Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 EYLÜL 1991 CUMHURİYET/15
HAVA DURUMU TÜRKİYE'DE BUGÜN
Devtet Meteoroloji İşleri Ge-
neJ Mûdürlüğû'nden alınan
bügiye göre, yurdun kuzeybatı
kesirnten çok bulutlu, Marma-
ra'nın doğusü, Baû ve orta Ka-
radeniz, ile Iç Anadolu'nun
kuzeybaösı yağışlı, diğer yer-
ler az bulutlu ve açık geçecek.
HM SICAKLIĞI: Değişmeye-
cek. RÜZGÂR: Yurdun kuzey
kestmlerinde kuzey, diğer yer-
lerde güney ve bat yönlerden
haftf arasıra orta kuvvette ese-
cek. Denizleröe, Akdeniz'de
table ve lodos, diğer deniz-
lenmizde yıldız ve karayelden saatte 10-21 deniz mili
hızfa esecek. van Gölü'nde hava açık geçecek. Ruz-
gâr, güney batı yönlerden hafif arasıra orta kuvvet-
te esecek.
Adana
Mapazan
Adıyaman
Afyon
Atn
Anlara
Antakya
Antalya
Artvın
Balıtesr
Sdaok
Bıngöf
BrtKs
Botu
Bursa
Çsrattate
Çcnım
Dendı
A 31° 21° Oıyartatar
Y 23° 15° Edme
A 32° 1«° Erancan
B 24° 10° Eramm
B 28° 7°Estoş<*w
Y 24° 13° 6azantep
A 30°22°Giresun
A 29° 19° Gûmüşham B
35° 14° Mamsa
25° 13° K-Maraş
30° 14° Mersın
28° 4°Mu0la
21° 12° Muş
32°18°NıJ()e
24°18°0n)u
ş
B 23° 1S° HaMdn
B 30° 14° tepare
Y 23° 14° isönbul
Y 2O°iO°tonır
6 3 3 ° 1 5 ° R K
B 33° 12° Kastaımnu Y
Y 19°12°Kı>»n
Y 23° 14° Kıridse»
B 2S°16°Konya
Y 24° 13° Kuttfıya
B 27° 15° Malatya
32°16°Samsun
27°WS»rt
23°14°Sınoç
26° 15° Sıvas
20° 7°TetaniaO
21° 11° Tratam
27° 13° lıneel
24° 13° Uşak
27°19°Vaı
24° 12° Vbzoal
33° 16° Zonguldak
B 26° 17°
A 32° 19°
A 29° 22°
8 28° 12°
B 32° 12°
B 28° 12°
B 24° 19°
B 25° 19°
Y 23° 17°
A 34° 14°
Y 22° 16°
B 27° 12°
8 25° 14°
B 25° 18°
B 34° 19°
B 25° 11°
B 28° 12°
B 24° 12°
Y 21° 14°
ss» /$* A-açık B-OuıutKı G-gûıeşlı K-lariı S-stsf Y^ağmurtu
DÛNYA'OA BUGÜN
J
Cezayır »f
0 TunUS
q
Roma
Sotya
Sam
Vttm
lınus
Vasova
Vemdık
Vryana - -
W4shmg«xı
Zûnh Y 23°
A 20°
B 26°
BULMACA
1
2
3
4
5
6
7
8
9
1 2 3
I I
4 5 6 7 8 9
•
j rur
H H
SOLDAN SAĞA:
1/ "ölttm âsûde ba-
har ülkesidir bir rin-
de/ Gönlü her yerde
— gibi yıllarca
tütcr" (Yahya Kemal
Beyatlı). 2/ Mak-
sat... Takım. 3/ Ge-
nclikle bir çiftçinin
yanında caiışan işçi.
4/ Uluslararası Ça-
lışma örgütü'nün
simgesi... Bizmutun
simgesi. 5/ Kalın bü-
külmüs sicün... Pe-
linle kokulandınlmış
sert bir içki. 6/ Gü-
rcşte bir oyun... tki tarla arasındaki
sınır... Molibden elementinin simge-
si. 7/ Denizde belirli araüklarla ya-
nıp sönen küçük fener... Deriden sı-
zan sıvı. 8/ Paylama, azarlama...
Tavlada bir sayı. 9/ Oyun öğesi bu-
luamayan, kutsal nitelikte müzik ya-
pıtı.
VUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Padi-
şah divanı kaleminin yöneticisi. 2/
Suıır nişanı... Sinemada dekorun ku-
ruldugu yer. 3/ Sindirimi kolay... Borsada kesin vadeli degerle-
rin kunı ile primli değerlerin kuru arasındaki fark. 4/ Bilgiçlik
taslayan kimse... Konya ilinde bir baraj. 5/ Çingene çocuğu. 6/
Hazırlanan çayın renk ve koku bakımından istenilen durumu...
Kalayın simgesi... Bir nota. 7/ Sarp geçit... Çeşit. 8/ Nikelin sim-
gesL.. Felç. 9/ Italya'da bir ova... Gemilerde yük kalchnnada kul-
lanılan tek dilli makaralara verilen genel ad.
60 YIL ONCE Cumhuriyet
Esnaf Bankası
2 EYLÜL 1931
Bir kısım sermayesi
Belediyeye ait olan Esnaf
Bankasırun vaziyetinin son
günlerde iyi gitmediği
anlaşılmaktadır. Bir müddet
cvvel banka müdürlüğünden
istifa eden Faik Beyin yerine
1$ Bankası şeflerinden Besim
Bey tayin edilmişti. Fakat
Besim B. de bankanın
müdürlüğünde bir iki gün
durduktan sonra istifa
etmiştir.
Bankanın sermayesi bazı ellere tevdi edilmiş ise de
bilâhare tahsilinde müşkülâta tesadüf edilmiştir.
Verilen habere göre Esnaf Bankasının maksadı teessüsü
esnafa yardım olduğu halde banka idaresi bu
istikametten aynlmış ve büsbütün başka işlerle mesgul
olmuştur. Bundan maada sermayenin bir kısmı da
açıktan iş yapan bazı tayyare piyango bayilerine verilmiş
ve tahsil edilememiştir. Bankanın ıslahı için tetkikat
yapılmaktadır.
Itfaiyenin ıslahı
Itfaiyenin ıslahı için bu seneki Şehir bütçesinde 140 bin
lira tefrik edilmiştir. Bu paranın sarfı için hükûmet
kambiyo müsaadesi de göndermiş olduğundan bir iki
güne kadar alınacak aiât, ve edavat ve saire için
münakasa açılacaktır. Itfaiyenin bu sene bu para ile
oldukça ıslah edilebileceği anlaşılmıştır.
30 YIL ONCE Cumhuriyet
Aydm Yalçın'ın tevkifi
2 EYLÜL1%1
Y.T.P. Genel tdare Kurulu üyesi
Aydın YaJçın, dün partisinin
Karşıyaka kongresinde D.P. devrini
methettigi, 27 Mayıs Inkılâbını
vatandaş zihnine nifak sokarak
kötülediği ve huzur bozucu
propaganda yaptığı iddiasıyla
bugün 6, 25 ve 52 sayılı kanunlann
valilere verdiği salâhiyete istinaden
Aydın Yalçıo nezarete alınmıştır.
Kalmakta olduğu Kordon Otelinden sabahleyin erkenden
alınan ve doğruca Poligona götürülen Yalçın'ın, tahkikat
bitinceye kadar orada tutuiacağı bildirilmektedir.
Vali Burhanettin Uluç, hâdise hakkında şunlan
söylemiştir:
"— Halkın huzur ve sükûnunu bozacak olan ve
fıkirlerini şahsi menfaatleri icabı devlet ve hukümete
karşı bulandırmağa yeltenenlere kanun muvacehesinde
hiçbir zaman musamaha edilmiyecektir. Kendisini ikaz
ederim. Y.T.P. Genel Kurulu üyesi Yalçın'ın konuşması 6
sayılı Kanunun ruh ve maksadına aykırıdır. Siyasi bir
zulüm ve dikta idaresini "Altın Devir" olarak tavsif
etmek, hâdisatın seyrine uygun düşmediği gibi, adı geçen
öğretim Oyesinin "Forum" tutumuna ve "Oncü"
davranışına da aykındır. Bu millet Anayasası ile kabul
ettigi gibi, sahte altm devirler yaratmak özleminde
olanlara her zaman, "zulme direnme hakkı"m
kuUanmaya hazır uyamklık ve basirette olduğunu ispat
etmiştir.
Evet, millet kesesine uzanan elleri ile milletin dişinden
tırnağından arttırdığı aitınlan son kertesine kadar
harman savurmalar kendilerini ve bendelerini milyoner
etmekle hakikaten bir altın devir yaratmışlardır."
Diger taraftan Y.T.P. Il Başkanı Fethi Pekin de,
kendisiyle görüşen gazetecilere, "Yalçın, tanıdığım büyük
vatansever aydınlardan biridir. Adaletin teoelli
edeceğinden eminim" diye konuşmuştur.
Bugün bildirildiğine göre D.P. eski ll Idare Kurulu
başkanlanndan Burhan Maner bugün Y.T.P.ne iltihak
etmiş ve 11 Yönetim Kurulunda vazife almıştır.
GEÇEN YIL BUGUN CumhuriYet
İlaç kıtlığı
2 EYLÜL 1990
Sovyetler Birliği'nde bir süredir darlığı yaşanan benzin,
tütün ve gıda maddelerine ilaç sıkıntısının da eklendiği
açıklandı. Sağlık Bakanı Igor Denisov, Sovyet ilaç
sanayiinin durumunun giderek kötüleştiğini belirtti.
Denisov, "önümüzdeki şubat ayında ülkede hiçbir ilaç
bulunamayabilir çünkü kimya sanayii ekonominin diğer
sektörlerinden daha hızla kötüleşiyor" şeklinde konuştu.
T4KITSMA
Günlük konuşmalar, demeçler, tutum ve davranışlar ile
ülkenin kaderi haline getirilen çelişkiler, çelişkiler yumağının
gün geçtikçe büyümesine neden olmaktadır.
Tanıklar yargıç önünde ant içerler.
Amaç, bu kisüerin doğrulan söylemesini
sağlamaktır. Amaç, tanıklık ettikleri olay
için bildiklerini, gördüklerini; duygusallık
ve kişisel yorumlardan uzak, yansız olarak
anlatıp yargıca, verecegi kararda ışık tuta-
bilmek, yardımcı olmaktır. Kısaca, gerçek
adaletin ortaya çıkmasını sağlamaktır.
Parlamenterler ant içerler. Amaç, seçil-
miş olan bu kişilerin, kamutay çatısı altın-
da herhangi bir partinin değil, tüm ulusun
vekilleri olarak çalışmalannı sağlamaktır.
Cumhurbaşkanı ant içer. Amaç, bir par-
tiden de gelse, o artık devletin, tüm ulusun
simgesi olduğu için yan tutmasını engelle-
mektir. Araaç, anayasa kurallan içinde ça-
lışmasını sağlamaktır.
Tıp doktorlan Hypocrat andı içerler.
Amaç, hastalan arasında ırk, din, dil, renk,
eş, dost, yaran ayınmı yapmalarmı engel-
lemektir.
Ant geleneksel bir törendir. (tnsan) ola-
büiyor musun yeter. Ant komısunda bir çe-
lişkller yumağı içindeyiz ki sonnayın gitsin.
Biri, ben liberalizmi kabul etmiyorum,
ben muhafazakânm, ben mukaddesatçı
milliyetçiyim derken bir diğeri tam zıddı-
na sanki liberalizmin bulucusu imişçesine
bir davranış içinde bulunursa ve Kemaüz-
me karşın yaşamlannı, varhklannı böyle-
ce sürdürmeye çalışırlarsa, siz bu çelişkiler
yumağı içinde ne yaparsmız, ne olursunuz.
Ulusal egemenliğin gerçekleşeceği yer ol-
ması gereken kamutay var mı, yok mu bi-
linmez oldu. Yasa geçerliğinde kararname-
lerle egemenlik karmasası çelişkiler yuma-
ğı, yuvarlanarak büyuyüp gidiyor.
TV'deki Dallts dizisini; müli, manevi ve
ahlaki değerlere aykın diyerek yayımdan
kaJdıran bugünkülerin dünkuleri, bugün
ANAP TV2'deki kimin eh, kimin cebinde
belli olmayan "Yahn Rüzgân" dizisini han-
gi gözle seyrettikleri belli değil. Ya özel ko-
ruma altındaki Star l'e ne demeli. Dünya
güzelh'k yanşmasını A-Star 1 'den izlemiş-
sinizdir. Plajlarda bile görülmelerine karşı
çıkılan üstsüzler bu kez ekrandaydılar. Plaj-
lardaki üstsüzlere karşı çıkanlann döktür-
dükleri inciler o gündür, bugündür mey-
danlarda, sokaklarda dolanırken son on yı-
lın Türk büyükleri özel korumalı Star l'i
görmüyorlar mı? Ya gecenin bilmem han-
gi saatindeki "aerobik" maskaralığına ne
demeli? Nerelerdesiniz dünkülerin bugün-
kü maneviyatçılan, mukaddesatçılan, ah-
laki değer sahipleri? Ahlaki değer ölçüleri-
ni böylesine ucuzlatarak ahlaki Dallas'ta
arayacak kadar yumaklaşan beyinlerin çe-
lişkileri, en tehlikeli bir çelişkiler yumağı de-
ğil midir?
Son zamanJarda toplumun her kesimin-
den teröre hedef olan insanlan öldürenler
kimlerdir, nerededirler? Devletin gücünden
bahsetmek gibi laf salatalan çözüm getiri-
yor mu? Son defa da aynı günde iki gene-
ral hedef seçilmiştir. Aynı demeçler furya-
sı yine gündemde. Yalnız bu kez bir eklen-
ti yapıldı. Bu terör 1980 öncesi teröre ben-
zemiyormuş. Ne demekse. Al bir çelişkiler
yumağı daha. Böylece günlük konuşmalar,
demeçler, tutum ve davramşlar ile ülkenin
kaderi haline getirilen çelişkiler, çelişkiler
yumağının gün geçtikçe büyümesine neden
olmaktadır. Dileriz ki bu çelişkiler yumağı
bir gün kördüğum olmasın.
A.NEJAT ATAR
Isunbul
ElektrogitarÇalmaÖzgürlüğü ve Bazı Sorular
Kızıl Meydan'da jean ve uzatılmış sakalla elektrogitar çalma
özgürlüğü ile halkın demokratik talepleri arasındaki ilgi ya da
ilinti nedir?
llkin "Sonı"larımızı sormamız gerek.
Çevremizde olup bitenleri, akıp giden ha-
yatı, benliğimizin ya da kişisel hayatımızın
bir meselesi düzeyine yükseltebilmemiz ge-
rek...
Kahraman Yeltsin'e merhaba! Ama,
neydi ve ne aniama geliyordu 1917 Ekim
Devrimi?
1789 neydi; ve niye kutlanıyor hâlâ?
Kızü Meydan'da jean ve uzatılmış sakalla
elektrogitar çalma özgürlüğü ile halkın de-
mokratik talepleri arasındaki ilgi ya da ilinti
nedir?
Sovyet halkı, Çarlık Rusyasfnda var
olan ve Komünist Parti tarafından gasp edi-
len siyasal ve demokratik haklarını mı geri
istiyor; yoksa, Çar despotizmi sonrası eko-
nomik hürriyetin sembolü olarak sarayın
tepesine dikilen bayrak, oradan alınıp par-
lamentoya mı getirilmek isteniyor?..
Sovyet devrimi, halkının talepleri doğrul-
tusunda, süreklilik unsurunu yeniden ka-
zanarak, çağdaş bir hesaplaşmayı mı göze
ahyor; yoksa, ilerici ve devrimci demokra-
tik talepler, ellerine tutuşturulan Amerikan
bayrağı üe kendilerinden istenen role mi so-
yunuyor?..
Ünlu Fransız reklamcımız ne düşünüyor
bu konularda acaba?
Yeni bir pazar olarak yeteri ölçüde umut
veriyor mu Sovyetler Birliği Rusya'sının üç
parçalı yeni flaması beyzademize? Yoksa,
Yeltsin ile Gorbaçov'un anneleri de mi bil-
memeli çocuklarının ne "tş"le iştigal ettik-
lerini?..
Devrilen heykeller, devrilmeyen tarih; ve
halk, her zaman kendisine en uygun yön,
yöntem, yönetim ve spesifik "Yeltsin"ini
bulur... Bugün yıkılan heykeller, onlan per-
de arkalarından yıktıranlann üzerlerinde
parçalanabüirse, Dunya tarihinin ve insan-
lığın umut ve çiie dolu mirasının manevi va-
risleri bilmelidirler ki meydanlar hâlâ ışıl
ışıldır! Ve belki de, daha da güzel ve an-
lamlıdır.
Hey, 12 Eylül çocuğu, bak şafakta bir sa-
bah vakti daha belirdi... Ancak, bunda (da)
bir tuhaflık var, ne dersin? Oysa, en iyi se-
nin anlaman gerek olup bitenleri: sen "De-
politizasyon"sun; sen, sorusuz cevap-yanıt
seçenekleri arasında güdülenmiş bir tercih-
sin; cevap versene fast-tıkınmacı!
Ve sen, köşe-dönücü; ne olup bitiyor ka-
dim düşmanımızın meydanlannda?.. Banş-
tık artık, değil mi; ihale üstüne ihale, ihra-
cat üzerine votka; "Prusya patatesi gibi
dolgun ve beyaz etli Anna" ve Ruble üs-
tünden avanta!.. Haaayda.
Peki siz, biz, onlar.. ve bütun bunlardan
ne getirebüiyoruz kendi siyasal ve sosyal öz-
gürlük savaşımımıza?.. Haydin, kapatalım
şu dön köşe miyop cam kutuyu; bir mu-
habbet eyleyelim; kendimiz, kendimize; ve
varsa dost, hısım, akraba hep birlikte:
Ne düşünüyoruz?
Sormamız gereken sorular ne?
Çünkü, soruları sormadan öniimüze ko-
nan cevaplardan bize bir hayır gelmez/gel-
medi.
Kendi sorularımızı soralım; kendi cevap-
larımızı arayalım; her yerde, "Hep be-
raber"!
CENGİZ GENÇ
Beyoğlu/tstanbul
Galari • Atâlye M« «7 M • 133 64 M
Kızıltepe Mevkıi
Kemer ANTALYA
Tel (3214) 2611 (6 Hat)
GÜLDERMAN
T Ü R K İ Y E M
özgün Boskı Sergisi/30 Ağustos - 30 Eylül
Düzenle\en: MLTLU SANAT ODASI
FERRUH BAŞAĞA
1950-1970 Dönemi
ve
ALİYE BERGER
YAPITLARI
satın alınacaktır
MÜRACAAT: 141 19 31
141 43 58-144 13 49
SN. LALE EREN
galeri
atölye
146 97 38
133 64 26
KARADENtZ EREĞLtSİ 2. ASLÎYE
HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN
tLAN
1991/502
Karadeniz Eregli ÇiJek Sokak No: 32/A'da mukim iken 3.3.1987
günü deniz kazasında ölüm tehlikesi altında kaybolan M. Okhan oğlu,
1962 d.lu Cumhur Soyer'in M.K.nun 31. maddesıne göre gaipliğine
karar verilmesi istenmekle gaibin ya da ilgilenenlerin ilan tarihinden
itibaren 1 yıl içinde mahkememize başvurmaları ilan olunur.
Basın: 49095
.English ?
v
e
DEVRE: 2 « 7 Eylül
"Türkiye'deki Londra
ENGLİSH FASTKADIKÖY MECİDİYEKÖY BAKIRKOY ANKARA İZMİR
338 91OO 175 43 98 542 56 27 125 44 42 14 77 93
345 14 40 175 43 99 542 56 28 118 26 45 25 5137
ÇORUM SULH HUKUK
MAHKEMESİNDEN
AYŞE EMBİYAOĞLU
1991/55
Çorum ili Üçdutlar mahallesi pafta: 76, ada: 103, parsel: 46 da
kayıtlı gayri menkulün satışına karar verilmijtir.
Birinci satış günü: 30.9.1991 günü saat: 10.00'dan 10.15'e kadar,
ikinci satış günü 10 gün sonra 10.10.1991 günü aynı yer ve aynı saatte
Çorum Belediyesi'ne ait Çepni mahallesinde mukim 67 no'lu müza-
yede salonunda yapılacaktır. llanen tebliğ olunur. 22.8.1991
Ra<ın- 491H
DUYURU
BtRGt SANAYİt A.Ş. (Fabrikalar Cad. No: 3 KARTAL/İSTAN-
BUL) işyennde sendikamızca yürütülen grev genel merkez yönetim
kurulumuzun 29.8.1991 tarih ve 299 sayüı karanyla kaldırılraıştır.
2822 sayılı kanun geregi ilan olunur.
KRÎSTAL-ÎŞ SENDİKASI
GENEL MERKEZ YÖNETİM KURULU
T.C.
KAYSERİ
2. SULH ÇEZA MAHKEMESf
HÜKÜM ÖZETt
Esas No: 1990/1030
Karar No: 1991/492
Davacı: K.H.
Sanık: Musttfa ORTADAĞ: Hacı Ali ve Hatun oğlu, 1966 D.'lu
Bünyan ilçesi Asmakaya köyü nüf. kayıtlı olup halen Kayseri Kar-
puzatan mevluinde bulunan Başyazıcı Besi-Et sucuklarının imalatın-
dan sorumlu mesul müdürü.
Suç: Gıda Maddeleri Tüzüp'ne muhalefet.
Suç Tarihi: 18.10.1990
Karar Tarihi: 9.7.1991
Sanık Mustafa Ortadağ'ın yapüan yargılaması sonunda sanığın sa|-
lığa az veya çok zarar verecek derecede sucuk uretip satışa arz et-
mekten TCK'nın 396, 3506 sa. 3591 sa. 647 sa. 4/1. mad. uyannca
490.000 .— lira ağır para cezası,
Sanığın cürmüne vaata kıldığı meslek, sanat ve ticaretinin 3 ay süre
ile tatiline, 7 gün süre ile isyerinin kapatılmasına, ayrıca kesinleşen
karar suretinin kapatılan isyerinin göze çarpan bir yerine kapatma
süresi kadar kalmak şartıyla yapıştırılmasına. Aynca kesinleşen hü-
küm özetinin Ankara, lstanbul ve Izmir'de yayınlanan tirajı 100 bi-
nin üzerindeki bir veya iki gazetede ve Kayseri'de yayınlanan bir
gazetede ilanına karar verilmiştir. 8.8.1991
Basın: 34709
POIİTİKA VE ÖTESİ
MFHMFn KEMAL
. . .Yasalar da Giysiler Gibi
Bebek Camiisi denizin kıyısında, parkın köşesinde bir min-
yatür gibi... Sanki bir yerierden almışlar getirip buraya kon-
durmuşlar... Dogadan, yalılardan ayrı bir konumu var. Yapı-
ya mescit mi desem, cami mi? Daha çok mescide benziyor.
Ortaköy'den bu yana doğru sıralanmış birkaç mescit vardır.
Biri Ortaköy bitiminde, öteki Kuruçeşme'de, Arnavutköy'de,
biri de Boğaziçi Üniversitesi girişinde... insanın inanısı gel-
miyor Musalla taşında namazı kılınacak olan Nadir Nadi mi?
Camiden çıkacaklar, safa duracaklar ve ölüm (mevt) nama-
zını kılacaklar...
Nerelerden dolanarak geldi bu anı bilemiyorum. Üstat Di-
van'da, barda dikelmiş, tek başına viskisini içiyordu. Ben o
yıllarda Cumhuriyet'te değil, Günaydın'daydım. Buyur etti, bir
viski de bana söyledi. Şuradan buradan konuşurken bir ko-
mi geldi, Nadir Beyi çağırdı.
Yüzüme baktı, "Berber", dedi. "Sıram gelmiş de çağırı-
yorlar."
Berberi Divan'da imiş. Gitti, ben viskiyle tek başıma kal-
dım. Beklerim gelmez, beklerim gelmez. Tıraşı uzun sürü-
yor. Viskiyi brtirdim, ayrıldım. Böyle sonu olmayan bir anı ne-
relerden süzülüp geldi belleğime?
Avluda avukat Tuluî Sönmez'le konuşuyoruz. Nadir Bey Ga-
latasaray orta ikide Tuluî'nin öğretmeni imiş. Bir gün yasa-
lar üstüne ders veriyormuş. Genç çocuklann kafasına yasa-
ları sokacak. Tuluî, "Yasalar bizim için dokunulmaz, ellen-
mez şeylerdi" dedi. Başladı anmaya...
"Yasalar" demiş, "giysilere benzer. Solar, eskir, giyilmez
olur. Yasalar değişir, yerine yenilerini koyarlar."
Tuluî Sönmez, yasalara karşı ilk kuşkuyu o gün duymuş.
"Belki de bundan ötürü hukukçu oldum" diyor.
Nadir Beyi Bebek'ten aldık, Edirnekapı'daki şehitliğe ge-
tirdik, babasının yanına... Avukat Burhan Apaydın'la yan ya-
na yürüyoruz.
"Bir Ustaoğlu vardı, Diyanet İşleri Başkanı bilir misin" diye
sordu.
"Bilirim", dedim.
"Bu Ustaoğlu Atatürk'e hakaret eden bir yazı yazıyor, küs-
tahça bir şey... Nadir Bey de tutuyor çok ağır bir yanıt veri-
yor. Yazı çok ağırdı, sonraki yazılarda daha da ağırlaştırdı.
Ne yapıyorsunuz Nadir Bey, bunlar bizi mahkemeye verirter"
dedim.
"Versinler", dedi. "Biz bu yazılardan aklanmak zorunda-
yız. Bilsinler ki Atatürk'e dil uzatanlar daha ağırına katlan-
mak zorundadırtar."
Oava sürdü, duruşmalar uzadı. Sonunda Ustaoğlu'na söy-
lediklerinden ötürü Nadir Bey aklandı."
Nadir Bey Atatürk'e sövenlere sövmenin suç olmadığını
mahkemede kanıtlamıştı.
12 Eylül dönemınde paşalar üstüne yazdığım bir yazıdan
ötürü gözaltma alınmıştım. Bir süre Gayrettepe'de, bir süre-
de Selimiye'de yattım. Çıktıktan sonra Nadir Bey çağırdı.
"Nasıl, işkence mişkence görmedin ya?"
"Hayır görmedim."
"Ne gördün?"
"Bitlendim."
"Ne!.." diye bir çığlık attı.
"İnsan alışıyor."
"Ben bir buna alışamam."
Nadir Bey'i birkaç aylık hapisliğe mahkûm etmişlerdi, ner-
deyse girip yatacaktı. Bitlenrnekten çok ürkmüstü Nadir Bey...
Milli Savunma Bakanı'nın itiraz yetkisi vardı. Bakan bu yet-
kisini kullandı da Nadir Bey girmedi. Fakat bit sözünden bi-
le ürkmüstü.
••Edirnekapfdan dönerken Nadir Beyi orada mı bırakmış-
tık? Yok, Nadir Bey her zaman bizimleydi.
ÇAÜŞANLARIN
SORULARI/SORUNLARI
YILMAZ ŞİPAL
u
Bir Şirket Ortağıyım"
SORU: Bir şirket ortagıyım. Kendi şirketimde iicret a-
larak çalışmaktayım. Sonnak istedigim, ben SSK si-
gortslısı mı, yoksa Bağ-Kur üyesi mi olmalıyım?
T.S.
YANIT: "1479 sayılı Bağ-Kur Yasası'nın 24. maddesi ile:
"b) Kollektif şirket ortakları,
c) Adi komandit şirketlerin komandite ve komanditer or-
takları,
d) Limited şirketlerin ortaklan,
e) Sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin koman-
dite ortakları,
0 Donatma iştirakleri ortakları,
g) Anonim şirketlerin kurucu ortaklan ile yönetim kurulu
üyesi olan ortakları;'
Bağ-Kur kapsamında sigortalı olmak durumundadır.
Bir iş sözleşmesine dayanarak Sosyal Sigortalar Yasası kap-
samında sigortalı olarak çalışmalannı sürdürürken aynı zaman-
da yukanda sayılan şirketlerden birine de ortak olanlar,
Bağ-Kur kapsamına almmazlar.
Sosyal Sigortalar Kurumu zorunlu ya da isteğe bağlı sigor-
talısı değilken, kendi şirketinde ve ücret karşılığı çalışmaya baş-
layanlar, SSK kapsamında mı, yoksa Bağ-Kur kapsamında mı
sigortalı sayüacaktır?
Bu sorunun yanıtını yargı kararlanna bırakalım.
(1) ÖZET: Komandit şirketin komandite onagınjn emeğine
karşılık bir miktar ücret alması, kendisinin hizmet aktiyle ça-
lıştığıru göstermez. Bu nedenle de söz konusu ortak Bağ-Kur si-
gortalısı olup, Sosyal Sigortalar Kanunu'na tabi değildir:'
(Yargıtay 10 Hukuk Dairesi, 19.11.1980 tarih, 1980/5306 esas
ve 1980/6683 karar)
(2) "ÖZET: Kollektif şirket ortağı olan kişinin ücretle ve fii-
len çalışıyor olması onun sigortalı sayılmasını gerektirmez. Bu
durumda işverenlikle sigortalılık aynı kişi üzerinde toplannuş
olur ve bu keyfiyet sigortalılığa engel oluştururf'
(Yargıtay 10. Hukuk Dairesi, 14.9.1987 tarih, 1987/4115 esas
ve 1987/4239 karar"
(3) "(Limited şirket ortağı müdür)- ÖZET: Ortak müdür ger-
çekte kendi işini gören kimse durumundadır ve çalışmalan so-
nucu olarak Sosyal Sigortalar Yasası'nın 3. maddesinin 1/K
fıkrasında amlan bağunsız çalışanlannkiyle özdeştir. Ortağın
müdür olarak çalışmasının dayanağı bulunan özel hukuk iliş-
kisi Borçlar Yasası'nda belirlenmiştirl'
(Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 12.12.1984 tarih, 1984/4197 esas
ve 1984/4672 karar)
(4) "ÖZET: Şirket ortağı olmasına karşın çabşmasını sürdü-
ren ve primlerini düzenli olarak ödeyen, ayrıca Bağ-kur kap-
samına girmekle birlikte Sosyal Sigorta kapsamında kalacak
tarzda çahşmasını devam ettiren sigortaünın Sosyal Sigorta kap-
samında düşünülmesi gereklidirf'
(Yargıtay 10. Hukuk Dairesi, 21.12.1987 tarih, 1987/7237 esas
ve 1987/7272 karar)
Kaynak: (1) Lebib Yalkın Yayınlan, Cilt AA/13, Sıra No:213
(2) Yasa Hukuk Dergisi Temmuz 1988, sayfa:1035
(3) Yargıtay Kararlan Dergisi, Aralık 1984, sayfa: 1811
(4) Yasa Hukuk Dergisi Mayıs 1988, sayfa:770
İLAN
T.C AYFON CSAVCILIĞI
Sayı: 1991/1782 llam.
AFYON Çayuşbaş mahallesi nüfusuna kayjtiı olup, halen aynı ma-
hallenin Kandilci Furun Sokak No. 60"ta oturan ve aynı yerde suçuk
imalatcılıgı yapan Bekir ve Sultan oğlu 1958 D.lu Ihsan DUMANL1
hakkında 20.12.1989 tarihinde sağlığa az veya çok zarar verecek de-
recede bozuk sucuk imal edip satmak suçundan dolayı kamu davası
açılmış olup, yapılan yargılama sonunda:
AFYON Asliye Ceza Mahkemesi'nin 127.1991 tarih ve 1990/95 Esas
ve 1991/68 karar sayılı ilamı ile TCK'nun TCK
396-647/4-1-402/1-2-398-647/4-1-402/1-2 maddeleri geregince
940.000— lira ağır para cezası ile 6 ay süre ile meslek ve sanatının
tatili ile 14 gun süre ile isyerinin kapatılmasına karar verilmiştir.
TCK'nun 396-398-402/1-1-2-2 maddeleri geregince ilan olunur.
19.8.1991