15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 AĞUSTOS 1991 HABERLER CUMHURİYET/3 Tüpgazda'korsan' tehükesi DUNYADA BUGUN Tüpgaz üretiminin yüzde 3'ünü korsan kuruluşlar gerçekleştiriyor. Yetkililer, patlamaların en büyük etkeni olarak korsan tüpleri gösteriyor. 1 ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — Evlerde ve işyerlerinde birer "potansiyel facia kaynagı" • sayılan tüpgazlar, alınan önlem • ve sıklaştırılan denetimlere kar- tşın can almaya devam ediyor. Tüpgaz patlamalannda en bü- - ytik etkenin "korsan tüpler" ol- . duğu belirtiliyor. Sanayi ve Ti- caret Bakanlığı geçen yıl, uygu- . lamaya koyduğu yeni yasal du- . zenlemelerle, korsan tup ureti- j mine sıkı denetim getirdi. Ba- ' kanlık yetkilileri alınan önlem- lere karşın korsan tüp üretiminin yuzde 3 dolayında ol- duğunu bıldirdiler. Sanayi Bakanlığı'nın tupgaz- larda "standardizasyonu" sağla- mak amacıyla yaptığı düzenle- melerden dağıtım şirketine ait dolum tesisi dışında tüplerin doldurulması ve tupten tüpe do- lum yapılmasını yasakladı. Ye- ni düzenlemede şu ölçütlere yer verildi: • Tüp dağıtım şirketleri sade- ce kendi mülkiyetinde olan tes- cilli markasını ve rengini taşıyan tuplere dolum yaparak bizzat kendileri veya bayileri aracılığıy- la tüketiciye dağıtım yapabile- cek. • Tüplerin muayene, tamir, bakım ve denetimlerine ait kont- rol sistemleri uygulamaya konu- lacak. Buna göre tüplerin peri- yodik kontrolkri bakanlıktan alı- nacak yetki belgesi ile birlikte, dağıam şirketleri veya yetkili ku- ruluşlarca yapılacak. Periyodik kontrolleri tamamlanmış tüple- rin denetımleri bakanlığın mer- kez veya taşra teşkilatında yapı- lacak. • Standartlara uymayan tup- ler valiliklerce kurulacak bir ko- misyon aracılığıyla imha edile- ek. • Her yetkili bayi bir tek da- ğıtım şirketi ile anlaşma yapa- cak ve o da|ıtım şirketine ait tupleri pazarlayabilecek. Bakanlık, tüpgaz facialarına yol açan etkenlerin başında ya- pım malzemelerinin belirsizilği, eksik dolum, korsan tüp imala- tı ile tamir ve bakımlanna ait iş- lemlerin yapılmasını gösteriyor. Belediyeler yasasına göre tüp- gaz bayileri ve dolum tesisleri- nin yangın tehlikesine ilişkin de- netimini itfaiye müdürlükleri yapıyor. Yasaya göre Tüpgaz do- lum tesisleri ve bayilerin, okul, kreş, hastane apartman girişle- ri gibi yerlerde kurulmasma izın verilmemesi gerekiyor. Tüpgaz fabrikaları ve dolum tesislerinin de yerleşim merkezleri dışına kurulmasmı öngörüyor. Ankara Anakent Belediyesi İtfaiye Mudürü Hasan Gül, An- kara'daki dolum tesislerinin bü- yük bölümünun şehir dışında olduğunu söyledi. 1939 yılından bu yana şehir içine dolum tesisi kurulmasına izin verilmediğini belirten Gül, daha önce ruhsat almış olanlara da taşınmaları için süre tamndığını anlattı. Gul, Ankara'da halen 437 adet do- lum tesisi ve bayilik bulunduğu- nu ifade etti. Tüpgaz uretici ve dağıtıcılarının her 6 ayda bir de- netlendiğine dıkkat çeken Gul, bu işyerlerinden hemen hepsi- nin, yangın tehlikesine karşı uyarıldığım soyledi. Gul, dene- timlerde, pira cezasından işyeri kapatma cezasına değin yaptı- rımlar uygulandığını dile getir- di. Turkiye genelinde halen 11 adet LPG tüpu üreten fabrika bulunuyor. Yıl sonuna değin üç yeni fabrikanın daha hizmete girmesiyle bu sayı 14'e yüksele- cek. Yıllık LPG gazı üretimi 2 milyon ton dolayında. Üretilen LPG gazları, 42 dağıtım şirke- ti, 90 adet dolum tesisi ve çok sayıda bayilikler aracılığıyla tu- keticiye ulaşıyor. GenelMüdür Erkan açıkladı Şehiriçi yollarda emniyet kemeri. Emniyet Genel Mudürü Erkan, 15 ağustos tarihinden itibaren şehiriçi yollarda da . emniyet kemeri uygulaması - başlatılacağjnı açıkladı. . ANKARA (Cumhariyet Bü- rosa) — Emniyet Genel Müdü- rü Ünal Erkan, İS Ağustos 1991 tarihinden itibaren şehir içi yol- larda emniyet kemeri uygulama- suun başlatılacagını, 16 ekim- ' den itibaren de zonınlu hale ge- tirilecegini büdirdi. Dün Ankara'da bir basm top- lantısı düzenleyen Ünal Erkan 1. Trafik Şûrası'nda kazalann en ait seviyeye indirilmesi, alt- yapı hİ2metleri, denetimler, ilk yardım ve trafik suçları ile ce- zalar konusunun görüşüldüğü- nü belirterek şöyle dedi: "Ülke- mizde kazalann yüzde 79'n şe- hiriçi yollarda meydana gettyor. Ba kazalann sonuçlannın agır olmasını onlemek için 15 ' Agustos-15 Ekim 1991 tarihleri ı arasuda şehir içi yollarda da emnlyet kemeri uygulamasına gcçecegiz". Vatandaşlan, mağ- dur olmamaları için duyarlı ol- maya çağıran Erkan şöyle de- ı vam etti: "Kazalardaki ölttm ve yara- hmma nigpetmin a/altılmaa için alnacak etldli tedbirierden birisi »de emaiyet kemeridlr. Yapdan araşünnalarda, emniyet keme- ~ri takmak suretiyle olümlerde I yüzde 40, yaraianmalarda yuz- 1 de 35 BİspetiBde azalma oldugu tespit edttmiştir. Öte yandan ul- kemizde meydana geJen kazala- nn ytzde 79'n şehir içi yollar- da meydana geimektedir. Bnna göre 15 agustostan iti- baren 15 eJdme kadar şehir içi yoüarda otomobü ve minibüs gibi taşıtlann surucüleri ile ön kottnkta otnran yotadara emni- yet kemeri takma altşkanlıgı ka- zandınnak uzere. egitici mahi- yette uyanda bulnnnlacak ve c u gnvenlBderi için emniyet ke- meri taknuüannın gerekli oldu- gn anladiarak görevBlerin neza- retinde taktıniması saglanacak- ör. 16 Ekim 1991 tarihinden iti- baren de şehirierarası yollarda oMngn gibi, şehir içi yollarda da emniyet kemeri takmayanlar haklunda gerekli işlem yapda- cakUr." Emniyet Genel Müdürü Er- kan, 1990 yüı sonu itibanyla ce- za puanı uygulaması sonucu 18 bin 243 sürücünün 100 ceza pu- anını doldurduğunu, bunlardan 13 bininin ehliyetinin geriye alındığını, diğerlerinin de alın- ması için çahşmalar yapıldığını söyledi. Gazetecilerin sonılarım da yanıtlayan Erkan, şûrada trafık genel müdürlüğü kurulması ko- nusunun görüşüldüğunün hatır- latüması üzerine, "Bu konuda bir karar alınmış değil. Sayın Başbakanımız'ın da bilgisi da- hfliade trafik genel müdürlüğü konusunda çalışmalar var" dedi. FABRİKA ÖNÜNDE KAMP — Direnişçi cam ışçilerinin aileleri de fabrika önünde kamp hayatına geçtiler. (Fotograf: DENtZ TOPALOCLU) Camcı, Beykoz'a kampkurduRaşbakanhn *çözüm' talimatı Çalışma Bakanı ile görüşen Kristal-Iş Sendikası Başkanı Eren, Emiroğlu'nun, Başbakan "cam" uyuşmazhğınmçözümüiçinPakdemirli'yi ve kendisini görevlendirdiğini aktardığını söyledi. di. Paşabahçe'de geceler de karnaval ha- vasında renidi gösterilerle geçiyor. Paşabahçe Şişe Cam Fabrikası'nda iş- yerlerini terk etmeme eylemlerini 9 gün- dür surdüren cam işçilerinin ilk ziyaret- çileri SUSER isçilenydi. Tekel Içki Fab- rikası işçüeri de öğle tatillerini fabrika önünde destek gösterisiyle geçirdiler. Cam işçilerini desteklemek amacıyla ey- lem kararlan alan Hava-lş, Deri-tş, TÜMTÎS, Petrol-lş ve Bağımsız Otomobil-tş sendikalan genel baskan ve yöneticileri ile şube yöneticileri Kristal- Iş Şubesi'nden fabrika önune kadar "tş- çi kıyımına son", "Paşabahçe yalnız degilsin" sloganlarıyla yürüdüler. Sen- dika yöneticileri, bugünden itibaren ha- nrlanarak işyerlerine dağıtılan bir bil- diriyle cam işçüerine destek kampanyası başlatacaklarını, önümüzdeki hafta içinde servis boykotu, toplu vizite ve bir saatlik iş bırakma eylemlerinin hayata geçirileceğini bildirdiler. SHP Kartal ilçe örgütü, eşleri ve cocuklanyla birlikte dün akşam cam işçüerine destek ziya- retinde bulundular. Paşabahçe Şişe-Cam Fabrikası'nda 630 işçinin işine son verümesi üzerine 9. gön de doldu Paşabahçe Cam isçilerinin direnişi 9. gününü doldurdu. Paşabahçe'de evîer boşaltıldı, kapılar kilitlendi. Cam işçileri fabrika içinde, aileleri de fabrika önünde çadır ve tentelerle kamp kurdular. tş-Sendika Servisi — Başbakan Me- sut Ydmaz, yardımcısı Ekrem Pakde- mirii ve Çalışma Bakanı Metin Emirog- lu'nu cam uyuşmazlığmdaki çözüm için görevlendirdi. Paşabahçe cam isçilerinin direnişinin 9. gününde sendikal dayanısma öne çık- tı. Istanbul ilçe belediyelerinde dün da- yanışma amacıyla yanm gün iş bırak- ma eylemi yapıldı. Bugün çeşitli sendi- ka şubeleri, kalabalık isçi gruplanyla destek zdyaretleri yapacaklar. önümüz- deki salı gününden itibaren tstanbuT- da çeşitli sendikalara üye işçiler destek eylemlerine başlayacaklar. Paşabahçe'de evler boşaltıldı. Kapı- lar kilitlendi. Yaşam gündüz gece cam iîçileri için fabrika içinde, aileler için önünde sürüyor. Aşın sıcak nedeniyle i$çi aileleri fabrika önüne çadırlar ve tentelerle kamp kuruyorlar. Çadırlann üzerine, "Bodnun, Marmaris sizin ol- sun, Paşabahçe bize kalsın" yanh pan- kartlar asan kadmlar, fabrika önünde- ki parkı da yerleşim alanına çevirdiler. Parka masalar, sandalyeler yerleştirüdi. Bebek arabaları ve yaşlılar parka çekil- baslayan protesto gösterileri sırasında 15'e yakın kişinin gözaltına alındığı be- lirtildi. Işçilere destek vermek amacıyla ön- ceki gün Paşabahçe'ye gelen ve protes- to gösterilerine katıldıkları kaydedilen işçi Sağlığı Derneği üyesi 11 kişinin polis tarafından gözaltına alındığı bildirildi. Bu arada polisin, gösteriler sırasında ba- zı kişileri de gözaltına alarak, önce Pa- şabahçe Polis Karakolu'na daha sonra Siyasi Şube Müdürlüğü'ne götürdüğü öğrenildi. Polis yetkilileri, gözaltıları doğruladı ancak sayı vermedi. SHP il örgütü Paşabahçe cam işçüe- rine yardım kampanyası başlattı. SHP lstanbul II Sekreteri Güven Aydogmuş, bu amaçla tüm ilçe örgütleri ve beledi- yelere yazı gönderüerek kampanyaya ka- tılmalannın istendiğini bildirdi. Aydoğ- muş, ANAP iktidannı da işçilerin so- runlarına karşı duyarU olmaya ve göre- ve çağırdıklarını söyledi. Kristal-lş Sendikası Genel Başkanı tbrahim Eren, cam işyerlerinde yaşanan sorunlara çözüm bulunması amaayla önceki gün Ankara'da Çalışma Bakanı Metin Emiroglu'yla görüştü. Eren, gö- rüşmede Metin Emiroğlu'nun Başbakan Mesut Yılmaz'm cam uyuşmazhğı soru- nunu 31 temmuzda yapılan Bakanlar Kurulu'na getirdiğini, kendisiyle birlikte Başbakan Yardunası Ekrem Pakdemir- li'yi sorunun çözümü için görevlendir- diğini aktardığını bildirdi. Metin Emi- roğlu'nun bu amaçla tstanbul'a gelerek TİSK ve Cam tşverenleri Sendikası yö- neticileriyle görüşme sözü verdiğini an- latü. Karabük'te toplu vizite Isdemir'den sonra dün de Karabük Demir-Çelik fabrikalarında çahşan üç bin çelik işçisi toplu vizite eylemi yap- tılar. 9 ağustosta greve çıkacak olan çe- lik işçileri, kamu işveren sendikası ve hükümeti protesto ettiler. Çonım'da kurulu Karakaya Maden tşletmesi'nden sendikalaşma aşamasın- da işten atılan 300 maden işçisi dağ ey- lemini 20 gündür sürdürüyorlar. Toplu iş sözleşmesi imzalanmasımn ardından kapatüan Koninanteks Fabri- kası'ndan işten çıkartüan 450 işçinin fabrika önünde oturma eylemi 7. günü- ne girdi. İÎTÜ Vakfı'nın Turizm ve OtelcüikKursu 12 ağustosta başlıyor Üniversiteye giremeyene meslek 6 ay sürecek olan kurslann kayıtları 5 ağustosta bitiyor. Eğitim \ danışmanı Yaşaroğlu, bu alanda yeteneğııii kanıtlamış gençlerin iş i bulmalarına yardımcı olacaklannı söyledi. tstanbul Haber Servisi — Üniversiteye giriş sı- navında başarıh olamayan ve turizme ilgi duyan gençler; 6 aylık bir eğitimden sonra turizm ve otelcilik alanında bir meslek sahibi olma şansı- nı elde edebilirsızin. İTÜ Vakfı'nda "Turizmde Eğitim; Yaşayarak Ögrenilir" sloganıyla duzen- lenen "Turizm ve Otelcilik Temel Eğitim Kursu", 12 ağustosta başlayacak. İTÜ Vakfı'nın sosyal tesıslerinde verılecek kurslara, önburo bölümü için lıse mezunu, ser- vis ve mutfak bolümleri için ortaokul mezunu olan, bedensel ozuru bulunmayan, 16-25 yaş gru- bundaki gençler toplam üç milyon lira karşılığın- da katılabilecekler. 5 ağustosa kadar kayıt yapılabilecek Turizm ve Otelcilik Temel Eğitim Kursu'na toplam 150 genç alınacak. Kursu başarıyla tamamlayanlara birer sertifika verilecek. Kurs bıtiminde uç milyon lira verip 6 ay tu- rizm ve otelcilik eğitimi gordukten sonra bu alan- da iş sahibi olmanın garantisi verilmiyor. Ancak, kursun Turizm Eğitim Danışmanı Şaban Alı Ya- şaroğlu, bu alanda yeteneğini kanıtlamış, başa- rıh gençlerin iş bulmalarına yardımcı olacakla- nnı, bu alanda eğitilmış personel sıkıntısı çekil- mesi nedeniyle yatırımcılann da kendilerinden eleman talebinde bulunabileceklerıni söyledi. Yaşaroğlu, iyı turizmci olmak isteyen herkesin kesinlikle en az bir yabancı dili bilmesi gerekti- ğini de sozlerine ekledi. Kursun Turizm Eğitim Danışmanı Şaban Ali Yaşaroğlu, Turkiye'de turizm alanında eğitilmiş eleman sayısının yeterli olmadığını belirterek amaçiarının hem gençlere ış olanağı yaratmak hem de turizm ve otelcilik alanında eğitimlı per- sonel sayısını arttırmak olduğunu söyledi. Yaşa- roğlu, "Dunvada hızla gelişen ve önemi gittikçe artan turizm endüstrisinin Tıirkiye'deki gelişmesi 19801i yıllarda çok büyük bir ivme kazanmış, çe- şitli leşviklerle turistik tesis ve yatak sayısında âdeta bir patlama olmuştur. Bu ani büyume, sek- torde turizme hizmet verecek yetişmiş (eğitilmiş) personel sorununu çok çarpıcı bir şekilde orta- ya çıkarmıştır. Amacımız, vakfımızın üniversite ve sosyal tesisler gibi mevcut imkânlarından en iyi şekilde yararlanarak Turizm ve Otelcilik Eği- timi'ni tüm boyutlarıyla verebilmektir" dedi. Ingilizce ve bilgisayar destekli, teorik ve uygu- lamalı eğitim verilecek kursta oğrenciler, 1TU Vakfı'nın Maçka, Ayazağa ve Rumelihisan'ndaki sosyal tesislerinde bulunan mini otel, restoran. kafeterya ve barlar ile anlaşma yapılan turistik otellerde oğrendiklerini uygulayacaklar. AUSIRMEN NeyiSavunduğunu Bilmek Haberi görünce birden içim cız etti. İsmail Beşikçi yine tutuklanmıştı. Bu kaçıncı tutuklanışıydı Beşikçi'nin? Durmadan içeri gi- rıp çıkan bu yazarın kaçıncı tutuklanışı olduğunu kendinden başkasının hesaplaması güç. Beşikçi, düşüncelerine katılmadığım bir kişi. Ama onun bence dogru olmayan düşüncelerini savunmaktaki inadı ve yürekliliği, sanırım özgürlükten yana olan herkeste saygı uyandırıyor. Beşikçi, yazdığı yazılar, ileri sürdüğü düşünceler yüzün- den tutuklanmıştır; gerekçe ıse ülkenin bölünmez bütünlü- ğünü korumaktır. Demokrasilerde ülkelerin bölünmez bütünlüğü, düşünce özgürlüğüne saygı çerçevesinı aşmadan korunur. Demokra- silerde yalnızca, düşüncesinı gerçekleştirmek için güç kul- lananlar cezalandırılır. Ne yazık ki Turkiye'de demokrasıden yana görünen kimi çevreler, bu gerçeğı görmemekte ve dü- şünceleri yüzünden insanlan hapiste çürütebilmektedirler. Olaydaki mantık yanlışı açıkça ortadadır. Ülkenin bölünmez bütünlüğü orada yaşayan insanlan daha özgür, daha rahat kılmaktan başka bir amaç taşımaz. Bu gerçegi görmedikçe demokrasiyi kuramayacağımız or- tadadır. İsmail Beşikçi'yı tutuklayan devlet, ülkenin bölünmez bütünlüğunü sağlamıyor, sağlayamıyor. Eğer tersi geçerli ol- saydı, Beşikçi'nin her tutuklanmasının ardından bölünmez bütünlük bıraz daha pekişirdi. Bakın gelişmelere ve kendıniz karar verin, ülkenin bölün- mez bütünlüğü her gün biraz daha pekişiyor mu? Bu soruya evet yanıtı veremezsinız. Ama her tutuklama Beşıkçı'yi içerıde ve dünya kamuoyu önünde daha fazla kahraman yapıyor. Neyi savunduğumuzu bilmek zorundayız. Eğer Kürt soru- nunu, birlik ve demokrasi çerçevesi içinde çözmek istiyor- sak, her türlü düşüncenin açıkça tartışılmasını hoşgörü ile karşılamak, her türlü düşüncenin özgürce savunulmasının yasal güvencesini sağlamak zorundayız. Her türlü düşüncenin özgürce tartışılması ise birçok ko- nuda bize ters gelen görüşlerin özgürce dolaşmasını kabul etmek demektir. Zaten demokrasi de bunun için vardır. Toplumun bütün bireyleri ve kurumları birtornadan çıkmış- casına aynı görüşü savunurlarsa, demokrasinin varlığından bıle söz edilemez. Demokrasi değişik görüş ve çıkaıiarın bu- lunduğu yerde vardır. Turkiye'de demokrasiden yana olan tüm kuruluş ve kişi- ler, Beşikçi'nin özgürlüğünü savunmak zorundadırlar. Beşikçi'nin tutuklanması, "Terörle Mücadele Yasası"nın gerçek yüzünü de ortaya koymuştur. Beşikçi, yazılarında ılerı sürdüğü düşünceler yüzünden teröristlerle aynı statü ıçine konmuş ve asıl amacı terörle savaşmak olduğu söylenen bir yasa gereğince tutuklanmıştır. Salt düşüncelerinden dolayı bir insanı terörist yerine ko- yan bir yasanın demokrasiyle bağdaşmadığı ortadadır. Yasaklar ve hapis cezalarıyla ıse Kürt sorununun çözül- mediğini bize olaylar gösterdi. Neyi savunduğumuzu bilmek zorundayız. Eğer Kürt soru- nunu demokrasinin kuralları içinde birlik ilkesiyle çözmek is- tiyorsak, her şeyden önce demokrasiyi işletmek zorundayız. Bu ön koşulu sağlamadığımız takdırde, savunduğumuz gö- rüş çerçevesinde çözüm sağlamamız olanaksızdır. Savunduğumuz görüşü yaşama geçırmeye çalışırken ger- çekçi de olmalıyız, tüm demokratık hakların sağlanması, öz- gürlüklerin tanınması da sorunu birden sihirli değnek dokun- muşcasına çözmeyecektir. Önümüzde yürünecek çok güç bir yol vardır. Ama ilk yapılacak iş, o yolu yürümek üzere demokrasiyi sağlamak olmalıdır. BeşikçVnin katılmadıgtmız görüşlerini tartışmaktif yapma- mız gereken, yoksa unu tıâpse atarak demoKratilcçözüm Qo- tuhu kapatmak değil. "- '"' J ' ' r ' ""* Beşikçi'nin tutuklanmasına neden olan yasa, biıiiği pekiş- tirmiyor, demokratık çözümün yolunu tıkıyor. En büyük yanlış ise birlik ile demokrasinin birbirleriyie uz- laşmaz kavramlar olduğu yanılgısını yaratacak uygulamalar- dır. Artık neyi savunduğumuzu bilmek ve savunduğumuz dü- şünceye uygun hareket etmek zamanı gelmış bulunuyor. Çocuk, beraberliği yasal hale getirecek ANKARA (ANKA) — Ara- larında bir evlenme akdi ol- tnaksızın birleşip karı koca ha- linde yaşayanların evlenmeleri- ne yasal bir engel bulunmadığı takdirde bu beraberlikleri evli- lik olarak tescil edilecek. Içiş- leri Bakanlığı'nın, 3716 sayılı yasanın uygulanmasına açıklık getiren yönetmeliği Resmi Ga- zete'de yayımlanarak yürurlu- ğe girdi. Yönetmeliği göre 22 Eylül 1981 tarihinden itibaren arala- rında evlenme akdi olmadığı halde kan koca gibi yaşayan- ların, bu beraberliklerini evli- lik olarak tescil ettirebilmeleri için, evlenmelerinde yasal bir engelin bulunmaması, beraber- liklerinden dünyaya gelmiş muşterek çocuklanmn olması ve her iki tarafın birbirleriyle evlenmek istediklerini yazılı olarak beyan etmeleri gereki- yor. Evliliklerini tescil ettirmek is- teyenlerin, oturdukları yerin nüfus idarelerine birlikte baş- vurarak bildirim ile ilgili belge- yi imzalamalan gerekiyor. Yurtdışmda bulunanlar da baş- vuruyu oturdukları yere en ya- kın başkonsolosluklara yapa- caklar. KlSA KISA • Yurdun çeşitli yerlerinde meydana gelen trafik kazalarında 10 kişi oldu, 9 kişi de yaralandı. Muş'un Bulanık ilçesinde Serkan Yener, Kayseri'de Mehmet Karaca, Ankara-Adana karayolu Kulu makası yakınlarında Mürüvvet Yıhnaz, İstanbul Kartal ve Küçukçekmece'de Sedat özkalay ve 40-45 yaşlarında bir şahısla, Antalya'da Ayşegül Kunter, Korkuteli ilçesinde ise Tevfik Kıvrak, hayatlannı kaybettiler. • Askeri Yargıtay, askeri suç ve cezaya getirdiği yorumda "yat, sürun" emirlerinin, yaygın kanının aksine yasal olmadığı ve disiplin cezası olarak uygulanamayacağı hükmüne vardı. Askeri Yargıtay bu göruşüyle takım komutanı asteğmenin öğle yemeği arasında ceza olarak verdiği 'yat, sürün' emrine karşı çıkarak uymayan erin emre itaatsizlik suçunden cezalandırılmasına karşı çıktı ve beraatine karar verdi. • İZMİT'te 5 yaşındaki bir kız çocuğu kimliği belirlenemeyen bir kişi tarafından kaçırıldı. Kocaeli Emniyet Müdürlüğü yetküilerinden edinilen bilgiye göre 5 yaşındaki Sevda Çelik, dun öğleden sonra annesi Gülümser Çelik ile birlikte alışveriş için Baç semti Kadıköy mahallesindeki bir konfeksiyon mağazasına gitti. Annesi mağazaya girerken kuçük Sevda da dışanda oynamaya başladı. Gulumser Çelik alışverişini tamamlayıp mağazadan dışarı çıktığında kızım göremedi. Kızının kaçırıldığını anlayan anne, polise başvurdu. Görgu tanıkları, mağazanın önünde bulunan 34 TN 306 plakalı yeşil renkli özel bir otomobilin olaydan sonra hızla uzaklaştığını belirterek, çocuğun da bu otomobilde bulunan gözluklu, bıyıklı, kareli gömlekli ve 25-30 yaşlarındaki kişi tarafından kaçırılmış olabileceğini söylediler.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle