15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA HABERLER 3 gazeteciye gözaltı • İç Politika Servisi - Azadi Gazetesinin Ağn muhabirleri Mustafa Işık, Cengiz Taşkın ve Fatih Yalvaç'ın gözaJüna alındığı öğrenildi. Azadi Gazetesi'nden yapılan açıklamada, 13 ekim günü sabaha karşı saat 03.00'da Işık. Taşkın ve Yalvaç'ın evlerini basan polis, gazetecileri gözallına aldı. Gazetenin Genel Yayın Yönetmeni tkramettin Oğuz, muhabirlerin gerekçesiz" olarakgözalünda tutulduklannı ifadeederek, "Gözaltında işkence görmelerinden kaygı duyuyoruz. özgür basına yönelik bu antidemokraük uygulamayı protesto ediyor, muhabirlerimizin derhal serbest bırakılmasmı istiyoruz" dedi. Bağcılar'da bayrak gerginliği • İçPoütikaSemsi-HEP Bağalar belediye başkan adayı Maaruf Ataoğlu, seçım bayraklannın Refah partililerce indirildiğini ileri sürdü. "önceki gece 2 bez afîşimiz sökülmüştü, dün gece de saat 1 'den sonra 13 mahalledeki bayraklanmız sökûlmûş." diyen Ataoğlu, halkın Refah partili gençlerin bayraklan sökerken gördüğünü öne sûrdü. Geçen haftaki konvoy lanna da RP seçim bürolan önünden sataşma yapıiınca il başkanı ile birlikte RP yetkililerine giderek dunımu izah ettiklerini belirten Ataoğlu, "Bunarağmenbizim seçim bûrolanmıza gelerek hakaret etmeyedevam ediyorlar" şeklinde konuştu. CHPIiler komisyoniarda • ANKARA (AA)-TBMM Genel Kurulu'nda, ihtisas komisyonlan için seçim yapıldı. CHP'nin grup kurması nedeniyle ihtisas komisyonlannda hak kazandığı üyelikler içın yapılan seçimler sonucunda, Plan ve Bütçe Komisyonu'na lstanbul Milletvekili Algan Hacaloğlu, Içişleri Komisyonu'na Gaziantep MilJetvekili Mustafa Doğan, Bayındırhk, tmar, Ulaştırma, Turizm Komisyonu ve Çevre Komisyonu'na Izmir Milletvekili Veli Aksoy, Tanm Chman ve Köyişleri Komisyonu'na Kırşehir Milletvekili Coşkun GökaJp, Sağlıkve Sosyal İşler Komisyonu'na Adıyaman Milletvekili Kemal Tabak seçildiler. Yılmaz Demirel'e çattı • İç Politika Servisi- Koalisyonun ömrünün Tcvkaladc sınırlı" olduğunu söylcycn ANAP Gcncl Başkanı Mcsut Yılmaz. "Sayrn Başbakan bu kafayla bir şcy yapamaz. Bcş yılda da on yılda da vaatlerini yerine geıiremez" dcdi. İstanbul'da scçim çalışmalannı sürdüren ANAP Genel Başkanı Mcsut Yılmaz. 6saal gecikmcli olarak geldiği Güngörendc scçim olobüsünün üzerinden halkahitapeıü. Konuşmasına, "Hükümctten memnun musunuz?" diye başlayan Yılmaz. "Hayır" yanıtını alınca."Yahu bir tane bile nicmnun olan yok mu?" dcdi. Bankasoygunu girişimi • İstanbul Haber Servisi-Os- manlı Bankasfnın Şaşkınbakkal şubesini soymak isteyen bir kişi. banka personelini bir süre rchin tuttuktan sonra teslim oldu. Bağdat Caddesi üzerindeki Osmanlı Bankasfna dün saat 15.45 sıralannda silahiı bir kişi geldi. Içeride bulunan4 personeli ve güvenlik görevlisi Mehmet Yardımcı'yı silahıyla etkisiz hale getiren Mehmet Harman adlı soyguncu, kasadaki paraian istedi. Müdür Muavini Erol Öz'ün, " Kasamız burada değil. para yok" demesi ûzerine sinirlenen soyguncu. Öz'ü dışanatü. Müdür muavininin 055 polis imdat lclefonuna haber vermesi üzerine olay yerine gelen