Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
19 AĞUSTOS 1991 HABERLER CUMHURİYET/5
Hacıbektaş
törenleri
• HACIBEKTAŞ (AA) —
Ünlü halk düşünürü Hacı
Bektaş-ı Veli'nin ölümünün
720. yıldönümü dolayısıyla
düzenlenen anma törenleri,
dûn yapılan semah
. gösterileri ile sona erdi. Üç
gün süren anma törenlerini
izlemek amacıyla
Nevşehir'in Haabektaş
ilçesine yurtdışından ve
çeşitli illerden 20 bine yakın
kişi geldi. 8 bin nüfuslu
ilçenin nüfusunun birden
30 bine yaklaşması üzerine
hayat felce uğradı. Lise
bahçesine kurulan çadırlar
dahi konuklan
banndırmaya yetmeyince
birçok ziyaretçinin
otomobillerinde
geceledikleri görüldü. Üç
gün boyunca ilçede büyiik
ölçüde ekmek sıkıntısı
başgösterdi.
Tuncelililer
vakıf kurdu
• ANKARA (ANKA) —
SHP TUnceli miUetvekilleri
Kamer Genç ve Orhan Veli
Yıldınm ile Çankaya
Belediye Başkanı Doğan
Taşdelen'in de aralannda
bulunduğu Tlıncelililer
Ankara'da Dayanışma ve
Kültür Vakfı kurdular. Ma]
varlığı 100 milyon lira olan
Dayanışma ve Kültür
Vakfı'nın çalışma amacı
şöyle belirlendi: "Yapacağı
sosyal çalışmalar üe
insanların birbirlerine
yardım edebilmeleri,
verimlerini geliştinneleri,
eğitim, öğretim, bilim,
kültür, sanat, sağlık ve spor
etkinlikleri ile bireysel,
toplumsal boyutlarda
iletişün ve işbirliğini
geliştirmelerine ortam ve
imkânlar hazırlamak ve
böylelikle bireysel,
kurumsal ve toplumsal
düzeyin yükselmesine
katkıda bulunmak"
ÖzaTın
tutumu
• ANKARA (UBA) —
Hasan Celal Güzel,
Cumhurbaşkam Turgut
özal'ın ANAP'ın seçim
propagandasına
katılmasının muhalefet
partilerinin lehine olduğunu
söyledi. Bir
cumhurbaşkanının bir parti
lebine, sanki o partinin
genel başkanı imiş gibi
açıklama yapmasımn doğru
olmadıfaru kaydeden Güzel,
ancak Özal'ın bu
tutumunun muhalefete
yarayacağını öne sürdü.
Muhalefet partilerinin de
kendilerine hedef olarak
özal'ı seçtiklerinin
anlaşıldığını da ifade eden
Hasan Celal Güzel, bu
durumda ANAP'ın daha
çok yıpranacağını,
ANAP'vn boyasının da
daha çabuk döküleceğini
söyledi.
1935 yılından bu yanaparlamentoya girebilen kadın sayısı yalnızca 117
Kadın siyasete ısınacak mı?yTURAN YILMAZ
ANKARA — Kadınlar' 'siya-
sete uzak olduklan" yolundaki
önyargılan, bu seçimde kırabi-
lecelder mi? Tek parti dönemi
dışında parlamentoya katılımla-
rında ortaya çıkan "yüıde
2'lik" tabloyu tarihe kanştıra-
bilecekler mi?
Bu sorulara yanıt bulabilmek
için siyasi parti karargâhlannda
kısa bir tur attık. Turumuzda
ortaya çıkan sonuç, kadınlar
açısından hiç de iç açıcı değil.
Partilerin, kadınlara ayrıcalık
tanıma gibi bir düşünceleri şim-
dilik yok. Ortak görüş şöyle
özetlenebilir:
"Medise daha çok kadın gir-
mesi bizieri de memaon eder.
Ama bu konuda bir ayncalık
getirilmesi mümkun göriınmü-
yor..."
ANAP ve DYP'nin yöneti-
minde kadınlann etkinliği çok
düşük seviyede. 50 kişilik
ANAP MKYK'da iki kadın üye
var. Cumhurbaşkanı ÖzaTın eşi
Serara Özai ile Devlet Bakanı
tmren Aykut. DYP'nin 40 kişi-
lik GlK'in de ise tek bir kadın
bulunuyor: Genel Başkan Yar-
dımcısı Tansn Çiller.
SHP ise bu konuda birkaç
adım ileride. Tüzüğünden kay-
naHanan bir zorunluhık ile par-
1935 yılından bu
yana TBMM'de
görev yapan 6 bin
639 milletvekilinden
yalnızca 117'sini
kadınlar oluşturdu.
Buna göre 1.76 olan
kadın milletvekili
oranı, yalnızca tek
parti egemenliğinin
yaşandığı 1935-1946
yılları arasında arttı. Imren Aykut Birgen Keleş Fatma Girik
tinin en yetkili organı olan Parti
Meclisi'nde kadınlara yüzde
25'lik bir kontenjan tanımış du-
rumda. Parti Meclisi'nin kadın
uyeleri şunlar:
"Birgen Keleş, Asuman Çi-
giltepe, Ayla Akbal, Gülay
Gün, Tnrkan Akyol, Önay
Alpago, Tttrkan Arıkan, Gttkr
Tanyolaç, Üstün Küsefoğlu,
Ayşe Akman, NUgttn Stter. "
tl başkanı kadınlann sayısı da
şu anda yalnız iki. Bunların il-
ki olayh îstanbul Kongresi'nin
galibi Semra özal, diğeri
SHP'nin Kayseri il Başkanı Şa-
dan Kaya.
Parlamento dışı partilerden
ise Yeşiller Partisi'nin Genel
BaşkanlıgVnı bir kadın, Bilge
Cantepe yürütüyor. Bülent Ece-
vit'in yasaklı olduğu dönemde,
DSP'nin Genel Baskanlığı'nı bir
süre eşi Rahşan Ecevit yürüt-
müştü.
Kadınlar, bugüne kadar hu-
kümetlere de yalmz 3 temsilci
verebildiler. Bu bakanlardan
ikisi "olağanüstü donem hükü-
metJeri"nde görev aldılar. 12
Mart 1971'de Nihat Erim tara-
fından kurulan hükümette
Türkan Akyol sağlık ve sosyal
yardım bakanlığı yaptı. Akyol'-
un bakanlık görevi 8.5 ay kadar
sürdü. Sadi Irmak kabinesinde
de bir kadın bakan görev aldı.
Nermin Neftçi, 4 ay kadar kül-
tür bakanhğı yaptı. Parlamen-
toya seçilerek gelen kadın mil-
letvekillerinden bakanlık yapan
tek isim ise halen devlet ve hü-
kümet sözcüsü olarak görev ya-
pan Imren Aykut oldu. Aykut,
2. Özal hükümetinde de çalışma
ve sosyal güvenlik bakanhğı
yapmıştı.
Valilik ve kaymakamhk hak-
kını da kazanan, DT. Lale Ay-
taman ile ilk temsilcilehni vali
koltuğuna oturtan kadınlann
aktif politika alanında, yani
parlamentoya girebilme konu-
sundaki görünümleri hiç de iç
açıa değil, aksine hayli umut kı-
ncı.
Cumhuriyet'in belirlemeleri-
ne göre 1935 yılından bu yana
TBMM çatısı altında toplanan
6 bin 639 milletvekili görev yap-
Seçim yardımı alamayan partiler, hükümetin kamrını eleştirdi'
Bütün partilere yardımANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Er-
ken genel seçime gidilmesi durumunda se-
çime katılacak siyasal partilerden Hazine
yardımı almakta olanlara yapılacak yardı-
m, Hazine yardımı alamayan siyasal par-
tilerce tepkiyle karşılandı.
SP Genel Başkanı Doğu Periııçek, dev-
letten seçim yardımı alamadıklannı, bunun
büyük bir adaletsizlik olduğunu belirterek
'•Paranın saltanatı biikiim süriıyor. Baskı
araa olarak paranın gUcüntt kuUanıyorlar"
diye konuştu. Perinçek, rejimin çıkmaz
içinde olduğunu ve bunun adaletsiz seçim
vardımı ile pekiştirildiğini söyledi. Perin-
çek, "Şimdiye kadar ülkeyi onlar yönetti
ve baürdı. Şimdi de parasal yönden
destekleniyoriar" dedi. Perinçek, yeni par-
tilerin önüne geçilmekle halkın ufkunun da-
raltıldığını kaydederek şöyle konuştu:
"SP'ye büyük haksızlık yapılmıştır. Ör-
gütlü, seçime ginneye bak kazanmış bir
partinin Hazine yardımı alamaması adalet-
sizliktir. Bütün partilere eşit biçimde Ha-
zine yardımı yapümalıdır."
SBP Genel Başkanı Sadun Aren, talep-
lerinin ilkönce seçime katümak olduğunu
söyleyerek "7 ay önce kurulmaş olmamu-
dan dolayı seçimlere kaülamıyoruz. Bu ne-
denle de Hazine yardımı alamadık. Bu bir
hakstzlıkür" diye konuştu. Aren şunları
söyledi:
"Çagımız üetişim çağı. Propagandanın
öoemi çok büyük. Bu nedenle her partiye
eşit miktarda Hazine yardımı yapılmalı-
dır."
MÇP Genel Sekreteri Devlet Bahçeli,
halktan belli bir destek ahp daha önce de
genel seçimlere katılmış partilerin Hazine
yardımı alamamasını büyük bir adaletsiz-
lik olarak nitelendirdi. Bahçeli, bu adalet-
sizliğin seçim sistemiyle birlikte daha bu-
yük haksızlıklara da yol açacağını savundu
tı. Bunlann ancak, 117'si kadın-
lardan oluştu. Kadın milletve-
killerinin oram böylece yalnız-
ca yüzde 1.76 olarak gerçekleş-
ti. Bu oramn, tek parti egemen-
liğinin yaşandığı 1935-1946 yıl-
ları arasında en üst seviyeye çık-
tığı, özellikle 1935-1939 yılları
arasmda TBMM'de 18 milletve-
kili ile temsil edilen kadınlann
oranının 4.08 olarak gerçekleş-
tiği dikkat çekti. Kadınlar bu
oram bir daha hiç yakalayama-
dılar. Yakalayamadıkları gibi
günden güne de bu orandan
uzaklaştılar.
Cumhuriyet Senatosu üyelik-
lerinde ise bu oranlar daha da
düşüş gösteriyor. 1961'den
1980'e kadar geçen süre içinde
görev yapan 512 senatör arasm-
da yalnız 6 kadın yer aldı. Ya-
ni, kadınlann oram yüzde 1.17
olarak gerçekleşti.
Kadınlann belediye başkanh-
ğına ilgileri de genelde siyasete
ilgileri ile paralel bir çizgi izli-
yor. 26 Mart 1989 seçimlerinde
yalnızca iki kadın belediye baş-
kanı seçildi. Bunlar, her ikisi de
SHP'den seçilen Şişli Belediye
Başkanı Fatma Girik ile
Manisa-Alibeyli Belediye Baş-
kam Hatke OkuUn.
25 Mart 1984 seçimlerinde
hiçbir kadın, belediye başkanı
olamadı. 1%9 seçimlerinde 4,
1978 seçimlerinde de 8 kadın be-
lediye başkanı oldu. 1%9'da,
Çaglayan Ege (tstanbul-Çatalca
- CHP), Leyla Atakan (tzmit-
CHP), Saniye Altuncu (tzmit-
Değirmendere-CHP) ve Seniha
Ttaay (Dikili - AP) belediye baş-
kanı olurlarken 1978'de beledi-
ye başkanı olan kadınlar ise
şunlar:
"Zehra Erkal (Aydın - Acar-
lar - AP), H. Nağahan Akay
(Çanakkale - Bozcaada - CHP),
Zekiye Gülsen (Çanakkale -
Lapseki - AP), Kadriye Çöke-
lez (Denizli - Çal - Bağımsız),
Işılay Saygın (Izmir - Buca -
AP), M. Yeşim Demirel (Izmir
- Ovakent - CHP), Güzel Hazar
(Malatya- Ören - CHP) ve Naz-
miye Komitoglu (Ordu - Fatsa
- CHP).
ULUSALAKTIK, BARAJLI VEBARAJSIZ D'HONDT
Türkiyeföe orantılı temsil sistemleri
Prof. Dr. OYA ARASLI
O,'rantılı temsil sistemlerine
geUnce, bunlann dayandığı te-
mel ilke, seçim çevresindeki mil-
letvekilh'klerinin bu çevrede se-
çime katılan partiler arasında
aldıklan oyla orantıh bir biçim-
de dağıtılmasıdır.
Orantılı temsil sistemlerinin
çok sayıda türü bulunduğunu
söyleyebüiriz. Bunlar arasında,
Türkiye'de de kullanılmış olan
"ulusal arbk", barajh ve baraj-
sız "d'hondt" sistemleri de yer
almaktadır. Ülkemizde uygu-
lanthiclan" için bunlar üzerinde
kısaca durmakta yarar vardır.
Bu seçim sisteminde, önce her
seçim çevresinde kullanılan ge-
çerli oylann toplamı, o seçim
çevTesinden çıkacak milletveki-
li sayısına bölünmektedir. Böy-
lece "çevre seçim sayısı" adı ve-
rilen bir sayı elde edilmektedir.
Daha sonra o seçim çevTesinde,
her siyasal partinin aldığı geçerli
oy toplamı bu seçim sayısına
bölünerek, o partilere düşecek
milletvekili sayısı bulunmakta-
dır. örneğin, X seçim çevresin-
den 5 milletvekili çıkacağım; bu
seçim çevresinde A partisinin
24kişilik
sınıfların
başarısını,
1991 ÖYS sonuçları
bir kez daha
kamtladı.
Öğrencilerimizi kutluyoruz.
Kazananların listesini ve oranını
dersanemize gelerek görebilirsiniz.
24 KİŞİLİK SINIFLARDA
HAZIRLANMAK AYRICALIKTIR
Genel Müdüriük
Bakırköy Şubesi
Kadıköy Şubesi
İstanbul Cad. Hamam Sok. No: 10 Tel: 572 60 74 - 519 47 28
İstanbul Cad. Morsümbül Sok. No: 1 Tel: 542 92 93 - 583 65 49
Halitağa Cad. No: 17 Altıyol Tel: 337 86 60 - 337 86 61
Şehzadebaşı Şb : Gençtürk Cad. No: 63 Lalelı Tel: 522 75 74 - 527 92 11
Kars Şubesi : Kazım Karabekir Paşa İşhanı Tel. 177 84 - 196 70
110.000, B partisinin 72.000, C
partisinin 46.000 geçerli oy al-
dıklannı varsayalım. Geçerli oy
toplamı İLO.OOO + 72.000 +
46.000 = 228.000'dir. Çevre se-
çim sayısı ise, 228.000 -^5 =
45.600'dür. A, B ve C partile-
rinin aldıga geçerli oy toplamla-
rının 45.600'e bölünmesiyle, bu
partilerin kaçar milletvekilliği
alacağı bulunacaktır (A partisi
110.000 - 45.600 = 2 millet-
vekilliği + 18.800 artık oy. B
partisi 72.000 - 45.600 = 1
milletvekilliği + 26.400 artık
oy. C partisi 46.000 - 45.600
= 1 milletvekilliği + 400 artık
oy). Bu durumda söz konusu se-
çim çevresindeki 5 milletvekilli-
ğinin 4'ü partiler arasında pay-
laştırılmakta, fakat birisi açık-
ta kalmaktadır. Bunun yamnda
milletvekilliğine dönüştürüleme-
miş artık oylar da bulunmakta-
dır.
Seçim çevrelerinde bu yön-
temle milletvekillikleri partiler
arasında paylaştınldıktan son-
ra, bütün seçim çevrelerüıde ar-
tan oylann toplamı, dağıtılama-
yan miUetvekilleri toplamına
bölünmektedir. Bulunan sayı,
ulusal seçim sayısıdır. Her par-
tinin yurt düzeyindeki artık oy-
lannın toplamı, bu ulusal seçim
sayısına bölünerek, her partiye
artık milletvekillerinden ne ka-
dar düştüğü hesaplanmaktadır.
Bundan sonra yapılacak iş, bu
milletvekilliklerinin seçim çevre-
lerine göre dağıtımıdır. Bunun
için de, artık milletvekilliği bu-
lunan seçim çevrelerinde, her
partinin o çevredeki artık oyu-
nun, o çevrenin seçim sayısına
oranı alınmakta ve bunlar bü-
yükten küçüğe doğru sıralan-
maktadır. Artık milletvekillik-
leri de bu sıraya göre dağıtıl-
maktadır.
Bu sistemde, bir seçim çevre-
sinde seçime katılan her siyasal
partinin ve bağımsız adaym al-
dığı geçerli oy toplamı, o çevre-
nin çıkaracağı milletvekili sayı-
sına ulasıncaya kadar, sırasıyia
l'e, 2'ye, 3'e... bölünmektedir.
Elde edilen sonuçlar, büyükten
küçüğe doğru sıralanmakta ve
hangi partiye ait olduklan da
gösterilmektedir. Böylece orta-
ya çıkan listede, seçim çevresin-
den kaç milletvekili çıkacaksa,
baştan başlayarak o kadar sayı-
nın ait olduğu partilere ve ba-
ğımsız adaylara milletvekilliği
verilmektedir. Örneğin, 5 mil-
letvekili çıkacak bir seçim çev-
resinde A partisinin 80.000, B
partisinin 60.000, C partisinin
41.000, bağımsız aday D'nin
47.000 oy aldıklannı var saya-
lım.
Bu durumda 5 milletvekilliği-
nin 2'si A partisine, l'i B parti-
sine, l'i C partisine, l'i de ba-
ğımsız aday D'ye verilecektir.
Bu sistemde, seçim çevresin-
de kullanılan geçerli oylann
toplamı, seçim çevresinden çı-
kacak milletvekili sayısma bölü-
nerek, baraj sayısı bulunmakta-
dır. Bu barajı aşacak ölçüde oy
toplayamamış olan partiler ve-
ya bağımsız adaylar, o seçim
çevresinde milletvekili bölüşü-
müne katılamamaktadır. Böyle-
ce barajı asan partiler ve bağım-
sız adaylar belirlendikten sonra,
bunlann geçerli oy toplamlan
a>n ayn, o çevreden çıkacak
milletvekili sayısına ulasıncaya
kadar l'e, 2'ye, 3'e... bölün-
mektedir. Elde edüen sayılar,
büyükten küçüğe doğru sırala-
narak bir liste oluşturulmakta
ve her sayının ait olduğu parti
veya bağımsız aday, bu listede
gösterilmektedir.
SÜRECEK
ocuğunuzun
geleceği "sizin"
elinizde
T.C.
SERİK
KADASTRO MAHKEMESİ
1988/295
Serik Merkez Mahallesi Sudeposu mevkiinde bulunan 7
26 m!
'lik
182 ada, 18 parsel nolu mizalı yerin raahkememizde icra kılınan yar-
gılama neticesinde;
Davacı adma tescilini karar verilmiş olup adresi tespit edilemeyen
davalı Haüce'ye 7201 sayılı tebligat kanununa göre karann nesrin-
den itibaren 15 gün sonra tebliğ edilmiş sayılacağı ilanen duyurulur.
7/8/1991
Basın: 48900
BAŞKENT
GÜIVLERİ
Miişerref Hekimoğlu
8.000 lira (KDV içinde)
Çağdaş Yaymlan Türkocağı
Cad. 39-41'Cağaloğlu-lstanbul
Ödemeli gonderilmez.
Tren pasomu kaybettim.
Hukumsuzdur.
MERYEM BUĞDAY
IS DUNYASININ BEKLENTILERI ?
Sırden tazla yabancı dıl
B<K,aayaı dimyaanj hatomcyet
tyı bir ûncverate basansı
Yaraucılık. pragramlıtk. karartı*
Say^n tw karaMet
Ulusiafarası faalıyeDer
İŞTE İMKÂNLAR
Tûrt ve yabancı uanan kadro
Bdosayar-Fen-Rok Kimya
Bıyotoş ve Irsan labaratuartan
lenfn sosyal aktıvıtefef
Aaadolu Usekri stalusBndc Yabancı dilk öfretiB yapan
İKOKUL: 6.600 000+KDV
OflTA HAZIRLIK. 9.900 000+KDV
O«TA- 9.800 000+KDV
LİSE 8.100 000+KDV
Vı 15 IndMro-Kardtş Indlrimi V, 10
• Sa*a nHMmtıaı tay« mlliMilııi rta H m
Adr An.ar5
As'ar Bostlncı Kayjjjı STAJIBUL Td 368 77 2» 3BVB
• • ^ • •
GUNLERİN KÖPUĞU
AHMETTAN
Hızlı Askeriik DüzeniMilli Savunma Bakanı Bar-
las Doğu ile konuşmaya -itiraf
etmeli ki- giderken biraz
"kompleksli", idik.
Kompleks askerliği "kısa
dönem", yani brüt 4 ay yap-
mış olmaktan kaynaklanıyor-
du. Kompleksin tohumlarını
ise jandarma asteğmeni Me-
sut Yılmaz'ın da bağlı olduğu
tugayın jandarma alay komu-
tam atmıştı. Komutan ilk içti-
mada bizlere şöyle seslen-
mişti:
'— Bu memlekette dört ay-
da salatalık yetişmıyor, biz sizi
teğmen olarak yetiştireceğiz."
Alay komutanımız sözünü
tuttu, bizleri dört ayda yetiş-
tirip terhis etti.
Salatalıkjan bostanlarda bı-
rakıp tezkere almanın sevin-
ciyle sivil yaşama dönüldü.
Bostanlarda kalanlann akıbe-
tini soruşturmak hiçbir gaze-
tecinin aklına gelmedi.
* • •
Savunma Bakanı ile ba-
kanlık karargâhında konuşu-
yoruz. Kısa dönemliliğimizi
ele vermemek için fazla
teknik sorular sormaktan ka-
çınıyoruz. Zaten Sayın Bakan
da çok anlayışlı. Rahat ettir-
mek için olmalı, "Ben de za-
ten mimarım" diyor.
Dilimizin ucuna gelen,
"Yoksa askeriiğinizi de kısa
dönem mi yaptınız" sorusunu
yutuyoruz.
Yutkunmamızı Sayın Ba-
kan susamışltğa yoruyor:
"— Ne emredersiniz?" di-
yor.
"— Estağfurullah" derken
karşımızda çakı gibi bir sivil
genç beliriyor. Genç, sivil
ama topuk selamı ve esas
duruşu asker mi asker. "Sa-
yın Bakanım ne emredersi-
niz" diye soruyor.
Emir komuta zinciri bu ol-
malı.
'— Bir bardak su" emredi-
yoruz.
• • •
Böylece sorulara "emir"
konusuyla gır -
mek kendiliğin-
den kolaylaşı-
yor.
— Sayın
Bakan, adınız
kamuoyuna bi-
raz talihsiz bi-
çımde yanstdı.
Gazeteler si-
zin GeneJkur-
may Başkanı-
na 'Emirleriniz
nedir?' dediği-
nizi yazdı. Ne-
den öyle de-
miştiniz, as-
keriiğinizi mi
anımsadınız,
yoksa Genel-
kurmay'a siya-
sal bir iltifat mı yöneltmek is-
tediniz?
Sayın Bakan gülerek "Ne o
ne de öteki
1
' dedi. Ve devam
etti:
— Bu benim terbiye anta-
yışım. Benim yanıma ister bir
arkadaşım gelsin, ister ben-
den yaşça, mevkice küçük bi-
risi, değil mi ki benim misafi-
rimdir, ona ne ikram edeceği-
mi sorarken böyle sorarım.
Ne emredersiniz derim. Bu
bakan olmadan önce de böy-
leydi, bakan olunca da. Kim-
se bakan oldum diye huyları-
mı değiştirmeyi benden bek-
leyemez.
— Olay nasıl olmuştu?
— Sayın Güreş ziyaretime
gelmişti. Sizin oturduğunuz
yerde oturuyordu. Kendisine
ikram anlamında ne emretti-
ğini size sorduğum gibi sor-
dum. O sırada odada resim
çekenler vardı, genç gazete-
ciler vardı. Bir muhabir arka-
daşım12 işgüzarlığından be-
nim Sayın Genelkurmay Baş-
kanı'ndan emir bektediğimi
yazdı. Bu en azından dürüst
birtavır değil, kabul edersiniz
ki...
Sayın Bakan gerçekten ko-
nuşurken çok nazik, çok yu-
dikiyor. Barlas Doğu'nun ta-
rihteki yeri orası olacak.
Sayın Bakan sözü bizim
gazetede çıkan bir habere
getiriyor.
•— Sivil askeri personele
resmi giysi" haberini incelet-
tiğini söyiüyor. Böyle bir giri-
şim olduğunu, ancak bakan-
lığının olumsuz görüş bildir-
mesiyle askeri kuruluşlarda
çalısan 14 bin dolayındaki
kadın-erkek sivil personele
"tek tip" giysi uygulamasın-
dan vazgeçildiğini anlatıyor.
Ama bu arada askeri kuru-
luşlarda çalısan erkek-kadın
sivillerin de "normal" siviller
gibi giyinemeyeceklerine de
parmak basmadan edemiyor.
Konuyu sınır ötesi operas-
yona ve tampon bölgeye ge-
tiriyoruz. Genelkurmay Baş-
kanlığı, tampon bölge konu-
sunun siyasi otoriteyi
"ilgilendirdiğini" sık sık açık-
lamıştı.
"Siyasi otorite" karşımızda
olduğuna göre soruyoruz:
'— Tampon bölge kurula-
cak mı?"
'— Konu Sayın Başbakan1
ın ve bakanlann kararına bağ-
lı. Bu konu ay sonunda top-
lanacak Milli Güvenlik Kuru-
lu'nda görüşülecek."
'— Ne karar çıkabilir?"
'— Askerler dinlenecek,
konuyla ikjili güvenlik uzman-
lannın görüşleri alınacak, ona
göre bir karar çıkacak."
— Sizce nasıl bir karar çı-
kabilir?"
'— Bakalım..."
• ••:•«•
Profesyonel ordu konusu-
na geliyoruz.
Yanıtlıyor:
"— Bu, programımızda var.
Modern ve etkili savunma için
uzman kadrolar kaçınılmaz,
bir silah düzeninin ayrıntılan-
nı tam olarak öğrenmek ve
uygulamak için bazer. 8-10 ay
gerekıyor. Diyelim ki bir çavuş
bu işin özünü
kavrıyor, ama
bir süre sonra
da terhis olu-
yor. Bu tür işle-
rin sivillerce
görülmesi hiz-
meti etkinlesti-
recek."
"— Asken.
sayısı azaltrfa-'
cak mı?"
"— Evet,
ama miktar
Genelkur-
may'ın plan ve
programlarına
göre aşamalı
olarak belirle-
necek. Zaten
personelin ye-
rini belli oranda modern sa-
vunmada teknolojinin aldığı
bir gerçek."
'— Pekiyi, askeriik süresi
azaltılacak mı?"
'— Evet, 0 konuda da ça-
lışma var. Savunma gereksin-
meleri yeniden gözden geçi-
riliyor. Bu çerçevede süreler
yeniden ayarlanacak."
Bilindiği gibi "bedelli asker-
iik uygutaması yurtdışındaki
işçiler için iki aylık eğitim kc-
şuluyla birlikte yürüyor, ancak
bu iki ayı bile çok uzun bulan-
lar var.
Sayın bakana "Bedelli as-
keriik yeniden düzenlenecek
mi" diye soruyoruz.
Bakan yanıtlıyor:
'— Bedelliler biliyorsunuz,
iki aylık temel eğitimden son-
ra yurtdışındaki işlerinin ba-
şına dönüyorlar. Ancak Batı-
daki şirketler çalışanlarına iki
ay izin vermiyorlar. Verseler
bile büyük zorluklar çıkarıyor-
lar. Yurttaşlarımız bu yüzden
işlerini kaybetmek tehlikesi ile
karşılaşıyorlar."
İyi bir Savunma Bakanı yal-
nız askerleri değil sivilleri de,
sadece yurtiçindeki değil
yurtdışındaki yurttaşları da
Genç Özal
bilindiği gibi
bedelli askerlikten
yararlanmak için
Amerika'ya 'nakli
hane' yapacak. Bu
arada bilgi ve
becerisini de
arttıracak. 16 ay
yerine iki aylık kısa
dönem bedelli
askerlikten
yararlanmak
küçük Özal'ın
mütevazı hedefi.
muşak. Öyle ki basının ken- düşünür. Barlas Doğu, iyi bir
disine yaptığı "haksızlıktan" "Eski Savunma Bakanı" ol-
yakınırken bile kızgınlıktan zi-
yade mahcup görünüyor.
* • *
Barlas Doğu, uyumlu, iddi-
asız bir politikacı. Kendisine
düşen görevi yapmaktan baş-
ka bir amacı yok. Bu amacı-
nı, "Eski Milli Savunma Baka-
nı kimliği ile anılmak benim
için şeref verici olacak" diye
açıklıyor.
Doğu, bakanlık görevinin
hükümetin seçim kararı yü- bedelli askerlikten yararlan-
zünden kısa olacağını kaçınıl- mak küçük Özal'ın mütevazı
hedefi. Ancak bakandan öğ-
rendiğimize göre bu müteva-
maya kararlı.
Ancak yazgısını yalnızca
"iyi eski savunma bakanla-
rı"nın hizmetine bakarak iste-
meyen aşırı tedbirli yurttaşlar
da var. Efe Özal gibi...
Genç Özal bilindiği gibi be-
delli askerlikten yararlanmak
için Amerika'ya "nakli hane"
yapacak. Bu arada bilgi ve
becerisini de arttıracak. 16 ay
yerine iki aylık kısa dönem
maz bir yazgı gibi kabullen-
miş görünüyor. Konuştuğu-
muz kottuğun arkasındaki du- z\ hedef daha da küçülüyor.
varda geçmiş tüm savunma Sayın Bakan bedelli askerli-
bakanlannın fotoğraflan asılı. ğin iki aydan bir aya ineceği-
Fevzi Çakmak'tan başlayıp
eski başbakanlardan Ferit
Melen'e, oradan Ercan Vural-
han'a ve Safa Giray'a dek
uzanan resim çerçevelerinin
solundakı boşluğa gözlerıni dur.
ni müjdeliyor.
Alay komutanımızın kulak-
ları çınlasın. İnşallah modern
tanm teknikleri ile ürün yetiş-
tirme süresi giderek kısalıyor-
SAVAS YILLARINDA BİR SÜRGÜN
Kemal Sölker
8.000 lira (KDV içinde)
Çağdaş Yayınlar Türkocaft Cad. 39-41 Cağaloğlu-tstanbul