16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Sahıbı Cumhurıvet Maıbaacıhk ve GaiCîecılık Turk -\nomm Şırketı adına Nadır Nadı £ Geneı "ıa\ın Muduru Hasan Cemat Muessese Muduru Emıne Lşsklıgıl, \az lşien Müaunı O k » Gonensm, 0 Haber Merkezı Mudurj Yalçın Baytr, Sayfa Duzeru ^oneımenı Aiı Ac»r £ Temsıictier ANKARA Abmct Tan, 1ZMİR Hikmfl Çttonkayn, ADASA Çetıa l.Pol ka Cetat BMİu^f, tsıuıbul Habcrkn Şmkna Kfieoci. Ku uı Otal Lrtrr Efc-ım Gcncıy ŞaM" ttıetiınn Dzı Yaz iar Ktrvn Çthfku ^raj ırraa Ş*hıa M*iı İ»»er En>l Erkrt # Muhasecc Bakıl Ekofiomı Mtnl Tuer Dış Habcrl« Eifm Brto Iş Scndıka ^ r Haberlcr Necileı Dottn Spc Danıjman AMvlkadır AJpav Duzfhmc AMvllah Ytocı 0 koordınaıOr U M teıa % Bu:,c Pianlama $**%* Oima«b*»eo«hi 0 Reklam TGTM ^ Jdarr H«sry» Ga ;>İ«rne öadef ÇHft f Btlgı Ijıer- N»ıf tuf f Pçrsonel Sogı BOSUJICK>İ*B yövw * n ^ u Baskan Nadir N»* Okla> Aktal îalpa Bı>«r Hısu C«ıral Hlknıcl ÇMtekıyı, Okjv COMOSIM, l|or MMBCU llbn Sdçak, \li Saraıem. Ahaet T u ? Yayan. C_rnh^n>«t Ma.baa.ihk *e Gazeiecılık T \ Ş. Tü'kocajı Cad 39 41 Pk 246 l«anbüJ Tel «12 05 05 (20 hat) Tete* 22246 F M (1) <26 60 72 0 Aakar* Zrva GC«*lp BK inkıUp S No 19 4 Td 13 1 II 4 W TeJ« *2344 Faa. (4) 133 tzınir- H Zrva Blv ]J<2 S 2/* Tri 13 12 30 Tel« 323*9 Fax (51) 19 53 «0 aa tnonu Cad 119 S V- I Kat i Td J9 37 52 {d haı) T d « 62155 Fax (7|) 19 23 ^8 FOÇA TAKVİM: 18 AĞUSTOS 1991 tmsak: 4.33 Güneş- 6.09 öğle: 13.13 Ikindi: 17.01 Akşam: 20.06 Yatsı: 21.36 Korunıa Kurulu'na karşı dava ÜMİTOTAN İZMİR (Cumhuriyet Egc Burosu) — Yetkili- lerin ilgisizliği, ihmali ve alınan yanlış kararlar Foça'nın sonunu hazırbyor. Üç bin yü öncesıni gunümüze taşıyan Foça'da son 10 yüda her şey değişti. Koruma kurullan 1. derece SİT alanla- nna ınşaat izni verirken, belediyeler çaresiz. Mi- marlar Odası tzmir Şubesi, Izmir 1 Numaralı Kültur ve Tabiat Varhklarını Koruma Kurulu üyelerini mahkemeye venyor. Nedeni de " 1 . de- recede SİT alanına inşaat izni vennek ihmal de- gil kasıttır. ' tşadamı Mazhar Zorin, Foça Atatürk Mahal- lesi sahil caddesinde bulunan 1. derecede StT ala- nı içine 5 katL otel yapımı içın proje hazırlatıp lzmır 1 Numaralı Kültüı ve Tabiat Varlıklarınj Koruma Kurulu'na izin için başvaruyor. Kurul 18.2.1988 tarihli ve 105 sayıh karanyla, 'proje- nin uygun olduğuna karar verildi' diyerek izin veriyor. O tarihte Belediye Başkanı Serdar Mer- sin. Izinden sonra eski, 19. yüz>ildan kalma Tuz Hanı'nın temelinde çalışraalar başlıyor. Şimdi- kı Belediye Başkanı Nihat Dirim göreve geldik- ten sonra konunun üzerine egiliyor ve 'bu işte bir yanlış olacagı' yaklaşımıyla yenıden kurula basvuruyor. tzmir 1 Numarah Kültur ve Tabiat Varhkla- nnı Koruma Kurulu 20.4.1989 yılında aldığı 981 sayıb kararla, "ProjeJer knruiunun yanlı$ ve ek- sik bilgi sunduğu, bu nedenie hata yapıldıgı" be- lirtilerek, "Tuztaan'm mevcul duvar kalmtılann- dan yarartanılarak orijinaline uygun restorasyo- nunun yapılmasına ve yapının turistik amaçiı çarşı olarak degeriendirilmesine" karar verildi. Tuzhan binası yıkılıp yok edilirken, kale sur duvarlan da yakılıyor. Kurul durumu görüşüp 16.5.1989 gün ve 1010 sayılı karannı alıyor sur duvarlarırun restore edilinesini istiyor. Ancak Foçahlar olaya büyuk öfke duyuyorlar, kamu- oyu yaratıbyor. Sonuçta kurul son karannı alı- yor. 19.7.1989 gun ve 1189 sayılı kararda, 'in- şaaOn arkeolojik lampon bolgede oldugunun ka- bulüne. tampon bolgede inşaat yapımnun yasak olduğuna, yapümış inşaatlann da yıkımına' yak- laşunı getırüıyor. TMMOB Mımarlar Odası Izmir Şubesi yetkı- lileri 1. derece SİT alanına bile bile izin verme- nin ihmal değil kasıt olduğunu öne surüp şunla- rı söylediler: "Her biri arkeoioji, sanat tarihi, mimariık gibi meslek dallannda uzman ve ogretim uyesi olan kurul uyelerinin uymak zorunda bulunduklan yüksek kurul kararlanna aykın olarak 1. dere- ce arkeolojik SİT alanına otel yapımı izni ver- raelerinde ihmal deffl kasıt vardır. Bu nedenie bu kurulda yer alan Prof. Dr. Gonıil Öney, Doç. Dr. Cemal Arkon, tzmir Arkeoioji Muduru Ni- hat Sümer ve Izmir Rölöve ve Anıtlar Muduru Erol Tumer hakkında suç duyurusunda bulunu- yonız. Bunun yanı sıra inşaatı yapan Mazhar Zorlu, ruhsat veren eski Belediye Başkanı Ser- dar Mersin ve yıkımı gerçekleştinneyen şimdiki Belediye Başkanı Nihat Dirim hakkında da da- va açıyoruz." 40 mîlyon ders kitabı bastıraeak ANKARA (Cumhnriyet Burosu) — Milli Eğı- tım Bakanhğı, 1991-92 öğretim yılı ıçın 40 mil- yon adet ders kitabı bastıraeak. Ortaokula yeni başlayan bir öğrencinın ders kitabı en az 61 bin TL olacak. Milli Eğitim Bakanhğı Yayınlar Dairesi Baş- kanı Cemil Baca, önumuzdeki öğretim yılında ders kıtaplannda değışiklik yapılmayacağını soy- ledi. "Ders geçme kredi sistemi"ne geçilmesi du- rumunda Taüm Terbıye Kurulu'nun çahşmaya başlayacağını anlatan Baca, önümüzdeki yüdan itibaren sisteme uygun kitap hazırlanacağmı söy- ledi. Baca, yeni sisteme geçümesi durumunda, ki- taplann ıçenğimn değişmeyeceğuıi, 1 yılhk prog- rama göre hazırlanan kitaplann dönemlere bö- luneceğini beh'rtti. Buna göre, lisede 3 öğretim yılında okutulan bir ders kitabı, 6 sömestr kul- lanılabilecek. Milli Eğitim Bakanhğı, fiyatlan yaklaşık 5 ay önce yukseltilen ders kitaplanna "şimdiHk" zam yapıhnamasına karar verdi. 1991-92 öğretim yı- hnda okutulacak ders kitaplanndan bazılannın fıyatı şöyle: Ükokullar: 1. hamur kağıda basılı, 4 ve 5. sı- nıflar Fen Bilgisi kitabı, 1. sınıf Hayat Bilgisi 8 bin 500 lira, 2 ve 3. sınıflar 7 bin 500 lira. 1. sı- nıf "Okumaya Başlıyornm" 5 bin lira, Sosyal Bil- giler 4. sınıf 7 bin 700 lira, Turkçe ilkokul 1. sı- nıf 6 bin 200 lira, 4 ve 5. sınıflar 7 bin 500 lira, Matematik 4. sınıf 9 bin 500 liradan satışa su- nulacak. Ortaokullar: Almanca 1, 2 ve 3. sınıflar 2 bin 800 lira, Fransızca 1,2. sınıflar 1600 lira, 3. smıf 3 bin 500 lira. Matematik 3. sınıf 7 bin 500, Mil- li Coğrafya 3 bin 500, 2. sınıf 5 bin 500 lira. Milli Tarih I. sımf, 3 bin 400 lira, 2. sınıf 7 bin 300 lira. Bu fiyatlara göre, ortaokula yeni başlayan bir öğrencinın yardımcı ders kitaplan hariç kitap masrafı en az 61 bin lira olacak. Kredili ders geçme, hazır ANKARA (Cumhuriyet Burosu) — Milli Eği- tim Bakanı Avni Akyol, ders geçme ve kredi sis- temi uygulamasmın eğitimde "refonn" mteliğin- de olacağını ifade etti. II milli eğitim mudürleri ile konuyu dun bir toplantıda tartışan Akyol, "Egitimin cağdaş bo- yutu, egitimin bilinçli ve kişüikli gençler yetiş- tinnesi... Bunlar bep sınıfta kaldı, işte biz bu sı- nıfta kalmayı kaldınyoruz" diye konuştu. Ak- yol, şimdiki sistemde öğrencinin yüzde 60'ının doğrudan sımf geçemediğini kaydederek "1 mil- yon 350 bin kişi ikmale kalıyor. Böyle bir siste- mi nasıl savunabilirdik?" dedi. Akyol, hallcın yenı sisteme buyük ilgi göste- receğini dile getirdi. Milli Eğitim Bakanhğı'na bağh tum ortaöğretim kurumlannda ders geçme sistemini düzenleyen taslak yönetmelik, kredi sis- temine dayamyor. Bir dersin haftalık ders saati sayısını "kredi" olarak tammlayan sistemde, her yanyıl bağımsız bir butün olarak alınıyor. Guy Laroche'un 91-92 kışı için bej ipek krepten verev bir gece elbisesi. 1930lardan esen \erev'rüzgârlanNECLA SEYHUN Bu yıl bir "verev rttzgân" esiyor Parıs'te, moda defılelerinde. Vere% tanrıçası Madeleine Vionnet'yı anma >nlı ya... Sağda solda anısına sergiler açıhyor, inanıhnaz guzelhkte verev elbiselerı sergıleniyor ya... Tüm modacılar da bundan etkileniyor, bir verev ruzgârı katıyorlar defılelerine... Dört bir yanda verev görulmesinin nedeni bu... Verev, dikişte buyuk ustalık isteyen ınce bir teknik. "Benim" diyen her terzi, her modacı bu konuda başarı sağlayamaz. Kotu dikılmış bir verev model kadar da ağlamaklı kıyafet olamaz. Bu işin ustası, pırı Vionnet ıdı. Verevin tanrıçası, onu modaya sokan odur. Öyle bir ustahktı ki onunkisi, erışılmez, ulaşılmaz kaldı. Modellennin "akıcılıgı" anlatıhr gibı değildı. Kopya edılir gibi de değıl. Elbiselerı bir su gibi akardı... Modacı, bu çok usta tekniğe ulaşmak, bu dozu tutturmak için kumaşı çeşitli verevlerde keserdı... Istediği akıcılıgı elde edene dek. En çok kullandığı kumaşlar hafif krepler ve muslinlerdi... Ruya gibi modeller yaratırdı bu kumaşlardan Madeleine Vionnet... Bu yılki defılelerde de guzel verev modeller vardı. Şık, usta verev gece elbiselerı... Vionnet'ye ulasmak olauaksız, ama gene de guzel. Bir gazetecı, "1930'lann havası geri geliyor" diye yazdı. "Buyuk davetlerde, bir zamanlar transatlantiklerdeki gorkemli balolarda giyilen kıyafetler bunlar. Ama bugun nerelerde giyilecek?" Yıl 1935. Normandie transatlantiği denize açılmış... Inanılmaz bir lüks... Transatlantıkteki tum kadınlar bir şıkhk yanşına gırmışler gibi... O zamanın şıkhğı da şıklık yani... Kadın yolculara şık ambalajlar içinde Jean Patou'nun özel olarak çıkardığı "Normandie" parfumu dağıtılmış... Gardroplarda zamanın en unlu modacılarımn kıyafetlerı asılı: Patou'nun, Chanel'ın, Vionnet'nin. Her gece bir başkası giyilıyor gemide... Inanılmaz zengınlikte kupeler, kolyeler, yüzıikler ışıldıyor yolculann ustunde... Usta verev elbiseler sular gibi akıyor yukardan aşağı. Vionnet'nin unlu verevleri... Geminin yemek salonunun boyu 86 metre. 150 masada 700 kişı ağırlanıyor. Geminin lüksu, guzelliği anlatılır gibı değil. Transatlantikte bir de kış bahçesi var. Olağanustu bitkılerle bezelı... Binlerce çıçek ve uçuşan kuşlar... Bu dekorlarda giyılirmış Vionnet'nin verevleri... Gazetecı onu anımsatan modellerı gorunce, "lyi guzel de, nerede giyilecek bunlar?" diye sormakta haklı. Tam da Korfez savaşının ustune. tam da ekonomik krızın ortalık yerınde. Ama telaşa kapılmak gereksiz. Bu kıyafetlerı alacak parayı bulaniar, o kıyafetlerle sahnacak dekoru da bulurlar!. KaraAvcılığı Kanunu 1937'den kalma Kaplan tükeııcü, ama avı serbestBakanlık yetkilileri, yaban hayatın gerektiği gibi korunamamasını bütçe, kadro ve yasal düzenlemelerin günün gerçeğine uymaması ile açıklıyor. 4 milyon avcı, 6500 orman koruma memuru ile denetlenmeye çalışılıyor. HÜRRİYET UYMAZ Yok olan yaban hayatın ko- runması yönünde etkiü denetim ve onlemlen almamakla suçla- nan Tarım Orman ve Köyışleri Bakanhğı yetkilileri de benzerı sorunlardan yakınıyorlar. 4 mil- yonu aşkın avcının bulunduğu Turkiye'de usulsüz avlananları valruzca 6500 "orman koruma memuruyla" denetlemeye çalı- >an bakanlık yetkilileri, yetersiz- lıklerıni butçe ve kadrolannın sinırlı olmasının yam sıra gunun gerçekJenne uymayan Kara Av- cılığı Kanunu'yla açıkhyorlar. îlgili komisyonlardan geçen ve bugunlerde genel kurulda göru- şulmeyi bekleyen yenı kara av- cıhğı yasa tasansırun kabul edil- mesi halinde bu sorunların bu- yuk bir bölumunun gidenlebüe- ceğinı belirten yetkililer, Orman BakanlığVmn kurulmasıyla da butçe ve kadrolannı genişletme imkânı bulabileceklerini söylü- yorlar. Gazetemizde bir süredir doğa korumacılarla avcılar arasında surup giden tartışmalarda ken- dilerine yöneltilen eleştuileri de- ğerlendiren Orman Genel Mu- dur Yardımcısı Osman Çelik ile Avcılık ve Yaban Hayatı Şube Muduru Sabit Tarhan, yaban hayatın gerektiği gibi koruna- mamasının, butçelerinin sınırlı, kadrolarının yetersiz ve yasal düzenlemelerin gunün gercekle- rine uymamasından kaynaklan- dığıru söylediler. 1937'de yurur- luğe giren Kara Avcılığı Kanunu'yla avcılığı duzenleme- mn çok zor olduğunu belirten Avcılık ve Yaban Hayatı Şube Muduru Tarhan, avcılığın sağ- lıklı bir biçimde duzenlenmesı ve yaban hayatın gerektiği gibı konınabilmesıni sağlayacak ye- ni bir kara avcılığı yasa tasarısı hazırlandığım belırttı. Komıs- yonlardan geçen ve bugunlerde genel kurulda göruşulmeyi bek- leyen yenı yasa tasansının kabul edılmesi haunde avcılığın sağlık- lı bir yapıya kavuşturulacağını ve yaban hayatın gerektiği gibi korunabileceğini vurgulayan Tarhan şöyle konuştu: "1937'den bu yana tabi oldu- ğumuz Kara Avcıhgı Kanunu, o ydlarda çok ileri bir yasa olma- sına karşın bugun artık gunun gerçeklerini karşılamaktan çok uzak. Örnegin ulkemizde kap- lan bitti, ama avı hâlâ serbest. Aynı şekilde pars, yabandomu- zn gibi bazı turier yok olma teh- likesiyle karşı karşıya, ama hâ- lâ ava açık. Bugun elkıe her tu- fek alan avcı olabüiyor. ama ye- ni yasada bunu onleyebilmek için yeni duzenlemeler getirildi. Yeni yasa, av belgesi alabilme- leri için avcılara belli bir sınav- dan geçme yukumluluğu getiri- yor. Bu arada her a>lanma yılı için bir bedel odeme zorunlulu- ğu getirilirken usulsuz avcüığa karşı cezalar da artünlıyor." Doğa korumacı ve avcılar en fazla av ve yaban hayatı koru- ma ekiplerinin yetersiz olmasın- dan yakımyorlar. Orman alan- larında 6500 "orman koruma memunı"yla av ve yaban hay- vanlanm koruma ve usulsuz av - lanmayı denetlemeye çalıştıkla- rım belirten Orman Genel Mu- dur Yardımcısı Osman Çelik, kırsal kesim ve sulak alanlarda- ki avcılann ise kolluk kuvvetle- nnce denetlendiğini soyledi. Kendı aslı görevlerını bıle yerı- ne getırmekte yetersız kalan or- man muhafaza memurlarıyla kolluk kuvvetlerinın denetımde etkıli olamadıkları, üstelik av hayvanları konusunda bılgısız olduklan yolundaki eleştınler- de hakhlık payı olduğunu da kaydeden Çelik, bu acığı kapat- mak içın yeni girışımlerde bu- lunduİclannı belırterek şu bılgi- yı verdı: "Bu sene ilk defa orman ko- ruma memurlarını yaban haya- tı konusunda egitmek uzere 50 kişiük bir sınıf açtık. Bu sınıfta memurianmız 8 ay boynnca av ve yaban hayatı uzerine eğitim alacak ve diplomalannı aktaktan sonra 24 orman baş müdurlügü- muze dagıtılacaklar. Bu me- murtann gorevi sadece av ve ya- ban hayatı korumak ile denet- lemek olacak. Aynca her bötge muduriuğumuzde bir ya da bir- kaç tane av konusunda kontrol yapmak uzere ekipler kunıyo- ruz. Bu ekipler, orman muha- faza memuriannın bulunmadı- ğı kırsal bolge ve sulak alanla- nn korunmasında gorevlendiri- lecekler. Yeni yasa tasansında- ki bir maddeyle de koruma gö- revlisi sayımızi da arttınnayı he- defliyonız. Yasa, bakanlığımız bunyesinde bulunan ve bugun hiçbir yetkileri olmayan fahri a* miifettişlerine avcılan denetle- me ve zabıt tutma yetkisi geti- riyor. Halen bunyemizde 800 fahri av mufettişi var. Bu mu- fettişlerin de usulsuz avcılığın denetlenmesi ve yaban hayatın korunmasında çok büyttk kat- kılan olacak." Omer Borovalı kampanya çağrısı yaptv Avcılar, yasaklara uyun, uymayanları utandirııı! Birleşik Avcılar Derneği Genel Sekreteri, Av-Doğa- Silah dergisi sahibi ve bir dizi uluslararası avcılık kulübünün üyesi olan Ömer Borovalı, bir kez daha avcılann doğayı pekçok insandan fazla sevdiğini vurguladı. İstanbul Haber Servisi — Av mevsıminın 15 ağustosta başla- ması ile bırlıkte avcılar tufekle- rinı alıp araziye çıkarken avcılık-çevrecılik tartışması da suruyor. Birleşik Avcılar Mer- kezi Derneği Genel Sekreteri, Av-Doğa-Silah dergisi sahibi ve bir dizı uluslararası avcılık klu- bunun uyesi olan Omer Borova- lı da gazetemizde başlayan tar- tışmaya ilışkın bir açıklama gönderdi. Avcılığa ve doğa korunması konusunda basına yansıyan tar- tışmayı olumlu bulduğunu, bu- nun ınsanları doğaya karşı da- ha duyarlı hale getırebileceğini belirten Omer Borovalı, bir kez daha, avcılann doğayı pekçok insandan daha fazla sevdiğini vurguluyor. Borovalı açıklamasında özet- le şu konulara değiniyor: • Avcılan eğıtelım. Avını yapsın, ama bilinçli. Tuketirken ureterek, doğayı koruyarak yapmasını oğretelim. ABD'de, Avrupa'dakı avcılık okulların- da büyük kuçuk herkese avcılık- la doğanın korunması bırlıkte öğretiliyor. ABD unıversıtele- rinde av hayvanları ve yaban hayatı lısans ve lisansustu uz- manlık konusu. Bızde ise ne devlet ne de ozel sektorde bu konuda universite eğitimı gör- müş ınsan yok. Ülkemizde av kultüru de yok. Avcılığı duze- ne sokmayı üstlenmış Orman Bakanlığı'nda bıhmsel çalışma yapılmıyor. • Bu aksaklıklan duzeltme- nın yolu yasak koymak değildir. Turkiye'nin av haritası yapılsa, askeri alanlar da dahıl çok ye- rın yasak olduğu gorülur. Ya- saklar kağıt ustunde kalmakta, devletın itıbarını da duşurmek- tedir. • Yasaklan kontrol edecek bır mekanızmaya, dunyanın pek çok ulkesinde gorulen "av zabıtası"na ihtiyaç vardır. böyle bır teşkilat Orman Bakanhğı bunyesinde Avcılık ve Yaban Hayatı Genel Mudurluğu'ne bağlanabılir. Ilçeler duzeymde teşkilat kurulabilır. Teşkilatın butçesi, kurulacak bır avcılık fonuyla sağlanabihr. • Turkiye'deki tum avcı der- neklerinin birleşmesi ile Türkı- ye Avcılar Birliğı kurulmalı. Avahğa bilinçli yön verebilecek bır dızı yasa çıkarılmalıdır • Komisyondan geçerek Mec- lıs'te bekleyen yasa tasansı av- cılann göruşu alınmadan hazır- lanmış, oldu-bittiye getirilmış, çelişkilerle dolu bır tasandır. • Avrupa Parlamentosu'nun avcılık ve balıkçılık komisyonu kurduğu, Avrupa'mn ortak bır av yasası yapmaya çalıştığı bır ortamda bizım de avcılık- doğacılık kavgalarını körukle- mek yerine el ele verıp ortak çı- kanmız olan bozulmamış bır doğa için çalışmamız gerekir. • Ümıt edenm ki, cağdaş ve yepyeni bır aniayışla kurulmak- ta olan Çevre Bakanhğı da bu- nun bihncmde olarak once do- ğayı her geçen gun büyuk bir hızla bozan devlet kuruluşlan- m (SEKA, DSİ, vb.) "çevresel, düzene" sokarak işe başlar. Yoksa "Özel Çevre Koruma AlanlarT'nı arttırarak, bilgisiz, ılgısız yasaklar silsilesı arttırıl- mamalı. • Turkiye'nin tum avcıları! Gelin bu sene gönlünuzde bir kampanya başlatın Belkı de bir kısmınız hayatında ılk defa ya- saklara uyun, uydurun. Uyma- yanları utandırın! O kadar zor olacağını sanmıyorum. Kemerler baglanıyor • ANKARA (Cumhuriyet Burosu) — Şehirici yollarda emnıyet kemeri takma uygulamasmın vatandas.ar tarafından benimsendiği bildirildi. Içişleri Bakanı Mustafa Kalemü, trafik şûrasınca alınan karar uyannca, şehınçı yollarda emniyet kemeri takmanın zorunlu duruma getirildiğini behrterek, "Bu kurala vatandaşlarınuzın buyuk bir duyarhhk gösterdiğine ve çoğunlukla uyduğuna tanık oldum" dedı. Kalemli, vatandaşlardan, diğer trafik kurallanna da aym duyarhhkla uymalannı beklediğını söyledi. Kalemli, "Hiçbir ceza yaptınmı olmadığı halde, emniyet kemeri takma konusunda duyarhhk gösteren vatandaşlanma teşekkur edıyorum" diye konuştu. Öğrenci arayan lise • İSTANBUL (AA) — Milh Eğitim Bakanlığı'nın, bu yıl "Anadolu Lisesi" statusüne kavuşturduğu, tstanbul Anadolu Sekreterlik Meslek Lisesi yönetıcileri, öğrenci bulamamaktan şikâyetçiler. Gedikpaşa'da 1981 yılır^n eğıtune başlayan tstanb . Anadolu Sekreterlik Mesfek Lısesi'nı, ailelerin ve öğrencilerin yanlış değerlendırdığinden yakınan okul yetkilileri, iş pıyasasında aranan nitelikli elemanlar yetiştirdiklerini belirterek "Bizde, işyerleri öğrencileri değıl, öğrencilerımız bize yapılan başvunılar arasında istedıkleri ışyerlennı seçerler" diye konuştular. Şu an 10 kadrolu öğretmeni ve 3 sınıfta 90 öğrencisi bulunan İstanbul Anadolu Sekreterlik Meslek Lisesı'nde Ingilizce eğitim yapılıyor. Sultanahmet Ticaret Lisesi içinde eğitim hayatına devam eden lisede, Öğrencilere, normal kultür derslerının yanı sıra, meslekı eğitıme yönelik sekreterlik teknıkleri, daktilo, stenografi, ekonomı, ışletme, yönetim ve uygulamalı bilgisayar dersleri de venliyor. Satüık hastane • tSTANBUL (AA) — Mulkiyeti Gaziantep Buyukşehir Belediyesi'ı e ait* olan Istanbul'daki Topkapı Kalp Hastanesi'ne alıcı çıkmadı. Gaziantep Buyukşehir Belediyesi'nde 5 milyar lira muhammen bedelden yapılan ihalede, hastaneye alıcı çıkmaması uzerine yetkililer, satışın 15 gun içinde pazarlık usulü gerçekleştırilmesine çahşacaklannı, binanın satılmaması durumunda ise kendileri tarafından değerlendirıleceğini söyledıler. IBM'den yeni • tstanbul Haber Servisi — IBM, PS/1 adıyla kullanımı basit yeni bir bilgisayar üretti. öğrenci, oğretmen, ev kadınlan ve kuçuk ışletmelere yönelık geliştirılen IBM Personel Sistem/1, dört ayrı model olarak hazırlandı. Renlr'-. ve siyah-beyaz ekranlı yen. urunde disk ya da disketli seçenekler sunuJuyor. PS/l'in bir özelliği de, komutlann ekrandan sözcuk ya da resimlerle kullanıcıya gösteriüyor olması. "PS/1: Beş dakika ve ışin ıçindesiniz" slogamyla piyasaya çıkarılan yeni bilgisayar, hesap, mah' plan, grafik çızimleri, mektup ve kitap yazımında kullarulabiliyor. Karakoyun deresi hâlâ kara akıyor MEHMET FARAÇ ŞANLIURFA — Türkıye'de "çevreyi en fazla kirleten dereler" arasında yer alan Kara- koyun Deresı'nin ıslah çalışma- lan yarım kaldı. Şanlıurfa Bele- diye Başkanı 1. Halil Çelik DSİ tarafından kontrol edilen proje- nin bir an önce tamamlanma- ması halinde toplu ölıimlerin başlayabileceğini söyledi. Dönemin Cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından 1988 yı- lında ıslah edilmesi için proje- lendirılen Karakoyun Deresi, ihalenın yapıldığı 1989'dan bu yana gözle görulur bir temizliği yaşamadı. Binlerce evin kanali- zasyonunun aktığı ve hayvan Jeşlerinin atıldığı 7 kilometre uzunluğundaki dere, çevresinde- ki evlerde yaşayan on binlerce kişinin sağhğını ciddı biçimde tehdit ediyor. DSİ tarafından Hüseyin Har- lavj've aıt Hartavi Inşaat Şırke- ti'ne 10 milyar liraya ihale edi- len ıslah projesinde son altı ay- da hiçbir çalışma yapılmadığı bildirildi. Şirket yetkilileri ise tasarruf tedbirleri yuzunden DSl'nin ödenek aktarımı yapmadığını öne surdüler. Şanlıurfa Belediye Başkanı 1. Halil Çelik, derenin ıslah edıl- mesi için 6 yıldır çaba harcadı- ğını ve konuya GAP gezısı sıra- sında ilgi gösteren eski Cumhur başkanı Kenan Evren'in verdiği talimat üzerine bır proje hazır- landığım ve işin ihale edıldığını, ancak ciddi bir çaba gosterilme- dığini söyledi. Biriklmlerinize sizin kadar önem veren bir bankayta çalışmamn avantajlarını yaşıyor musunuz İşte vadeli mevduat faiz oranlan (T i.) Gı>» fnİT Birleşik faille yıllık getirisi DEMIRBANK "İyi günler diler"
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle