikleri halde genel kîırula kaü- bnayarak cahşmalan aksattıklan gözleniyor. Hükümetin Kasım sıkıntısı • 3 Kasım salı günü topla- nacak TBMM Genel Ku- rulu'nda önce RP'nin ""Er- menistan'a yardım edıldiği"" gerekçesiyle Demirel ve hü- kümet hakkında verdiği gensoru önergesi gündeme gelecek. ANKARA (ANKAH Kasım yerel ara seçimlerinin ardından TBMM'de hükümeti zor günler bekliyor. Koalisyon ortaklan, RP ve ANAP'ın ayn ay n verdiği gensorulann yanı sıra CML'K ve Olağanüstü Hal ile ilgili görüşmeler nedeniyle kasım ayını sıkıntıh geçirccck.Seçimlerin ardmdan 3 Kasım salı günü toplanacak TBMM Genel Kurulu'nda önce RP'nin "Ermenistan'a yardım edıldiği'" gerekçesiyle Başbakan Süleyman Demirel ve hükümet haİckında verdiği gensoru önergesi gündeme gelecek. 10 Kasım salı günü de ANAP'ın Sanayi ve Tcaret Bakanı Tahir Köse hakkında verdiği gensoru önergesi ele ahnacak.TBMMAdalet Komisyonu'ndan DYP'lilerin önergesi üzerine kapsamı daralulan " Yargı Reformu" için Adalet Bakanı Seyfi Oktay. Genel Kurul'da önerge vererek düzelteceklerini bildiriyor. Bunun üzerine DYP milletvekilllerinin yeni bir önerge vererek CMUK kapsamını yeniden daraltmay a çabşacaklan belirtiliyor. Güneydoğu'da Olağanüstü Hal'in uzatılmasına ilişkin görüşmeler de Kasım ayı içinde yapılacak. Yaklaşık 15 SHP milletvekili Olağanüstü Hal'in uzatılmasına karşı çıkıyor ve red oyu vermeye hazırlanıyor. Olağanüstü Hal'in uzatılmasına DYP ve MÇP'liler'evet" derken RP'lı ve CHP'li milletvekilleri "hayır" oyu verecek. Olağanüstü Hal'in uzatılmasına ilişkin oylamada ANAP ise anahtar parti durumuna gelecek. POUTIKA GONLUGU HtKMET ÇETtNKAYA Memur Sendikaları Hem Var, Hem Yok...Türkiyedememursendikalarının konumu nedir? Kimi okurlar soruyor: "Ülkemizde memur sendikaları var. Siz neden memur sendikalarınm kurulmasını istiyorsunuz?" Anlatalım bir kez daha... Ülkemizde hem anayasa hem de yasalar, memurlann sendikal örgütlenmesine ilişkin karmaşık biryapı olusturur. Bir yandan memurlann sendikalaşmasına karşı konulmaz, öte yandan kısı*lama ve yasaklar getirilir. Oysa aynm gö- zetmeksizin ILO başta olmak üzere uluslararası kuruluşlar- ca yapılan sözleşme ve alınan kararların tüm demokraük ülkelerde uygulanması gerekir. Türkiye de bu kararlardan ve sözleşmelerden kimılerıni kabul etmiştir. 1961 Anayasası'nın 65. ve 1982 Anayasası'nm 90. mad- desinde uluslararası kuruluşların sözleşme ve kararla- rının yasa hükmünde olduğu açıkça belirtilmiştir. Yine TBMM'de onaylanarak yürürlüğe girmiş pek çok uluslara- rası sözleşme ve karar vardır. Işin ilginç yanı ise şudur: "Anayasanın pçık hükmüne ve TBMM'den onaylanan sözleşme vekararlara rağmen işlerlikkazanmamıştır..." 1965-1971 yılları arasında memurlar sözleşme ve grev hakkınm olmadığı sendika kurabilmişlerdir. Ama memurlar ne siyasal partilere üye olabilmişler ne de sözleşme ve grev haklarını kullanabilmişlerdir. Memurlar sendikal, si- yasal demokratik hak ve özgürlüklerinden yoksun bırakıl- mışlardır. 