24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 AĞUSTOS 1991 KÜLTÜR-SANAT UN BEŞİNCİ MONTREAL DÜNYA FİLMFESTİVALİ Seyîrci rekortmeni şeıılik CUMHURÎYET/7 SERGI Moclern resmin ustaları • Kültiir Servisi — Ekspresyonizm ve izleyen akımlann en büyük ustalannın özgün yapıtlan iki aylık bir ziyaret için topluca Türkiye'ye gelecek. Aralannda Dali, Picasso, Matisse, Chagall, Rodin, Miro, Braue, Ernst, Kokoschka, Munch, Emil Nolde, Klee gibi isimlerin bulunduğu 44 sanatçının yapıtlan 19 eylülde Türk ve tslam Eserleri Müzesi'nde sergilenecek. Sponsörlüğünü Beymen'in üstlendiği sergi bir ay sonra Ankara'ya geçecek. Sergi, Ankara'da Devlet Resim ve Heykel Müzesi'nde izlenebilceek. 20. yıldönümünü kutlayan Beymen'in sergi geleneğini uluslararası boyutta bir etkinliğin sponsörlüğü ile sürdürdüğünü söyleyen Altınyıldız Holding Yürütme Kurulu Başkanı Cem Boyner, böyle bir serginin sanatseverlere ve araştırmacılara yeni ufuklar açacağını söyledi. 142 yapıttan oluşan sergi, Almanya'nın VVuppertal Von Der Heydt Müzesi'ndeki koleksiyondan derlenerek Alman Büyükelçiliği'nin yardımlanyla Türkiye'ye gelecek ve Turk ve Alman Dışişleri Bakanlıkları ile Türk Kültur Bakanlığı'nın himayelerinde duzenlenecek. "Ekspresyonizm ve Sonrası" sergisinin 134 sayfalık büytik boy katalogunu da Beymen hazırlayacak. (Fotoğraf: Sergide yer alacak resimlerden Max Ernst'in "Maskeler"i.) KONGRE Mısırbilimi Kongresi • 'Kültür Servisi— 6. Uluslararası Mısırbilimi Kongresi îtalya'nın Torino kentinde 1 eylül günü başhyor. Sempozyum boyunca bir araya gelecek olan arkeologlar, tarihçiler, mimari ve sanat tarihi, tıp ve hukuk uzmanlan, Mısır'da yürütülen kazıların sonuçları yönunde 60 bildiri sunacak. Bilim adamlarını Torino'da buluşturacak olan sempozyum öncesi araştırmacılar San Marino'da açılan "Mısır Koleksiyonu" sergisini görecekler. Sergı daha önce "Fıravunların Şafağı" adı altında Almanya ve Fransa'da açılmış ve büyük ilgi görmüştü. Bu sergi Mısır arkeolojisinin babaları sayılan Jean-François Chompollion ve Richard Lepsius'a adandı. Yukarıda, Torino Müzesi'nde yer alan Ramses II gücünu simgeleyen sembolleri ile görülüyor. DERNEK Halı ve Kilinı Derneği • Kiütür Servisi — Başkanhğını tslam Eserleri Muzesi Müdürü Nazan ölçer'in yürüttüğü tstanbul Halı ve Kilim Derneği geçen mayıs ayında kuruldu. Dernek, halı, ,'~ im ve diğer dokuma türleri ile ilgilenmeyı, bu kultürel dt.ğerleri yurt içi ve dışında tanıtmayı, bu konularla ilgili araştırmalar yapmayı amaçlıyor. MÜZİK Cole'dan4 Unutulmayanlar' • Kültür Servisi — Nat King Cole'un kızı Natalie Cole'un "Unforgettable With Love" başhklı albümü piyasaya çıktı. Bu albümünde Tommy LiPuma, Andre Fischer ve David Poster gibi yapımcılarla çalışan Natalie Cole, babasının 'hitleştirdiği' şarkılan seslendiriyor. Albumdeki tüm parçalar birer Nat King Cole klasiği, dolayısıyla hem baba Cole hem de kızınm hayranlan için kaçınlmaz bir fırsat, 'Unforgettable With Love". Kendisinden böyle bir albümün uzun süredir beklendiğini söyleyen Natalie Cole, "Fakat böyle bir şeyi yapabilmek için öğrenmem gereken bazı şeyler vardı. Şimdi, tam zamanı diye düşünüyorum. Bunu en duygusal muzik deneyimim olarak nitelendiriyorum" diyor. Nancy Wilson, Ella Fitzgerald, Count Basie ve tabii ki Nat King Cole dinleyerek büyüyen, bir ara "ciddi olarak Beatles çılgınhğı" geçiren Natalie Cole, "Unforgettable With Love" albümünde "The Very Thought of You", "Mona Lisa", "Orange Colored Sky", "Almost Like Being In Love" gibi parçalan seslendiriyor. Hendrix'in gitarı • Kültür Servisi — R '"jk müziğinin "efsane" isımlerinden Jimi Hendrix'in sahnede kırdığı bir gitarın parçalan Londra'da satıldı. Intenıational Herald Tribune gazetesinde yer alan habere göre Hendrıx'in gitarının bir tek parçası, gitarın kendisinin beş katı fiyatına alıcı buldu. Ünlü müzayede kuruluşu Sotheby's, Amerikalı bir koleksiyoncunun gitann bir parçasma 50 bin dolar ödediğini belirtti. öte yandan yine Jimi Hendrix'e ait Gibson _ J-200 marka 1968 yapımı bir gitar da bir başka koleksiyoncu tarafından yaklaşık 6 bin sterline satın almdı. Ünlü Amerikalı rock şarkıcısı Jimi Hendrix, 1970 yıunda aşın dozda uyku hapından ölmüştü. BAFRA ASLİYE HUKUK HAKİMLİĞİ'NDEN Esas No: 1989/1300 Davacı: Sefer Çakır. Boğazkaya köyu. Bafra Vekili: Av. Ali Kemal Tören. Bafra Davahlar. Mehmet Çakır ve 60 aıkadaşı. •*. ; Dava: Mülkiyet Tespiti Taraflar arasındaki mülkiyet tespiti davasııun yapılan açık yargıla- ması sırasında: Davalılardan Nural Şeker, Seral Şeker, Fatma Arsu, Mehmet Ar- su, Ahmet Arsu, Gökhan Şeker, Oğuz Şeker, Kamil Şeker, Havva Şeker ve Kevser Çakır'ın tüm aramalara rağinen teblıgata yarar açık adres- leri zabıtaca da tespit edilemediğinden adı geçenlerın adlarına ilanen tebligat yapılmasına karar verilmiştir. Adı geçenlerin duruşmanın bırakıldığı 24.9.1991 günunde mahke- memizde hazır bulunmaları veya kendilerinı bir vekılle temsil ettir- melen için davetiye yerıne kaım olmak uzere ılan olunur. Montreal Film Şenliği, seyirci sayısı açısından dünyanın en büyük film festivali. Bu yıl 15. yılını kutlayan festival, büyük bir patlama yaparak 300 bin seyirciye ulaştı. 50 ülkeden sinema adamlarmın katıldığı festivalde bu yıl 21 yapıt yarışıyor. VECDİ SAYAR ~ MONTREAL- Seyirci sayı- sı açısından dünyanın en büyuk festivali olan Montreal Dunya Film Festivali, bu yıl 15 yaşına basıyor. 50 ulkeden 310 filmin gösterileceği bu görkemli sine- ma şöleni Uluslararası Film Ya- pımcılan Birliği'nin (FIAPF) ta- nıdığı festivaller arasında A ka- tegorisi olarak adlandırılan, bir sınırlama içermeksizin her tur- den filmin yanştığı grupta yer alıyor. Avrupa'dan Cannes, Ve- nedik, San Sebastian, Berlin, Moskova, Asya'dan Tokyo, Af- rika'dan Kahire festivallerinin yer aldığı bu grubun içinde Amerika kıtasından yalnızca Montreal var. Festivalin kurucusu ve yone- ticisi Serge Losique'in emekleri- nin boşa gitmediğinin en güzel kanıtı festivalin 15 yılda seyirci sayısında büyük bir patlamayı gerçekleştirerek 300.000 seyirci- ye ulaşması. Bu yıl, bu sayının biraz daha artması, sürpriz sa- yılmamalı. Her zaman oiduğu gibi programında dünya prömi- yerlerine (ilk gosteriler) ağırlık veren, bunlann yanı sıra öteki festivallerde gösterilmiş en önemli filmleri de sergileyen Montreal, Cannes ve Venedik- le yarışamasa da programın ıçer- diği çeşitlilikle dünyanın önde gelen festivallerinden biri olma niteliğini hak ediyor. 'UMUDA YOLCULLK' RESMİ BÖLÜMDE — tsviçreli yönetmen KoUer'in Anadolulu bir ai- leyi anlattığı "L'muda Yolcnluk", Montreal FestivaJi'nde yanşmalı bölumde değil, ama resmi bö- lümdeki 40 film arasında. En lyi Yabancı Film Oscan'nı alan filmde Nur Sürer, Necmetün Çoba- noglu ve Emin Sıvas oynamışlardı. Kanada'nın Fransızca konu- san bölgesi -kendilenne sorarsa- nız devleti- Quebec'in en buyuk kenti olan Montreal bir film fes- tivalinin sahip olması gereken altyapıya fazlasıyla sahip. Gerek merkezi gerek yerel hukumetler ise böyle bir festivalin tanıtım gücünun fazlasıyla farkında. Kanada'nın ulusal havayolu Air Canada, festivalin en büyük desteği, sponsörler arasında en ön sırada geliyor. Bütün bunlar elde olunca geriye helvayı yap- mak kalıyor ki, Losique gibi si- nema tutkunu, becerikli bir yö- netici için pek de zor bir şey de- ğil bu. Kanada'nın iki buyük festiva- linden (diğeri İngilizce konuşan Kanada'nın gözbebeği Toronto1 da) biri olan Montreal Festivali'- nin yarışma bölümunde bu yıl 21 film yarışacak. Çoğu dünya- da ilk kez gösterilecek olan film- ler arasında genç yönetmenlerin filmleri ağırlıkta. Yarışmaya ka tılan ustalar arasında Brecht uyarlaması "Dilenci Operası" ile Çek yönetmen Jiri Menzel ve "Götgesini Yitiren Adam" ile ls- viçreli yönetmen Alain Tanner de yer ahyor. 22 ağustos akşamı Amerikalı yönetmen Martha Coolidge'in "Rambling Rose" filmi ile açı- lan festival 2 eylul akşamı bir başka Amerıkan yapımı, Geor- ge Gallo'nun "29. Cadde"sıyle kapanacak. Yanşmaya seçilen filmlerin yönetmenleri arasında Menzel ve Tanner'in yanı sıra başka asi- na isimler de var. Önceki yıllar- da Istanbul Festivali'nde filmle- rini ızlediğimız Alman yönet- men Percy Adlon ("Celeste", "Sahncak", "Bağdat Cafe"), Italyan yönetmen Maurizio Nic- hetti ("Sabun Köpüğü Hırsızla- n"), Kanadalı yönetmen Lea Po- ol ("Anne Trister") son filmleri ile Montreal'deler. Festivalin yarışma dışı resmi bölümunde ise çoğu başka fes- tivallerde ödullendirilmiş 40 film yer ahyor. Bu bolumde Schroe- der'in "Malina"sı, Zanussi'nin, "Cana Can", Rivette'in "Güzel Bela", Varda'nın "Nantes'li Jac- quot". Cben Kaige'nin "Telin Ucundaki Yaşam", Luchetti'nin "Çanta Taşıyıcısı", Ray'in "Ağa- cın Dallan", KoUer'in "Umuda Yolculuk" fıhnlerinin yanı sıra Atıf Yümaz'ın "Berdel"i ve Tev- fik Baser'in "Elveda Arkadaş"ı var. Festivalin başka bolumle- rinde de 2 Turk filmi daha yer alıyor. Bu yıl 30 yaşını dolduran Cannes Eleştırmenler Haftası- na yapılan 'Saygı Sunuşu' çerçe- vesinde Canan Ge*-ede'nin "Ro- bert's Movie" adlı filmi gösteri- lecek. 82 filmin gösterileceği "Gü- nümuzun ve Gelecegin Sinema- sı" adlı bolumde ise Avustralya- dan Afrika'ya, Kuba'dan Ceza- yir'e uzanan zengin bir panora- ma yer alıyor. Bu bölumde de ülkemizden Fehmi Yaşar'ın "Camdan Kalp"i var. Montreal Festivali'nde önceki yıllarda da Turk filmleri gösterilmiş ve ilgi toplamıştı. Örneğin geçen yıl "Uçurtmayı Vurmasınlar"dan çok etkilendiklerini anlatıyor Montreal'liler. Bakahm bu yıiın filmleri nasıl bir iz bırakacak. Kanada sinemasımn zengin bir panorama bölümüyle temsil edildiği Montreal Dunya Film Festivali'nde "Latin Amerika Sinemalan" ve "Iskandinav Ül- keleri Sinenuüan"na da özel bo- lümler ayrılmış. Sinema-tele- vizyon işbirliğinin en güzel ör- neklerinin sergilendiği "TV Filmleri" bölümunde 11 film var. Bunlar arasında en ilginci kuşkusuz Carlos Saura'nın son yapıtı "Güney." "Ustalara Saygı" diye çevire- bileceğimiz "hommage"lar bö- lumünde de çok sayıda ünlü ısim yer alıyor. Ingıliz oyuncu Anthony Hopkins, Amerikalı oyuncu Sydney Poitier, Yugoslav yönetmen Dusan Makavejev, ltalyan yönetmen Marco Ferre- ri, Çek yönetmen Jiri Menzel, Kanadalı yönetmenler Norman Jewison ve "Amerikan Impara- torlugunun Çökuşü" adh fil- miyle tüm dunyada ün kazanan Denys Arcand, Amerikab yönet- men Oliver Stone'un urunlerini izleyeceğiz bu bölumde. Hepsi- nin festivale katılacağını söylu- yor Losique. Açılışı yapan Donald Suther- land'i de hesaba katarsanız ol- dukça etkileyici bir tablo. 50 ül- keden sinemacının katıldığı fes- tivalde en buyuk ilgiyi derleyen kuşkusuz Sovyet sinemacıları oluyor. Rusya'dan, Kazakistan- dan, Gürcistan'dan gelen çok sa- yıda yönetmen, sinema yazarı- mn yanı sıra Sovyet sinemasımn en üst duzeydeki yetkilisi Sine- ma Bakanı da Montreal'de. Ba- rikatlarda geçen uykusuz gece- lerin ardından "jet sersemligi" ile boğuşuyorlar, ama hiçbiri şi- kâyetçi değil. Televizyon kame- ralannın karşısında ulusal onur- lannı korumayı başarmış bir ulusun temsilcisi olarak gurur- lu ve umutlular. 85 yaşındaki heykeltıraş Zühtü Müridoğlu'nun babası, Kasımpaşa CamiVnin imamıydı 'Hoca, senin oğlan put yapıyofASLI KAYABAL Heykeltıraş Zühtü Müridoğ- lu 85 yaşında. Göztepe ve Eren- köy tren istasyonları arasında yer alan bir apartmamn en üst katına girdığimizde Müridoflu salondaki masasında bir heykeli üzerinde çalışıyor. Müridoğlu, heykel dünyası- nın içine "sihirli bir kutu"nun aracılığı ile girmiş. Sanatçı, "16-17 yaşlanna kadar bir hayli serserilik yaptım. Bir gün evimi- zin tavan arasında bir resim ku- tusu buldum. Bahriye subayı olan en buyük agabeyim almış. Sanata olan ilgim bu kutu ile basladı" diyor. Bir rastlantı so- nucu Mithat adında bir Akade- mi öğrencisi ile tanışmış. Boy a ve fırçaları alarak birlikte man- zara resmi yapmaya çıkmışlar. 1924 yüında Akademi'nin resim bölumune girmiş. Hocası Hik- met Onat'la bir türlü anlaşama- mış ve heykele yönelmiş. Sanatçının babası Hafız Meh- met Efendi, o dönem Kasımpa- şa'da Kışla Camii'nin imaı-ıı. Müridoğlu, "Hafız Mehmed Efendi'nin oğlu heykeltıraş ola- Zühtü Müridoğlu, geçen hafta, Resim ve Heykel Müzeleri Derneği'nin 'Bir Ömür Boyu Sanata Katkı' plaketini aldı. Müridoğlu, "Hafız Mehmed Efendi'nin oğlu heykeltıraş olacak, garip şey!" diyor. "Ama babam yobaz değildi. 'Hoca senin oğlan put yapıyor' diye takılanlara kızar, 'Hayır, heykel yapıyor' derdi." cak, garip şey! Babam iyi din- dardı. Yobaz değildi. Kendisine, 'Hoca senin oğlan put yapıyor' diye takılırlardı. O da kızar ve 'Heykel yapıvor' derdi" diyor. Zühtu Muridoğlu 195O'li yıl- lara kadar soyut çalışmalar yap- mış. Soyut heykel yapmak du- şüncesi nasıl şekillenmiş? Sanat- çı, "Kalamıs'ta babçe içinde bir evde oturuyorduk. Bir gün agaçlan budadılar. Dallar orta- ya çıktı. O dallan birieştirmeye çalıştım. tşte ilk soyut heykele böyle başladım. 1960lara dek soyut çalıştım. Bugünkü balerin heykellerine dek geldim" diyor. Zühtu Müridoğlu heykelcilik- te belli bir yol izlemiyor. Bu de- ğişken tavrın kendisini tekrar- lardan uzak tuttuğunu aktarı- yor. Bu aralar balerinlerden bıkmış ve kendi deyımi ile "arpacı kumrusu" gibi oturmuş ne yapacağını düşunuyor. Sanatçının evı aynı zamanda atölye ışlevi göruyor. Bazen ar- ka odalardan birinde çalışıyor. Şu sıralar salondaki masadan çok hoşnut. Balmumu üzerine çalışıyor. Çünkü balmumu ko- lay ve pisliği olmayan bir mal- zeme. Eşini 16 yıl önce yitiren Mü- ridoğlu yalnız yaşıyor: "Bazı ki- şiler yalnız çalışma>ı sever. Ben kalabahk bir ortam içinde de ra- hatlıkla çalışabilirim. Sabah yaklaşık iki saat gazete okuyo- rum. Sonra yorulana dek hey- kel yontuyorum. Bu çalışma 19.00-20.OO'ye dek süriiyor. Aksam saatlerinde, bir eskiz defterim var, bu deftere bir şey- ler karalıyorum. Bazı geceler tek bir heykelle uğraştığım oluyor. Bu heykel düşlerime de giri- yor." Muridoğlu'na göre heykel yapmak güç değil: "Güçlük, heykelin size ulaşabilmesinde. Yaptığım bir heykelin yuzde 98'i döküm aşamasında gkliyor. Geçen yıl bir heykelim bronz- dan çıkamadı. Bir diğer heyke- lim, ocak patladı. parçalandı. Malzeme olarak ahşabı severim, ama artık zorluyor. Balkonda bir dut kütüğüm var. Ömriim vefa ederse onu yontacağım." 'Çıplak Silah 25, üç kentte, sekiz sinemada birden gösterilmeye başlandı Birincisi gösterimden kaklınlııııştı Çıplak Silah"ın birincisi geçen yıl İran'ın tepkisi üzerine gösterimden kaldırılmıştı. Devam filmi de bir politik-kurgu niteliğinde. Kültür Servisi — Geçen yıl İran'ın tepkisi üzerine ve Türki- ye ile İran'ın arasını bozmamak amacıyla gösterimden kaldınlan "Naked Gun"dan (Çıplak Si- lah) sonra "Naked Gun 2.5" (Çıplak Silah 2.5) ya da "Kor- ktınun Kokusu" adlı devam fil- mi gösterimde. llkinde oiduğu gibi yine yönetmen David Zuc- ker'in imzasını taşıyan "Çıplak Silah 2.5" Istanbul'da Beşiktaş Yumurcak, Kadıköy Süreyya, Şişli Kent, Beyoğlu Atlas, Ba- kırköy 74 ve Çemberlitaş Şa- fak'ta; Eskişehir'de An Sine- ması'nda ve Ankara'da Metro- pol'de gösteriliyor. "Çıplak Silah 2.5" bir tür siyaset-kurgu niteliği taşıyor. Polis teğmeni Frank Drebin ro- lünde yine Leslie Nielsen var. Drebin'in sevgilisi Jane Spen- cer'ı da, ilk filmde oiduğu gibi Elvis Presley'in kansı Priscilla Presley oynuyor. Drebin'in sa- dık arkadaşı rolünü ise yine Amerikan sinemasımn usta oyuncularından George Ken- nedy üstleniyor. Film, ABD Başkanı George Bush ve eşi Barbara Bush'un Beyaz Saray'da verdiklerı bir yemekle açılıyor. Frank Dre- bin'in de çağrılı oiduğu yemek- te ırkçı Güney Afrika yönetimi- ne karşı uzun yıllar mücadele veren Nelson Mandela ile eşi VVinnie Mandela'nın yanı sıra ABD'nin enerji politikasını tek başına belirleyen Dr. Albert Meinheimer da var. Meinheimer, geliştirdiği alter- natif enerji politikalarını Baş- kan Bush'a sunmak üzere. ilk filmde Frank Drebin'in evlenme teklifini kabul etmeyen Jane Spencer ise artık Dr. Meinhei- mer'ın yanında çalışıyor. Jane, bir yandan da Dr. Meinheimer için hiç de iyi şeyler düşunme- yen Quentin Hapsburg adlı işa- damıyla birlikte. Dr. Meinheimer'ın onerdiği enerji politikaları ABD için tam bir "pembe gelecek" sunuyor. Petrole, kömure ve nukleer enerjiye bağımlılık azalacak, ucuza elde edilecek güneş ener- jisi sayesinde büyük tasarruf sağlanacak, vergi mükelleflerı- nin yükü azalacak... Ama çok bilinen hikâye bu- rada da devreye girecek, gelir kaynakları kesilen işadamı Hapsburg ve temsil ettikleri, Meinheimer'ı kaçıracaklardır. Teğmen Frank Drebin'i oy- nayan Leslie Nielsen, daha ön- ce yine Zucker'ın yonettiği "Po- lice Squad" adlı TV dizisinde rol almıştı. "Uçak" ve "Pose>-, don Macerası" gibi filmlerden de anımsayacağımız Leslie Ni- elsen, 60'tan fazla filmde oyna- mış bir Hollywood kıdemlisi. Priscilla Presley, beyazperde- de ilk kez "Çıplak Silah"ın bi- rincisiyle gorunmüştü. Televiz- yondaki unlu "Ihılİas" dizisin- de de 5 yıl oynayan Priscilla Presley, 1978 yılın'da ölen ünlu "rock and rofl" kralı Elvis Pres- ley'le ilgili TV dizileri de hazır- lamıştı. tkinci "Çıplak Silah"ta da Teğmen Drebin'in yakın dostu ve üstü Yüzbaşı Ed Hocken'ı oynayan George Kennedy ise Hollywood'un gerçek kıdemli- lerinden. Amerikalı usta karak- ter oyuncusu 1967 yıhnda "Par- maklıklar Arkasında" (Cool Hand Luke) adlı filmdeki yoru- muyla En iyi Yardımcı Erkek Oyuncu Oscarı'na değer görül- muştü. "Havaalanı" fılmlerinin dördünde de oynayan George Kennedy'nin onde gelen filmleri arasında "Yalnız ve Cesur", "MilyonerlerKulübü". "Öldu- ren Şüphe / Saklambaç", "12 Kahraman Haydut" (The Dirty Dozen) ve "Ölüm Gemisi" var. TEĞMEN DREBİN Vt JANE — "Çıplak Silah "ın ikincisinde de Teğmen Frank Drebin'i Leslie Nielsen canlandırıyor. Beyaz- perdede ilk kez "Çıplak Silah"ın birincisiyle gorünen Priscilla Presley devam filminde de Jane Spencer rolünde. Sopot birincisi Ispanya • Kültür Servisi — Polonya'da duzenlenen Sopot Müzik Festivali sonuçları belli oldu. 25 bin dolarhk birincilik ödülünü Ispanya, ikincilik ödülü 15 bin dolan Norveç, üçüncülük ödülü olan 5 bin dolan da Avusturya kazandı. Yanşmada Turkiye'ye bin dolar ve bir özel ödül verildi. Türkiye, bin dolarhk para ödülünü Polonya özurluleri Koruma Vakfı'na bağısladı. Gençlik ödülü FIDOV'u da Avusturya aldı. 5 kişilik bir müzik salonunda konser veren Neco-Leman Sam ikilisi çok büyük ilgi gördü. Mozart kutlamaları • Kültür Servisi — Çekoslovakya'nın başkenti Prag, 5-29 eylül tarihleri arasında Mozart'ın 200. ölüm yıldönumü nedeniyle duzenlenen bir dizi kutlamaya sahne olacak. Italya, Fransa, Avusturya, Almanya ve evsahibi ülke Çekoslovakya'nın katılımı ile gerçekleştirilecek kutlamaların açılış gecesinde Prag Ulusal Tiyatro'da, Mozart'ın "La Clemanza di Tito" adlı opera yapıtı sahnelenecek. Rolling Stones Moskova'da • Kültür Servisi — Mick Jagger, Boris Yeltsin'in ve demokrasinin zaferini kutlamak amacıyla Moskova'da bir konser vermeye hâzırlanıyor. Jagger, Yeltsin'e çektiği telgrafta, "Hepimiz seninleyiz" dedi. Jagger'ın mesajı Rusya Parlamentosu'nda okundu ve bttyjik ^kış ^ topladı. Rusya ' . " " - Cumhuriyeti televizyon yöneticisi Artemy Troisky, rock müziğinin özgürlüğu ve birlikteliği simgelediğine dikkat çekerek, Rolling Stones'un Moskova konserinin gerçekleşmesi için ellerinden geleni yapacaklannı söyledi. Dewhıırst öldti • Kültür Servisi — Eugene O'Neill'in oyunlannın ünlu yorumcusu Colleen Dewhurst 65 yaşında öldü. Sinema ve televizyonda da yer alan Dewhurst, tiyatronun Oscar'ı Tony Ödülü ile televizyon Oscar'ı Emmy ödulü'nu kazanmıştı. Zenci yönetmenler • Kültür Servisi— Son iki aydır Amerika ve Ingiltere'de Afrika kökenli Amerikalı yönetmenlerin 6 filmi gösterime girdi. Ataktaki zenci yönetmenler arasında ilk sırayı Spike Lee alıyor. Lee, Morehouse College'yi bitirmiş. She's Gotta Have It", School Daze", Do The Right Thing" ve "Mo Better Blues" adlı filmlerden sonra yeni filmi "Jungle Fever"ı yapmış. Filmin muzikleri Stevy Wonder imzasını taşıyor. Lee'nin ardından gelen diğer yönetmenler, "Boyz N the Hood"la John Singleton, "Young Soul Rebels"le Isaac Julien, "Rage In Harlem" ile Bill Duke ve "New Jack City" ile Mario Van Peebles. İNGİLİZCEYİ 8 AYDA KONUŞUN Sizi Amerikalı dostlarımızla tanıştıralım. 349 59 38 Nufus Cüzdanımı ve Sigorta Kartımı kaybettim. Hükumsüzdür. OSMAN A YDIN Nufus cüzdanımı ve Sigorta Kartımı kaybettim. Hükumsüzdür. AYŞESEVtM A YDIN Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükumsüzdür. SÜRETHAN AYDIN
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle