Katalog

CUMHURİYET/16 SPOR 8 EYLÜL 1991 Siyah-Beyadılan Ankam'daki maçta Altay'ı biri tartışmalı penaltıdan Mehmefin 2 golüyleyendi Beşiktaş'ı hakeııı kurtardıASENA ÖZKAN ANKARA — Son 2 sezonun şampiyon ekibi Beşiktaş, dün Ankara'da Altay önünde keli- menin tam anlamıyla direkten döndü. Gece geç saatlerde yatıp sabah geç saatte kalkan Siyah- BeyazJı futbolcular uzun süre yenik süıdürdükleri Altay maçı- nın son dakikalannda tartışmalı penaltı Ue beraberliği ardından da galibiyeti maçın hakemi Zih- Beşiktaş zorkazandı Altay : 1 Beşiktaş : 2 STATİ 19 Mayıs HAKEMLER: ZihniAksoy (4), Kahraman ölçer (5), Alı Kunak (5) BEŞtKTAŞ:Bako (4)- Türan (4) (Hamit 5), Kadir (4), Gökhan (5), Ulvi (5)- Zekı (4), Feyyaz (3), (Şenol 5), Rt- za (5, Mehmet (7)- Zeyer (5), R Metin (2). AL1AY: Zafer (5)- Mufit (6), Metin (4), Orhan (6), Med- yes (6)- Müjdat (3), Hakan ( 4), Yüksel (4) (Tahir 5)- Hasan (3), Reha (5), Sinan (6). GOLLER: Dk. 52 Sinan, Dk. 77 (Penaltıdan), Dk. 82 Mehmet SARIKARTLAR: Medyes, Sinan, Yüksel. VURAL SAYGILI ANKARA — Geçen haf- tanın Gençlerbirliği yenilgi- sinden ders almayan Beşik- taş, dün Altay karşısında ay- nı akıbete uğrayacaktı. An- cak hakem Zihni Aksoy'un hediyesi penaltı ile alandan 2-1 galip ayrıldı. ni Aksoy ve Mehmet'le yaka- ladılar. Aslında Beşiktaşh futbolcu- lardan bazılan daha sabah baş- lanna ne geleceğini biüyorlardı! Kahvaltıdan sonra otelin önün- de dolaşan Gökhan ve Zeki kar- şüannda 'sihirbazhgı' ile ün sal- mış Beşiktaş taraftarı 'Şeri'yi görduklerinde "Şiradi hiç ka- zanma şansımız yok. Şeri han- gi deplasmana gelirse biz mut- laka ya berabere kalınz ya da yeniliriz" dediler. Dün tüm Be- şiktaşh futbolcular saha içinde Gökhan ve Zeki gibi düşündük- lerinden, kendi seyircüeri önun- de çok kötu bir futbol sergile- diler. Ancak bu kez Şeri'nin ugursuzluğuna maçın hakemi Zihni Aksoy 'bir düdükle 1 son verdi. 19 Mayvs Stadı'na çıkan Beşiktaş'ın dün taraftarları da yalnız bıraktı. Şeref tribünunde oturan PSV antrenöru Boby Robson Avru- pa Şampiyon Kulüpler Kupası'ndaki rakibi Beşiktaş'ı izlemeye gelirken yanında da not tutan yardımcılan vardı. Robson, maçtan önce sorulan yanıtlamaktan kaçınırken sade- ce "Beşiktaş'ı 2 kez seyrettim bu üçüncusu olacak. Ancak 1 kez daha izleyecegim" demekle ye- tindi. Altay-Beşiktaş maçı önce- si ise 1990-91 sezonunda Spor- Toto tarafından en centilmen futbolcu seçilen kaptan Rıza'ya 15 milyon liralık çeki spordan sorumlu Devlet Bakanı tlhan Aküzüm tarafından verildi. Maçın ilk yarısında isteksiz oynayan Siyah-Beyazlı futbolcu- lar 2. yannın başında da aynı tempoyu sürdürürken Altay'ın golünü ağlannda buldular. Ve uzun bir aradan sonra yuhalan- dılar. Ankara'daki Beşiktaş ta- raftarlan kısa bir süre de olsa Beşiktaş yerine Altay'ı alkışla- mayı yeğlediler. Ancak Meh- (Arkası 17. Say/ada) (ftÎÂÇINELESTtRİSt TURAN VASATTI - elemanlan karşısında - Beşiktaş'ın genç oynncnsu Turan, vasat bir oyun sergilerken Alta> forvet da sık sık zor anlar yaşadı. (Fotoğraf: ASENA ÖZKAN) Beşiktaş pres yapmayınca METİN TÜKENMEZ ANKARA — Beşiktaş'ın karşıtlan Kartal'ı katı savunma ile durdurmayı amaç edindi. Gençlerbırliği'nden sonra Altay da aynı taktikle çıktı Beşiktaş'ın karşısına. Çift stoper, arkada li- bero ve ortak alamn iki kenannda oynayan futbolcularla tak- viyeli bekler. Altay bu savunma anlayışını ilk yarıda tanınma- yacak denli kötü oynayan Beşiktaş'a karşı başanyla (!) uygu- ladı. Beşiktaş'ın karşıtlan böylesine tutucu savunma oynama- yı sürdürdukçe Kartal'm da zorlanacağı açıktır. Bunu başta Gordon olmak koşuluyla tüm Beşiktaşhlar bıliyor. O zaman Siyah-Beyazlılann katı savunmalan açmak için özel taktikler geliştırmeleri de gereklidir. Beşiktaş renktaşımn katı savunmasma karşı bir 45 dakika bo- yunca hiçbir çözüm bulamadı. Bulmak için de fazla istekli gö- rünmedi. Kapalı savunmaları kanatlardan taşınarak geliştiri- len ataklarla çözmek işin bir yolu. Eğer karşıt savunmada uzun boylu oyuncular varsa ve Metin ile Feyyaz da son derece form- suz ise başka seçenekler üretmek gerekiyor. Orta alandan de- rin paslarla sürpriz oyuncular kaçırmak, uzaktan şut atmak ve (Arkast 17. Sayfada) Tehlike sinyaUeri GÜNAYDINÖZVURT Penaltı karanna kadar iyi bir yönetim gosteren hakem Sayın Zihni Aksoy, işte o penaltı düdüğu Ue Altay'ın belki de kaderi ile oynadı. Doksan dakika süre ile iki kere Beşiktaş cezaalanındagörunen ve bi- rinigolyapan Altay'ın üçpuanhakkıydıdemiyorum. Ama77. da- kikadaopenaltıgolüolmasaydı yorulmuş, morâli bitmiş Beşiktaş'ın maçı kurtarması çok zor olurdu. Altay, Medyes'i libero Müfit ve Orhan'ı çift stoper oynatıp Fey- yaz ve Metin'i yakından kontrol ederek, orta alanı dört kişi Ue ka- patarak ve sadece Hasan Ue hücum ederken kapalı defansa gol at- mak için çok zorlanan Beşiktaş'tan, bir puan alma niyeti açıktı. Beşiktaş, bu kapalı defansa karşı yine bocaladı. Rakibin sert ve faullü markajını yine sağdan-soldan yapüan ortalar Ue geçmeye ça- hştı. Ancak Feyyazve Metin'üıçok etkisiz kaldığı 17, havatopunun birinde bUe başarUı olamadı. Beşiktaş'ın Feyyaz, Şifo ve Turan Ue ük 47 dakika içinde uç net gol pozisyonu var. Bunlardan birisi gol olsaydı ne olurdu sualine cevap vermek zorolur. Fakat FeyyazveMetin'inbu formlanile Beşiktaş'ın santrfor aramakta ne kadar haklı olduğu da ortadadır. Ve iki haf- tada 4 kontratakta iki gol yiyen savunmamn tehlike süıyalleri ver- diği de açıktır. Yine de dünkü kötü göruntüsüne rağmen Ali ve Recepli bir Be- şiktaş'm küme düşmeyeceğine ınanıyorum. Hakem Ünsal Çimen'in çok kötü biryönetim göstendiği maçta San-Kırmızılılan AGücü'nü 1-0yendi G.Saray'dan 4 direğe, bir fileyeİBRAHİM YILDLZ Galatasaray, şans ibresinin Ankaragücü'n- den yana olduğu bir gun yaşadı. Seyircinin "Gol" dıye yerinden fırladıgı anlarda top di- rekten döndü. Hem de 4 kez. 90 dakikalık oyun süresi içinde 4 yüzde yüz gol pozisyo- nunun direklerden dönmesi az olmasa gere- kir. Direklerın gole bir kez izin vermesinin ya- nı sıra tekmelerden de sıyrümak oldukça zor- du. Ankaragücü'nün savunma elemanlan tek- me atmayı, rakiple gureşmeyi ya da hakemle bol oynanacak. Seyirci de kendini bir yere dalaşmayı yeğleyince oyun zaman zaman tat- oturtacak zamanla. Ancak o süreci kısaltmak sız bir hal aldı. Galatasaray taraftarı da sa- için her bırey elinden geleni yapmalı. Samet hadaki bu yuksek tansiyona katıhnca her ıkı Aybaba gibi degU. Aybaba, Ankaragücü Tek- takım da oyun disiplininden uzaklaştı. nik Direktorü. Genç insan. Daha birkaç yıl Uygar olmak, çağı yakalamak artık bir zo- önce futbol yaşamını noktalayıp kısa surede runluluk. Hiçkimse gelişime dur diyemez. Ga- önemli yerlere geldi. Dun Aybaba'dan çok şey latasaray Teknik Direktöru Mustafa Deniz- bekleyerek maça gittik. Elindeki kadronun li, surekli "Biz Avrupalıyız" derken çağdaş kalitesi belli. Ya verdiği taktik;tartışılır.Ka- olmarun gerekliliğini vurguluyor, Tersini söy- lemek için insanlann "tercih" hakkı yok. Is- tesek de istemesek de bu ulkede çağdaş fut- S unda öncuydüler. Onlar da demode slogan- lar yerine daha gerçekçi olgulara bağırsalar takımlan adına yararlı olur. Yoksa her hare- kette "hakemi homoseksüel yapmak " iş de- ğü. lzmir bölgesi hakemlerinden Ünsal Çimen dun güvensizdı. Seyirci belki buna da tepki duydu. Federasyon önemli maçlara daha de- neyimli hakemler vermek zorunda. Çimen'i arkadaşları yanhşlarını kapatarak kurtardı. Hakemlik kolay değU. Hakemlerin hatası yal- palı tribünü da^llanyla işgal eden "fanaük nız futbolcuları, taraftarlan değil teknik Galatasaraylüar", tum taraftarların coşku- adamlan da çileden çıkarabiliyor. Mustafa Denizli, birkaç kez yan hakeme, çoğunlukla orta hakeme bağırarak, tepkisini frenleyeme- di. Denizli'nin en çok bağırdığı futbolcu ise Ugar'du. U|ur, bir turlü D«nızli'nin "Tut" dedıği futbolcuyu tutamadı. Kosecki ve Uğur'un bireyselliği ön plana çıkardığı maç- ta, Arif beceriksiz ve telaşlı, Ûğur ise şans- sızdı. Direklerden dönen toplar, atılan tekmeler dışında belleğimızde kalan, seyircınin şu slo- ganıydı: "Sallasana sallasana mendilini, Tan- ju kurtarsana Fenerini." .Saray goll< G.! tek goııe sevindi Galatasamy: 1 Ankaragücü: 0 HAKEMLER: Ünsal Çi- men (2), Muharrem Firuz- bay (5), Hakkı öncu (5). GALATASARAY: Hayret- tin (7), îsmail (6), Bulent (7), Muhammed (6), (Tay- fun), Rotariu (6), Uğur (4), Tugay (5), Hamza (6), Ko- secki (7), Erdal (6), Arif (6), (M. Yücedağ 5). ANKARAGÜCÜ; Arif (6), Hayati (4), Serhat (6), Ba- hattin (5), Erhan (5), Fıkret (6), Abdullah (5), Hayrettin (4), Ergun (4), (önder), Cengiz (6), Sinan (3). GOL: Dk. 28 Kosecki. SARI KARTLAR; Hayati, Erhan, Ergun, Abdullah (Ankaragücü). SEYÎRCt: 14.547 HİLMİTÜRKAY Galatasarav'ın galibiyetler serisi süriiyor. Lige Sanyer galibiyeti ile giren Sarı- Kınnızılılar, kendisahavese- yircüeri önunde oynadıkları ikinci maçtabu kez de Anka- ragücü'nü mağlup ettiler. Galatasaray seyircısi, bu maça daha fazla ilgı gösterdi. Her iki ekip baştan sonra zevkli anlaryaşattılar futbol- severlere. Galatasaray'ın tek golune Kosecki imzasını atar- ken San-Kırmızılı takımın dörttopu da direkten döndü. Maçı yöneten lzmir bölgesi hakemlerinden Unsal Çi- men, son derece başansız bir yönetim gösterdi. Oyuna sertliğin girmesinde büyuk rol sahibi olan Çimen, maç sonrasında soyunma odasına güvenlik görevlilerinın ara- smdajüçlükle gidebildi. San-KırmızılUar, Uk yarıda güçlü karşıtı önünde başan- h bir mücadele örneği göster- di. Konuk ekip, bu yanda da- ha çok savunmaya ağırlık ve- rerek oynadı. İkinci yarıda oyun karşılıklı ataklarlageç- ti, top Ankaragücü kalesi ile Galatasaray kalesi arasında dönüp dolaşırken taraflar, gole muvaffak olamadılar. MAÇINELEŞTÎRİSI Verilmiş sadaka ALİ SİRMEN ANKARAGÜCÜ SAVUNMASINIBUNALTTILAR — Ankaragücü karşısında sayısız gol pozisyonu yakalayan Galatasaray, imn- lardan sadece birini değerlendirebildi. Zaman zaman o>unu rakip cezaalanına >ıgan San-Kırmızüılar, bir turiü 2. golü bulamadı- lar. (Fotoğraf: Mustafa Ersoy) GİTTİM.GÖRDÜM, YAZDIM Direklerarası CENK KORAY Galatasaray \ - Ankaragücü maçını Cum- huriyet gazete- sine yazmak için direkt ola- rak Ali Sami Yen Stadı'na gittim. 14-15 bin kışı cıvarını bir seyirci topluluğu yerini al- mıştı. Takımlar sahada yoktu, ama San-Kırmızıh lakımın ka- lecisi Hayrettin kaleye geçmış, yedek kaleci Nezihi de ona şut atarak ısıtıyordu. Bu arada Ne- zihi'nin sert bir şutu yan direğı yalayıp dışarı gitti. Ve yan ya- na yurümekte olan 4 polisten birisinin şapkasını düşürdu. Çunkü top, direkt olarak 'Aın k adamcağızın kafasına gehnişti. Yanımda dırek gıbi dikümekte olan görevli kahkaha attı. Az sonra takımlar da saha- ya çıktılar. İlk olarak Ankara- gücü, Fenerbahçe gibi geldi sa- hanın ortasma. Yani forma ola- rak. Bir de baktım vaktiyle Be- şiktaş'ta direk oy^ıayan Sinan ve Fikret, San-Lacivertliler içinde. Direkt olarak belirteyim ki içimde bir huzün treni dudüğü- nü çaldı. Cim-Bom-Bom, seyircisinin bağırtılarıyla orta sahaya dizi- lip seyircisını selamladı. Zaten tribünlerde yazılı pankartlarda seyirci Galatasaray'ı ne kadar sevdiğıni, onun için canını bıle vereceğini belırten vecizeler yaz- mıştı. İki direk arasında gerili (Arkası 17. Sayfada) NOTLAR Denizli: Aası, sızısı olmayan futbolcum yok HALPUN DOMAÇ Galatasaray Teknik Direktö- ru Mustafa Denizli, Ankaragü- cü maçı sonrası yaptığı basın toplantısmda, oynanan sert fut- bolu eleştirdi. Denizli, " Ayagın- da acısı ve sızısı olmayan futbol- cum yok" dedi. Denizli, taraftann tribünde- ki yerini almasından memnun olduklarım belirterek şöyle ko- nuştu: "Geçen hafta oynadığı- nuz maçtan sonra çagnmıza ku- lak verip stada gekn vefakâr ta- raftanmıza teşekkur ediyorum. Biıyuk bir Galatasaray yaratma karagücu maçını televizyonun vermesi iyi oldu. Boylece Gala- tasaray'ın sertliklc durdurula- ma>acagım herkes gordü. An- karagücü ile oynadığımız bu macda tıpkı gectiğimiz yıl oyna- dığımız maçlar gibi zor oldu. Ancak bu kadar sert geçeceğini beklemivordum. Burada hake- me yardımcı olan futbolculan- mı kutlamak isterim." Galatasaray teknik direktöru, futbolcula nnın şanslı bir gü- nunde olmadığını da söyleyerek "Milimler ve sanümler, farkın ortaya çıkmasını engelledi. Şanslı bir günümüzde değildik. Gol toplannda yüzde yirmi ve-yolunun başlangıcındayız. Bu- rada herkes uzerine düşen gore- rim aldık. Hele Ugur tamamen viyaparsaişimizkolaylaşır. An- (Arkası 17. Sayfada) GeTçekten Cimbom'un verilmiş sadakası vannış ki dün ucuz kurtuldu. Bir takım, bunca presli ve hızlı bir oyun oynamışsa, dördü direkten biri çok guzel bir hareketle Arifin son andaki nefıs topuk vunışundan kıl payı avuta giden en az dört mutlak gol pozisyonu olmuşsa ona ucuz kurtuldu demek haksızlık ola- rak görülebüir. Hele hele Galatasaray'ın doksan dakika boyunca Ankaragücü önünde gol kovaladığı, her iki devrede de en az dörder kez amacına çok yaklaştığı düşunülûrse. Ne var ki dün Galatasaray'ın karşısındaki asU büyuk tehli- ke, geçen haftaki rakibi Sarıyer'e oranla çok daha dişli olan Ankaragücü degil, lzmir bölgesi hakemlerinden Ünsal Çımen'- di. Ünsal Çimen sayesinde Sarı-Kırmınlı oyuncular hemen her dakika bir doksan çimenlere uzandılar. Ünsal Çimen'in yanlı- şı pozisyonlan değerlendirmesi değil, baştan aşağj yanlış anla- yıp yorumlamasıydı. Hızlı oynayan bol pres yapan bir takımı her akımnda indir- diniz mi savunma yapmak kolaydır. Hakemin oradaki görevi sahada bu futbol anlayışına izdn vermeyip, oyunun oynaması- m saglamaktır. Eğer liglerde bütün hakemlerimiz oyuna, Ün- sal Çimen gibi yaklaşuiarsa, hem futbol oynamak isteyen ta- kımlara hem de Türk futboluna yazık olur. Serhat Ue Cengiz'in zaman zaman göze battığı Ankaragücü'- nün dişliliği futbolu sert oynaması değil, rakibini surekli faulle indirerek oyunu durdurmasıydı. Galatasaray'a gelince, Hamza, Bülent, Tugay ve zaman za- man çalışkan Muhammed'in akıl almaz yanhşlanna karşın, hızlı presli, göz dolduran gole yöneük (yukanda da belirttiğim gibi dördü direkte patlayan dokuz gol pozisyonu yakaladılar) bir (Arkası 17. Sayfada) Hem çok iyihem çok şanssız AYDIN GÜLEŞ Hakem Ünsal Çimen, dun tatlı sert, zaman zaman da kasıtlı olan hareketlere müsamaha gösterince Galatasaıaylı ve Anka- raguçlü futbolcular, âdeta kıran kırana bir müsabaka oynadı- lar. Liglerimizde bu derece tempolu musabakaya sanınm çok az rastlanır. Oyunun Uk 10 dakikası hariç, 80 dakika boyunca oyunda üstün olan taraf Galatasaray'da. Galatasaray, şu anda ligin en diri ve aynı zamanda en iyi ve uyumlu futbol oynayan ekibi göriinümünde. Her alanda surekli pres yapıp top kapan ve gol arayan Galatasarayhlar, gençleşmiş kadrolanyla dün hem spor kamuoyuna ve hem taraftarlanna Uerisi için çok iyi sin- yaller verdiler. Orta alanda Uğur'un ilk defa bu kadar iyi ve olumlu futboluna şahit olduk. Uğur, hem moral, hem de güç bulmuş. Ancak şurası da bir gerçek ki Galatasaray henüz sa- vunma zaaflanndan arınmış değil. Îsmail ve özellikle de Bü- lent, çok telaşlı oynayıp, zaman zaman büyuk hatalar yapıyor- lar. Yusufun katıhmı sanınm bu hatta biraz daha guven geti- recektir. Arif çok çalışkan ama henüz çok tecrubesiz. Her şeye rağ- men bu oyuncunun cynadıkça kendini bulacağına özellikle dep- lasmanlarda takımma çok faydalı olacağına inanıyorum. Ankaragucü, çok diri ve guçlû bir ekip. Kadrosunda Ferhat, Hayrettin, Cengiz, Hayati, Abdullah ve Bahattin gibi çok iyi ve yetenekli oyuncular var. Liglerimizde dün Galatasaray'm hı- zına onlardan başka dayanabilecek çok az takım mevcut. Dün çok iyi ve tempolu bir futbol oynayan Galatasaray'a şayet di- rekler biraz müsamaha gösterseydi, maçın skoru güçlü Anka- ragücü'ne rağmen en az beş farkla biterdi. Dün Galatasaray hem çok iyiydi hem de çok şanssızdı. TJKKUPASI 9safkanın mücadelesi nefes kesecek ERCAN TURCAN 1 müyara dört nal. Nefes ne- fese mücadeleye girecek olan 4'ü yerli 6'i yabana olmak üze- re 9 safkan bugün Türkiye Jo- key Kulübü kupasını kazan- mak için start alıyor. Türkıye Jokey Kulübü ku- pasında beyaz bayrak emrine girecek olan Ingiliz safkanlar 2400 metre çim pistte yapıla- cak olan uluslararası yanşta potaya uzanmak için kıyasıya mücadeleye girip Veüefendi Hipodromu'nu renklendire- cekler. Türk yetiştiricUerin Av- rupalı meslektaşlan önünde sı- navı şeklinde geçecek olan bü- yuk klasik yarışa katılan ya- bancı safkanlarm karneleri şöyle: FARİSİ (Shasrastanı- Fashada): 2 yaşında hiç start almayan Farisi 2100 metreden 3000 metreye kadar olan tüm mesafelerde start almış bir saf- kan. Farisi son olarak 25 ağus- tosta Fransa'da Grand Pri'de katıldığı koşuda tabelaya gire- medi. KASHAN (Darshaan- Kamanika): Kashan 3 yaşında devamlı olarak 2400 metre ve daha üst mesafelerde 5 kez start aldı. Bu 5 koşuda 2 birin- cUik elde eden Kashan son kez katıldığı Fransa'daki yanşda başanlı olamazken sahibi Şeyh Muhammed'e şimdiye kadar 120 bın Fransız Frangı kazan- dırdı. NO STACİC (L'Emigrant Busted): 2000'in üstü mesafe- lerde başanlı yanşlan bulunan bu safkan Magrana'nın ahınn- dan buvanşa katılıyor. WACIO (Niniski-Tisinaire): Wacio temmuz ayında düzen- lenen Boğaziçi koşusunda Ma- rakız'ın 5 boy arkasında ikin- ci olduktan sonra Avusturya- da yapılan koşuyu kazandı. Son yanşlan hep 2400 mesa- feli olan VVacio'nun aynı me- safeli *Swiss Derby' ve 'Aust- ria Derby' de birincilikleri var. Tenis/Kulis Ekrandaki fınali kaçırmayın ZİYA IŞIKÜSTİJN Hafta başından bu yana TED OPEN'i izlerken, otuz yUdar sevrettiğimiz, Uluslarara- sı tstanbul Tenis Tumuvalan'm anımsıyor ve "Nereden nerede- ye geldik" diye düşünüyoruz... Elektronik iletişim çağrmn bü- tün olanaklannı kullanan dört dörtlük bir organizasyon izle- niyor. Her şey profesyonel öl- çüler içinde. Bu konuda yetkili olarak yorum yapabilecek iki kişiye, ATP'nın turnuva müşa- hidi Amerıkalı Gayle Brads- haw'a ve ATP'nin başhakemi Alman Dietermadlindere so- ruyoruz: "Turnuva için genel kanuuz nedir?" Hemen, he- men aynı yanıtı alıyoruz "Bo kadannı beklemiyorduk. TED kulübü, ümit ettigimiziıı üze- rinde çıktı. Yalnız başhakem, çizgi hakemlerimizin acemilik çektigini vurguluyor. Önemli olan Amerikahnın görüşü, çünku onun verecegi rapora göre TED'in bundan sonra da- ha yuksek düzeyde "Challenger" serisi turnuva yapmak hakkı doğacak. TED OPEN' in organizas- yonunda çok çalışmış çok emegi geçmiş olan turnuva di- rektöru Bekir Emre de şunla- n söylöyor. "Iurnuva ile bir- likte baslayan yagmur, buyuk şansuhk oldu. Ama bunun bir de yararlı yönü var. Deneyim kazandık ve turnuvayı aksat- madan yüriıtmeyi başardık." Yazımızın başında belirttiği- miz gibi bu turnuva eskUerden çok farkh. 25.000 dolarhk ödulun 100.000 dolara çıkma- sı ile kalıte de çok yükseldi. 1986'nın şampiyonu, 87'nin fı- nalisti Rumen Sgerchano'nun, ana tabloya giremeden eleme turunun ük macında yenilme- si bir örnek. Eskiden davetle 8-10 tenisçi getirirdik. Şimdi 50 tenisçi birden geliyor. Hepsi bi- yonik adam sanki. Kurşun gi- bi servisler, smaçlar, jüet gibi voleler... Onun için diyoruz ki sporu seviyorsamz, bugünkü fınalleri kaçırmayın. Pişman olmazsınız... TOPLU SONUÇLAR Fatih Karagümrük - Ünyespor: 1-0, Kasımpaşa - D.Ç. Karabükspor: 0-1, tzmirspor - Manisaspor: 2-0, Şekerspor - Vanspor: 2-2, Petrolofisi - Erzurum: 1-0, Fatsaspor - Erbaaspor: 2-1, Erciyesspor - Kırşehirspor: 1-3, Ormanspor - Ereğlispor: 4-1, Sönmez Füamentspor - Edremitspor: 0-1, îst. Büyükşehir Belediyespor - Vefa: 3-2, Silivrispor - Çorluspor: 1-0, Istanbulspor A. Ş. - Lüleburgazspor: 2-2, Kapalıçarşıspor - THY: 1-0, Adapazanspor - A. Hisarı tdmanyurdu: 2-1.