1982 Anayasası ile yasalar daha çağdışı düzenlemeler getirmiştir. 1982 Anayasası'nın 51,53 ve 54. maddeleri sen- dika kurma, toplu pazarlık, sözleşme ve grev hakkını salt iş- çilere ve işverenlere vermiştir. Burada çok ince bir nokta vardır. "1982 Anayasası'nda memurlann sendika kurma hakkını açık seçik yasaklayan bir madde yoktur." Ya ne vardır? 657 Sayılı Devlet Memurları Yasası... "Bu yasanın 26. maddesiyle memurlann toplu eylemi 27. maddesiyle de grevyapması yasaklanmıştır..." 1992 Türkiyesi'nde memurlann eylem yaptıklarında ni- çin yargıç önüne çıktıkları böylece anlaşılmış oluyor. İşçi- lerin ve ücretlilerin olduğu gibi memurlann da sendikal hak ve özgürlüklerden yararlanmaları gerekiyor. Tüm demokratik ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de me- murlann toplu pazarlık, sözleşme ve grev hakkından yarar- lanmaları insan haklarının bir parçası değil midir? Memurlar ülkemizde devletin hem düşünce hem de eko- nomik kıskacı altındadır. iş güvenceleri yoktur. Düşünme ve örgütlenme özgürlüğüne yasak konmuştur. Demokratik ol- mayan her türlü düzenlemeye boyun eğmek zorundadır. ANAP iktidarı döneminde baskılar artmıştır... 1983 yılında çıkarılan 2098 sayılı Dernekler Yasası ikinci sınıf demokrasilere örnektir... Yasanın 4, 5 ve 16. maddeleri memurlann büyük bir bö- lümünün dernek kurma ve bu derneklere üye olma hakkını ortadan kaldırmıştıı. Aynı yasanın 37, 43 ve 44. maddeleri memurlann ülke sorunlan hakkında görüş bildirmesirri ya- saklamıştır. vSize bir olayı anımsatalım... Tabip Odaları Merkez Konseyi yöneticileri, idam cezala- rına karşı çıktıkları için yargıç önüne çıkmışlardı. Suçları 1982 Anayasası'nın meslek odalarına ilişkin 135. maddesi- ne karşı koymaktı. Bir başka olay... Bir öğretim üyesi insan Hakları Derneği'ne üye olmuştu. Ceza verildi. Çünkü YÖK Yasası'na göre öğretim üyesi rek- törden izin almak zorundaydı. Bugün kimi ülkelerde subaylar ve polisler sendikal hak ve özgürlüklerden yararlanırken bizde memurlar sendikal haktan yoksun bırakılıyor. Çalışanların örgütlenmesi demokrasinin doğal akışı için- de olduğu zaman toplum kazanır. Bu işler demokrasi ger- çeğinin de bir güvencesi olur. Böylece memurların yazgısını başkaları belirlemez. Siyasal iktidarlaraövgülerdüzen memurlar ödüllendirilir günümüz Türkiyesi'nde. Kanun hükmündeki kararnameler- le genel müdür bile olurlar. Memurlann ağzına kilit vurulur konuşturulmazlar. 2821 sayılı Sendikalar Yasası'nın 21/5 maddesine göre 625 sayılı Özel Öğretim Kurumları Yasası kapsamındaki öğretmenler de bir sendikaya üye olamazlar. Bugün Türkiye'de memur sendikaları vardır görünürde. Işleyişleri ise size anlattığımız gibidir. Onun için de memur sendikalarının yöneticileri sık sık yargıç karşısına çıkmak- tadır Çağdaş bir dünyada yaşıyoruz. Anayasaya göre memur- lann sendika kurmalarına ilişkin bir engel yok. Memurlar sendika kuruyorlar. Ama yasal engel var, yargıç önüne çıkı- yorlar. Gülelim mi ağlayalım mı? ILO Sözleşmesi, TBMM'ye ne zaman gelecek ve geçe- cek? Herkesin örgütlenmesi demokrasi çarkının dönmesi de- ğil midir? Daha pek çok soru geliyor aklımıza.. Bir başka yazımızda anlatırız... 1 KASIM ARA YEREL SEÇİMLERİNEDOĞRU Seçim DYP dışındaki partiler arasındazorlu geçecek AYŞE \1LDIRIM Güngören'de 1987 genel se- çimlcrinde birinci parti ANAP'iı. pcşınden SHP ve DSP geliyordu. 1991 seçimle- rindede ANAPbirinciliğini ko- rurken, SHP'nin oylan düştü ve ikinci sıraya RP oturdu. Öy- lannı arttırmasına karşın DSP gene üçüncü sırada kaldı. İstanbul'da seçmen sayısı en fazla olan yer Güngören. Toz- koparan. Merter. Esenler. Atı- şalanı ve Habıpler'e uzanan bir bölgeyi kapsıyor. Sınırlan, Bahçeüevler. Bayrampaşa. Zeytinburnu ve Bağcılar ilçele- riyle çizilmiş. Istanbul'un geri kalmış, alt yapısının olmadığ;. ulaşım, imar ve gecekondulaş- ma gibi sorunlannın en yoğun olduğu bölgelerinden bıri. Güngören'in merkezinde daha çok küçük sanayi siteleri yera- lırken. "tekstilcilerin kalbi' olan Merıer"deki Kerestccilcr sitesi ayn bir canlılık veriyor Güngö- ren'e. I993"te tamamlanması planlanan Türkiye'nin en bü- yük otobüs terminali projesinin de Esenler-Bayıampaşa sınınn- da yeralması. Esenler-Aksaray hızlı tramvay hattının da termi- nale kadar uzatılması bölgeyi ileride daha da canlı bir yer ha- line getirecek.Güngören mer- kezınden daha büyük olan Esenler ve Atışalanı ise sanayi bölgesinden ziyade dar gelirli insanlann yaşadığı yerleşım alanı olma özelliği taşıyor. Güngören'in nüfusu 450 bin. 572 sandıktaki seçmen sayısı 213 bin 589. Sahte seçmen iddiası Güngören'de de RPnin 2 bin civannda sahte seçmen yazdır- dığı iddıaları dolaşıyor. Bazı partilerde. Başbakan Demircl'- in, sol oylann fazla olduğu Esenler ve Atışalan'a gelip, "Si- zi ilçe yapacağım" sözü verece- ği korkusu vaşanıyor. IW(rdeıı OIKV de beledıyeydi Güngören. 12 Eylül'le birlikte Belediye Başkanı görevden alındıve Güngören. Bakırköy"e bağlandı. O dönemde belediye başkanı CHP'dcn Bakı Du'r- muş idi. Dıınnuş şimdi ise SHP'den beledıve başkanlığına adaylığını koydu. SHP'lılerin beklentisı dc Baki Durmuş sa- yesinde tekrararttıracaklan oy- îarla belediye başkanlığ^nı ya- kalamak. 12 Eylül mağduru olan Bakı Durmuş. elinden alınan beledi- ye başkanlığını gen alabilmek için çalışırken. "Benim kavgam basil bir olay değil. Tüm sosyal demokratlann ayağa kalkması İSTANBUL / GUNGOREN lazım" diyor. Güngören halkı- nın 12 Eylül'de görevine son ve- rilen bir insanı demokrasi için- de yeniden göreve getireceğıne inandığını belirten Durmuş şöyle devam edıyor: "Halk demokrasiden yana. Demokrasi kurallan içinde gö- reve gelenler gene demokrasıy le gilmelı." Seçim cahşmalan sırasında günde 20 kilometrelik bir yol yürüyen Baki Durmuş 8 kilo kaybetmiş. İ991 seçimlerinde SHP'den aldıklan seçmenlerle oy oranını yükselten DSP'nin adayı ise Aydm Çiftçi. 1989 yerel seçim- lerde DSP'den Bakırköy Bele- diye Başkanlığına adaylığını koyan Çiftçi. 1991 genel seçim- lerinde aynı bölgeden milletve- kili adayı oldu. 600 oyla millet- vekılliğını kaçıran Çiftçi'ye DSP'liler oldukça fazla güveni- yor. Güngören'de ikinci Bay- rampaşa'yı yaratmaya amaçla- dıklannı belirten Çiftçi. "Gün- gören'e dürüst, ilkeli, kapısı halka açık belediye anlayışıhı getireceğiz' dedi. Güneydoğu Anadolu köken- li seçmenlerini HEP'e kaptırdı- ğı iddia edilen RP'nin adayı Yahya Baş da 91 genel seçimle- rinde yöreden milletvekili adayı idi. Basın ve televizyonun ken- dilerine kapalı olduğunu söyle- yen RP'liler. "Bize iyilik ettiler. bizi daha çok çalışmamız için kamçıladılar" diyorlar. Güngö- ren'de 300'e yakın büro açan RP. seçmenlere iğne-iplik kulu- su. mendil gjbi hediyeler dağıtı- \or. "Bizimle yanşacağını söy- İeyen partiler var ama biz kim- seyle çekişmeden başkanlığı alacağız" diyor Yahya Baş. Güngören'de de bayraklamayı en fazla kendilerinin yaptıklan- na dikkat çeken Baş. "İbadet diye bayrak bastıranlar var" di- yor. Diğer panilerin kendileriy- İe uğraştığını, "Din istisman yaptıklannı" ileri sürdüklerini söyleyen Baş, halkın bunlara itibar etmediğini ifade ediyor. Baş. 1 Kasım'da sandıkta dev- rim olacağım da sözlerine ekle- di. Güngören merkez ve Mer- ter'de oldukça güçlü görünen ANAP'ın adayı Bakırköy Bele- diyesi Meclis üyesi Yusuf Er- koç. Erkoç'un amacı ANAP'ın geçen seçimde yüzde 25 olan oy oranını 7-8 puan daha arttır- mak. Seçimlerden ANAP'ın bi- rinci parti olarak çıkacağına inandığını söyleyen Erkoç, ikinci partinin SHP veya RP'- nin olacağını öne sürüyor. Ka- zandığı an ilk işinin Naci Ekşi zamanında yanm kalan Çin Çin deresinin üstünü kapata- rak E-5'e bağlantısını sağlamak olduğunu bildiren Erkoç, "Bü- tün planlanmız birkaç aylık de- ğil, ileriye yönelik" dedi. Tek kadın aday İstanbul'daki tek kadın aday DYP'nin Güngören adayn Di- lek Öz. RP. SHP ve ANAP'hla- nn, "Güngören kadın belediye başkanını kaldırmaz" eleştirile- rine karşı Dilek Öz. İstanbul'da tek kadın aday olmanın guru- runu yaşadığını ifade ederek, "'Güngören'e kadın eli değe- cek" diyor. Eczacı olan öz, 29 yaşında. '"Düzgün, bakımlı, tertemiz yollan. içinde çocukla- nmızın güven içinde oynadığı, komşulanmızın huzurla din- lendiği parklan, bahçeleri, gençliğimizin hizmetinde açık ve kapal spor alan ve salonlan, kütüphaneler gibi_ sosyal ve kül- türel tesisleri ile "İşte gerçek İs- tanbul' dedirtecek bir Güngö- reni'i kuracağım" diyor Dilek Öz. HEP adayı Ali İncesu'nun RP'den alacağı seçmenle oy oranını arttırması beklenirken. İP adayı Aslan Kılıç ve MÇP adayı Ahmet Çakar Güngö- ren'de şans anyor. Seçmen sayısı 5 bin civannda artan Güngören'de sandıktan kimin çıkacağını keslınnck çok zor. Seçimler bir hayli /orlu gc- çeceğe benziyor. •A İ