polisler, bankarun etrafını sardılar. Emniyet Müdür Yardımcısı Hüseyin Kocadağ. şoyguncuyla görüşerck teslim olmasmı istedi. Soyguncunun, kcndisine teslim olacağını söylcmesi üzerine olay yerine gclen Kocadağ. bankaya girerek Mehmel Harman'ı silahıyla birlikte teslim aldı. CHP yeni kimliğini tanımlarken, sosyal demokrasinin evrensel ilkelerinden altısını programına alıyor Altı Ok'unüstüne evrensel semsiveHAKKIERDEM ANKARA- CHP, yeni kımli- ğini tanımlarken, 6 Ok'un üstüne, sosyal demokrasi- nin evrensel 6 ilke- sinden oluşan bir "şemsiye" oturtuyor. 6 Ok'un üstünde yer alacak ilkeler özgürlük. eşitlik. dayanışma, emeğin üstünlüğü. gelişmenin bütünlüğü ve kendi kendini yönetme olarak belir- lendi. 6 Ök'da yer alan cumhu- riyetçilik. milliyetçilik. halkçılık, devrimcilik, laiklik ve devletçilik ise yeni yorumlara kavuşturuluyor. Temel ilkesini. "Sürekiilik içinde değişim" ola- rak belirleyen yeni CHP " Ken- di kendiyle kavgalı olmaktan çıkmış " bir Türkiye ve toplum- sal uzlaşma hedetÜyor. CHP'nin yeni programının ilkeleri önemli ölçüde belirlen- di. Genel Başkan Yardımcısı Ismail Cem tarafmdan hazırla- nan program taslağı CHP yö- netiminde de tartışılarak be- nimsendi. Cem. CHP'nin prog- ramında yer alacak temel kural ve ilkeleri acıklayarak, tartış- maya açtı. Program, "Tüm il- gili taraflann katkısma, katılımına, eleştirisine ve öneri- sine açık olarak, sürekli ve sis- temli bir dialog " çerçevesinde geliştirilecek. Tartışma ve öne- rilere. CHP'nin siyasal amaçla- nnı benimseyen, benimseme- yen bütün çevreler katılabile- cek. Programda yer alan temel kural ve ilkelerin ışığında ise CHP'nin iktidar programı ha- zırlanacak. CHP programında, 6 Ok'- taki ilkelerin önüne geçecek olan sosyal demokrat kuralla- nn içeriği şöyle düzenlenecek: Eşitlik: Bir zorunlu standart- laşma ve monotonluğa özen- dirme olmayacak. Fırsat eşitligi öne plana çıkacak. Bir sürecin başmdaki insanlara eşit şans ta- nmacak. İnsanlar, iddialanyla, yetenekleriyle, birikimleriyle birbinnden farklılaşacak. Ya- salardaki eşitlik yeterli görül- meyip uygulamaya yansıtıla- cak. Gelişmenin bütünlüğü: Amaç yalnızca mevcudu daha adaletlı paylaşma olmayacak. Paylaşı- • 6 Ok'un üstünde yer alacak ilkeler özgürlük, eşitlik, dayanışma, emeğin üs- tünlüğü, gelişmenin bütünlüğü ve kendi kendini yönetme olarak belirlendi. 6 Ok'da yer alan cumhuriyetçilik, milliyetçilik, halkçıhk, devrimcilik, laiklik ve devletçilik ise yeni yorumlara kavuşturuluyor. nacak. Devlet insanlann etnik yapısıyla ilgilenmeyecek. Ülke- nin çıkarlannı savunan, " dışa dönük milliyetçilik'' özendirile- cek. Yugoslavya örneğinde ol- duğu gibi, etnik yapıyı öne çı- karan, ice dönük milliyetçiliğe karşı çıkılacak. Halkçüık: Popülizmden ka- cınılacak. Halkçıhk adına su- nulan fakat, toplumun zaranna menfaat gruplannın yararına olan uygulamalara prim veril- meyecek. Sivil toplum geliştiri- lecek. Yurttaşlar, sivil kurum- lar aracılığıyla etken kıhnarak, devlet karşısında edilgen ol- maktan çıkanlacak. Sıradan yurttaşlar devleti paylaşabile- cek. Bireyin yeri ve önemi geliş- tirilecek. Birey, devletin vesaye- tinden kurtanlacak. Doğal çev- renin ve kiiltUr mirasının korun- masına önem verilecek. Özal'ın sahip çıktığı yenileşme- düşünülüyor. lacak olanı arttırmak ve ekono- miyi büyütmek hedefı ortaya konacak. Doğal çevrenin ve kültür mirasının korunmasına önem verilecek. Gençliğin dina- mizminden vararlanılacak. Özgürlük: Toplumun yanı sı- ra bireyin özgürlüğü ağırlık ka- zanacak. Dayanışına: Kitlelenn ve bi- reylerin davanışma ortamını geliştirecek ve pekiştirecek ön- lemler alınacak. Eroeğin üstünlüğü: Emeğin üretımdeki önemi ve değeri dik- kate alınarak, düzenlemelere gidilccek. Kendi kendini yönetme: Ye- rinden yönetim ve kaülımalık ilkeleri dikkate alınarak idari yapı yeniden düzenlenecek. Tu- tarlı ve çağdaş bir idari yapı oluşturulacak. İsmail Cem'in öncülüğünde yürütülen CHP program çahş- malannda en önemli zorluk, 6 Ok konusunda ortaya çıktı. CHP'nin tarihsel kökenini vur- gulaması açısından 6 Ok'un ko- runması benimsenirken, bu- rada yer alan ilkelerin yeniden yorumlanması üzerinde çalışıl- dı. Çahşmalar sonunda 6 Ok'- taki ilkelere getirilen yeni yo- rumlar şöyle belirlendi: Cumhuriyetçilik: Büyük öl- çüde aynen benimsendi. An- cak. programda Cumhuriyetçi- hğin bir büyük uzlaşmayı içer- diği vurgulanacak. CHP'nin Cumhuriyet'i kurarken sağla- yabildiği toplumsal bütünlüğü günümüz için de bir temel amaç olarak gördüğu belirtilecek. Türkiye'nin " kendi kendisiyle kavgalı" olmak yerine uzlaşma ihtiyacı içinde okiuğu gözönün- de tutularak, yeni anlayış ve hoşgörü kanallannın açılması- nın yollan gösterilecek. Milliyetçilik: Irk ve kafatası milliyetçiliği olmadığı vurgula- Devrimcflik: Son yıllarda. de öncülük yapılacak. Sol kad- rolann son yıllardaki tutucu görüntüsü ortadan kaldınla- cak. CHP Türkiye'nin tek yeni- leştirici hareketi olarak sunula- cak. Toplumun sürekli yenileş- me içinde olması savunulacak. Devrimcilik yerine, ilkenin ori- jinal biçimi olan inkılapçılık uy- gulamaya konulacak. Devri- min yerini evrim alacak. Laiklik: Cumhuriyetin temel ilkesi olarak korunacak. Yeni yorumunda, ihmal edildi|ı dü- şünülen , " inananlann özgür- lüğü" ilkesi yer alacak. Baykal'- ın kurultayda dile getirdiği " diskotekteki ile imam haüpliyi bağdaşurma" uygulaması için böylece kapı açılacak. İnan ve ıbadet eden ile, farklı inanan ya da inanmayana güvence savu- nulacak. Başörtüsü kullanma- yanın olduğu gibi başörtüsü kullanananın da hakkı savunu- lacak. Bu konuda RP'nin dile getirdiği ilkelere yaklaşılacak. Uygulamarun ideali olarak, din işlennin cemaatler tarafından düzenlenmesi ve Diyanet İşleri Başkanlığı'nın kaldırılması Devletçilik: CHP'nin yeniden yorumlamada en çok zorlandı- 5ı ilke. Sosyal demokrat parti- ferde ortaya çıkan ortak bakış dikkate alınacak. Ekonomide ve teknikteki gelişmeler nede- niyle üretim araçları mülkiyeti- nin belirleyici olmaktan çıktığı görüşünden yolu çıkılacak. Ekonomide karar merkezleri- nin bölünmesi gereğine ağırlık verilecek. Özelleşurme ya da devletleştirme için toplumun çı- karlan dikkate