18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/12 28 HAZÎRAN 1991 HAVA DURUMU TURKIYE'DE BUGUN DerietlMeteorolqi Işlen Genel Mü- dûfttCd'nden abnan blgıye göre yur- dun kuaydoflu kesımten parçan bu- ksOu. OrU ve DoOu Karadenu ıte Iç Anadolu'nun kuzeydofusu ve Doflu Anadokj'nun kunvt yer yer sağanak v» gftk gûrûltulıj Sdflanak yaftışiı. dı- Jaryerter az buluöu ve açık geçecek HAA SCAKLIĞI. Yajış alan yerterde d^metecetc dfer yerlerde bıraz ar- H c * . RUZGAR Kuzey ve baü, yur- dun gûneydoOu teamtennde gûney ve totı yGnterden htff, ara sıra orta kuv- vettE esecek Oentzlerte Karadenız, Ege ve Bab Akdena'de yıldız ve kara- yei, Marmara'da yıkhz ve poyraz, Do- y A 25° 18° Edme A 37° 21° Ersncan A 25° 12° Erajnmı Y 2«° 9°Estoserw A 26° 14° Gaaantep A 3T> 24° Gtfesun A 38°25°GümûşrıaneB B Zl° 16° HaUdn A 38°21°lsparB A 29° 15° Istanbul A 25° 1«° Izmır A 27"ie°K« 6u Akdemz'de gûnbatısı ve lodostan 3-5, yer yer 7, saatte 11 yer yer V. Ege'de 33 denız rrnli hda esecek. Van Gölû'nde hava par- çalı buluttu geçecek. Rûzgâr gûney ve batı yönJerden riafi*, ara sıra orta kuvvette esecek. Göi küçük dalgalı olup görüs uzakiığı 10 km dolayında otacak Bolu Bursa Çorum Dendi A 32° 14° KasBmonu A A 24° 14° K^sen A 26° 10° Kırtterei A 31° 19° Konya Y 27° 14° Kûohya A 32° 14° Mabtya 37°2O°Manrsa OTVfKMaraş S9°16°Mefsn 23° 7°Mu0ta 26°!3°Muş 36°2fNıû()e 27°19°0t*ı 2 1 ° 1 3 ° H B * 30°17°Samsun 29°13°S«rl 25° 18° Sınoo 34°21°Sıvas 22° 8°1«*m)aO 23° W° Tratam 30° 14° Tunce* 29°16°uşak 28° 14° Van A A A A 8 32° 19° ZonguKtak A 35° 20° A 33° 21° A 31° 24° A 34° 19° A 31° 14° A 30° 14° Y 23° 18° Y 24° 18° B 24° 17° A 38° 20° A 24° 17° A 26° 13° A 27" 17° Y 24° 18° A 33° 17° A 26° 13° A 30° 15° A 27° 13° A 22° 17° , bulutlu fkart A-aç* B-bufcıdu frflûneşt K-kartı S-ast V-ysOmunu BULMACA 9 SOLDAN SAĞA: 1/ 'Yaşv Kenud'in *Yağtnurcuk Kuşu', •Kale Kapısı' ve 'Ka- aın Sesi' adiı yapıtla- nndan oluşan ro- snan Uçlüsü. 2/ Bas- toş... Kadınlann ge- celik üzerine giydik- ieri sıcak tutan hafif Ostlük. 3/ Sekreter... Yüz, çehre. 4/ Bir nota... Bunama, bu- aaklık. 5/ Su kıyı- sındaki çalı ve ağaç- lann Ozerinde de ya- şayabilen bir balık... Bir gösterme sıfatı. 6/ Eski Mısır inanışında insan ruhu... Duman le- kesi... Deriden sızan sıvı. 7/ Kuzu eti ile kızartılmış bir tür hamur yeme- Ji. 8/ Fasıla... Camide namaza kalk- mak için okunan ezan. 9/ Kundak çocuklannm avucunda biriken kir. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Belli bir konudaki yayınlan sıralayan kı- lavuz. 2/ Bir peygamber... Pasifik Okyanusu'nda küçük bir ada-devlet. 3/ Bir otomobil markası... Eski dilde çamur. 4/ Çok hafif nes- nelerden yapılan ve kendi kendine hareket eden soyut heykel. 5/ "— gözlerini sevdiğim dilber / Seni gönneyeli göresim geldi" (Karacaoğlan)... Iropikal Amerika'da yetişen kerestelik bir ağaç. 6/ Çok anlamı olan bir sözcüğün iyi anlamını kullanır görüne- rek kötüsünü öngörme... Ticaret eşyası. 7/ Belirti... Cehennem. 8/ Yerdeki kann yüzunde buz tutmuş olan tabaka... llave. 9/ Gerçekkşeceği düşünülmeyen, hesapta olmayan, umulmadık ol- gular. 60YIL ONCE Cumhuriyet Âfyon konferansı "WHTTE» dektrik tarağı WHITE EL.ECTRK COMB 28 HAZİRAN 1931 Afyon konferansı neticesi bakkında Iktisat Vekâletinden şu tebliği aldık: 1 — Cenevre'de mesaisine devam etmekte olan afyon konferansı, her memleketin ve dünyanın meşru ihtiyaçlannı geçmemek üzere kendisine lâzım olan miktar ve hariçten alacağı kat'i siparişler dairesinde uyuşturucu maddeler imal ve ihraanda serbest olması esasını kabul etmiştir. thraç için alınan siparişler, Cenevre mukavelesine tevfikan sipariş veren memleketin salâhiyetli makamlarından verilmiş bir ithal vesikasına müstenit olmak lâzımdır. 2 — Ham afyon istihsabnin tahdidi yolunda konferansa Rus murahhası tarafından yapılan teklif iki kabul ve uç müstenkif reye karşı büyük bir ekseriyetle reddedilmiştir. 3 — Ham afyon istihsalinin serbestisine rağmen dünyanın uyuşturucu maddeler üzerine olan meşnı ihtiyacı bugün dünyada istihsal olunmakta olan ham afyonun hepsinin meşru imal sahasında sarfına müsait değildir. Binaenaleyh dünyadaki ham afyon istihsalinin aTalmaga doğru gitmesi bir emri tabiidir. 4 — Hükümet 1912 Lâ Hey mukavelesile 1913 Lâ Hey protokoluna ve 192S Cenevre mukavelesine iltihakı ve bugün çalışmakta olan konferansın tesbit edeceği mukaveleye istiraki memleketimizin ve ham afyon müstahsillerimizin menfaatlerini himaye için en emin ve iyi çare olmak üzere kabul etmiştir. 30 YIL ONCE Cumhuriyel FaHh R. Atay Yunus Nadi Armağanı 28HAZİRAN 1961 1960-1961 Yunus Nadi Armağam büyük jürisi dün sabah saat 11'de Yeniköy'deki Boğaziçi otelinde toplanarak bir buçuk saate yakın bir çalışmadan sonra karanm vermiş, kendisine küçük jüri tarafından sunulan 10 makalenin yazarlarından Demir Kandemir'i armağana uygun görmüstUr. Bütün jüri azalan tamam olduktan sonra toplantı masasına oturulmuş, bunu takiben Basyazanmız kısa bir konuşma yaparak bütün jüri âzaianna teşekkür etmiş ve başanlar dilemiştir Nadir Nadi, armağanı veren gazetenin sahiplerinden olduklan için kendisinin ve Doğan Nadi'nin içtimaa katılmayacaklannı bildirip salonu terketmiştir. Bunu müteakıp jüri azalan Tümgeneral Refik Tulga'nın riyasete geçmesini istemişler, general özür diliyerek, Falih Rıfkı Atay ve profesör Naci Şensoy'u namzet göstermiştir. Naci Şensoy'un da feragat etmesiyle, Falih Rıfkı Atay'ın namzetliği oya konmuş, itifakla kabul edilmiştir. Böylece toplantı Falih Rıfkı Atay'ın başkanhğında başlamıştır. Başkanlığa mazeretleri dolayısıyla içtimaa katılamıyan Ord. Prof. Ekrem Şerif Egeli ile Kemal Salih Sel'in oylarını yolladıklan bildirilmiş, ayrıca Korgeneral Cemal Tural'ın biraz evvel yaap alâkalılara verdiği oy pusulası da tevdi edilmiştir. Bu oylann mahiyeti tabü diğer jüri âzaianna bildirilmemiştir. Deneme mahıyetindeki oylamada oylann tasnifıne Vali Tulga bizzat nezaret etmiş, kati oylamada da bu vazifeyi Hürriyet Gazisi Hüseyin Onur yapmışur. Netkede Demir Kandemir'in 24 oyla 1960 - 1961 Yunus Nadi Armağanını kazandığı, geri kalan 4 oyun da diğer yazılara verildiği görülmüştür. GECEN YIL BUGÜN CumhuriY et Akyol'dan YÖK'e rest 28 HAZİRAN 1990 Milli Eğitim Bakanı Avni Akyol, Ege Üniversitesi'nin diploma töreninde, Milli Eğitim Temel Yasası'nda; ilkokuldan üniversiteye kadar eğitimin denetlenmesinden, yürütülmesinden Milli Eğitim Bakanlığı'nın sorumlu olduğunun yer aldığını belirterek "Eğitimdeki somnların çözümü için üstüme düşeni yapacağım. Yapamazsam giderim" dedi. Akyol, özerklik konusunda 3. Selim döneminde bilim adamlanna sağlanan koşullann bugünkunden ileride olduğunu söyledi. Üniversiteye giriş sisteminin de değiştirileceğini vurgulayan Akyol, eğitimin her kademesinde yeni reformlann yapılacağını belirtti. Helsınİl Lenıngrad Ankara a Tebnz Kahıre • DUNYA'DA BUGUN Amsttfdam ADna Bâfrtat Barcdnu BaMl trBom Baıksel Buoapeşte Cenem Ceay» Ddde Oubaı FranMun âne Helsrto Kalm LrtDŞJ Y 18° A 35° A 33° A 40° A 34° A 24° A 30° Y 24° Y 19» Y 19° Y 26° A 24° A 37° A 42° A 48° Y 20° A 34° Y 17° A 34° Y 19° Y 19° A 34° Lemngrad Londfi Madnd Ulano Montrea! Moskma Mûnh Oslo Pans Prsg ftyad Ftoma Sofya Şam Te! (wtv Tumss Varşow Vmdık Vıyni A 20° Y 18° A 35° A 32° B 20° Y 20° Y 14° Y 21° Y 25° A 46° A 27° A 27» A 38° Y 23° A 29° A 23° VV^shmgion — — Zûnh A 24° TART1SMA Futbol, Sanat ve Devlet Ülkemizde zaten yıllardır bilim, sanat, kültür seferberliği vardır. Kültür Bakanhğı, valilikler, emniyet müdürlükleri, YÖK, 'yasaklanmıştır' seferberliği ile bizi kötülüklerden koruyorlar. Bu köşedeki bir yaasına Mehmet Bay- Trofesyonel Futbol Yasaklanraalıdır' başhğını atarken "bilim, sanat, kültür se- ferberiiği ilan edilmelidir" diyor. Futbola ülke duzeyinde yönelen seyirci il- gisinin gazetelerin sayfalanna, televizyona nicelik olarak yansıması doğaldır. Aynca, spor seyircileri de semtlerinde, okullarında, işyerlerinde spor yapma olanaklarına sahip ise futbolun yalmzca 22 kişi ile oynanması spor sayılmasına engel değildir. Kaldı ki se- yirci kalmakla smırlı koşullar spora özgü değildir. Ülkemizde sanat ile uğraşanlann sayısı ve onlann yapıtlanm izleyenlerin ko- numlan irdelenmeye ve tartışmaya açıktır. Tartışılmaya sokulması gereken spor ve sanat ortammı yalmzca seyirlik tüketime dönüştüren nedenler olmah. Aynca, tüke- tim ortammı pekiştiren, "yıldız" sistemini öne çıkaran spor basını eleştirümeli. Kısıt- h olmayan, ancak kötü kullanılan kaynak- lan yönlendiren devlete bağlı federasyonla- nn atanmış yöneticilerinin yanlışlan vurgu- lanmalı. Bugün federasyonlar, spor yapanlann söz sahibi olmadıklan ortamda atanmış yöne- ticilerle yönlendiriliyor. Merkezi iktidann ağırhğı spora bulaşıyor. Bu koşullarda, Mehmet Bayhan'ın önerdiği Kttltür Bakan- hgı'na bağlı sanat federasyonlan günümü- ze uygun mu? Hem de 1990'b yıllarda. Bireyin devlet karşısında bağunsızlığının daha çok savu- nulduğu günlerde... Arnavntlak ile birlikte Avrupa'nın en kapalı, yasakçı iki ülkesi ara- sına giren Türkrye'de bakanüğa bağh atan- mış sanat federasyonu temsilcileri ancak çı- kar ilişkilerinin trafiğini ayarlayarak gün- lerini geçirebilirler. Profesyonel futbol yasaklanmamalı. Fut- bolu yalnızca seyirlik duruma düşüren or- tamı yaratan koşullar sorgulamnalı, sana- ta devletin eli bile değmemeli. Seçümiş, bi- ze en yakın yöneticilerimizden oluşan yerel yönetimler proje sunan kişi ve kurumlan ay- nmsız, araya adam koydurtmadan destek- lemeli. Ülkemizde zaten yıllardır bilim, sanat, kültür seferberliği vardır. Kültür Bakanlı- ğı, valilikler, emniyet müdürlükleri, YÖK, 'ytsakhuımıştır' seferberliği ile bizi kötülük- lerden koruyorlar. Sivil toplum örgütleri, özgür olmayan koşullarda sanatı daha çok insana ulaştırma çabası içinde. Süren çabalann içine giriyor; bilimi, sa- natı, sporu poliükadan (yani yaşamdan) so- yutlamryorsak bir avuç kalmayız samnm. İBRAHtM AKYÜREK lsUnbul GREENAIR fâauramınızı huttar, • • / / // J'fLUL uoıculuf?lar dıler... TURKIYE'DE ILK DEFA HATLARDA TEK FİYAT İSTANBUL S ANKARA g İZMİR g ANTALYA '* DALAMAN /ç hatlarda yeşü gözlü hanımlara indirim devam etmekte olup, içki servisimiz ücretsizdir. 1 Temmuz'dan itibaren lütfen tarifelerimizi isteyiniz. DIŞ HATLAR RAKIPSIZ FIYATLARLA LONDRA (HEATHROVV - GATVVICK), ZURIH DUSSELDORF, FRANKFURT, HANNOVER BERLIN, GRAZ, TEL-AVIV REZERVASYON OFİSLERİMİZ İstanbul Cumhuriyet Cad. No: 347 Harbıye 130 83 50-131 17 64 - 134 42 54 - 134 48 14 131 79 20-131 21 94 (3 hat) Faxlar: 148 91 16 - 146 62 37 Ankara Atatürk Bulvarı 109/8 Erciyes Han Kızılay Tel: (9-4) 118 30 14 - 118 30 15 Fax: 118 30 13 İzmir Greenair A.Ş. Koyuncuoğlu Han Salhane Tel: (9-51) 16 10 64 - 16 11 82 Faxlar: 51 45 39 - 35 05 49 Ç Adnan Menderes Havalimanı ^ J Tel: (9-51) 51 26 26-51 16 05 Fax: 51 14 82 £ m Antalya Gençlik Mah. Fevzi Çakmak Cad. Antalya Apt. 69/C Sj § ^ _ Tel: (9-31) 18 75 78-18 79 34/38 Fax: 18 75 79 3 GREENAIRESKİŞEHİR BİRİNCİ SULH CEZA MAHKEMESİ'NDEN BİLDtRİLMİŞTİR SANIK: MEHMET TOPÇU / Mustafa ve Hatice oğlu 1928 Klu Rize Çayeli Yeşiltepe Koyü nüfusuna kayıtlı, halen Eskişehir Arifiye Mahallesi KöprüSk. No: 38'de oturur. HÜKÜM OZETİ: tş yerinde suda erimeyen madde miktannın çok fazla olacak şekilde ekmek imal edip, halka satmak suçundan sanık hakkında mahkememizin 27.3.1991 tarih ve 1991/27 Esas ve 1991/93 Karar sayüı ilamı ile TCK'nun 3%, 647/4, 402. maddeleri geregince DÖRT Yt)Z DOKSAN BİN LİRA AĞIR PARA CEZASI İLE CE- ZALANDIRILMASINA. Sanıgın CÜRME VASITA K1LDIĞI MES- LEK VE SANATININ 3 AY SÜREYLE TATİLİNE YEDİ GÜN İŞ- YERlNlN KAPATILMASINA KARAR VERİLMİŞTİR. Karar temyiz edilmeyerek 29.4.1991 tarihinde kesinleşmiştir. Üan olu- nur. 11.6.1991 İLAN SIVAS 2. SULH HUKUK MAHKEMEStNDEN Esas No: 1991/237 Davacı Veysel Açıkaluı vekili Av. B.Oktay özberk tarafından da- valı Halit ve Raife Budak aleyhine mahkememizde açılan izale-i su- yu davasının yapılan açık yargılaması sırasında; Verilen ara karan geregince, davalüar Murtaza oğlu, Halit ve Hü- seyin kızı Raife Budak'a duruşma daveüyesı tebliğ edilememiş ve ge- rekli araştırmalara rağmen açık adresleri tespit edilememiş bulunduğundan ilanen tebligat yapılmasına karar verilmiş olmakla; adı geçen davalüar 18.7.1991 günO saat 8.30'da duruşmada bizzat buluntnalan veya kendilerinı bir vekille temsil ettinneleri, aksi tak- tirde yokluklannda karar verilecegi, HUMK'nun 509. ve 510. mad- deleri geregince iş bu davetiye yerine geçerli olmak kaydj ile ilanen tebliğ olunur. 23.5.1991 Basın: 47742 KADİRLt SULH CEZA MAHKEMESİ KARAR Esas No: 1990/130 Karar No: 1991/123 Hâkim: Naile Uzun 26074 Kâtip: Ali Çetinkaya Davacı: K.H. Sanık: Mehmet özkale, Mustafa oglu Hatice'den olma, 1954 DJu Ka- dirli Karabacak köyü nüfusuna yazılı, aym yerde oturur, evli 4 ço- cukhı, okuryazar, sabıkasız, bakkal dükkânı çahştınr, T.C. lslam. Suç: Gıda Maddeleri Tüzüğü'ne Muhalefet Suç Tarihi: 2.1.1990 Sanık Mehmet özkale'nin gıda maddeleri tOzuğune muhalefet su- çundanTCK.398,647, SK. 4., TCK. 72.402/1-2 maddeleri geregince 490.000 lira ağır para cezası, 3 ay meslek sanat ve ticaretinin tatiline, 7 gun işyerinin kkpaulmasına, mahkememizin kesinleşmiş 19.3.1991 tarih ve 1990/130 E. 1991/123 K. sayüı karanyla karar verilmistir. tlan olunur. 12.6.1991 İLAN MAZGÎRT 2 NOLU KADARSTRO MAHKEMESt Parsd No: 125 Dosya No: 1959/1359 Karar No: 1989/285 Mahkememizin 25.9.1989 tarih ve 1959/1359 Es. 1989/285 Ka. sa- yılı karan ve Mazgirt ilçesi, tbimahmut köyü hudutlannda kain 125 nolu parselin davalüar adına tescüine karar verilmiş olduğu davalı- lardan Şerif Aydoğdu, Mahmut Aydoğdu, Faik Aydoğdu, Kemal Ay- doğdu'nun adresleri mechul olduğundan kendilerine karar ve temyiz dilekçesi sureti tebliğ edilemediğinden Uanın gazete Uarundan 15 gun sonra davalılara tebliğ yerine kain olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Raun- ?Q1»8 ANKARA..,ANKA MÜŞERREF HEKİMOĞLU Yeni Bakanlan İzlerken Genç kuşaklar Betçikalı devlet adamı Spak'ı anımsamaz sanınm. /Wrupa Konseyi'nin yıldızlarından biri. 1950'lerde kür- sülerde güçlü sesi, renkli, boyutlu kişiliğiyle ilgi topluyor. Kon- seydeki Türk ûyelerle güzel dostuğu var. O yılların koşulları da başka, kişileri de. Spak'tan söz etmek nereden esti derseniz, TV'de yeni ba- kanların yaşamöykülerini dinlerken çağrışımlar oldu. Güzel bir rastlantı, yeni bakanların çoğu en az bir dil biliyor. GeneJ- de İngilizce. Birden çok yabancı dil bilenler de var. Ekranda bakaniar, kulağımda Spak'ın sözleri gülümsüyorum. Avnıpa Konseyi'nde bir göreve atama yapılacak, adaylar gözden ge- çiriliyor. Yardımcısı adayiarın özellikierini anlatıyor Genel Sek- retere. Kimi çok parlak. iyi okullar bitirmiş, Franstzca anadi- li, İngilizceyi, Almancayı da anadili gibi biliyor. Aynca İtaiyan- cası var. Spak soruyor: — Ne konuşuyor, söyleyecek sözü var mı? Bu soru çok etkiler beni. Sanınm herkes yaşar bu soru- nun gerçeğini. Kimi görkemli partilerden, zengin sofralardan, giderek siyasal parti kongrelerinden ne kalır belieğimizde! Toplantı sona ererken içinde bir eksiklik bir karanlık hisse- der insan. Yrtik saatlerin hüznünü duyar. Kimi zaman da ter- sine, bir fincan kahveyle pariar yıldızlar, konuşmalar dalla- nır, çiçekler açar, bir zenginlik hissedersiniz içinizde, özledi- ğiniz bir söz duymanın, bilmedığiniz bir şey öğrenmenin se- vinciyie gülümsersıniz, aydınlanırsınız. Siyasal yaşamda da dil bilmek kadar konuşmak, ne ko- nuştuğunu bilmek önemli kuşkusuz. Söyleyecek sözü olmak. Bırakalım İngilizce, Fransızca ya da Rusça bilmeyi, ekran- daki bakaniar Türkçe ne konuşuyor, neler söylüyor o önemli ' galiba. Örneğin bir dışişleri bakanı, dış politikada ulusaJ çı- karlarımızı vurgulayamıyorsa, olup bittılere direnemiyorsa, çok iyi İngilizce bilmesi, ince ayrıntılanyla Fransızca ya da Almanca konuşması neye yarar! önce söyleyecek sözü ol- ması gerekir değil mi? Sayin Safa Giray'ın Dışişieri Bakanltğı'nı bu nedenle olumlu karşılıyorum ben. Dırenmeyi, ödün vermemeyi bilen bir kişi. Dış politikanın koşullarını değistirmek hayli güç ama dışişle- rine işiertik vermek, tekelcilikten kurtarmak da önemli bir olay bu dönemde. Bir bakanlığın varlığını, ağırlığınt hissettirmek de belli bir devlet anlayışı ve yönetimi ister. Safa Gıray'a ba- şanlar diliyorum. Mesut Yılmaz hükümetinde tanıdığım umut- ve güvenle baktığım bakanlardan biri o. Vaktiyle Bağdat'ta uzun bir konuşmamız var. Ben SHP'den (o zaman SODEP; li) Birgen Keleş ile Irak Kadınlar Konseyı'nin uluslararası top- lantısına gittim. Sayın Giray Bayındırtık Bakanı olarak geldi. Irak'a. Bir akşam yemeğinde buluştuk, demokrasiden, laik- likten ödün vermeyen kişiliği, hoşgörüsü ile çok etkiledi bi- zi. Kaç yıl geçti aradan, koşullar değisti, o söyieşinin özü de- ğişmedi. Safa Giray Bayındırlık Bakanlığı'ndan aynldı, Sa- vunma Bakanlığı'na geldi, o görevden de istifa etti sonra. Ge- rekçesi ne olursa olsun belli siyasal yaşamda bir mutsuzlu- ğun simgesi olay. Şimdi yeniden görev alması, üstelik Dışiş- leri Bakanı olmasını mutlu sona doğru bir adım diye yorum- layanlar var. ANAP hükümetinde tanıdığım bir başka bakan İmren Ay- kut. Devlet Bakanlığı'na gelmesini yadırgayanlar var. Ben ya- dırgamıyorum. Yılmaz hükümetinde bir kadın sözcû olumlu bir değişiklik. İmren Aykut basınla iyi ilişkiler kuran, sorun- ları iyi bilen bir Çalışma Bakanı idi. Devlet Bakanlığı'nda so- runlara daha sıcak bakabilir. Basın sorunlannı çözmeye bir bakanın sıcak bakışı elbet yetmez, ama uyarıcı bir rol oyna- yabilir. Çalıstığı hükümetin, bağlı olduğu partinin basınla iliş- kilerini olumlu bir doğrultuda düzenlemek için çaba göste- rebilir. Başbakan Yılmaz da Devlet Bakanı idi vaktiyle. Konu- şurken hiç gülmezdi, ama iyi bir diyalog vardı aramızda. Son- ra diyaloglar başka doğrultularda değişti. Çarpıklıklar oldu durmadan. O çarpıklıklar düzelmeden sağlam bir diyalog ku- rulamayacağı da açık seçik ortada. İki buçuk gazeteyte an- cak yapay kamuoyu oluşuyor! Öte yandan yapay kamuoyu oluşturmanın sorumlusu yalnız politıkacılar mı acaba? Bası- na soğuk bakaniar, iki buçuk gazete özlemi duyanlar mı? özeleştiriden yoksun kuruluşlar, dışa dönük eleştirileıie sağ- lıklı bir yapıya ulaşabiliıier mi? Her kuruluşun yapısı, hasta- lığı, görev ve sorumluluk duygusundan, meslek bilincinden kaynaklanmıyor mu acaba? Gazeteciliğimde kırkbir yılı geri- de bırakırken bu sorulara takılıyorum giderek.. Yılmaz hükümetinde hiç tanımadığım bakaniar da var. ör- neğin Kültür Bakanı. Gittı Namık Kemal Zeybek, geldi Gök- han Maraş. Kültür bakanlarını MHP kökenlilerden seçmek bir ANAP geleneği mi acaba? Bir seçim hükümetinin Kültür Bakanı'ndan çok şey beklenemez, ama bir Kültür Bakanı- nın seçimi bile hükümetin sanat ve kültür yaşamına baktşını yansıtır bence. Yeni Kültür Bakam'nı tanımadığım için bilmi- yorum, genç de olsa dağarında nasıl bir birikim var acaba, ne okur, ne yazar, ne seyreder, kaç sergiye, kaç konsere, kaç tiyatroya, baieye gitmiş şimdiye kadar? Her daidan, her ku- şaktan kaç sanatçı tanıyor? Kültür Bakaniığı koltuğuna otu- rurken neler düşünüyor? 1970'li yıllarda rahmetli Hasan Esat Işık ile Ahmet Topa- loğlu arasında bir konuşmaya tanık oldum. Biri CHP'li Sa- vunma Bakanı, öteki Adalet Partisi'nin eski Savunma Baka- nı. Koridorun bir ucunda dostça konuşuyor, şakalaşıyorlar. Bir aralık bakanların görev ve sorumluluklanndan söz etti Sa- yın Işık ve de altını çizdi. Bir bakanın sorumluluğu bakanhğı ile sınırianamaz, üyesi olduğu kurulun sorumluluğunu da üsV lenmesi gerekir. Son yıllarda bireysel kararlar. sorumsuz davranışlarla bir zincirin kopuk halkalarına benzedı devlet yaşamı. Başbakan Yılmaz'ın o kopuk halkaları birbirine eklemesi gerekiyor şimdi. Yol yokuş, zaman dar, yine de kolay gelsin. MALİYE VE GÜMRÜK BAKANLIĞI MALİYE MÜFETTİŞ YARDIMCILIĞI GİRtŞ SINAVI - MaliveveGümrük Bakanhğı TeftişKururuBaşkanhğı'nca 20.08.1991 Sah günü başlamak üzere Ankara ve lstanbul'da Maliye Müfettiş Yar- dımcılığı Giriş Smavı yapüacaktır. I — SINAVA KATILABİLME ŞARTLARI: 1. Devlet Memurlan Kanunu'nun 48. maddesinde yazıh nitelikleri taşımak, 2. 01.01.1991 tarihinde 30 yaşını doldunnamış olmak, 3. Üniversitelerin tktisat, Maliye, Işletme vtya Kamu Yönetimi ko- nularında en az 4 yıllık eğitim veren Siyasal BUgiler, Hukuk, Iktisat, tşletme, tktisadi ve Idari Bilimler Fakıjlteleri v.b. gibi dallanndan ya da aym konularda Oğretim yapıp bu fakültelere denkliğı Yüksek öğ- renim Kurumu'nca kabul edilmiş yerli ve yabana yüksek Oğrenim ku- rumlanmn birinden en az lisans diploması almış olmak, 4. Sağlık durumu Türkiye'nin her yerinde görev yapmaya, her tûr- lü iklim ve yolculuk koşullarına ve her türlü taşıt araçlanyla yolcu- luk yapmaya erverişli olmak, 5. Askerliğini yapmış veya erteletmiş olmak, 6. Maliye Müfettışliği karakter ve niteliklerini taşımak, 7. Daha önce bir defadan fazla Maliye Müfettiş Yardımcüığı Giriş Sınavı'na katılmamış olmak. II — SINAV KONULARI: Yazıh sınavlar, Matematik, Iktisat, Muhasebe, Maliye, Hukuk ve Yabancı Dil (İngilizce, Fransızca, Almanca ve ttalyanca dillerinde bi- ri) olmak üzere 6 gnıpta yapüacaktır. Yazıh sınavı kazananlar aynca Ankara'da sozlü sınava tabı tutulacaklardır. Istekliler smavlarla ilgili aynntıh bilgi içeren broşür ve mOracaat formlannı Maliye ve Gumrük Bakanhğı Teftiş Kurulu Başkanhğı- ndan ve Ankara, İstanbul ve tzmir'deki Maliye Müfettişliklerinden temin edebilirler. III — SON BAŞVURU TARİHİ: Smavlara katılabilmek için isteklilerin gerekli belgelerle birlikte en geç 02.08.1991 günü mesai saati bitimine kadar Maliye ve Gumrük Bakanhğı Teftiş Kurulu Başkarüığı'na bizzat veya bu tarihte Teftiş Ku- rulu Başkarüığı'na ulaşacak şekilde posta üe başvurmalan gerekmek- tedir. Postada vakı gecikmeler nedeniyle bu tarihten sonra Teftiş Ku- rulu Başkarüığı'na ulaşan müracaatlar dikkate ahnmayacaktır. tlan olunur. Ra«n- 29280 NUfus cuzdanımı, kimlik kartımı ve tasarruf karnmı kaybettim. Hükümsuzdür. ŞEMSİ DAĞDEVtREN SATILIK Macintosh Ptus (20 MGV Hard Disk) 310 52 66
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle