Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
Sahıbı Cumhunve: Matbaaulık ve Gazetecıllk Turk \r.onım Şırkelı adma
N«*r Nadı # Genel Yavır Müduru Hısan Cınul, Mütssese Muöttru
Emi» l>«klıgU, Yac Işlen Mudunl Okly GoDtnHn. # Haber Mcrkezı
MüdünJ YIIÇID Btj«f, Sa\fa Duzenı ^önetmenı AJı Acar Q Temsılaler
ANKARA Ahrotl Tu. İZM1R Hikmtt Çtlinkmr*. AOANA
îv
Polıuka Cclal Bafla^ıç. tsıanbu] Hıberten Şcur Kı&u, Ekopomı M«nl Taacr D13 Haberler EIJH lalo. Is Sena ka
Şakm l ı K I , Kılhilı CcM LaM. Efetmı C < m Şntu. Vun Hab«Wn S « 4 « Dof»» Spoı Duu»danı AMmbıüı Yactlmn.
Dia ^zılar Kcrca Çakfkat, Arasttnna Ştkja Alpay, Dozd'mc AMallıfc Ytna £ Koorfınıtör Akwt Korttau 0 Malı Işler
Enl LAmt 0 \4uh«<be Bcicfll Vncr 0 Bütçe Plankma. Sn-j] QMM«b«tco{ta 0 Reklan- AJK Tona £ Ek Ya>inlar
Hıln Akr^ 9 ldj>™ Ham» Ganr 0 lşl«mc ftafer Çdlk 0 Bıljı İI.CTTÎ Nlil lul 9 Ptnooei
OkUj Uktf, fefca (
M 1ta
Sostuı v* fe?wL Cumhunyet Marbucılık vc Cucteobk T.A Ş. TOrk Ocafe Cad
5*334 tst PK 2 * lsınbul Tei 512 05 05 (20 hat), TdCL 22İ4* ft» (1) 526 « 72 0
8<n>ter Aafcn. Zı» GAbüp BK InkJap S No 19/4 1U 133 11 İ M ! Tfcta «J44 Fu. (4) 133
05 65 0 l n * - H Z;yı Blv 1352 S. 2/3. T<* 13 12 30 Ttk» 52359, Fu: (51) 19 53 »
: lıKÜKl <jd 119 S. No 1 Kat 1, 1U 19 37 52 (4 h«I), Teta. S2155, Fu f71) 19 25 1«
TAKVİM: 4 AĞUSTOS 1991 lmsak: 4.11 Güneş: 5.55 öğle: 13.14 îkindi: 17.09 Akşam: 20.24 Yatsı: 22.00
Deniz kirliliği
îehlikeli boyutta
Çanlar
Edremit
içîn
çalıyor
HÜSEYİN ERCtYAS
KÂZIM ÖĞÜN
IZMİR/BURHANİYE —
Denize bırakılan evsel ve en-
düstriyel atıklann yol açtığı
kirlilik, Edremit Körfezi'ni de
tehdit edıyor.
Edremit Körfezi'ni çevrele-
yen Ayvalık, Küçukköy, Gö-
meç, Burhaniye, Pelitköy, Ka-
raağaç, Edremit, Zeytınlı, Gu-
re, Altınoluk, Kuçukkuyu baş-
ta olmak uzere irili ufaklı yer-
kşmelerın evsel ve endüstriyel
atıklan, herhangi bır arıtma-
dan geçirilmeden denize boşal-
tılıyor. Bölgedeki hızlı nüfus
artışlan Edremit Körfezi'nde-
ki kirlenmenin ana nedenlenn-
den biri. Ayvahk yöresinde
yoğunlaşan zeytinyağı ve sa-
bun fabrikalarının bıraktığı
atıksuların yol açtığı kirlilik,
yeni yeni oluşturulan kanali-
zasyon şebekeleriyle daha da
artmaya aday. tller Bankası'ran
öngörduğu proje kapsamında
yürütülen çalışmalar tamam-
lanmak uzere. Projeye göre
Burhaniye ılçe merkezinden
toplanan evsel atıksular, her-
hangi bir antmadan geçinlme-
den kıyıdan 1400 metre açık-
ta, 32 metre derinlikte denize
boşaltılacak. Burhaniye Bele-
diye Başkanı Necmı Şengider,
evsel atıkların bertaraf edılme-
sinde karşılaşılan sorunlarla il-
gıli olarak şunları söyluyor:
"Burhaniye'nin kış niıfusu
22 bin dolayınd». Yaz niıfusu
ise günübirlik gelenler dahil
100 bin Oe 200 bin arasında de-
ğişiyor. Şu anda evsel atıksu-
lar Havran Deresi'ne bırakılı-
yor, böylece denize ulaşıyor.
Denize bırakan atıksu mikta-
n, saniyede 50 litre. Kanalizas-
yoriun tamamlanmasıyla bu
atıklar deniz deşarjıyla uzak-
laştınlacak. Ay\alıkta da beş
yıldan beri aynı şe> yapılıyor.
Biz Edremit Korfezi'nin elden
çıkmasını istemivonız. Şimdi-
den tehlike çanlan çalıyor.
Önlem aiınsın, antma tesisi
kurulsun istiyoruz."
Schemer'inbej, abanozsiyahı, bron^yosunyeşilini bolca kullandığıdefılesi, izleyenleri masalâleminegötürdü
Altınlaparlayan geceler...""' "" Kocaman, geniş etekleri dalgalanan mantolar, eşarplar,
Uzakdoğu başlıklannı anımsatan bere-şapkalar, kaşmir şailar.
Drapelerle bezeli pullar, zengin işlemeler, bol bol altın vesiyah...
Soluk kesen, giz dolu, uzak bir dünya. İçine bolca masal karışmış.
NECLA SEYHUN
Scberrer'in
yeni
koleksiyonu
şıkır sıkır
altın
işlemelerle
bezeli. Yanda
bu modellerden
birisi, unlu
modacının kızı
Leititia'nın
üzerinde
gorülüvor.
PARİS — 'Gülü seven dikenine katlanır' derler. Katlamr mı gerçekten?..
Işte bir beyaz gül, podyumda. Intercontinental Oteli'nin luks saJonunda.
Başında kopuk gibi bir duvak Leititia'nın. Yanında babası, dünya ünlüsu
Scherrer. Başarılı geçmiş bir defılenin çılgın alkışlarını topluyorlar.
Podyumda ikisi, yalnızca ikisi...
Yok, biri daha var. Dört ayaklı. Dunya tatlısı. Keyiften ayakları birbirine
karışıyor. Çiçeği ile beraber tasmayı da elinde tutuyor gelin. tşte gul,
iştediken!..
Bu, dikenli ya da dikensiz-yoruma bağh- gule gelene dek, Scherrer
konuklarını bir Uzakdoğu masalında gezdirdi. Doğu'ya, Uzakdoğu'ya
masallara bayılıyor Scherrer. Modellerine giz katmayı seviyor. Otelin
görkemli salonlarında, bir saate yakın bir sure konuklaıını bir
uzak gezıye çıkardı. Aldı bizi, Asya'run çöllerine, steplerine,
ulaşılmaz dağlarına, tundralarına, vakşı yeşil ormanlârına,
donmuş göllerin buzlu mavisıne çekti
götürdu modelleriyle.
Moğolistan'ı, Tibet'i, Baykal'ı, Kaşmir'ı,
Mançurya'yı gezdirdi bize kupları üe, desenleri
ve renkleriyle...
Kocaman genış etekleri dalgalanan mantolar,
eşarplar, Uzakdoğu başlıklannı anımsatan
bere-şapkalar, kıyafetlerı tamamlayan kaşmir
şalları... Bejler, abanoz sıyahları, bronz, yosun
yeşili ve kuru yaprak yeşilleri... Tek tek, iç içe...
Scherrer'in özellikle bayıldığı tonlar... Kapitone
ceketlerde karanhk kırmızalar, kahverengi, siyah
\e altınlar. Drapelerle bezeli pullar, tunikler,
zengin işlemeler... Gece için lake siyahları, altın,
gumuş ve bakır ışıltıları. Mushnler, ipekler.taftalar,
kadifeler, ipincecik drapeli korsajlar, uçuşan etekler,
derin yırtmaçlar...
Sona doğru bol bol altın, bol bol siyah... Soluk kesen,
giz dolu, uzak bir dunya. Içine bolca masal karışmış...
Bu masal-defile, defile-masal, tum masallar gibi mutlu
bır sona ulaşıyor: Onlar ermiş muradına... Podyumda
bir gelin... Leıtitia... Duvağını sürüyor yerde. Yanında,
dunya unlüsü babası Scherrer. Bir beyaz gule benziyor
Leititia. Beyaz kuçuk kopeği, kuyruğu keyiften
titreyerek, etekleri dibinde koşarak izlıyor onu. Gul
ve diken... Gul alabildiğıne guzel; dikense bastıbacak
Ama bu dikene bakarak gulu almaya kalkanlar
aldanmasınlar.
Bu kuçuk diken bir aysbergın su ustundeki
goruntusune benziyor. tş onunla bitmiyor.
Leititia'nın evinde daha nice ve nice ordan
burdan toplanmış hayvanlar var. Her turden.
Ve goğsunde, dunyanın tum zavallı hayvanları
için çarpan bir yurek...
Gül meraklılarına duyurulur!..
Scherrer'in kısacık
altın bir kı>afeti.
Satenden kapitone
kısacık bir manto
ile tamamlanıyor.
Turizm Bakanı Akarcalı, her tesis için genel kuralın evlilik cüzdanı sorulmaması olduğunu söyledv
Otelde kalmak için evli olmak şart değilAlman turiste bekâret testi
olayının her kesimden tepki
gördüğünü söyleyen Tlırizm
Bakanı, İçişleri ve kendi
bakanlığının evlilik cüzdanıyla
ilgili gerekli talimatları verdiğini
vurguladı.
SERDAR KIZIK
İZMİR — Turizm Bakanı Bülent Akarca-
lı, Alman turiste "bekaret testi" olayıyla ilgi-
li, yerli ve yabancı turiste her turden tesiste ev-
lilik cuzdanının genel "kaide" olarak sorula-
mayacağını, sorulmaması gerektiğini söyledi.
Akarcalı, Cumhuriyet'in sorulanna verdiği ya-
nıtta, İçişleri ve kendi bakanlığının evlilik cuz-
danıyla ilgili gerekli "taümatlan" verdiğini de
vurgularken, "Turk kamuoyunun olaya gos-
terdiği tepki, bir olgunluğa eriştiğimizi belir-
liyor. Çok enteresandır. hiçbir gazetede 'po-
lisin yaptığı dogrudur' di>e bir şey çıkmadı"
dıye konuştu.
Urla'da bir otelde, aralarında Alman turist
Angelika Wittwer'in de bulunduğu 4 ba^nın
evlilik cuzdanları olmadığı, fuhuş yaptıkları
gerekçesiyle hukumet tabiphğine sevk edılme-
leri ve cinsel ilişkide bulunup bulunmadıkla-
rının araştırmasıyla ilgili olayı Bakan Bulent
Akarcalı "gayretkeşlik" diye nitelendirdi. Ola-
yın örnek nıtelıkte olduğuna değinen Akar-
calı, "Bir husumetin bazen bin hayrı vardır.
Bu, emsal bir olay oldu. Herkesin kulagına
küpedir" dedi.
Bakan Akarcalı, "Turistik belgeli tesisler-
de evlilik cuzdanı geneltikle sonılmu>or, an-
cak bekdiye belgelilerde isteniyor. Aynca yerii
turiste farkü, yabana turiste farklı uygulama-
lar soz konusu olabiliyor. Bu konuda neler du-
şunuyorsunuz?" bıçımındekı sorumuza yanıt
olarak şunlan soyledi:
"Belgeli, belgesiz tesis de aynı. Genel kai-
de, evlilik cuzdanının sorulmamasıdır. Yani
normal vatandaş için, tatilini normal bir se-
kilde geçiren insanlar için evlilik cuzdanı so-
rulmaz. Artı, evli olmasa bile beraber tatile
geten, beraber yaşayanlar için, yani nasd iraam
nikâhıyla yaşayan varsa, evlilik cuzdanı sorul-
maz. tmam nikâhlı diye, evlilik cuzdanı yok
diye insan karakola goturulur rau? Genel ka-
ide, evlilik cuzdanının sorulmamasıdır ber yer-
de, faer tesiste. Ama bir fuhuş suçu işlenivor
gibi bir karine varsa ortada, o zaman polis de-
lil diye, kimlik diye sorar."
Evlilik cuzdanı sormanın ayrı, "muamele"
yapmanın ayrı bir olay olduğunu vurgulayan
Akarcalı, "Normal bir çift gelmiş, otelde ta-
til yapıyor. Evlilik cuzdanları yok diye onla-
ra otomatikman fuhuş yapıyor muamelesi soz
konusu olamaz" dedi.
Akarcalı, ayrıca tatillerini "normal ve
huzurlu" bır ortamda geçirmek isteyen turist-
leri de duşunmek gerektiğini vurguladı. Ko-
nuyla ilgili goruşlerını aldığımız turizmciler-
den Ege Tlınstık lşletmeler Derneği (ETÎK)
Başkanı Haluk Nişhoğlu da, evlilik cuzdanı
konusunun işletmelerde zaman zaman sorun
olduğunu, özellikle evlilik cuzdanları olma-
yan yerli turistlerın guçlüklerle karşılaştığını
söyledi. Sorunun daha çok İçişleri Bakanlı-
ğı'nı ilgilendırdığını belırten Nişlioğlu, "Ya-
bancıya sormayacaksın yerliye soracaksın, bu
olmaz. Bu konuda yasal duzenlemelere ihti-
yaç var. Yerli, turist değil mi, insan değil mi?"
diye konuştu.
Turistik belgeli tesıslerin bazılannda evlilik
cuzdanı sorulduğuna değinen Nişhoğlu şu go-
ruşleri belirttı:
"Mesela benim yaşadığım bir olay van Kar-
deşim ve eşi lzmir gibi bir kentte hem de yıl-
dızlı bir tesiste kalamadılar. Dışardan gelmiş-
ler geç saatte. Resepsiyondan, evlilik cuzdanı
yok diye almamışlar. Bana telefon ettiler. Kefil
oldum, ama yine almadılar. Aslında bu ko-
nuda kalıcı çözumler lazım."
Bu arada olayın geçtıgi otelin sahibı Cemal
Aktaş, herkesin "aklandıgım", ama kendi iş-
letmesinin bır "fuhuş yuvası" olarak gösteril-
diğini ve karalandığını savundu. Aktaş, hu-
kuk dışı uygulama karşısında sessız kalmaya-
cağını ve hakkını arayacağını belirtirken,
"Devletin kaymakamı, turizm miıdurü nasıl
oluyor da gazetelere 'bu otelde zaten fuhuş
yapılıyordu' diyor. EUerindeki hukuki delil-
İer, dayanaklar nedir? Üstelik karakolda ad-
lan şikâyetçi diye yazılanlann da hayali isim-
ler olduğu ortaya çıktı" diye konuştu.
'Verem aşısı
yapılmadan
nüfuskâğıdı
verilmesin'
ANKARA (ANKA) —
Ankara Verem Savaş Derne-
ği Baştabibi Behiç Yücel, ey-
lül ayında başlanacak ilkokul
öğrencilerini aşılama kam-
panyasında 300 bin enjektö-
re ihtiyaç bulunduğunu, oy-
sa Sağlık Bakanlığı'mn ll
Sağhk Müdurluğü'ne gön-
derdiği enjektör sa>isının 30
bin dolayında bulunduğunu
bildirdi. Behiç Yucel, yeni
doğan çocuklara BCG aşısı
yapılmadan nüfus huvıyeti
verilmemesını önerdi.
Verem Savaş Derneği Baş-
tabibi Behiç Yücel, Türkiye^
de verem aşısı yapılmamış
çocuk sayısınm bilinen ra-
kamların çok ûstünde oldu-
ğunu, bunun da sağlık hiz-
metlerinin yaygın bir şekilde
verilememesinden kaynak-
landığım söyledi. Yücel, ye-
ni doğan çocukların aileler
tarafından bir iki gün içinde
hastanelerden çıkarıldığını
belirterek şöyle dedi:
"Bu nedenle yeni dofan
çocuklara daha dogumun-
dan birkac saat sonra zonın-
lu olarak ası yapıyonız. Bu
da çocukta bazı rahatsızlık-
lara neden oluyor. Öraeğin
koltukaltlannda şişme olu-
yor. Biz Sağhk Bakanhğı'mn
ba konuda bir düzenleme ge-
Ürmesini istiyonız."
Rüzgâr TüneK 40 yıl sonra esmek istiyor
Miüi Savunma
Bakanhğı'na ait Ruzgâr
Tüneli'ni şimdilerde
bekleyen asker yok. Tunel,
cisimlerin hava içindeki
hareketleriyle meydana
gelen etkileri inceliyor.
Tesisin onarımı ve
teknolojinin yenilenmesi
için 3.5 milyar liranın
yeterli olduğu belirtiliyor.
HAKAN AYGÜN
ANKARA — Konya yolun-
daki Mılli Savunma Bakanlığı
1
na ait "Ruzgâr Tüneli", 40 yıl-
dır sessiz. Başta uçak ve otomo-
biller olmak uzere herhangi bir
cısmin hava içerisindeki hareketi
sonucu oluşan etkileri inceleme-
ye yarayan tunel, inşa edildiğı
1950 yılmdan bu yana kullanıl-
mıyor.
Bınayı şimdilerde bekleyen as-
ker yok. Yılda bir Genelkur-
may'dan gelen yetkıliler sayım
yapıp zimmeti kontrolden geçi-
riyorlar o kadar. Bına TUBİ-
TAK Savunma Sanayii Araştır-
ma ve Geliştirme Enstitusu'nun
(SAGE) deposu olarak kullanı-
lıyor. Tuneün hava akımı yara-
tacak dev pervanesi çahşmıyor.
Yağlıboya duvarlan çatlamış.
Ancak bına sağlam. Deney oda-
sındaki maket uçakların yerleş-
tirildiği stand kullanılamaz hal-
de. Pervaneyi çalıştıracak dev je-
neratörler bozuk. Baştan aşağı
yenilenmeleri gerekiyor. Daya-
nıklılık ve denge testlerinı yapa-
cak ana mekanizma da bozuk ve
Kumanda Merkezi'nde bulunan cihazlar bozuk. "Gunlük mesai ve vnkuat defteri"hiç kullanılmamış. (Fotograf: BARIŞ BİL)
1940'lann teknolojısı olduğu
için değiştirılmesı gerekiyor. Za-
manında bir milyon dolara mal
olmuş tunelde tek bır deney ya-
pılmamış.
Tünelin oykusu haylı eski.
Öykuyu oğrenmek için "Ruzgâr
Tiineli"nden çıkıp "zaman tune-
li"ne girmek gerekiyor. tkincı
Dunya Savaşı yıllanna kadar
uzuyor öyku.
öykuyu SAGE Başkanı Prof.
Eres Soylemez'den dinhyoruz:
1941 yıhnda Başbakan Şiıkru
Saracoğju. Milli Eğitim Bakanı
Hasan Ali Yücel ve Turk Hava
Kurumu ulusal havaalığı kendi-
ne yeterli hale getirmek amaay-
la uç hedef belirliyor: Uçak ve
motor fabrikası kurulması, uçak
muhendısliği Öğretimı yapan bir
teknik universite kurulması, bu
iki kuruluşun da katkısıyla An-
kara'da bir aerodinamik araştır-
ma merkezi kurulması.
1941'de tTÜ Makine Fakulte-
sı'ne bağh Uçak Bölümü açılın-
ca hedeflerden biri gerçekleşi-
yor. Etımesgut Havaalanı yakı-
nındaki sınırlı uçak yapımında
bulunan atölyeler de büyutulü-
yor. Yeni planlanan motor fab-
nkasının 1948 yılı Cumhuriyet
Bayramı'nda açılmasıyla ikincı
hedef de gerçekleşmiş oluyor.
Ancak 1940'larda saptanmış
olan Ulusal Aerodinamik Mer-
kezı hiçbir zaman gerçekleşmi-
>or. Zamanla ıhmal edilen ulu-
sal uçak sanayii de sönup gidi-
yor.
Etimesgut'taki uçak fabnka-
sı kapsamından once Ankara
1
da şimdiki yerinde bir "ruzgâr
tüneli" yapıkn>sı için çalışmalar
başlıyor. Milli Eğitim Bakanlı-
ğı ve Turk Hava Kurumu'nun
girişimleriyle Ingiliz Holst fır-
ması 1947'de ınşaatı başlatıyor.
Bınanm kesin kabulu 1950'de
yapılıyor.
Ilginç bir tesaduf olarak An-
kara Hava Tuneli'nin hizmete
girdıği yıl, Etimesgut'taki Turk
Hava Kurumu Uçak Fabrikası,
Makina Kimya Endustrisi'ne
(MKE) devredıliyor. Çunku
ABD, İkincı Dunya Savaşı artı-
ğı uçakları Turkiye'ye "hibe"
olarak vermektedir.
Ulusal havacılık sanayiinin
varlığı unutulurken tünel de
amaçsız bir yapı haline geliyor.
Tünelin sökülmesi ve yıkılma-
sı tartışılmaya başlanıyor. Dev-
raldığı uçak fabrikasmı Zirai
Araçlar Fabrikası'na çeviren
MKE, tünele talip oluyor. An-
cak verilmiyor. Tünel, 1956'da
Milli Savunma Bakanlığı tlmi
Istışare ve Geliştirme Kumlu'na
devredıliyor.
MSB ile Genelkurmay Baş-
kanlığı, 1965'e kadar tüneli hiz-
mete açmak için yoğun çaba
gösteriyor. NATO'yla, Batılı
müttefiklerle temasa geçilerek
işbirhği öneriliyor. Sonuçta ge-
riye sayısız rapor kalırken tüne-
le el atılmıyor.
1972'de ise TÜBİTAK ve Milli
Savunma Bakanlığı işbirliği ile
Gudumlu Araçlar Teknolojisi ve
Ölçme Merkezi (GATÖM) kuru-
lunca tünel binası TÜBİTAK
kanalıyla GATÖM'e bırakılıyor.
1988'de GATOM'ün yerinı alan
Savunma Sanayii Araştırma ve
Geliştırme Enstitüsu (SAGE) ise
halen binayı depo olarak kulla-
nıyor.
SAGE Başkanı Prof. Soyle-
mez, 40 milyarlık tesisin onan-
mı ve teknolojisinin yenilenme-
si için 3.5 milyar liranın yeterli
olduğunu söyluyor. TÜBİTAK
ve Savunma Sanayii Müsteşar-
lığı onarım projesine sıcak ba-
kıyorlar.
67 öğrenciye
ba^arı ödtilti
• İZMİR (AA) — ÖYS
sıralamalarında birincı olar
lzmir, her yıl bankanın
yaşıyla eşit sayıda başarılı
öğrenciyi ödullendirmeyi bir
gelenek haline getıren Iş
Bankası'nın ödüllerini de
topladı. Iş Bankası'nın,
universite sınavlannda en
yuksek puanı alan 7
oğrenciye verdiği l'er
milyon liralık para ödülünü
kazananlardan 24'u, Izmirli
öğrenciler arasından çıktı.
Odule hak kazanan başanh
gençlerin, adreslerini,
Turkıye Iş Bankası Genel
Müdurluğü'ne bildirmeleri
istendi.
Hitit Güneşi
resmi amblem
• ANKARA (AA) —
Anadolu uygarlıklarının en
tanınan ıdollennden olan ve
birçok kuruluş tarafından
amblem olarak kullamlan
Hitıt Güneşi Kursu, Turizm
Bakanlığı tarafından
koruma altına alındı.
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı
Fiyat Kalıte ve Standartlar
Genel Mudurluğu, Turizm
Bakanlığı'mn başvurusu
uzerine 24 Temmuz 1991
tarih ve 23.474 sayıh
karanyla Hitit Güneşi
Kursu'nu, Tunzm
Bakanlığı'mn ızni ile
kullanılabilecek resmi
amblem olarak tescil etti.
Turizm Bakanlığı yetkilileri,
değışik kesimlerde
kullamlan ve beüi ticari
amaçlarla da simgeleştirilen
Hitit Güneşi'nın, tanıtım
etkinliklerinde birlik
sağlamak için resmi
amblem olarak
onaylatılmasına karar
venldiğıni söylediler.
Pamukkale için
30 milyarlira
• DENtZLt (AA) —
Kultur Bakanı Gökhan
Maraş, tarıhı ıpek yolunun
'dostluk yolu' olarak
duzenlenmesi için proje
hazırladıklannı, Pamukkale
travertenlerimn kurtarılması
için de, 1992 bütçesinden 30
milyar lira ödenek
ayrılacağını açıkladı.
Marmaris'e gıderken
uğradığı Denizli'de
incelemelerde bulunan
Maraş, yaptığı açıklamada
Pamukkale'yi 'altın
yumurtlayan tavuğa'
benzeterek, "Dunya kultur
mırası lıstesinde yer alan
Pamukkale yok olursa
Denizli'ye kimse gehnez"
dedi.
Dağcıların
endişesi
• ANTALYA (AA) —
Dağcılar, dağ turizmi
faaliyetleri başlatılırken,
daha önce kıyılarda yapılan
turizm uygulamalanndan
dersler çıkanlmasını
istiyorlar. Çevre Koruma
Araştırma ve Doğa Sporlan
Derneği (DASK) Başkanı
Prof. Dr. Yucel Aşkın,
"Yaptığumz etüde göre, dağ
turizmi etkinliklerinin
surduğu yerlerde, 5 yıl
öncesine göre çok buyük
miktarda çöp bınkmeye
başladı" dedi.
Cerrahi
merkezi açıldı
• İSTANBUL (AA) —
Vatan Hastaneler Grubu'na
.bağlı Aksaray Vatan
Hastanesi'nde "Istanbul El
Cerrahisi ve Mikrocerrahi
Merkezi" hizmete açıldı.
Pastuer Hastanesi'nin
kapanmasıyla görevlerinden
ayrılan el ve mikrocerrahi
uzmanı 9 doktor, yeni
açılan merkezde hizmet
verecekler. Merkezde doku
nakilleri ile sinir cerrahisi
ve iş kazaları sonucu kopan
uzuvlar yerine dikilecek.
Dr. Oya Ban başkanlığında
ve Dr. Oğuz Polatkan, Dr.
Ahmet Ozel, Dr. Can
Gurbüz, Dr. Nilüfer Pekel,
Dr. Ümit Kantarcı, Dr.
Selma Polatkan, Dr. Savaş
Ural ile Dr. Can
Bamyacıoğlu'ndan oluşan
ekip, SSK'lı dahil, merkeze
başvuran tum hastalar için
24 saat hizmet verecek.
Genç ciltlere
nemlendirici
• Haber Merkezi — Genç
ciltlerin nem dengesini
sağlayan yeni bir ürün
piyasaya çıktı. Cildi
yağlandırmadan
nemlendirici "plenitude"
yağsız nemlendirici likit
krem, L'oreal'in bır urunü.
Her sabah yuze ve boyna
ince bir tabaka halinde
sürulen plenitude'un 40
ml'lik tüp fîyatı 35 bin, 30
ml'lik kavanoz fiyatı 43 bin
lira.