abnacak. Top- lumun yaran varsa özelleştirme ya da devletleştirme yapılacak. Devlet bir ekonomik yaklaşun olarak ele ahnmayacak. Sosyal piyasa ekonomisi içinde devlet düzenleyici ve denetleyici görev üstlenecek. CHP program çalışmalarının yanısıra. Türkiye'nin bazı temel sonınlan konusunda da özel raporlar hazırlıyor. Bu kap- samda Güneydoğu sorunu için aynntıh bir çalışma yapüıyor. Programla koşut olarak yürü- tülen bu çalışma ile soruna yak- laşım ve çözüm yollan ortaya konulacak. Başbakan Süleyman Demirel, Rize ve Çayeli'ndemuhalefeteyüklendi: Başkabir hüküıııetmüıtıkündeğü• Rize ve Çayeli'nde ko- nuşan Başbakan Demi- rel, iktidarlan dönemin- de kimsenin cenazesini hastanede rehin bırak- madığını söyleyince bazı yurttaşlar ellerindeki re- çeteleri sallayarak pro- testo ettiler. DOĞAN AKIN RtZE/ÇAYELİ - Başbakan Süleyman Demirel, Rize ve Ça- yeli'nde yaptığı konuşmalarda, muhalefete yüklendi. DYP ve SHP'nin, devraldığı ağır ülke sorunlannı siyaset üstü bir yak- laşımla çözmeye çalıştıklannı vurgulayan Başbakan, "Hükü- met giderse biz vanz, falan di- yenler oluyor. Siz daha önce de vardınız da, ülkeyi ne hale getir- diğıniz orta yerde. Gayet açık- üklasöylüyorum; buhükümetin dışında,Türkiye'debaşkahükü- met çıkar, demek mümkün de- ğü" dedi. Demirel, iktidarlan dönemindehiçkimsenincenaze- sini hastanede rehin bırakmak zorunda kalmadığını söyleyince Çayeli'nde bazı yurttaşlar ellerin- deki reçeteleri havaya kaldıra- rakprotestodabulundular.Dev- let Bakanı ve Başbakan yardım- cısı Erdal İnönü, rahatsızolması nedeniyledün Demirel ile birlik- te geziye katılamadı. Demirel, dün sabah baa ba- kanlar ve DYP lstanbul Millet- vekili Bedrettin Dalan ile bera- ber Rize'ye geldi. Cumhuriyet Meydam'nda Rizelilere hitap eden Başbakan, ülkenin kendi iktidarlanndan önceki 10 yıl içinde pahalılığın içine battığını belirterek, herşeyi yeniden dü- zenlemeye koyulduklannı an- lattı. "Bu meydan demokrasi- nin meydanıdır. cumhuriyetin meydanıdır. Bu meydanlar de- mokrasinin ciğeridir. Kimsenin konuşmasına mani olmayız. DEMİREL-SOLARZ - ABD Temsilcüer MeclLsi üyesi Stephen Solarz, Ankara'daki temaslarını sürdürüyor. Solarz,dün Başbakan Süle> man Demirel tarafından kabul edildi. (Fotoğraf: AA) Kimseye, 'Konuştun' diye kaşımızı çatmayız. Kime oy vermışse vermiş, hepsi benim vatandaşımdır" diyen Başba- kan. Türkiye'nin Adriyatık'ten Çin'e kadar nüfuz ve itibar sa- hibi bir ülke olduğunu vurgu- ladı. Demirel, "tçimizi bozmak isteyenlere sıkılmış yumruk gibi hep beraber karşı çıkmak ka- rarlıhğını gösterdık. Kimse en- dişe etmesin. geleceğe güvenle bakın" diye konuştu. Demirel, 1980 öncesinde çay paralannm makul bir zamanda ödendiğini, daha sonra cayın büyük bir bölümünün üretici- nin elinde kaldığını belirtti. Demirel. daha sonra Çayeli'- de yurttaşlara hitap ederek meydanlarda verdikleri sözleri tek tek yaptıklannı belirtti. Ho- pa'dan Çayeli'ne kadar bölgede büyük hizmetleri bulunduğu- nu. hizmetleri sürdüreceklerini belirten Başbakan, •"İsmini çay- dan alan bu güzel diyarda şunu söylemek hakkımız değil mi: biz ülkeyi bundan evelkilerden daha iyi idare ettik, etmedik miT' diye, konuştu. Demirel "Huzurunuzda 10 senedir ça- kılmadık hizmet çivilerini çakı- yoruz. İnşallah birtakım kimse- ler bundan rahatsız olmaz. Çünkü hizmet kıskançlık yara- tır"dedi. DYP ve SHP'nin enf- lasyon ve terör sorunlannın üzerine partiler üstü bir yaklaşı- mla gittiğini vurgulayan Demi- rel, "Bundan kimse yanlış bir şeye gelmesin. "Hükümet gider- se. biz vanz' falan diyenler olu- yor. Siz daha önce de vardınız da, ülkeyi ne hale getirdiğiniz orta yerde? Neyiniz var? Bu hü- kümetin dışında bir hükümet olmaz. Gayet açıklıkla söylü- yorum. Bu hükümetin dışında Türkiye'de hükümet cıkar de- mek, mümkün değüdir" diye konuştu. Demirel, Çayeli'nde, iktidarla- n dönemindeki hizmetleri anla- tırken, artık kimsenin cenazesi- ni hastanelerde rehin bırakmak zorunda kalmadığını söyleyin- ce, bazı yurttaşlar, ellerindeki reçeteleri havaya kaldırarak, protestoda bulundular. Bu yurttaşlan yanına çağıran Baş- bakan, havaya kaldınlan bir kağıdı eline alınca. "Bu reçete. İlaç alamamışsın. Ben cenazesi- ni hastanede bırakan yok diyo- rum. Var mı?" diye sordu. De- mirel, konuşmasını. "Bugünkü Türkiye dünkü Türkiye'den iyi- dir. Yannki Türkiye bugünkü Türkiye'den daha i\i olacaktır" sözleriyle tamamladı. DYP İstanbul Milletvekili Bedrettin Dalan, CumhuriyeV- in sorusunu yanıtlarken, geziye Demirel'in isteği üzerine kaüldığını bildirdi. Dalan ve DYP Seçim İşleri Başkanı Ha- san Ekinci. "Birlikte görünme ihtiyacımıvar?" sorusuna. "Ha- yır" karşılığıru verdiler. Avrupa Konseyi Kadın-Erkek Eşitlik Komisyonu'nun Ankara'daki toplantısını Akyol açtı: Kadınlariçingerçekçi ilkelerbenimseyeceğiz• 1993 yıhndaki 3. Kadın Bakanlan Konferansı'- na hazırlık yapmak için toplanan Avrupa Konseyi Kadın-Erkek Eşitlik Komisyonu'nun açılışında konuşan Devlet Bakanı Türkan Akyol Türkiye'de kadınlann gelişimi için yeni ve gerçekçi ilkelerin yü- rürlüğe sokulacağını söyledi ANKARA (Cumhuriyet Bö- rak algılanan kadınlann Tür- rosu)-Avrupa Konseyi Kadın- Erkek Eşitlik Komisyonu (CE- EG), dün Ankara'da toplandı. 1993 yıhndaki 3. Kadın Bakan- lan Konferansı'na hazırlık yap- mak üzere toplanan komisyo- na, 25 ülkenin delegesi katıkiı. Devlet Bakanı Türkan Akyol, dünyada "sessizcoğunluk" ola- kiye'deki durumunu düzeltmek için bakanlık olarak "aktif bir politika" geliştirfbeklerini söy- ledi. Akyol, kadınlara karşı ay- nmahğı ayıklamak için yasal düzenlemeler yaptıkJannı ve bunlan en kısa zamanda uygu- lamaya geçireceklerini belirte- rek, bunun için "pozitif ay- nma"bğa dayalı bir program geliştireceklerini söyledi. Kadın Bakanlığı olarak, Türkiye'deki kadınlann durumuyla ilgili sis- tematik bilgi ve verileri topla- mayı amaçladıklannı da ifade eden Akyol, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programf nm katkı- lanyla bir "data-bank" kura- caklannı söyledi. Türkiye'de makro-ekonomik ve sosyo-kül- türel problemlerin yaşandığına da dikkat çeken Akyol, "Ülke- mizde insan gelişiminde denge- yi sağlamak istiyorsak. bu problemleri çözmeliyiz" dedi. Akyol, öncelikle metropoller- deki aşın nüfus patlaması, dü- şük eğitim kalitesi. işsizlik, sağ- lık gibi sorunlann çözülmesi ge- rektigini de vurgulayarak. bu- nun için makro-ekonomik dü- zeyde gerçekçi politikalar üre- tilmesi ve uygulanmasını sa- vundu. Akyol, kadınlann dünya ge- lirinin yüzde 10'unualdıklannı, dünyadaki mülklerin de ancak yüzde l'ine sahip olduklannı da vurgulayarak, topiantının amaanın "kadıru görünür hale getirmek" olduğunu, bunun için de kadını kamuoyunun Sağda yeni birparti kurmak için çalışan Aydın Menderes: Siyasi partileriııülkeyeverecekleribîr şey yok • Kuracağı parti için tabanda temaslannı sürdüren Aydın Menderes, Türkiye'nin 1992'ye yeni bir iktidarla girdiğini ancak hiçbir şeyin değişmediğini an- latti. TARŞUS (Cumburiyet)- Sağda yeni bir parti kurma çahşmalanru sürdüren Aydın Menderes, Türkiye'de siyasi parti- lerin yeni fıkirler. projeler ve politikalar üretemediklerini önü sürdü. "Türkiye'de siyaset tıkandı" diyen Menderes, İcura- cağı parti ile yeni porgramlar ve yeni kav- ramlan toplumun önüne getireceğini söyledi. Menderes, "Ülkemizin önüne yeni tffuklar ve yeni hayaller koyacağız" diye konuştu. Kuracağı parti için taban- da temaslannı sürdüren Aydın Mende- res, dün geldiği Tarsus'ta, mevcut siyasi partilerin ülkeye verebilecekleri hiçbir şeyleri olmadığmı ifade etti. Seçimlerden önce birbirlerinin poütikalannı eleştiren siyasi partilerin, seçimlerden sonra aynı noktada birleşip iktidann çe\Tesinde bü- tünleştiklerini belirten Menderes, Türki- ye'nin 1992'ye yeni bir iktidarla girdiğini ancak hiçbir şeyin değişmediğini anlattı. Menderes şöyle devam etti: "Halbuki dünya da, toplum da hızla değişiyor. Bu değişim önümüze hem yeni fırsatlar hem de yeni meseleler koyuyor. Partiler ise ye- rinde sayıyor. Değişim ve yeniliğe karşı adeta ayak diretiyorlar" Toplumun yeni fikirler ve yeni kav- ramlar beklediğini kaydeden Menderes, "Toplumumuzun bu beklentisini göreve davet olarak kabul ediyoruz. Yeni fikir- leri, yeni programlan ve yeni kadrolan toplumumuzun önüne getireceğiz. Ül- kemizin önüne yeni ufuklar ve yeni ha- yaller koyacağız" dedi. Devletin görevleri ve konumunu yeni- den tanımlamadan demokratikJeşme yo- lunda ilerlemenin mümkün olamayaca- ğını vurgulayan Aydın Menderes, de- mokratikleşmenin devletin siyasal ve ekonomide küçülmesiyle mümkün ola- büeceğini anlaürken, "Devlet, sadece enflasyon üretiyor, ülkemizin kaynak- lanru israf ediyor" şeklinde konuştu. Kalkınmanın durakladığı, ülkenin he- defsizlikten yalpaladığı görüşünü savu- nan Menderes, Balkanİar ve Orta Asya'- daki Türk Cumhuriyetlerinin Türkiye'- den ilgi beklediklerini sözlerine ekledi. gündemine yerleştıreceklenni söyledi. Avrupa Konseyi'nın 13 uz- manlık komitesinden biri olan ve 1978 yılından beri faaliyet gösteren Avrupa Kadın Erkek Eşitlik Komisyonu (CEEG), 25-26 Mart 1993 taribinde Ital- ya'da toplanacak olan 3. Kadın Bakanlan Konferansı'nın son hazırhklannı yapmak üzere bir araya geldi. Portekiz Eşitlik ve Kadın Haklan Komisyonu Başkanı Maria Regina Tavares de Silva'nın başkanlığını yaptığı komisyonun 3 gün bo- yıınca yapacağı çalışma şöyle özetlendi: "Kadının ulusal ve yerel yö- netimlerin karar verme meka- nizmalannda daha geniş yer al- ması için araşürma yapılması ve tavsiye kararlan almması, kız ve kadınlara eğitim alanın- da daha geniş fırsatlann sağlan- ması, kadınlann geleneksel ol- mayan mesleklere yönelmesi, kadına yönelik şiddeti önleyici yasal düzenlemelerin yapılma- sı, kadınlann kitle iletişim araç- lannda gerçekçi bir biçimde yansıtılması, zora dayalı fuhuş ve kadın ticaretinin önlenmesi. çok kültürlülük kavramına da- yalı kadın politikalannın oluş- turulması, kadınlann ekono- mik bagımsızlıklanna kavuş- malan, ücretsiz çalışan aile bi- reylerine haklar tamnması, de- ğişen toplumsal koşullar kar- şısında aile hukukunda ve diğer yasalarda gereken değişiklikle- rin yapılması." • m w Ozcd-Interstar davasıbaşladıANKARA (Cumhuriyet Bö- rosu)-Cumhurbaşkaru Turgut Özal'ın, özel televizyon kuru- luşlanndan tnterstar hakkında "kişilik haklanna hakaret nite- liği taşıyan haberler yayınladı- ğı" gerekcesiyle açtığı 500 mil- yon liralık tazminat davasının ilk duruşması dün yapıldı. yoruz." Mahkeme hakimi. Interstar avukatının bu istemini redde- derek, duruşmaya. başka bir gün devam etmek üzere ara verdi. Dava dilekçesinde, İnters- tar'daki bazı haber bültenle- rinde Özal'ın kişilik haklannı Özal'ın avukatı Bilgin Yazı- zedeleyici ve rencide edici nite- aoğlu, İnterstar'ınçeşiılitarih- likte haberler yayınlandığı id- lerdeki haber bül- tenlerinde, Cum- hurbaşkanı'nın kişilik haklanna saldında bulu- nulduğunu D one Sürerek, mahke- me heyetine, dava konusu haber bantlannın çözü- münü sundu. Yaacıoğlu, "Tele- vizyon,: yalan, if- tira, kin kusan bir alet değildir. Hele lotaryacılıkla para kazanma vasıtası hiç değildir" dedi. İnterstar'ın avukaü Sümer Atay da, karşı tarafın somut kanıtlan olmadığını savunarak şöyle konuştu: "Basın Yasası'nda 'kıyas yoluyla uygulama' hükmü bu- lunmama'ktadır. Saym Cum- hurbaşkanı'nın resminin ha- ber konusu kişinin yanında yer alması, kişilik haklannı ne de- recede zedeler. Davanın hangi nedenlerden açıldığt bile belli ava dilekçesinde, İnterstar'daki bazı haber bültenlerinde Özal'ın kişilik haklannı zedeleyici ve rencide edici nitelikte haberler yayınlandığı iddia edildi. dıa edilerek, şöyle denıldi: "Karayollan ile ilgili bir soruş- turmanın yasal mercilere ettirildiği intikal haberi verilirken, haber konusu kişinin ya- nında Cumhur- özal'ın koyul- başkanı resminin masıyla bir takım müphem yorum- lar yapılrruşür. Yine aynı şekilde "Hande davası' ile ilgili bir ha- berde itham edilen kişi ile bir- likte Cumhurbaşkanfnın adı ve fotoğrafı çıkmıştır. Bir baş- ka haberde de, 'Kürt sorunu', 'PKK eylemleri', ile ilgili acık- lamalar söylenenin değişik şekli ile aktanlmış, Cumhur- başkanı'nın bir nevi bölücülük yaptığı imajı verilmek isten- mıştir. Yine bir başka haberde ise, SSK emeklililerinin maaş farklannı alamamalannın so- rumlusunun Cumhurbaşkaru değildir. Tutarlı olmayan dava Turgut Özal olduğu izlenimi dilekçesinin reddini talep edi- verilmişur." • Özal: Politikayadönebilirim • Baştarafi I. Sayfada Akbulut. eski Bayındırhk Ba- kanı Safa Gıray ve danışman- lan ile birlikte katılan Cum- hurbaşkanı Turgut Özal yak- laşık dört saat konuşarak Türk ekonomisi ve Güneydo- ğu sorunlan konusunda bilgi verdi. Bir gün önce 66 yaşına girmiş olması nedeniyle işa- damları tarafından sık sık doğum günü kutlanan Özal. Serdar Eraslan isimli genç işa- damının "yeni bir parti kura- rak siyasete dönüp dönmeye- ceği yolundaki haberlerin doğru olup olmadığını" sor- ması üzerine, "Bu münakaşa- lara bir son vermek gerekir" diyerek şunlan söyledi: "Evet dönebilirim. Neden dönmeyeyirn? Gençliğim var- sa... Dün akşam iki buçukta yattım. sabah sekiz buçukta kalktım. Çalışma gücüm var. Bundan daha önemli olan. ül- keye bir şeyler daha yapabili- rim. Bir çok mevkide yaptım. İcap edcrse daha da yapabili- rim. Memleketin ihtiyaa ol- duğuna inanırsam dönerim. Her şeyimi kaybetme tehlike- sini de göze alarak bu işe gire- rim. Karar verirsem hiç şaş- mam. Boğanın kırmızıyı gördüğü gibi dönerim." Cumhurbaşkanı Özal, "Kürtler, Süleymanalar ve Nakşibendilerle bir parti ku- rup kurmayacağı " yolundaki soruya ise "Planlanmın hepsi- ni söylemek mecburiyetinde değilim" dedi. Özal. "Memle- ketin ihtiyacı olduğunu görür- sem aktif politikaya dönmek- ten hiç çekinmem. Türkiye'- nin ciddi bir değışime ihtiyacı var. Ama bunu yapmak için risk alıp, mescleleri iyi bılmek lazım. Ben meseleleri iyi bili- rim"' şeklinde konuştu. Turgut Özal, kendisinin cumhurbaşkanı olarak politi- kanın dışında olmadığını be- lirterek "Cumhurbaşkaru tarafsızdır, sorumsuzdur diye bir yanlış anlaşılma var" dedi. Özal, anayasanın 104. madde- sinin oldukça uzun bir şekilde cumhurbaşkanmın görevleri- ni sıraladığını, Bakanlar Ku- rulu'nun dahi bu kadar aynn- tılı maddesinin olmadığını belirtu. "Bazılannın kafasın- da 1960 sonrası yaraülan bir cumhurbaşkanı imajı var. Hiçbir şeye kanşmayan, sırça köşkte oturan ve muhafaza al- tında tutulan. Ben öyle deği- lim. Çalışmayı, halkla birlikte olmayi severim" dedi. Konuşmasının yanm saat- ük bölümünü Güneydoğu'da yaşanan olaylara ayıran Tur- gut Özal, işadamlanndan so- runun çözümü için görüş ve öneri istedi. Doğu'da yaşanan sorunlann Türkiye'nin enteg- re olma sancısından kaynak- landığını belirten Özal. kimse- nin Kürt-Türk aynmı yapma- masını istedi. Özal, "Bu tür aynmlar yapıldığı yolurida laflar duyuyorum. Bunu ya- parsanız ileride daha kötü olur" dedi. Cumhurbaşkanı Özal, Ceza Muhakemeleri Usul Kanunu (CMUK) hakkındaki görüşle- rini de şöyle dile getirdi: "CMUK'u herkes kafasına reform diye yerleştirdi. Bu, re- form değil. Daha önce de ha- zırlanmışü. Ama bunun bir yanüşı var. Terörle ilgili suçla- n da aynı yere koydular. Son- radan yanlışı kendileri de gördüler. Kendileri bana bu- nu "veto et' dediler. Bu kanun çıkacak, tabii anlaştılar her- halde. Demokrasiye aykın kanunlan biz kaldırdık. Var mıydı bir babayiğit? Kaldır- dıktan sonra da kimse aferin demedi"
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle