Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1 AĞUSTOS 1991 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/U
Kilitanlann
iıtiharı
•YENİ DELHİ (AA) —
Hıdistan'da, polis
taıfından
yaalanacaklannı anlayan
12ramil militanının intihar
et$ bildirildi. Hindistan'ın
Kaıataka eyaletindeki iki
köe polis tarafından
bakın düzenJenmesi
üzrine, siyanür içen Tkmil
Ekn Kurtuluş Kaplanlan
örütü militanlanndan
12 inin öldüğü, 3 militanın
isehastaneye kaldınldığı
bdrtildi. Sri Lanka'daki
Taaillerin bağımsızhğı için
mtadele veren örgüt,
Gtney Hindistan'ı üs
' olaak kullanıyor.
. Arnavut
8i*ınmacılar
. • ROMA (AA) —
. Itava'nın, 7 ağustostan bu
. yara topraklanna sığınan
Anavut asker kaçaklannı
• kurılan hava köprusuyle
öncki akşamdan itibaren
tükderine geri göndermeye
başadığı bildirildi. ttalya
Içişeri Bakanhğı tarafından
önckı geceyansı
yaymlanan bildiride, Bari
sehnnde bulunan Arnavut
askcr kaçaklannın, "Tiran
hükümeti ıle sağlanan
ankşma uyannca"
ülkdenne gönderilmeye
başlandıklan ve taşıma
işlenınin, BM Mülteciler
Yüksek Komiserliği'nin
koo-dinasyonu altında
gerçekleştırildiği kaydedildi.
50 kilo eroin
• LONDRA (AA) —
Ingılız gümrük
yetkililerinin, önceki sabah
başkent Londra'da piyasa
değeri 8.5 milyon dolar
olan 50 kg. eroin ele
geçirdikleri bildirildi.
Gümrük sözcüsü,
Londra'nın kuzeyindeki bır
parkta bir arabadan
diğerine aktanlırken ele
geçirilen uyuşturucu ile
ilgilı dört kışinın gözaltına
ahndığını belirterek bu
kişilerin tngiliz pasaportu
taşımalarına rağrnen Turk
ve lran asıllı
olabıleceklerinı belirtti.
Mübarek
Bnsh'u uyardı
• KAHtRE (AA) — Mısır
Devlet Başkanı Hüsnü
Mübarek, ABD Başkanı
George Bush'u, Mısır'ın,
Irak'ın nükleer tesislerine
yönelik yeni bir saldın
düzenlenmesine karşı
olduğu konusunda
uyardığını bildirdi.
Mübarek, önceki gün
Iskenderiye Üniversıtesi
> öğrencilerine hitaben
yaptığı konuşmada, Bush'a
bu mesajı, temmuz ayında
Mısır'ı ziyaret eden ABD
Dışişleri Bakanı James
Baker aracıhğıyla
gönderdiğini söyledi.
Mısır'ın, Kuveyt'in işgali
sırasındaki Irak karşıtı
tutumunu ve Kuveyt'in
kurtarılması için gösterdiği
çabaları hatırlatan
Mübarek, bugünkü
durumun ise "tamamen
farklı" oldugunu belirtti.
Yugoslavya'da Hırvat-Sırp çatışmasını önlemek amacıyla harekete geçenfederal birlikler tampon bölge oluşturaca
Federal ordu Hırvatistan'a gîrdiDıs Haberter Servisi — Yugoslavya'da Fe-
deral Başkanlık Konseyı'nin olağanüstü top-
lantısında Hırvatistan'da ateşkes çağrısı yi-
nelenirken federal orduya bağlı zırhlı birlikler
dün Sava Irmağı'ru geçerek Hırvatistan'a gir-
di.
Hırvatistan'ın Slavoni bölgesinde cumar-
tesi günu çıkan çatışmaları değerlendirmek
uzere Belgrad'da yapılan toplantının ardın-
dan yayımlanan bildiride, 7 ağustosta ılan
edilen ateşkesten bu yana çıkan çatışmalar-
da birçok kişinin öldüğu belirtilerek taraf-
lann anlaşmazlıklann sona erdirilmesi kara-
ruıa "derhal ve kesinlikJe" uymaları isten-
di. Yugoslav resrru haber ajansı Tanjug'un
haberine göre bildiride aynca ateşkesin uy-
gulanıp uygulanmadığını denetlemekle gö-
revli komısyona da çalışmalannı kriz bölge-
lerinde yoğunlaştırması ve ateşkesin uygulan-
masını engelleyıci tum koşulların ortadan
kaldınlması ıçın "Dgili taraflaria işbirügj yap-
ması" çağrısında bulunuldu.
Ote yandan federal orduya bağlı zırhh bir-
likler dun Sava Irmağı'nı geçerek Okucanı'ye
girdi. Tanjug, cumartesi gunü şıddetli çarpış-
malara sahne olan Okucani kasabasmda Hır-
vat guçlerle Sırp mılisler arasında suren ça-
tışmaları durdurmak amacıyla harekete ge-
çen federal birliklerin bir tampon bölge oluş-
turmak nıyetinde oldugunu bıldirirken Hır-
vatistan radyosu orduyu "Sırp teröristfcre ar-
ka çıkmak"la suçladı.
Okucani kasabasmda cumartesi günu çı-
kan çauşmalarda ilk belirlemelere göre iki ki-
şi ölmüş, yirmi beş kişi de yaralanmıştı. Fe-
deral orduya ait bombardıman uçaklarının
da etkin biçimde katıldığı Hırvat mevzileri-
ne yonelik ağır hava ve kara saldınsı sonu-
cunda kasabanın butunüyle boşaldığı bıldi-
riliyor.
Bu arada SSCB Başkanı Mihail Gorbaçov,
Arnavutluk Devlet Başkanı Ramiz Alia'ya
gönderdiği mektupta Yugoslavya'nın parça-
lanmasının Balkanlar'ın istikran açısından
"büynk bir tehlike" oluşturacağını belirtti.
Arnavutluk haber ajansı ATA, Aiia'nın
Gorbaçov'a, nüfusun %90'ını Arnavutların
oluşturduğu Sırbistan'a bağlı Kosova bölge-
sinı bekleyen tehlike konusunda kaygısını di-
le getıren bir mektup yolladığını bildirdi.
Sovyet lideri de gönderdiği cevabi mektu-
bunda Slovenya ve Hırvatistan'ın tek yanlı
bağunsızlık ilanı ardından Yugoslavya'daki
olayların dramatik gelişimi hakkında Alia ta-
rafından duyulan kaygıyı paylaştığını belirtti.
Bu kaygının bütün Avrupa ülkeleri ve ön-
celikle bölge ülkelerince de paylaşüdığına
ınandıgını kaydeden Gorbaçov, Yugoslav-
ya'nın parçalanmasının bu ulkede daha bü-
yük boyutta yeni çatışmalara yol açabilece-
ğine ve Balkanlar'ın istikran için buyuk bir
tehlike oluşturacağına dikkat çekti.
Sanayileşmiş ülheleregöçmen akınıYaklaşık on bin Arnavutun, deyim yerindeyse tam
bir fiyasko' ile sonuçlanan Italya'ya göç serüveni,
Avrupa'da göç olgusunu yenıden gundeme getirdı.
özellikle Batı Avrupa'nın gelişmiş ülkelerine
yönelen göç dalgasının iki ana kaynağı var: Guney
ve doğu. Guneyden, AT ülkelerinde iyi bir ış
bulup yeni bir yaşam kurma umudu taşıyan
Afrikalılar; doğudan, komünizmin ve baskıcı
Ingiltere
Toplam nüfus: 57 milyon
Yasal göçmen: 2.6 milyon
(787.000 Hıntli, 495.000
Karayibh, 428.000 Pakistanh)
Yasadışı göçmen: Kesın veri
yok
1990 büançosu: 30.000
sığınma başvurusu (3.600 Sri
Lankalı, 2600 Somalili, 2500
Ugandalı)
1991 büançosu: 50.000
göçmen beklenıyor.
Hollanda
Toplam nufns: 15 milyon
Yasal göçmen: 880.000
(191.000 Turk, 154.000
Surinamlı, 148.000 Faslı)
Yasadışı göçmen: 200.000
1990 bUançosu: 21.000
sığınma başvurusu (3.000 Sn
Lankalı, 2200 Rumen, 1750
tranlı)
1991 bUançosu: 25.000
göçmen bekleniyor.
Belçika
Toplam nüfus: 10 milyon
Yasal göçmen: 900.000
(241.000 ttalyan, 135.000
Fash, 80.000 Turk)
Yasadışı göçmen: 90.000
1990 bUançosu: 13.000
sığınma başvurusu (1750
Rumen, 1700 Türk, 1600
Ganalı)
1991 bUançosu: 13.000
göçmen bekleniyor.
yönetımlerin çöküşünün getirdiği sevinçle
ekonomik calkantılann yarattığı karamsarlığı
birlikte yaşayan ve şanslannı başka bir ülkede
aramak isteyen Doğu Avrupalılar, Batı'nın zengin
ülkelerine yöneliyorlar. Bunlara bu" de politık
göçmenler eklenince, göç dalgası giderek buyuyor.
îstenmeyen nufus artışı, giderek ağırhğını duyuran
yabancı etkisi, ırkçı duyguların körüklenmesı ve
BUYÛK BRITANYA
HOLLANOA,
ALMANYA
YUNANISTAN? V
benzeri sorunları da birlikte getıren göçmenlere,
artık ıstenmeyen kışiler gözuyle bakılıyor. Sonuçta
da Fransa örneğinde göruldüğu gibi gelişmiş
ulkeler, kısıtlayıcı yasalara başvurma zorunluluğu
duyuyor.
Aşağıdaki haritada, günumuz
Avrupası'na damgasını vuran göç dalgaları
görülüyor.
Isveç
Toplam nıifus: 8.6 milyon
Yasal göçmen: 456.000
(124.000 Finü, 40.000
Yugoslav, 35.000 Iranlı)
Yasadışı göçmen: Hemen
hemen hıç yok.
1990 bUançosu: 53.300
kişi göç ettı. 29.400
sığınma başvurusu (4300
Iranlı, 3600 Lubnanh,
2700 Rumen)
1991 bUançosu: Kesin veri
yok.
Fransa
Toplam nüfus: 56.7
milyon
Yasal göçmen: 3.6 milyon
(850.000 Portekizli,
700.000 Cezayirli, 550.000
Fash)
Yasadışı göçmen: 300.000
1990 bUançosn: 85.000
kişi göç ettı. 56.000
sığınma başvurusu (23.000
Kuzey Afnkalı, 12.000 Türk)
1991 bUançosu: Kesın veri
yok.
Avusturya
Yukandaki harita Alman 'Stern' dergisinden alınmıştır.
Italya
Ispanya
Toplam nüfus: 40 milyon
Yasal göçmen: 408.000
(Fash, Cezayirli ve
Tunuslu)
Yasadışı göçmen: 200.000
1990 bUançosu: 8650
sığınma başvurusu (3300
Polonyah)
1991 bUançosu: 8.000
göçmen bekleniyor.
Toplam nüfus: 57.6
milyon
Yasal göçmen: 780.000
(80.000 Fash, 58.000
ABD'li, 41.000 Alman)
Yasadışı göçmen: 1.5
milyon
1990 bUançosu: 85.000
kişi göç etti. 4700 sığınma
başvurusu
1991 bUançosu: Kesin veri
yok.
Danimarka
Toplam nüfus: 5.2 milyon
Yasal göçmen: 160.000
(29.000 Turk, 10.200
Norveçh, 10 200 Ingiliz)
Yasadışı göçmen: Kesin
ven yok.
1990 bUançosu: 5300
sığınma başvurusu (1450
Fılistinli, 785 Iranlı, 510
Somalili)
1991 bUançosu: 15.000
göçmen bekleniyor.
Almanya
Toplam nüfus: 78 milyon
Yasal göçmen: 5.4 milyon
(1.7 milyon Turk, 670.000
Yugoslav, 550.000 îtalyan)
Yasadışı göçmen: 100.000
1990 bUançosu: 900.000
kişi göç etti. 193.000
sığınma başvurusu (35.000
Rumen, 22.000 Yugoslav,
22.000 Turk)
1991 bUançosu: 850.000
göçmen bekleniyor.
Toplam nüfus: 7.7 milyon
Yasal göçmen: 482.000
(132.000 Yugoslav, 60.000
Türk, 15.000 Alman)
Yasadışı göçmen: 100.000
1990 bUançosu: 128.000
kişi göç etti. 23.000
sığınma başvurusu (7500
Rumen, 860 Türk, 715
lranh)
1991 bUançosu: 55.000
İsviçre
Toplam nüfus: 6.7 milyon
Yasal göçmen: 1.1 milyon
Yasadışı göçmen: Kesin
veri yok.
1990 bUançosu: 36.000
sığınma başvurusu
1991 bUançosu: 45.000
göçmen bekleniyor.
KöNUK YAZAR
B U F I R S A T K A C I R I L M A Z ! . .
Alman Teknolojisi nin yeni ürünü
TRAŞ MAKlNASI
•#
SADECE 10 GUN
BUYUK UCUZLUK
yerıne
200.000.-TL
ı
n
100.000 n PESİN 100.000 n TAKSİTLE
Kalite ve Rahatlık II
BU KAMPANYA19-29 AGUSTOS TARİHLERİ ARASINDA GECERLİDİR
Türkiye Temsilcisi
Tttr PAIHLAS HOLDING A.Ş
SUBİÇİ tÖiaE TCMSİLdÜâi MERKEZ 532 39 59 AKSARAY S89 09 11 AÜBEVKOY 563 18 76 BEYAZ1T 517 22 00 ÇAPA 5 » 33 82 EDİRNEKAPI 531 13 97 EYUP 544 41 a* FATIH 524 15 86 HOCAPAŞA 517 72 07
TAHTAKALE. £27 42 71 VEFA 513 35 43 BAKHKÖt BOLOE TEMStLCİLlâl MERKEZ 5.70 35 00 BAKIRKOY 543 28 »2 YENIMAHALIE 5S1 24 08 OSMANİYE 571 08 21 ZEYT1NBURNU 5»2 63 24 ŞIRINEVUR 562 38 42
YENIBOSNA 551 0O5«S€FAKOY 579 31 51 KUÇUKÇEKMECE 5«0 12 97 GUNEŞU 550 « 94 AVCILAR 590 77 88 BUVUKÇEKMECE 580 64 S3 SİLİVRI 9 [1M7I 79U »AYHAMPAtA BÖlOt TtMSl-dÜİI MERKEZ 54*67
38 AT1ŞALANI 562 03 77 BAâOLAR 568 00 80 BAYRAMPAŞA 667 63 88 8EŞYUZEVLER 537 50 88 ESEM.ER-1 562 40 13 GAZ10SMANPAŞA. 581 47 81 GUNGOREN. 663 64 27 MAZNEDAR 575 97 69 McRTER 656 10 48
o.n 215 Wuı« M*h 566 27 64 TOPKAPI 577 20 16 VAVUZSEÜM 560 96 01 KftCTAŞ BOLOE TEMSLOJÛI MERKEZ 175 21 97 BEŞIKTAŞ 15S 91 61 KARAKOY' 161 77 28 ŞIŞHANE 151 92 35 KASIMPAŞA 153 03 93
TAKSIM 153 01 72 FERİKOY 141 21 89 OKMEYDAN! 153 0» 21 ÇAĞLAYAN 131 67 46 «CAĞrTHANE 121 12 20 MECIOtVEKOY 167 26 69 GULTEPE 178 06 37 ÇEIUCTEPE 168 67 81 ET1LER 186 52 44 SANAYI MAHAU.ESI 178
22 4elSTlNYE 177 76 71 SAAIYER 142 40 3J ORTAKOY 172 19 48 TA1.ATTAŞA. 131 17 17İST ANAOOLU YAKAHBOI.aETEMSİLCk.lâl VERKEZ 343 94 19 BEYKOZ 331 30 55BULGUSLU 316 15 25ÇENGELKOY 321 08
92 DUDUU.U 314 22 23 ERENKOY 356 75 40 GEBZE 11991 146 74 HASANPAŞA. 348 32 37 KADIKOY 330 66 67 KARTAL 363 89 29 <AYNARCA 396 21 98 K BAKKAIKOY 373 73 62 KUÇUKYALI 366 33 67 MA1.TEPE 371 01
O6PENDİK 37S76 66SAHRAYICE0ID 360 818eŞlLE (1882) 1247 UMRANIYEÇAKMAK 329 11 16ÜMRANIYE SANTRAL 328 70 39 UMRANIYE SULTANBEYLI 3M 46 12 USKU0AA. 333 18 78 YALOVA. 1193) 10197
Sırplarla Hırvatlar
neden çatışıyorlar?
HALUK OZDALGA»
Yugoslavya'yi bugüne kadar
çeşitli defalar ziyaret ettım ve
hemen her bolgesini gezdım.
Ama özellikle son bir yıl içinde
yaptığım iki gezı, ülkenın yaşa-
dığı krizi yakından izleme ola-
nağı vermesi bakımından ilgınç
oldu. Bu gezilerde karşılaştığım
insanlarla bazen Ingılızce, bazen
Turkçe, bazen de çat pat sök-
meye çalıştığım Sırpça konuşu-
yordum. Değışik toplum kesım-
lerinden gelen bu kişilerin he-
men hepsinin davTamşında fark
edilmemesı ımkânsız bir tutum
dikkat çekiyordu: Milliyetçilik
dyjguları, ükbahar sulan gibi
coşkulu akıyordu.
Pek çok gözlemcinin de be-
lirttiğı gibi Yugoslavya krizınin
duğumu, Sırp-Hırvat ilışkilerın-
de yatmaktadır. "Yugoslav"
kelimesi, "Güney Slavlan" an-
lamına gelir. Sırplar ve Hırvat-
lar, Guney Slavlarının en guçlü
iki milletidir. Kökleri çok uzak-
lara giden tarihsel nedenler,
Sırplarla Hırvatları birleştir-
mekte ve ayırmaktadır.
Sırplarla Hırvatlan birleştıren
en önemli özellik, etnik köken-
lerınin aynı oluşudur. Bu iki
halk 6. yüzyılda Tuna'yı aşarak
Balkanlar'a giren Slavlann en
güçlü iki kolunu oluştunır. Dil-
leri de aynıdır ve yalnız lehçe
farkhhğı gösterir. İki lehçe ara-
sındaki fark, son derece önem-
sizdir. Ancak alfabeleri farklı-
dır. Hırvatlar Latin alfabesini,
Sırplar ıse Ortodoks Kilısesi'ne
bağlı Slav halklan için geliştiri-
len Kiril alfabesini kullanırlar.
larda rakip iki kultürun etkisi
altında yaşayan bu iki halk ara-
sındakı farklüaşma, 1054'te Ro-
ma ve Bızans kiliselerinin aynl-
masıyla hızlanmıştır. Batı Ro-
ma'yla Bizans'ı ayıran sınır, bu-
gun Sırbistan'la Hırvatistan'ı
ayıran sınırla hemen hemen ay-
nıdır. 1600 yıl önce çızılen bu
çizgı, sonuçlan gunümüze ka-
dar devam eden din ve kültür
farklılıklarını doğurmuştur.
Sırplar ve Hırvatlar, 14. yıîzyü-
dan itibaren Osmanlı ve Habs-
burg ımparatorluklarının ege-
menliği altına girmiş, böylece
farklı kulturlerin etkisi devam
etmiştir.
Hırvat milliyetçilerine göre
Hırvatistan, Batı Roma uygar-
lığının günümuzdekı meşru mi-
rasçılarından bıridir ve o mira-
sı paylaşan Hırvatlar bugün Ba-
tı'mn temsil ettiğı bütun olum-
lu değerlere sahiptir. Halbuki
Sırbistan köhne Bizans'ın mi-
rasçısıdır; gen kalmışlığı ve çu-
rumuşluğu temsil etmektedır.
Sırbıstan Doğulu, hatta yan As-
yalıdır. Bir Hırvat milliyetçisi
için Doğu'yla Batı'yı ayıran sı-
nır, Sırbistan'la Hırvatistan'ı
ayıran sınırdır. Bu bakış açısı,
bazı Hırvatlann davramşını ar-
ka plandan dolayh bir şekilde
etküeyen bir zihniyet hali değil,
zaman zaman açık ifade edilen
duşuncelerdir. Zagreb Kardinali
Franjo Kuhariç, Sırp-Hırvat çe-
kişmesini son Hırvat seçimleri
sırasında şöyle değerlendirmiş-
tir: "Bu, Batı Ue Dogu arasın-
daki bir mucadeledir. Hırvatlar
kulturleriyle Batı'nın aynlmaz
bir parçasıdır. Sırplar ise oryan-
tal küJtürun bir parçasıdır."
Sırplarla Hırvatları ayıran
başka bir fark, dinleridir. Sırp-
lar Ortodoks, Hırvatlar Kato-
lik'tir. Dışandan, hele Turkiye
gibi Muslüman bir ülkeden ba-
kan bir gözlemcıye bu fark pek
önemli görunmeyebilir. Ancak
bir Sırp veya bir Hırvat, kendi-
lerini ayıran unsurlann başında,
"Bizim dinkrimiz farklı" diye
bu noktaya ışaret edecektir. Sırp
ve Hırvat mıllıyetçiliğinın can
damannı oluşturan bu aynm,
Ortodoks ve Katolik gelenekler
veya bu mezheplerin Hıristiyan
öğretısine getirdiği tefsirler ara-
sındaki farklann dennlığınden
çok, tarihi nedenierden ilen gel-
mektedir. Güney Slavlan 20.
yüzyıla gelene kadar guçlü ve
uzun ömurlu bağımsız bir dev-
let kuramamış, önce Roma ve
Bizans, sonra Habsburg ve Os-
manh yönetiminde yaşamışlar-
dır. Ortaçağ'da kurulan ve hep-
si kısa ömurlu Slav
Guney Slavlarının birliği, ya-
ni aynı Slav ailesine mensup ve
birbirine komşu olarak yaşayan
Slovenlerin, Hırvatlann ve Sırp-
lann ortak bir siyasi yapı ıçın-
de bir araya gelmelen fikrinin
. . . i • ! ı ı
guçlü bır şekilde ortava çıkışı,
geçenyuzyılınortalannarastlar. s i k l s a o m u r l u s l a v kraihkian,
Yugoslayızm duşüncesının ön- b u t u n B a l k a n S l a v l a r l b i r t a r a .
cülen AJmanya mn ve Italya'- f a k a b l l e dıclamacıüğını aşarak
mn birüğıni sağlamasından son- b ü t u n
H,rvatlan ve Sırplan bi-
ra Guney Slavlarımnda bırleş- l e birleştirememıştir. Bu durum-
mesı gerektığını ve bu şekilde da kimliğm ve kulturun koruyu-
Orta Avrupa'da Avusturyalıla- culuğunu, Avrupa'daki diğer
rın ve Macarlann etkısme karşı Hıristiyan toplumlannda görül-
dunnanın mumkün olabüeceğı- düğünden daha fazla kihse yuk-
nı duşünuyorlardı. Güney Slav- l e n m i ş t i r . Bağımlılık ve yok ol-
lannın bırhğının sıyası önculu- m a t e h d i d i
^•nda yaşanan asır-
ğunun Sırplar tarafından yuru- l a r teyuncz Balkan Slavlanmn
tulmesı kaçınılmazdı. Zıra bu- k u ı t u r ı e n n ı ve varlıklannı sür-
tun Yugoslav haJkları ıçınde en dürebümelerını sağlayan en
çok nüfusa, en çok bağımsızh- o n e m l i t e k n e d e n > k ü i s e o l m u ş .
! 3
V o S f ü ^ î f olan Sırplar- t u r B o y l e c e K a t o ü k l i k Hırvat-
d> 1912-1913 Balkan Savaşla- bğı, Ortodoksluk Sırplığı belir-
leyen şey haline gelmiştır.rı'nda kazanılan başanlardan
sonra Dunya Savaşı'ndan da
muzaffer çıkmalan, Sırpların li- Eğer Balkan Slavları tüm
derliğınde birleşmeyı kolaylaş- Sırplan, Hırvatlan, Slovenlen
tırmıştır. Yugoslavya ideali ve hatta Bulgarlan kapsayan
1918'de gerçekleşme imkânına guçlü ve uzun ömürlü bir dev-
kavuşmuş, Osmanlı yonetimıne '« kurabilselerdi, gelişmelerin
değişik olması beklenebilirdi.karşı ilk ayaklanmalan başlatan
Karayorgiyeviç hanedanı yöne-
timüıde Sırp, Hırvat, Sloven
Krallığı kurulmuştur. Jkınci
Dünya Savaşı sonunda krallık
çökmesine rağmen, Yugosla-
vizm fıkri yaşamaya devam et-
miştir. Ülkenin işgaline karşı di-
renişi yuruten partizan birlıkle-
rinin liden Tito önculuğunde
ikinci Yugoslav birliği, bu kez
sosyalıst ve federal ilkeler doğ-
rultusunda kurulmuştur.
Sırplar ve Hırvatlar arasmda-
ki aynhğın kökleri de çok uzak-
lara, Roma Imparatorluğu'na
kadar gıder Balkan Yanmada-
sı'na vardıklannda Hırvatlar ve
Sırplar, Roma ve Bizans'ı ayı-
ran sınırın karşıbkh iki tarafına
yerleşmışlerdir. Izleyen yuzyıl-
Başka Hıristiyan ulkelerde de
var olan mezhep farklıhklan-
nın, Balkan Slavlan arasında ol-
duğu kadar ayıncı sonuçlar do-
ğurmaması, bu açıdan dikkat
çekicidir. Balkan milliyetciliği-
nı anlaınak için kilisenin taşıdı-
ğı anahtar rolun görulmesi şart-
tır. Bunun bir başka çarpıcı ör-
neği, çok yakın etnik köklere ve
dile sahip olmalanna ve hatta
aynı Ortodoks Kilisesi'ne bağh
bulunmalanna rağmen, Sırplar
ve Bulgarlar arasındaki milii
kimlik farkının ortaya çıkma-
smda bağımsu oatrıkhane ör-
gutlenmesınm ta;ıdığı önemdir.
Yarın:
Uder
iki mUliyetçi
SADECE TELEFON EDECEKSİNÎZ, BİZ GETİRECEĞİZ.
tnşaat yuksek muhendısı olan Haluk Ozdalga, Demokraük
Sol Partı 'mn kuruculan arasmda yer almış ve parıı genel
başkan yardımcılığı gorevını bır sure yurutmuştur.